Etiket: çay

  • Rize çayı dünyaya tanıtılıyor

    Rize çayı dünyaya tanıtılıyor

    Almanya, Bulgaristan, Belçika ve Polonya’dan gelen 5 gazeteci ve yazar Rize’ye gelerek çayın bahçeden bardağa kadar olan serüvenini yerinde öğrendi. İle gelen gazeteciler ilk olarak çay bahçesine girerek çay kesti. Ondan sonra çay fabrikasına giderek hem el yapımı ve hem fabrikasyon kuru çayın yapımını gördüler, 10 farklı çayın da tadımını yaptılar.

    “Oolong çayı da güzel fakat bence en iyisi el yapımı siyah çaydı”

    Almanya’dan gelen Mathias Guthmann, tadımını yaptığı el yapımı siyah çayın tadını çok beğendiğini belirterek, “Almanyalıyım, gazeteciyim. Burada bazı Avrupa ülkelerinden arkadaşlarla buradayız. Çayın böyle işlendiğini biliyordum fakat bölge çok güzel. Yani turistler için bölge harika. Oolong çayıda güzel fakat bence en iyisi el yapımı siyah çaydı” şeklinde konuştu.

    “En favori çayım siyah çay”

    Yurt dışından gelen Filip D’Huyvetter ise 10 farklı çay test ederek en favori çayının siyah çay olduğunu ifade ederek “Aslen Belçikalı bir gazeteciyim. Trabzon ve Rize bölgesini geziyoruz. Amacımız ilk önce çay hasadını tanımak. Rehberliğimizi arkadaşımız Ali yapıyor. Ben tabi ki çay uzmanı değilim. Yaklaşık 10 farklı çay test ettik. Fakat en favori çayım siyah çay” ifadelerini kullandı.

    “Misafirlerimize gidip kendi elleriyle çay toplattık ve topladıkları çaylardan çay üretimi yaptılar”

    Farklı ülkelerden gelen gazeteciler Rize’nin hem kültürel değerlerini öğrendi hem de gastronomisini tecrübe ettiklerini ifade eden Burak Avcı ise “Bu turu esasında biz Rize Acenteleri olarak daha önceleri küçük çaplı yapıyorduk. Ama artık Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bunu programına alarak desteklediği bir süreçte bunu ilk gün Trabzon ‘da kültür turu yaptık. Rize ‘de çay hasadı ve Gastronomi başlığı adı altında ilerledi turumuz. Yarın da ekoloji ve yaylalarla ilgili turumuza devam edeceğiz” dedi.

    “Misafirlerimiz Avrupa’nın çeşitli yerlerinden geldi” diyen Avcı

    “Polonya, Belçika, Bulgaristan ve Almanya’dan gelen misafirlerimiz var. Ciddi anlamda hem kültürel değerlerimizi hem gastronomi ile ilgili hem yöremiz için büyük imkân. Çayı ciddi anlamda gördüler ve deneyim edindiler. Örnek olarak bugün çay bahçesine gidip misafirlerimize gidip kendi elleriyle çay toplattık, sonrasında bir fabrikaya gidip butik üretim sistemi adı altında kendi elleriyle kendi yeşil çaylarını yaptılar ve bu sürecin sonun da kendi yaptıkları çayların tatma imkânı buldular. Ayrıca yöremizde üretilen siyah, beyaz, Oolong türlerinin tadımını yapmış oldular. Hepsini çok severek bu tadımı yaptılar ve çok memnun kaldılar. Birazdan ziraat çay bahçesine gidip şehrimizin merkezinde turizm için yeni bir destinasyon aslında çok eski bir yer ama çay araştırma merkezinin daha gelişip güzelleşmesiyle oradaki yapılanmayı da gördüler. Akabinde şimdi çay çarşısındayız. Burada çayla ilgili yapılan ve turizmle yapılan aktiviteleri görüyorlar. Mağazaları geziyorlar, serenderimizi gösterdik. Çay çarşısından şu anda bütün Rize’yi tanıtıyoruz onlara. Buradan sonra da yaylalara çıkacağız artık. Dolayısıyla çok keyifli şehrimiz için çaydan sonraki en büyük gelir imkânı olarak turizme bir kapı daha açmış olduk. Bugüne kadar şehrimiz kitli turizmiyle zaten misafirlerimize yeterince hizmet veriyordu. Şimdi artık bu tip turlarla özeleşmiş turlarıyla da çeşitliliğimizi artırıyoruz. Turizmimizi de mümkün olduğunca 12 aya yayacak şeklinde bu tarz hizmetler vermeye gayret ediyoruz” diye konuştu.

