Etiket: cinsel saldırı

  • Tuma Çelik’in ‘cinsel saldırı’ davasında yargılanmasına başlandı

    Tuma Çelik’in ‘cinsel saldırı’ davasında yargılanmasına başlandı

    Bağımsız Mardin Milletvekili Tuma Çelik’in, 31 Mart yerel seçim çalışmaları sırasında tanıştığı D.K. adlı kadına cinsel saldırıda bulunduğu suçlamasıyla yargılanmasına başlandı. Basına kapalı görülen duruşmada, 12 yıldan az olmamak üzere hapis cezası talep edilen Çelik’in suçlamayı kabul etmediği öğrenildi.

    HDP’li Tuma Çelik’in, 31 Mart 2019 yerel seçim çalışmaları sırasında Mardin’in Midyat ilçesinde Süryani derneğinde tanıştığı D.K. isimli kadına cinsel saldırıda bulunduğu iddia edildi. Olayın ortaya çıkması ardından HDP’den ihraç edilen Çelik hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, fezleke düzenledi. TBMM’de dokunulmazlığı kaldırılan Çelik’in dosyası, tekrar Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Parlamenter Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturma tamamlanarak, Çelik hakkında ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan 12 yıldan az olmamak üzere hapis istemiyle dava açıldı.

    DURUŞMA KAPALI GÖRÜLDÜ

    Davanın ilk duruşması, Ankara 8’nci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya, tutuksuz sanık Tuma Çelik ile mağdur D.K. ve taraf avukatları katıldı. Cumhuriyet Savcısı, duruşmanın kapalı görülmesini talep etti. Mahkeme bu talebi kabul edilerek, salona taraflar ve avukatları dışında, basın mensupları ve izleyicilerin alınmayacağını bildirdi. Duruşmada D.K.’nın şikayetini tekrarladığı ve olayı tekrar anlattığı, Tuma Çelik’in ise suçlamaları kabul etmediği öğrenildi. Beyanların ardından mağdur avukatları Çelik’in tutuklanmasını talep etti. Mahkeme bu talebi kabul etmeyerek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 12 Mart’a erteledi.

    KADEM’DEN AÇIKLAMA

    Davaya katılma talepleri kabul edilen Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) üyeleri, duruşmanın ardından Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. KADEM Yönetim Kurulu Üyesi avukat Derya Yanık, Mardin’in Midyat ilçesinde bir dernekte çalışan D.K’nın, 31 Mart 2019 yerel seçim çalışmaları sırasında, HDP Milletvekili Tuma Çelik’in kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu iddia ettiğini belirterek, bu iddianın ardından HDP’den istifa eden Çelik’in milletvekili dokunulmazlığının kaldırıldığını ve Çelik hakkında ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan iddianame düzenlendiğini hatırlattı. Davanın ilk duruşmasında taraflar ile tanıklardan bir kısmının beyanlarının alındığını anlatan Yanık, duruşmanın 12 Mart’a ertelendiğini kaydetti. Yanık, “Bizler kadına yönelik tüm olaylarda ve kamuoyuna yansımış bu davada her zaman olduğu gibi suça odaklanarak adaletin tesis edilmesi gerektiğine inanıyor ve üzerine atılı suçtan yargılanması başlanan Tuma Çelik hakkında adaletin hak ettiği cezayı vermesi için çalışmalarımızı sürdüreceğimizi ifade etmek istiyoruz” dedi.

  • İğrenç olay! Köpeğe cinsel saldırıda bulundu

    İğrenç olay! Köpeğe cinsel saldırıda bulundu

    Bolu’da, köpeğe cinsel saldırıda bulunan E.Y. (26) hakkında Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında adli işlem uygulandı, bin 33 TL para cezası kesildi. Bolu Belediyesi de E.Y.’ye 15 bin TL para cezası kesti.

    Olay, önceki gün Okçular köyünde meydana geldi. Evinin balkonunda oturan bir vatandaş, E.Y.’nin tarlada köpeğe cinsel saldırıda bulunduğunu görünce polise haber verdi, o anlar cep telefonuyla kaydetti. Bölgeye sevk edilen ekipler, E.Y.’yi gözaltına aldı.

    E.Y. hakkında Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında adli işlem uygulandı, bin 33 TL para cezası kesildi. E.Y.’ye Bolu Belediyesi de 15 bin TL para cezası kesti.

    Bolu Emniyet Müdürlüğü Hayvan Koruma Şubesi ekipleri, köpeği Bolu Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü’ne bağlı hayvan barınağına teslim etti.

  • Cinsel saldırı sanığını dövdüler

    Cinsel saldırı sanığını dövdüler

    Antalya’da Çiğdem Yaylak’ı çalıştığı iş yerinden eve bırakma bahanesiyle alıp götürdüğü marangoz atölyesinde tecavüz ettiği iddia edilen ve olayın travmasıyla intihara teşebbüs ederek yüzde 99,9 engelli kalmasına sebep olduğu öne sürülen Murat K. (36), saldırıya uğradı. İş yerinin önünde kimliği belirsiz kişilerin darbettiği Murat K., “Cep telefonumu açamıyorum. Binlerin üzerinde tehdit mesajları geliyor. Ailem ve ben sokağa çıkamaz hale geldik” dedi.

