Etiket: çadır

  • Kızılay: “Kızılay kan ürünü satmaz”

    Kızılay: “Kızılay kan ürünü satmaz”

    Kızılay, bazı basın yayın organlarında yer alan Kızılay’ın topladığı kan bağışlarını hastanelere sattığı iddiaları ile ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada, Türkiye’de kan bankacılığı ve transfüzyon tıbbı uygulamalarının tek yetkili otoritesinin Sağlık Bakanlığı olduğu vurgulanırken, kan bankacılığının Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen usul ve esaslara göre yönetildiği belirtildi.

    Geçmiş yıllarda hastane önlerinde yaşanan kötü örneklerin hatırlatıldığı açıklamada, Sağlıkta Dönüşüm Programı çerçevesinde 2005 yılında “Güvenli Kan Temini Projesi”nin hayata geçirildiği belirtildi. Açıklamada, bu proje ile 2005 yılından itibaren vatandaş ile kan bankaları arasındaki tüm parasal ilişkiye son verildiği, kan ve kan ürünlerinin temini görevinin Kızılay’a verildiği ve bu süreçle ilgili de tüm operasyonel maliyetin ise Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) bırakıldığı aktarıldı.
    Açıklamada, Avrupa mevzuatıyla uyumlanan kanunun ise 11 Nisan 2007 tarihinde 5624 sayısıyla kabul edildiğine de dikkat çekildi.

    “Tüm sürecin maliyetini devletimiz karşılamaktadır”

    “Hükümet, kan ve kan bileşenlerinin maliyetlerini yayımladığı Sağlık Uygulama Tebliği’nde (SUT) ilan etmektedir” denilen açıklama, şöyle devam etti:
    “Kızılay, 4 bine yakın personel, 830’dan fazla araç ve 300’den fazla noktada aldığı kanları laboratuvarlarda testlere tabii tutmakta, testi geçen kanları özel torbalarına koymakta ve kendisinden talep eden hastanelere soğuk zincire riayet ederek ulaştırmaktadır.

    Hastaneler, talep ettikleri her kan veya kan bileşeni için SUT’ta belirlenen tedarik süreci maliyeti (çalışanlar, laboratuvar, kan torbaları, soğuk zincir) ay sonunda Kızılay’a ödemekte, ardından ise bu ödemeye kendi giderlerini de ekleyerek SGK’ya fatura etmektedir. Dolayısıyla tüm sürecin maliyetini devletimiz karşılamaktadır. Haberlerde sözü edilen faturalandırma yöntemleri tamamen hastanelerin tüzel kişiliklerinin özelliklerinden ve hizmet alım esaslarının ayrıntılarından oluşmaktadır.”

    “Kızılay tüm bu iftiraların hesabını yargı önünde soracaktır”

    Yine aynı açıklamada, bazı basın yayın organlarında yer alan “Kızılay’ın topladığı kan bağışlarını hastanelere sattığı” gibi bir yaklaşımın sadece ve sadece iftira ve kötülükten ibaret olduğu belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
    “Bu yöndeki haberlerin gönüllü kan bağışlarını düşürebileceğini bile bile atılan bu iftirayı Kızılay karşılıksız bırakmayacaktır. Bazı hastanelerin belirlenen SUT fiyatlarının üzerinde faturalar kestiği ve yine özel hastanelerin ‘bunu Kızılay’a aktarıyoruz’ diyerek hastalardan farklı ücretler aldığı duyumunu aldığımız her durumda Sağlık Bakanlığına suç duyurusunda bulunulmaktadır. Kızılay zaman zaman vatandaşlara da böyle bir durumla karşılaştıklarında şikayette bulunmalarını hatırlatan duyurular yapmaktadır.
    Gerçeklik bu olduğu halde, bunun tersini düşündürecek yayınlar çok açıkça ifade etmek gerekirse ahlaksızcadır. Sadece basın ahlak ilkelerine aykırı değil, evrensel ahlak ilkelerine de aykırıdır. Kızılay tüm bu iftiraların hesabını yargı önünde soracaktır.”

  • Kılıçdaroğlu’ndan Kızılay’a tepki

    Kılıçdaroğlu’ndan Kızılay’a tepki

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu.

    Kızılay’ın Ahbap Derneğine çadır satması, tartışmaları da beraberinde getirdi.

