Etiket: cinayet

  • Öldürdüğü nişanlısı için parayla adam tutmuş

    Öldürdüğü nişanlısı için parayla adam tutmuş

    Konya’da 11 gün önce ayrıldığı eski nişanlısı Büşra Gizem Güzelsoy (27) ve annesi Gülya Barutçu’yu (48) öldürdükten sonra intihar eden Ömer İğret’in (28) anne- kızı takip etmesi için günlüğü 100 liraya adam tuttuğu ortaya çıktı. İğret’in “Gel biraz para kazanırsın” diyerek kiraladığı İsmail K.nın, evlerinin önünde beklediği; anne- kız dışarı çıktıkları anda eski nişanlıya bilgi verdiği belirlendi. Anne ve kızın cenazeleri Bursa’da toprağa verilmişti.

    Olay, 27 Ekim akşamı Selçuklu ilçesi Yazır Mahallesi Argunşah Sokak’ta meydana geldi. Büşra Gizem Güzelsoy, annesi Gülya Barutçu ile 55 SE 617 plakalı otomobiliyle evlerinin önüne geldi. Ancak bu sırada ayrıldığı nişanlısı Ömer İğret, anne kıza silahlı saldırı düzenledi. Büşra Gizem Güzelsoy ile Gülya Barutçu olay yerinde hayatlarını kaybederken, Ömer İğret olaydan 5 saat sonra aynı silahla intihar etti.

    ANNE VE KIZI TAKİP İÇİN PARAYLA ADAM TUTMUŞ

    Asayiş Şubesine bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri, yaptığı çalışmalar sonunda intihar eden Ömer İğret’in anne-kızı, kendi aracını tanıdıkları için kafeterya sahibi arkadaşı Umut Sefa E.’nin (27) tanıştırdığı İsmail K.’ya (21) 1 hafta süreyle takip ettirdiği ortaya çıktı. İğret’in İsmail K.’ya “Gel biraz para kazanırsın” diyerek, günlük 100 lira karşılığında fotoğraflarını gösterdiği anne-kızın evinin önünde bekletip, bilgi aldığı belirlendi. Bir gün 3 saat evin önünde bekleyen İsmail K.’nın olay günü öğle saatlerine Ömer İğret’e kendi adına kiralanan aracı verip, evden çıkan anne-kızı takip etmesini sağladığı tespit edildi. İğret, anne ve kızını takip sonunda geldikleri evlerinin önünde öldürdü.

    ‘YARDIM ETMEK İSTEDİK’

    Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Umut Sefa E., İsmail K. ve arkadaşları Hulusi Ö.’yü (21) gözaltına aldı. Şüphelilerin ifadelerinde, Ömer İğret’in kendilerine Büşra Gizem Güzelsoy’u çok sevdiğini söylediğini, annesinin Büşra Gizem ile aralarına girdiğini, zaman zaman Gülya Barutçu’yu ve Büşra Gizem’i öldürmekten bahsettiğini, kendilerinin de aralarının düzelmesi konusunda İğret’e yardımcı olmak istediklerini ancak olayın bu noktaya gelebileceğini bilmediklerini söyledikleri öğrenildi.

    SERBEST BIRAKILDILAR

    Emniyetteki işlemlerinin ardından ‘cinayete yardım ve yataklık’ suçlamasıyla adliyeye sevk edilen şüphelilerden Umut Sefa E. savcılıktaki ifadesinin ardından, İsmail K. ve Hulusi Ö. ise çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.

  • 8 yaşındaki Eylül’ü öldüren sanığın cezası belli oldu

    8 yaşındaki Eylül’ü öldüren sanığın cezası belli oldu

    8 yaşındaki Eylül Yağlıkara’yı alıkoyduktan sonra öldüren sanık Uğur Koçyiğit, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

    Ankara’nın Polatlı ilçesinde 22 Haziran 2018’de kaybolan 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara’nın cinsel saldırıya uğrayıp öldürülmesine ilişkin davada sanık Uğur Koçyiğit, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.

    Sanık Koçyiğit’e ayrıca “çocuğa nitelikli cinsel istismar” ve “çocuğu hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından 42 yıl hapis cezası verildi.

