Etiket: Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş

  • Yıldırım’dan kardeş ilçeye gençlik parkı

    Yıldırım’dan kardeş ilçeye gençlik parkı

    Programa Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ın yanı sıra, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Muş Belediye Başkanı Feyat Asya, Sungu Belediye Başkanı Mehmet Salih Gürtürk, AK Parti Bursa Milletvekili Muhammet Müfit Aydın, AK Parti Muş Milletvekili Mehmet Emin Şimşek ve önceki dönem Muş Belediye Başkanı Necmettin Dede, siyasi parti temsilcileri, meclis üyeleri ve vatandaşlar katıldı. Açılış töreninde konuşan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Sungu Gençlik Parkı’nın kardeş ilçeye hayırlı olmasını diledi.

    6 bin 558 metrekare alandan oluşan Muş Sungu Gençlik Parkı’nın 5 bin 910 metrekaresinin yeşil alandan oluştuğunu ifade eden Başkan Oktay Yılmaz, “Hemşehrilerimizin dinlenmeleri, spor yapmaları ve yeşil doku içinde çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmeleri adına kardeş ilçemize Sungu Gençlik Parkı’nı kazandırdık. Parkın bünyesinde; kauçuk oyun alanı, donatı elemanları, oyun grupları, yürüyüş yolu ve spor alanı bulunuyor. Kentimizin yeşiline yeşil, çocuklarımızın neşesine neşe, ailelerimizin huzuruna huzur katacak olan park hayırlı uğurlu olsun. Muş ve Bursa’nın kardeşliği daim olsun inşallah. Bu park Yıldırım ve Sungu’nun kardeşliği adına bir hatıra olacak” dedi.

    Öte yandanBüyükşehir Belediyesitarafından Muş’a kazandırılan ‘BursaMuş Kardeşliği Gençlik ve Eğitim Merkezi’, düzenlenen törenle hizmete açıldı.

  • Bursa’da büyük dönüşümde ilk anahtar teslimi yapıldı

    Bursa’da büyük dönüşümde ilk anahtar teslimi yapıldı

    Kentsel dönüşüm çalışmalarının artık kar topundan çığa dönüştüğünü belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Değirmenönü’nde, Karapınar’da, Ulus’ta, Arabayatağı’nda, Beşyol’da, İstanbul Caddesi’nde, Gaziakdemir’de, Sıcaksu’da, 1050 Konutlar’da dönüşüm var. Allah’ın izniyle Altıparmak’ta da olacak” dedi.

    Ulaşımdan altyapıya kadar her alanda Bursa’yı geleceğe taşıyacak projeleri hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, birinci derece deprem kuşağında yer alan Bursa’nın depreme karşı daha güvenli kent haline gelmesi için kentsel dönüşüm projelerine hız verdi. Zaman içerisinde yıpranan yapıları iyileştirerek depreme dayanıklı konutlar ile Bursalılara güvenli yaşam alanları oluşturmayı hedefleyen Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Caddesi ile Yiğitler, Esenevler ve 75. Yıl Mahalleleri kentsel dönüşüm projelerinde önemli bir mesafe alırken, toplamda 7 kentsel dönüşüm projesi üzerinde yoğun mesai harcıyor. Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden BURKENT tarafından inşaatların yapıldığı Yiğitler Kentsel Dönüşümü’nde ise ilk konutlar düzenlenen törenle hak sahiplerine teslim edildi. Üç bölgeye ayrılan ve toplam 62 dönüm alan üzerinde 184 yapı ve 350 hak sahibinden oluşan sahanın birinci uygulama etabında, 65 konut ve 2 adet dükkanın anahtarları hak sahiplerine teslim edildi.

    Hedef, daha yaşanabilir Yıldırım

    Anahtar teslim törenine Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yanı sıra Bursa milletvekilleri Ayhan Salman, Muhammet Müfit Aydın ve Ahmet Kılıç, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, AK Parti Yıldırım İlçe Başkanı Ali Erbay, hak sahipleri ve vatandaşlar katıldı. 17 Ağustos 1999 depremini dün gibi hatırladığını anlatan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, son olarak 11 şehri ve 12-13 milyon insanı etkileyen Kahramanmaraş merkezli iki depremle yüreklerin yaralandığını söyledi. 52 bin can kaybının geri getirilemeyeceğini ancak devletin güçlü iradesiyle yaraları kısa sürede sarmaya başladığını belirten Başkan Aktaş, kendisinin de bizatihi 25-26 gün aralıksız deprem bölgesinde bulunduğunu ve ciddi destekler sağladıklarını ifade etti. Yıldırım ilçesindeki insanların vakti zamanında farklı memleketlerden çeşitli sebeplerde Bursa’ya geldiğini dile getiren Başkan Aktaş, “Buradaki yapılaşmanın kaçak, göçek olduğunu konuşacak değiliz. Biz işi düzeltmenin, daha yaşanabilir hale getirmenin derdi ve hesabı içerisindeyiz. Biz hem dönüşüm yapıyoruz hem de yeni yollar açıyoruz. Birileri Değirmenönü’nde, Karapınar’da, Arabayağı’nda, Ulus’ta kapı kapı gezip insanların aklını çelmeye çalışıyor. Onlar böylesine riskli bir konuyu konuşmak da istemez. Şu iyi bilinsin ki bizler buradan bir lira para kazanmadık. Birilerinin el atmaktan imtina ettiği, çekindiği ama bizi fütursuzca eleştirdiği bu konunun üzerine kararlı bir şekilde gideceğiz. Deprem yıkmaz, bizim eksik ve aksak yaptığımız bina yıkılır. Lütfen çocuklarımıza daha güzel bir gelecek hazırlayalım. Burada dönüşümü gerçekleştirmenin, verdiğimiz sözü yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyorum” diye konuştu.

