Etiket: BUÜ

  • Isı dönüşüm projeleri tasarruf sağladı

    Isı dönüşüm projeleri tasarruf sağladı

    BUÜ Yönetimi tarafından göreve atandıkları 2019 yılının hemen ardından başlatılan enerji maliyetlerinin azaltılmasına yönelik çalışmalar nihai sonuçlar vermeye başladı. Hazırlanan projelerin 2020 yılında uygulamaya konulmasının ardından Üniversite bünyesindeki 14 farklı binada ısı dönüşümüne yönelik yatırımlar yapıldı. 2023 yılında tamamının bitirilmesiyle birlikte üniversite bütçesindeki tasarruf oranları da netleşmiş oldu. Hesaplamalara göre bir önceki yıla göre ortalama 4 milyon TL’ye varan enerji tasarrufu sağlandığı tespit edildi.

    Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Adem Doğangün, Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu ile BUÜ Hastanesi’nde dönüşümü tamamlanan ısı merkezine inceleme ziyaretinde bulundu. Hastane Başhekimi Prof. Dr. Rıdvan Ali ve yöneticilerin de eşlik ettiği ziyarette, merkezde yapılan yenileme çalışmaları ve faaliyetler hakkında bilgi verildi. Tamamlanan ve yeniden hizmete açılan ısı merkezinde açıklamalarda bulunan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, başlatılan enerji ve ısı tasarrufu çalışmalarında BUÜ Görükle kampüsünde yer alan Üniversite Hastanesi, Temel Tıp Bilimleri, Deney Hayvanları, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlık Binası, Fen Edebiyat Fakültesi E Blok, Fen Edebiyat Fakültesi F-G Blok, Mennan Pasinli Atçılık Meslek Yüksekokulu Binası, Ziraat Fakültesi A-B Blok, Ziraat Fakültesi C Blok, Ziraat Fakültesi D Blok, Basımevi, Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu C Blok, Büyükorhan Meslek Yüksekokulu ve Anaokulu binalarında ısıtma sistemlerinin dönüşümlerinin tamamlandığı bilgisini paylaştı.


    “Daha iyisi varken, kolaya kaçmıyoruz”

    Dönüşüm çalışmalarını yapan teknik personele teşekkür eden BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Isınma giderlerimizde yüzde 30 tasarruf sağlamak üzere 35 yılı aşkın süre önce yapılmış ısı merkezini kapatmak ve binalarda lokal ısıtma sistemlerini kurmak niyetindeydik. Bu maksatla yalnız hastanemize yaptığımız yatırımda 2 yıldan daha kısa bir sürede bunun geri dönüşünü alacağız. Elimizde imkânlar varken daha ucuza daha mükemmelini yapmak varken işin kolayına kaçmıyoruz. Yavaş yavaş tasarruf bilincini yerleştirmemiz lazım. Türkiye şu anda enerjiyi dışarıdan tedarik eden bir ülke. 15 milyon 500 bin metrekare kampüs alanımız var. Her noktada iktisada riayet etmemiz gerekiyor” dedi.

    Hedef yüzde 30 tasarruf

    Konuyu bizzat takip eden ve çalışmaların sorumluluğunu üstlenen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Adem Doğangün ise; “Verimleri gittikçe düşen ısıtma sistemlerini ve ekipmanlarını daha verimlileri ile değiştirerek enerji tasarrufu sağlamaya odaklandık. Bu çerçevede üniversitemize ait 14 binada ısıtma sistemleri ve kazan dairelerinde renovasyon projeleri gerçekleştirdik. Bursa Uludağ Üniversitesi olarak doğalgaz tüketimini toplamda yüzde 30 azaltmayı hedeflemiştik. Mevcut projelerin tüketime etkilerini gördükçe bu oranın daha da yükseleceğini düşünüyoruz. Sadece Görükle kampüsünde geçtiğimiz yıl 48 milyon TL’yi geçen doğalgaz tüketim bedeli faturalarımıza yansıdı. Bu yıl ise aylık ortalama 4 milyon TL’yi bulan tasarruf oranlarına ulaştık. Kaynak buldukça geri dönüş süresi az olanlardan başlayarak dönüşümleri yapmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu.

  • Elektrikli araç bataryasının bakımı için personel

    Elektrikli araç bataryasının bakımı için personel

    BUÜ Teknik Bilimler MYO ile TÜV AustriaMobility arasında hibrid elektrikli ve elektrikli araçlar alanında eğitim, Ar-Ge, teknoloji ve kapasite geliştirme ve nitelikli insan kaynağı yetiştirmek için sürdürülebilir çözümler üreterek bu alanda Türkiye’nin rekabetçiliğine katkı sağlamak amacıyla bir protokol hazırlandı. Protokole BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz ile Firma Genel Müdürü Zehra Doğan ve Genel Müdür Yardımcısı Erdal Çınarcı imza attı.

    Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, YÖK Başkanlığı tarafından belirlenen 23 Araştırma Üniversitesi arasında yer aldıklarının altını çizdi. Araştırma üniversitelerinin farklı yetkinlikler ile değerlendirilmeye tabi tutulduğunu söyleyen Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Üniversitemiz 8 farklı başlıkta özellikli üniversite seçildi. Ancak burada bizi ilgilendiren kısımdan bahsetmek gerekirse. Bursa Uludağ Üniversitesi, YÖK tarafından otomotiv teknolojileri konusunda özellikli olarak tanımlanmıştır. Otomotiv Mühendisliği Bölümümüz, Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulumuz ve Gemlik Asım Kocabıyık Meslek Yüksekokulumuzda otomotiv sektörünü yakından takip eden bölümler ve programlar açılmaktadır. Özellikle hibrid ve elektrikli araçlar konusunda açtığımız programlar ile TOGG başta olmak üzere, sektörde yakın zamanda ihtiyaç duyulacak nitelikli personel eksikliğinin giderilmesine ön ayak olduk. Bugün imzalayacağımız protokolün de bu anlamda yine sektördeki personelin eğitilmesi için son derece özel bir amaca hizmet edecek. Taraflara hayırlı olmasını diliyorum” dedi.


    Yatırımlar devam edecek

    TÜV AvustriaMobility Genel Müdürü Zehra Doğan ise Viyana merkezli bir kuruluş olduklarını, 64 ülkede 32 şirketlerinin bulunduğunu ve çok sayıda partner ile çalıştıklarını aktardı. Firma bünyesinde çok sayıda departmanın olduğunu kaydeden Genel Müdür Zehra Doğan; “Bu departmanlardan birisi de eğitim departmanı. Biz ağırlıklı olarak otomotiv grubunda çalışmalar yürütüyoruz. Elektrikli araçların test ve batarya onay testlerini yapıyoruz. Mevzuata uygunluğun testlerini yapıyor ve belgelendirmelerini yapıyoruz. Uluslararası yetki belgelerimizle birlikte Türkiye’de uzmanlık alanımızda iş yapıyoruz. Birçok işbirliği ile birlikte kadromuzu genişletiyoruz. Hedefimiz elektrikli araç ve bataryalar konusunda yatırım yapmak. Okuldaki mevcut altyapının kullanılması, bizim de sahip olduğumuz know-how’ı birleştirmek ve niyetinde bir sertifikalandırma programı oluşturmak. Başarılı olacağımıza inanıyoruz. İki tarafı da geliştirecek hayırlı bir protokol olmasını diliyoruz” şeklinde konuştu.

    Yurt dışındaki uzmanlık bilgileri Türkiye’ye gelecek

    Genel Müdür Yardımcısı Erdal Çınarcı da bu projenin aslında elektrikli aracın altyapısının geliştirilmesine yönelik olduğunu vurguladı. Bataryaya müdahale edecek personelin donanımının arttırılmasını ilk hedef olarak belirlediklerini söyleyen Erdal Çınarcı; “Avrupa’da bu alanda 10 yıldır nitelikli personel yetiştiriliyor. Türkiye’de ise henüz yolun çok başındayız. Tüm eğitim altyapımızı da bu çerçevede hazırladık. Yurt dışındaki uzmanların bilgilerini buraya taşıdık. Mühendislik tarafıyla beraber de bataryaların testlerini yapılması, bunların tamirlerinin doğru şekilde ele alınması, sertifikalandırılması ve yurt dışında getirilen ürünlerin Türkiye’de üretilmesi için çalışabilecek personellerin sertifikalandırılması için çalışacağız. İlk adımı Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulumuzla atmış olduk. Sonrasında da Mühendislik Fakültemizi devreye almış olacağız” açıklamasında bulundu.

    Teknik Bilimler MYO Müdürü Prof. Dr. Mehmet Karahan ise uluslararası bir firma ile eğitim içeriğinin oluşturulması ve birlikte sertifikalı eğitimler verilmesinin kıymetli katkıları olacağına değindi. Prof. Dr. Mehmet Karahan; “Bu firma ile eğitim içeriklerini birlikte oluşturuyor olmamız, vereceğimiz sertifikaların uluslararası geçerli olacağı anlamına geliyor. TÜV imzasıyla verilen belgeler yurt dışında çok kıymetli bulunuyor. Oluşturacağımız eğitim paketleri, içerikleri ve eğitimlerle ilgili uygunluk aldığımızda çift logolu sertifikalar dağıtmış olacağız. Konunun bizim için ayrıca böyle de güzel bir kısmı var. Taraflara hayırlı olsun” diye konuştu.

  • BUÜ Rektörü, helallik istedi

    BUÜ Rektörü, helallik istedi

    BUÜ Güçlendirme Vakfı İftar Programı, Görükle Kampüsü’ndeki Çamlık Yemekhanesi’nde gerçekleştirildi. Programa BUÜ Rektörü ve Güçlendirme Vakfı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Vakıf Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Erbak Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erbak, yönetim kurulu üyeleri, dekanlar, meslek yüksekokul yöneticileri, bağışçılar, akademisyenler ve idari personel katıldı. Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, 11 Nisan tarihinin aynı zamanda üniversitenin 48. kuruluş yıl dönümüne denk gelmesinin kendilerini ayrıca mutlu ettiğini söyledi.

