Etiket: BUÜ

  • BUÜ, YÖKAK Akreditasyon Belgesi’ni aldı

    BUÜ, YÖKAK Akreditasyon Belgesi’ni aldı

    YÖKAK tarafından 2022 yılı Kurumsal Akreditasyon Programı çerçevesinde yapılan denetimler sonucunda akredite edilmeye hak kazanan BUÜ, düzenlenen törenle belgesini aldı. Törene YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak, Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Rektör Yardımcıları ile çok sayıda akademik ve idari personel katıldı.

    2027 yılına kadar tüm üniversiteler akredite edilecek

    Programda “Yükseköğretimde Kalite Güvence Sistemleri ve Akreditasyon” konulu kapsamlı bir sunum da yapan YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak, gecikmeli de olsa alınan akreditasyon belgesini takdim etmek için üniversiteye gelmek istediğini aktardı. Kurumda yoğun bir akreditasyon süreci bulunduğunu açıklayan Prof. Dr. Ümit Kocabıçak, “Bursa Uludağ Üniversitesi de bu belgeyi almaya hak kazanan 30 üniversitemiz arasında yer aldı. İlk yıl olduğu için bir denetim yapılmayacak ancak şimdiden ikinci yıl gerçekleştirilecek denetimlere şimdiden hazırlanmanızı sizlerden rica ediyorum. Üniversitenizde yürütülen çalışmaları ve emeği görüyoruz. Bir sonraki süreçte 5 yıllık kapsamlı akreditasyon belgesi almaya hak kazanacağınıza inanıyoruz. Kalite konusu hepimiz adına büyük bir önem taşıyor. Dünyada da bu işe özel bir önem veriliyor. Bizim de amacımız tüm üniversitelerimizi 2027 yılına kadar akredite etmektir” dedi.
    Üniversitelerde kalite güvence kültürünün yaygınlaştırılması ve veri girişlerinin tek elden yürütülmesi için yeni çalışmalar yaptıklarını da sözlerine ekleyen YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak, BUÜ yöneticilerini ve tüm çalışanlarını alınan akreditasyon belgesinden ötürü bir kez daha tebrik etti.

    “Elimizden gelen gayreti göstereceğiz”

    Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ise belgenin kazanılma sürecinde yoğun bir çalışma temposunda olan herkese teşekkür etti. 2 yıllık bir belge aldıklarının ve bunu 5 yıllık kapsamlı bir akreditasyona dönüştürmek istediklerinin bilgisini veren Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “İnşallah yeni YÖKAK Başkanımızla birlikte tam akreditasyon hedefimize yönelecek ve bunun gerçekleşmesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Üniversitemizin güçlü ve köklü bir kalite geçmişi var. Aynı zamanda bir Araştırma Üniversitesiyiz. Orada çok daha yukarılara çıkabilmemiz için akreditasyon konusunda daha kalıcı sonuçlar almamız gerekiyor. İnşallah hep birlikte çalışacak ve çok daha yüksek hedeflere ulaşacağız. Bir kez daha akreditasyon sürecinde emeği bulunan herkese teşekkür ediyor, akreditasyon belgemizin üniversitemize hayırlar getirmesini diliyorum” şeklinde konuştu.
    Konuşmaların ardından YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak, akreditasyon belgesini BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz’a takdim etti.

  • MYO’yu tercih edecek 15 öğrenciye burs desteği

    MYO’yu tercih edecek 15 öğrenciye burs desteği

    2024 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) puanı ile BUÜ Sağlık Hizmetleri MYO Tıbbi Hizmetler ve Teknikler Bölümü’nde yer alan Anestezi, İlk ve Acil Yardım, Tıbbi Dokümantasyon ve Sekreterlik, Tıbbi Görüntüleme Teknikleri ve Tıbbi Laboratuvar Teknikleri Programlarına ilk 10 tercihi içinde yer veren ve ilgili programa ilk 3 sırada yerleşen öğrencilere öğrenim süreleri boyunca eğitim bursu verilecek. Bursalı iş insanı Suhendam Urbay tarafından temin edilecek burs, her bir programdan 3 öğrenci olmak üzere toplam 15 öğrenciyi kapsayacak.

