Etiket: Çınar

  • İki imparatorluk gören çınar

    İki imparatorluk gören çınar

    İki imparatorluk gören 8 asırlık çınar ağacı 7’den 70’e herkesin ilgi odağı oluyor. Kırklareli’nin Vize ilçesine bağlı Çakıllı beldesinde bulunan, gölgesinde Doğu Roma ve Osmanlı imparatorluk mensuplarını barındıran yaklaşık 822 yaşındaki çınar ağacı, görenleri hayran bırakıyor. Özel bir çay bahçesinde bulunan asırlık çınar yıllara meydan okuyor. Asırlık çınar ağacının bölgenin simgesi olduğunu anlatan Hüseyin Manaz, “Civarda bundan daha yaşlı ağaç yok. Bölgede gelip geçenler bunun altında oturuyor.

    Daha öncelerinde bakımsızdı, hatta bunun içinde ateş falan yakarlardı. Kurumak üzereyken koruma altına alınınca bakım sonucunda ağaç sanki böyle gençleşti, gelişti. Herhâlde daha asırlardır yaşayabilir. Bölgemizin bir simgesidir” dedi. Vizede oturan Manaz, gelip geçerken ağacın atında sürekli oturduklarını belirterek, “Vizeliyim, gelip geçerken hep uğrarız, çayımızı içeriz.

    Görüyorsunuz hava ne kadar sıcak fakat ağacın altında serin bir hava var yani serinletiyor. Biraz ileride sıcaktan bunalıyorsunuz ama burası gayet serin” diye konuştu. Öte yandan, yoldan geçen araçların asırlık çınarı görünce durduğu gözlemlendi.

  • 700 yıldır dimdik ayakta

    700 yıldır dimdik ayakta

    Samsun’un Çarşamba ilçesi Kızılot Mahallesi’nde bulunan ve yapılan incelemelerde yaklaşık 700 yıllık olduğu belirtilen dev çınar ağacı geçmişle bugün arasına köprü kuruyor. Tarih Araştırmacısı ve Emekli Öğretmen Hasan Topuz, ilçede bulunan asırlık çınar ağacının geçmişi Selçuklu ve Osmanlı Devletlerine dayandığını, yüzyıllardır ağacın sapasağlam durduğunu söyledi.

    “Osmanlı Devletini, Selçuklu Devletini ve Cumhuriyet dönemini görmüş bir ağaç”

    Kendisinin de Çarşambalı olduğunu ve bölgenin tarihini araştırarak çeşitli makale ve kitaplar yayınladığını belirten Tarih Araştırmacısı ve Emekli Öğretmen Hasan Topuz, “30 seneden fazla bir süredir kendi bölgemi araştırmaktayım. Araştırmalarım sonucunda 30 köyü anlatan ‘Arım Düzünde Zaman’ ve Çarşamba Belediyesinin yayınladığı ‘Çarşamba Nüfus Defteri’ adlı iki kitabı kaleme aldım. ‘Çarşamba Nüfus Defteri’ adlı kitapta Çarşamba’nın 700 yıl öncesine dayanan nüfus yapısını araştırıp anlattım. Yine diğer kitabımda da Çarşamba’nın önemli yaşam noktası olan Arım bölgesinde ki yaşamı, tarihi gelişmeleri ve nüfusu gibi önemli konuları araştırıp yayımladım. Araştırmalarıma göre ağacın geçmişi 700 yıla dayanıyor. Selçuklu Devleti’ni, Osmanlı Devleti’ni ve Cumhuriyet dönemini görmüş bir ağaç. Orta Asya’dan şöyle bir söyleniş var. Türkler göç ettiği yerlere bir çınar ağacı dikerlermiş. Bu ağaca bizim yöremizde kavlağan ağacı derler. Bu ağaç türü bölgemizde pek yok.

