Etiket: çalı köy filmleri festivali

  • Çalı Köy Filmleri Festivali ödülle taçlandı

    Çalı Köy Filmleri Festivali ödülle taçlandı

    Nilüfer Belediyesi’nin, Çalı Çevre ve Kültür Derneği (ÇEKÜDER) iş birliğiyle 2016 yılından bu yana düzenlediği Türkiye’nin ilk kamplı film festivali olan Çalı Köy Filmleri Festivali, ödülle taçlandı. Türkiye’nin ilk köy filminin çekildiği yer olan Çalı’da gerçekleştirilen, katılımcılarına yıldızların altında kısa ve uzun metrajlı film izleme imkanı sunan, atölye çalışmaları, yönetmen söyleşileri ve konserlerle sinemaseverlere keyif dolu anlar yaşatan festival, ilk ödülünü aldı. Festival, Marmara Belediyeler Birliği tarafından verilen Altın Karınca ödülünün sahibi oldu.

    İyi uygulamaların ve projelerin yaygınlaşmasını sağlamak amacıyla düzenlenen Altın Karınca ödül töreni gerçekleşti. 10 kategoride toplam 375 proje ve uygulamadan 49’unun ödüllendirildiği törene, Nilüfer Belediye Meclisi Üyeleri Tuğçe Savaş ile Rasih Konca, Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Nejla Aslan, Nilüfer Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Dilhun Gültekin, ÇEKÜDER Başkanı Kadir Can Kiraz ile dernek üyeleri ve festivalde görev alan Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşleri Müdürlüğü çalışanları da katıldı.

    Törenin açılışında konuşan Marmara Belediyeler Birliği Başkanı Tahir Büyükakın, çalışanları tebrik ve teşvik etmeyi amaçladıklarını belirterek, “Sahnenin önünde hep belediye başkanları durur. Ancak onların arkasında hep emekçiler, gönüllüler ordusu vardır. Bugün onların günü. Hep beraber özverili takım çalışmasıyla, birer karınca gibi çalışarak ürettiğimiz işleri ve projeleri kutlamak, bunların arkasındaki fedakâr ekiplerimizi alkışlamak için bir aradayız. Başarılı çalışmaların devamını diliyorum. Ödül alanları kutluyorum” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından Altın Karınca ödülleri, sahiplerine verildi. Sahneye çıkan Nilüfer Belediyesi ve ÇEKÜDER ekibine Altın Karınca ödülünü, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz verdi.

  • Çalı Köy Filmleri Festivali sona erdi

    Çalı Köy Filmleri Festivali sona erdi

    Nilüfer Belediyesi’nin Çalı Çevre ve Kültür Derneği ile bu yıl 6. kez düzenlediği Çalı Köy Filmleri Festivali bu yıl da katılımcıları birbirinden değerli filmlerle ve yönetmenlerle buluşturdu.

    Çalı Futbol Sahası’nda 3 gün boyunca sinema tutkunlarına film şöleni yaşatan festival büyük ilgi gördü. Çok sayıda filmin yanı sıra değerli yönetmenlerin de yer aldığı festivalin son günü yoga etkinlikleri ile başladı. İsmail İfşa’nın eğitmenliğinde gerçekleşen “3 Boyutlu Yapılar” konulu atölye de ilgi gördü. Atölyeye katılanlar yaklaşık üç saat boyunca köy evlerinden yola çıkarak 3 boyutlu evlerini tasarladı.

    Festival çerçevesinde Akademisyen Ali Gençoğlu ve Mert Arık’ın katılımıyla “Bataklı Damın Kızı Aysel’den Günümüze Köy Filmleri” başlıklı söyleşi de gerçekleşti. Türk sinemasının ilk köy filmi olarak kabul edilen yapımın konuşulduğu söyleşide , 1950’lerden günümüze popüler köy melodramlarının süreci ele alındı.

