Etiket: çiftçi

  • Büyükşehir çiftçiden 45 ton arpa alacak

    Büyükşehir çiftçiden 45 ton arpa alacak

    Denizli Büyükşehir Belediyesi, hububat sezonunda yaşanan kuraklık ve düşük fiyatlar nedeniyle zorlanan çiftçilere destek amacıyla 45 ton 200 kilogram arpa alımı gerçekleştirecek.

    Denizli Büyükşehir Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışı ile devam ettiği çalışmalara bir yenisini daha ekledi. Kentte bu yıl hububat üretim sezonunun kurak geçmesine, rekolte düşüşlerine ve fiyatların düşük seyretmesi durumuna kayıtsız kalmayan Denizli Büyükşehir Belediyesi, üreticilerin yaşadığı zorlukları hafifletmek ve tarımsal üretimi sürdürülebilir kılmak amacıyla büyükbaş hayvanlara yapılacak flake yem desteği için ihtiyaç duyulan arpayı doğrudan çiftçilerden satın almaya başladı. Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan proje ile kuraklık gibi zorlu şartlarda üretici desteklenirken, yerel ekonomi güçlendirilecek ve çiftçilerin üretime devam edebilmesi sağlanacak.

    “Hem çiftçimiz hem şehrimiz kazanacak”
    Proje ile ilgili açıklamalarda bulunan Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, üreticilerin yerel ekonominin temel taşlarından biri olduğunun altını çizdi. Başkan Çavuşoğlu, “Büyükşehir Belediyesi olarak, tarımsal üretimin sürdürülebilirliğini sağlamak ve çiftçilerimizin emeğini karşılıksız bırakmamak için ilk etapta 45 ton 200 kilogram arpayı doğrudan üreticimizden satın alıyoruz. Bu alımlar sayesinde hem çiftçilerimizin gelirini artırmayı hem de büyükbaş hayvancılığa yönelik flake yem desteği sağlamayı amaçlıyoruz. Üreticimizi desteklemek, yerel ekonomimizin güçlü kalması için büyük önem taşıyor. Bu proje ile hem çiftçimiz hem de kentimiz kazanacak” ifadelerini kullandı.

    “Desteklerinden dolayı başkanımıza teşekkür ederiz”
    Çiftçi Ömer Faruk Kayhan, kendilerine destek olan Büyükşehir Belediyesine teşekkür ederek, “Meşakkatli bir iş, arpamızı Büyükşehir Belediyesi alıyor. Hazırladık, ürettik, çok para kazanmıyoruz ama yine de Allah bereket versin. Başkanımıza bize destekleri için çok teşekkür ederiz” dedi. Çiftçi Hüseyin Cahit Kayhan ise “Bu sene arpalarımız Büyükşehir Belediyesine nasip oldu. Destekleri için teşekkür ediyoruz. Her sene desteklerin artarak devam etmesini bekliyoruz. Bereketli olsun” ifadelerini kullandı.

  • Çiftçi kendi elleriyle kertenkeleyi besledi

    Çiftçi kendi elleriyle kertenkeleyi besledi

    İlçeye bağlı Arpaç (Tığeni) köyünde biber ekimiyle uğraşan İbrahim Mavi, barakasının bir köşesinde halsiz düşmüş hamile bir kertenkeleyi fark etti. Çiftçi Mavi, elleriyle kertenkeleye karpuz yedirtti. İlk başlarda çekingen davranan kertenkele, bir müddet sonra kendisine uzatılan karpuzu çiftçinin ellerinden afiyetle yedi.

    Bu duygu dolu anlar, başka bir çiftçi tarafından cep telefonunun kamerasıyla kaydedildi. Kertenkeleyi besleyen Mavi’nin bu nazik ve doğa dostu davranışı, görenler tarafından büyük takdir topladı.