  • “Yanan çayı aşağıya dökeceğiz”

    “Yanan çayı aşağıya dökeceğiz”

    Doğu Karadeniz Bölgesi’nde bu yıl yağışların az olması fındıkta olduğu gibi çay üretiminde de verimi etkiledi. Trabzon’daki üreticilerin önemli geçim kaynaklarından biri olan yaş çay hasadında yaşanan yanmalar üretimi 3. sürgünde durdurma noktasına getirdi. Hava şartlarına bağlı 4. sürgüne kadar toplanabilen çay da bu yıl yarıya düşen yaş çay hasadı üreticiyi tedirgin etti.

    Trabzon’un Of ilçesine bağlı Yazlık mahallesinde yaşayan Mehmet Keskin, bölgedeki çoğu çay bahçesinde yapraklarda yanmalar meydana geldiğini belirterek, “Bu sene tamamıyla çay yandı. 3. sürgünde hem çay yandı, hem de büyüme yok. Bu sene çok farklı. Diğer yıllarda da yanmalar oluyordu ama bu kez daha fazla oldu. Bütün bahçelerde neredeyse yanma oldu. Yanmalar birkaç yer var. Çayı kırdıktan sonra hemen güneş vurdu. Yağmur yağıp güneş vurmadı. Güneş sürekli çayları yaktı. Her taraf yanmış durumda. Bir ton çay toplayan 600-700 kiloya kadar düştü. Bazı yerlerde hiç çay olmadı” dedi.

    “Yanan çayı aşağıya dökeceğiz”

    Üretici Mustafa Kurt ise, güneşli havalarla birlikte gelen kuraklık nedeniyle çay bahçelerde yanma olduğuna dikkat çekerek, “Uzun zamandır yağmur yağmadı. Çay bahçelerin yanı sıra fasulyeler ne varsa yandı. İlk defa bu sene böyle oldu. Daha önce başımıza böyle bir şey gelmemişti. 4. sürgüne kadar toplayabiliyorduk. Bu sene 3. sürgünü zor toplayacağız. Karadeniz sahilinde çoğu yerlerde bu şekilde yanmalar var. Havaların sıcak gitmesinden dolayı bu şekilde oldu. Şuanda geçtiğimiz yıllara baktığımızda yarı yarıya bir verim var. Normalde 500 kilo alıyorduk bu sene 200 kilo zor olur. Yanan çayı aşağıya dökeceğiz. Yanan çayı kesinlikle çaya katmayacağız. İyisini alacağız, kötüsünü yere dökeceğiz” şeklinde konuştu

    “Yanma olayı ilk defa bu sene oldu”

    Hasadın yarı yarıya düştüğünü vurgulayan Abdurraman Turan da, “Daha çay bile kırılmaya başlamadı. Yarım yaprak açmış durumda. O da kurumuş gitmiş. Düşünün ki bir ton çay alacağınız yerden 200 kilo çay alacaksınız. Yarıdan da aşağıya düşüyor. Çoğu da yanan çayı kırmak istemiyor olduğu gibi kalsın istiyorlar bir daha ki Mayıs ayında daha iyi çay versin diye. Geçtiğimiz yıllara göre verim çok düşük. Benim 5 dönümlük bir çay bahçem var. 6-7 ton çay alıyordum. Şimdi 2 ton çay çıkmıyor. Yanma olayı ilk defa bu sene oldu. Geçmiş yıllar bu olmamıştı. Bu sene hiç yağmur yağmadı. Sadece çiseleme yapıyor. Bununda çaya bir etkisi olmuyor. İnsanlar bu yüzden şuan sıkıntıdalar. Hiç kırılmayan çay kırılmış gibi duruyor. Normalde 4. sürgünde bile çay kırılıyordu. Bu sene 3. sürgün bile kırılmıyor. Bu çay da bitecek galiba öyle geliyor bana” ifadelerini kullandı.