    Sinemaseverlerin büyük ilgi gösterdiği etkinlikte Kısa Film Yarışması’ndan seçkiler de sinemaseverlerin beğenisine sunuldu. Bu doğrultuda Mehmet Köprü’nün “ Goca Yörüğün Tohumları”, Deniz Telek’in “ Anuş”, Cemalettin Baş’ın “Düğün Fotoğrafı”, Nursel Doğan’ın “Huşbe”, Evrim İnci’nin “ Bulak” , Şeyma Kavak Gökçek ile Orhan Umut Gökçek’in “Son” isimli filmi ile Ali Rıza Erdemir’in “Vesikalık” isimli filmleri gösterime sunuldu. Gösterimler sonunda filmlerin yönetmenleri de izleyenlerle söyleşide bir araya gelerek film yapım süreçlerini anlattı.

    Festivalde, çekimleri Nilüfer Belediyesi’nin desteğiyle Bursa’da yapılan “Ali’nin Tabiatı” isimli film de izleyici ile buluştu. Yaklaşık bir buçuk saat süren gösterim sonunda yönetmen Levent Çelik ile oyuncular Çağla Acar, Zeynep Çelik Küreş ve Bursa Koordinatörü Cihan Çay sinem meraklıları ile buluştu. Nilüfer Belediyesi’ne desteklerinden dolayı teşekkür eden Levent Çelik, “Filmi, Ayva Mahallesi’nde çektik. Alevi geleneğinin ele alındığı, ritüelleri işlediğimiz farklı bir çalışma oldu. Modern dünyada doğayı korumaya yönelik söylemler olsa da, duyarlılık tartışılır durumda. Geçmiş dönemlerde doğayı korumaya yönelik adımlar atıldığını görüyoruz. Yerel kültürlerdeki ekolojik yaklaşımları incelerken hikaye ortaya çıktı. Günümüz dünyasını da içine alan gelenek ve moderniteyi harmanlayan farklı bir çalışma ortaya çıktı” dedi.

    Festivalin son gecesinde Çalı Köy Filmleri Kısa Film Yarışması’nın ödül töreni de düzenlendi. Genç sinemacıları desteklemek ve üretimlerini daha fazla seyirciyle buluşturmak amacıyla düzenlenen yarışmaya 114 kısa film başvurdu. 8 kişilik ön jüri değerlendirmesi sonunda 11 film finalist oldu. Ayris Alptekin, Doc. Dr. Gül Yaşartürk ve Banu Sıvacı’nın ana jüriliğini yaptığı değerlendirmelerde Orhan Umut Gökçek’in ‘Son’ adlı yapımı birinci olurken, Ali Rıza Erdemir’in ‘Vesikalık’ ikinci, Evrim İnci’nin ‘Bulak’ adlı filmi de üçüncü oldu. Yarışma çerçevesinde Murat Yüksel imzalı ‘Jeotermal Yetti Gari’ de jüri özel ödülüne layık görüldü. Dereceye giren yapımların yönetmenleri düzenlenen törende ödüllerini aldı.

    Festivalin finalinde coşku dolu bir konser vardı. Bursalı sevilen grup Denden’in verdiği konseri izleyenler keyifli anlar yaşadı.

  • Çalı Köy Filmleri Festivali’nde dopdolu gün

    Çalı Köy Filmleri Festivali’nde dopdolu gün

    Çalı Köy Filmleri Festivali, ikinci gününde sinema tutkunlarına keyifli bir hafta sonu yaşattı. Nilüfer Belediyesi’nin Çalı Çevre ve Kültür Derneği (ÇEKÜDER) iş birliğiyle bu yıl 6’ncısını gerçekleştirdiği festival, katılımcılarına açık havada film izleme keyfi yaşatırken, düzenlenen etkinliklerle de farklı deneyimler sunuyor.

