Bursa’yı saran bulutların arasından güneş ışınlarının belirli noktaya düşmesi eşsiz, bir o kadar ürkütücü görüntüler oluşturdu. Uludağ eteklerini kapatan bulutların belirli kısmından şehre düşen ışık havadan dron ile görüntülendi. Şehirde kapalı ve zaman zaman yağışlı hava hakim olurken, güneş ışınları kısa bir süre içinde yerini tamamen bulutlara bıraktı. Hava sıcaklığının 13 derece ölçüldüğü Bursa’da yarın da yağış bekleniyor.
Proje çerçevesinde yıkılan Boyner Binası’nın olduğu yere yapılan imalatla ilgili olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından 2 kez tutanak tutularak, imalatın durdurulduğu ancak buna rağmen çalışmaların devam ettiği belirlendi. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı işbirliğiyle hayata geçirdiği Bursa Hanlar Bölgesi Çarşıbaşı Kentsel Tasarım Projesi çerçevesinde, aralarında Zafer Plaza bünyesindeki Boyner Binasının da olduğu 39 binanın yıkımı tamamlanmıştı. Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan yarışma ile uygulama projesi belirlenirken, Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu tarafından da onaylanan proje ile alanın ayrıcalıklı bir meydan olarak düzenleneceği kamuoyuna duyurulmuştu.
Ancak yıkılan Boyner Binasının bulunduğu alanda Ekim ayı içinde başlayan çelik konstrüksiyon imalatların giderek yükselmesi kamuoyunun tepkilerine yol açtı. Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından 18 Ekim’de alanda yapılan incelemenin ardından tutarak tutulup, imalat durduruldu.
Üst katları yıkılan AVM’nin yıkım sonrası kalan alanlarının düzenlenmesi ve zemin altında kalan katlara giriş için yapılacak imalatları içeren projenin Koruma Kurulu’ndan onay alması gerekirken, onay süreci tamamlanmadan imalata izinsiz başlandığı tespit edildi. Büyükşehir ekipleri tarafından 24 Kasım’da yerinde yapılan ikinci incelemede imalatların durdurulmayıp, devam ettiği tespit edilince, yeniden tutanak tutuldu. İnşai faaliyetin durdurulması, izinsiz uygulamaların kaldırılması ve alanın onaylı projeye uygun hale getirilmesi için Büyükşehir Belediyesi tarafından hukuki süreç başlatıldı.
Projenin onay sürecinin tamamlanmaması, Koruma Kurulu Kararları ve Büyükşehir Belediyesi’nin izinsiz uygulamayı durdurmasına rağmen, imalatların durmadığı tespit edildi.
Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, alandaki tüm uygulamaların onaylı, Bursa Hanlar Bölgesi Çarşıbaşı Kentsel Tasarım Projesi’ne uygun olarak gerçekleştirileceği, onaylı projelere aykırı hiçbir uygulamaya izin verilmeyeceği belirtildi.
Türkiye’nin önemli kayak merkezlerinden Uludağ’da, 10 Aralık’ta sezon açılışı gerçekleştirilecek. Geçtiğimiz haftalarda ilk karın düşmesi ile birlikte beyaz gelinliğini giyen Uludağ’da oteller ve pistlerde son hazırlıklar yapılıyor. Telesijeylerin son kontrolleri tamamlanırken, Türkiye ve dünyanın çeşitli ülkelerinden bu yılda Uludağ’a turist gelmesi bekleniyor. Otellerde bir gece konaklama bedelinin ortalama 4 bin lira olması beklenirken, skipass, kayak malzemesi kiralaması, öğrenmesi ve diğer masraflar bu fiyatın dışında tutuluyor. Bazı otellerde ise bu hizmetler fiyata dahil ediliyor.