    Kızılay, KDV ve nakliye ücretiyle birlikte yurt dışı bir kuruluş için ürettiği logosuz 2 bin 50 çadırı tanesi 22 bin liradan Ahbap Derneğine sattığını doğruladı.

    Kızılay’ın çadır satışına sert tepki gösteren CHP lideri Kılıçdaroğlu, Kızılay yetkililerine seslendi, ”Deponuzda kaç çadır varsa getirin hepsini alacağız.” ifadesini kullandı.

    CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun gündeminde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Sarsıntıların yıkıcı etkisi, olumsuz hava nedeniyle ilk birkaç gün Adıyaman’da arzu ettiğimiz etkinlikte çalışma yürütemedik. Bunun için helallik istiyorum.” açıklaması da vardı.

    CHP lideri, ”Halkına kastetmenin helalliği olmaz. Kastettiniz siz bilerek yaptınız. 50 bine yakın yurttaşımızın ölümüne neden oldunuz. İnsanların ölümünü beklediler. Kimin helalliğini istiyorsun sen?” ifadesini kullandı.

    Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:

    ”AFAD’ın ve Kızılay’ın çalışanlarına, yöneticileri değil bu iki kurumun bütün personeline yürekten teşekkür ederim. Çadır ihtiyacı hala var.

    Bir felaket gününde nasıl olur da Cumhuriyet ile yaşıt olan bir kurum olan Kızılay çadır satar, çadır siyaseti yapar? Kızılay yetkililerine sesleniyorum deponuzda kaç çadır varsa getirin hepsini alacağız ve deprem bölgesine göndereceğiz. Bu kurumun geldiği hale bakın.

    Devletin kolonlarına kestiler. Bu iktidar devletin temel kolonlarını kesti. Liyakat dediğimiz kavram devlet için önemlidir.

    Efendim iki günde bir şey yapmadık helallik istiyorum. Halkına kastetmenin helalliği olmaz. Kastettiniz siz bilerek yaptınız siz. AFAD’ın raporları olmasaydı bilmiyorduk diyeceksin. Deprem araştırma raporları olmasaydı bilmiyordunuz diyecektiniz. Biliyorsunuz. 50 bine yakın yurttaşımızın ölümüne neden oldunuz. İnsanların ölümünü beklediler. Kimin helalliğini istiyorsun sen? Donarak hayatını kaybeden vatandaştan neyin helalliğini isteyeceksin?

    Bazı düzenlemelerin yapılması gerekiyor 11 madde halinde bunu sayacağım:

    1-Müteahhitliğin bir kriteri olmalı.

    2-Müteahhitler için mesleki sorumluluk sigortası getireceğiz.

    3-Yapı denetim elemanları için mesleki yeterlilik belgesi getireceğiz.

    4-Bu bağlamda yapılacak bütün yeni yapıların bir kimliği olacak.

    5-Yapı kimlik belgesinin tapuya kaydı yapılacak.

    6-Kamuya hizmet veren okullar AVM’lerde deprem güvenliği sertifikası olacak.

    7-Kızılay, AFAD yeniden yapılandırılacak.

    8-Merkezi ve yerel yönetimlerle iş birliği objektif kurallara bağlanacak. Enkazın altında vatandaş bekliyor ben gideceğim sen gidemezsin diyor.

    9-Deprem dolayısıyla özel ihtisas mahkemelerinin kurulması lazım.

    10-TSK afet sırasında neler yapacak bu konuda protokol hazırlanacak.

    11-Toplanma alanları da asla imara açılmayacak.

    Devlette yeni bir paradigma değişikliğine ihtiyaç duyuyoruz. Devleti yönetemiyorlar devletin nasıl yönetilmesi gerektiğini bütün dünyaya anlatmak istiyoruz.Vadesi seçimlere kadar olan bir iktidar ile karşı karşıyayız. Hala enkaz altında kalanlar var. 50 bine yakın insan hayatını kaybetti ‘Ben bu işin sorumlusuyum.’ diye bir kişi istifa etmedi. Kesilen kolonları yeniden inşa edeceğiz.

    Bir daha deprem felaketi ile karşılaşırsak bir kişinin burnu kanamasın diye 11 maddeyi sıraladım. Kentte evi iş yeri yıkılmış yıkılacak olan tüm hak sahiplerine bankalardan aldıkları kredilerin ana paralarını sileceğiz. Yeni konut veya iş yeri yapımında hiçbir bedel alınmayacak.

