Fenerbahçe, antrenmanda sakatlanan Cengiz Ünder ile Samsunspor mücadelenin sakatlanarak oyundan çıkmak durumunda kalan Jayden Oosterwolde’nin sakatlıklarıyla ilgili açıklama yaptı. Sarı-lacivertlilerden konuya ilişkin paylaşılan mesajda, “Profesyonel Futbol A Takımımızda yaşadıkları sakatlıklar neticesinde MR görüntülenmeleri gerçekleştirilen oyuncularımızdan Cengiz Ünder’in sağ kasık kas tendon bileşkesinde kısmi yırtık, Jayden Oosterwolde’nin ise sol dizinde ön çapraz bağ rüptürü tespit edilmiştir. Oyuncularımızın tedavi ve rehabilitasyon süreci başlamıştır” ifadelerine yer verildi.
Etiket: Cengiz Ünder
-
Cengiz Ünder’in doğum günü uçakta kutlandı
Avusturya’nın Graz şehrindeki kampını tamamlayan Fenerbahçe, İstanbul’a döndü. 27 yaşına giren Cengiz Ünder’in doğum günü de uçakta kutlandı. Konuyla ilgili kulübün resmi internet sitesinde yapılan açıklamada, “Futbol Takımımızda, Cengiz Ünder’in doğum günü uçakta teknik heyet ve takım arkadaşları tarafından sürpriz yapılarak kutlandı. Tebrikleri kabul eden oyuncumuz, bu jestten dolayı teknik ekibe ve takım arkadaşlarına teşekkür etti” denildi.
-
A Milli Takım’da Ferdi Kadıoğlu ve Cengiz Ünder kadrodan çıkartıldı
Macaristan ve Avusturya ile oynayacağı özel maçlar için bugün İstanbul’da toplanan A Milli Futbol Takımı’nın aday kadrosunda değişiklik yapıldı. Fenerbahçe’de forma giyen milli futbolculardan Cengiz Ünder sağ kasık, Ferdi Kadıoğlu ise sağ baldır bölgesindeki sakatlığı nedeniyle aday kadrodan çıkarıldığı açıklandı.
Bu iki oyuncunun yerlerine İskoçya’nın Rangers ekibinde görev yapan Rıdvan Yılmaz ile Corendon Alanyaspor’dan Oğuz Aydın, A Milli Takım’ın kadrosuna dahil edildi.
-
Cengiz Ünder, 8. golünü attı
Trendyol Süper Lig’in 24. haftasında Fenerbahçe, deplasmanda Antalyaspor ile karşılaştı. Sarı-lacivertliler, Cengiz Ünder ve Michy Batshuayi’nin golleriyle sahadan 2-0 galip ayrıldı. Mücadeleye 11’de başlayan Cengiz, 42. dakikada takımının ilk golünü kaydetti. 26 yaşındaki futbolcu bu sezon 16. lig maçına çıkarken ligde 8. golüne imza attı.
Cengiz Ünder, müsabakanın 68. dakikasında yerini İrfan Can Kahveci’ye bıraktı. -
Cengiz Ünder, 2 golle yıldızlaştı
Trendyol Süper Lig’in 23. haftasında Fenerbahçe, sahasında MKE Ankaragücü ile karşılaştı. Müsabakada 1-0 geriye düşen Fenerbahçe, Cengiz Ünder’in kaydettiği 2 golle maçı kazanmayı başardı. Sarı-lacivertlilerde maça 11’de başlayan Ünder, 20. dakikada beraberlik golünü atarken, 32. dakikada da takımını öne geçirdi. Bu sezon ilk golüne Kayserispor deplasmanında ulaşan Cengiz, İstanbulspor maçında fileleri 4 kez havalandırmıştı.
Sezon başında Marsilya’dan transfer edilen Cengiz, bu sezon 15. lig maçına çıkarken ligde 7. golüne imza attı.
Cengiz Ünder, müsabakanın 80. dakikasında yerini Emre Mor’a bıraktı.