Türkiye’de 400’den fazla üyesi ile kış turizmine hizmet veren Türkiye Kayak ve Snow Board Öğretmenleri Dernek Başkanı Yahya Usta, iki sezon olduğu gibi bu yılda Uludağ’a erken kar yağdığını belirterek, “Kar geçen hafta yağdı, insanlar beyazı görünce Uludağ ve diğer dağlarımıza günü birlikte de olsa akın etti. İnsanların yurtdışına çıkmalarının zorlaşması ile birlikte ülkemizde kalması bizim için avantaj olacak. Son zamanlarda insanlar Bulgaristan, Avusturya’ya gitmekteydi. Ama ülkemizde kalacaklar bu bizler için çok memnun edici” diye konuştu.
Yurtdışından gelen turistlerin de her zaman avantajlı olduğunun altını çizen Usta, “Onlar gelecekler, tatilini yapacaklar. Buradan alışveriş yapacaklar ve ülkeye döviz girmiş olacak. Rusya, Almanya, Avusturya başta olmak üzere birçok ülkeden misafir bekliyoruz. Son yıllarda Arap ülkelerinden de turistler gelmeye başladı. Yazın da tesislerimiz açık ve onları dağda misafir ediyoruz. Arap ülkelerinde ciddi bir potansiyel var. Bu potansiyeli ülkemizde ağırlarsak yatırımcılar, tesisler için bir avantajdır. Bizim vatandaşlarımız içinde yurt dışına çıkmaktansa Türkiye’nin kayak merkezleri daha avantajlı olacak” dedi.
“Erzurum Palandöken, Kayseri Erciyes, Kars Sarıkamış dağlarımızda büyüdüler. Uludağ her anlamda kış turizmin kalbi durumundadır” diyerek sözlerini sürdüren Usta, “Uludağ’ın İstanbul, Ankara, İzmir ile olan yakınlığı burayı bir adım öne geçiriyor. Konaklama yapmayanlar sabah gelip akşam dönebilirler. Ulaşım da çok rahatladı” ifadelerini kullandı.
Son zamanlarda yapılan koordinasyon toplantılarına davet edilmediklerini aktaran Usta, “Bizim o toplantılarda olmamız gerekiyor. Kar ve kayak öğretmeni olmadığı zaman bir şey olmuyor. Çok iyi bir otel, tesis olabilir ama kar yağmadığı zaman ve burada hizmet veren kayak öğretmenleri olmadığı zaman Uludağ’ın anlamı yoktur. Bizim burada total düşünmemiz gerekiyor. Tatilci otelde kalıyor ve ciddi paralar ödüyor. Buna skipass hizmetinin de dahil edilmesi gerekiyor. Bizde isteriz ki bunu gözden geçirip, bizimle fikir alışverişi yapılmalıdır. Biz her türlü desteğe vermeye zaten hazırız. Biz tatilci ile birebir teması olan insanlarız” dedi.
Bir ailenin 3-4 çocuğu ile tatile geldiği zaman konaklamanın bir külfet olduğunu sözlerine ekleyen Usta, “Kayak eğitmenliği, tesislerden çıkmak, otele verdikleri para da dahil olunca toplamda ciddi bir ödeme yapmış oluyorlar. Bunları total düşünmek lazım. Biz kayak öğretmenleri olarak toplantı yaparak rakamları şişirmeden daha makul fiyatlarla insanları mutlu etmek gibi derdimiz var. Burada şunu da belirtmek istiyorum ki, Avrupalılar’dan çok hızlı eğitim veriyoruz. 2 saatte kayak öğretiyoruz ki tatilciye kayağı sevdirip tekrar gelmesini sağlamayı amaçlıyoruz. Bu yıl rakamlar elbette geçen yıl gibi olmayacak. Biraz daha rakamlar yükselecek.
