Etiket: bursahaber

  • Tedavisi tamamlanan ördekler doğaya salındı

    Tedavisi tamamlanan ördekler doğaya salındı

    3 Mart dünya Yaban Hayatı günü Bursa’da çeşitli faaliyetler çerçevesinde coşkuyla kutlandı.

    Millî Parkla Bursa Şube Müdürlüğü ekiplerince, kaçak avcılardan ele geçirilen canlı mühre olarak kullanılması yasak olan ve rehabilitasyon süreçlerini tamamlayan 45 adet Yeşilbaş ördeği Eskikaraağaç Avrupa Leylek köyünde bulunan Uluabat Gölü’ne doğal ortamına saldı.

    Öte yandan, Millî Parklar Bursa Şube Müdürlüğü ekipleri, Sur Yapı Marka AVM’de ‘Yaban Hayvanları Resim Sergisi’ etkinliği düzenledi.

  • İznik Gölü’nde sazan bereketi

    İznik Gölü’nde sazan bereketi

    Avlanma sezonunun başladığı İznik Gölü’nde sazan bereketi yaşandı. İznik Gölü’nde avlanan balıkçılar geceden attığı ağları sabah toplayınca şok yaşadı. Ağlara yaklaşık 600 kilo sarı sazan takılınca balıkçılar bayram etti. Sazanları gören vatandaşlar ise bol bol fotoğraf çektirdi. İznik Merkez Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Konur Genç, “Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesiyle gölümüzde balık bolluğu yaşıyoruz. Mart 15’te sazan balığı yasağı girecek” dedi.

    Kilosu 150 liradan satılan sazanın büyüklüğü ise bir çocukla yan yana getirilmesiyle ortaya çıktı.

  • Bozbey: ‘’Bunun sorumlusu kim olacak?’’

    Bozbey: ‘’Bunun sorumlusu kim olacak?’’

    Now Haber ekranlarında canlı yayınlanan ‘’İlker Karagöz ile Çalar Saat’’ programının bugünkü konuğu CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey oldu. ‘’Umutlu ve mutlu çocuklar için kenti yeniden inşa edeceğiz’’ diyerek vaatlerinden ve projelerinden bahseden Mustafa Bozbey, Yüzüncü Yıl Atatürk Sütaş Park Stadyumu ile yeni yapılan Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi’nin arasından geçen fay hattına değindi. Bu bölgedeki tehlikeyi, ‘’Bursa’da 2 tane kamu tesisinin arasından 95 kilometrelik fay hattı geçiyor. Biri hastane diğeri stadyum. Binlerce insan bu yapıların içindeyken Allah korusun deprem olursa, bunun hesabını kim verecek? Bursa’nın fay hatları düşünülmeden, yeni yapılara müsaade etmeyeceğiz’’ sözleriyle anlatan Bozbey, ‘’Katılımcı ve demokratik 2050 planlama vizyonumuza göre dirençli kentler oluşturarak, ulaşım ve yeşil alan problemini de sağlıklı kentsel dönüşümlerle yaparak kenti yeniden inşa edeceğiz.’’ dedi.

    Öte yandan SMA hastalarına da umut olacak ifadeler kullanan Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, kalıtsal ve ülkemizde sürekli ilerlemekte olan bir kas rahatsızlığı olan SMA hastalığının, toplum olarak çok fazla önemsendiğini vurgulayarak, ‘’SMA hastaları için destek olacağız. Kampanyalarına destek olup bir an önce iyileşmelerini sağlayacağız. Devlet israf yapmayıp bir miktar bu hastalığın çözümü için kaynak ayırsalardı SMA’nın çözümü bulunmuş olurdu ve çocuklarımız yaşardı.’’ şeklinde konuştu.