-
Cengiz Ünder’den kariyer rekoru
Trendyol Süper Lig’in 19. haftasında Fenerbahçe, Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda İstanbulspor ile karşılaştı. Sahadan 5-1 galip ayrılan sarı-lacivertlilerde Cengiz Ünder, 4 gole imza attı. Müsabakaya 11’de başlayan Cengiz, 6. dakikada takımını 1-0 öne geçiren golü atarken, 34 ve 44. dakikalarda yeniden sahneye çıktı. İlk yarıyı hat-trick ile tamamlayan 26 yaşındaki futbolcu 46. dakikada 4. kez rakip fileleri havalandırdı.
Sezon başında Marsilya’dan transfer edilen Cengiz, bu sezon 10. lig maçına çıkarken ilk kez Kayserispor deplasmanında gol sevinci yaşamıştı. Başarılı futbolcu, bugünkü performansıyla gol sayısını 5’e yükseltti.
Fenerbahçe’de ‘bir maçta 4 gol atan’ son futbolcu Enner Valencia olmuştu. Valencia, geçtiğimiz sezon Kasımpaşa müsabakasında aynı performansı sergilemeyi başararak sarı-lacivertlilerde 12 yıl sonra bu başarıyı tekrarlayan isim oldu.
Cengiz Ünder, karşılaşmanın 68. dakikasında yerini Emre Mor’a bıraktı. -
A Milli Takım’da Cengiz Ünder ve Hakan Çalhanoğlu kadrodan çıkarıldı
A Milli Futbol Takımı, 18 Kasım Cumartesi günü TSİ 22.45’te Berlin Olimpiyat Stadyumu’nda oynanacak özel maçta Almanya ile karşılaşacak. Milliler, bu müsabakanın ardından EURO 2024 Elemeleri D Grubu son hafta mücadelesinde Galler deplasmanda mücadele edecek. Söz konusu karşılaşmalar öncesinde ay-yıldızlılarda Cengi Ünder ve Hakan Çalhanoğlu aday kadrodan çıkarıldı.
TFF’den yapılan açıklamada, “Milli futbolcularımızdan Cengiz Ünder, yeni teknik heyetimizin antrenman metotlarını ve futbol felsefesini bizzat deneyimlemesi ve takım arkadaşlarıyla birlikte çalışması amacıyla, İstanbul’da dört günlük bir kamp dönemi geçiren A Milli Takımımızın Almanya ve Galler maçları aday kadrosuna davet edilmiş, daha önceden yapılan planlama kapsamında da kafilenin Berlin’e hareketinden önce kamp kadrosundan ayrılmıştır.
Takım kaptanımız Hakan Çalhanoğlu ise A Milli Takımımızın dün ve bugün yapmış olduğu antrenmanlarda, geçirdiği üst solunum yolu enfeksiyonu nedeniyle yer alamamıştır. Tıbbi durumunun yanı sıra, bebek bekleyen eşinin doğumunun çok yaklaştığı bilgisi de değerlendirilen milli oyuncumuz, teknik heyetimizin kararıyla A Milli Takımımızın aday kadrosundan çıkarılmıştır” denildi.
-
Cengiz Ünder: “Taraftarımızın sevgisi ile sahada çok daha güçlü bir oyuncu olacağım”
Fenerbahçe’nin, Marsilya’dan kadrosuna kattığı milli futbolcu Cengiz Ünder, kulüp televizyonunda yayınlanan ‘Günün Röportajı’ programına konuk oldu. Fenerbahçe’nin başarısı için elinden gelenin en iyisini yapacağının altını çizen başarılı oyuncu, çok iyi bir kadroya sahip olduklarını da vurguladı. Taraftarların sevgisi ile sahada çok daha güçlü bir oyuncu olacağını dile getiren Cengiz Ünder, her kulvarda sonuna kadar gideceklerine yürekten inandığını ifade etti.