    Hazırlanan burs destek protokolüne imza atan BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, başarılı öğrencilerin üniversiteye yönlendirilmesi amacıyla kendilerine destek veren tüm hayırseverlere teşekkür etti. Araştırma üniversitesi vizyonu içerisinde nitelikli eğitim-öğretim faaliyetlerine odaklandıklarının altını çizen Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Bilimsel çalışmalarımızın kalitesini ve niteliğini artırmaya özen gösteriyoruz. Bunun yanı sıra da asli görevlerimiz arasında yer alan nitelikli eğitim-öğretim faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Yoğun bir öğrenci nüfusuna sahibiz. Başarılı gençleri üniversitemize çekmemiz gerekiyor. Bunun bir yolu da öğrencilerimize maddi destek vermekten geçiyor. Bu noktada bizlere burs katkısı sağlayan hayırsever iş insanlarımız var. Sayın Suhendam Urbay da onlardan birisi. Yıllardır son derece kıymetli destekler veriyor. Bugün imzaladığımız burs protokolü de bunun en güzel göstergesidir. Kendisine çok teşekkür ediyoruz” dedi.

    BUÜ Sağlık Hizmetleri MYO Müdürü Prof. Dr. Sinan Çavun ise sağlık sektörünü her gün yoğun bir şekilde işleyen dev bir mekanizmaya benzetti. Öğrencilerin, mesleklerini en iyi şekilde icra edebilecek düzeyde eğitim verdiklerinin altını çizen Prof. Dr. Sinan Çavun; “Nitelikli eğitimin faaliyetlerimizin en iyi şekilde sürdürülebilmesi adına iş dünyamızın değerli isimlerinden çok kıymetli katkılar görüyoruz. Katkı veren ve her zaman yanımızdan olan hayırseverlerimizin başında da Sayın Suhendam Urbay hanımefendi geliyor. Suhendam Hanım başta olmak üzere tüm bağışçılarımıza teşekkür ediyor, burs protokolünün üniversitemiz, meslek yüksekokulumuz ve öğrencilerimize hayırlar getirmesini diliyorum” şeklinde konuştu.

    İş insanı Suhendam Urbay da Uludağ Üniversitesi’nin ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu’nun kendileri için her zaman özel bir yeri olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Sinan Çavun ile uzun yıllara dayanan bir dostlukları bulunduğunu aktaran Urbay, okuldaki eğitim-öğretim faaliyetlerinin daha da geliştirilebilmesi adına ellerinden gelen desteği vermeye devam edeceklerinin altını çizdi.

  • BUÜ’nün bilgi işlem kalitesi tekrar tescillendi

    BUÜ’nün bilgi işlem kalitesi tekrar tescillendi

    BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, ilgili birimden sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu, Bilgi İşlem Daire Başkanı Mustafa Doğan, Şube Müdürü Erdinç Kahraman, BGYS Birim Yöneticisi Ayşe Ortakcı ve denetim firması yetkililerini ağırladı. Ziyarette yeniden almaya hak kazanılan TS EN ISO/IEC 27001:2017 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi süre uzatım belgesi Rektör Yılmaz’a takdim edildi.

    KALİTE KÜLTÜRÜ GENELE YAYILIYOR

    Kalite kültürünün üniversite geneline yayılması ve her alanda nitelikli hizmet üretimi için topkeyün bir çalışma yürüttüklerini vurgulayan Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Bilgi İşlem Daire Başkanlığı’nın kendileri için özel bir önemi bulunduğuna işaret etti. Yılmaz; “Üniversitemiz, Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi’ne ve Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi tarafından hazırlanan Bilgi ve İletişim Güvenliği Rehberi’ne doğrudan bağlıdır ve bu konuda büyük bir çaba sarf etmektedir. Yürürlükte bulunan sistemlere birebir uyum sağlıyor ve bu uyumun kurum içinde içselleştirilmesi adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yenilenen sertifika bizler için büyük bir önem arz etmektedir. Süreçte emeği bulunan tüm personelimizi tebrik ediyor, bizlere bu konuda katkı veren firma yöneticilerine de teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

  • Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı yarım asrı geride bıraktı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı yarım asrı geride bıraktı