    “Bu kar topu, bir çığa dönüştü”

    Yiğitler Kentsel Dönüşüm Projesi’nde tam bir sene önce 17 Ağustos 2022’de temel atma töreni düzenlediklerini hatırlatan Başkan Aktaş, “Bir yıl içerisinde burayı tamamlayacağız dedik. Bu bir iddiadır, kararlılıktır. Projede emeği olan müteahhide, Burkent’e ve çalışan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Ekip arkadaşlarımla vatandaşı mağdur etmemek için günlerce çalıştık. Şimdi bunu gerçekleştirmenin heyecanını yaşıyorum. Artık bu kar topu bir çığa dönüştü. Bunu Allah’ın kulu engelleyemez. Değirmenönü’nde, Karapınar’da, Ulus’ta, Arabayatağı’nda, Beşyol’da, İstanbul Caddesi’nde, Gaziakdemir’, Sıcaksu’da, 1050 Konutlar’da dönüşüm var. Allah’ın izniyle Altıparmak’ta da olacak. Hanlar bölgesinde büyük bir kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz. Kentsel dönüşüm bir seyyar satıcı değildir. Kapınıza gelmez. Siz bu konuda kararlıysanız, müteahhitler, özel sektör ve Burkent marifetiyle bu dönüşüm sağlanabilir. Lakin 30-40 yılık binayı vereyim, üstüne hiç para vermeden sıfır ev alayım derseniz bu kentsel dönüşüm olmaz. Yavrularımızın geleceğini önemsiyoruz. Bizim onları daha kaliteli ve sağlam evlerde yaşatmak, vatanına, milletine, bayrağına, dinine bağlı insanlar olarak yetiştirmek gibi görevimiz var. Gecemizi gündüzümüze bunun için katıyoruz” dedi.

    “İnsanları mağdur etmeden yapıyoruz”

    Yıldırım’ın kötü talihini değiştirmek için milletvekilleriyle, ilçe belediyesiyle et ve tırnak gibi birlik ve beraberlik içerisinde kentsel dönüşüm konusunda çalıştıklarını söyleyen Başkan Aktaş, bir taraftan Ankara yolunun asfaltını yenilerken diğer taraftan da aynı kalitede alternatif bir güzergah oluşturmak için de çalıştıklarını hatırlattı. Kentsel dönüşüm konusunda kararlı olduklarını ve asla kırmadan, dökmeden samimiyetle sürdüreceklerini anlatan Başkan Aktaş, “Bugün burada 104 tane konut gözükebilir ama Bursa Büyükşehir Belediyesi Burkent marifetiyle, Yıldırım Belediyesi de kendi imkanlarıyla Yıldırım’da çatır çatır kentsel dönüşüm yapıyor. Bunları birlik ve beraberlik içerisinde insanları mağdur etmeden yapıyoruz. Kentsel dönüşüm ve riskli yapı çalışmaları çerçevesinde bu zamana kadar 352 bina, 2 bin 180 bağımsız bölümü yıktık. Bununla birlikte bu yıl burada olduğu gibi 1270 bağımsız bölümün inşaatının yapımını tamamlayıp Yiğitler, Sıcaksu ve Beşyol’da hak sahiplerine teslim edeceğiz. Önümüzdeki 2 yıl içerisinde Bursa genelinde devam eden ve hedeflenen toplam 870 bin metrekare proje alanında; bin 968 bina ve 7 bin 592 bağımsız bölümü yıkarak, 9 bin 980 adet konutun inşaatına başlayacağız. Anahtar teslimi yaptığımız Yiğitler’de inşallah ailenizle, sevdiklerinizle, evlatlarınızla birlikte hayırlı günlerde, mutlu ve huzurlu bir şekilde oturmayı Allah nasip etsin” diye konuştu.

    Bursa Milletvekili Muhammet Müfit Aydın da 17 Ağustos Gölcük depreminin yıl dönümünde anlamlı bir tören düzenleyen Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın bir yılda teslim etme sözü verdiği binaları tam vaktinde vatandaşa verdiğini hatırlatan Aydın, Bursa’nın her tarafında kentsel dönüşüm çalışmaların devam ettiğini belirterek, Yiğitler Kentsel Dönüşüm Projesi’nde emeği geçenleri tebrik etti.

    “Şehir ıslahı yapıyoruz”

    Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz da 17 Ağustos 1999 depremini hatırlatarak depremi insanoğlunun kendi elleriyle afet haline getirdiğini belirtti. Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Yıldırım Belediyesi’nin bu şuurla kentsel dönüşüm çalışmaları yaptığını söyleyen Yılmaz, “Bizler sadece bina dönüşümü yapmıyoruz. Şehir ıslahı yapıyoruz. Burada da bir bölgenin ıslah yapılmıştır. Tüm imar uygulamalarında sosyal yaşam alanları kazandırmayı hedefliyoruz. Bu bölgede Ankara Caddesi’ne de alternatif güzergah oluşturmayı hedefliyoruz. Tüm bunları yaparken birlik ve beraberliğimizden büyük destek alıyoruz. Yıldırım günden güne güzelleşiyor. Çalışmalarımızın tamamında yanımızda olan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a teşekkür ediyorum. Yiğitler Kentsel Dönüşüm Projesi de ilçemize ve Bursa’ya hayırlı olsun” diye konuştu.
    Yiğitler Mahalle Muhtarı Ferhat Sarman, bölgeye her konuda destek veren Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a ve Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’a teşekkür etti.

    Konuşmaların ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve protokol üyeleri tarafından hak sahiplerine anahtar teslimini temsilen plaket verildi.

  • Bursa Büyükşehir personelinde yüzler gülüyor

    Bursa Büyükşehir personelinde yüzler gülüyor

    Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, iyileştirilen rakamları işçilerle bizzat paylaşırken, evli iki çocuklu en düşük maaş 19 bin 900 TL’ye çıkarıldı.
    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, belediye personelinin merakla beklediği maaşlardaki iyileştirme oranlarını, personelin yoğun katılım gösterdiği toplantıda kamuoyu ile paylaştı. Personele seslenen Başkan Aktaş, “Ofislerde çay taşıyan işçiden, örnek projelere imza atan mühendislere kadar yaklaşık 6 yıldır hep birlikte Bursa’nın geleceğini inşa ediyoruz. Sadece Bursa’da değil, Bartın’da sel oldu siz vardınız. Arhavi’de sel oldu siz vardınız. Manavgat’ta yangın oldu siz vardınız. Muğla’da yangın oldu siz vardınız. Kahramanmaraş’ta deprem oldu siz vardınız.

