Etiket: bursahaber

  • Bursa’da çıkan yangında küle döndü

    Bursa’da çıkan yangında küle döndü

    Yangın, sabah saatlerinde Orhaneli ilçesi Eskidanışment Mahallesi’nde bulunan müstakil köy evinde çıktı.

    Önder Ş.’ye ait evin ahır kısmında başlayan kısa sürede bütün evi sardı.

    İtfaiye ekiplerinin kısa sürede müdahalesi sonucu yangın söndürülürken, ev küle döndü.

  • Dünya Göçebe Oyunları’nda kapanış töreni

    Dünya Göçebe Oyunları’nda kapanış töreni

    İznik Gölü’nün kıyısında “Gelenekten Geleceğe Bir’iz!” sloganıyla organize edilen oyunlarda 4 gün boyunca 13 branşta 102 ülkeden 3 binin üzerinde sporcu mücadele etti.

    Organizasyonda 13’ü yarışma, 30’a yakını da gösteri olmak üzere yaklaşık 40 geleneksel spor dalında etkinlikle düzenlendi. Ayrıca kültürel, sanatsal, geleneksel sporlar, gastronomi, el sanatları ve çocuk oyunları, misafirlerle buluştu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan organizasyon, 4 günde yaklaşık 1 milyon yerli ve yabancı misafiri ağırladı.

    Oyunların tamamlanmasının ardından gerçekleştirilen kapanış törenine Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, Kırgızistan Kültür, Enformasyon, Spor ve Gençlik Politikası Bakanı Azamat Zhamankulov ile Kazakistan Kültür ve Spor Bakanı Dauren Abayev katıldı.

    Törende Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Hamza Yerlikaya, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyon Başkanı AK Parti Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, Bursa Valisi Yakup Canbolat, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Dünya Göçebe Oyunları Organizasyon Komitesi ve Türkiye Geleneksel Spor Dalları Federasyonu Başkanı Hakan Kazancı, Dünya Göçebe Oyunları Hazırlık Komitesi Başkan Vekili Abdulhadi Turus, sporcular ve vatandaşlar da yer aldı.

    Kasapoğlu: “Bu oyunların kazananı kardeşliktir”

    Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu, “Bu oyunların kazananı kardeşlik, sevgi, saygı, birlik ve beraberliktir.” dedi.

    İznik’te muhteşem dört gün yaşadıklarını aktaran Kasapoğlu; çocukların, gençlerin, vatandaşların öz kültürünü tanıdığı ve dünyanın farklı yerlerinden gelen insanları Göçebe Oyunları’nda buluşturduklarını söyledi.

    Oyunların, milyonlarca kişiye temas ettiğini ve yerli-yabancı yüzlerce basın mensubu tarafından takip edildiğini belirten Kasapoğlu, şöyle konuştu:

    “Sporun, sanatın, kültürün, gastronominin bir araya geldiği, göçebe kültürlerini yakından tanındığı bir ev sahipliği gerçekleştirdik. 102 ülkeden 3 bin 200 sporcunun müsabakalardaki maharetlerine şahitlik ettik. 14 farklı geleneksel branş ve 84 kategoride madalya mücadelelerini izledik. Bunların dışında farklı branşlarda gösteri amaçlı müsabakalar da oyun programında yer aldı. Gerek müsabaka alanlarında gerekse ekranları başında bu heyecanı paylaşan milyonlarca spor severe unutamayacakları bir organizasyon tertip ettik. Türk Devletleri Teşkilatı üye ülkelerinin ve farklı coğrafyalardan gelen göçebe kültürüne sahip ülkelerin sporun evrensel ve kuşatıcı dilinde bir araya getirdik.”