    Rektörlük A Salonu’nda gerçekleştirilen kutlama törenine BUÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Funda Coşkun, Hastane Başhekimi Prof. Dr. Halil Sağlam, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyeleri, araştırma görevlileri, yan dal araştırma görevlileri, hemşireleri, yardımcı sağlık personelleri ve öğrenciler katıldı.
    Tören, hayatını kaybetmiş olan kurucu öğretim üyeleri Prof.Dr. İbrahim Ildırım ve Prof. Dr. Özgen Eralp’in anılmasıyla başladı. Üniversite ve hastane yöneticilerinin selamlama konuşmalarının ardından araştırma görevlileri adına Dr. Seden Gizlenci, yan dal araştırma görevlileri adına Uzm.Dr. Funda Aydemir, öğretim görevlileri adına Öğr.Gör.Dr. Zeynep Gizem Ergün Özdelde söz aldı.,

    “Büyük bir aile olduk”

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nilgün Köksal ise konuşmasında; “Bursa Uludağ Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı 21 Ocak 1974 yılında Doç.Dr.İbrahim Ildırım’ın atanması ile kurulmuştur. Kuruluşundan bu yana 50 yıllık süreçte hem eğitim hem de sağlık hizmeti konusunda büyük bir özveriyle bugünlere gelen bölümümüz 16 bilim dalı ile hizmet ve eğitimine devam etmektedir. 2003 yılında yayına başlayan Güncel Pediatri dergisi ve 2005’ten bu yana her yıl düzenlenen Uludağ Pediatri Kış Kongresi ile bilimsel anlamda da bölümün çalışmaları devam etmektedir” dedi. Prof.Dr. Köksal konuşmasını şöyle tamamladı; “Kuruluşundan bugüne kadar 231 Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanı, 80 yan dal uzmanı olmak üzere toplam 311 uzmanımızla Türkiye’nin dört bir yanında, halen birlikte çalıştığımız öğretim görevlisi, araştırma görevlisi ve yan dal araştırma görevlilerimizle hastanemizde büyük bir aile olmaktan ve 50. yılımızı birlikte kutluyor olmaktan dolayı çok mutlu ve gururluyuz. 50.yılın kutlu olsun Uludağ Pediatri!”
    Anabilim Dalının tanıtım videosu sonrası hep birlikte Cumhuriyetin 100.yılı anısına Parla şarkısı coşku içinde söylendi. 50. yıl pastası kesilmesiyle birlikte tören sona erdi.

  • BUU’de Yüzme Havuzu açılışında geri sayım başladı

    BUU’de Yüzme Havuzu açılışında geri sayım başladı

    Türkiye’nin en çok öğrenci nüfusuna sahip yükseköğretim kurumlarından biri olan BUÜ’de gençlerin daha fazla sportif faaliyetlere erişebilmesi adına yatırımlar aralıksız devam ediyor. Modern spor alanları, tesisler ve altyapı yatırımlarında kısa zamanda önemli mesafeler kat edilen üniversitede, son olarak Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin destekleriyle Çok Amaçlı Spor Salonu ve Yüzme Havuzu inşaatı yapılıyor. GSB Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürü Prof. Dr. Süleyman Şahini kampüste devam eden spor yatırımlarını incelemek ve gelinen son noktayı tespit edebilmek adına BUÜ Yönetimi tarafından ağırlandı.

    Modern ve kaliteli bir kampüs ortamı oluşturuluyor

    Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ve Rektör Yardımcılarıyla birlikte bir inceleme gezisi yapan Prof. Dr. Süleyman Şahin, Çok Amaçlı Spor Salonu ve Yüzme Havuzu inşaatının yakın zamanda tamamlanacağı ve öğrencilerin hizmetine açılacağı bilgisini verdi. Kendisinin de akademisyen olarak kadroda yer aldığı BUÜ’nün nitelikli hizmetleri hak ettiğini aktaran Şahin; “Üniversitemizin yoğun bir öğrenci nüfusu var. Aynı zamanda Türkiye’nin en büyük kampüs alanlarından birisine sahip. Burada yapılacak değerli yatırımlar ile çok daha modern ve kaliteli bir üniversite ortamı oluşturmaya gayret ediyoruz. Bakanlığımız da bu konuda üzerine düşen görevleri yerine getirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Çok amaçlı spor salonumuz ve yüzme havuzumuzun inşaatları tamamlanmak üzere. Kısa bir zaman sonra hizmete açılacak. Öğrencilerimiz inşallah tesislerimizde kaliteli spor hizmeti alacak. Üniversitemize ve öğrencilerimize hayırlı olmasını diliyoruz” şeklinde konuştu.