    Festivalin ikinci gününe Canan Emir ile yoga yaparak başlayan festival katılımcıları, İsmail İfşa eğitmenliğinde gerçekleştirilen “Kamera Obscura Yapımı” atölyesine de katıldı. “Düdük”, “Gaz”, “Abella’nın Yolculuğu”, “Jeotermal Yetti Gari”, “Okul Traşı”, “Yola Devam” filmlerinin gösteriminin yapıldığı festivalde, yönetmen, senarist ve oyuncuların katıldığı üç ayrı söyleşi gerçekleştirildi.

    Aydınlılar’ın, jeotermal santrallere karşı yürüttüğü çevre mücadelesini konu alan “Jeotermal Yetti Gari” filminin yönetmeni Murat Yüksel, “Abella’nın Yolculuğu” filminin yapımcısı Evrim İnci ve yardımcı yönetmeni Yasin Erdağ’ın katıldığı ve moderatörlüğünü Turan Kubulay’ın yaptığı söyleşide, filmlerin yapım süreçleri, hikaye anlatımları, kurgu biçimleri ve senaryoları üzerine konuşuldu.

    Günün ikinci söyleşisine de oyuncu, yönetmen ve yapımcı Ezel Akay konuk oldu. Hamit Ön’ün moderatörlüğünü üstlendiği “Bir Film Yapmak” isimli söyleşide Ezel Akay, festival katılımcılarıyla içten ve keyifli bir söyleşi gerçekleştirdi. Film yapmak için arzunun olması gerektiğine dikkat çeken Ezel Akay, “Bu da çok basit bir şey değil. Bir takım insanlar, bir takım işleri derin bir arzu sayesinde yapıyorlar. Hikaye anlatmayı istemek lazım. Bazı insanlar hikaye dinlemeyi sever, bazıları da anlatmadan duramaz. Fıkra anlatırlar, şaka yaparlar, yaşadıklarını öykülendirirler. Biraz yetenek ve arzu gerekiyor. Sonrasında bir cep telefonu yeter” diye konuştu.

    Günümüzde sinema filmi yapmak isteyenlerin elinde çok zengin bir arşiv olduğunu söyleyen Akay, “Kısa filmler, deneysel çalışmalar, fotoğraf teknikleri o kadar zengin bir arşiv var ki artık sinema yapmak isteyenlerin elinde, çekemeyenleri biz kabul etmiyoruz” dedi.

    Köy filmlerini detaylardan oluşan, hikayesi olmayan ancak atmosferi olan film tipleri olarak nitelendiren Ezel Akay, köy filmlerinin de artık bir klişesinin oluştuğunu söyledi. Akay konuşmasına şöyle devam etti: “Köy filmlerini sevmiyorum. Ben çizgi roman okuyarak büyüdüm. Oyuncaklı, canlı, trajik, insanı yerinden oynatacak, izlendikten sonra dünyayı değiştirme arzusu veren filmlerden hoşlanıyorum. Eğlencelilik meselesini de bir tür artistik strateji olarak görüyorum. İnsanlara haz vermezseniz hiçbir şey alamazsınız. Bunun yollarından biri de eğlendirmektir. Eğlenmeyi sadece gülmek olarak düşünmeyin. Hep birlikte bir salon dolusu insanın ağlaması da bir eğlence. Merak, bulmaca çözme, sürpriz, gizemi ortaya çıkarma bunlar haz verici şeyler. Ben bu haz verici olmayı, bir artistik strateji olarak benimsedim. Bana uydu. İnsanın karakterine, dünya görüşüne uymalı. Bir acı ilacı, şekerlemeye sararak seyirciye sunmak gibi. Söylenen, anlatılmak istenen her şey de anlaşılır oluyor bu eğlence ve haz sayesinde. Bu, politik bir tavır.”