    Sporcuların yarışmalar boyunca centilmenlik ruhu ve mücadeleyle ellerinden gelenin en güzelini gerçekleştirdiğini dile getiren Kasapoğlu, “Hep birlikte şunu gördük, bu oyunların kazananı kardeşliktir, bu oyunların kazananı sevgidir, bu oyunların kazananı saygıdır, birliktir, beraberliktir. Bu şiardan hiçbir sporcumuz bir milim sapmadı. Türk dünyası ve göçebe kültürünün güzel bir dayanışma çerçevesinde sizler en güçlü şekilde ortaya koydunuz.” ifadelerini kullandı.

    Kasapoğlu, Göçebe Oyunları’nın büyük bir kültürün parçası olduğunu hatırlattığını kaydetti.

    Tüm insanlığın ortak yaşam kültürü olan göçebe yaşam kültürünü korumak gerektiğini belirten Kasapoğlu, “Tüm dünyanın bildiği gibi alimler diyarı olan Bursa’mız, Anadolu’nun ve Türk tarihinin kadim şehirlerindendir. 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti unvanına da sahip olan Bursa, Türk tarihinde önemli bir şehirdir. Osmanlı Devleti’nin de başkentliğini yapmıştır. Üç kıtaya hükmetmiş bir ulu çınarın can suyudur Bursa.” ifadelerini kullandı.

    Ev sahipliğinden dolayı Bursa’ya, halkına ve yöneticilerine teşekkür eden Kasapoğlu, şunları aktardı:

    “4. Dünya Göçebe Oyunları’nı üstün bir başarıyla yönetmemizde bizlere her zaman sağladığı destek ve motivasyon nedeniyle Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarımı arz ediyorum. İş birliği ve destekleri için, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri Bağdat Amreyev’e ve ülkemizin ev sahipliği noktasındaki her türlü gayret ve özveri için Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan’a, tüm paydaşlara, özellikle Gençlik Spor Bakanlığı ailemize, değerli çalışma arkadaşlarıma, Bursa Valiliğimize, Bursa Büyükşehir Belediyemize, İznik Kaymakamlığımıza, İznik Belediyemize ve bu anlamda bu güzel organizasyona güçlü şekilde katkı veren tüm bakanlarımıza, kabinemize de özellikle şükranlarımı arz ediyorum. Biz bu emaneti Kırgızistan’dan devralmıştık, onlar bu emaneti buraya getirdiler. Bu emaneti Kazakistan’a devredeceğiz. Onları tebrik ediyorum, başarılar diliyorum.”

    Bakan Kasapoğlu, ayrıca 2023 yılı Türk Dünyası Gençlik Başkenti seçilen İstanbul’un da yeni unvanının hayırlı olmasını diledi.

    Erdoğan: “Ümit ediyorum barış ve birlik mesajını en güçlü şekilde verebilmişizdir”

    Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Erdoğan, oyunlar vesilesiyle Bursa’dan tüm dünyaya barış ve birlik mesajı verdiklerini söyledi.

    Erdoğan, organizasyonun düzenlendiği İznik Gölü’nün yeşilin maviyle buluştuğu, binlerce yıllık kültürü bünyesinde barındıran, dünyanın inci gibi güzel köşesi olduğunu belirtti.

    4. Dünya Göçebe Oyunları’nda dünyanın kültürlerinin buluştuğunu belirten Erdoğan, “İznik’te 102 ülkeden 3 binin üzerinde sporcu, 40’ın üzerinde geleneksel spor branşında yarıştılar, gösteri yaptılar, kendi kültürlerini tanıtma fırsatı buldular. Geleneksel spor ve oyunların yanında geleneksel el sanatları, dünya mutfakları, geleneksel halk dansları, sahne gösterileri, çok renkli bir şekilde yerli ve yabancı misafirlerimizle buluştu.” diye konuştu.