    Uğur Koçyiğit’in annesi sanık Huriye Koçyiğit ise yardım suçundan 15 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı.

    Mahkeme sanık Uğur Koçyiğit’e verdiği cezadan hiçbir indirim uygulamadı.

  • Evinde önce boğulup sonra benzin dökülerek yakılan Fatma Mavi son yolculuğuna uğurlandı

    Evinde önce boğulup sonra benzin dökülerek yakılan Fatma Mavi son yolculuğuna uğurlandı

    İstanbul’un Bahçelievler ilçesindeki evinde Ergin A. tarafından önce boğulan sonra da benzin dökülerek yakılan Fatma Mavi (31) memleketi Karaman’da gözyaşları arasında toprağa verildi. Mavi’nin cenaze törenine ailesi ve yakınları katıldı.

    Bahçelievler’de 1 Kasım günü sabah saatlerinde bir apartmanın ikinci katındaki dairede patlama meydana geldi. Medya sektöründe çalışan Fatma Mavi dairede ölü bulundu. Olayın ardından yapılan incelemede Fatma Mavi’nin öldürüldüğü ortaya çıktı. Cinayetle ilgili çalışma başlatan Bahçelievler Asayiş Büro Amirliği ekipleri, Mavi’nin en son Ergin A. ile görüştüğünü belirledi. Gözaltına alınan Ergin A’nın, tartıştığı Fatma Mavi’yi önce boğduğunu daha sonra da benzin alıp yaktığını söylediği öğrenildi. Adli Tıp Kurumu’ndaki işlemlerinin ardından memleketi Karaman’a getirilen Mavi’nin cenazesi, Yeşil Cami’de kılınan namazın ardından şehir mezarlığında gözyaşları arasında toprağa verildi. Cenaze törenine ailesi ve yakınları katıldı.

  • Bursa’da ortağını öldüren sanık: “Olay kazara oldu”

    Bursa’da ortağını öldüren sanık: “Olay kazara oldu”

    Bursa’da 2 çocuk babası Çağdaş Yıldız’ı, otomobilde tabanca ile vurarak öldürdükleri iddia edilen biri tutuklu 4 sanığın yargılanmasına başlandı. Tutuklu sanık Yusuf Demir, “Çağdaş’a uzattığım sırada silah ateş aldı. Olay kazara oldu” dedi. Öldürülen Çağdaş Yıldız’ın eşi Zeynep Yıldız ise, eşinin planlanarak öldürüldüğünü söyledi.

    Olay, geçtiğimiz mart ayında Yıldırım ilçesi Yavuz Selim Mahallesi’nde meydana geldi. Araç kiralama şirketleri bulunan ve aralarında ticari anlaşmazlık nedeniyle husumet olduğu öne sürülen Çağdaş Yıldız ile Yusuf Demir, konuşmak için bir araya geldi. Ancak ikili arasında tartışma çıktı. Tartışma sırasında Yusuf Demir, ruhsatsız tabancasıyla, 2015 yılında dönemin Kestel Belediye Başkanı Yener Acar’ı sağ bacağından silahla vurarak yaraladığı iddiasıyla 3 yıl 6 ay hapis yatıp çıkan Çağdaş Yıldız’ı göğsünden vurdu. Ağır yaralanan Yıldız’ı, Yusuf Demir’in yakınları, özel otomobil ile Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi’ne götürdü. Yıldız, burada hayatını kaybetti. Olayın ardından soruşturma başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, eş zamanlı operasyonla Yusuf Demir ile yakınları Enver D. (34), Mustafa D. (48) ve İdris D.’yi (30) yakaladı. Demir, tutuklanırken, diğerleri tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

    ’30 YILDIR SİLAH TAŞIRIM’

    Bursa 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakkında ‘kasten adam öldürmek’ suçundan müebbet hapis cezası istemi ile dava açılan tutuklu sanık Yusuf Demir ve diğer sanıkların yargılanmasına başlandı. Duruşmaya tutuklu sanık Yusuf Demir, Bursa E. Tipi Cezaevi’nden SEGBİS’le katıldı. Taraf avukatları ile tutuksuz sanıklar Enver D. ve Mustafa D. ise salonda hazır bulundu.