  • Yüksekova’da çiftçilerin kış hazırlığı başladı

    Yüksekova’da çiftçilerin kış hazırlığı başladı

    Yüksekova’da çiftçilerin yaz aylarında biçtikleri otlar patoz makinesinden geçirilerek saman haline getirilmeye başlandı. İlçeye 5 kilometre uzaklıkta bulunan Beşatlı köyünde yaz aylarında binbir zorlukla biçilen otları köye getirerek saman yapan köy sakinleri, yardımlaşmayla kışa hazırlıklarını sürdürüyor.
    Çiftçilerin zorlu kış sürecini yerinde inceleyen Yüksekova İlçe Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Emin Yiğit, emektar çiftçilere kolaylık dileyerek bereketli bir yıl temennisinde bulundu.

    Köy Muhtarı Fethi Erci, kış mevsiminin yaklaştığını belirterek, “Biz çiftçiler kış hazırlığı için kolları sıvadık. Her sene olduğu gibi ilkbaharda büyük emek verdiğimiz otu patozdan geçiriyoruz. Köy halkı olarak birlik ve beraberlik içerisinde patoz işine başladık” dedi.

  • Çiftçinin baş belası kahverengi kokarca

    Çiftçinin baş belası kahverengi kokarca

    Üreticinin en büyük düşmanı olarak görülen kahverengi kokarca böceği, fındık başta olmak üzere birçok tarım ürününe büyük zarar verdi. Çiftçiler, ürünlerini saran zararlıya karşı çözüm yolları ararken Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Sağlam, kahverengi kokarca böceği yakalamak için nemli bir ağaca yerleştirilen feromon tuzağı üzerinde üreticileri bilgilendirdi. Sağlam, zararlı böceği en çok rüzgar almayan ve nemli bahçelerde gördüklerinin altını çizerken, yüksek rakımlı ya da sahile yakın bahçelerde ise kahverengi kokarca böceği tehlikesine rastlamadıklarını ifade etti.

    “Rüzgar alan, 250-300 rakım üstü ve deniz kenarlarındaki bahçelerde kokarca görülmüyor”

    Zararlı kahverengi kokarca böceğinin sevdiği ve sevmediği yerler hakkında bilgi veren İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, “Kahverengi kokarcanın az olduğu bölgeyi ilaçlarsanız, yararlı böcekleri öldürürsünüz. Tuzaktaki zararlıları sayarsınız. Yoğun olduğunu görürseniz bölgeyi ilaçlarsınız. Kahverengi kokarca böceği nemi seviyor. Çarşamba’da bir üretici bahçesini ilaçladı. Yan bahçe sahibi ise ilaçlatmadı. İlaçlanan bahçede zararlı yok, yan bahçe ise sıkıntıda. Üretici 4 kez ilaçlatmış ve bir sıkıntı yaşamamış. Gözlemlerimiz; denize, sahile yakın bahçelerde bir sıkıntı olmuyor. Rüzgarın olduğu ya da rüzgar alan bahçelerde olmuyor. 250-300 rakımın üzerinde de pek görünmüyor. Kahverengi kokarca böceği nerede nem birikiyor, orayı seviyor. Yanlış bilinen bir oldu ise kabuklar sertleşince ilaçlamanın kesilmesi. Kabuk sert olsa da kahverengi kokarca böceği ürüne zarar verebiliyor. İlaçlamayı bırakmayacağız. Çünkü böcek, fındık kabuğunu sert bir şeyle delmiyor, salgı bırakıyor. O salgı da 1-2 ay içerisinde fındığın içini siyahlaştırıyor” dedi.

    “Kışı metruk binalarda geçiriyor”

    Yaz sonrası bulunduğu bölgedeki metruk ve kimsenin olmadığı binalarda konakladığına dikkat çeken İbrahim Sağlam, “Zararlı ile mücadelede öncelikle ilaçlamamızı yapacağız. Hasat sonrası kahverengi kokarca böceğinin yoğun görüldüğü yerlerde tavsiye ettiğimiz ilcalarımız var. Böcek, kışı metruk binalarda ya da saçak altlarında geçiriyor. Metruk binaların, konaklayabilecekleri yerlerin etrafına tuzak atıyoruz. Bu tuzaklarda feromon olduğu için kahverengi kokarca böceği geliyor. Tuzağın olduğu ve zararlının sardığı ağacı hemen ilaçlıyoruz. ‘Gördüğün yerde yok et’ denilen kavram bu” diye konuştu.