    Gelişmiş üniversitelerin, kurdukları vakıflar aracılığı ile çok büyük bağışlar ve yardımlar aldığını, bu sayede nitelikli eğitim için yüksek maliyetli yatırımlar gerçekleştirebildiklerinin altını çizen Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, “Öncelikle vakfımızın ve üniversitemizin kuruluşunda ve bugünlere gelmesinde emeği bulunan herkesten Allah razı olsun. Vefat edenlere rahmet, hayatta olanlara afiyetler diliyorum. Vakfımıza farklı hedeflere bağışta bulunan tüm bağışçılarımıza da gönülden teşekkür ediyorum. Onlar için isimlerine özel teşekkür belgeleri hazırladık. Her ne kadar verdikleri kıymetli katkıların karşılığı olmasa da, yarım elma gönül alma mahiyetinde destekleri anı mahiyetinde özel birer belge sunmak istedik. Her birinin destekleri çok kıymetliydi. Allah hepsinden razı olsun. Avrupa ve Amerika’da üniversiteler vakıflar marifetiyle varlıklarını sürdürüyor. Osmanlı Devleti’nde de durum böyleydi. Devlet üniversitesi vakıflarının artık para kazanan, maddi birikimleri olan güçlü kuruluşlar olması gerekiyor. Bu gücün üniversitenin eğitim kalitesine olumlu yansımaları olacaktır” diye konuştu.


    Konuşmasında görev süresiyle alakalı açıklamalarda da bulunan Rektör Kılavuz, “İlk günden bugüne kadar her zaman ortak aklı önemsedik. İstişare etmeden karar almadık. Bu kültürün üniversitelerde, demokratik ortamlarda terk edilmemesi gereken yegane unsur olduğuna inanıyoruz. 4 yıl boyunca da bu şekilde davranmanın ödülünü aldık. Huzur, güven ve dayanışmanın katbekat arttığını gördük. Bir eğitimcinin gelebileceği zirve noktanın şu anda bulunduğum konum olduğuna inanıyorum. Ben görevimi layıkıyla yapmış olduğuma inanıyorum. Görevimi de gönül rahatlığıyla devretmeye hazırım” dedi.

    “Hakkınızı helal edin”

    Toplumun her kesimi ile kıymetli ilişkiler kurduğunun da altını çizen Kılavuz, “Güzel dostluklar oluşturduk. Her birine bizlere verdikleri destek için teşekkür ediyorum. Benden sonra gelecek arkadaşımın da aynı başarılara ulaşması için dua ediyorum. Devir teslimden sonra basın mensuplarıyla yine bir araya geliriz. Benden yana hakkım helal olsun. Sizler de hakkınızı helal edin” şeklinde konuştu.
    Güçlendirme Vakfı Başkan Vekili Mehmet Erbak da konuşmasında bugüne kadar kuruma destek veren tüm hayırseverlere teşekkür etti. Program, bağışçılara teşekkür belgelerinin takdim edilmesinin ardından sona erdi.

  • Bilim ve Teknoloji Üniversitesiyle BUÜ işbirliği

    Bilim ve Teknoloji Üniversitesiyle BUÜ işbirliği

    Pakistan Ulusal Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (NUST) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Rizwan Riaz, TUSAŞ Pakistan Müdürü Avukat Muhammad Sohail Sajid, NUST Akademik Direktörü Dr. Adnan Moqsood, Bursa Uludağ Üniversitesi’ne akademik ve bilimsel işbirliği ziyaretinde bulundu. BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz tarafından ağırlanan heyet ile özel bir protokol imzalandı. Programda Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Uluslararası Akademik İlişkiler Koordinatörü Prof. Dr. Bülent Şenay ve UAİK Yöneticisi Öğr. Gör. Seval Şahin de yer aldı.


    Çabaların karşılığı alınıyor

    Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, misafirlere Bursa Uludağ Üniversitesi hakkında detaylı bilgi paylaşımında bulundu. Eğitim-öğretim çalışmaları ve devam eden projelere dair açıklama yapan Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Türkiye’de şuanda 209 üniversite var. Bunların 23’ü YÖK Başkanlığı tarafından Araştırma Üniversitesi olarak seçildi. Bizim Üniversitemiz de bu eğitim kurumları arasında yer alıyor. Gıda Arzı Güvenliği, Otomotiv Teknolojileri, Sağlıkta Klinik Araştırmalar, Sosyal ve Fen ana başlıkları altında toplam 8 alanda ön plana çıkıyoruz. Akademik ve bilimsel çalışmalarımızın tamamını bu hedef istikametinde gerçekleştiriyoruz. Ar-Ge, teknoloji, patent ve proje odaklı yoğun bir dönemi geride bıraktık. Bu çalışmalarımızın karşılığını da almaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu.


    170 ülkeden 6 bin 500 misafir öğrenci

    Uluslararasılaşma konusunda da ciddi bir eylem planı içerisinde olduklarına dikkati çeken Rektör Kılavuz, farklı ülkelerden çok sayıda üniversite ile ikili işbirliklerinin geliştirilmesi adına protokol imzaladıklarını vurguladı. Dünyanın 128 farklı ülkesinden 6500’ün üzerinde misafir öğrenciyi de üniversitede ağırladıklarını aktaran Kılavuz; “Uluslararasılaşma vizyonumuz istikametinde öğrenci ve akademisyen değişim programlarına özel bir önem veriyoruz. Farklı ülkelerden öğrencilere ev sahipliği yapıyoruz. Pakistan’dan da 20 öğrencimiz var. Bu sayının çok daha yüksek olmasını diliyoruz. Pakistan bizim dost olarak gördüğümüz ülkelerden birisidir. Oradaki üniversiteler ile akademik ve bilimsel anlamda işbirliğimizin daha da artırılmasını istiyoruz. Bugün imzalayacağımız işbirliği protokolünün iki üniversiteye de hayırlı olmasını temenni ediyoruz” açıklamasında bulundu.