    Çocukluğumda bazı köylerde gördüm ama en ünlüsü budur. Bu ağaçtan daha yaşlı ağaç yoktur. Ağaç işleriyle uğraşan bilimciler, ağacın 700 yıllık bir yaşının olduğunu tespit etti. Ağacın bulunduğu konumda da birçok önemli olay yaşanmış. Bölgede geçmişte kum tepeleri ve çakıl tepeleri bulunuyormuş. Buralardaki tepeler, 1600’lü yıllarda yaşanan büyük bir depremde kaybolmuş. Arım bölgesi olarak adlandırdığımız bölge birçok tarihi olaya şahitlik etmiş diyebiliriz” dedi.
    Mahalle sakinleri hiç bakım yapılmadan bu halde ağacın sağlam bir şekilde yaşamını sürdürdüğünü belirterek, ağacın bölge için önemli bir değer olduğunu ifade ettiler.

  • Tarihi İnkaya Çınarı geleceğe taşınıyor

    Tarihi İnkaya Çınarı geleceğe taşınıyor

    Adını Osmanlı Devleti’nin ilk köylerinden olan İnkaya Köyü’nden alan 700 yıllık Ulu Çınar, tohumlarıyla Bursa’yı yeşertecek. Osmangazi Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün Çukurca’daki fidanlık tesisinde tarihi çınarın tohumlarından elde edilen fideler, Osmangazi ilçesinin dört bir yanına dikilecek.


    Fidan yetiştirme tesisini inceleyen Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Bursa’nın en önemli simgelerinden olan tarihi İnkaya Çınarı’nın tohumlarını tüm ilçeye yayacaklarını söyledi. Tesiste 50 çeşit fidan, 165 çalı bitkisi ve 675 bin mevsimlik çiçek bulunduğunu belirten Başkan Dündar, “Yaz mevsimi ile birlikte belediyemizin Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nde hareket başladı. Osmangazi’de yer alan 800’ün üzerindeki park ve bahçede bakım ile peyzaj çalışmaları yoğunlaştı. Ekiplerimiz bu çalışmaları yaparken fidanlık tesisinde yetiştirilen kendi ürünlerimizi dikmeye özen gösteriyor.

    Özellikle İnkaya Çınarı tohumlarını, Bursa meşesi ve erguvan çiçeğini ilçemizin dört bir yanına yayıyor. Şehrimizin daha yeşil bir Bursa olması için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

  • 105 yaşında gençlere örnek oluyor

    105 yaşında gençlere örnek oluyor

    Aydın’ın Efeler ilçesi Şahnalı Mahallesi’nde yaşayan 1918 doğumlu 105 yaşındaki Mehmet Solak, yaşantısıyla gençlere örnek oluyor. İlerleyen yaşına rağmen gördüğü kimseyi unutmayan Mehmet Amca, bir asırlık ömrüne sığdırdığı hatıralarını da tüm detaylarıyla hatırlıyor. Babasının Osmanlı Dönemi’nde Eğridere Medresesi’nde okuduğunu ve 1910’lu yıllarda geldiği Şahnalı Mahallesi’nde 57 sene imamlık yaptığını ifade eden Mehmet Amca, babasının izinden giderek her gün sabah 03.30’da kalkıp 5 vakit namazını kaçırmıyor. İlerleyen yaşına rağmen ibadetini kaçırmayan ve her gün Kur’an okumayı da ihmal etmeyen Mehmet Amca, yaşantısıyla da gençlere örnek oluyor.

    Celeplik yapan dedesinin Şahnalı’daki dostlarını ziyaret ettiği zamanlarda babasının da camide sürekli Kur’an okuduğunu ve daha sonra babasını köyden evlendirerek camiye imam yaptıklarını anlatan Mehmet Amca; “Babam 15-20 sene boyunca Eğridere Medresesi’nde okumuş. Dedem celeplik yaparmış. O sıralarda dedem Şahnalı’daki dostlarını ziyarete gelirmiş. Babam daha 20 yaşlarında talebeymiş daha. Dedem sık sık buraya gelir giderken babam da geldiğinde camide kuran okurmuş. daha sonra dedemin buradaki dostları ‘senin oğlana bizim kızı verelim köyümüze de hoca yapalım’ demişler. Dedem de ‘peki demiş’ ve babam nişanlanmış. Daha sonra düğün yapıyorlar. Sonra babam burada hocalık yapıyor. İmam oluyor. 57 sene burada imamlık yapıyor. Derken 1967’ye kadar babam imamlık yapmış” dedi.