    Yıkılan konutları onaylayanların yargılanması ve maliyetlerin onlardan alınması lazım. Mahkemeye vereceğiz onları evleri yıkılanların haklarını arayacağız. Kırsalda evi ve çiftliği olanlar da bankalardan Tarım Kredi’den aldıkları kredilerin kendileri ve faizleri silinecek.”

  • Yeşim Salkım’dan Haluk Levent’e tepki

    Yeşim Salkım’dan Haluk Levent’e tepki

    Kahramanmaraş merkezli iki depremin 3. gününde Ahbap Derneği’ne çadır satan Kızılay gündemden düşmüyor. Peş peşe gelen açıklamaların ardından konu magazin camiasında da geniş yankı uyandırdı. Gündeme dair yaptığı sert yorumlarla adından söz ettiren şarkıcı ve oyuncu Yeşim Salkım, konuyla ilgili düşüncelerini paylaştı.

    Instagram hesabından bir video yayınlayan Salkım, bu konuda hem Kızılay’ın hem de Haluk Levent’in suçlu olduğunu söyledi. Ahbap Derneği’nin kurucusu Haluk Levent’i hedef alan Salkım, videoda şu ifadeleri kullandı: “Bizdeki bu iş şeye çıkıyor; ‘Hırsızın hiç mi suçu yok?’ Hadi Kızılay çok büyük hata ve yanlış yaptı. Oradan alan hiç mi yanlış yapmadı? Başka yerden alsaydı. Elinde para varsa istediğin yerden alırsın. İstediğin yer sana çadır üretir. Ben de en baştan beri Ahbap’ı desteklemiş bir insanım. Hepsini elimden geldiğince destekledim, desteklemeye de devam edeceğim. Ülkemin hayrına çalışan herkesin yanında olurum.

    Kızılay çok büyük bir yanlış yapmış durumda. Bu ülkedeki yanlışların ardı arkası tartışılır. Gelin biraz adaletli düşünelim. Orası yanlış yaparken diğer taraf hükümet tarafından eleştirilirken yardım toplaması ve insanlardan aldığı parayı gene Kızılay’a aktarması, bunu da insanlara haber dahi vermemesi ne kadar etik? Her önünüze gelene her ‘kahramanım’ diyene bu kadar inanmayın. Hayatı iyi okuyarak insanları iyi gözlemlemek gerekiyor. Bu işte Kızılay ne kadar hatalıysa Haluk Levent de bir o kadar hatalıdır.

  • Çiftçiler gece çadırda gündüz tarlada

    Çiftçiler gece çadırda gündüz tarlada

    Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerden etkilenen Kilis’te hayat yavaş yavaş normalleşmeye başladı. Kilisli çiftçiler, gece çadırda gündüzde arazide çalışıyor.


    Kilis Ziraat Mühendisler Odası Başkanı Güven Özdemir, hayatın devam ettiğini belirterek üretime devam etmeleri gerektiğinin altını çizdi. Kilisli çiftçilerin gece çadırda gündüz tarlasında üretime devam ettiğini vurgulayan Özdemir, “Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerden 11 ilimiz etkilendi. Öncelikle ülkemizin başı sağ olsun. Özellikle, bu bölgelerimizde bitkisel üretimde Türkiye’nin yüzde 20’sini karşılıyor. Bu afete rağmen çiftçilerimiz üretime başladı. Şuanda tarlalarda çiftçiler mecburen üretim yapmak zorundalar. Çiftçilerimiz, gece çadırda gündüzde arazide çalışmaya devam etmektedir. Her şartta üretime devam ediyor. Eğer bunu yapmazsak gıda sıkıntısı meydana gelecek. Zaten bu sene kuraklık var bunla beraber bazı ürünlerin acilen ilaçlanması, çapalanması ve gübrelenmesi gerekmektedir” dedi.

    Çiftçi Mehmet Canbakış ise “Şuanda Gaziantep fıstığı ilaçlanmasını yapıyoruz. Yaptığımız ilaçlanmanın sebebi ağaçların soğuğa karşı mücadelesidir. Biz bu mücadeleyi yapmazsak ileriye dönük hasar olur. Karagözde hasar olduğundan dolayı verim düşüklüğü olur. Verimin düşük olması bizim ve tüketicinin zararınadır” diye konuştu.