Milli oyuncunun açıklamaları şöyle:
“İyi durumdayım. Burada olmaktan dolayı çok mutluyum. Kendi ülkemdeyim. Alışma gibi bir sorunum yok. Gelir gelmez ilk defa adapte sorunu yaşamadım. Yurt dışında oynadığım takımlarda bunu yaşıyordum ama tabii ki burada yaşamıyorum. Fiziksel olarak da iyiyim. Her şey yolunda.Şu ana kadar benim için her şey çok güzel gidiyor. Daha önce birlikte oynadığım arkadaşlarım da var. Adaptasyon süreci olmadı. Herkesle konuşuyorum. Arkadaşlık ortamı da iyi. Buranın ortamını çok seviyorum. Zaten sürekli tesise erken geliyorum, geç çıkıyorum. Burada olmaktan keyif alıyorum. Her şey güzel gidiyor. Sürekli maç olmasını ve sürekli oynamak istiyorum.
Küçüklükten beri böyle bir alışkanlığım olduğu için sürekli masa tenisi, bilardo oynamayı seviyorum. Çağlar (Söyüncü) ile birlikte olduğumuz dönemlerde evimizde bilardo vardı. Sürekli oynuyorduk. Masa tenisi evimde var. Sürekli oynuyorum. Her masada varım. Sahada da varım. En iyisinde sahadayım. Tesiste olmaktan dolayı keyif alıyorum çünkü uzun zamandır böyle bir arkadaşlık ortamına ne kadar kendi ülke dışında olsan da hissedemiyorsunuz. Kendi ülkenizde bunu farklı hissediyorsunuz, milli takıma geldiğimde de dile getirmiştim. Burada olmaktan çok keyif alıyorum. ‘Erken geleyim, erken çıkıyım’ gibi şeylerim yok. Olabildiğince erken geliyorum, keyif alıyorum. Kendimi böyle daha motive ediyorum ve mutlu oluyorum. Saha dışındaki aktivitelerden konuşuyorum. Genelde oyun oynamaya başladığım zaman çok hırslıyım. Kimse kaybetmeyi sevmiyor. Çok çabuk sinirleniyorum. Sahada da öyleyim. Saha dışındaki oyunlarda da öyleyim. Kaybedince hemen sinirleniyorum. O yüzden her oyunda %100’ümü vermeye çalışıyorum. Kazanmak istiyorum.
Marsilya’da kampta iken transfer haberleri çıkmaya başlamıştı. Menajerimle de sürekli konuşuyordum. Kendi kendime düşünmeye başlamıştım. Tekrardan ülkeme dönmeyi düşünüyordum. Fenerbahçe’nin ilk günden imza attığım güne kadar bana yaklaşımı çok güzeldi. Başkanımızın, yöneticilerimizin, hocamızın. Hepsi bu transferin arkasında durdu ve son ana kadar bitirmeye çalıştı. Uzun bir süreç oldu. Benim için de çok stresliydi. Çünkü bir an önce takıma katılmak istiyordum. Uzun süren transfer süreçlerini genelde sevmiyorum. Daha önceki gittiğim takımlarda hepsi kısa sürede olmuştu. Fenerbahçe’ye gelmem 3 haftalık bir süreçti, diyebilirim. Bu dönem benim için çok stresliydi çünkü takımda antrenmanlara bazen katılıyordum, bazen katılmıyordum. Çünkü herhangi bir şey olmasından korkuyordum. Buraya gelmek istiyordum. Son ana kadar bunu kafamda çok net şekilde belirlemiştim. Marsilya kulübüne de bunu iletmiştim, hepsi biliyordu. Menajerimle sürekli konuştuk. Başkanımızla da konuştuk. Buradayım ve bundan dolayı gururluyum. Her zaman ülkemde oynama gibi bir hayalim vardı. Daha önceki röportajlarımda ‘umarım Avrupa’da devam ederim diyordum’ ama bir anda Fenerbahçe gibi bir kulübe gelince bu kararı değiştirebiliyorsunuz. Kendi açımdan da şunu söyleyebilirim. Artık ülkemizdeki bu futbolu Türk oyuncu olarak daha fazla yukarıya taşımak istiyorum. Bunu yapabilecek güçteyim. O yüzden buraya geldim.