    Bilal Erdoğan, Göçebe Oyunları’nın düzenlenmesindeki amacın dünyaya barış mesajı vermek olduğunu aktararak şunları kaydetti:

    “Bu oyunlardan maksadımız, artık marjinal boyutlarda azalan göçebeliği kutsamak değil. Ancak göçebe kültürünün içinde barındırdığı amatör ruh, dünyayla, sadece çevreyle değil hayvanlarla da barışık, cana canlıya ve hayata daha çok değer vererek yaşamaktır. Çatışma durumunda kalındığında çatışmayı değil yer değiştirmeyi tercih ederek huzuru arayan bir dünya ile ilişki. Savaşların ve çatışmanın konuşulduğu, dünyanın çevre krizleriyle burun buruna geldiği böyle bir dönemde, yerleşik dünyanın göçebe ruhun barış ve huzur dolu iklimine ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz. Dünya Göçebe Oyunları vesilesiyle verdiğimiz barış mesajının özünde bu göçebe kültürün dünyayla ve komşularıyla barışık yaşama iklimi yatmaktadır. Ümit ediyorum ki tüm dünyaya bu barış ve birlik mesajını en güçlü şekilde verebilmişizdir.”

    5. Dünya Göçebe Oyunları’nın 2024 yılında Kazakistan’da yapılacağını hatırlatan Erdoğan, “Bizden önce Kırgızistan nasıl bu oyunları başarıyla icra ettiyse, bizler bu sene nasıl başarıyla düzenlediysek, Kazakistan’da da Kazak dostlarımız ve kardeşlerimiz bu çıtayı daha da yukarı taşıyarak dünyaya barış mesajını güçlü bir şekilde verecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

    Bayrak Kazakistan’a devredildi

    5. Dünya Göçebe Oyunları’nı düzenleyecek Kazakistan’a devir teslim töreni yapıldı.

    Protokol konuşmalarının ardından Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, bir sonraki oyunları düzenleyecek Kazakistan Kültür ve Spor Bakanı Dauren Abayev’e içinde su bulunan çini işlemeli ibrik verdi.

    Bakan Kasapoğlu’nun verdiği ibriği, sahneye oyunların maskotu olan yavru kurt “Ötüken” getirdi.

     Oyunlar, görsel şölen ile kapandı

    Kapanış töreni, yapılan dans ve atlı akrobasi gösterisiyle sona erdi.

    Kapanış seremonisinde dans koreografileri, Karabağ atlarının heyecanlandıran gösterisi ile Türkiye, Kırgızistan, Türkmenistan, Azerbaycan, Özbekistan’dan vokal ve koreografi performansları büyük beğeni topladı.

    Solist Çiğdem Gürdal’ın “Bayrak” şarkısını seslendirdiği bölüm, protokol üyeleri ve vatandaşlar tarafından büyük alkış aldı. Tören, gösteriye katkı veren tüm solist ve dansçıların katılımıyla söylenen “Türk Elleri” şarkısıyla kapandı.

  • Dünya Göçebe Oyunları’nda final günü

    Dünya Göçebe Oyunları’nda final günü

    Bursa’nın İznik ilçesindeki İznik Gölü’nün kıyısında “Gelenekten Geleceğe Bir’iz!” sloganıyla organize edilen 4. Dünya Göçebe Oyunları’nda 13 branşta 102 ülkeden 3 binin üzerinde sporcu mücadele ediyor.

    Oyunların son gününde Kazak güreşi müsabakaları yapılıyor.

    Türk kökenli güreşin şimdiki Kazakistan topraklarında uygulanan geleneksel türlerinden biri olan bu branşta sporcular, rakibin omuzlarını yere getirmeye çalışıyor.

    Kendine has kıyafeti ve kuralları olan Kazak güreşi kuşak tutma şekliyle diğer güreşlerden ayrılıyor. Kazak güreşi kurallarına göre diz üstünden hareket yapmak ve ayaktan tutmak yasak.

    Farklı sıkletlerdeki güreşçilerin birbirine rakip olduğu ve kıran kırana geçen güreşler, büyük ilgiyle takip ediliyor.

    Minder üzerinde yapılan güreşlere 20 ülkeden 65 sporcu katılıyor.