  • “10 bin çadır kurduk”

    “10 bin çadır kurduk”

    Yavuz, yaptığı açıklamada, bu yükün altından hep beraber kalkacaklarını söyleyerek, “Dünyada şu ana kadar yaşanan en büyük depremi biz yaşadık. Her ne kadar Kahramanmaraş depremi olarak görülse bile Hatay’da da yıkım çok fazla oldu. Biz ilk günden itibaren Türkiye’nin dört bir yanından devletimizle beraber kucaklaşarak milletimizin yaralarını sarmaya çalıştık. Şükürler olsun şu an Kırıkhan olarak enkazın altında kimsemiz kalmadı hepimizin başı sağ olsun diyorum” dedi. Yavuz, 10 bin civarında çadır kurduklarına dikkat çekerek şunları kaydetti:


    “Çadır kentler oluşturduk. Tabii bu yeterli mi yetmez. Bunun farkındayız ama bunun arkasından sizin de bildiğiniz gibi on bir ilde olan yaklaşık 15 milyon nüfusu hep birlikte sabırla inşallah bununla uğraşacağız. 3 bin 500 civarında da yine Türkiye’nin dört bir yanında hayır severlerimizin iş adamlarımızın desteğiyle ilçemize konteyner kentler kuruyoruz yine bunun yanında 1000 civarında geçici evler oluşturmak için bugün zemin çalışmalarımızı etüt çalışmalarımızı yaptık. Allah nasip ederse çok kısa bir süre içerisinde insanlarımızın özellikle kafasını sokabileceği barınabileceği bir alanı Kırıkhan’da oluşturuyoruz. Kalıcı kentlerimizin yerlerini üç aşağı beş yukarı Amanos’un eteklerine doğru güçlü zeminlerde konuşturmak üzere çalışmalarımızı da yapıyoruz.”
    Kırıkhan’da vatandaş ilçe jandarmanın bahçesinde Cuma Namazını da kıldı.

  • Hangi ilde kaç çadır ve konteyner kuruldu?

    Hangi ilde kaç çadır ve konteyner kuruldu?

    İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerden etkilenen illerde 329 bin 382 çadırın kurulumunun tamamlandığını bildirdi.

    AFAD’ın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından vatandaşların geçici barınma ihtiyacını karşılamak amacıyla bölgeye ilk andan itibaren başlatılan çadır sevkiyatının aralıksız devam ettiği belirtildi.

    Depremin etkili olduğu illerde şu ana kadar 287 noktada çadır kent alanlarının oluşturulduğu kaydedilen açıklamada, bireysel çadır talepleri ile birlikte 329 bin 382 çadırın kurulumunun tamamlandığı aktarıldı.

    Açıklamada Hatay’da 84 bin 316, Kahramanmaraş’ta 74 bin 112, Gaziantep’te 49 bin 670, Adıyaman’da 48 bin 500, Malatya’da 26 bin 960, Adana’da 17 bin 515, Şanlıurfa’da 8 bin 990, Osmaniye’de 7 bin 282, Diyarbakır’da 7 bin 458, Kilis’te de 4 bin 579 çadır kurulduğu bildirildi.

    Bölgede ilk etapta 100 bin konteynerin kurulumuna başlandığı bilgisine yer verilen paylaşımda, depremden etkilenen illerden Hatay’da 1120, Kahramanmaraş’ta 1047, Gaziantep’te 1206, Adıyaman’da 656, Malatya’da 605, Şanlıurfa’da 1800, Osmaniye’de 127 konteyner kurulduğu kaydedildi.

    Açıklamada, “İlgili kurumlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız, gönüllülerimiz ve aziz milletimizin destekleri ile çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz.” denildi.

     

  • Deprem bölgesine özel çadırlar hazırlandı

    Deprem bölgesine özel çadırlar hazırlandı

    Osmangazi Belediyesi, Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 10 ilde büyük yıkıma neden olan 2 büyük depremin ardından başlattığı yardım seferberliğini ilk günden itibaren hız kesmeden sürdürüyor. Belediye ekipleri, gerek afet bölgesinde yürüttükleri çalışmalar ile gerekse de hazırlanan yardım malzemelerini bölgeye ulaştırarak depremin yaralarını sarmaya çalışırken, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar da, deprem bölgesinde bulunarak hem depremzede vatandaşlara moral veriyor hem de yapılan çalışmaları yakından takip ediyor.