  • İznik’te 2 bin yıllık tarih

    İznik’te 2 bin yıllık tarih

    UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde bulunan Bursa’nın İznik ilçesinde Roma dönemine ait mezar anıtı olan dikilitaş (obelisk) şeftali bahçelerinin arasında, 2 bin yıldır ayakta ilk ihtişamıyla duruyor. Üç yüzeyli, yukarıya doğru yükselen ve birbiri üzerine demir kamalarla oturtulmuş beş beyaz mermer bloktan oluşan esere, bundan dolayı dikilitaş ismi verilmiş.

    Anıtın geniş olan birinci taşı üzerindeki Grekçe kitabede “C.Cassius Philiscus, C.Cassius Asklepiodotus’un oğlu, 83 yıl yaşadı” yazıldığı biliniyor.
    Yerli ve yabancı turistlerin ilgi gösterdiği dikilitaş, ihtişamı ile herkesin ilgi odağı haline geldi.

    Yapının, başlangıçta 6 parça ve 15,5 metre yüksekliğinde olduğu ve ucunda bir ‘kuş’ heykelciğinin bulunduğu öne sürüldü. Anıtın alt kısmında toprağa gömülü olan bölümde mezarın yer aldığı, çukurlarda iri moloz taşlar ve duvar izlerinin bulunması, buranın bir tümülüs mezar odası sitilinde yapılmış olduğunu belgeledi.

    “Dünyanın bir çok yerinden görmeye gelenler var”

    İznik’te turizm işletmecisi Ali Karaman, “2 bin 500 yıldır ihtişamlığını koruyor. Buraya son zamanlarda dünyanın her bir yerinden buraya geliyor. Vatandaşların İznik’e geldiğinde özellikle dikili taşı görmelerini tavsiye ediyorum. Burası biraz içeride kalıyor. Böyle bir tarihi yerde çevresinin bu şekilde çevrelenmesi bizleri mutlu etmiştir. Bunun bütün tarihi turizm alanlarında da görmek istiyoruz” dedi.

     

  • Talimhane Spor Parkı hizmete açıldı

    Talimhane Spor Parkı hizmete açıldı

    Bin 733 metrekaresinin yeşil alan, yürüyüş yolu ve spor alanları bulunan 5 bin metrekarelik Nafiz Caşka Futbol Sahası, törenle hizmete açıldı. Yıldırım’da spor yatırımlarına yeni halkalar eklemeye devam ettiklerini belirten Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Yıldırım’ı bir spor kenti yapmak ve sporu tabana yaymak için çalışmalarımız sürüyor. İlçemizin dört bir yanını tesislerle donatarak hemşehrilerimize yürüyüş mesafesinde spor yapma imkânı sunuyoruz. Göreve geldiğimiz 2019 yılından bu yana bakanlığımızın ve büyükşehir belediyemizin destekleri ile başta Bursa’nın en büyük spor kompleksi Naim Süleymanoğlu Spor Kompleksi olmak üzere 23 spor yatırımı hayata geçirdik. Hemşehrilerimizin kolaylıkla erişebileceği 8 semt sahasını ilçemize kazandırdık. Hamdolsun, spora yaptığımız yatırımlar meyvelerini veriyor. Lisanslı sporcu sayımız 4 bin 454 olurken, sporcularımız 3 bin 421 madalya ve 197 kupa kazandı. 11 tesiste düzenlediğimiz yaz ve kış spor okullarında 20 farklı branşta 166 bin 300 çocuğa, sosyal sorumluluk projelerinde 32 bin 122 çocuğa, özel ihtiyaç sahibi bin 456 çocuk ve ailesine, kadın spor merkezlerimizde 54 bin 322 kadına, 5 yılda 254 bin 200 vatandaşa spor ve eğitim hizmeti verdik” dedi.