Otellerde oda fiyatları geceliği ortalama 4 bin civarında olması bekleniyor. Ama bunun içinde skipass, kayak hizmetleri dahil değil. Odada kalan kişi sayısına göre fiyatlar da değişebiliyor. 2 kişilik odalarda fiyatlar 4-5 bin civarında olması bekleniyor. Kişi başına bakarsak, otelde kalması, kayak malzemesi kiralaması, öğrenmesi ve diğer masraflarla 10 bin lirayı yakalayacaktır. Bunu söylemek zorundayız. Ama bu sonuçta kanun değil. Bunun komisyonla konuşup orta yollar elbette bulunabilir. Her şeyi 4 ay içine sıkıştırıp, ‘Giderler fazla, bizde buradan hemen bu payı alalım’ olmamalı” şeklinde konuştu.
Bu yıl Uludağ ve Hakkari’ye erken kar yağdığını anlatan Yahya Usta, “Genelde en erken kar Uludağ ve Sarıkamış’a yağar ve buralardan en geç kalkar. Bu iki dağımızda da suni karlandırmak yok. Bu olmuş olsa, sezonu açmıştık. Erzurum’da sezon açıldı. Ciddi bir yatırım bekleniyor. Büyük işletmeciler bunu göz önünde bulunduruyor, devletten de destek bekleniyor. Bunları yaparsak Avrupa başta olmak üzere Arap ülkeleri ve diğer yerlerden de turistler akın akın gelir. Yıllar önce burada Balkan Şampiyonası yapılırdı. Dünya Şampiyonası’nın bir ayağı verilirdi.
Burada uluslararası yarışmaların yapılması gerekiyor. Bursa’nın bu anlamda bunu isteyip ilgili kurumlardan bunu talep etmesi gerekiyor. Ayrıca pist güvenliğinin sağlanması lazım. Pist güvenliği yayaların parkurlarda dolaşmaması demektir. Bunun önlemini almak gerekiyor. Koordinasyon toplantılarından bu kararların çıkması gerekiyor. Kar uzun süreli kalıyor ama kalite olarak zayıf kalıyor. Işıklandırmanın da yapılarak stadyum gibi aydınlanması gerekiyor. Kayseri, Erzurum bunu yapıyorsa, Bursa’nın da yapması lazım” ifadelerini kullandı.
Türkiye Kayak ve Snow Board Öğretmenleri Dernek Başkanı Yahya Usta, son olarak Uludağ’ın 12 ay canlı kalması için, sporcuların kamp yapabilecekleri tesisleşmelerin hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Geçtiğimiz yıl en son 60 liradan satılan kestane yeni sezonda 70 liradan tezgahtaki yerini aldı. Pazardaki bir çok üründe fiyatlar yüzde yüzleri bulan oranda artarken bu yıl yeni sezonda fiyatı en az artan ürün kestane oldu. Kestane geçen yıl pazar tezgahlarında en son 60 liradan satılmıştı. Bu yıl yeni ürünlerin toplanmasıyla birlikte kestane tezgahlarda 70 liradan satılmaya başladı.
Gıda ürünlerindeki artıştan bu yıl en az etkilenen ürün ise kestane oldu. Kış aylarında bolca tüketilen kestane tezgahta kilosu 50 ila 70 lira arasında değişen fiyatlarla satılıyor.
Bursa’nın tarihi Tuzpazarı’nda tezgah açan Kemal Ayaz, “Yeni sezonda fiyatı en az artan ürün kestane. Uzun süredir kestane satıyorum. Geçtiğimiz sezon en son 60 liradan satışı yapmıştık. Yeni ürünler geldi. Biz de satmaya başladık. Geçen sezon 60 liradan sattığımız kestane yeni sezonda 70 liradan satıyoruz. Çok küçük bir artış var. Vatandaşlar kış mevsiminin gözdesi kestaneye talep gösteriyor” dedi.
Kestane fiyatlarının aynı kalmasında bu yıl bol ürün olmasının etkili olduğu öğrenildi.