    “Katkılarınızla kendimizi geliştireceğiz”

    NUST Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Rizwan Riaz ise Bursa’da bulunmaktan dolayı büyük bir mutluluk duyduklarını söyledi. Bursa Uludağ Üniversitesi’nin deneyim ve akademik kapasitesi ile Türkiye’nin önde gelen eğitim kurumlarından birisi olduğunu belirten Riaz; “Bursa Uludağ Üniversitesi ile ikili ilişkilerin başlatılmasını ve bu işbirliğinin geliştirilmesini arzu ediyoruz. Üniversitemiz henüz genç bir eğitim kurumu olmasına rağmen Ar-Ge ve endüstri ilişkileri konusunda ciddi bir ivme yakaladı. Bursa Uludağ Üniversitesi’nin de bu alanlardaki deneyimini biliyoruz. Biz de kendimizi geliştirmek adına bu alanda iyi olan üniversitelerle ortak çalışmalar yürütmek istiyoruz. Bu sebeple de sizleri ziyaret etmek ve bir işbirliği protokolü imzalamak istedik. Bizlere çok önemli katkılar sağlayacağınıza inanıyoruz. İşbirliği teklifimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ediyoruz. Protokolümüz hayırlı olsun” dedi.

    Konuşmaların ardından hazırlanan işbirliği protokol metni imzalandı. Tıp Fakültesi İyi Hekimlik Uygulamaları ve Simülasyon Merkezi ile Mühendislik Fakültesi’ndeki otomotiv laboratuvarlarını da gezen misafirlere sürdürülen çalışmalara dair bilgi verildi.

  • Üniversite – Sanayi işbirliğine yeni halka

    Üniversite – Sanayi işbirliğine yeni halka

    Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz ile Fabio İnsan Kaynakları Müdürü Hilmiye Sur arasında imzalanan protokole göre kurumlar ortak akademik ve bilimsel çalışmalar yürütebilecek. Stajyer veya mezun istihdamı konusunda işbirliği yapılacak. Derslerde deneyim paylaşımı, laboratuvar ve malzeme desteği talep edilecek. Aynı zamanda 2244 Sanayi Doktora Programı çerçevesinde doktora öğrencisi istihdamı yapılabilecek.


    Önceliğimiz Ar-Ge ve bilimsel projeler olmalı

    Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, üniversite olarak sahip oldukları teorik bilgi birikimini, iş dünyanın pratik bilgi birikimi ile birleştirme konusunda yoğun bir çaba sarf ettiklerini vurguladı. Toplumun ortak aklını temsil ettiklerinin altını çizen Prof. Dr. A. Saim Kılavuz; “Teorik bilgi ile uygulamaya dayalı tecrübeyi bir araya getirdiğimiz takdirde çok olumlu sonuçlar alacağımıza inanıyorum. İşbirliği alanlarımız çok geniş. Proje konularımız da aynı şekilde sayıca çok fazla.

    Bursa bir sanayi kenti. Bizler de üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesi için büyük bir gayret gösteriyoruz. Fabio gibi kıymetli bir işletme ile ortaklaşa çok sayıda özel projeye imza atacağımıza inanıyoruz. Burada öncelik alanlarımız Ar-Ge ve bilimsel projeler üzerine odaklanmak olmalıdır. Aynı zamanda işbirliğimiz sayesinde öğrencilerimiz için de yeni staj imkânları oluşacak. Bizlere destek verdikleri için firma yöneticilerimize teşekkür ediyor, protokolümüzün hayırlara vesile olmasını diliyoruz” açıklamasında bulundu.


    Akademik destek memnun ediyor

    Fabio Hava Süspansiyon Sistemleri ve Yedek Parça San. Tic. A.Ş. İnsan Kaynakları Müdürü Hilmiye Sur ise yüzde 99 oranında ihracat odaklı çalıştıklarını belirtti. sektörde 18 yıllık bir tecrübeye sahip olduklarını vurgulayan Hilmiye Sur; “Çalışmalarımıza bilimsel anlamda katkı sağlaması ve karşılıklı bilgi alışverişinin gerçekleştirilmesi adına Bursa Uludağ Üniversitesi ile işbirliği yapacak olmaktan dolayı son derece büyük bir memnuniyet duyuyoruz. İlgi ve desteği için tüm hocalarımıza teşekkür ediyoruz. Hayırlı olsun” diye konuştu.

    Törende firma ile ön görüşmeleri yapan ve proje çalışmalarında koordinatörlük görevini üstlenecek olan BUÜ Mühendislik Fakültesi Otomotiv Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Sürmen ile Teknoloji Transfer Ofisi yöneticileri de hazır bulundu.