    Filmlerinde kullandığı renk seçimleri üzerine gelen bir soru üzerine Ezel Akay, renklerin kurma eyleminin önemli bir unsuru olduğunu, renkleri de atmosfere göre seçtiğini söyledi. Akay, “Dünyada bir yönetmenin renklerden anlamaması, filmine uygun renk seçmemesi düşünülemez bir şey. Film kültürü böyle gelişti. Ancak Yeşilçam’ın kusurudur bu. Bu tür görsel dünyaya çok az önem verilmiş. Yeni nesil bu yönde ciddi bir kültüre sahip oldu. Filmlerin atmosferiyle ilgileniyoruz farkında olmadan. Hikayesinden önce nasıl anlatılıyor bize seyirci olarak bu ilgi çekici geliyor. Renk, müzik, ses, oyuncuların yüzü, kadraj, kameranın nasıl gösterdiği bütün bunlar atmosferi yapan şeyler ama gözümüzle gördüğümüz için ilk dikkatimizi çeken renkler oluyor. Özellikle renklerde tutarlılık varsa bunu hissediyoruz. Ben de konu nasıl bir atmosfer gerektiriyor diye düşünüyorum.
    Renk, kurma eyleminin önemli bir unsuru. Tezatlar, örneği tarih anlatılırken benim aklıma kızıl renk geliyor. Nedeni önemli değil” dedi.
    Türkiye’de beğendiği yönetmenler olduğunu ancak bir idolünün olmadığını söyleyen Akay, “Uluslararası alanda var. Birbirine benzemeyen yönetmenleri çok beğeniyorum” dedi.

    Seçilen konunun, seçilen teknikle organik bir ilişkisi olması gerektiğini vurgulayan Ezel Akay, estetik tercihlerin hikayeye uygun olduğunda, teknolojinin çok önemi kalmadığını ifade etti. Akay, “Zevkinizin, görüşünüzün, arzunuzun, beğendiğiniz şeylerin olması lazım. Taklit etmek hiç kötü bir fikir değil. Beğendiğiniz bir sanatçıyı taklit ederek, onun gibi düşünerek kendi hikayenizi kendi kimliğinize uygun hikayelere yaklaşabilirsiniz” diye konuştu. Ezel Akay, festival katılımcılarının sorularını da yanıtladı. Söyleşinin ardından Nilüfer Belediye Meclisi Üyesi Osman Uçar, Ezel Akay’a plaket vererek teşekkür etti.

    Festivalde ilgiyle izlenen filmlerden biri olan Okul Tıraşı filminin ardından da bir söyleşi düzenlendi. Festival katılımcılarıyla bir araya gelen Okul Tıraşı filminin yönetmeni Ferit Karahan, senaristi Gülistan Acet ve oyuncularından Mahir İpek’in yer aldığı söyleşide, filmin senaryosunun hazırlık, karakter seçimi ve çekim süreci paylaşıldı.

    Ferit Karahan, politik filmler yaptığını, politik filmlerin insana dair olması gerektiğini ve insan ruhuyla ilgilendiğini belirtirken, Gülistan Acet de, Okul Tıraşı filminin herkesin kendi hikayesine dair bir şeyler anlattığını söyledi. Oynamaya karar verdiği filmin senaryosunu okurken, aynı zamanda canlandırdığını söyleyen Mahir İpek de, Okul Tıraşı filminin aktörlük adına kendisine çok şey kattığını söyledi.

    Mahir İpek, “Kafamda canlandıramadığım filmde çalışmak istemiyorum. Bu da öyle bir hikayeydi. Senaryo dili, sinema için yazılmış değildi. Hayatın içindeydi. Bu benim oyunculuk yolculuğumda yeni bir eğitim oldu. Aktörlük adına bavuluma çok şey koydum” diye konuştu. Söyleşinin ardından Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Nejla Aslan, konuşmacılara teşekkür etti. Çalı Köy Filmleri Festivali’nde ikinci gün gösterimleri Yola Devam filmiyle sona ererken, gecenin sonunda Kosmonotosman da, dj performansıyla festivale katılan yüzlerce kişiyi coşturdu.