    Moldova’daki bir parkın düzenlenmesiyle alakalı yine siz oradaydınız. Bu çalışmalarda hepinizin emeği var. Allah hepinizden razı olsun” dedi.
    Türkiye’nin çok kısa bir zaman diliminde çok büyük olaylara tanık olduğunu hatırlatan Başkan Aktaş, dünyayı etkileyen kovid salgını, ekonomik bunalım ve depremler silsilesinin ekonomiye olumsuz yansımaları olduğunu hatırlattı. Çalışanları enflasyona ezdirmemek, alım gücünü yükseltmek ve ekonomik açıdan refaha kavuşturmak için büyük bir gayret gösterdiklerini kaydeden Başkan Aktaş, “Sizlerin alın terini korumak boynumuzun borcu. Yaptığımız iyileştirme ile ilgili farklı birimlerde çalışan personelimizle zaman zaman bir araya geldim. Sendika temsilcilerimizin taleplerini dinledik ve bütçeye ağır bir yük getirmesine rağmen büyük bir hassasiyetle hem maaşlarda hem de sosyal haklarda önemli iyileştirmeler yaptık” diye konuştu.


    Eşit işe eşit ücret

    Belediye çatısı altında yer alan tüm şirketler arasında eşitliği sağlamak adına ciddi adımlar attıklarını dile getiren Başkan Aktaş, “Eşit işe eşit ücret sağlama konusunda ideale yakın bir noktaya geldik. Bazı şirketlerimizin toplu iş sözleşmelerinde yer almayan hizmet yılı primi (kıdem zammı), aile yardımı, çocuk yardımı, bayram yardımı, yakacak yardımı, iş riski primleri ve ek sorumluluk tazminatları gibi ek ödenekler bu dönemde tüm şirketlerimiz nezdinde uygulamaya alınacak. Bu dönemde hayata geçirilecek olan seyyanen ödemeler, risk primleri ve ek sorumluluk tazminatları ile aynı risk gruplarında görev yapan çalışanlarımıza yapılacak eşit prim ödemeleri ile denge sağlanmış olacak” dedi.


    İlk maaşta hesapta

    Sözleşmenin temmuz ayını kapsaaması nedeniyle enflasyon farkına ilave olarak yapılan tüm bu iyileştirmelerin ilk maaşta hesaplara yatacağını dile getiren Başkan Aktaş, “Bu iyileştirmeler ananızın ak sütü gibi helal olsun” dedi.

    Yapılan iyileştirme ile şirketlerin en düşük ücretli kadrolarında görev yapan 3 yıl kıdemli evli ve iki çocuklu çalışanın kadro net ücreti en az 19 bin 900 liraya çıkarılmış oldu. Yapılan düzenleme ile 55 TL olan yemek yardımı 105 TL’ye, 26 TL olan ulaşım yardımı 37 TL’ye çıkarıldı. Bugüne kadar toplu iş sözleşmelerinde hizmet yılı primi olmayan şirketlere en az 3 yıl kıdem şartı ile aylık brüt 70 TL kıdem zammı ödemesi yapılacak. Binek araç şoförü primi 200 TL’den 340 TL’ye, yol asfalt işçisi, kanalizasyon işçisi, içme suyu işçisi, atölye işçisi, endeks okuma işçisi ve operatör yardımcılarının risk primi de 450 TL’den 1080 TL’ye yükseldi. Fiilen açık alanda çalışan beden işçilerinin risk primi 250 TL’den 490 TL’ye çıkarılırken, bugüne kadar risk primi almayan gasilhane görevlileri ile hasta ve yaşlı bakım personeline de 490 TL risk primi getirildi. Her şirket özelinde farklı tutarlarda ödenmekte olan çocuk yardımı bedeli 127 TL’ye çıkarıldı.

    Eşit işe eşit ücret dengesini sağlayabilmek adına normal enflasyon farklarına ilave olarak seyyanen yapılacak ödemeler de dahil olmak üzere toplam 2000-6000 TL arasında değişen rakamlarda iyileştirmeler yapılacak.

  • Bursa, Hatay için seferber

    Bursa, Hatay için seferber

    Türkiye’yi yasa boğan depremin ardından İçişleri Bakanlığı tarafından Bursa Valisi Yakup Canbolat ile birlikte Gaziantep’te görevlendirilen ve bir hafta boyunca İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde yaraların sarılması adına gece-gündüz demeden çaba sarf eden Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Hatay’daki mesaisine hızlı başladı. Bursa, yıkımın yaşandığı Hatay’da Konya, Kocaeli ve Denizli’nin ardından görevlendirilen dördüncü Büyükşehir oldu. Nurdağı ve İslahiye’de hayatın normalleşmesine adına önemli çalışmalar yaptıklarını ifade eden Başkan Aktaş, şimdi de depremden en fazla etkilenen Hatay’da görevlendirildiğini kaydetti. Hatay’ın merkez Antakya ve Defne ilçelerinin depremden çok ciddi etkilendiğini dile getiren Başkan Aktaş, “Gaziantep’te görevini tamamlayan ekiplerimizi AFAD merkezinden aldığımız izinle buraya çektik. Burada şantiye alanı oluşturduk. Bursa’dan gelen ilave ekiplerimiz de var” dedi.

    3 ana görev

    Hatay’da Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne 3 ana görev verildiğini dile getiren Başkan Aktaş, gelen yardımların Expo deposunda toplanması ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılmasından kendilerinin sorumlu olduğunu ifade etti. Bunun yanında ikinci görevlerinin de seyyar tuvaletlerin kurulumu olduğunu açıklayan Başkan Aktaş, “Seyyar tuvaletlerin kurulumunu ve rutin bakımlarını yapacağız. Merkez nüfusunun 540-550 bin olduğunu ve girilebilen bir tane bile ev olmadığını düşündüğümüzde, tuvaletlerin yoğun kullanımı olacak. Bu nedenle düzenli bakımları yapılmalı. Üçüncü ana görevimiz de çadır kentler, konteyner kentler oluşturulması. Bununla ilgili altyapının yapılması, zeminin sıkılaştırılması ve düzenlenmesi ile gelen çadırların konuşlandırılması… Bu vesileyle Bursalı hemşerilerimize şunu ifade etmek istiyorum. Özellikle konteyner ve çadır konusunda yardımlarıyla, bağışlarıyla destek olmak isteyenler varsa, bizimle irtibata geçebilir” diye konuştu.