  • Rize’de çay fabrikasında yangın çıktı

    Rize’de çay fabrikasında yangın çıktı

    Yangın, Güneysu ilçesine bağlı Kiremit Köyü Akarsu mahallesinde bulunan Ataçay’a ait çay fabrikasında saat 11.30 sıralarında çıktı. Alınan bilgiye göre, mahallede bulunan çay fabrikasında sebebi henüz bilinmeyen bir nedenden ötürü yangın çıktı. Yangın büyüyünce çevrede bulunan vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını uzun uğraşlar sonrasında söndürürken, ilk belirlemelere göre yangının bacadan çıktığı öğrenildi.
    Öte yandan yangında dumandan etkilenen Serdar K. isimli şahıs ise sağlık ekipleri tarafından Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.

  • Çay fiyatlarına zam geldi

    Çay fiyatlarına zam geldi

    Şuhut Kahvecileri Esnaf Odası’ndan yapılan açıklamada bir bardak çayın fiyatının çay ocaklarında 5 park ve kafelerde ise 7.5 lira olduğu belirtildi. Zam kararından önce çayın bardağı 3 TL’den satılıyordu.
    Zamlı tarifenin 28 Ağustos Pazartesi gününden itibaren geçerli olacağı kaydedildi.

  • Edirne’de 720 kilo kaçak çay ele geçirildi

    Edirne’de 720 kilo kaçak çay ele geçirildi

    Edirne İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Şube ve Organize Suçlarla Şube Müdürlüğü ekipleri, şüphe üzerine durdukları bir araçta arama gerçekleştirdi. Yapılan aramada 36 çuval içinde toplam 720 kilo 350 gram kaçak Damiana çayı ele geçirildi. Olayla ilgili şüpheliler H.Y. ve S.K. hakkında yasal işlem başlatıldı.

  • Çay çöpünden 3 farklı gelir

    Çay çöpünden 3 farklı gelir

    Çayın tomurcuğu, filizi, yeşili, kurusu derken şimdi de çöpünden 3 farklı gelir elde edilecek.
    Rize Belediyesi’nin Kalkandere Organize Sanayi Bölgesinde hayata geçirdiği Çay Çöpünden Mangal Kömürü üretim tesisinde 3 farklı gelir elde edilecek. Yapılan tesisin içerisine makinelerin kurulmasıyla çay çöpü işlenerek mangal kömürü haline dönüştürülüyor.

    Tesiste çay çöplerinden mangal kömürü üretiminin yanı sıra kömürün yapımı esnasında ortaya çıkan gazdan elektrik ve çay çöplerinden çıkan sıvıdan da tarımda kullanılabilir organik gübre elde ediliyor. Ek olarak üretim tesisinin çatısı güneş enerjisi panelleriyle kaplanarak buradan da enerji üretimi sağlanacak. Bir üründen üç farklı gelir elde edilen tesiste güneş panelleri yatırımıyla belediye bütçesine ek gelir kazandıracak Kurulu gücü saate 680 Kilowatt olan ve toplamda yıllık 786.000 Kilowatt elektrik enerjisi üretecek olan GES projesinden yıllık yaklaşık 2,5 milyon TL gelir elde edilmesi hedefleniyor.

  • Arkadaşları ile çay içerken neye uğradığını şaşırdı

    Arkadaşları ile çay içerken neye uğradığını şaşırdı

    Sakarya’da eğlence adı altında havaya sıkılan mermi bir kişinin daha yaralanmasına sebep oldu. Olay, 30 Temmuz Pazar günü akşam saat 18.42 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre 47 yaşındaki Hakan Mutlu, Adapazarı ilçesi Tepekum Mahallesi Hisar Sokak üzerinde bulunan bir işletmede arkadaşları ile birlikte çay içmek için buluştu. Mutlu, arkadaşları ile birlikte sohbet ettiği esnada dehşeti yaşadı. Nereden geldiği belli olmayan yorgun merminin isabet ettiği Hakan Mutlu yaralandı. Yaralı vatandaşa ilk müdahalesi bölgede bulunan özel bir hastanede yapıldı. Daha sonrasında Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne getirilen ve tedavisi gerçekleştirilen Mutlu, burada 1 gece müşahede altında tutuldu. Polis ekipleri konuya ilişkin inceleme başlattı.