    Talimhane Futbol Sahası’nın bölge sakinlerinin yararlanabileceği güzel bir hizmet olduğunu ifade eden Başkan Oktay Yılmaz, “Tarihte, Osmanlı’nın ilk taş üstüne taş koydukları kale olarak bilinen Balabanbey Kalesi, yıllarca askeri karargâh olarak kullanıldı. Kalenin yanında bulunan ve askerlerin eğitim yaptığı alanda ‘Talimhane’ adıyla günümüze kadar gelen bu alanda geçmiş yıllarda Türk futbolunun yüz akı birçok futbolcu yetişmiştir. Türk sporuna yeni yıldızlar kazandırmak adına hizmete açtığımız Yıldırım Belediyesi Nafiz Caşka Talimhane Futbol Sahası ilçemize hayırlı olsun. İnanıyorum ki bu sahada ter döken evlatlarımız arasından geleceğin şampiyonları çıkacak. Açılışını gerçekleştirdiğimiz Talimhane Futbol Sahası’nda, çocuklarımızın futbol oynamalarını destekleyen rahmetli Nafiz Caşka Abimizin ismini yaşatıyoruz. Bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum” sözlerini kaydetti.

    AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank ise, “Kentinizle ne kadar bağ kurarsanız o kadar güzel hizmet üretebilirsiniz. Her belediye başkanına hizmet etmek nasip olmaz. Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, ‘Yıldırım için ne yapabilirim’ diye gece gündüz çalışıyor. Biz, hemşehrilerimize nasıl hizmet üretebiliriz derdi içerisindeyiz. Hemşehrilerimizden gelen bir ‘Allah razı olsun’ cümlesi bizim kavuşabileceğimiz en güzel rütbe. Bursa’nın spor ve gençlik tarihi açısından önemli bir tesisin açılışını gerçekleştiriyoruz. Bu güzel yatırımı hayata geçiren Yıldırım Belediye Başkanımız Oktay Yılmaz’ı ve ekibini tebrik ediyorum” diye konuştu.

    Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ise, “Talimhane sahası toprak bir sahaydı. Sağ olsun Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, ilçenin dört bir yanına birbirinden güzel hizmetler kazandırdığı gibi bizden de destek alarak güzel bir sahayı hizmete açtı. Başkanımız, vatandaşlarımızdan gelen talep üzerine Umurbey Havuzu’nu yenilememiz için ricada bulundu. Kısa süre içerisinde çalışmaları gerçekleştirip Yıldırımlı vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız. Yıldırım’ı el birliğiyle imar ve ihya edeceğiz” dedi.
    Nafiz Caşka Talimhane Futbol Sahasının açılışına AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, İl Gençlik Kolları Başkanı Ömer Faruk Temiztürk, Yıldırım İlçe Kaymakamı Metin Esen, AK Parti Yıldırım İlçe Başkanı İrfan Akkaya, 23. Dönem AK Parti Bursa Milletvekili Hayrettin Çakmak, belediye meclis üyeleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı.

  • Birilerinin projelerimizi çalmasına gerek yok”

    Birilerinin projelerimizi çalmasına gerek yok”

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, Nilüfer’deki seçim ofisi açılışına katıldı. CHP Milletvekilleri Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Kayıhan Pala, Hasan Öztürk, Orhan Sarıbal, CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin, CHP Nilüfer Belediye Başkan Adayı Şadi Özdemir ve çok sayıda vatandaşın katıldığı törende, protokol üyeleri kısa kısa konuşmalar yaparak, Bursa başta olmak üzere tüm ilçeler kazanmak için çok çalışması gerektiğine vurgu yaptı.

    “17 ilçenin çocuklarının gülümsemesi yola çıktık”