    Hatay’da 69 belediye var

    Hatay’da bir taraftan arama kurtarma çalışmaları devam ederken diğer taraftan yaraların sarılması adına da hummalı bir çalışma olduğunu kaydeden Başkan Aktaş, “Konya Büyükşehir ilk gün görevlendirildi. Hemen akabinde 2. gün Kocaeli Büyükşehir geldi. 3. gün Denizli Büyükşehir geldi. Her belediyemizin farklı görevi var. Şu an Bursa ile birlikte 4’ü Büyükşehir, AK Partili 69 tane belediye başkanı bizzat burada sahada. ‘Şehri tekrar ayağa kaldırabilir miyiz?’ diye, büyük bir heyecanla çalışıyoruz. Cumhurbaşkanımızdan, bakanlarımızdan aldığımız talimatla, her bir köşeye hizmet götürmek adına, her alanda çalışıyoruz. İskenderun’da bir ekibimiz var şu an. Tam donanımlı araçlarla beraber 12 kişilik ekibimiz, çadır kentlerin altyapı su ve kanalizasyon bağlantılarını yapıyor. Büyükşehir, BUSKİ, ilçe belediyelerimiz burada konuşlandık ve hayatı normalleştirmek adına gayretle çalışıyoruz. Tekrar büyük geçmiş olsun. Ölenlere rahmet olsun, başımız sağ olsun” şeklinde konuştu.

    Çadır, konteyner, soba…

    Türkiye’nin dört bir yanından yapılan yardımlarla ilgili de konuşan Başkan Aktaş, sözlerini şöyle tamamladı:

    “Son olarak şunu ifade edeyim. Lüzumsuz malzemeler maalesef ziyan oluyor. O yüzden de nedir önemli ihtiyaç? Çadır, konteyner, soba, battaniye, kadın, erkek ve çocuk iç çamaşırı… Özellikle bu 5-6 kalemin burada öncelik olduğunu, diğer konularla alakalı devletimizin de destekleriyle herhangi bir ihtiyacın olmadığını özellikle ifade etmek istiyorum. Yardım yapan, destek veren herkese çok teşekkür ediyorum. Yani bir çadıra gücünüz yeter, iki çadıra gücünüz yeter, bir konteynere gücünüz yeter. Bu manada destek olun. Çünkü önemli olan, insanları gerçekten başlarını sokabilecekleri bir yere yerleştirmek.”

  • Metronun yeni rotası Görükle oldu

    Metronun yeni rotası Görükle oldu

    İlk kez 2002 yılında hizmete açılan 17 kilometrelik hat sayesinde raylı ulaşımla tanışan Bursa, üzerinden geçen 20 yılda raylı ulaşımda önemli bir mesafe kat etti. Geçtiğimiz yıl yaklaşık 100 milyon yolcunun taşındığı Bursaray’a 22 kilometre daha hat eklenirken, Kestel’den Üniversite ve Emek’e kadar toplam hat uzunluğu 39 kilometreye çıktı. Bunun yanında, kent merkezindeki T1 ve T3 ile Kent Meydanı-Terminal arasındaki T2 hattı ile birlikte toplam 16,7 kilometre tramvay hattı da kente kazandırılmış oldu.


    Bakanlık devrede
    Büyükşehir Belediyesi tüm bu yatırımları kendi imkanları ile hayata geçirirken, yeni raylı sistem yatırımları için Ulaştırma Bakanlığı devreye girdi. Bursa Şehir Hastanesi’ne kesintisiz ulaşımın sağlanması amacıyla Büyükşehir Belediyesi tarafından projelendirilen Emek-Şehir Hastanesi Raylı Sistem Hattı, Bakanlar Kurulu kararı ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na devredildi. Bakanlık tarafından imalatına başlanan 6.1 kilometrelik 4 istasyonlu hatta inşaat devam ederken, projede kazık imalatlarının yüzde 60’ı tamamlandı, kazı ve dolgu işlerinin fiziki gerçekleşme oranı yüzde 33’e çıktı.


    Bu arada, Büyükşehir Belediyesi’nin Uludağ Üniversitesi kampüsünde sonlanan batı hattını ‘öğrenci yerleşiminin yoğun olduğu’ Görükle’ye uzatma projesine de Bakanlık destek verdi. İnşaatın devam ettiği Emek-YHT Gar-Şehir Hastanesi projesine, 3,5 kilometre hat uzunluğunda ve iki istasyonlu Üniversite-Görükle uzatması da dahil edildi. ‘Üniversiteliler başta olmak üzere’ Görükle halkının üniversiteye ve kent merkezine kesintisiz ulaşımını sağlayacak yeni hattın temeli, bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı törenle atıldı. Hafta sonu Bursa’daki toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çalışsın mikserler, ya Allah bismillah” diyerek temelini attığı projenin şehre hayırlı olmasını diledi.

    Bursa’ya yatırım yağmuru
    Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, ‘Ulaştırma Bakanlığı, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı başta olmak üzere’ tüm bakanlıkların bu dönem Bursa’ya önemli yatırımlar kazandırdıklarını hatırlattı. Merkezi hükümet ile yerel yönetimin uyum içerisinde olmasının sağladığı avantajların Bursa’da en iyi şekilde görüldüğünü hatırlatan Başkan Aktaş, “Üniversite hattının Görükle’ye kadar uzatılması, seçim vaatlerimiz arasındaydı. Bu konuda da Ulaştırma Bakanlığı’mızdan destek geldi ve yatırım başladı. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Bursa’dan destek ve yatırımlarını esirgemeyen tüm bakanlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.

    Aç-kapa şeklinde yer altından geçecek 3,5 kilometrelik Görükle hattı projesi çerçevesinde, mevcut Odunluk’daki depo sahası ile birlikte, şehrin tüm metro araç filosunun tamir-bakım ve parklanma ihtiyacına hizmet edecek 93 bin 500 metrekare alanlı depo sahası da yapılacak.