    Mermi isabet etti yerinden fırladı

    Yaşanan talihsiz olay ise işletmenin güvenlik kamerasınca saniye saniye kaydedildi. Görüntülerde, arkadaşları ile birlikte oturduğu esnada yorgun merminin isabet ettiği vatandaşın bir anda yerinden fırladığı görüldü. Daha sonrasında üzerindeki kıyafeti çıkararak can havli ile sağa sola koşuşturan vatandaşın etrafında kalabalığın toplandığı anlar görüntülere yansıdı.

    “İlk başta bir şey ısırdı sandım”

    7-8 el silah atışı olduktan yaklaşık bir dakika sonra vücuduna yorgun merminin isabet ettiğini ifade eden Hakan Mutlu, “Pazar günü arkadaşlarımla çay içerken 7-8 silah atışı oldu ve yaklaşık bir dakika sonra mermi sırtımdan, kürek kemiğime girdi. Ben ilk başta bir şey ısırdı sandım. Daha sonrasında ne olduğunu anladık zaten. O bölgede özel bir hastane vardı ilk müdahale orada gerçekleştirildi, daha sonrasında Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldüm. Polis ekipleri konuya ilişkin gerekli çalışmaları başlattı. Güvenlik kamerası görüntülerinde de görüldüğü üzere biraz eğik duruyorum, hafif dik dursaydım belki de şuanda daha büyük sorunlarla uğraşıyor olacaktım. Belki de hayatta olmayacaktım” dedi.

    “Bu kadar ucuz kurtulamayabilirdim”

    Silahların, poligonlarda atılması gerektiğine değinen Mutlu, “Bu olay maalesef ülkemizin her yerinde oluyor. Olmaması lazım. Orada çocuklarda var çok. Bu bana değil de bir çocuğun başına da isabet edebilirdi. Veya ben de bu kadar ucuz kurtulamayabilirdim. Bunun atılacak yerleri var poligonlar var, silah atılacak belirli yerler var. Gidip orada denesinler silah atışlarını. Vücudumdaki ağrıları anlatamam, geçmeyen ağrı ve ateşim var. Basite alınacak bir şey değil, lütfen silah atmayın havaya. Düğün vardı muhtemelen orada, araştırılacak ve ben bulunmasını kesinlikle istiyorum” diye konuştu.

    “Bir tane yavrum var, ona bir şey olsa ne olacaktı”

    Hakan Mutlu’nun 65 yaşındaki annesi Yıldız Mutlu ise, “Bu olayların son bulmasını istiyorum. Artık yeter desinler. Silah seslerinden balkonlara çıkamaz hale geldik. Canımızı, kime emanet edeceğiz biz. Kör kurşunla benim oğlum az kalsın canından olacaktı. Pazar gününden beri ne yaptığımız bilmiyoruz. Dur desinler artık bu olaylara. Ben hala kendimde değilim şoktayım. Benim bir tane yavrum var, ona bir şey olsa ne olacaktı. Ben o günden beri ağlayamadım, şoktayım. Çocuğuma bir şey olsa bugün ikinci günü olacaktı” diyerek gözyaşlarına hakim olamadı.

  • Çay ve kahve tüketimine dikkat

    Çay ve kahve tüketimine dikkat

    Yaz aylarında fazla tüketilen meyve ve gazlı içeceklerin kilo alımına sebebiyet verdiğini belirten Diyetisyen Esra Koçak, vücudun aşırı susuz kalması durumunda şiddetli yorgunluğun oluşabileceğini de kaydetti. Sıcak havaların etkili olduğu günlerde yoğurt ve cacık gibi soğuk tüketilen besinlere yönelinmesi gerektiğini belirten Koçak, çay ve kahvenin sıcak havalarda tüketimine ise dikkat edilmesi gerektiğini söyleyerek, “Vücuttan su atımını arttıran çay kahve azaltılmalı, şekerli gazlı içecekler yerine su, doğal maden suyu ve ayran gibi içecekler tüketilmelidir” ifadelerini kullandı.