  • Bursa’da “Türkiye Huzurlu Sokaklar” uygulaması

    Bursa’da “Türkiye Huzurlu Sokaklar” uygulaması

    Bursa İl Jandarma Komutanlığınca 17.00-20.00 saatleri arasında ülke genelinde eş zamanlı “Türkiye Huzurlu Sokaklar” uygulaması yapıldı.

    Uygulamaya 47 noktada 259 personel katıldı. Yapılan uygulama neticesinde 2 bin 660 araç sorgulanırken, 5 bin 6 kişinin sorgulaması yapıldı. 9 araç trafikten men edilirken 44 bin 366 lira idari para cezası uygulandı. Çeşitli suçlardan aranan 11 kişi ise yakalandı.

  • Park halindeki araç küle döndü

    Park halindeki araç küle döndü

    Bursa’nın Nilüfer ilçesi Akçalar Mahallesi’nde park halindeki hafif ticari araç elektrik kontağı yüzünden motor kısmından bir anda alev aldı. Alevler kısa sürede büyürken çevredekiler durumu itfaiye ekiplerine bildirdi. Vatandaşlar alev topuna dönen hafif ticari aracı söndürmeye çalışsa da başarılı olamadı.

    İhbar üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri köpük sıkarak aracı söndürdü. Araç kullanılamaz hale gelirken yaralanan kimse olmadı. Vatandaşların aracı söndürmeye çalışma anları ise cep telefonu kamerasına yansıdı. Yangının çıkış sebebi araştırılıyor.

  • Bakan Kasapoğlu Bursa’da açıklamalarda bulundu

    Bakan Kasapoğlu Bursa’da açıklamalarda bulundu

    Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Türkiye’nin ev sahipliğinde düzenlenen 4. Dünya Göçebe Oyunları’nın, en güçlü ve büyük geleneksel spor organizasyonu olduğunu söyledi.

    Bakan Kasapoğlu, Dünya Etnospor Konfederasyonu tarafından Bursa’nın İznik ilçesinde düzenlenen 4. Dünya Göçebe Oyunları’nın etkinlik alanında basın mensuplarına açıklamada bulundu.

    Oyunlarının açılışının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve konuk devlet başkanlarının katılımıyla dün akşam muhteşem bir törenle yapıldığını belirten Kasapoğlu, “Coşkulu ve heyecanlı bir açılış gerçekleştirdik. Oyunlar güzel bir şekilde devam ediyor. 103 ülkeden 3 binden fazla sporcuyla geleneksel sporlarda en güçlü ve büyük organizasyonu gerçekleştiriyoruz. Çok büyük bir emek ve gayret var. Emeği olan herkese teşekkür ediyorum. Dünya Etnospor Konfederasyonuna, tüm paydaşlarımıza, Gençlik ve Spor Bakanlığı ailemize teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

    Kendisine eşlik eden gönüllülerin tüm organizasyonlarda önemli rol aldığını aktaran Bakan Kasapoğlu, “Gönüllülük, bakanlığımızın önem verdiği bir konu. Gönüllü gençleri her yerde görüyoruz. En zor zamanda, en önemli organizasyonlarda bizimle beraberler. Hepsine teşekkür ediyorum. Konya’da İslam Oyunları’nın en büyüğünü ve kapsamlısını gerçekleştirmiştik. Onlar oradaydı. Göçebe Oyunları’nda Türkiye bir tarih yazıyor ve yine geçlerimizle beraberiz.” ifadelerini kullandı.

    Bakan Kasapoğlu, Türkiye’nin spordaki giderek artan bir yükselişi olduğuna değinerek, “Türkiye; spordaki iddiası, başarısı ve hedefleriyle bir spor ülkesi. Bu yıl aldığımız madalyaların sayısına yetişemiyoruz. Branşlar çok büyük çeşitlilik gösteriyor. Mükemmel tesis altyapısıyla Türkiye spor turizmi açısından da önemli bir destinasyon. Golften geleneksel branşlara, yüzmeden cimnastiğe ve basketbola kadar Türkiye’nin her alanda iddiası var. Bu iddiayı birbirinden yetenekli gençlerimizle hep daha yukarılara taşıyoruz.” şeklinde görüş belirtti.