  • Mevlit: Bursa’da yazıldı, dünyaya yayıldı

    Mevlit: Bursa’da yazıldı, dünyaya yayıldı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve UNESCO tarafından 2022 yılının ‘Süleyman Çelebi Yılı’ ilan edilmesi nedeniyle Kültür ve Turizm Bakanlığı, Atatürk, Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu (AYK), Türk Dil Kurumu (TDK), Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Uludağ Üniversitesi işbirliğinde Süleyman Çelebi ve Mevlit Geleneği Sempozyumu düzenlendi. Sempozyum, Süleyman Çelebi’nin Çekirge’deki türbesinde yapılan anma töreni ile başladı. İl Müftü Vekili Yavuz Yıldız’ın duası ve Ulu Cami İmamı Tahsin Karanfil’in Kur’an tilavetiyle gerçekleyen anma törenine Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Türkiye Bilimler Akademisi Başkanı Prof.Dr. Muzaffer Şeker, Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Arif Karademir, İlahiyatçı Prof.Dr. Bilal Kemikli ve Prof.Dr. Hasan Basri Öcalan da katıldı.


    İki gün sürecek sempozyum etkinliklerinde Ulu Camide Cuma namazı öncesinde de mevlit okunurken, sempozyumun yapılacağı Atatürk Kongre Kültür Merkezi Orhangazi Salonu girişinde de Süleyman Çelebi Resim Sergisi açıldı. Ressam Hüseyin Ünlü’nün fırçasından Mevlid-i Şerif’in sözlerinin resim sanatıyla anlatıldığı, küratörlüğünü İsmail Erdoğan’ın yaptığı sergi, büyük ilgi gördü. Serginin ardından başlayan sempozyumun açılış törenine de Bursa Valisi Yakup Canbolat, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Türk Dil Kurumu Başkanı Prof.Dr. Gürer Gülsevin, Türkiye Bilimler Akademisi Başkanı Prof.Dr. Muzaffer Şeker, TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, rektörler ile yerli ve yabancı akademisyenler katıldı.


    Külliye için geri sayım
    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa’nın manevi değerlerinin çok fazla olduğunu hatırlatarak, en özellerinden birinin de Süleyman Çelebi olduğunu vurguladı. Başkan Aktaş, Süleyman Çelebi’nin Orhan Gazi, 1. Murad, Yıldırım Bayezid, Emir Süleyman, Musa Çelebi ve Çelebi Mehmet dönemleri görüp, 2. Murad’ın da saltanatının ilk yılına eriştiğini, dolayısıyla Osmanlı’nın kuruluşundan gelişimine kadar geçen sürecin bizzat tanığı olduğunu belirtti. Mevlidin, Türkçe’nin ibadethanelere girişine vesile olduğunu, bu nedenle de önemli bir sembol olduğunu kaydeden Başkan Aktaş, Süleyman Çelebi’nin kabrinin arkasında 62 yıldır belediye başkanlık konutu olarak kullanılan alana kazandırılacak Süleyman Çelebi Külliyesi için de geri sayımın başlandığını söyledi. Bu amaçla komisyon kurulduğunu ifade eden Başkan Aktaş, “Çok güzel bir proje hazırlandı. İçinde cami, külliye, araştırma merkezinin de bulunacağı 14-15 dönümlük alan özellikle gençlere hitap eden bir alan olacak. Bu alan inşallah Süleyman Çelebi ve mevlidin tüm toplumlarda daha fazla bilinmesine vesile olacaktır” dedi.

    Derin tesirler bıraktı
    Bursa Valisi Yakup Canbolat da farklı oturumlarda Süleyman Çelebi ve Mevlidin konuşulacağı böyle bir sempozyuma Bursa olarak ev sahipliği yapmanın haklı gururunu yaşadıklarını söyledi. Mevlidin yüzyıllardır Türk ve Müslüman halkının iç aleminde derin tesirler bıraktığını dile getiren Canbolat, “Kutsal geceler, hac dönüşleri, sünnet merasimi, askerlik, evlenme, şükür, yağmur dualarını mevlit okumaya bahane edildi. Bu eser Osmanlı coğrafyasında şehirlerden köylere kadar her yerde okunmaktadır” diye konuştu.

    Muteber bir eser
    Türk Dil Kurumu Başkanı Prof.Dr. Gürer Gülsevin ise Süleyman Çelebi ve eseri mevlidin Türk dili için çok önemli olduğunu söyledi. Türkçe yazılmış eserler arasında Mevlidin çok muteber bir eser olduğunu vurgulayan Gülsevin, “Toplantılarında mevlit okunduğu zaman, Kur’an’a gösterdiği hürmeti gösteren bir toplumda yaşıyoruz. Mevlit dini içerikli edebi bir eserdir. Türk dilini ana dili olarak kullanmayan farklı Müslümanlar tarafından da Türkçe okunan bir metindir” dedi.

    Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ahmet Saim Kılavuz ise Bursa’nın en köklü üniversitesi olarak özellikle sosyal bilimler alanında Bursa’nın kültür ve sanat hayatında ihtiyaç duyduğu her noktada olmaya çalıştıklarını söyledi. Üniversite bünyesinde 2008 yılında yine bir Süleyman Çelebi Sempozyumu düzenlediklerini hatırlatan Kılavuz, bu tip hizmetlerin kolay olmadığını arkasında yıllar öncesinden başlayan çalışmalar olduğunu kaydetti.

    Türkiye Bilimler Akademisi Başkanı Prof.Dr. Muzaffer Şeker de Türk milletinin mevlit geleneğiyle iç içe nice yıllar yaşamasını temenni ederek, sempozyumun başarılı geçmesini diledi.
    Sempozyumun ilk günü başkanlığını Prof.Dr. Ahmet Saim Kılavuz’un yaptığı ve Prof.Dr. Kenan Gürsoy, Prof.Dr. Süleyman Uludağ ve Prof.Dr. Uğur Derman katıldığı oturumun ardından yapılan Tevşih İlahileri konseriyle tamamlandı.