Geçmişte birçok Yeşilçam filminin çekimlerine ev sahipliği yapan Uludağ, 2 bin 543 metre rakımıyla Marmara Bölgesi’nin zirvesinde bulunuyor.
Bursa kent merkezinden kara yoluyla 40 kilometre mesafedeki “Oteller Bölgesi”ne 9 kilometrelik hatta sahip teleferikle alternatif ulaşım sağlanabiliyor.
Her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti kış mevsiminde ağırlayan bölgede geçen hafta yağan karın ardından sis etkili oluyor.
Uludağ, eteklerindeki çevresi çam ağaçlarıyla kaplı kara yolunu kullanan ziyaretçiler için de yeşil beyaz renkleriyle keyifli bir güzergah sunuyor.
Sis altındaki Oteller Bölgesi ve kıvrımlı yollar dronla görüntülendi.
AK Parti Bursa milletvekilleri Hakan Çavuşoğlu ile Efkan Ala’nın ilk imza sahibi olduğu Uludağ Alanı Hakkında Kanun Teklifi, doğal ve turistik değerler açısından büyük öneme sahip Uludağ’a yönelik düzenlemeler içeriyor.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı ile Kapadokya Alan Başkanlığı olmak üzere Türkiye’de şu anda mevcut iki alan başkanlığının bulunduğunu söyledi.
Meclis Başkanlığına sundukları kanun teklifinin yasalaşması durumunda üçüncü alan başkanlığının burada kurulacağını belirten Çavuşoğlu, Uludağ’ın sadece Bursa açısından değil hem Türkiye hem de dünya açısından çok önemli bir merkez olduğunu dile getirdi.
Kış turizmi ya da kayak turizmi denildiği zaman Türkiye’de ilk akla gelen yerin Uludağ olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, “Burayla ilgili bir yetki karmaşası var. Tek elden ve bütüncül bir yaklaşım sergilenemediği için burada yeterli yatırımlar ve atılımlar yapılamadı. Yeterli derecede tanıtımlar gerçekleşemedi.” diye konuştu.
“İşin amacına uygun olmayan hiçbir planlama ve faaliyet gerçekleştirilemeyecek”
Uludağ’ın Bursa’nın beklediği bir duruma getirilemediğini vurgulayan Çavuşoğlu, “Buradaki temel hedefimiz aslında Uludağ’da özellikle Oteller Bölgesi olarak ifade ettiğimiz yaklaşık 2 bin hektarlık bir alanın tanıtılması, geliştirilmesi, yapılandırılması, planlaması bakımından bütüncül bir yaklaşım ortaya koyacak Uludağ Alan Başkanlığı tesis ediyoruz. Buradaki yetki ve sorumluluk tamamen alan başkanlığına devredilmiş olacak. Koruma alanları bu konuda muhafaza edilecek ve bir komisyon marifetiyle kararlar alınacak. Bu komisyon, Uludağ Alan Komisyonu olarak kanun teklifimizde öngörülüyor.” ifadesini kullandı.
Çavuşoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, Müzeler Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Bursa Valiliği ve Büyükşehir Belediye Başkanlığından temsilcilerin yer alacağı komisyonun 13 üyeden oluşacağını anlattı.
Bu şekilde bir karar mekanizmasının oluşturulacağına dikkati çeken Çavuşoğlu, “Yapılacak bütün uygulamalar bu komisyonun vermiş olacağı karar doğrultusunda gerçekleşecek. Dolayısıyla bütüncül bir yaklaşımla alan başkanlığı da komisyonun vermiş olduğu kararları yerine getirecek. Entegre tesis veya akaryakıt istasyonu gibi işin amacına ve ruhuna uygun olmayan hiçbir planlama, hiçbir faaliyet burada gerçekleştirilemeyecek.” dedi.