Roma’ya gittiğimde ilk golü Dzeko’ya attırmıştım. Keza Şampiyonlar Ligi’nde ilk golümü Shaktar maçında Dzeko attırmıştı. Fred de oradaydı. Altınordu’da iken ilk Fenerbahçe’ye karşı oynamıştım. Başakşehir’e gittiğimde ilk Süper Lig maçını Fenerbahçe’ye karşı oynamıştım. Şu an Fenerbahçe forması altında sahaya çıkıyorum. İlk maçımda Samsun’a karşı sahaya çıktım. İlk maçımda tekrardan Edin Dzeko’ya gol attırdım. Benim için her şey güzel gidiyor. Başta da söylediğim gibi bunları yaptıracağımı biliyordum. Havaalanına geldiğim gün de söylemiştim. ‘Ben attıracağım, Edin Dzeko atacak’ diye ve ilk maçta bunu yaptık. Bu daha başlangıç. Hepimiz her gün daha iyi olmak zorundayız. Kendi açımdan da öyle. Bu benim için yeterli miydi, değildi tabii ki. Daha ilk maçımdı. Çok daha fazlasını yapacağıma inanıyorum. %100 hazır olunca kendimi çok daha güçlü durumda görüyorum. Bunu ligi izlediğimde de görebiliyorum. Burada çok fazla iş yapacağımı düşünüyorum.
8-9 yaşımda iken Balıkesir Sındırgı’da sürekli halı sahalarda top oynadım. Sındırgıspor’da. Böyle geçen çocukluğum vardı. Sonrasında babam beni Bucaspor’a götürmüştü. Orada ilk seçmelere girdim. Altyapı değil, spor okullarında önce beni denemişlerdi. 2-3 dakika oynadıktan sonra beni çıkardılar, takım tesislerine götürdüler. Aslında ilk Bucaspor’da başladım. Sonrasında annem ve babam benimle birlikte Bucaspor’a geldi. Babam bütün ailesinin Sındırgı’da olmasından dolayı İzmir’de olmayı kabul etmiyordu. Başkanımız Seyit Mehmet Özkan da bize ev tutmuştu. Annem ve ben orada, babam ile ablam Sındırgı’da yaşıyordu. 13-14 yaşına kadar Bucaspor’da oynadım sonra Başkanımız Altınordu’yu alınca oraya geçtim. 2 yıl altyapıda oynadıktan sonra 16 yaşında A takımda oynamaya başladım.
Benim için her şey çok hızlı gelişti. O zaman her gün bir oyuncu A takımla antrenmana çıkıyordu ve bir süre geçtikten sonra beni hiç A takımla antrenmana çağırmamışlardı. Takım arkadaşlarıma da söylüyordum. ‘Bir gün oraya çıkarsam bir daha aşağıya inmem’ diye.
Bir gün antrenmana çıktım ondan sonra bana söylediler: ‘Cengiz bundan sonra hep A takımlasın’ O günden sonra oynamaya başladım. Hiç bırakmadım. Sonrasında Başakşehir’e gittim. Avrupa kariyerim açıldı. A milli takımda forma giydim. Güzel kariyerim oldu. 26-27 yaşında tekrar Türkiye’ye döndüm. Kendi açımdan her şeyin güzel olduğunu söyleyebilirim. Başarılı bir kariyerim var.
İlk geldiğim günden beri çok iyi hissettim. O gün taraftarımızla ilk maçı izlemeye geldiğimde stadyumdan da takımın içinde ne kadar güzel bir ortam olduğunu görüyorsunuz. Bunu ilk geldiğim günden beri hissettim ve takımın içine girince bunu çok çok daha iyi anladım. Birlik ve beraberlik olmuş durumda. Bu tabii ki maçların kazanılmasına da bağlı. Kaybettiğiniz zaman çok farklı bir ortam da oluşabiliyor. Şu an hep kazanıyoruz. Takım olarak iyi durumdayız. En önemlisi her zaman kazanmak. Bunu en iyi şekilde göstermeliyiz. Güçlü bir kadro kalitemiz var. Her şekilde en sonuna kadar götürmek zorundayız. Bu kadro kalitesi bunu hak ediyor.