    Çağdaş Yıldız ile çok samimi arkadaş olduklarını söyleyen Yusuf Demir, “Olay anında Çağdaş, şoför koltuğunda oturuyordu. Ben yan tarafında otururken, silahımı istedi. 30 yıldır silah taşırım. Silahım, belimden çıkarıp ona uzattığım sırada aniden ateş aldı. Kazara oldu. Aramızda herhangi bir tartışma olmadı. Kendisinden alacağım olan Çağdaş’ın, benim üzerimde, benim de onun üzerinde hakkımız var” dedi.

    ‘ÇAĞDAŞ’I ARABAYLA HASTANEYE GÖTÜRDÜM’

    Olay günü Çağdaş ile evde oturduklarını belirten tutuksuz sanıklardan Mustafa D., “Çağdaş ve Yusuf ile birlikte çay içtik, yemek yedik. Çağdaş, Kestel’e gideceğini söyledi. Yusuf ile Çağdaş birlikte evden çıktı. Bir süre sonra bağrışma sesi duydum. Arabanın yanına gittiğimde Yusuf, Çağdaş’ı ‘Kazaen vurdum’ dedi. Arabayla hastaneye götürdüm. Üzerime atılı suçu kabul etmiyorum” diye konuştu.

    ‘MUSTAFA VE YUSUF’UN RENGİNİN ATTIĞINI GÖRDÜM’

    Diğer tutuksuz sanık Enver D. ise, evinde oturduğu sırada silah sesi duyduğunu söyleyerek, “Aynı apartmanda oturduğumuz için Mustafa’nın evine gittiğimde Yusuf ile Çağdaş’ı orada otururken gördüm. Çay içip, yemek yedik. Evden çıktıktan 45 dakika sonra silah sesini duydum. Dışarıya çıktığımda Mustafa’yı ve amcam Yusuf’un da renginin attığını gördüm. Kazaen oldu diyordu. Amcamın böyle bir şey yapmayacağını biliyorum” şeklinde konuştu.

    ‘EŞİM, SANIĞIN TÜM İHTİYAÇLARINI KARŞILIYORDU’

    Öldürülen Çağdaş Yıldız’ın eşi Zeynep Yıldız, “Eşim, Yusuf’un ev kirasını, elektrik parasını, çocuklarının eğitim masrafını karşılıyordu. Son 5 aydır eşim ödeme yapmıyordu. Hatta, Yusuf beni telefonla arayıp, evinin elektrik borcu bulunduğunu, ödenmemesi halinde kesileceğini söyledi. Eşim, Yusuf’un çağırması üzerine evine gitti. Hatta giderken ‘Bakalım ne diyecek’ dedi. Eşim ile sanık arasında tartışma yoktu, samimiyette yoktu. Sanık çok sabırlı. Eşimi planlı olarak öldürdüğünü düşünüyorum. Şikayetçiyim” dedi.

    ‘SANIK, OĞLUMDAN AYRILINCA, HUSUMET DUYMAYA BAŞLADI’

    Tanık olarak dinlenen Çağdaş Yıldız’ın babası Ergun Yıldız ise, “Kestel’de benim iş yerlerim var. Oğlum, Yusuf Demir’le tanıştıktan sonra olmadık şeyler yapmaya başladılar. Oğlum Çağdaş’a, Yusuf’tan ayrılmasını söyledim. O da Yusuf’tan ayrılacağını söyledi. Oğlum ondan ayrılınca ve ödemeler kesilince husumet duymaya başlayan sanık, oğlumu planlayarak öldürdü. Oğlumun sanığa borcu yoktu. Olay günü bile oğlumun üzerinde 40 bin lira vardı. Ölünce üzerinden çıkmadı. Kazaen değil, tasarlayarak öldürmüştür. Oğlum ile hiçbir ortaklığı yoktur” diye konuştu. Duruşma ertelendi.