    Kendisinin 3 yıl askerlik yaptığını ve daha sonra çiftçilikle yaşamına devam ettiğini söyleyen Solak; “1941’de asker oldum. 3 sene askerlik yaptım. Askerlikten sonra döndüm ve 1944’de nişanlandım, 45’de evlendim. Ondan sonra çiftçilik yapmaya, hayvan alışverişi yapmaya başladım. Kendi tarlalarımızı ekip biçmeye başladım. 1980’e kadar çalıştım. Öyle yaşamaya devam ettik” şeklinde konuştu.
    Mustafa Kemal Atatürk’ü yüz yüze görmediğini ifade eden Mehmet Amca; “Atatürk’ü yüz yüze hiç göremedim. 1938’de öldü. Atatürk öldükten sonra gelen İsmet Paşa’yı gördüm askerdeyken ama Atatürk’ü göremedim” dedi.

    “Yoğurtsuz yemek yemez”

    Köyde, Mehmet Amca’nın yaşında kimsenin olmadığını ifade eden gelini Gülsüm Solak ise “Aynı avluda beraber yaşıyoruz. Yaşlandığından beri biz bakıyoruz. Bahçede ektiğimiz sebze meyveleri getiriyoruz. Nereye gitsem babamın yemeğini suyunu hazırlar öyle giderim. Gittiğim yerde de oyalanmam hemen geri dönerim. Üç dört günde 1,5 kilo süt alıp geliyorum. Sütü pişirip dolaba koyuyoruz her gün sabah bir cezve kadar kahvaltısında süt içer. Süt ile ekmek yer. Öğlen ve akşam yemeklerini de asla yoğurtsuz yemez. Her hafta 1 kilo kese yoğurdu alırım. Her yemeği yoğurtla yer. Sabah ezandan önce kalkar, abdestini alır ezanı bekler. Namazını kılar, Kur’an okur. 5 vakit namazını geçirmez. Öğle namazından sonra biraz uyur dinlenir. İkindi namazından sonra mutlaka her gün Kur’an’ını okur. Köyde onun yaşında hiç kimse yok. Yaşına göre de maşallah çok iyi. Kendisini idare ediyor” dedi.

    “Bir gördüğünü bir daha unutmaz”

    Mehmet Amca’nın ilerleyen yaşına rağmen bir gördüğünü bir daha unutmadığını ifade eden gelini Gülsüm Solak; “Tuvaletimiz dışarıda bahçede oraya kadar kendisi çok rahat gidip geliyor. Ama akşamları yalnız çıkartmıyoruz. Kulakları az duyuyor ama bir şekilde anlaşıyoruz. Anlatamadığım zaman kağıda yazıyorum. Hatta yazıp kağıdı verdiğimde ‘bravo sen okumuşsun baya’ diyor, seviniyor. Kendisi her şeyi anlıyor. Ne söylemek isterse rahat rahat söyleyebiliyor. Yalnız duymadığı zaman biz yazarak cevap veriyoruz bazen. Çok şükür yazıları gözlüksüz okuyabiliyor. Bu aralar gözleri biraz görmemeye başladı. Eve her ziyarete geleni de mutlaka bilir tanır. Yıllardır görmediği birisini görse dahi hemen tanır. Gelen misafiri de mutlaka kapıdan çıkana kadar arkasından gider uğurlar ve okur arkasından. Şimdilerde göndermiyoruz artık düşer diye korkuyoruz” dedi.