    Sosyal üniversite vurgusu

    BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ise üniversite olarak nitelikli eğitim-öğretimin yanı sıra kaliteli sosyal, kültürel ve sportif faaliyetler sunmayı hedeflediklerinin altını çizdi. Öğrencilerin ders saatleri dışında kampüs içerisinde eğlenceli vakit geçirebilmeleri amacıyla çok sayıda projeye imza attıklarını söyleyen Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Büyük bir kampüs alanımız var. Yakın zamana kadar bu alanda öğrencilerimizin vakit geçirebileceği bir sosyal tesis, cafe, market veya benzeri bir işletme maalesef yoktu. Önceki rektörümüz Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz zamanında yapılan girişimler sayesinde çok sayıda yeni işletme açıldı. Yeni dönemde de bunların sayısını artırmak istiyoruz. Bunun yanı sıra tesisleşme konusunda da devletimizin ve belediyelerimizin desteği ile değerli yatırımlar aldık. Bugün incelemesini yaptığımız Çok Amaçlı Spor Salonu ve Yüzme Havuzu’nun son halini incelemek için Prof. Dr. Süleyman Şahin’i ağırladık. Yakın zamanda tesisimizin hizmete açılacağı konusunda hem fikir olduk. Üniversitemiz ve öğrencilerimiz adına mutluyuz. Hepimiz için hayırlı olsun” dedi.

  • Fındık posasından yağ üretilecek

    Fındık posasından yağ üretilecek

    BTÜ Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Furkan Türker Sarıcaoğlu’nun yürütücülüğünü yaptığı “Fındık Küspesi Protein Fraksiyonlarının Geleneksel ve Ohmik Destekli Sistemle Fibrilasyonu ve Bi-jel Yapılı Krem Muadili Sürülebilir Zeytinyağı Üretiminde Kullanımı” başlıklı araştırma projesi, TUBİTAK-ARDEB “1001-Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı” kapsamında desteklenmeye hak kazandı. Çalışmayla, fındık küspesinde bulunan proteinlerin fonksiyonel özellikleri artırılarak, besin zincirine yeniden kazandırılacak. Bu sayede yağ endüstrisinin bir atığı olan fındık posası, zeytinyağı ile birleştirilecek. Böylelikle hem zeytinyağının sürülebilir yeni bir ürün formuna dönüştürülmesi sağlanarak besin değeri korunmuş olacak hem de kahvaltı sofraları için sağlıklı, vegan bir ürün elde edilecek. Çalışma diğer bitkisel ürünlerin atıklarına da uygulanabilecek olmasıyla ön plana çıkarken, ürün sadece kahvaltı sofralarında değil gıda endüstrisinde de kullanılabilecek.

    Hayvansal gıda kaynaklarına ulaşım zorlaşıyor

    Proje hakkında açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Sarıcaoğlu hayvansal ağırlıklı beslenme alışkanlıklarının insan sağlığı ve gıda üretimi sürdürülebilirliği üzerindeki olumsuz etkilerinin altını çizdi. Hayvansal gıda kaynaklarına erişimin gün geçtikçe global bir krize dönüştüğünü belirten Doç. Dr. Sarıcaoğlu bitkisel atıklarda bulunan proteinlerin fonksiyonel özelliklerinin artırılarak besin zincirine yeniden kazandırılmasının bir zorunluluk haline geldiğine işaret etti.

    Projenin hedeflerinden bahseden Doç. Dr. Sarıcaoğlu, “Bu proje kapsamında bir gıda atığı olan fındık posasında bulunan proteinlerin suda çözünebilme, köpük ve emülsiyon oluşturabilme yeteneklerine sahip protein fibrillerine dönüştürülmesi hedeflenmektedir. Çalışmada, protein fibrili oluşturmak amacıyla daha önce denenmemiş teknikler olan yaş fraksiyonlama ve ohmik ısıtma teknikleri kombine edilerek üretim maliyetinin düşürülmesi ön görülmektedir” dedi.