“Uludağ’ın cazibesini artırmak istiyoruz”
Çavuşoğlu, Uludağ’da kış sezonunun ortalama dört ay sürdüğü hatırlatarak şöyle devam etti:
“Uludağ’daki kısa süreli kış sezonu nedeniyle turizmciler gerçek anlamda yatırımlarını buraya yapmak istemiyorlar. Çünkü bu kar-zarar dengesiyle orantılı bir şey. Bizim buradaki amacımız bu bölgenin geliştirilmesi suretiyle kış sezonunu daha da uzatmak, pistleri standartlarına kavuşturmak, buradaki aktivitelerin bir düzen içinde yapılmasını ve güvenliğini sağlamak. Dolayısıyla bu anlamda ortaya konulacak bu yaklaşımla Uludağ’ın cazibesini artırmak istiyoruz. ‘Dört Mevsim Uludağ’ başlığı altında burada spor faaliyetlerini ve benzer faaliyetleri de gerçekleştirmek suretiyle inşallah Uludağ’ı gerçek vizyonuna kavuşturacağız.”
Kanun teklifinde Uludağ Alan Başkanlığı altında danışma kurulunun yer aldığını belirten Çavuşoğlu, danışma kurulunun da alan başkanlığına tavsiye ve önerilerde bulunacağını aktardı.
“Sadece oteller bölgesini içine alıyor”
Uludağ’dan Bursa ve Türkiye olarak optimum seviyede faydalanmak adına böyle bir çalışmanın yapıldığına işaret eden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Uludağ’ı nasıl cazibe merkezi haline getiririz? Uludağ’ı daha işleyen, yaşayan ve ülke ekonomisine, Bursa ekonomisine katkı sunan bir merkez haline nasıl getirebiliriz? Bunun çalışması yapıldı. Dört yıllık bir çalışmanın ürünü bu. Cuma günü AK Parti’li Bursa milletvekili arkadaşlarımız olarak imzaladık. Önümüzdeki günlerde komisyonda görüşülecek. Tartışılacak, değişiklikler yapılması gerekiyorsa orada yapılacak. Herkes görüşünü ifade edebilir. Bu çerçevede hem Bursa’nın hem de Uludağ’ın gelişimini korunmasını ve düzenlemesini daha iyi sağlarız. Bunun çalışmasını yapacağız. Burada özellikle ifade etmek istediğim şey şu. Alan olarak şu anda yasa teklifimizde belirlenen kısım Çobankaya’yı, Sarıalan’ı, Kirazlıyayla’yı, göller bölgesini ihtiva etmiyor. Sadece oteller bölgesi dediğimiz o yeri ihtiva ediyor ve orayla ilgili düzenlemeleri, gelişmeleri, tanıtımları ve organizasyonları yapacak bir başkanlık olarak ihdas ediliyor bu. Dolayısıyla Bursa’nın yararına olacağını ifade edebilirim.”
Bursa’da sanayici işadamlarıyla bir araya gelen Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi Başkanı, Emekli Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Mısır ve Suriye ile ilişkilerin geliştirilmesiyle Doğu Akdeniz’deki ilişkilerin son derece olumlu şekilde ilerleyeceğini ifade eden Yaycı, “Senelerdir Mısır ile ilişkilerin geliştirilmesi gerektiğini ifade etmiştim. Özellikle bizim mavi vatanın Doğu Akdeniz parçası için Mısır ile ilişkilerin önemli olduğunu, Mısır ile ilişkilerin kötü olmasının Mısır’ın Yunanistan’a yaklaşmasına sebep olduğunu, Yunanistan’ın da bunu istismar ederek Türkiye karşıtı bir cephe kurduğunu dile getirmiştim. Bu Türkiye karşıtı cephenin kurulması, bizim Mısır ile tarihi bağlarımıza tamamen ters düşmektedir. Bizim Mısır ile akrabalık bağlarımız var.