  • İpeksi festival koza alımıyla başladı

    İpeksi festival koza alımıyla başladı

    Tarihi ipek yolunun Anadolu’daki son durağı olan, Osmanlı döneminde başta Topkapı olmak üzere dünya saraylarını süsleyen ipek halı ve kumaşlar üreten Bursa, yaklaşık 2 asır sonra dünyaca ünlü ipeğiyle yeniden vitrine çıkıyor. 15’inci yüzyılda ipek dokuyan yüzlerce tezgahta günde ortalama 150 kilogram ham ipeğin üretildiği Bursa’da, özellikle Gümrük Birliği’ne girişle birlikte ipek üzerindeki fonların kaldırılmasıyla fabrikalar bir bir kapandı, kozaları elde kalan köylüler dut ağaçlarını kesti. Türk kültürünün en önemli parçalarından biri olan ipekçilik tarihin tozlu raflarında yerini alırken, Büyükşehir Belediyesi, Osmanlı’nın en stratejik ürünü olan ve Avrupa’nın yıllarca vergi bile almadığı Bursa İpeğini yeniden eski ihtişamlı günlerine döndürüyor. ‘Bursa İpeği Yeniden Hayat Buluyor’ projesi çerçevesinde 2015 yılında Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi’ni açan, kırsal bölgelerde koza üretimini destekleyip ipek üretimi ve halı dokuma atölyeleriyle üretimi destekleyen Büyükşehir Belediyesi, beğeniye sunmak hedefiyle düzenlendiği Uluslararası Kozadan Kumaşa İpek Festivali’nin bu yıl üçüncüsünü gerçekleştirdi.

    Koza, atlarla getirildi
    Festival çerçevesinde, yaklaşık 6 asır önce 2. Bayezid tarafından yaptırılan ve Osmanlı döneminde ipek ticaretinin merkezi olan Koza Han, koza mezadına ev sahipliği yaptı. Tarihi hanın kapısından atlarıyla giren temsili tüccarların alım-satım canlandırması, vatandaşları asırlar öncesine götürdü. Yaş ve kuru koza fiyatlarının ilan edilmesinin ardından mezat başlarken, pazarlıklara Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş da katıldı. Buradaki etkinliğin ardından festivalin açılış töreni, Orhangazi Parkı’nda gerçekleştirildi. Alanda hazırlanan çadır ve stantlarda yapılan ipek ürünler ile ilgili atölye çalışmaları, vatandaşlardan büyük ilgi gördü.

    İl Kültür ve Turizm Müdürü Kamil Özer, İl Tarım ve Orman Müdürü Hamit Aygül ile çok sayıda davetlinin katıldığı törende konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Osmanlı’ya başkentlik yapmış, uygarlıkların kesişme noktası olan Bursa’nın ‘geleceğini şekillendirmek üzere yola çıkanlara’ ilham veren şehir olduğunu vurguladı. Her kentin kendine özgü sembol değerleri olduğunu ancak Bursa’nın sembollerinin saymakla bitmeyeceğini ifade eden Başkan Aktaş, “Bursa’nın tarihsel varlığını sadece yapılarla sınırlamak mümkün değildir. Ticari geleneği ve bu geleneğin yansıması olan çarşıları, esnaf ve zanaat kültürü var. Örneğin bugün bizleri burada bir araya getiren, bir Asya simgesi iken uzun yollar aşıp Bursa’nın simgesi haline gelen ipeğimiz. Osmanlı döneminde Topkapı başta olmak üzere Avrupa saraylarını süsleyen Bursa ipeği, o kadar değerliymiş ki; Çin ve İran ipeklerinden vergi alan Avrupa, Bursa ipeğinden hiçbir zaman vergi almamış. Türk kültürünün en önemli değerlerinden olan Bursa İpeğinin yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması için gayret gösteriyoruz” dedi.

    Türkiye’de ilk ve tek
    Büyükşehir Belediyesi olarak 2015 yılında BUSMEK bünyesinde Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezini açtıklarını hatırlatan Başkan Aktaş, “Türkiye’de ilk ve tek olan yerli kozadan yerli ipek sadece Bursa’da üretiliyor. Dut ağacı ekiminden eski ipek atölyelerinin parlak günlerine döndürülmesine kadar, Bursa’da ipekböcekçiliğinin tekrar zirveye taşınmasını hedefliyoruz. Bunun yanında Büyükorhan’ın Kınık, Sarnıç ve Karaağız ile Keles’in Sorgun mahallelerinde ipek üretimi ile halı dokuma atölyeleri hizmet veriyor. Ayrıca bu yıl İznik’in Derbent Mahallesi’nde el dokumaları atölyesi kurularak faaliyete başladı. Bursamızın ‘halk üniversitesi’ konumunda olan BUSMEK marifetiyle, her yıl aynı dönemde geleneksel olarak tekrarlanan koza hasadını bir festival ile kutlayıp, Bursa ipeğini daha fazla kişiye duyurarak farkındalık sağlamaya çalışıyoruz. Azerbaycan, Kırgızistan ve KKTC’den sanatçılarımızın da katıldığı festivalimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu.

    Bursa İpekçiliğini Geliştirme Derneği Başkanı Ünal Şıpka da derneği 2012 yılında kurduklarını ve ipeğin yeniden eski günlerine dönebilmesi amacıyla kısa, orta ve uzun vadede yapılacak çalışma programını belirlediklerini söyledi. Büyükşehir Belediyesi’nin Umurbey’de kurduğu İpek Üretim ve Tasarım Merkezinin uzun vadeli planlarının en önemli parçalarından bir tanesi olduğunu dile getiren Şıpka, “İnşallah bundan sonraki yolculuğumuzda Büyükşehir’in koluna girerek, birlikte yol alacağınızı ümit ediyorum” şeklinde konuştu.
    Açılış töreninin ardından stantları gezen Başkan Aktaş ve beraberindekiler, daha sonra Tayyare Kültür Merkezi’nde yabancı sanatçılar tarafından hazırlanan ipekle ilgili ürünler sergisini gezdi.