    Margarin alternatifi vegan ürün

    Üretilen protein fibrillerinin ise zeytinyağının katılaştırılmasında kullanılarak margarin alternatifi bir ürün elde edileceğini vurgulayan Sarıcaoğlu, “Bu sayede yağ endüstrisinin bir atığı olan fındık posası, yağ endüstrisinin en değerli ürünlerinden zeytinyağı ile birleştirilecek. Hem zeytinyağının besin değeri daha uzun süre korunmuş olacak hem de kahvaltı sofraları için sağlıklı, vegan bir ürün elde edilmiş olacak” diye konuştu.

    Gıda bilimindeki sorulara cevap arayacak

    Laboratuvar çalışmaları tamamen Bursa Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği laboratuvarlarında gerçekleştirilecek olan projede, Gümüşhane Üniversitesi’nde Dr. Öğretim Üyesi olan Halil İbrahim Odabaş’ın yanı sıra üniversitemizin araştırma görevlilerinden Mahmut Ekrem Parlak da görev alacak. Projede görev alan Parlak ise ülkemizde bol miktarda üretilen fındık ve zeytinyağından margarin benzeri bir ürün üretilmesinin önemine işaret etti. Parlak, “Bu proje ile bir gıda atığı olan fındık posasını çok değerli protein fibrillerine dönüştürülmüş olacak ve aynı zamanda bitkisel proteinlerin alt fraksiyonları ve fibril oluşturma mekanizmalarına dair gıda biliminde daha önce cevaplanamamış sorulara cevap arayacaktır” ifadelerini kullandı.

  • BUÜ’nün patentleri ekonomik değere dönüşüyor

    BUÜ’nün patentleri ekonomik değere dönüşüyor

    Noter huzurunda yapılan devir teslim töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, göreve geldikleri ilk andan itibaren Araştırma Üniversitesi vizyonunu en iyi şekilde sürdürmek ve bu kategoride üst seviyelere yükselebilmek için çalışmalar yaptıklarını vurguladı. Bu anlamda patent ve patent ticarileştirme konularına büyük bir önem verdiklerinin altını çizen Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Proje üretilmesi ve bu yolla patent elde edilmesi noktasında üniversite olarak ciddi bir bilgi birikimine sahibiz. Akademisyenlerimizin nitelikli projelerinden elde ettikleri çok sayıda patentimiz var. Bunları Teknoloji Transfer Ofisimiz vasıtasıyla iş dünyasının beğenisine sunuyoruz. Farklı sektörlerde değerlendirilmek üzere bugüne kadar onlarca patentimizin kullanım haklarını devrettik. Bugün yeni bir devir-teslim için buradayız. İki tarafa da hayırlı olmasını diliyorum. Proje ortağımız Hacettepe Üniversitesine, hocalarımıza ve firma yöneticilerine teşekkür ediyorum. Yeni başlangıçlara vesile olmasını da temenni ediyorum” diye konuştu.

    Yeni kapılar açacak

    Kromo-Gen Biyoteknoloji Genel Müdürü Murat Yazıcı ise üniversite ile işbirliklerinin uzun yıllara dayandığına işaret etti. Laboratuvar teknolojileri üzerine 40 yıldır çalışma yürüttüklerini söyleyen Murat Yazıcı; “Sadece Türkiye’de değil, yurt dışında da faaliyetlerimiz var. Buradaki asıl hedefimiz, üretilen bilgi ve yeniliği ticari bir ürün haline getirerek ülkemiz adına hem ticari hem de bilimsel fayda sağlamaktır. Üniversite ile işbirliğimiz ilk değil, bundan sonra da inşallah son olmayacaktır. Çok daha nitelikli çalışmalara birlikte imza atmaya devam edeceğimize inanıyorum. Patent devrinin hepimize hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

    Patentin yüzde 80 BUÜ, yüzde 20’de Hacette Üniversitesi’ne ait olduğunu aktaran Prof. Dr. Bilgen Osman da ürünün içeriği hakkında bilgi verdi.