  • Teknolojik dönüşümde BUÜ ortaklığı

    Teknolojik dönüşümde BUÜ ortaklığı

    BUÜ Orhangazi Yeniköy Asil Çelik Meslek Yüksekokulu akademisyenlerinden Öğr. Gör. Koray Aki’nin koordinatörlüğünü yaptığı “Teknolojik Dönüşüm ile Geleceği Yakalıyoruz” projesi Coşkunöz Eğitim Vakfı’ndan 600 bin TL’lik hibe desteği almayı başardı. Toplam bütçesi ise 900 bin TL olarak belirlenen projenin hibe desteği sözleşmesine BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz ile Coşkunöz Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Oya Coşkunöz Aktaş imza attı. Etkinlikte Meslek Yüksekokulları Koordinatörü Prof. Dr. Çağatan Taşkın, Orhangazi Yeniköy Asil Çelik Meslek Yüksekokulu Müdürü ve Proje yürütücülerinden Prof. Dr. Yahya Ulusoy, akademisyenler ve Vakıf yöneticileri de hazır bulundu.
    Mesleki eğitimde nitelikli iş gücü ihtiyacını karşılayabilecek personel yetiştirilmesini amaçlayan proje ile sanal ve arttırılmış gerçeklik gözlükleri kullanılarak nitelikli iş gücü yetiştirilmesi hedefleniyor. Orhangazi Ticaret ve Sanayi Odası, Asil Çelik San. Tic. A.Ş., DÖKTAŞ Dökümcülük Tic. ve San. A.Ş. ve AKA Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. de çalışmanın iştirakçileri arasında yer alıyor.

    Rektör Kılavuz: “Bilim, insan ve toplum için yapılmalı”

    Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, üniversite olarak çok geniş bir yelpazede eğitim verdiklerine dikkati çekti. Toplumun ihtiyaçlarına da cevap vermeyi kendilerine asli görev olarak kabul ettiklerini söyleyen Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Birinci görevimiz eğitim-öğretim ile nitelikli insan kaynağı oluşturmak. İkinci görevimiz araştırma-geliştirme ve inovasyon çalışmalarında bulunmak. Son olarak da toplumsal katkıda bulunmak. Üniversitelerimizi; bilim, insan ve toplum içindir felsefesi ile çalıştırmamız gerekiyor. Sadece etki gücü makale yayımlamakla yetinmemek, bu makaleden bir takım çıktılar elde etmek zorundayız” dedi.

    İşbirliği protokolleri 300’ü geçti

    Bursa Uludağ Üniversitesi’nin önemli bir eşiği geride bıraktığını vurgulayan Prof. Dr. A. Saim Kılavuz; “İş birliği protokollerimizin sayısı 300’ü geçti. Geniş bir yelpazede, çok farklı sektörlerde ortak çalışma kültürünün geliştirilmesi adına protokoller imzalıyoruz. Buradan hem üniversite, hem öğrencilerimiz hem de iş dünyası kazançlı çıkıyor. Bu çalışma prensibimiz bize derecelendirme kuruluşlarında son derece kıymetli bir katkı sağlıyor. Dünya sıralamasında genel anlamda 1200 ile 1500’lü sıralamalarda yer alıyoruz. Endüstri ilişkileri parametresinde ise 663. sıraya kadar yükselme başarısı gösterdik. Genel anlamda elbette yeterli olduğumuzu düşünmüyoruz. Ancak yoğunlaştığımız konularda da karşılığını aldığımızı görmek bizi mutlu ediyor. İş dünyasıyla yaptığımız işbirliklerinin de kıymetli çıktıları olduğunu büyük bir gururla görüyoruz. Coşkunöz Eğitim Vakfı ve Yönetim Kurulu Başkanı Oya Hanım ile de uzun yıllardır üniversite olarak çalışma fırsatı bulduk. Destekleri için gönülden teşekkür ediyoruz. Sağ olsun, var olsunlar” şeklinde konuştu.

    Hibe desteğine 53 şehirden 103 başvuru

    Coşkunöz Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Oya Coşkunöz Aktaş ise vakfın kurulduğu 1988 yılından bugüne birbirinden değerli çok sayıda projenin hayata geçirilmesine vesile olduklarını söyledi. ‘’Teknolojik Dönüşüm ile Geleceği Yakalıyoruz’’ projesinin de diğerleri gibi son derece kıymetli olduğunu kaydeden Vakıf Başkanı Oya Coşkunöz Aktaş; “Hibe desteklerimizi özellikle kamu kurumlarının yararına açmak istedik. Kamu üniversiteleri, meslek liseleri ve meslek yüksekokullarına da öncelik verdik. 53 farklı şehirden 103 proje başvuruda bulundu. Bu projeler 5 bağımsız denetçi tarafından incelendi ve sonuç itibariyle ‘’Teknolojik Dönüşüm ile Geleceği Yakalıyoruz’’ projesi hibe desteği almaya hak kazanan projelerimizden biri oldu. Projede emeği bulunan tüm hocalarımıza teşekkür ediyorum. Ülkemizin hak ettiği seviyeye ulaşabilmesi adına ne kadar katkı sağlayabilirsek, kendimizi o kadar mutlu hissediyoruz” açıklamasında bulundu.

    Aktaş: “Daha yapılacak çok fazla şey var”

    Oya Coşkunöz Aktaş; “Ülkemiz, şehrimiz ve insanımız için yapılacak çok fazla şey var. Bursa gibi bir şehirde üniversiteler çok kıymetli bir yer tutuyor. Özellikle Bursa Uludağ Üniversitesi gibi köklü geçmişe sahip bir eğitim kurumunun çok daha iyi noktalarda olması için elimizden gelen desteği vermeye hazırız. İş dünyasından gelecek destekler ile kıymetli çalışmalara imza atılacağına inanıyoruz.
    Programın sonunda 12 ay sürmesi planlanan proje kapsamında hazırlanan çalışma planının sunumu yapıldı. Etkinlik, eğitimlerde kullanılacak teknolojilerin incelenmesi toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.