  • Çalı Köy Filmleri Festivali başladı

    Çalı Köy Filmleri Festivali başladı

    Türkiye’nin ilk kamplı film festivali olan Çalı Köy Filmleri Festivali geniş katılımla başladı.

    Nilüfer Belediyesi ile Çalı Çevre ve Kültür Derneği (ÇEKÜDER) iş birliği ile Çalı Futbol Sahası’nda doğayla iç içe ortamda gerçekleşen festival, bu yıl kamplı yapılıyor. 31 Temmuz’da sona erecek olan Çalı Köy Filmleri Festivali’nın açılışı “Film Müzikleri” konseri ile oldu. Ceren Toksöz’ün solistliğini yaptığı konserde katılımcılar, unutulmaz film müzikleriyle nostalji dolu anlar yaşadı.

    Konserin ardından açılış konuşmasını yapan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, sinema tutkunlarını, yazın en sıcak günlerinde doğayla iç içe, yıldızların altında yedinci sanatla buluşturmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

    Türkiye’nin ilk kamplı film festivali olan Çalı Köy Filmleri Festivali’nin pandemi nedeniyle verilen aradan sonra bu yıl yine kamplı yapıldığına dikkat çeken Başkan Erdem, “İsteyenlerin doğanın kucağında yoga yaparak güne başlayacağı festival etkinlikleri, kısa ve uzun metrajlı film gösterimleri, yönetmen söyleşileri, çeşitli atölye çalışmaları ve konserlerle bize dolu dolu bir hafta sonu yaşatacak. Türkiye’nin ilk köy filminin çekildiği Çalı’da sinema adına böyle bir festivale ev sahipliği yapmaktan, değerli yönetmenlerimizi burada ağırlamaktan ve birbirinden güzel filmleri sizlerle buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

    Başkan Erdem katılımcılardan tek isteklerinin kültür-sanat etkinlikleriyle daha çok buluşabilmek için, maske-mesafe-hijyen kurallarına dikkat etmeleri olduğunu da sözlerine ekledi.

    “Festival, yıllardır çok özel bir yol aldı”

    ÇEKÜDER Başkanı Kadir Can Kiraz da Çalı Köy Filmleri Festivali’nde sinema tutkunlarını ağırlamaktan dolayı büyük mutluluk duyduğunu belirterek, festivale verdiği destekten dolayı Nilüfer Belediyesi’ne teşekkür etti.

    Yönetmen ve Çalı Köy Filmleri Festivali Kısa Film Yarışması Ana Jüri Üyesi Banu Sıvacı da, Çalı Köy Filmleri Festivali’nin bir parçası olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi. Sıvacı, “Muhsin Ertuğrul’un yönettiği ve o dönemlerde tamamen erkek egemen olan Türkiye sinemasında, Cahide Sonku’nun ilk kadın yıldızı olarak imza attığı güzel filmden ilham alarak çevre duyarlılığı ve açık havanın etkisini sinema ile birleştiren festival, yıllardır çok özel bir yol aldı. Çalı Köy Filmleri Festivali, film gösterimleri, atölyeler ve konserlerin yanı sıra kısa filmcilerin seyirciyle buluşabilmesi ve desteklenmesi adına önemli bir etkinlik” diye konuştu. Konuşmaların ardından Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Banu

    Sıvacı’ya plaket vererek teşekkür etti.

    3 gün sürecek festivalin açılış gecesinde konuşmaların ardından Reis Çelik’in “Ölü Ekmeği” isimli filmi izlenime sunuldu. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de, festivale katılan 7’den 77’ye her yaştan sanatseverle birlikte “Ölü Ekmeği” filmini ilgiyle izledi.