    Programda hazır bulunan Türk Marka ve Patent Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammed Zeki Durak da Bursa’da ve üniversitede olmanın kendisi için ayrı bir mutluluk vesilesi olduğunu aktardı. Patentlerin ülke ekonomisi açısından öneminin daha iyi anlatılması gerektiğini belirten Prof. Dr. M. Zeki Durak; “Türkiye’de patent girişimlerinin sayısını artırmak zorundayız. Yeni başarı hikayeleri yazmalıyız. Katma değerli ürünlerle ilgili çok daha fazla çalışmamız gerekiyor. Göreve geleli kısa bir dönem oldu. Bu süreç zarfında hızlıca aksiyon planları oluşturmaya başladık. Marka konusunda sorun yaşamıyoruz ancak patent alanında durum hiç iç açıcı değil. Acil olarak bu konuya ağırlık vermeli ve patent veya faydalı model girişimlerimizin sayısını yükseltmeliyiz. Çin’de yıllık patent başvuru sayısı 1,5 milyonu buldu. Bizde ise bu sayı yıllık 9 bine ancak ulaştı. Üniversitelerimizde de bu sayılar maalesef istediğimiz seviyelerde değil. Başarı hikâyelerini ön plana çıkarmak ve yeni örneklere vesile olmak istiyoruz. Bursa, bu konuda son derece yetkin bir şehir. Hep birlikte çalışarak ülkemiz için çok daha iyisini yapabiliriz” açıklamasında bulundu.

  • BUÜ’lü gençlere 20 bin Euro’lukTeknofest desteği

    BUÜ’lü gençlere 20 bin Euro’lukTeknofest desteği

    Teknofest 2024 için tüm hazırlıklarını tamamlayan BUÜ, yarışmaya katılacak öğrenci topluluklarının motivasyonunu üst seviyede tutmak için girişimde bulunmaya devam ediyor. Teknolojik projelerle yarışlarda iyi dereceler almak için yoğun bir şekilde çalışmalarını yürüten öğrencilere akademik desteğin yanı sıra maddi konuda da kaynak bulmak için girişimleri yürüten üniversite, iş dünyası temsilcileriyle temaslarda bulunuyor. Otonom araç konusunda proje üreten ve bu yıl yarışlara iddialı bir şekilde hazırlanan BUÜ Otonom Sistemler Geliştirme Topluluğu’naA.I.T Bilgisayar Sistemleri firmasından 20 bin Euro’luk destek geldi. Üniversite, firma ile aynı zamanda Ar-Ge çalışmaları da yürütecek. Hazırlanan işbirliği protokolüne BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ve A.I.T Bilgisayar Sistemleri Makine San. ve Tic. Ltd. Şti. Genel Müdürü Hakan Özgür imza attı.

    Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, üniversite olarak Teknofest yarışlarına büyük bir önem atfettiklerini belirtti. Araştırma üniversiteleri kategorisi içerisinde yer aldıklarını vurgulayan Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Orada en çok önem verilen konuların başında bilimsel proje üretilmesi ve bu projelerin nitelikli çıktıya dönüştürülmesi geliyor. Diğer başlıklar ise Üniversite-Sanayi işbirliği ve toplumsal katkı olarak önümüze geliyor. Bursa Uludağ Üniversitesi olarak bu 3 başlıkta çok sayıda faaliyetimiz bulunuyor. Her zaman çok daha iyisini yapabilmek için gayret ediyoruz. Burada işin içerisine akademisyenlerimizin yanı sıra öğrencilerimizi de katmak istiyoruz. Teknofest yarışları bu anlamda gençlerin bilime ilgi duymaları ve proje üretmeleri noktasında son derece kıymetli katkılar sağlıyor. Özel sektörden gelen destek elimizi güçlendiriyor. Gençlerimizin çok daha nitelikli ve donanımlı projeler üretmesine vesile oluyor. Katkılarından ötürü A.I.T. firmasına teşekkür ediyoruz. Verecekleri maddi manevi destekler ile gençlerimiz yarışlara güçlü bir şekilde hazırlanacak. İnşallah başarıya da ulaşacaklar. Firma ile aynı zamanda ortak Ar-Ge projeleri yürüteceğiz. Protokolümüzün yeni işbirliklerine de vesile olmasını temenni ediyoruz” dedi.