    “2022’yi dolu dolu geçiriyoruz”

    Gençlik ve Spor Bakanı, Türkiye’nin geçen yıl 170’ten fazla uluslararası spor organizasyonu gerçekleştirdiğini vurgulayarak, “2022’yi de dolu dolu geçiriyoruz. Bir yanda Konya’da İslam Oyunları, diğer yandan İznik’te Göçebe Oyunları düzenleniyor. Çıtamız ve tecrübemiz büyüyerek devam ediyor. Türkiye, sporda ve spor turizminde bir marka. Ülkemizin her bölgesinde sporda farklı özelliklere sahip. Ekstrem sporlardan kış sporlarına ve su sporlarına kadar her türlü imkan ve altyapı var. Bu da halkımızın, milletimizin sıcaklığı ve güzel ev sahipliği ile birleşince apayrı bir yöne evrilmiş oluyor.” açıklamasını yaptı.

    4. Dünya Göçebe Oyunları’nda sadece sporun olmadığını belirten Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “Burada sporun yanı sıra kültürel ve sanatsal aktiviteler, gastronomi, çocuklar ile gençlere yönelik çalışmalar var. Tüm halkımızı pazar akşamına kadar buraya bekliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

    Kasapoğlu, gençlerin organizasyonlara ilgisiyle ilgili soru üzerine, “Her alanda olduğu gibi geleneksel sporlara da müthiş bir heyecanı ve ilgi var. Bunun sonuçlarını da başarıda, branşlara olan ilgide görüyoruz. Bakanlık olarak gençlerin ilgisini en üst düzeyde karşılama yönünde büyük adımlar attık. Bu adımları büyütmeye de devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.

  • Bursa’nın küçük Karadeniz’i

    Bursa’nın küçük Karadeniz’i

    Mustafakemalpaşa İlçesi’nin Kurşunlu, köyü dağ bölgesinde bulunuyor. Köyün ileri gelenlerinin 1990 yılında Karadeniz bölgesine yaptığı ziyarette gördükleri fındık bahçelerini köylerinde de üretmeye karar verdi. 1990’lı yıllarda Karadeniz bölgesinden getirilen fındık fideleriyle ilk fındık bahçesi kuruldu. Randıman alınmasıyla birlikte köyün yüzde 90’ı tarlalarına fındık ağaçları ekti.

    Kurşunlu köyünde yılda 45 ila 60 ton arasında fındık üretimi yapılıyor. Bu yılda hasatlarını yapan üreticiler açıklanan fındık fiyatlarından ise oldukça memnun. Bu yıl köyden 60 ton fındık üretimi yapılırken; üreticiler fındığı anlaştıkları firmaya toplu şekilde kilosunu 45 liradan satış yaptı. Köyde her geçen yıl fındık üretimi artarken bölgedeki komşu köyler de fındık üretimi yapmaya yavaş yavaş başladı.

    Bu yıl bereketli bir sezon geçirdiklerini ifade eden Kurşunlu Köyü Muhtarı Bilal Bayırlı, “Köyümüzde 400 dönüm fındık bahçesi var. Köyümüze ‘küçük Karadeniz’ diyebiliriz. İl fındık bahçesi köyden Karadeniz’e gidip fındık bahçelerini ziyaret eden köyün ileri gelenleri tarafından kurulmuş. Burada da yetişince köydeki herkes ekmeye başladı. Fındık köyümüzün başlıca gelir kaynaklarından biri oldu. Köyün yüzde 90’ı fındık üretimi yapıyor. Her geçen gün köyümüzde fındık bahçeleri büyüyor. Bu yıl fındık fiyatları çok iyi rakamla açıklandı. Herkes fiyatlardan memnun. Bizim köydeki fındık kalitesi çok iyi. Bu yıl köylü olarak topluca fındığımızı 45 liradan satışını gerçekleştirdik. Çevre köylerdeki arkadaşlarımız da bizden görerek fındık üretimine başladılar” dedi.