  • Başı ve cinsel organı kesilmiş halde bulunmuştu! Kan donduran ifade

    Başı ve cinsel organı kesilmiş halde bulunmuştu! Kan donduran ifade

    Konya’nın Bozkır ilçesinde, akli dengesi yerinde olmadığı öne sürülen Mustafa Sömek’in (56) başını ve cinsel organı keserek öldüren, Mücahit Minaz (41), tutuklandı. Cinayetin ardından kanlı elbisesiyle bir kahvehaneye gidip çay içtiği ortaya çıkan ve şizofreni tedavisi gördüğü iddia edilen Minaz’ın ifadesinde; “Bir şeyler mırıldanıp duruyordu. Öldürmek istedim, öldürdüm” dediği öğrenildi.

    Olay, cumartesi günü saat 00.00 sıralarında Yukarı Mahalle Ahmet Yaşar Caddesi’ndeki Zengibar Anadolu Lisesi yanındaki alanda meydana geldi. Sokakta ceset olduğunu görenler polisi aradı. Olay yerine gelen polis ekipleri, başı ve cinsel organı kesilmiş halde bir erkeğe ait ceset buldu. Cinsel organı vücudunun yanında, başı ise lisenin bahçesine atılmış halde buldu. Yapılan incelemede cesedin akli dengesi yerinde olmadığı iddia edilen Mustafa Sömek’e ait olduğu belirlendi. Ceset ve baş, otopsi için Bozkır Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.

    CİNAYETTEN SONRA ÇAY İÇMİŞ

    Cinayetin ardından çalışma başlatan Cinayet Büro Amirliği ekipleri, şüphelinin Almanya’da yaşayan ve kısa bir süre önce memleketi Yalıhüyük ilçesine tatile gelen Mücahit Minaz olduğunu belirledi. Olayın ardından kanlı elbisesiyle bir kahvehaneye gelip çay içtiği ortaya çıkan Minaz, taksiye binerek kaçtığı Yalıhüyük’te gözaltına alındı. 2 hafta sonra yeniden Almanya’ya döneceği belirlenen ve şizofreni tedavisi gördüğü öne sürülen Minaz’in ilk ifadesinde, ”Bankamatikten para çekiyordum. Bir şeyler mırıldanıp duruyordu. Öldürmek istedim, öldürdüm” dediği ortaya çıktı. Minaz, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

    Öldürülen Mustafa Sömek’in ise bugün Bozkır ilçesinde toprağa verilmesi bekleniyor.

  • Patlamada öldü sanılıyordu! Cinayete kurban gitmiş

    Patlamada öldü sanılıyordu! Cinayete kurban gitmiş

    İstanbul Bahçelievler’de dün sabah saatlerinde bir apartmanın ikinci katında patlama meydana geldi. Medya sektöründe çalışan 31 yaşındaki Fatma Mavi hayatını kaybetti.  Olayın ardından çalışma yapan Bahçelievler Asayiş Büro Amirliği ekipleri Mavi’nin en son Ergin A’yla görüştüğünü belirledi. Gözaltına alınan Ergin A’nın, tartıştığı Fatma Mavi’yi önce boğduğunu daha sonra da benzin alıp yaktığını söylediği öğrenildi.

    Şirinevler Mahallesi Mahmutbey Caddesi 4. Sokakta dün sabah 09.00 sıralarında meydana gelen olayda, 5 katlı apartmanın ikinci katında patlama meydana geldi. Olay yerine gönderilen itfaiye ekipleri salon kısmında 31 yaşındaki Fatma Mavi’nin cesediyle karşılaştı. 2 yıldır burada oturduğu öğrenilen Mavi’nin öldüğü patlamayla ilgili çalışmalarını derinleştiren Bahçelievler İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri, Fatma Mavi’nin en son irtibatta olduğu kişilerle ilgili çalışma başlattı. Yapılan çalışmalarda genç kadının en son Ergin A., ile sık sık görüştüğünü tespit etti.