    “Belgesel ve sinema yanı olan bir film”

    Film gösteriminin ardından yönetmen Reis Çelik ve filmde rol alan Şilan Düzdaban ile Çağla Acar’ın katılımıyla söyleşi gerçekleşti. Anadolu’da bir gencin büyüme ve var olma hikayesini anlatan filmin ismini, öğretmeni olan yazar Dursun Akçam’ın kitabının ismi olan “Ölü Ekmeği” verdiğini belirten Reis Çelik, filmin türünün de dökü drama olduğunu söyledi. Çelik, “Film, biraz belgesel, biraz sinema yanı olan ikisinin birleştiği bir film. Bu ülkenin yaşadığı gerçeklerden biri olan yoksulluğu, insanların nasıl geliştiğini anlatmak üzere bir hatırlama filmi diyebiliriz. Bunlar, benim yaşadığım şeyler. Aşıkların içinde çok yer aldım. Söz, insanı insan yapan temel varlıktır. Sözü aradan çektiğiniz zaman insanı diğer canlılardan, otlardan, hayvanlardan farkı olmayan bir canlı olduğunu görürsünüz. Sözü, sözün derinliğini kaybedersek, insanı kaybetmiş oluruz. Onun için ona ithafen bir film olarak düşündüm ben bunu” diye konuştu.

    “Yerelin aynı zamanda dünyanın evrenseli olduğuna inanıyorum”

    Müzisyenlik yönünün de olduğunu söyleyen Reis Çelik, bütün filmlerinin asıl müziğini, senaryoyu yazarken kendisinin yaptığını belirtti. Filmlerinde müzik ögesini önde tutmaya dikkat ettiğini söyleyen Çelik, “Bu bir müzik filmi. Çünkü aşıklık geleneği bunun üzerine kurulmuş olan bir şey. Çocuğun, sözü ve müziği öğrenme süreci üzerine kurduğumuz için hem zorlayıcı bir yolculuktu hem de anlatmaya çalıştığımız konu da buydu. Yerelin aynı zamanda dünyanın evrenseli olduğuna inanıyorum. Dünyanın en ünlü şarkıcısının sesi aslında kendi köylü sesidir ama o dünyaya yayıldığı için biz onu evrensel olarak kabul ediyoruz. Çünkü dünyanın tamamını topladığınız zaman evrensel olur” dedi.

    Tavsiyelerde bulundu

    Sinema ve sanat yapanlara da tavsiyelerde bulunan Reis Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Bir hikayem var ama acaba dünya bunu anlar mı diye bakmamak gerekiyor. Çünkü sizin içinizde var olan ve yansıtmak istediğiniz her duygu ve düşüncenin, evrensel olduğuna inanın. Yerelin aynı zamanda dünyanın evrenseli olduğuna inanıyorum. Dünyanın en ünlü şarkıcısının sesi aslında kendi köylü sesidir ama o dünyaya yayıldığı için biz onu evrensel olarak kabul ediyoruz. Çünkü dünyanın tamamını topladığınız zaman evrensel olur. Herhangi bir köydesiniz diye sizin dünyada varlığınızı reddetme şansı kimseye haiz değildir. Cesaretle yaklaşmak, en güzel şekilde nasıl anlatabiliriz, görsele çevirebiliriz diye bakmak gerekiyor.”

    Oyuncular Şilan Düzdaban ile Çağla Acar da böyle bir festivalde yer almaktan duyduğu memnuniyeti paylaştı. Düzdaban ve Acar, filmin çekim aşamasında yaşadıkları duyguları da katılımcılarla paylaştı.

    Söyleşinin ardından Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Nejla Aslan, yönetmen ve oyunculara teşekkür etti.

    Çalı köy Filmleri Festivali’nin ilk gününde Emre Kayış’ın Anadolu Leoparı isimli filmi de izleyicilerle buluştu. Sinema meraklıları güzel yaz akşamında bir gecede iki filmi açık havada izleme keyfini doya doya çıkardı.