  • Dünya Göçebe Oyunları’nda ilk müsabaka

    Dünya Göçebe Oyunları’nda ilk müsabaka

    Dünya Etnospor Konfederasyonunca dördüncüsü Bursa’nın İznik ilçesinde düzenlenen Dünya Göçebe Oyunları’nın ilk gününde kökbörü (kökpar) müsabakaları gerçekleştirildi.

    İznik Gölü kıyısında başlayan oyunlar kapsamında Türklerin ata sporlarından olan ve “at üzerinde oğlak yakalama” olarak bilinen kökbörü mücadelesi yapıldı.

    Sporcular, oğlak derisinin içinin doldurulmasıyla hazırlanan yaklaşık 30 kilogram ağırlığındaki temsili oğlağı, yerden kaparak at üzerinde taşıyıp rakibin kalesine bırakmaya çalıştı.

    Müsabakaların ilkinde Kazakistan, Özbekistan’ı 7-1 mağlup etti.

    Günün ikinci maçında Türkiye, Kırgızistan ile karşılaştı. Geleneksel sporcuların atlarıyla kıyasıya mücadelesini Kırgızistan 9-3 kazandı.

    Kökbörü müsabakaları etkinliğin diğer günlerinde de devam edecek.

  • Bursa İnegöl’de ceviz hasadı başladı

    Bursa İnegöl’de ceviz hasadı başladı

    Pek çok tarım değerine sahip İnegöl’de bu değerlerden biri olan ve özellikle son 10 yılda ekilişi ciddi oranda artan cevizde hasat başladı. Kaymakam Eren Arslan, AK Parti Bursa Milletvekili Vildan Yılmaz Gürel, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban ve Ziraat Odası Başkanı Sezai Çelik Konurlar Mahallesinde devam eden ceviz hasadın katıldı. Burada üreticilerle sohbet edip bilgi alan protokol üyeleri, hasada yardım etti.

    İNEGÖL’DE 21 BİN DÖNÜM CEVİZ EKİLİ

    Hasat sırasında açıklama yapan Belediye Başkanı Alper Taban, “Ceviz hasadıyla ilgili bugün Konurlar Mahallemize geldik. Şehrimizde ceviz yetiştiriciliği her geçen gün artıyor ama Konurlar bu işte biraz daha ön plana çıkmış bir mahallemiz bizim. Bu konuda hem bölge olarak, iklim olarak, toprak olarak cevizin daha iyi yetiştirildiği bir alan olarak da ön plana çıkıyor. Ceviz hem ekonomik olarak ciddi bir değer hem de besin değeri olarak sağlık yönüyle kıymetli. Bu ürünümüz şehrimizde de son 10 yılda gerek devlet destekleri gerek çiftçimizin gayretiyle çok iyi bir noktaya geldi. Şehrimizde şu an toplamda 21 bin dönüm ceviz ekili. Bu bahçelerden bu yıl 50 bin ton ceviz hedefleniyor. Bu da ciddi bir ekonomik değer. Konurlar Mahallemiz özelinde de 1500 dönüm alanda 2000 ton ceviz hasadı yapılıyor bu sene. Bugün de ceviz hasadı için bir aradayız. Ben üreticilerimize bereketli olmasını diliyorum” dedi.

    CEVİZ HASADI BEREKETLİ OLSUN

    AK Parti Bursa Milletvekili Vildan Yılmaz Gürel ise “Üretim teknikleri, verimlilik ve daha da çeşitlendirme adına teknolojiyi ve Bakanlıklarımızın çiftçimizin hizmetine sunduğu hibe ve teşviklerden de faydalanarak İnegöllü üreticilerimize bu alanı geliştirdiği için yeni katkılar sunduğunuz için emeklerinizden dolayı kendilerine teşekkür ediyorum. Ceviz hasadımızın hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum” diye konuştu.