    “ÖNCE BOĞDUM SONRA YAKTIM”

    Bunun üzerine çalışma başlatan Bahçelievler Asayiş Büro Amirliği ekipleri Ergin A’yı gözaltına aldı. A’nın ifadesinde, “Gece Fatma ve yanında bulunan 2 kadınla buluşup Taksim’e gittik. Sabah 07.00 sıralarında olayın yaşandığı eve geldik. Başka bir kadın yüzünden bu sırada Fatma’yla aramızda kıskançlık tartışması çıktı. Kendimi tutamadım. O an cinnet getirdim ve Fatma’yı ellerimle boğdum. Sonra Ali İlkay S., adlı arkadaşımı çağırdım. Benzin istasyonuna gittik. Ona para vererek benzin aldırdım. Sonra eve geldim. Ali çıkmadı yukarı. Ben daha sonra benzini dökerek evi ateşe verdim. Fatma’yı da yaktım dediği öğrenildi.

    Ellerinde ve kollarında yanıklar bulunan Ergin A’nın ifadesinin ardından Bahçelievler Asayiş Büro Amirliği ekipleri Ali İlkay S’yi de gözaltına aldı.

  • 3 kişiyi öldürdü, cezası kaldırıldı

    3 kişiyi öldürdü, cezası kaldırıldı

    Isparta’nın Yalvaç ilçesinde 18 yıl dini nikahla yaşadığı Asiye Aydoğmuş (37) ve babası Orhan Aydoğmuş (56) ile Muhtar Ayşe Adıgüzel’i (58) tüfekle vurarak öldürdüğü iddiasıyla 3 kez ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Ramazan Duyan’a (54), aynı olayda Adıgüzel’in eşi Ömer Adıgüzel’in de aralarında bulunduğu 3 kişiyi öldürmeye teşebbüs ettiği gerekçesiyle verilen 27 yıl hapis cezası, Antalya İstinaf Mahkemesi tarafından kaldırıldı. Ölü taklidi yaparak hayatta kalmayı başaran Ömer Adıgüzel, karara tepki göstererek, itiraz edeceklerini söyledi.

    Antalya’da çiftçilik yapan Ramazan Duyan, başkasıyla evli olmasına rağmen 18 yıl önce dini nikah kıydırıp, Asiye Aydoğmuş ile yaşamaya başladı. Ancak çift arasında zamanla anlaşmazlık çıktı. Asiye Aydoğmuş da Isparta’nın Yalvaç ilçesine bağlı Çetince Köyü’ndeki baba evine döndü. Ramazan Duyan, tüm ısrarlarına rağmen geri dönmeyen Asiye Aydoğmuş ile görüşmek için geçen yıl 15 Ağustos günü köye geldi. Aydoğmuş ailesinin evine gitti.

    İddiaya göre çift arasında, ‘eve dönme’ meselesinde çıkan tartışmanın büyümesi üzerine araya baba Orhan Aydoğmuş girdi. Yaşanan arbedenin ardından Duyan, evden ayrıldı. Asiye Aydoğmuş ise telefonla Muhtar Ayşe Adıgüzel’i arayarak, durumu haber verdi.

    3 KİŞİYİ ÖLDÜRÜP KAÇTI, JANDARMA YAKALADI

    Muhtar Ayşe Adıgüzel de eşi Ömer Adıgüzel ile baba- kızın evine geldi. Bir süre sonra elinde pompalı tüfekle geri dönen Ramazan Duyan, evin önünde oturan Orhan Aydoğmuş’a ateş etti. Baba Aydoğmuş yere yığılırken, Ramazan Duyan, kendisine engel olmaya çalışan Muhtar Ayşe Adıgüzel’i de vurdu. Ramazan Duyan, evin mutfak bölümünden gelen ve babasının üzerine kapanan Asiye Aydoğmuş’a da 2 el ateş etti. 3 kişi olay yerinde hayatını kaybederken, Ramazan Duyan, geldiği kamyonetle kaçtı. Ömer Adıgüzel’in haber vermesi üzerine olay yerine jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Jandarma, Duyan’ı Gelendost ilçesi Bağıllı köyü yakınlarında yakaladı.

    Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu yargılanan sanığa, 3 kişiyi öldürmekten 3 kez ömür boyu, 3 kişiyi öldürmeye teşebbüsten de 9’ar yıldan toplam 27 yıl hapis cezası verildi.