Tekrardan Fenerbahçe’yi Şampiyonlar Ligi’nde büyük kupalara karşı oynarken görmek istiyoruz. Fenerbahçe kulübü bunu hak ediyor. Buraya yakışıyor, bu oyuncu kadro kalitesine de yakışıyor. Umarım hep birlikte bunu sezon sonuna kadar hep birlikte götürürüz. İlk günden beri bunu söyledim, yürekten. Sonuna kadar gideceğimizi ve yapacağımızı da biliyorum.
Konferans Ligi’nde 5’te 5 yaptık. Sonradan geldiğim için bundan sonraki süreçte dahil olacağım. Hepsi güzel geçti. Çok farklı galibiyetler aldık. Özellikle son maçta ben de kulübedeydim. Bunu yakından gördüm. Takım olarak iyi giden bir performansımız var. 5-1 kazandık, rövanş maçımız var. Maç maç bakarak gitmemiz gerekiyor. Uzun bir maraton. Daha önce Marsilya’da oynadığım için biliyorum. Konferans Ligi’nde yarı finale kadar gitmiştik. Umarım bu takımla finale kadar gideriz. Kadro kalitemiz çok iyi. Sonunu düşünmeden maç maç gitmek daha doğru. Ligle birlikte çok sayıda maç yapacağız. Sonuna kadar götüreceğimize inanıyorum.
Burada da oynadığım her zaman Süper Lig’in zor olduğunu biliyorum. O zamanlarda iyiydi şimdi artık takımların kadro kalitesi de daha iyi olmaya başladı. Bu sene zorlu bir lig olacak ama en iyi bizim olduğumuzu düşünüyorum. Buraya gelmemde beni teşvik eden en büyük faktörlerden bir tanesi de kadro kalitesi idi. Fenerbahçe ismini söylemeye gerek yok zaten o isim olunca her şey değişiyor. Zorlu bir lig olacak. Kendi açımdan ise ben her zaman hazırım. %100’ümle hazır olamasam da en son maçtan dolayı da her şeyi görmüş oldum. Her zaman kendime çok güveniyorum. Özgüveni çok yüksek bir oyuncuyum. Rekabetten kaçmam her zaman oynamak istiyorum. Bunun için buraya geldim. Başka hiçbir şey düşünmüyorum. Sadece oynamak ve yapabileceklerimi herkese göstermek istiyorum. Kanıtlayacak bir şeyim de yok. Sadece Fenerbahçe’nin şampiyon olması için elimden gelenin en iyisini yapacağım. Çok sayıda gol katkısı yapmak istiyorum. Herkesin benden beklentisi yüksek. Kimse merak etmesin. Kendimi çok iyi biliyorum. Oynayacağım futbolu da çok iyi biliyorum.
Benden bekleneni biliyorum. 10 yaşımdan beri hep kendimden iki yaş büyüklerle oynadım. Özgüvenim yüksek ve bunu sahada en iyi yapabilen kişilerden biri olduğumu düşünüyorum. Kötü eleştirilere hiçbir zaman takılmıyorum. Bunlar beni daha çok motive ediyor. Milli takımda da keza çok olduğu zamanlarda oldu ama ben hiçbirine bozulmadım. Milli takımda oynadığım günlerden beri en çok gol atan oyuncuyum. En çok asist yapan kişiyim. Her gün üstüne koyuyorum.
Roma’ya ilk gittiğim günde birisi beni yanına çağırmıştı, ‘birisiyle seni tanıştıracağız’ diye. Totti’nin futbolu bıraktığı sezon ben Roma’ya gittim. Keşke birlikte de oynasaydık. Onu çok isterdim. İlk beni onunla tanıştırmışlardı, çok heyecanlanmıştım. Örnek olarak gördüğünüz birisi karşınızda olunca özellikle Avrupa’ya gittiğinizde. Sürekli onunla konuşmak istiyordum ama ilk zamanlar (dil) bilmediğim için çok konuşamıyordum. Çok yardımcı oluyordu. İlk sene kulübün sürekli içerisindeydi.