    “İlaçları biz temin edeceğiz, herkesten araç temin edip, günde 10 köyü ilaçlayacağız”

    Yaz sonrası zararlının yoğun olduğu tüm köylere topyekun bir çalışma gerçekleştireceğini vurgulayan Sağlam, “Bakanlık olarak biyosidal temin edeceğiz. Zararlının bulunduğu köylerin tamına yetecek ilaçları biz alacağız. Belediyelerden, odalardan, muhtarlardan ilaçlama yapabilen motor, patpat gibi araçlardan destek alacağız. Teknik eleman gözetiminde her gün 10 köyü ilaçlayacağız. Kimin nereye ne kadar ilaç atacağını biz ayarlayacağız. Köyleri ilaçladıktan sonra kış geçince, gidebileceği bahçelere feromon tuzakları koyacağız. Saklanan zararlı böcekler bahçeye giderken feromon kokusunu alacak, tuzağa gelecek. O dönem de yine tuzakların olduğu ve fazla zararlının olduğu bölgeyi ilaçlayacağız. Nisan-Mayıs’ta baktık ki kahverengi kokarca böceğinin yoğun olduğu bahçe, köyler varsa tespit edip, önlemleri ve çözümleri arttıracağız. Rüzgarın aldığı yerde kahverengi kokarca durmuyor. Soğuk yerde durmuyor. Nem biriken yerleri çok seviyor. Örneğin eve geldiği zaman balkonda yaş çamaşır olsun, ona hemen geliyor. Kuru çamaşırlarda ise bir tane bulamıyorsunuz” şeklinde konuştu.

  • Niğdeli çiftçilere ÇKS uyarısı

    Niğdeli çiftçilere ÇKS uyarısı

    Üreticilerin tarımsal faaliyetlerinin ülke genelinde kayıt altına alınması ve çiftçilerin desteklerden yararlandırılabilmeleri amacıyla oluşturulan Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) başvuru takvimi açıklandı. Niğde İl Tarım ve Orman Müdürlüğü yaptığı yazılı açıklamada Niğde genelinde tarımsal üretim yapan üreticileri kayıt yaptırmaları konusunda uyardı.
    Çiftçilere ait tarımsal verilerin düzenli ve güncel bir şekilde toplanması, kayıt altına alınması ve çiftçilerin desteklerden yararlanmasını sağlayan Çiftçi Kayıt Sistemine üreticiler 1 Eylül 2024 ve 31 Aralık 2024 tarihleri arasında başvuru yapabilecekler.

  • Tarsus’ta 30 yıllık yol sorunu çözüme kavuştu

    Tarsus’ta 30 yıllık yol sorunu çözüme kavuştu

    Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç’ın talimatıyla harekete geçen Muhtarlık İşleri Müdürlüğü ekipleri, bölgede yaşayan üreticilerin arazilerine daha kolay ulaşım sağlaması için yol açma çalışması gerçekleştirdi. Çalışma sayesinde, arazilere giden yolun mesafesi kısaltılarak çiftçilerin işleri kolaylaştırıldı.

    Kulak Mahallesi Muhtarı Mustafa Ercan, Başkan Boltaç’a teşekkürlerini ileterek, mahalle sakinleri ve çiftçiler adına memnuniyetini dile getirdi. Ercan, “Yaklaşık 30 yıldır kapalı olan kadastral yolumuz bitmiş haldeydi. Belediyemize müracaatımızı yaptık, 5 kilometrelik yolumuzu aktif hale getirdik. Ağır vasıtalar asfalt yolumuzu tahrip etmemek için bu yolu kullanacaklar” dedi.