    Halen Yalvaç T Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ramazan Duyan verilen cezaya Antalya İstinaf Mahkemesi’nde itiraz etti. İtirazı görüşen 4. Ceza Dairesi, 6 Ekim günü verdiği kararında, sanığa 3 kişiye yönelik ‘öldürmeye teşebbüs’ suçundan verilen cezayı, yeterli delil olmadığı gerekçesiyle kaldırdı ve beraata hükmetti. 3 kez ömür boyu hapis cezasını ise onadı.

    Kararla ilgili önümüzdeki günlerde Yargıtay süreci başlayacak.

    ‘KARARA İTİRAZ EDECEĞİZ’

    Olaydan ölü taklidi yaparak kurtulan Ömer Adıgüzel, cezasının kaldırılmasına isyan etti.

    Ömer Adıgüzel, “Zanlının gözü dönmüştü ve rastgele ateş ediyordu. Benimle beraber orada Osman ve Emine Aydoğmuş da vardı. Silahı bize doğrulttu ama tüfek ateş etmedi. Bunun üzerine olay yerinden uzaklaşan sanık az ötede havaya ateş ederek, kaçtı. O tüfek tutukluluk yapmasa biz de şimdi belki ölmüş olacaktık. Eşim kollarımda can verdi. Ben bir yandan eşimin şah damarındaki kanı durdurmak için elimle bastırırken bir yandan da ölü taklidi yapıp kurtuldum. Bu karara avukatım aracılığı ile itiraz edeceğim” dedi.

  • Bursa’da arkadaş cinayeti sanıklarına müebbet istemi

    Bursa’da arkadaş cinayeti sanıklarına müebbet istemi

    Bursa’da, Kurban Bayramı’nın ilk günü, Doğan Sarıca’yı (26) bıçaklayarak öldürdükleri iddia edilen Murathan Koç (25) ve Burak Koç (23) kardeşler ile Doğuhan Kışkan’nın yargılandığı davada, savcı mütalaa verdi. Savcı, sanıkların ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapsini istedi.

    Olay, geçen yıl Kurban Bayramı’nın ilk günü Kestel ilçesi, Vani Mehmet Mahallesi, Namık Kemal Caddesi’nde meydana geldi. Burak ve Murathan Koç kardeşler ile Doğuhan Kışkan, kavgalı oldukları arkadaşları Doğan Sarıca ile karşılaştı. Sarıca, iddiaya göre kardeşlere, “Neden selam vermiyorsunuz, neden bayramımı kutlamıyorsunuz?” diyerek, bıçakla saldırdı. Kardeşiyle birlikte yaralanan Murathan Koç da Doğan Sarıca’yı çıkan arbedede bıçakladı. Çağırılan ambulansla Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Doğan Sarıca kurtarılamadı. Koç kardeşler ise tedavilerinin ardından sevk edildikleri adliyede tutuklandı. Yargılama sırasında Burak Koç, adli kontrol şartıyla tahliye edildi.

    Bursa 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, ‘kasten adam öldürmek’ suçundan 3 sanığa da müebbet hapis cezası istemiyle açılan davanın görülmesine devam edildi. Duruşmaya tutuklu sanık Murathan Koç, Bursa H. Tipi Cezaevi’nden SEGBİS aracılığıyla katıldı. Tutuksuz sanıklar Burak Koç ve Doğuhan Kışhan ile taraf avukatları ise salonda hazır bulundu.

    Duruşmada tanık olarak dinlenen Burak Güllüoğulları, olay günü Burak Koç ile araçla giderken yolda Doğan Sarıca’yı gördüklerini anlatarak, “Arabadan aşağıya indiğimizde Burak, Doğan’a, ‘Ağabey, abimin boynuna bıçak dayamışsın, neden böyle bir şey yaptın? Ben seni severim, sayarım’ dedi. Doğan da kendisine, ”Ben de seni severim, sayarım. Seni ilgilendirecek bir durum yok Burak’ dedi. Doğan bu sırada Burak’a, ‘Ağabeyini de babanı da buradan geçirmeyeceğim’ dedi. Burak, ‘Ağabey neden geçirmeyeceksin’ dedi. Daha sonra Doğan’ın yanından ayrılıp araçla Burak’ın babasının bulunduğu büfeye gittik. Bildiklerim bundan ibarettir” diye konuştu.