  • Uludağ Üniversitesi eğitimde işbirliği yapacak

    Uludağ Üniversitesi eğitimde işbirliği yapacak

    Üniversite yönetimi, akademik ve bilimsel çalışmaların yanı sıra toplumun farklı kesimleri ile ikili ilişkileri geliştirmeye devam ediyor. İş dünyası ağırlıklı olmak üzere devlet ve özel kurumlarla çalışmalar yürüten BUÜ, çok sayıda sivil toplum kuruluşunun da projelerine katkı sağlamayı sürdürüyor. Bu çerçevede yapılan “Üniversite-Sanayi ve Üniversite-Toplum” işbirliği protokollerine bir yenisi daha eklendi. BUÜ Meslek Yüksekokulları ve RUMELİSİAD arasında geçerli olacak protokole Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Dernek Yönetim Kurulu Başkanı Zarif Alp ve MEYOK Koordinatörü Prof. Dr. Çağatan Taşkın imza attı.

    Ekosisteme nitelikli mezun desteği

    Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, üniversitelerin bulundukları şehrin ortak aklını temsil ettiklerinin altını çizdi. Toplumun her kesimi ile yakın ilişkiler içerisinde olduklarını ve kendilerine iletilen sorunların çözümü için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini belirten Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Üniversitemizin paydaş yelpazesi çok geniş. Bursa’nın her kesiminden temsilcilerle işbirliği yapıyoruz. Bu anlamda sahip olduğumuz hacim belki bizi biraz yoruyor. Ancak Türkiye ekosistemine yaptığımız katkıyı dikkate aldığımız zaman aslında çok büyük bir ihtiyacı karşıladığımızı biliyoruz. Üniversitemiz meslek yüksekokullarında 20 bini aşan öğrenciye sahibiz. Buralarda eğitim alan çocuklarımız daha sonra iş hayatına atılacak. Verdiğimiz nitelikli eğitim sayesinde mezun olur olmaz iş bulma şansları yüksek oluyor. Bu da bizi gururlandırıyor. Desteklerini bu anlamda bizlerden esirgemeyen kıymetli RUMELİSİAD yönetimine ve tüm üyelerine gönülden teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

    “Öğrencilere kendi evlatlarımız gibi sahip çıkacağız”

    RUMELİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Zarif Alp ise 350 üyesi bulunan derneğin yaklaşık 1,5 milyar Dolarlık ticaret hacmine sahip olduğunu açıkladı. Türkiye’yi çok sevdiklerini ve bu ülke insanının ferahı için başarılı olmaya inandıklarını vurgulayan Başkan Zarif Alp; “Bugün hepimiz iş insanıyız. Farklı sektörlerde önemli işler yapıyoruz. Ancak hepimiz öğrenci olduk. Aynı duyguları yaşadık. Ben ayrıca Uludağ Üniversitesi mezunuyum ve buradan mezun olduğumu her yerde gururla söylüyorum. Dolayısıyla öğrencilerin beklentilerini tahmin ediyoruz. Staj, işyeri eğitimleri, seminerler, organizasyonlar ve kendilerini geliştirecek programlara ihtiyaçları var. RUMELİSİAD olarak bu konuda üniversitemize destek olmak istiyoruz. Öğrencilerimize tıpkı kendi evladımız gibi sahip çıkacağız. Onların doğru yönlendirilmeleri noktasında da üzerimize düşen vazifeyi yerine getireceğiz. İşbirliğimiz hayırlı ve uğurlu olsun” dedi.

    “Birbirimize ihtiyacımız var”

    MEYOK Koordinatörü Prof. Dr. Çağatan Taşkın da uzun süredir RUMELİSİAD ile diyalog halinde olduklarını ve dernek üyesi işletmeleri de kapsayacak özel bir protokol yapma konusunda anlaşmaya vardıklarını belirtti. Meslek yüksekokulları olarak şirketler için son derece kıymetli bir insan kaynağı portföyüne sahip olduklarını kaydeden Prof. Dr. Çağatan Taşkın; “Öğrencilerimizin nitelikli işyeri eğitimleri, stajlar, teknik geziler ve diğer geliştirici faaliyetleri için işletmelere ihtiyacı var. İşletmelerin de kendisini geliştirmiş genç insan kaynağına ihtiyacı var. Bu konuda RUMELİSİAD ile konuştuk ve bir protokol imzalamaya karar verdik. Öncelikle bu destekleri için teşekkür ediyorum. Ayrıca meslek yüksekokullarımızda eğitim gören 30 öğrencimize burs verecekler. Bu da bizi ayrıca mutlu ediyor. Tüm dernek üyelerine bir kez daha gönülden teşekkür ediyoruz. İşbirliği protokolümüzün hayırlı olmasını diliyoruz” şeklinde konuştu.