    Depremlerin ardından en büyük ihtiyaç olan barınma ihtiyacını karşılamak adına Gaziantep’in İslahiye ilçesine ilk etapta 14 konteyner gönderen Osmangazi Belediyesi, şimdi de depremden etkilenen illere ihtiyaçlar çerçevesinde 100 adet çadır yolluyor. Bölgeye gönderilecek olan çadırlar, ilk olarak belediye ekipleri tarafından kurularak kontrol edildi. Kontrolden geçen çadırlar deprem bölgesine gönderilmek üzere hazır hale getirildi.


    Osmangazi Belediye Bakanı Mustafa Dündar, mevsimin kış olması nedeniyle deprem bölgelerinde en çok ihtiyaç duyulan malzemelerin başında çadır geldiğini ifade ederek, “Asrın felaketinin izlerini devletimiz ve milletimiz ele ele vererek hep birlikte sarıyoruz. Maalesef çok büyük bir yıkım yaşadık. Bölgedeki depremler devam ediyor. Afetzede vatandaşlarımız barınmak için çadır ve konteynerlere ihtiyaç duyuyor. Acil ihtiyaç duyulan malzemelerin başında çadır geliyor. Osmangazi Belediyesi olarak, deprem bölgesinde 3 konteynırın birleşmesiyle oluşturulacak 100 adet yeni yaşam alanları kuruyoruz. Bunun için ilk etapta 14 konteyneri bölgeye gönderdik. Şimdi de ihtiyaç olan kentlere gönderilmek üzere 100 çadır alımı yaptık. Bu sayıları ihtiyaçlar çerçevesinde daha da arttıracağız. Belediye olarak yardım malzemeleri, konteynerler, çadırlar ve sobaları deprem bölgelerine göndererek depremzede vatandaşlarımızın barınma ve ısınma sorununa bir nebze de olsa çözüm üretiyoruz. Allah milletimizi, ülkemizi afetlerden ve kazalardan korusun” diye konuştu.

  • Bursa’da AFAD standartlarında çadır üretiyorlar

    Bursa’da AFAD standartlarında çadır üretiyorlar

    İl Milli Eğitim Müdürü Serkan Gür, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen insanların ihtiyaç duyduğu her alanda, mesleki eğitimin üretim kapasitesini kullanmaya başladıklarını söyledi.

    Gür, salgın döneminde olduğu gibi bugünlerde de özellikle meslek liselerinin ve hayat boyu öğrenme kurumlarının üretim kapasitesini, ihtiyaç duyulan her anda deprem bölgesine yönlendirmeye başladıklarını dile getirdi.

    Türkiye genelindeki meslek liselerinin ekmekten yemeğe, kumanyadan tulum ve battaniyeye birçok alanda afetzedeler için yoğun çalışma yürüttüğünü vurgulayan Gür, şöyle devam etti:

    “Bursa’da 3 okulda çok özel bir çalışmayı Sayın Bakanımız Mahmut Özer’in liderliğinde başlattık. O da çadır üretimi. Metal ve tekstil alanları öğretmenimizle, öğrencilerimizle yaklaşık 10 gündür hummalı bir şekilde çalışıyoruz. Afet çadırı üretimine başladık. Çadır iki bölümden oluşuyor. Çadırın bir metal bölümü var, bir de tekstil dediğimiz çadır bölümü var. Şehit Ömer Halisdemir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde çadırın metal bölümünü gerçekleştiriyoruz. Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile Olgunlaşma Enstitüsünde de çadırın tekstil kısmını üretiyoruz.”

    Sanayiden kumaş tedarikine, kalıp hazırlanmasına destek

    Bursa sanayisine teşekkür eden Gür, firmaların, çadır üretiminin hızlanarak seri üretime geçmesinde okullara çok büyük fayda sağladığını anlatı.

    Kumaşların tedarikinde, çadırın kalıbının hazırlanmasında, kesiminde tam bir işbirliği içinde çalıştıklarını aktaran Gür, “Bursa’da ve diğer illerimizde üretilen bütün çadırlar özellikle yanmaz kumaştan, AFAD’ın hazırladığı şartnameye uygun olarak üretiliyor, bir branda çadır üretilip gönderilmiyor. Bütün teknik detaylara dikkat ederek, Türkiye’de ve dünyada standartta neyse ona uygun üretimler gerçekleştiriliyor. Bu konuda da standartlarımızı çok daha yukarı çıkarmak için elimizden geleni yapacağız.” diye konuştu.