    Cumhuriyet Savcısı mütalaasında, sanık Murathan Koç, Burak Koç ve Doğuhan Kışkan’ın ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi. Tutuksuz sanıklara ilişkin tutuklanmaları yönündeki talebi reddeden mahkeme heyeti, sanık Murathan Koç’un tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı karar için erteledi.

  • Kızını öldüren babaya ağırlaştırılmış müebbet hapis

    Kızını öldüren babaya ağırlaştırılmış müebbet hapis

    Ankara’nın Çubuk ilçesinde, 18 yaşındaki kızı Şeyma Yıldız’ı, internetten izlediği müstehcen videodaki kadına benzeterek öldürdüğü iddiasıyla yargılanan Harun Yıldız, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

    Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesindeki karar duruşmasına sanık Yıldız, bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Taraf avukatları ve sanık yakınları da mahkeme salonunda hazır bulundu.

    Esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapması için söz verilen baba Harun Yıldız, önceki savunmalarını tekrarladığını belirterek, “Daha önce mahkemeden görüntülerin incelenmesini talep etmiştim ancak bu kabul görmedi. Kızım, o görüntülerde baygın olarak görülüyordu, birileri kızıma bu kötülüğü yaptı. Onların bulunup cezalandırılmasını istiyorum.” dedi.

    Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hasan Şatır da “Görüntülerin gerçek olduğunu, çocuğun iradesi dışında görüntülerinin paylaşıldığını farz edelim. Bu durumda ne değişecek, bundan yola çıkarak ölen çocuğu kusurlu mu kabul edelim?” ifadelerini kullandı.

    Son sözü sorulan sanık Yıldız, kızının görüntülerini paylaşanların bulunması talebini yineledi.

    Duruşmaya verilen aranın ardından Mahkeme Başkanı Şatır, heyetin kararını açıkladı.

    Buna göre sanık Harun Yıldız, “üstsoy veya altsoydan birini öldürmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

    Hakkında takdir indirimi yapılmayan Yıldız’ın tutukluluk halinin devamı kararlaştırıldı.

    NE OLMUŞTU?

    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Aile İçi Şiddet Suçları Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianameye göre, Harun Yıldız 6 Şubat 2020’de kızı Şeyma Yıldız’ı, Çubuk’un Kargın bölgesinde tabancayla öldürdü.

    İnternetten müstehcen videolar izlediğini, bu sırada kızı Şeyma’ya ait olduğunu düşündüğü uygunsuz görüntülere denk geldiğini iddia eden Yıldız, olay günü alkol aldıktan sonra kızını dershaneden alarak Kargın mevkisine gittiğini belirtti.

    Görüntüleri sorduğu kızının durumu kabul etmediğini anlatan Yıldız, “Kızıma ısrarla bunu kendisine kimin yaptığını sordum. Bana ‘Ben böyle bir şey yapmadım.’ dedi. Ancak kafasını önüne eğerek ağlamaya başladı ve ‘Baba sus, baba sus.’ diyerek karşılık verdi.” ifadelerini kullandı.

    Kızının söylediklerine ikna olmadığını savunan baba Yıldız, tabancayla defalarca ateş ederek kızını öldürdüğünü kabul etti.

    Dijital veri inceleme raporuna göre, baba ve kızına ait telefonlarda, Şeyma Yıldız’a ait uygunsuz içerikte video bulunmadı.

    Şeyma Yıldız’a ait telefonda yapılan ayrıntılı incelemede ise hiçbir şekilde başkasından gelen ya da başkasına gönderilen uygunsuz video ve fotoğraf tespit edilmedi.

    Yine sanığın ifadesinde, “kuzenine veya arkadaşına yardımcı olan Şeyma” ifadeleriyle arama yaptığı esnada kızına ait olduğunu iddia ettiği görüntülerin çıktığı iddiası üzerine, söz konusu kelimelerle yapılan aramada ulaşılan görüntülerdeki kişinin Şeyma olmadığı ve “hiçbir şekilde ona benzemediği” belirlendi.