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, konuşma öncesi mevcut Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ve Nilüfer Belediye Başkan Adayı Şadi Özdemir’in ellerini kaldırarak ve sarılarak konuşmasına başladı. Bozbey, “Zaman zaman birbirimizin ufak tefek kırdığı insanlar olabilir. Benim de kırıldığım zamanlar olmuştur, benden yana hakkım helal olsun. Kırgınlığımız yok. Bizim hedefimiz var. Sadece Nilüfer’deki çocukların değil, bu kentteki 17 ilçenin çocuklarının gülümsemesi için yola çıktık. Çiftçinin, köylünün, esnafın sorunlarını bilmiyorlar. Seçim sürecine girdik, yine burada, sizinleyiz. Genel Merkezimiz o dönemki Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu bizi 3 yıl önce aday göstermiştir. Ardından yönetim değişti ve mevcut Genel Başkanımız Özgür Özel, ‘Bozbey, seninle biz Bursa’yı kazanacağız. Derhal çalışmaya başla, alacağız Bursa’yı, yola koyul’ dedi ve bizde yola koyulduk” ifadelerini kullandı.

    “Bizi taklit etmeye çalıştılar”

    “Bu kentin imarından planlamasına, tarımdan, esnafına kadar, hayvancılık yapanından diğer taraftan çocukların ihtiyaçlarını bilen biri olarak gerçekten çözüm önerilerimiz var” diyerek sözlerini sürdüren Bozbey, “Bundan 3 gün önce biz çözüm önerilerimizi paylaştık. Her ne kadar bizi sonrada bizi taklit etmeye çalışsalar da her ne kadar 5 sene önceki bizim yapmış olduğumuz projeleri kendilerine örnek alıp lansman gibi sunmuşlarsa da Bursalılar Mustafa Bozbey’i iyi tanır. Biz söz verdik mi yaparız. Birilerinin projeleri çalmasına gerek yok. Bize gelsinler biz onlara veririz zaten. Biz fikrimiz saklamayız. Biz insanların mutlu, umutsuzların umutlanmasını istiyoruz. Birileri gibi değiliz” dedi.

    “Yaptıkları şeyler bilime uygun değil”

    Projelerin vatandaşlar tarafından ilgi ile takip edildiğini dile getiren Bozbey, “Bu kentin sorunlarını kime sorsanız söylüyorlar. Trafik, ekonomi, kentsel dönüşüm gerçekten bu konuda 5 yılda Bursa geriledi. Tam tersine trafikte de yoğunluk arttı. Sorunlar artmaya devam ediyor. Bakmayın siz tabelalarda şunu yaptık dediklerine. Onların hiçbiri bilime uygun değil. Ulaşım Master Planına da uygun değil. Bunlar bilim insanlarını da kale almıyorlar. Bilim insanları bunu böyle yapın diyorlar, bunlar, ‘Hayır, biz kafamıza göre yapacağız’ diyorlar. Biz bilimsel verilere bakarak, raporlara göre hem trafiği hem Bursa’nın sorunlarını tek tek çözeceğiz” şeklinde konuştu.

    “2 katlı binayı yıkıp, yerine 8 katlı bina yapmak kentsel dönüşüm değil”

    Başkan Adayı Mustafa Bozbey sözlerini şöyle tamamladı: “Bursa’da kentsel dönüşüm yok. Bursa’da mimar, mühendis arkadaşlar var. Kentsel dönüşüm 2 katlı binayı yıkıp, yerine 8 katlı bina yapmak kentsel dönüşüm değildir. Olsa olsa rantsal dönüşümdür. Bursa’nın önce anayasasını yapacağız. Bursa’nın anayasası 1/100.000 ölçekli plandır. Onun altında kentsel dönüşüm alanlarını dirençli bir kent olgusu çerçevesinde kentin ihtiyaçlarını oraya koyarak planlama yapılacak ve sonra inşaatlar başlayacak”

    “Kenti ortak akılla yöneteceğiz”