    Araştıran ve Üreten Gençlik

    Firma Genel Müdürü Hakan Özgür ise konuşmasında 1994 yılında Bursa Uludağ Üniversitesi Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden mezun olduğunu açıkladı. Üniversiteye geldiği her seferde o günleri hatırladığını aktaran Hakan Özgür; “Aynı sıralardan ve aynı şartlardan geçtik. Gençlerimize destek vermemiz gerekiyor. 30 yıl önce onların yerinde bizler vardık. Şimdi gençlere destek verebiliyor olmak bizi ayrıca mutlu ediyor. Farklı yardımlarımız da oluyor fakat bizim için en anlamlısı öğrencilere yaptığımız yardımlar oluyor. Şirketimizde bir Ar-Ge ekibimiz var. Orada aynı ders çalışır gibi çalışmaya devam ediyoruz. Gerçek anlamda araştıran ve üreten gençleri görmek bizi çok mutlu ediyor. Üniversite gerçek anlamda da zaten bunun için var olan bir yer. Hocalarımızla da konuştuk ve heyecanları bizleri umutlandırdı. İşbirliğimizin hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

    İşbirliği töreninde BUÜ Ar-Ge Koordinatörü Prof. Dr. Esra Karaca, Mühendislik Fakültesi öğretim üyeleri ile Otonom Sistemler Geliştirme Topluluğu üyesi öğrenciler de hazır bulundu.

  • Özlüce kapısı özel araç girişlerine kapatılıyor

    Özlüce kapısı özel araç girişlerine kapatılıyor

    BUÜ Yönetimi’nin aldığı karar doğrultusunda 2022 yılında hizmete açılan ve üniversiteye giriş için alternatif güzergâh olarak kullanılan Özlüce kapısından 22 Ocak 2024 Pazartesi itibariyle yabancı araçların girişine izin verilmeyecek. Yeni karar ile 22 Ocak tarihinden itibaren hafta içi 07.00 ile 19.00 saatleri arasında Özlüce girişinden sadece kimliğini gösteren personel araçları geçiş yapabilecek.

    Personel kimlik kartı istenecek

    Üniversiteden yapılan açıklamada; “Üniversitemiz Görükle Yerleşkesi içinde hizmete açılan Özlüce giriş kapısı, 22.01.2024 tarihinden itibaren hafta içi sabah 07.00 akşam 19.00 saatleri arasında sadece üniversitemiz personelinin kullanımına açık olacaktır. Konuyla ilgili yabancı araç girişlerine engel olmak, muhtemel müessif olayların önüne geçmek maksadıyla Özlüce giriş kapısı güzergâhını kullanacak tüm personelimizin bölgede görevli güvenlik görevlilerine personel kimlik kartlarını göstererek geçiş yapmaları önem arz etmektedir” ifadeleri yer aldı.

    BUÜ Yönetimi tarafından 2022 yılında hizmete açılan Özlüce girişi, İzmir Yolu girişi ve Görükle girişinin ardından üniversitenin 3. kapısı olma özelliği taşıyor.

  • TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu, BTÜ ve BUÜ ile işbirliği protokolü imzaladı

    TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu, BTÜ ve BUÜ ile işbirliği protokolü imzaladı

    Bursa Ticaret Borsası koordinatörlüğünde faaliyetlerini yürüten Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Bursa Kadın Girişimciler Kurulu, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu girişimcilerin yetişmesini sağlamak, kadınları ve gençleri girişimci olmaya özendirmek amacıyla Bursa Teknik Üniversitesi ve Bursa Uludağ Üniversitesi ile iş birliği protokolü imzaladı.

    Protokol çerçevesinde, TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu ile üniversiteler arasında toplumsal katkı ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları çerçevesinde ortak projeler organize edilmesi, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nıntanınırlığını ve bilinirliğini artırmak amacıyla faaliyetler yapılması ve projeler geliştirilmesi, ulusal ve uluslararası fonlara yönelik ortak projeler hazırlanması ve başvuruların gerçekleştirilmesi, ortak eğitimler, atölye çalışmaları, yarışmalar ve paneller düzenlenmesi amaçlanıyor.