  • Bursa’da cinayet sanığı kendini bu sözlerle savundu

    Bursa’da cinayet sanığı kendini bu sözlerle savundu

    Bursa’da iki grup arasında çıkan ve güvenlik kamerasına da yansıyan silahlı kavgada hayatını kaybeden Muhammet Yaşar’ın (34), öldürülmesiyle ilgili davanın görülmesine başlandı. Muhammet Yaşar’ı öldürdüğü iddiasıyla hakim karşısına çıkan Kenan Erdal (23), duruşmada üzgün olduğunu söyleyerek, “Olay nefsi müdafaaydı” dedi.

    Olay, geçen mayıs ayında, Yıldırım ilçesine bağlı Duaçınarı Mahallesi, 1. Yeşim Sokak’ta meydana geldi. Alacak nedeniyle aralarında husumet bulunan iki grup, konuşmak için bir araya geldi. Ramazan Baydır ve Kenan Erdal’ın aralarında bulunduğu gruplar arasındaki tartışma, kavgaya dönüştü. Kavga esnasında her iki taraftan da silahlar ateşlendi. Vücudunun çeşitli yerlerine kurşun isabet eden Muhammet Yaşar, Kenan Aladağ ve Mehmet Fatih Şahap yaralandı. İhbar üzerine bölgeye çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan yaralılar, Bursa Yüksek İhtisas Eğitim Ve Araştırma Hastanesi ve Uludağ Üniversite Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Ancak Muhammet Yaşar, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı. Mehmet Fatih Şahap müdahalesinin ardından taburcu edildi. Yaralı Kenan Aladağ ise gördüğü tedavi sonrası taburcu oldu. Adliyeye sevk edilen sanık Kenan Erdal, tutuklanarak cezaevine konuldu.

    Çatışma anı bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, Kenan Erdal’ı belindeki silahı çıkarak karşı tarafa ateş ettiği anlar ile hayatını kaybeden Muhammet Yaşar’ın yere düşmesi yer aldı.

    Bursa 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Kenan Erdal, SEGBİS aracılığıyla cezaevinden katılırken, hayatını kaybeden Muhammet Yaşar’ın annesi Gülhanım Yaşar (57), babası Ali Yaşar (58) ile taraf avukatları da salonda hazır bulundu.

    ‘YAŞAR’I TANIMIYORUM’

    Sanık Kenan Erdal, olay günü Ramazan Baydır ile aralarında alacak-verecek meselesi olduğunu ve bunu konuşmak için bir araya geldiklerini söyledi. Kendileri konuşurken, daha sonrasında olay yerine Muhammet Yaşar’ın da geldiğini, tartışmanın da kavgaya dönüştüğünü söyleyen Erdal, kendisine silah çekildiğini ve kendisini savunmak için rastgele ateş ettiğini dile getirdi.

    Yaşar’ı daha önceden tanımadığını ve yaşanan olay nedeniyle üzgün olduğunu belirten sanık Erdal, “Ben rastgele ateş ettim. Kimsenin vurulup vurulmadığını görmedim. Bana 2 kişi silah çekmişti, ben nefsi müdafaa yaptım” dedi.

    Olay sırasında yaralanan Kenan Aladağ, duruşmada verdiği ifadesinde ise “Maktul beni kolunun altına alıp, belinden çıkardığı tabancasıyla, elini tutmaya çalışmama rağmen, kasığımdan vurdu. İki adım attıktan sonra yere düştü. Sonrasını hatırlamıyorum” diye konuştu.

    Maktulün babası Ali Yaşar da iftarını yapmasının ardından oğluna telefon geldiğini ve sonrasında evden çıktığını belirterek, “20 dakika sonra ölüm haberini aldık. Size ve adalete güveniyorum. Sanığın gereken cezayı alacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

    Mahkeme heyeti, güvenlik kamerasıyla kaydedilen görüntülerin incelenmesine, bazı tanıkların dinlenmesine ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı ocak ayına erteledi.