Memlükler, Kölemenler, Osmanlı, Selçuklu var. Bunların hepsi bizim tarihi bağlarımızı gösteriyor. Hem kültürel, hem de akrabalık bağlarımız var. Ayrıca din kardeşliğimiz de var. Ama Mısır gidiyor, Yunanistan ile işbirliği yapmak durumunda kalıyor. Yunanistan, aslında Türkiye’nin Mısır ile ilişkilerinin bozulmasından istifade ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar’da Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile el sıkıştı. Yunanistan Dışişleri Bakanı ise apar topar Mısır’a gitti. Yani Yunanistan, Mısır ile ilişkilerimizin düzelmesini asla istemiyor. Bu bile Mısır ile ilişkilerimizin neden gelişmesi gerektiğine dair basit bir göstergedir” diye konuştu.
“Türkiye ile Mısır’ın yan yana gelmesi Yunanistan’ı rahatsız etti”
22 Kasım 2022 tarihinde Katar’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi görüşmesinin Yunanistan’ı harekete geçirdiğini belirten Yaycı, “Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias Kahire’ye giderek denizde arama kurtarma anlaşması imzaladı. Gözden kaçmış olabilir. Yetkililerin ve kamuoyunun gündemine de getirmek gerekiyor. Mısır ile Yunanistan arasında imzalanan anlaşma Türkiye’nin arama kurtarma sorumluluk sahasını ihlal ediyor. İhlal etmekle de kalmıyor, yok sayıyor. Yunanistan’ın Sevilla haritasının kabulü anlamına geliyor. O yüzden bu anlaşmanın iptal edilmesi konusunda Türkiye’nin gerekli girişimde bulunması, iptal edilmezse bile Türkiye’nin açıklamayla bu sözleşmeyi tanımadığını belirtmesi yerinde olur. Türkiye’nin Mısır ile ilişkilerinin gelişmesinin önünde aslında hiçbir engel yoktur. Devletlerin uluslararası ilişkilerinin temel prensibi, devletlerin kalıcı dostluk ve düşmanlıkları yoktur. Devletlerin kalıcı menfaatleri vardır. Dolayısıyla menfaatimiz ne gerektiriyorsa, onu yapmak lazımdır. Zararın neresinden dönersek kardır. Keşke daha önce düzelmiş olsaydı” diye konuştu.
“Suriye ilişkilerinin düzelmesi KKTC, sığınmacılar ve Doğu Akdeniz’deki haklarımız için önemli”
Suriye ile olan ilişkilerin de düzelmesinin önemine değinen Yaycı, “Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması, Suriye’nin terörden arındırılması için Suriye yönetimi ile işbirliği yapmamız önemlidir. Bu ilişki mavi vatan açısından da önemlidir. Mavi vatandaki en savunduğumuz hususlardan bir tanesi de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığı ve onun güçlendirilmesidir. Hatırlanırsa, Suriye ile ilişkilerimiz iyiyken, Lazkiye ile Gazimağusa arasında feribot seferleri vardı. Yani KKTC’den bir yabancı devlete seferler yapılıyordu. Bu çok çok önemlidir. Doğu Akdeniz’deki haklarımızın pekiştirilmesi, KKTC’nin güçlendirilmesi açısından Suriye ile ilişkilerin düzeltilmesi önemlidir” şeklinde konuştu.