Her gün gelip, gidiyordu ama bana çok yardımcı oluyordu. Hatta maçlardan önce bana sürekli, ‘bu maçta gol atarsan sana şöyle yapacağım, şunu alacağım, bunu alacağım’ diyerek beni sürekli gaza getiriyordu. Birlikte oynamak istediğim oyunculardan bir tanesiydi. Gittiğim günden beri bana Roma’da çok yardımcı olmuştu, sonrasında da çok konuşmuştuk.
Edin Dzeko, Roma’ya gittiğimde de bana çok yardım etmişti. Menajerim Mirsad Türkcan o da Fenerbahçe efsanesi. Ondan dolayı sürekli Dzeko ile yakın bağımız vardı. Aynı dili konuştukları için Edin Dzeko sürekli bana yardım ediyordu. Roma’da iken birlikte yemeklere gidiyorduk. Şimdi tekrar aynı takımdayız. Ben buraya gelmeden önce de buraya gelmesinden dolayı çok mutluyum. Çünkü onun gibi bir oyuncuyu Türkiye’de izlemek çok farklı bir şey. Sürekli telefonda da konuştuk. ‘Ne zaman geliyorsun?’ diye. İkimizde diyorduk, ‘biraz daha sabırlı olmamız lazım’ diye. Ben de çok stresliydim. Ve en sonunda geldik. Stadyuma girmeden önce de onunla görüntülü konuşmuştuk. Artık tekrardan aynı takımdayız.
İrfan Can Kahveci çok yakın arkadaşım, Başakşehir’de birlikte oynadığımızdan beri. Tatillerde de birlikteydik sürekli. Karakterini çok seviyorum. Çok iyi insan. İçinde kötü niyeti bulunmayan, her zaman temiz kalpli düşünen birisi. Onunla tekrardan buluştuğumuz için çok mutluyum. Her gün birlikteyiz. Tesisten gitsek bile sürekli konuşuyoruz. Onunla aynı takımda olmaktan dolayı çok mutluyum. Kalbi çok temiz, çok yetenekli zaten burada daha önce de söylediğim gibi yurt dışında oynarken bana Türkiye liginde en yetenekli Türk sorulduğu zaman her zaman İrfan’ı söylerdim. Çok iyi başlangıç yaptı onun adına çok mutluyum. Umarım böyle devam eder.
Herkesin söylediği, iyi dripling yapıyorum. Hızlıyım, futbolu biliyorum. Bu kendimi şey yapmak gibi söylemeyeyim. Başta da söyledim, en büyük özelliklerimden bir tanesi özgüvenim. Bunu küçük yaştan beri büyüklerle oynamaktan dolayı bu özelliğimin geliştiğini söyleyebilirim. Pres konusunda ise takımda geçen yıldan çok yapmaya başlamıştım. Pres yaparken %100’ümü vererek yapıyorum. İnsanlar söylese de çok defans yapmıyor, nereye gideceğimi ve nerede duracağımı biliyorum. O yüzden bu konuda sıkıntı yaşadığımı düşünmüyorum. Top tutabilen bir oyuncuyum, hızlıyım. Oyun içinde sürekli varım. Sürekli oyunun içinde olmaktan keyif alıyorum.
Bana her yerde sürekli ‘Cengo’ deniliyordu. Ben Cengo’yu çok sevmesem de herkes böyle diyordu. Roma’da iken ‘Under’ çok söyleniyordu. Marsilya’da ‘Cenco’ deniliyordu. İngiltere’de ‘Undertaker’ şeyi çok olmuştu. Genelde herkes ‘Cengo’ diyor.
Roma’da çok güzel günlerim geçmişti. İlk senemde Şampiyonlar Ligi yarı finali oynamıştık. Herkesin ailesinden videolar istendiğinde kendi ailemi orada gördüğümde çok mutlu olmuştum. Yarı final maçına giderken. Marsilya’ya gittiğimde Bordeaux’u deplasmanda 45-46 yıl aradan sonra yendikten sonra ertesi hafta lig maçımızda kale arkasına benim adımı yazmışlardı. ’45 yıl sonra bize bu anı yaşattığın için teşekkür ederiz Under ’ Türk bayrağıyla. Gittiğim her yerde sevildim. Bu beni çok mutlu ediyor. Burada da kendimi çok sevdireceğimi biliyorum.