  • Tarlalarını sulayamayan çiftçiler, traktörlerle yol kapattı

    Tarlalarını sulayamayan çiftçiler, traktörlerle yol kapattı

    Kitre, Çayıryolu, Çiftetaş, Salyazı, Oruçbeyli köyleri ve Gümüşhane’nin Köse ilçesine bağlı bazı köylerden çiftçiler traktörleri ile Sünür Ovası’nda bir araya gelerek, arazilerinin yetersiz sulanmasını protesto ettiler, DSİ ve Sulama Birliğini göreve çağırdılar.

    Çayıryolu ile Salyazı arasındaki yolu trafiğe kapatan çiftçiler yaklaşık bir saat boyunca eylemlerini sürdürdüler. Onlarca traktörün kapladığı alanda açıklamalarda bulunan çiftçiler, çözüm bulamadıkları için böyle bir yola başvurduklarını, eylem yapmaya mecbur kaldıklarını belirttiler.

    “Saygımızdan dolayı biz yine de sesimizi yükseltmiyoruz”
    “Bunaldık” diyerek tepkili bir şekilde konuşan çiftçi yetkililerden buraya çözüm bulmaları talebinde bulunarak, “Yetkililerden buraya özen göstermelerini bekliyoruz. Bizlerin bu hale gelmeden önce bu sorunun çözülmesi gerekiyordu. Bizler çözüm bulamadığımız için bu yola başvurduk. Keşke halk buraya toplanmadan önce buraya çözüm bulunsaydı, biz de bu sorunu yaşamasaydık, bu kadar mağdur olmasaydık. Sesimiz belki çok yüksek çıkacak ama saygımızdan dolayı biz sesimizi yine fazla yükseltmiyoruz. Şunu da bilsinler, bu işi son noktaya getirmesinler, bunaldık. İflasın eşiğine geldik, böyle bir şey yok. Bayağı bir zararımız var. Yoncadan bahsedecek olursak bir araziden, bir tarladan 500 balya alınırken, şu an 200 balya alınmıyor, 150 balya ile çıkıyor. Bu vatandaşın tamamen zararıdır. Söylemek istediğim çok şey var ama yetkili bulamadığımız için ancak bunları dile getirebildik” dedi.

    Ovada 24 saat çözüm sunan bir ekibin olması gerektiğine değinen bir başka vatandaş, “Burada ani müdahale ekibinin kesin olması lazım. Bu ovanın kartlı sisteme geçmesi lazım. Burada çiftçi toprağına küsmesin” şeklinde konuştu.

    “Bizim bu mağduriyetimizin görülmesi lazım. Bu çiftçilerin mağduriyetinin bir önce giderilmesi lazım”
    Yetkili bulamamaktan, sorumlu bulamamaktan dert yanan Sivaslı çiftçi, “Buraya Sivas’tan, Çorum’dan, Erzincan’dan, Niğde’den gelen çiftçiler var, her yerden gelenler var. Şu an burada pancarlar bitik halde. 7 ton pancar alıyordum, bir ton pancar alamayacağım. Burada ekip sağlam değil. Sulama Birliği’nde tecrübeli çalışan adam yok. İki kişi var, ellerinden gelen çabayı gösteriyorlar ama yetişemiyorlar. Bir vana kırıldı, biz kaynak yapıp götürdük. Adamlar gelip ekskavatörle suyu boşalttılar. Ekskavatörü de bizler getirttik. Devlet Su İşleri nerede? Hiçbir sorumlu yok ortada, kimseye ulaşamıyoruz. İki çalışan var, iki çalışanla bu sorun çözülmez. Suyu açmak için bir hafta bekliyoruz, boru patlıyor yedek boru yok. Vana kırılıyor, yedek vana yok. Buna bir an önce çözüm bulunması lazım. Burada 47 bin dönüm arazi var, arazinin yarısı sulanıyor yarısı sulanmıyor. Demirözü’nde, Rüştü’de su sorunu yok ama Çayıryolu-Salyazı arası köylerinin mağduriyeti çok büyük. Bizim bu mağduriyetimizin görülmesi lazım. Bu çiftçilerin mağduriyetinin bir önce giderilmesi lazım” diye konuştu.