  • Asırlık çınar ağacı caddeye devrildi

    Asırlık çınar ağacı caddeye devrildi

    Üsküdar Çengelköy’de devasa büyüklükteki bir çınar ağacı kökünün çürümesi sonucunda ana caddeye devrildi. Olay, Üsküdar Çengelköy Mahallesi Çengelköy Caddesi üzerinde bulunan devasa büyüklükteki bir çınar ağacı kökünün çürümesi sebebiyle caddeye ve cadde üzerindeki iki katlı binanın üzerine gürültüyle devrildi. İhbar üzerine olay yerine polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

    Öte yandan, Pazar günleri oldukça kalabalık olan bölgenin bayram tatili sebebiyle tenha olması olası bir faciayı önledi. Polis tedbir amaçlı caddeyi trafiğe kapattı. Bölgeye güvenlik şeridi çeken polis ekipleri önlem aldı. Görevliler, olay yerine getirilen bir vince çıkarak devrilen ağacın dallarını kesti. Çınar ağacının parçalara ayrılarak kaldırılmasından sonra cadde trafiğe açıldı. Öte yandan çınar ağacının devrildiği anlar güvenlik kamerasına yansıdı.

  • 150 yıllık çınar ağaçlarını çaldılar

    150 yıllık çınar ağaçlarını çaldılar

    Kocaeli’de geçtiğimiz ay Kartepe ilçesi Uzuntarla Mahallesi Göl mevkiindeki tarlasına giden Ali Toker (65), dedesinden yadigar kalan yaklaşık 150 yıllık iki çınar ağacının kesildiğini gördü.

    Jandarmaya şikayette bulunan Toker, olayı gerçekleştiren kişilerin bulunmasını istedi.

    Çok üzüldüğünü söyleyen Ali Toker, şöyle devam etti:

    “Kesilen iki ağacım da 150 yıllık çınarlardı. Babam ne kendisi ne de benim ağacı kesmeme izin vermez, kıyamazdı. İnsanlar gölgesinde otursun, dinlensinler diye ellettirmezdi. Birileri gelip iki tarihi çınar ağacına kıymışlar. Biz bunu yapanlardan şikayetçiyiz.

    Kamera kaydı aradık, bir tane bulduk, araştıracağız. Şahısları bulduğumuz anda jandarmaya teslim edeceğiz. İşe yarayan gövde kısımlarını götürmüşler, dal kısımlarını ise bırakmışlar.

    Tahminimce gövde kısmıyla masa üstü yapacaklar, çünkü çok değerli. 10 tonun üstünde odun bırakmışlar, 4 ton da almışlar. Bir masanın fiyatı 15-20 bin TL arasındadır. Bir masanın kalınlığını 6 santimden yapıyorlar. 100-150 bin TL arasında fiyata satarlar diye düşünüyorum.”

  • Asırlık çınar sandığa yürüyerek gitti

    Asırlık çınar sandığa yürüyerek gitti

    Tüm Türkiye’de olduğu gibi Şanlıurfa’da da vatandaşlar oy kullanmak için sabahın erken saatlerinde sandık başına gitti.

    Ceylanpınar ilçesinde yaşayan 92 yaşındaki Adile Akan, oy kullanacağı okula yürüyerek gitti.

    Tek başına İMKB İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Orta Okuluna giden Akan, 1137 numaralı sandıkta oy kullandı.

    Kimlikte doğum tarihi 1931 olan Adile Nine’nin gerçek yaşının ise 100’ün üstünde olduğu belirtildi.

  • Jandarma asırlık çınarları unutmadı

    Jandarma asırlık çınarları unutmadı

    İl Jandarma Komutanlığı personeli, 18-24 Mart Yaşlılara Saygı Haftası etkinlikleri çerçevesinde, merkez İlçe Jandarma Komutanlığı sorumluluk bölgesindeki asırlık çınarları ziyaret etti. Jandarma personeli, ilk olarak (107) Esma Toğa’yı, ardından (100) Hüsniye Kuyuldar’ı evinde ziyaret etti. Büyüklerin hayır dualarını alan Jandarma personeli, yanlarında götürdükleri hediyeleri de ellerini öperek takdim etti.


    Ziyaretler esnasında yaşlıların hem ihtiyaçları olup olmadığı soruldu hem de günleri kutlandı.