    İNEGÖL HER ALANDA ÜRETEN BİR ŞEHİR

    Kaymakam Eren Arslan da İnegöl’ün her alanda, sanayiden tarıma kadar gerçek manada üreten bir şehir olduğuna dikkat çekerek “Buraya geldiğimde mahallemizde vatandaşlarımızla sohbet ederken bir söylemleri beni çok etkilemişti. 20 yıl önce bu mahallede bu topraklar çorak bir şekilde, çöl görünümündeydi dediler. Bir girişimcinin bu işte öncülük etmesiyle, şu an bu mahalle adeta ceviz üretim merkezi haline gelmiş. Bundan dolayı çok mutluyum. Hakikaten ülkemizin her alanda, her sahada üretime daha fazla katma değer oluşturmaya ihtiyacı var. Bugün de bunu somut olarak görmek bizleri ziyadesiyle memnun etti. Çiftçimizden aldığımız bilgiye göre bu sene ürün kalitesi ve verimliliği de son derece yüksek. Ülkemize, çiftçimize, milletimize hayırlı olsun” ifadelerinde bulundu.

    default

  • İklim krizi yaşamı derinden etkileyecek

    İklim krizi yaşamı derinden etkileyecek

    Nilüfer Belediyesi’nin ev sahipliğinde Bursa Akademik Odalar Birliği Yerleşkesi’nde yapılan Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı 3. Belediyeler Buluşması’nda, iklim krizinin sağlığa, gıda ve tarım sektörüne etkileri ele alındı.

    Açılış bölümünün ardından yapılan oturumların ilkinde; Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın moderatörlüğünde, iklim krizinin sağlığa etkileri ele alındı.

    Gezegenimizin yeni bir çağa doğru sürüklendiğini belirten Prof. Dr. Pala, “Pandemi dönemi insan ilişkilerini ve hayata bakış açısını değiştirdi. Küresel ısınma ve iklim krizi insan hayatını derinden etkileyecek. Isınma sonucu dünyada görülmeyen ısı dalgaları karşımıza çıktı. Doğal afetler ortaya çıkıyor. İçinde olduğumuz iklim krizinin doğrudan ve dolaylı olarak sağlık etkileri var. İklim krizinin gelecek 20 yılda en fazla etkileyeceği 20 ülke arasında Türkiye de var. Bulaşıcı hastalıklar, iklim olayları hayatımızı derinden etkileyecek. Yaşlılar, çocuklar, açık hava çalışanları, evsizler bu etkilerden daha fazla etkilenecek. Tabi bunun yanında birçok canlı zarar görecek ve doğal dengede de bozulmalar olacak. Yerel yönetimlerin bu konuda duyarlı olarak önlemler almaları gerekir” dedi.

     

    Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çevre Sağlığı Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Cavit Işık Yavuz da panelde iklim krizine yol açan nedenler ve yerel yönetimlerin sorumluluklarını ele aldı. Tahminlere göre dünyada hava sıcaklıklarının hızla artış göstereceğini ifade eden Yavuz, “Gelecekte olumsuz etkileri yakından hissedeceğiz. Metan gazı salınımı ısınmayı arttırıyor. Bu salınımı 3’te bir oranında azaltmak gerekiyor. Emisyona katkı yapan ülkeler önlem almalı. Ama krizi fırsata çevirmeye çalışan ülkeler var. Çin kapitalist mantıkla hareket ederek önlem konusunda duyarsız davranıyor. Veriler 2100 yılında dünyanın 4.8 derece daha ısınacağını gösteriyor. Maalesef iyiye gitmiyoruz ve önlem alınmaya başlarsa kötü gidişat ancak yavaşlar” diye konuştu.