    “Vücuttan su atımını arttıran çay, kahve azaltılmalı”

    Çay ve kahve gibi vücuttan su atımını artıran besinlerden uzak durulması gerektiğini belirten Koçak, “Yazın sıcak havalar, tatil ve rahatlama derken beslenme düzenimiz bozulabiliyor. Sıcak havalarda tüketilen gazlı içecekler, uzun gecelerde davetlerde yapılan yemek kaçamakları ve çok fazla tüketilen meyveler kilo alımına neden olabiliyor. Artan sıcaklıkla beraber vücudun susuz kalması, mineral kaybı ve şiddetli yorgunluğa sebep olabilir. Yaz sıcaklarında sağlıklı kalmak için ne yapmalıyız; en temel olay yeterli sıvı alımıdır. Kilogram başına 30 mililitre olacak şekilde sıvı alımına dikkat edilmelidir. Vücuttan su atımını arttıran çay kahve azaltılmalı, şekerli gazlı içecekler yerine su, doğal maden suyu ve ayran gibi içecekler tüketilmelidir. Sindirimi yoran yağlı, baharatlı, tuzlu gıdalardan uzak durulmalıdır. Akşam öğünleri çok geç saate bırakılmamalı ve kolay sindirilebilen besinler tercih edilmelidir. Zeytinyağlı sebzeler, soğuk çorbalar, yoğurt ve cacık gibi serinleten besinler tercih edilmelidir. En önemli şeylerden biri de yaz aylarında oluşan gıda zehirlenmeleri. Buna çok dikkat edilmelidir. Dışarıda açıkta satılan gıdalardan uzak durulmalı, çabuk bozulma potansiyeli olan et, tavuk ve balık gibi yiyecekler açıkta bırakılmamalıdır. Besinlerin hazırlanması, pişirilmesi ve saklanması aşamalarında mutlaka hijyene dikkat edilmelidir” şeklinde konuştu.

  • Bursa’da serinlemek için girdiği çayda hayatını kaybetti

    Bursa’da serinlemek için girdiği çayda hayatını kaybetti

    Olay Mustafakemalpaşa Dere Mahallesi Lalaşahin Paşa Köprüsü yakınlarında meydana geldi

    Serinlemek için arkadaşlarıyla birlikte Mustafakemalpaşa Çayına giren Kemal Durman (14)bir müddet sonra suyun içinde çırpınmaya başladı. Olayı gören arkadaşlarının etraftakilere haber vermesi üzerine suda kaybolan çocuk için arama çalışması başlatıldı.

    Yüzme bilen mahalle sakinlerin yaklaşık 1,5 saatlik arama çabasının ardından Durman’ın yeri tespit edilerek kıyıya çıkarıldı. İlk müdahale kıyıda yapılırken, Durman’ın nefes aldığının belirtilmesi çevrede bir umut yaşattı

    Ambulansla Mustafakemalpaşa Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Durman tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı
    Yakınları olay yerinde ve hastane girişinde sinir krizi yaşadı

  • Sıcaktan bunalınca çareyi çayda serinlemekte buldu

    Sıcaktan bunalınca çareyi çayda serinlemekte buldu

    Muş’ta sıcak havadan bunalan çocuklar, Çar Çayı yatağındaki kar suyuna girerek serinlemeye çalışıyor. Sıcak havanın etkisini arttırmasıyla dere ve çaylarda serinlemeye çalışan çocuklar, taşlarla ve naylon brandaların yardımı ile oluşturdukları göletlerde eğlencenin tadını çıkarıyor. Merkeze bağlı Kale Mahallesi yakınından geçen Çar Çayı’nda serinlemeye çalışan çocuklar, okulların tatil olmasıyla günün bir bölümünü burada geçiriyor. Kendi yöntemleri ile Çar Çayı’nın üzerinde kurdukları havuzda serinleyen çocuklardan Yakup İrgin, “Kendi imkânlarımız ile çar çayı üzerinde havuz yaptık. Yazın sıcak günlerinde gelip burada yüzüyoruz. Arkadaşlarımız ile beraber yüzüyoruz, keyfimiz yerinde. Muş’ta deniz ve yüzülecek yer olmadığı için burada yüzüyoruz. Keşke birileri bizi denize götürse ama nerde o günler” dedi.

    Çar Çayı’nda yüzen Yusuf Korkmaz ise “Muş yaz aylarında çok sıcak. Kendi imkânlarımız ile bir havuz yaptık. Su dağlardan geldiği için baya soğuk. Su soğuk olduğu için daha da keyifli oluyor” ifadelerini kullandı.