    Bir diğer çiftçi, borçları nedeniyle devletten yardım beklediklerini belirterek, “Mart ayında ödemelerimiz başlıyor, nasıl ödeyeceğiz, kara kara onu düşünüyoruz. Bu ödemeler ertelenir mi bilmiyorum ama devletten bir yardım bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

    Öte yandan, Bayburt Valisi Mustafa Eldivan ve Bayburt Milletvekili Prof. Dr. Orhan Ateş’in sorunun çözülmesi için çalışma başlattığı öğrenildi.

  • Çiftçiler kara lastik ayakkabılardan vazgeçmiyor

    Çiftçiler kara lastik ayakkabılardan vazgeçmiyor

    Günlük hayatta kullanılan pek çok kıyafet ve malzeme gelişen teknoloji ile birlikte değişirken, Türkiye’de kırsal kesimde giyilen kara lastik ayakkabıların modası gelişen teknolojiye rağmen hiç geçmedi. Köylüler tarafından ‘4×4’ olarak adlandırılan ve özellikle dağlık arazilerde incir, zeytin ve kestane hasat sezonunda daha çok tercih edilen kara lastik ayakkabıların yoğun rağbet gördüğünü belirten Aydınlı Ayakkabıcılardan Osman Delgeç, “Eskiden fiyatı uygun bulunduğu için çok satılırdı. Şimdi dağlık arazilerde çalışan çiftçiler güvenlikleri için alıyor. Aydın ve çevresinde üretilmeyen bu ayakkabılar Konya ve Samsun’dan getirip müşterilerin taleplerini karşılıyoruz” dedi.

    Bu yıl havaların kurak gitmesinden dolayı dağlık alanlardaki incir bahçelerinde kara lastik dışındaki ayakkabılarla dolaşmanın çok zor olduğunu belirten Aydın’ın en eski ayakkabıcılarından Osman Delgeç, “Sağlamlığı, tırmanış ve tutunma kabiliyetinin yüksek olmasının yanında oldukça ucuz olan kara lastik ayakkabıların aynı zamanda kurak ve yaşlık günlerde kaymaz. Özellikle ağaca çıkarak çalışan çiftçiler güvenlikleri için başka ayakkabı giymiyor. Kösele ya da diğer ayakkabılarla ağaca çıkmak ve engebeli arazilerde dolaşmak tehlikeli olduğu için çiftçiler halen bu ayakkabıları tercih ediyor” dedi.

  • Bitlis’te çiftçiler tasarruf için ilaçlamayı drone ile yapıyor

    Bitlis’te çiftçiler tasarruf için ilaçlamayı drone ile yapıyor

    Tatvan ilçesine bağlı Sarıkum köyü çiftçileri, geleneksel yöntemlerle kıyaslandığında drone ile  daha hızlı ve daha etkili bir şekilde ilaçlama yapıyor. Daha az kimyasal kullanımı ve daha az iş gücü gibi avantajlarla sahip olan drone ilaçlama hem maliyet tasarrufu hem de iş gücü verimliliği açısından büyük katkılar sağlıyor. Zirai dron uzmanı Kadir Yılmaz, drone yapılan ilaçlamanın geleneksel yöntemlerle yapılan ilaçlamaya göre 40 kat daha hızlı olduğunu söyledi. Yılmaz, “Aynı zaman bu yöntemle 100 dekar alandan yaklaşık 4,5 dekar ürün kaybının da önüne geçmiş oluyoruz. Drone ile ilaçlama son yolların trend teknolojik hamlesidir. Bizlerde bu konuda Türkiye’de ve yurt dışında bir hayli çalışma yürütmekteyiz. 7 yıl önce Srilanka’da başladık. Türkiye ve Ukrayna’da da bu işe önem vermeye başladık. Yapılan geleneksel ilaçlama yöntemine göre birçok avantajı bulunmaktadır. Hassa uygulamaya yönelik bir çalışması var. Bunun dışında ürün ezilmediği için tarlanın da verimi yükseliyor. Yapılan geleneksel ilaçlamaya göre 40 kat daha hızlı ilaçlama mümkün oluyor. Bölgedeki çiftçimizin de bu konuda zararlı ile mücadelesine drone çözüm odağı olmuş oluyor. Günlük bazda drone başına 500 dekarda 3 ile 4 bin dekara kadar ilaçlama yapabiliyoruz. Çiftçimiz için hem zamandan hem maliyetten hem de alacağı ürünün kalitesine göre faydalanmış oluyor” diye konuştu.