    Nilüfer Belediye Başkan Adayı Şadi Özdemir de, “Yeşil enerji kaynaklarına yönelecek, Karbon ayak izinin azaltılması için önceki dönemlerde başlatılan çalışmalara devam edeceğiz. İstiyoruz ki kentimizde nefes alabileceğiniz daha çok yeşil alan olsun. Gelecek nesillere daha temiz bir gelecek bırakmanın yolu kentte yeşil alanları çoğaltmaktan geçiyor. Kişi başına düşen yeşil alan konusunda Türkiye’nin en çok yeşil alana sahip olan kenti olacağız. Yani sanatın kenti Nilüfer’de daha çok sanat üretilmesini sağlayacağız, Sporun kenti Nilüfer’de yaşayanların daha kolay spor alanlarına ulaşmasını sağlayacağız Tarım kenti Nilüfer’de kırsal kalkınmanın hep yanında olacağız. Üretim kenti Nilüfer’de daha çok bacasız sanayinin teşvik edilmesine önayak olacağız, Yeşil kent Nilüfer’i Türkiye’nin yeşil alan konusunda lideri yapacağız, Sosyal belediyecilik anlayışı ile AKP iktidarının yoksullaştırdığı halkımıza her türlü desteği daha çok vereceğiz. Hiç kimsenin herkesten akıllı olmadığını biliyoruz. Bildiklerimizin bilmediklerimiz içerisinde çok az yer tuttuğunun da farkındayız. Bu nedenle de kenti Ortak akılla yöneteceğiz. Ve bütün bunları hep birlikte yapacağız” dedi.

  • Kitap fuarı ziyaretçi akınına uğradı

    Kitap fuarı ziyaretçi akınına uğradı

    Türkiye Yayıncılar Birliği ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası iş birliği beraberinde, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Bursa Uludağ Üniversitesi ve Bursa Teknik Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen Bursa 21. Kitap Fuarı, 2-10 Mart 2024 tarihleri arasında kitapseverleri ağırlıyor. 400’ü aşkın yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla yüzlerce yazarı Bursa ve çevre kentlerden okuyucularla buluşturan fuarda hafta sonu yoğunluğu yaşanıyor. Panel, söyleşi, atölye çalışmaları ve çocuk etkinliklerinden oluşan 100’den fazla kültür etkinliği ile birçok yazar, fuar boyunca okurlarla buluşacak.

    Hafta sonu Bursa ve çevre illerden de çocuklarıyla birlikte gelen aileler, yazarlarla buluşmak için ise uzun kuyruklar oluşturdu.
    Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı okullar da söyleşi-panel etkinlikleri ve etkileşimli atölye çalışmalarıyla fuar boyunca fuardaki yerini alacak. Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Alireisoğlu, “Bursa’da 750 bin öğrencimiz ve bu öğrencilerimizin anne babalarıyla birlikte büyük bir aileyi temsil ediyoruz. Öğrencilerimizin kitapla buluşması bizim müfredatımızın çok önemli bir parçasıdır ve çok değerlidir. Fuarda, 79 tane yazar öğretmen ye alıyor. Aynı şekilde Bursa’da 40 bin öğretmenimizi de bu fuar ilgilendiriyor. 16 tane farklı seminer programında görev alan öğretmenlerimiz olacak. Milli Eğitim Müdürlüğü olarak 7 farklı standımız var. 204 öğretmenimiz burada stantta görevli” diye konuştu.

  • ‘Cingöz’ artık göremeyecek

    ‘Cingöz’ artık göremeyecek

    Bursa’nın Nilüfer ilçesi Akçalar Mahallesi’nde gözlerinden yaralanan bir köpek ihbarı alan Nilüfer Belediyesi Veteriner İşler Müdürlüğü ekipleri, köpeği 3 hafta sonra yakaladı. Ormanlık bölgede sürekli kaçan sokak köpeği Veteriner İşleri Müdürlüğü’ne getirildi ve ‘Cingöz’ adı verildi. Yapılan detaylı analizler sonucunda köpeğin gözlerinin oyulduğu ve sırtında bir havalı tabanca ya da tüfek saçması bulunduğu tespit edildi. 7 yaşında olan Cingöz’ün gözleri kurtarılamasa da bundan sonra yaşamı bir barınakta garanti altına alındı. Cingöz’e bunu yapan kişi ya da kişiler ise polis tarafından araştırılıyor.