    Protokol imza töreninde BUÜ Meslek Yüksekokullarının müdür ve yöneticileri ile RUMELİSİAD Başkan Yardımcısı Ali Mutlu, Eğitim Komitesi Başkanı Nezih Bağcı ve Yönetim Kurulu Üyesi Pınar Özkeserli de hazır bulundu. Program hep birlikte hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından sonra erdi.

  • “Yerli tohum, milli teknoloji kadar önemli”

    “Yerli tohum, milli teknoloji kadar önemli”

    BUÜ Karacabey Meslek Yüksekokulu, Limagrain Tohum Islah Üretim San. Tic. A.Ş. firması ile eğitimde işbirliği protokolü imzaladı. Mesleki eğitime destek vererek daha nitelikli öğrencilerin ilgili programları tercih etmesini sağlamayı, öğrencilerin başarılarını teşvik etmeyi ve donanım sahibi mesleki ve teknik elemanların yetiştirilmesine katkıda bulunmayı hedefleyen protokole BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Firma İnsan Kaynakları Müdürü Ayşegül İyidoğan ile Firma Pazarlama Müdürü Murat Öztürkmen imza attı.

    Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, üniversite-sanayi işbirliğinde gerçekleştirilen protokolün gerek üniversiteye gerekse de sektör temsilcilerine kıymetli imkanları olacağını vurguladı. Karşılıklı kazan-kazan anlayışı ile deneyim ve bilgi paylaşımı yapılacağına işaret eden Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Bu ortaklık hepimiz açısından verimli olacak. Burada öğrencilerimiz için üç ayrı kazanım modeli olacak. Yeni bir staj kapısı, birçok öğrenciye burs ve uygulamalı dersler konusunda deneyimlerini paylaşacak sektör temsilcileriyle tanışma imkânı doğacak. Sektörün deneyimi, üniversitenin bilgi birikimi ile harmanlanacak. Buradan doğacak sinerji; öğrencilerimize ve genel anlamda tüm insanlığa fayda sağlayacak. Protokolün hazırlanmasında emeği bulunan herkese teşekkür ediyor, işbirliğimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.


    Yerli tohuma tam destek

    Konuşmasında yerli tohum hakkında da düşüncelerini açıklayan Rektör Kılavuz; “Yerli tohum, milli teknoloji kadar büyük bir önem arz etmektedir. Dünyada da bu konunun ne kadar önemli olduğu son dönemde çok daha iyi anlaşılmıştır. Yerli ve milli teknolojiye gösterdiğimiz hassasiyeti, milli ve yerli tohumda da göstermeliyiz. Bu anlamda meslek yüksekokullarımızın ilgili bölümleri ve ziraat fakültelerimizin ayrıca destek almaları gerektiğine inanıyoruz. Hayvan Besleme ve Zootekni alanlarında Türkiye’nin yetkin eğitim kurumları arasında gösterilen üniversitemiz, tohum meselesi ve güvenliği konusunda da aynı hassasiyet ile çalışmalarını sürdürmektedir. Bu noktada yürütülen her türlü faaliyete katkı sunabilecek deneyimli akademisyenlere de sahibiz. Yeni projelerin üretilmesi ve tohum ıslahı konusundaki çalışmaların destekçisi olacağımızı bildirmek isteriz” açıklamasında bulundu.


    İşbirliği artarak devam edecek

    Limagrain İnsan Kaynakları Müdürü Ayşegül İyidoğan ise işbirliği desteği ve duyulan güven için üniversitenin tüm yöneticilerine teşekkür etti. Protokol sürecinin MYO Yönetimi ile karşılıklı diyalog içerisinde ilerlediğini kaydeden Ayşegül İyidoğan; “Bu işbirliğine iki taraflı bakıyoruz. Bizler de üniversiteden ve akademisyenlerimizden son derece kıymetli katkılar görüyoruz. Özellikle öğrencilerin staj ve uygulama dersleri sürecinde olumlu geri dönüşler alıyoruz. Biz süreçten çok memnunuz ve işbirliğimizin artarak devam etmesini diliyoruz. Protokol hepimize hayırlı olsun” dedi.

    Karacabey MYO Müdürü Prof. Dr. Serdal Dikmen de sektördeki deneyimleri çerçevesinde okula ve öğrencilere verecekleri katkılardan ötürü firma yöneticilerine teşekkür etti. Özellikle yüksek puanlı öğrencilerin MYO’ya çekilmesi ve staj kolaylığı sağlanmasının önemli bir destek olacağına işaret eden Prof. Dr. Serdal Dikmen; “Firma, bu protokol çerçevesinde eğitim-öğretime vereceği desteğin yanı sıra aynı zamanda önümüzdeki yıl için de bir burs desteği sağlayacağını açıkladı. Öğrencilerimizin burs sayısını da bu vesile ile arttırmış olacağız. Destekleri ile bizlere güç katacaklar. Her şey için teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

  • UÜ Matematik Bölümü’nün akreditasyon başarısı

    UÜ Matematik Bölümü’nün akreditasyon başarısı

    BUÜ Yönetimi tarafından başlatılan toplam kalite faaliyetleri 4 yılın sonunda olumlu geri dönüşler alıyor. Eğitim-öğretim faaliyetlerinin ulusal anlamda bir standardı yakalaması için yürütülen alt yapı çalışmaları nitelikli başarılara kapı açıyor. Akreditasyon denetim kuruluşlarına yapılan başvurularda elde edilen başarılara bir yenisi daha eklendi. BUÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü, Fen-Edebiyat, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakülteleri Öğretim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (FEDEK) tarafından 2025 yılına kadar akredite edildi.