    Çiftçilerin bu konuda ön yargılı yaklaşmaması gerektiğini de savunan Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:
    “Hem su tasarrufu hem hassas uygulama hem de sağladıkları yüksek rekoltelerle çiftçimiz bundan çok çok faydalanmış oluyor. Ülkemizde çiftçilerimizin bu konuya ön yargılı yaklaşması yerine bu konuda daha da bilimsel yönleri ile alarak uzman kişilerle çalışıp bu konudan faydalanmalarını tavsiye ediyoruz. Drone ile ilaçlamanın geleneksel olarak yapılan ilaçlamaya göre birçok faydası mevcut. Drone ile yapılan bir uygulamada günlük yapılan bir ilaçlamanın geleneksel yöntemlerle oluşturduğu su farkı bir kişinin bir yıllık su kullanımına eş değerdir. Bununda dışında yapılan uygulama havadan olduğu için tarlaya herhangi bir temas olmadığından dolayı hem bitkinin strese girmesi engellenmiş oluyor hem de ezilmediği için 100 dekarda 4,5 dekar fazladan ürün elde edilmiş oluyor.”

  • “Kavurucu sıcakta acı hasat”

    “Kavurucu sıcakta acı hasat”

    Depremin yaralarını üreterek saran Hataylı çiftçilerin biber hasadı mesaisi geçtiğimiz günlerde başladı. Türkiye’nin en bereketli topraklarından olan Amik Ovası’nda sıcak havayla olgunlaşan biberler, tarım işçileri tarafından kavurucu sıcakta zorlu şartlarda tek tek toplanıyor. Günlük 600 TL yevmiye alan tarım işçileri, acı biber hasadında oldukça zorlanıyorlar. Ellerini yüzlerine temas ettirdiklerinde biberin acılığını yaşayan işçiler, zorlu şartlarda mesailerini sürdürüyorlar. Hassa ilçesinde yaklaşık 6 dönüm arazisine kapya biber eken Sezai Kılınç da hasada başladı. İşçiler tarafından zorlu şartlarda özenle toplanan biber kilogram fiyatı 22 TL’den tarladan alıcı buluyor.

    “Elini yüzüne sürersen yakar, gözlerin su damlatır”
    Elini yüzüne sürdüğü zaman yaşadığı zorluğu ifade eden İnci Yeşil, “Biber topluyoruz, sıcak havada. Ekmek paramız için çalışıyoruz, sıcak havada zor oluyor. Biber acı, şartlar zor. Yevmiyemiz 600 TL, rabbim yardımcımız olsun. Elini yüzüne sürersen yakar, gözlerin su damlatır” dedi.

    “Hasat bereketli gidiyor, satışını 22 TL’den anlaştık”
    Çiftçi Sezai Kılınç ise biberin kilogram fiyatında 22 TL’ye anlaştığını dile getirerek, “Hava çok sıcak 40 derecenin üzerinde. Hasadımız iyi rabbime şükür. Verim güzel, 1 dönüm kadar yer topladım 2 tona yakın biber hasat ettim. Toplamda 6 dönüm ekim yaptım. Hasat bereketli gidiyor, satışını 22 TL’den anlaştık. Sıcakta biber de yanıyor, biz de yanıyoruz, elimiz de yanıyor. Yüzümüze sürünce zehir gibi geliyor” dedi.