  • Çalı Köy Filmleri Festivali başlıyor

    Çalı Köy Filmleri Festivali başlıyor

    Nilüfer Belediyesi ile Çalı Çevre ve Kültür Derneği’nin (ÇEKÜDER) ilkini 2016 yılında düzenlediği ve giderek daha geniş bir kesim tarafından takip edilen Çalı Köy Filmleri Festivali, bir kez daha sinema tutkunları ile buluşmaya hazırlanıyor. Bu yıl 6. kez Çalı Futbol Sahası’nda düzenlenecek olan Çalı Köy Filmleri Festivali 29-30 ve 31 Temmuz tarihleri arasında sinemaya ilgi duyanları buluşturacak.

    Meraklılarına açık havada, doğanın kalbinde film izleme imkanı sunan festivalde, kısa ve uzun metrajlı film gösterimleri, yönetmen söyleşileri, atölye çalışmaları ve konserler gerçekleştirilecek. Dopdolu bir programın olduğu ve isteyenlerin kamp da yapabileceği Çalı köy Filmleri Festivali’nin açılışı, 29 Temmuz Cuma akşamı saat 19.00’da “ Film Müzikleri” konseriyle olacak. Açılış konuşmalarının ardından da Reis Çelik’in  Ölü Ekmeği isimli filmi gösterime sunulacak. Film gösteriminin ardından da Reis Çelik’in katılımıyla söyleşi gerçekleştirilecek. Açılış gecesinin ikinci filmi de Emre Kayiş’in “Anadolu Leoparı” isimli filmi olacak.

    30 Temmuz Cumartesi günü festival yoga etkinliğe ile başlayacak. Ardından Gizem Gençler, “Kamera Obscura Yapımı” konulu atölye düzenleyecek. İkinci günde, Kısa Film Yarışması’ndan seçkiler de izleyici ile buluşacak. Bu kapsamda Ege Karakurt’un “Düdük”, Utku Çırak’ın “Gaz” , Enis Manaz’ın “Abella’nın Yolculuğu “, Murat Yüksel’in “Jeotermal Yetti Gari” isimli filmleri izlenime sunulacak.

    Aynı gün saat 17.45’te yönetmen Ezel Akay   “ Bir Film Yapmak” konulu söyleşi gerçekleştirecek. Yönetmen Ferit Karahan, “Okul Traşı” isimli filminin gösterimi sonrasında da Senarist Gülistan Acet  ile birlikte söyleşi gerçekleştirecek. Gecenin son filmi Panah Panahi ‘nin Hit The Road ‘( Yola Devam) isimli filmi olacak. Gece DJ Kozmonotosman ‘ın performansı ile renklenecek.

    Festivalin üçüncü gününde de etkinlikler, yoga ile başlayacak, ardından da yine Gizem Gençler   “3 Boyutlu Yapılar” konulu atölye düzenleyecek. Ali Gençoğlu ve Mert Arık’ın katılımıyla “Bataklı Damın Kızı Aysel’den Günümüze Köy Filmleri” başlıklı söyleşinin ardından yine Kısa Film Yarışması’ndan seçkiler sinemaseverlerin beğenisine sunulacak. Bu kapsamda Mehmet Köprü’nün “ Goca Yörüğün Tohumları”, Deniz Telek’in “ Anuş”, Cemalettin Baş’ın “Düğün Fotoğrafı”, Nursel Doğan’ın “Huşbe”, Evrim İnci’nin “ Bulak” , Şeyma Kavak Gökçek ile Orhan Umut Gökçek’in “Son” isimli filmi ile Ali Rıza Erdemir’in “Vesikalık” isimli filmleri gösterime sunulacak.

    Festivalde, yönetmen Levent Çelik, “Ali’nin Tabiatı”  isimli filminin gösterimi sonrasında katılımcılarla söyleşi gerçekleştirecek. Festival’in üçüncü gecesinde Çalı Köy Filmleri Kısa Film Yarışması Ödül Töreni   düzenlenecek ardından . Denden konseri ile kapanış yapılacak.

    Çalı’daki festival alanında ücretsiz olarak kamp yapmak isteyenler https://www.califilmfest.com/ linkinden hem kayıt yaptırabilir hem de bilgi alabilir.