    Nilüfer Belediyesi Veteriner İşler Müdürlüğü’nde görevli Veteriner Hekim Ayşe Yazıcı, Cingöz’ün son durumu ve yapılan operasyonlar hakkında bilgi verdi. Yazıcı, “3 hafta önce olmuş bir olay. Bize geldiğinde bir hekim olarak şok olduk. Gözlerindeki travmaya sebep olanları şu anda polis ekipleri araştırıyor. Hayvanın iki gözü de yok, maalesef erimiş. Nasıl bir şiddete maruz kaldığını bu verilerle anlatmak mümkün değil. İlk günlerde görmüş olsak bu hayvanın gözlerine neler yapıldığını anlatabilirdik. Gördüğüm ve bildiğim tek bir şey var. Bir şiddet uygulanmış bunun sonucunda da sahipsiz hayvan da olsa artık sokakta yaşayamayacak. İnsanları ve canlıları artık göremeyecek. Vücudunun bazı noktalarında havalı tabanca mermileri bulduk. Gözleri görmeyen ve artık sokakta yaşaması mümkün olmayan bir canlının görme kabiliyetini ortadan kaldırmanın insanlık açısından nasıl bir değeri olduğunu ben Türk halkına bırakıyorum” dedi.

    “Vicdanen yaralanmış durumdayım” diyen Veteriner Hekim Ayşe Yazıcı, “İster hayvan, ister insan olsun hiçbir canlının böyle bir şiddeti hak ettiğine inanmıyorum. Sürekli ihbar alıyorduk. 3 haftadır arkadaşlarımız peşinde ama yakalayamıyordu. Sürekli ormanlık araziye kaçıyordu. Yakaladıktan sonra ameliyatını yaptık. Göz yuvaları yanmış. Hayvana şiddetin yasalaşmasını istiyorum. Hayvanın genel durumu çok kötü. Tedavi süreci tamamlandıktan sonra sokağa bırakamayacağımız için sivil toplum kuruluşlarından destek istedik. Onlar da seve seve alabileceklerini söylediler. Sevgiye ve ilgiye ihtiyacı var” şeklinde konuştu.

  • Bursa’da Çin minyatürü performansı

    Bursa’da Çin minyatürü performansı

    Bursa Büyükşehir Belediyesinin Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlediği etkinliğin moderatörlüğünü üstlenen küratör İsmail Erdoğan, Gong’un Çin minyatürü sanatına İslam unsurlarını ekleyen ilk sanatçı olduğunu belirterek, “Bu alanda Ali Lei hocadan öncesi diye bir tanımlama yapamayız. Çünkü binlerce yıllık geçmişe sahip bu sanatı İslam unsurlarıyla birleştirmede ilk o öncü oldu.” dedi.

    Erdoğan, Gong ile geçen yıl İstanbul’a yerleştikten sonra tanıştığını dile getirerek, “Kendisi Anadolu’yu, Turkiye’yi ve Türk insanını çok seven, çok yakınlık duyan bir kişi. Bu etkinlikte onun sanatından çok iyi istifade edeceğinizi düşünüyorum.” ifadesini kullandı.

    “İnsanların başarılı olması için çeşitli yöntemler var”

    Ardından sanat hayatını anlatan Gong, resim sanatına küçük yaşlarda başladığını söyleyerek, “İnsanların başarılı olmasını sağlayan çeşitli yöntemler var. Bu başarıyı sağlamak için illa üniversiteye gitmek zorunda değilsiniz. Ben mesela 4-5 yaşlarımda evimde, duvarda, sokaklarda resim çiziyordum. O zaman koşullar kötüydü ve ülkede ekonomik bunalım vardı.” açıklamasında bulundu.

    Gong, “Geleneksel Çin resim sanatında eskiden hep usta çırak eğitimi vardı. Şu an tabii akademik olarak öğreniliyor bunlar. Ben de bu işte bir mesafe kat ettikten sonra işinde usta bir hocayla çalışmaya başladım ve kendimi ilerlettim.” bilgisini paylaştı.