“ABD ile Rusya’nın inadı kırıldı”
Suriye’nin kuzeyinin terörden arındırılması açısından Suriye rejiminin desteklenmesinin önemli olduğunu belirten Yaycı, “Onunla da birlikte Adana Mutabakatı’nın da gündeme getirilip, tekrar hayata geçirilmesi son derece önemlidir. Türkiye’nin güvenliği açısından önemlidir. Üstelik, Türkiye’de ciddi bir sığınmacı sorununun olduğunu herkes kabul etmek zorundadır. Bu sorunu da çözebilmek için sığınmacıların kendi topraklarına dönebilmeleri için Suriye rejimi ile ilişkilerin düzeltilmesinin önemli ve gerekli olduğunu düşünüyorum. Suriye’de hava harekatıyla büyük bir inat kırılmıştır. ABD ile Rusya’nın inadı kırılmış, hava sahası Türkiye’ye açılmıştır. Hava sahası Türkiye’ye açıldıktan sonra terör odakları ve barınakları berhava edilmiştir. Bundan sonrası yapılması gerekilen, yumuşatılmış alanın karar harekatı ile iyice terörden ve teröristten arındırılması sığınmacıların topraklarının PKK’dan geri alınması, sığınmacıların rahatlıkla dönebilecekleri güvenli bölge oluşturulması için önemlidir. Kara harekatı Türkiye’nin güvenliği ve sığınmacıların ülkelerine dönmeleri açısından önemlidir. Türkiye kara harekatıyla meşru müdafaa hakkını kullanmıştır. İstiklal Caddesi’ndeki hain terör saldırısının Suriye’nin kuzeyinden planlandığı net bir şekilde görülmektedir” dedi.
Bursa’nın Yenişehir ilçesine Spor Bakanlığı tarafından yeni spor tesisleri kazandırılacak.
Konuyla ilgili açıklama yapan AK Parti Yenişehir İlçe Başkanı Fikret Hatipoğlu, “İlçemize kapalı spor salonu, yüzme havuzu, iki adet halı saha tesisi, iki adet voleybol sahası ve bir basketbol sahasının yapımı için, Gençlik ve Spor Bakanımız Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu onay verdi. Geçtiğimiz günlerde 4. Dünya Göçebe Oyunları sonrası ilçemize gelen Bakanımıza Belediye Başkanımız Davut Aydın isteklerini bildirmişti. Toplam yatırım bedelinin 30 milyon lira olduğu açıklandı. Sayın Bakanımıza ilçemiz adına teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Bursa Şube Müdürlüğü ekipleri ormanlık arazide 15 farklı noktaya yerleştirdiği 70 fotokapan ile yaban hayatını görüntüledi. Kızıl geyiklerin üreme döneminde böğürme anları ve eş bulma, alan hakimiyeti savaşında çıkardıkları seslerin kayıtları fotokapan ile kaydedildi.
Bursa genelinde 15 farklı alanda yerleştirilen 70 fotokapan ile birlikte yaban hayatının kayıt altına alınması ve envanter çalışmaları kayıt altına alınıyor. Ekipler, aralıksız olarak yaban hayvanlarını izleyip, elde edilen veriler neticesinde tür bazında istatistik tutuyor.
Öte yandan Doğa Koruma ve Milli Parklar Bursa Şube Müdürlüğü ekipleri, üreme döneminde yaban hayvanların rahatsız edilmemesi gerektiği şeklinde uyarıda bulundu.
Görüntülerin hangi noktada kaydedildiği ise avcıların harekete geçmemesi için özellikle paylaşılmadı.
Otomobillerde ÖTV matrahlarının belirlenmesinde değişikliğe gidildi.
Resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren değişikliğe göre matrah alt limiti 120 bin liradan 184 bin liraya yükseltildi. Bu değişiklik ile birlikte 595 bin TL ve altındaki araçların fiyatlarının düşmesiyle birlikte bu fırsatı kaçırmamayı düşünen vatandaşlar bayilerin yolunu tuttu. İndirime giren otomobil markalarının bulunduğu bayilerini gezen vatandaşlar bayilerden “otomobil yok” cevabı alıyor. Bayiler vatandaşlara Aralık ve Ocak ayı için gün verirken; vatandaşlar ise Aralık ayında otomobillere zam geleceği endişesini yaşıyor.
Öte yandan bazı otomobil galerilerinin otoparklarında ise çok sayıda sıfır otomobil bulunduğu dikkat çekerken, bu araçların daha önce siparişi verilenler olduğu cevabı veriliyor.