Geldiğim ilk günden beri bana hissettirdikleri destek çok fazlaydı. Gelmeden önce de bunu çok fazla hissettim, sosyal medyada. Çok mutlu oluyordum. Gelmeden önce bu duyguyu hissetmek çok farklı. Bu sizin gelmenizi daha çok teşvik ediyordu. Sonunda burada Fenerbahçe taraftarıyla birlikteyim. Onları sevindireceğim çok anlar olacak. Kimsenin şüphesi olmasın. Bu konuda benim için rahat. Herkesin sevgisini de hissedebiliyorum. Onların sevgisi ile sahada çok daha güçlü bir oyuncu olacağım. Taraftarlara söylemek istediğim mesaj: Bu sene her maçta stadyumumuzu dolduralım. Yolun sonuna kadar hep birlikte en güzel şekilde gidelim. Sizin desteğinizi hissetmek çok farklı bir duygu. 12. oyuncu olarak bu desteğinizi her zaman hissediyoruz. Bunu daha çok hep birlikte hissedelim.”
-
Cengiz Ünder: “Fenerbahçe forması altında oynamak gurur verici”
Fenerbahçe’nin renklerine bağladığı milli futbolcu Cengiz Ünder, kulüp televizyonuna açıklamalarda bulundu. Bir an önce Fenerbahçe forması giymek ve Saracoğlu çimlerine ayak basmak istediğini dile getiren Cengiz Ünder, “Fenerbahçe camiasına geldiğimden dolayı çok mutluyum ve gururluyum. Daha önce pek çok kez Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde sahaya çıktım ve hepsi benim için güzel anılardı. A Milli Takımda goller attığım maçlar oldu. Artık o golleri Fenerbahçe forması altında atacağım. Taraftarlarımızın karşısına çıkmak için çok heyecanlıyım. Her zaman farklı bir ambiyansı vardı. Umarım her şey çok güzel olur. Bunun için çok heyecanlıyım. Bir an önce sahaya çıkmak istiyorum” dedi.
“Yabancı olduğum bir ortam değil”
Gerek Türk milli takımında gerekse de Avrupa’da birlikte forma giydiği pek çok oyuncuyla yeniden buluştuğunu ifade eden Cengiz, “Milli takımdan çok sayıda arkadaşım var, zaten sürekli birlikte oynadığımız oyuncular. Yabancı olduğum bir ortam değil. Artık kendi evim gibi gördüğüm takım arkadaşlarımla birlikte oynayacağım. Dzeko’yla Roma’da 3 yıl oynadım, onunla saha içinde çok iyi anlaşıyorduk. Birbirimizin bütün iyi yanlarını biliyorduk. Bu benim için çok büyük artık olacak. Onunla oynamayı da özledim. Diğer takım arkadaşlarım arasından da çok sayıda kişiyle oynadım. Şimdi ben de buradayım” şeklinde konuştu.“Artık Türkiye’deyim, Fenerbahçe’deyim”
Milli futbolcu, uzun bir aranın ardından Türkiye’ye döndüğünü ve Fenerbahçe’ye geldiği için mutlu olduğunu ise şu sözleriyle anlattı:
“Yaklaşık 6-7 yılın ardından tekrardan ülkeme dönüyorum, Fenerbahçe camiasına geliyorum. Bunun için çok mutluyum. Benim için Avrupa deneyimi çok başka oldu. Çok güzel geçti. Ülkemi her zaman Avrupa’da temsil etmek istemiştim. Şu an artık Türkiye’deyim, Fenerbahçe’deyim. Kendimi çok iyi hissediyorum. Her zaman özgüveni yüksek bir oyuncuyum. Sahada elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Bunu da en iyi şekilde göstereceğimi biliyorum.”“Çok kaliteli bir kadromuz var”