  • Softaoğlu Mehmed Pehlivan dualarla anıldı

    Softaoğlu Mehmed Pehlivan dualarla anıldı

    Bursa’nın sporda da marka kent olması hedefiyle önemli yatırımları hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, diğer taraftan yağlı güreşten cirite, okçuluktan rahvana kadar tüm ata sporlarının yaşatılması için farklı etkinliklere imza atıyor. Bursa’nın Demirci Mahallesi’nde 1786’da doğan ve güreşi bıraktığı 1822 yılına kadar Osmanlı sarayının başpehlivanı olan Softaoğlu Mehmed Pehlivan, Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikte er meydanında anılacak. Adını güreş tarihine altın harflerle yazdıran Softaoğlu Mehmed Pehlivan adına 1966’dan 1978 yılına kadar aralıksız 12 kez yapılan, 13’üncüsü de son kez 1993 yılında gerçekleştirilen güneşlerin 14’üncüsü, 29 yıl sonra Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenecek.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde 28 Ağustos Pazar günü Yunuseli Havaalanı’nda yapılacak olan ve 60’ı baş boyunda olmak üzere yaklaşık bin pehlivanın katılacağı organizasyon öncesi Softaoğlu Mehmed Pehlivan, Demirci Mahallesi’ndeki mezarı başında dualarla anıldı. Softaoğlu Mehmed Pehlivan’ı anma törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Softaoğlu Mehmet Pehlivan’ın torunu İbrahim Künhan, Güreş Ağası Zeki Acar, Demirci Mahallesi Muhtarı Mehmet Bulut, Büyükşehir Belediyespor Kulübü Güreş Sporcuları ve mahalle sakinleri katıldı.

    Bursa’nın önemli değeri
    Törenin ardından konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, geleneksel spor dallarının yaşatılması adına özel ilgi gösterdiklerini söyledi. Bursa’nın her alanda olduğu gibi sporda da önemli değerleri olduğunu hatırlatan Başkan Aktaş, “Onlardan bir tanesi de Demirci Mahallesi’nde meftun olan Softaoğlu Mehmed Pehlivan. Yaklaşık iki yüz yıl önce yaşamış, sarayın başpehlivanı olmuş, bükülmeyen bir bilek, yenilmeyen bir güç açıkçası. Dönemi içerisinde sembol isimlerden bir tanesi. İstiyoruz ve arzu ediyoruz ki yeni güreş şampiyonlarımız olsun, başpehlivanlarımız olsun, Softaoğlu Mehmed Pehlivan onlara örnek olsun. Daha önce 1966 ile 1978 yılları arasında 12 defa organizasyon yapılmış ama köyün imkansızlıkları dolayısıyla 1993 yılında son bir kez daha yapılmış. Yani toplamda 13 kez, şimdi de 14. kez Bursa Büyükşehir öncülüğünde, muhtarlığımızın destekleri, arkadaşlarımızın gayretleri ve Spor Bakanlığımızın katkılarıyla inşallah 60’ı başpehlivan olmak üzere bin civarında pehlivanı farklı kategorilerde Yunuseli Havaalanında ağırlamış olacağız. Ben tüm Bursalı hemşehrilerimizi 28 Ağustos Pazar günü güreş etkinliklerimize bekliyorum” dedi.Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş edilen duaların ardından mahalle sakinlerine aşure ikramında bulundu.

    Softaoğlu Mehmed Pehlivan kimdir?
    Saray Başpehlivanı Softaoğlu Mehmed Pehlivan, 1786 yılında Bursa’nın Demirci köyünde doğdu. 2 metreden uzun boyu, 200 kg kadar kilosu ile devrinin en iri cüsseli pehlivanıydı. Osmanlı’nın ilk güreş tekkesi olan ve Bursa Atıcılar’da açılan Bursa Güreş Tekkesi’nde yetişti. Kısa sürede Osmanlı Sultanı II. Mahmud’un dikkatini çekerek saraya davet edildi. 12 Haziran 1812 tarihinde Çinili Köşk’te gerçekleşen karşılaşmada Prizrenli Olise’yi, 26 Haziran 1812 tarihinde de Gostivarlı İskender’i 4 saate yakın bir güreşten sonra yenerek padişahın takdirini kazandı. Güreşteki mahareti sayesinde ‘Saray Başpehlivanı’ oldu ve güreşi bıraktığı 1822 yılına kadar bu unvanı taşıdı. Osmanlı Devleti’nin en büyük pehlivanlarından birisi olarak adını güreş tarihine altın harflerle yazdıran Softaoğlu Mehmed Pehlivan, 13 Nisan 1831 Çarşamba günü, henüz 45 yaşındayken doğduğu köyde hayata veda etti.

  • Osmanlı sarayının başpehlivanı, er meydanında anılacak

    Osmanlı sarayının başpehlivanı, er meydanında anılacak

    Bursa’nın sporda da marka kent olması hedefiyle önemli yatırımları hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, diğer taraftan yağlı güreşten cirite, okçuluktan rahvana kadar tüm ata sporlarının yaşatılması için farklı etkinliklere imza atıyor. Çalışmalar doğrultusunda, geleneksel sporların en yaygını olan yağlı güreşlerin yaşatılması için ayrıcalıklı ve anlamlı bir organizasyon hayata geçiriliyor. Bursa’nın Demirci Köyü’nde 1786’da doğan ve güreşi bıraktığı 1822 yılına kadar Osmanlı sarayının başpehlivanı olan Softaoğlu Mehmed Pehlivan, Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikte er meydanında anılacak. Adını güreş tarihine altın harflerle yazdıran Softaoğlu Mehmed Pehlivan adına 1966’dan 1978 yılına kadar aralıksız 12 kez yapılan, 13’üncüsü de son kez 1993 yılında gerçekleştirilen güneşlerin 14’üncüsü, 29 yıl sonra Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenecek.

    Bin pehlivan er meydanında olacak
    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde 28 Ağustos Pazar günü Yunuseli Havaalanı’nda yapılacak olan ve 60’ı baş boyunda olmak üzere yaklaşık bin pehlivanın katılacağı organizasyonun tanıtım toplantısı, Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapıldı. Toplantıya Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Softaoğlu Mehmed Pehlivanın 90 yaşındaki torunu İbrahim Künhan Softaoğlu, Büyükşehir Belediyespor Kulübü Başkanı Gökhan Dinçer, Güreş Ağası Zeki Acar, Demirci Mahalle Muhtarı Mehmet Bulut ve Büyükşehir Belediyesporlu Başpehlivan Yalçın Öncül de katıldı.