    Sanatında ilerleyebilmek için çok bedeller ödediğini anlatan Gong, şunları kaydetti:

    “Gençlik yıllarımda fabrikada çalışıyordum. O dönemdeki komünist uygulamalar gereği bir kişinin birden fazla işte çalışmasına izin verilmiyordu. Ben de sanatı hep gizli olarak yapmak durumunda kaldım. Daha sonra fabrikadan çıkabilmek için bir gece çalışma sırasında bilerek elimi makineye kaptırdım. İki parmağım ucundan kesildi. O olayın ardından zorunlu olarak fabrika işçiliğini bıraktım ve kendimi tamamen sanata adamaya başladım.”

    “Gençlerin sanatımıza bu kadar meraklı olduğunu beklemezdik”

    Etkinliğe ilişkin AA muhabirine konuşan Said Lei ise bugünkü etkinliğe gösterilen yoğun ilgiden memnuniyet duyduğunu belirterek, “Gençlerin sanatımıza bu kadar meraklı olduğunu beklemezdik. İkinci Zaman Sergisi’nin devamı olarak gerçekleşen atölye ve performanslar aslında sanatçıyı daha ayrıntılı bir şekilde sanatseverlere anlatıyor. Özellikle sergiye gelemeyenler için bu etkinlik canlı bir sergi gibi. Sağ olsun Bursa Belediyesi kültür ve sanata gayet önem ve değer veriyor. Böyle bir atölye, gençlere uluslararası bir vizyon sunabilir.” dedi.

    Lei, öğrencileri sanatta yetenekli ve başarılı bulduğu değerlendirmesini yaparak, “Bazılar fırçayı çok iyi kullandı ve anlattığımız teknik ötesi yaklaşımları da uyguladı. Umarım ileride bu gençler Bursa’ya kültür ve sanat alanında daha ilhamlı, renkli katkılar sağlayacaktır.” temennisinde bulundu.

    Söyleşinin ardından güzel sanatlar öğrencileri, Gong’un minyatür çalışmalarından oluşan slayt gösterisini izledi. Düzenlenen atölye çalışmasında da Ali Lei Gong ve Said Chunanyi Lei, öğrencilere Çin minyatürü çizim tekniklerini uygulamalı aktardı.

    Bursa’da 22 Ocak’ta açılan İkinci Zaman Sergisi’ne katkı sunmuş sanatçılarla düzenlenen söyleşi ve performans etkinlikleri, mart ayının sonuna kadar devam edecek.

  • Türkler yatırım için yurtdışına yöneldi

    Türkler yatırım için yurtdışına yöneldi

    Türkiye’de yatırım için artık kimsenin gayrimenkul almaya yanaşmadığını farklı yatırımlara yöneldiğini belirten Özkan Aydemir, “2022’de 67 bin konut satışı, 2023’e girdiğimizde 35 bine düştüğünü görmekteyiz. 2022 yılında 6,2 milyar dolarlık bir satışa karşılık 2023’te de 3,5 milyar dolara yakın yabancı satışlarda azalma olduğu görmekteyiz. En çok Rus, İran ve Ukrayna vatandaşları Türkiye’den gayrimenkul aldılar. Genelde de İstanbul, Antalya ve Mersin en çok tercih edilen illerimizden oldu. Merkez bankası verilerine göre Türklerin yurt dışında yapmış olduğu gayrimenkul yatırımlarında aynı dönemde yüzde 163,7 arttığını görmekteyiz. Bu da vatandaşlarımızın yurt dışında 2 milyar dolarlık bir yatırım yaptıklarını gösteriyor. En çok artışın olduğu ülke de Amerika, Amerika’da yüzde 115’lik bir artış görmekteyiz. İngiltere, Dubai, Arnavutluk, Karadağ ve Kuzey Kıbrıs diye devam ediyor. Burada 120 binden fazla vatandaşımızın yurt dışından mülk aldığını ve 25 milyar dolara yakın da bir yatırım yaptıklarını görmekteyiz. Ülkemizde yabancı yatırımcıların mülk aldığını görürken, bizim vatandaşlarımız da yurt dışında gayrimenkul aldığını görmekteyiz” dedi.