Fenerbahçe’nin UEFA Avrupa Konferans Ligi’nde güzel bir performans sergilediğine dikkat çeken 26 yaşındaki futbolcu, “Konferans Ligi maçlarını izledim ve iyi başlamak çok önemliydi. 3 maç kazandık ve 1 maç daha kaldı, o maçı da kazandıktan sonra umarım en iyi şekilde, en iyi yerlere gideriz. Çünkü çok kaliteli bir kadromuz var. Bu takımın da çok iyi işler yapacağına inanıyorum. Zaman geçtikte çok çok daha iyi olacağımızı düşünüyorum” diye konuştu.“Bu forma altında oynamak benim için gurur verici”
Fenerbahçe forması altında oynayacak olmanın gurur verici olduğunu anlatan başarılı futbolcu, “Bizim için uzun bir sezon olacak. Ben de bunun için çok heyecanlıyım. Tekrardan Türkiye’ye döndüğüm için ayrı bir heyecan içerisindeyim. Özellikle bu forma altında oymamak benim için gurur verici. Kendimi her zaman hazır görüyorum. En büyük hedeflerimden bir tanesi, tabii ki de şampiyon olmak, bunu da başaracağımıza inanıyorum. İyi bir kadromuz var. Bunu sonuna kadar götüreceğimize inanıyorum” açıklamasında bulundu.“Fenerbahçe’ye gelirken içimden geçenlerden bir tanesi de Can Bartu gibi bu kulübün efsanesi olmak”
Sarı-lacivertlilerin efsanesi ‘Sinyor’ Can Bartu ile olan bir anısını da paylaşan Cengiz Ünder, “Sevgili Can Bartu ile İstanbul’da karşılaşmıştık. Bana çok güzel tavsiyeler verdi. O da hem Fenerbahçe efsanesi hem de İtalya’da top koşturmuş biri olarak orada da çok sevilen ve saygı duyulan bir isim. İtalyan futbolu ile ilgili çok güzel tavsiyeleri olmuştu. Nitekim kendisi kulübün en büyük efsanelerinden bir tanesi. Umarım biz de onun gibi büyük bir efsane oluruz ki Fenerbahçe’ye gelirken içimden geçenlerden bir tanesi de bu, o da bu kulübün efsanesi olmak” dedi.“Başkanımıza, yöneticilerimize, İsmail Hocamıza bana güvendikleri için teşekkürler”
Son olarak transfer süreci hakkında bilgi veren Cengiz, “Her şey Almanya kampında başlamıştı. Biraz da stresli bir süreç oldu. Sürekli olarak menajerimle konuşuyordum ve durumların nasıl olduğunu öğrenmeye çalışıyordum. Çok heyecanlıydım. Bir an önce gitmek istiyordum. Bu süreçte sağ olsunlar Sevgili Ali Başkanımız, Yöneticilerimiz hepsi benim yanımdaydı, dik durmamı söyledi. Her zaman büyüklerimin tavsiyesi benim için çok önemli. Ben de Başkanımıza, yöneticilerimize, İsmail Hocamıza, teknik heyete bana güvendikleri için teşekkürler. Son olarak da Marsilya’ya çok teşekkür ederim” diyerek sözlerini noktaladı. -
Fenerbahçe’de yeni transferler Cengiz ve Fred takımla birlikte ilk antrenmanlarına çıktı
Samandıra Can Bartu Tesisleri’nde, Teknik Direktör İsmail Kartal yönetimindeki antrenman koşu, ısınma ve koordinasyon çalışmalarıyla başladı.
Dar alanda pas çalışmalarıyla devam eden idman, dayanıklılık koşularıyla sona erdi. Dün Gaziantep FK ile oynanan maçta ilk 11’de forma giyen oyuncular ise antrenmanı rejenerasyon çalışmalarıyla tamamladı.
Ayrıca yeni transferler Cengiz Ünder ve Fred de takımla birlikte ilk antrenmanlarına çıktı.
Fenerbahçe, hazırlıklarına yarın yapacağı antrenmanla devam edecek.