    “Kimliğimizin bir parçası”
    Yüzlerce yıl öncesinden bugünlere kadar gelen ata sporlarının ‘örf ve adetlerle şekillenerek’ bugün kimliğin parçası haline geldiğini ifade eden Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, geleneksel spor oyunlarının her zaman dayanışmayı, kaynaşmayı, birlik ve beraberliği güçlendiren etkinlikler olduğunu vurguladı. Türk kültürünün birer aynası olan ata sporlarının geleceğe taşınması için çalıştıklarını kaydeden Başkan Aktaş, “İnsanlık tarihinin en zengin kültürlerinden birine sahip olan kültürümüzde güreş, okçuluk, cirit ve binicilik gibi sporlar yüzlerce yıl önceki coşkuyla hala varlığını sürdürmektedir. Ata sporumuz olan güreşler de bunlardan biridir. Sibirya’dan Balkanlara kadar tüm Türk dünyası ve akraba topluluklarda güreş yapıp pehlivan olma geleneği, bir ‘onur formu’ olmuştur. Türkler güreş yapmayı ibadet, güreş yerini ibadet yeri, güreş meydanını da er meydanı olarak görmüşlerdir” dedi.

    Sarayın başpehlivanı
    Bursa’da güreş tarihinin Orhan Bey zamanına kadar uzandığını açıklayan Başkan Aktaş, “Demirci Köyü’nde 1786’da doğan ve güreşi bıraktığı 1822 yılına kadar Osmanlı sarayının başpehlivanı olan Softaoğlu Mehmed Pehlivan da adını güreş tarihine altın harflerle yazdırmış önemli bir isim. Softaoğlu Mehmed Pehlivan’ın hatırası için 1966 yılında başlatılan Softaoğlu Güreşleri, 1978 yılına kadar 12 kez gerçekleştirilmiş. 1978 yılından 1993 yılına kadar da köylülerin mali durumu sebebi ile organizasyon olmamış. 13’üncüsü 1993 yılında düzenlenmiş ve sonra bir daha yapılmamış. İnşallah, bu güzel geleneği kaldığı yerden devam ettirmek istiyoruz. Ecdadımızın bizlere bıraktığı bu güzel mirası geleceğe taşımak için ‘dev gibi bir organizasyonla’ yağlı güreşe gönül verenleri Bursa’da buluşturacağız” diye konuştu.

    Toplantıya katılan Softaoğlu Mehmed Pehlivanın 90 yaşındaki torunu İbrahim Künhan Softaoğlu da ilk olarak güreşlerin 1966 yılında düzenlendiği hatırlatarak, “Köylü kendi arasında para toplayarak bu güreşleri gerçekleştiriyordu. Elde edilen gelir yetmez oldu ve 30 yıldır yapılamadı. Büyükşehir Belediyesi sayesinde yeniden gün ışığına çıktı. Böyle bir pehlivanın torunu olarak gurur duydum” şeklinde konuştu.

    Softaoğlu Mehmed Pehlivan kimdir?
    Saray Başpehlivanı Softaoğlu Mehmed Pehlivan, 1786 yılında Bursa’nın Demirci köyünde doğdu. 2 metreden uzun boyu, 200 kg kadar kilosu ile devrinin en iri cüsseli pehlivanıydı. Osmanlı’nın ilk güreş tekkesi olan ve Bursa Atıcılar’da açılan Bursa Güreş Tekkesi’nde yetişti. Kısa sürede Osmanlı Sultanı II. Mahmud’un dikkatini çekerek saraya davet edildi. 12 Haziran 1812 tarihinde Çinili Köşk’te gerçekleşen karşılaşmada Prizrenli Olise’yi, 26 Haziran 1812 tarihinde de Gostivarlı İskender’i 4 saate yakın bir güreşten sonra yenerek padişahın takdirini kazandı. Güreşteki mahareti sayesinde ‘Saray Başpehlivanı’ oldu ve güreşi bıraktığı 1822 yılına kadar bu unvanı taşıdı. Osmanlı Devleti’nin en büyük pehlivanlarından birisi olarak adını güreş tarihine altın harflerle yazdıran Softaoğlu Mehmed Pehlivan, 13 Nisan 1831 Çarşamba günü, henüz 45 yaşındayken doğduğu köyde hayata veda etti.

  • Bursa’da camiler yaşam alanına dönüşüyor

    Bursa’da camiler yaşam alanına dönüşüyor

    Camilerin ‘namaz kılınmasının yanında’ yaşam alanları olarak değerlendirilmesi amacıyla birçok projeye destek veren Büyükşehir Belediyesi, son olarak İnegöl ilçesindeki Mezitler Yeni Mahalle Camii’nin yapımında katkı sundu. Hayırseverlerin destekleriyle tamamlanan cami, vatandaşların da yer aldığı törenle ibadete açıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan açılış programına, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yanı sıra AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Efkan Ala, İnegöl Kaymakamı Eren Arslan, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban ve AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan katıldı.

    Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, hayırseverlerin katkılarıyla yapılan camiinin hayırlı olmasını diledi. Devlet ile milletin birçok alanda olduğu gibi Kur’an kursu, cami ve din hizmetleri konularında da tüm imkanları seferber ettiğini söyleyen Başkan Alinur Aktaş, Türkiye’nin daha da güçlenmesi için iyi ve kaliteli insanlar yetiştirmek gerektiğini belirtti. Allah korkusu ve insan sevgisi taşıyan bilim ile iş insanları yetiştirmek için bu tür yapıların önemine değinen Başkan Aktaş, “Allah korkusu ve insan sevgisi olmayan kimi yetiştirirsek yetiştirelim, bir yerlere gelmemiz mümkün değil. O yüzden camiler ve Kur’an kursları önemli ve kıymetlidir. Emeği geçen, katkısı olan herkese teşekkür ediyorum” dedi.

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Efkan Ala, caminin yapımında emeği geçen herkese teşekkür etti. Yeni Mahalle Camii’nin adeta bir külliye işlevi göreceğini belirten Ala, ülkemiz ile milletimizin birlik ve beraberlik içerisinde olması temennisinde bulundu.
    İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban ise caminin yapımında katkısı olan herkese teşekkür etti.

    Mezit Mahalle Muhtarı Remzi Kethüda ve İnegöl Giresunlular Dernek Başkanı Nurettin Emanet da katkı sunan kişi ve kurumlara teşekkürlerini sundu. Konuşmaların ardından, vatandaşlara pilav ve aşure ikramı yapıldı.