    “Yurt dışına yatırımın önüne basit önlemlerle geçebiliriz”

    Türkiye’nin yabancı yatırımcıya gayrimenkul satışı yaparken, bir taraftan da Türk vatandaşlarının yurt dışına yöneldiğini ifade eden Aydemir, “Döviz girdisi oluyor, buna karşılıkta tekrar bir döviz çıktısını görmekteyiz. Bunların en büyük nedenlerinden birisi de büyük şehirlerde bulunan konut fiyatlarındaki artış hızı. Büyük şehirlerdeki gayrimenkul fiyatlarımız, dünyadaki birçok ülke ile yarışabilecek duruma geldi. Bunların başında yüzde 25 kira sınırlaması, amortisman sürelerini yukarı çıkardı. Bir çok vatandaşımız da amortisman sürelerinde kira gelirleri elde edemediği için, daha yüksek kazançlara yönelmek zorunda kaldılar. En büyük söylentilerden birisi olan, 2 ve üstü gayrimenkulü olanlara ek verginin geleceği söylentileri. Bu da vatandaşlarımıza tabii ki korku psikolojisini getirip, elindeki gayrimenkulleri satıp yurt dışından gayrimenkul almasına teşvik etti. 2 yıllık süren yüzde 25 kira sınırlamasının aslında, tüfeye göre bırakılması gerekmektedir. Çünkü işyerlerinde nasıl tüfe olarak yapılıyorsa, konutta da yüzde 25 sınırının kalkıp tüfeye göre yapılması gerekiyor. Normalde, konut yatırımcılarının yüzde 80’i vatandaşlarımız ticarî bir mülk almaktansa konut yatırımı yapıp, o konutun geliri ile geçinen vatandaşlarımız da mevcut” diye konuştu.

    “İmarlı bölgelerin çoğalması gerekiyor”

    Yurt dışına gayrimenkul yatırımcılarının azaltmamız için, büyükşehirlerimizdeki imar bölgelerinin çoğaltılması gerektiğini belirten Aydemir, “Rakamların bir basamak aşağı gelmesi gerekiyor. Eğer gayrimenkul fiyatlarının aşağı gelmemesi ve yukarı çıkması, yatırımcıyı yurt dışına yönlendiriyor. Örneklerden birisi de sosyal medyada çok kez önümüze çıkıyor. Amerika’da bir sanatçının 117 milyon liraya malikhanesini satıp, o parayla, İstanbul’un göbeğinde 125 milyon liralık bir ilânı alamıyor. Büyükşehirlerdeki rakamlar çok yukarı çıktı. O yüzden de bizim vatandaşlarımız da yurt dışına yöneliyor. Büyükşehirlerdeki imarlı bölgelerin çoğaltılması gerekiyor” dedi.

    “Vize alamayan ev alıyor”

    Vatandaşımız son 2 yıl içerisinde vize ile ilgili çok büyük sorunlar yaşadığını belirten Aydemir, “Ticari vize almakta bile zorluk çekiyor. O yüzden de vatandaşlarımız bu vize olayını çözebilmek için Avrupa ülkelerinden gayrimenkul yatırımlara yönelmiş durumda. Hükümetimizin mutlaka Avrupa’daki vize sorununu çözmesi gerekiyor. Yurtdışına gezmek için gitmeyi bırakın, ticari işleriniz için bile gitmeye kalksanız vize sorunuyla karşılaşıyorsunuz. Vize alamayan gayrimenkul alıyor” diye konuştu.