    Akademik iş birliklerini önemsiyoruz

    TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Sabriye Şen, akademik iş birliklerini son derece önemsediklerini belirterek, Bursa Teknik Üniversitesi ve Bursa Uludağ Üniversitesi ile gerçekleştirdikleri iş birliğiyle, kadın ve genç girişimcilerin ekonomik faaliyetlere aktif olarak katılımını teşvik etmeyi hedeflediklerini kaydetti. Ekonomik kalkınmanın, sosyal ve toplumsal gelişmenin temel faktörünün girişimcilik olduğunu söyleyen Şen ayrıca, bu iş birliklerinin kadınların ve gençlerin girişimcilik alanındaki bilgi ve becerilerini artırmak için önemli bir platform oluşturduğunu vurguladı.

    Kadın ve genç girişimcilerimizin potansiyelini ortaya çıkaracağız

    Girişimciliğin sadece ekonomik büyümeyi değil, aynı zamanda toplumsal ve sosyal dönüşümü de tetikleyen güçlü bir araç olduğunu vurgulayan Sabriye Şen, “Bu iş birlikleri sonucunda, kadın ve genç girişimcilerimize sunacağımız destekler ile sürdürülebilir bir ekonomik geleceğin temellerini atmaya katkı sağlamış olacağız.TOBB çatısı altında Bursa Ticaret Borsamız koordinasyonunda faaliyet gösteren Bursa Kadın Girişimciler Kurulu ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odamız önderliğinde çalışmalarını yürüten Bursa Genç Girişimciler Kurulu üyeleri olarakhep birlikte bu tarz güçlü iş birlikleriyle, kadın ve genç girişimcilerimizin potansiyellerini ortaya çıkarmak ve şehrimizde girişimcilik ekosistemini geliştirmek adına projeler üretmek için gayret göstereceğiz” diye konuştu.

    Çağlar: Topluma faydası olan her projede yer alacağız

    İmza töreninde konuşan BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, BTÜ’nün teknik bir üniversite olmasının yanında toplumsal konularda da ön plana çıktığını söyledi. Öğrencilere ve dezavantajlı bireylere yönelik çalışmaların artarak devam edeceğini ifade eden Rektör Çağlar, TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu ile yapılan protokolün de bu çerçevede çok önemli olduğunu belirtti. Çağlar, “Protokolün ana amacı, üniversitemizde girişimcilik ekosistemini artırmaya yönelik çalışmalar yürütmektir. Bu doğrultuda üniversitemiz bünyesinde TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu ile ortak projelere imza atacağız, ortak eğitimler, atölye çalışmaları, yarışmalar ve paneller düzenleyeceğiz. BTÜ olarak her alanda var olmayı sürdürecek, faydalı olan işlerde imzamızı bulundurmaya devam edeceğiz. Protokolüm hem gençlerimize hem de kadınlarımıza faydalı olmasını diliyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum” dedi.

    “Kadın Girişimciler Kurulu ile güçlerimizi birleştiriyoruz”

    Protokol imza töreninde konuşan BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, üniversite olarak bilim ve araştırmanın yanı sıra toplumsal katkı konusunda da çok sayıda önemli proje yürüttüklerini vurguladı.

    TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu ile ortak yürütülecek çalışmanın ana hedefinin üniversite ve iş dünyası ile birlikte topluma daha fazla katkı sağlamak olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Bugün imzaladığımız proje sayesinde TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu ile birlikte toplumsal katkı ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde ortak çalışmalar yapacağız. Bu faaliyetleri de ulusal ve uluslararası ölçekte duyurarak gerekli sosyal bilincin oluşturulması noktasında girişimlerde bulunacağız. Ortak eğitimler, atölye çalışmaları, yarışmalar ve paneller düzenleyeceğiz. Ülkemizin umudu ve yarınlarımızın teminatı olan gençlerimiz ve kadınlarımız için özel faaliyetler gerçekleştireceğiz. Bu çerçevede üniversitemize destek veren ve protokole imza atan TOBB KGK yöneticilerine teşekkür ediyor, iş birliğimizin çok daha geniş çalışmalara vesile olmasını temenni ediyorum” şeklinde konuştu.