    Gür, üretimi tamamlanan 410 çadırı afet bölgesine ulaştırdıklarını bildirdi. Milli Eğitim Bakanlığının talimatıyla Pazarcık merkezli depremin ertesi günü Hatay’ın Kırıkhan ilçesine 38 ton kuru gıdayla seyyar mutfak kurduklarını dile getiren Gür, şunları kaydetti: “Kısa sürede 100’e yakın seyyar mutfak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kuruldu ve oradaki insanlarımızın yemek ihtiyacı karşılandı. Sonra sırayla soba ihtiyacı oldu soba ürettik, tulum ihtiyacı oldu tulum ürettik. Biz çok büyük bir camiayız. Bu camiada, üreten okullar, milletin fabrikaları var. Biz bu anlamda bu milletin fabrikalarını, milletin ihtiyaçları için çalıştırmaya, sabahlara kadar çalışarak devam edeceğiz.”

  • Deprem bölgesinde eğitim çadırda başladı

    Deprem bölgesinde eğitim çadırda başladı

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından afet bölgesinde eğitime ara verilirken, Gaziantep’in İslahiye ilçesinde anaokulu, ilk ve ortaokul öğrencileri çadırlarda yeniden okullu oldu. Bölgeye farklı illerden gönderilen öğretmenler eşliğinde derslerini işleyen öğrenciler teneffüslerde ise yeni tanıştıkları öğretmenleri ile çeşitli oyunlar oynuyor. Öğrenciler için oluşturulan sınıfların yanında ise psikososyal destek çadırları da yer alıyor. Hayatın normale dönmeye başladığı ilçede çocukların psikolojik yaraları da sarılıyor.

    Batman İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Gaziantep Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde Demokrasi Meydanı’nda kurulan çadırlarda 160 öğrenci kayıt yaptırdı. Öğretmenlerinin “demokrasi okulu” adını verdiği çadır sınıflarda ilk gün ise 16 ortaokul, 15 ilkokul, 11 ana sınıfı olmak üzere toplam 42 öğrenciye ders verildi. Günlük 5 saat olarak verilecek eğitimler, hafta boyunca esnek ders programı ile devam edecek.

    Batman Kız Anadolu Lisesi Okul Müdürü Selman Onat, “Batman’daki öğretmenler olarak geldim. 3 gündür buradayız. Okullarımız kurduk. Şu ana kadar, sınıfımız kurduk, çevredeki kurumlara, vatandaşlara okul açıldığını haber verdik. Öğrencilerini gönderdiler, eğitime başladık” dedi.

    Batman Mehmet Akif İlkokulu Müdürü İdris Gündüz ise, “Batman Valiliği talimatıyla, Milli Eğitim Müdürlüğü koordinesinde buraya geldik. İlkokulu kurduk. Haftanın 7 günü için program hazırladık. Günde 5 saat etkinliklerle birlikte dersimizi işliyoruz. Esnek müfredatla ders veriyoruz” diye konuştu.

  • Çadır kentte yaşam devam ediyor

    Çadır kentte yaşam devam ediyor

    “Asrın felaketi” olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaralar sarılmaya devam ediyor. Oluşan depremlerde 11 ilde yıkım gerçekleşmiş birçok il ise depremi hissetmişti. Diyarbakır’da depremde evi yıkılan ve evi ağır hasarlı olan vatandaşlar çadır kentlerde yaşamlarına devam ediyor.

    Kentin birçok noktasında kurulan çadır kentlerde, vatandaşlara yardımlar ulaştırılıyor. AFAD öncülüğünde kurulan çadır kentte kalan vatandaşlar, günlük hayatlarına devam ediyor.

    “Günler geçmiyor, depremden dolayı psikolojimiz bozuldu”

    Depremden sonra evlerinden çıktığını söyleyen Mehmet Sami Batki, depremden ötürü korktuklarını kaydetti. Batki, “Burada sıraya giriyoruz yemeğimizi yiyoruz. Günler geçmiyor, depremden dolayı psikolojimiz bozuldu. Allah’a şükürler olsun burada kalıyoruz, yemek yiyoruz hayata devam etmeye çalışıyoruz” dedi.