    Columbia Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Üyesi Doç Dr. Özge Karadağ da iklimin sağlık etkileri ve politika önerilerine değindi. Sağlıkta eşitsizliğin etkilerini vurgulayan Karadağ, “İklim krizi kolay önlenebilecek bir konu değil. Önlem alarak ancak yavaşlatabiliriz. Sağlık eşitsizliği dünyanın her yerinde var. Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre, çevre ve yaşanan ortam toplum sağlığını birinci derecede etkiliyor. Bu konuda yerel yönetimlere büyük sorumluluklar düşüyor. Sağlık sistemi toplum sağlığının bir bölümünü oluşturuyor. Asıl önemli olan çevre ve yaşam koşulları. Pandemi bize çok fazla şey öğretti” şeklinde konuştu.

    Buluşmada yapılan bir diğer oturumda ise, iklim krizinin gıda ve tarım sektörüne etkileri tartışıldı. Prof. Dr. Erkan Yaslıoğlu moderatörlüğünde yapılan oturuma; CHP Bursa Milletvekili ve CHP Tarım Politikaları Başdanışmanı Orhan Sarıbal, Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üresi Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy ile Gıda Mühendisi Doç. Dr. Bülent Şık konuşmacı olarak katıldı. İklim krizinde doğru adımlar atarak sorunun çözülebileceğine dikkat çeken Sarıbal, “Olaya iki açıdan bakmak gerek. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin temel sorumlusu politika ve politikacılardır. Küresel kapitalist ve sömürü düzen de baş etkenlerdendir. Bu temel konuları ciddi şekilde değerlendiremezsek yapılan işlerin kıymeti olmayacaktır. Yaşanan olumsuz etkilerden en çok yoksul toplumlar ve sivil halk etkilenecek. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra büyük kalkınma ve sanayileşme modeli çevreyi kirletti. İnsanların kâr ve hırsı toplumu etkileyecek şekle geldi. Sorunlara ciddi şekilde bakılmazsa tarım alanları etkilenecek ve gıda krizi artacak. Pandemi bize çok şey öğretti. Tüm doğal kaynaklara sahip çıkmalıyız” dedi.

    Toprak haritalamasının önemine değinen Prof. Dr. Aksoy ise, “Toprak, su, hava eşittir yaşam. Bunlardan biri eksik olursa tarımsal üretim olmaz. Bu sürdürülebilirliği sağlamak için yaşamın en temel unsurlarından biri iyi toprak yönetimidir. Yeni kanun çıktı ve toprakların haritalanması vurgulandı. Bugüne kadar uygulama birkaç ilde uygulandı. İklim krizinden gıda erişilebilirliği açısından olumsuz etkilenmemek adına toprakları doğru yönetmek ve doğru tarım uygulamaları yapılmalı. Nilüfer Belediyesi toprak haritalaması ve analizlere önem veren kurumdur” dedi.
    Doç. Dr. Bülent Şık da iklim krizinin gıda ve beslenme krizine etkilerine değindi. Sorunun çok geniş boyutlu olduğunu vurgulayan Şık, “2015 yılında Dünya Sağlık Örgütü hedef koymuştu. Raporda gıda güvencesine erişmede ciddi tehditler olduğu ve beslenme krizinin toplumları derinden etkileyeceği yer aldı. Sağlıklı beslenmede gıda erişim hakkı çok önem taşıyor. Son bir yıldaki gıda krizine bakarsak bu durum gelecekte de ciddi sorunlara yol açacak” diye konuştu.

    Buluşmanın son oturumunda ise, sürdürülebilir enerji ve iklim eylem planı çerçevesinde kentlerimizin durumu ele alındı. Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu moderatörlüğünde gerçekleşen oturumda; Bodrum Belediyesi adına Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, Karşıyaka Belediyesi adına Doç. Dr. Emel Karakaya Ayalp, Nilüfer Belediyesi adına İklim ve Enerji Uzmanı Önder Algedik ve Tepebaşı Belediyesi adına Prof. Dr. Erol Nezih Orhon sunum yaptı.