    Daha iyisi için çalışmaya devam

    Gerçekleştirilen programda fakülte ve bölüm yöneticileriyle bir araya gelen BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, elde edilen başarıda emeği bulunan herkesi tebrik etti. Kalitenin geri planda uzun bir planlama ve çalışma süreci gerektirdiğine işaret eden Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Matematik Bölümümüz kalite konusunda yılların deneyimine sahip. Çok daha üst seviyelere çıkabileceğine de gönülden inanıyorum. Tüm bölümlerimizin böylesine kıymetli bir donanımda olduğunu biliyoruz. Belli bir takım adımlar atıldığında zaten gerisi kendiliğinden geliyor. Akreditasyonun 2,5 yıllığına alınması, çok daha iyi hale gelebilmek için güzel bir zaman dilimine sahip olduğumuzu gösteriyor. Çok daha iyisi için biz yönetim olarak üstümüze düşen görevleri yerine getireceğiz. Sizlerin de aynı sorumlulukla çalışmaları sürdüreceğinizi biliyoruz. Bir kez daha başarıda emeği bulunanları tebrik ediyoruz” diye konuştu.


    Sırada arkeoloji ve biyoloji var

    Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cafer Çiftçi ise elde edilen haklı başarının kendilerini de gururlandırdığını söyledi. Bu hedefe ulaşılmasında katkı sağlayan herkese teşekkür eden Dekan Prof. Dr. Cafer Çiftçi, başarının sürdürülmesi için de aynı kararlılıkla çalışmaya devam edileceğini kaydetti. Matematik Bölümü’nün bir başlangıç olduğunu aktaran Çiftçi; “Arkeoloji ve Biyoloji bölümlerimiz için de başvurularımız yapıldı. Süreç işliyor. Onların da bu süreci başarı ile tamamlayacaklarına inanıyoruz” açıklamasında bulundu.


    Eğitim, araştırma ve topluma hizmet

    BUÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü Başkanı Prof. Dr. İsmail Naci Cangül de yaptığı konuşmasında; “1983 yılında lisans ve lisansüstü düzeylerde eğitim-öğretime başlayan Matematik Bölümümüz; hem eğitim, hem araştırma hem de topluma hizmet alanlarında geniş kadrosuyla göstermiş olduğu sürekli başarıların ödülünü 30 Eylül 2025 tarihine kadar FEDEK akreditasyonuna hak kazanarak almış oldu. Bu başarıda başta Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz ve yönetimi olmak üzere, Fen-Edebiyat Fakültesi Yönetimine ve idari kadrosuna, Bölümümüz Yönetim ve Kurullarına, gerçekleştirdikleri etkinliklerle bu aşamaya gelinmesine vesile olan tüm akademik ve idari kadromuza teşekkür ediyoruz” dedi.

    BUÜ Kalite Koordinatörü Prof. Dr. Funda Coşkun, bölümde görev yapan akademisyenler ve idari personel de toplantıda hazır bulundu.

  • BUÜ’nün projesine kalite ödülü

    BUÜ’nün projesine kalite ödülü

    KalDer’in, tüm sektör ve kuruluşlarında mükemmellik kültürünün yaygınlaştırılması, yerel ve ulusal düzeyde kamu sektöründeki iyi uygulamaların ödüllendirildiği Tanıma Programı çerçevesinde hayata geçirdiği “İlham Veren Kamu Yönetimi Proje Ödülleri” Ankara’da düzenlenen 23. Kamu Kalite Sempozyumu’nda dağıtıldı.

    Devlet üniversiteleri kategorisinde tek

    Başvurusu yapılan projelerin 4 farklı kategoride ödüllendirildiği organizasyonda “Güvenli İnşaat İçin Bilinçli Kadro” projesi Bursa Uludağ Üniversitesi, Devlet Üniversiteleri Kategorisinde En İyi Proje ödülünü kazanmayı başardı. Törende hazır bulunan Rektör Yardımcıları Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu ve Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ödülü, Kalite Koordinatörü Prof. Dr. Funda Coşkun, Proje Yürütücüsü ve İSG Koordinatörü Prof. Dr. Nurettin Yamankaradeniz, Öğr. Gör. Yasemin Özdemir, Öğr. Gör. Hüdayi Taşçı, Öğr. Gör. Gizem Akalp, Öğr. Gör. Uğur Saklangıç, Dr. M. Sami Döven,İMSİAD Yöneticileri ve ekip üyeleriyle birlikte aldı.

    BUÜ ve İMSİAD ortaklığında yürütülen Güvenli İnşaat için Bilinçli, Kadro Projesi, iş sağlığı ve güvenliği alanında ilk olma özelliğine sahip. Avrupa Birliği Projesi olarak yürütülen çalışma çerçevesinde Üniversite Kampüsü sınırları içerisinde İSG DİEM (Dijital İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Merkezi) kuruldu. İş sağlığı ve güvenliği eğitimlerine inovatif bir katkı sağlamayı hedefleyen proje sayesinde çok sayıda personel nitelikli iş sağlığı ve güvenliği eğitimi alma şansını yakaladı.