    30 Eylül 2019 tarihinde olay Antalya’da meydana geldi. Eğlence merkezinde çalışan bir çocuk annesi Çiğdem Yaylak, iddiaya göre, iş bitimi patronunun söylemesi üzerine Murat K. isimli müşterinin aracına binerek taksi durağına bırakılmak üzerine yola çıktı.

    Durağa gelindiğinde Murat K., araçtan inmesine izin vermediği Çiğdem Yaylak’ı dövdü. Ardından kadını otomobiliyle marangozhanesine götürdü. Burada kadını dövmeyi sürdüren Murat K., Çiğdem Yaylak’a tacizde bulundu.

    Cep telefonu ile annesi Hülya Baran’ı arayan Çiğdem Yaylak, “Anne ben ölüyorum. Oğluma iyi bak” dedikten sonra Murat K. müdahale ederek, telefonu elinden aldı ve kadına cinsel saldırıda bulundu. Anne Hülya Baran’ın ısrarlı aramaları sonrası telefonu açan Murat K., “Kızına şu an tecavüz ediyorum” dedikten sonra telefonu kapattı.

    Daha sonra Çiğdem Yaylak’ı marangozhanenin birinci katına çıkaran Murat K., G.K. adlı çalışanını çağırarak, genç kadına zorla uyuşturucu kullandırttı. Yaylak’ın çantasındaki 850 TL’yi de alan Murat K., kadına saatlerce cinsel saldırıda bulundu. Murat K. daha sonra aracına aldığı Çiğdem Yaylak’ı bilmediği bir yerde bırakarak ayrıldı.

    İKİ ŞÜPHELİ SERBEST

    Polise giden Çiğdem Yaylak şikayetçi olurken, gözaltına alınan Murat K. ile G.K., üzerlerine atılan suçlamaları kabul etmediklerini belirterek, iftira atıldığını öne sürdü. Ancak olay anına ait iş yeri güvenlik kameralarını inceleyen Siber Suçlar Şube Müdürlüğü, olayın gerçekleştiği tarih ve saat aralığını gösteren kamera kayıtlarının silindiğini tespit etti. Veri kurtarma uzmanlarının yaptığı çalışma sonunda olay anına ilişkin bir kısım kamera kayıtları kurtarıldı. Murat K. ile G.K., çıkarıldıkları Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nce adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

    Hazırlanan iddianamenin ardından 2 şüpheli hakkında Antalya 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’, ‘nitelikli cinsel saldırı’ ve ‘nitelikli yağma’ suçlarından dava açıldı.

    Genç kızın avukatı Bilgenur Yalçın da şüphelilerinin avukatının kendisini cinsel saldırıyla, ailesini de öldürmekle tehdit ettiğini öne sürdü.

    İŞ YERİ ÖNÜNDE DÖVDÜLER

    Tutuksuz yargılanan Murat K., bu sabah iş yerinin önünde kimliği belirsiz kişilerin saldırısına uğradı. Başından yaralanan Murat K., “Bulunduğum bölgede bana bakış açıları değişti. Cep telefonumu açamıyorum. Binlerin üzerinde tehdit mesajları geliyor. İş yeri çıkışında beni darbettiler. Ailem ve ben sokağa çıkamaz hale geldik” dedi.

    “İLİŞKİ YAŞIYORDUK”

    Çiğdem Yaylak ile bir yılı aşkın süre ilişki yaşadıklarını öne süren evli ve 2 çocuk babası Murat K., olay gecesi tartıştıklarını söyledi. Murat K., “Ayrılmak istediğimi söyleyince bana hırçın bir şekilde saldırdı ve ağır hakaretler ettiği için olaylar bu boyuta geldi. Onun haricinde onunla hiçbir sorunumuz yoktu. Onu zorla götürmedim. Onunla daha önce de defalarca o iş yerinde birlikte olduk. Ayrılmak istiyordum. Tecavüz etmediğim doktor raporlarında da var. Böyle bir durum olsaydı mahkeme beni tutuklardı. Şikayetçi olaydan 4 gün sonra Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden raporlar aldı. Hepsi temiz çıktı” diye kendisini savundu.

    Silinen kamera kayıtlarıyla ilgili olarak Murat K., mahkemedeki ifadesinde, “Müşteki iş yerime gelmişti. Eşimin öğrenmemesi için kamera kayıtlarını ben sildirmiştim” diye konuşmuştu.

    “KIZIM SANIKLA SEVGİLİ DEĞİLDİ”

    Öte yandan dün olayla ilgili açıklamalarda bulunan Çiğdem’in annesi Hülya Baran, şunları söyledi:

    “Evet, kızım intihara teşebbüs etti. 11 yıl önceki ilk teşebbüsü ailevi sorunlardan kaynaklandı. Bunu zaten medya yazdı. İkincisi de 5-6 yıl önceydi. 4 yıllık beraberlik yaşadığı ve sevdiği kişinin dayağından kurtulmak için kendisini 5’inci kattan attı. Kızım buna rağmen bu kişiyi sevdiği için şikayetçi olmamıştı. Evladımın birçok yerinde platin var. Ama yine de hayata tutunmayı başardı. Kızım, sanıkla sevgili değildi. Çok güzel bir hayatımız vardı. Ta ki kızımın başına bu olay gelene kadar. İnsanların başına her şey gelebilir. Bizim davamızla, geçmişte yaşadıklarının bir bağlantısı olmadığını düşünüyorum. Sanık kendilerinden avukatımız aracılığı ile para talebinde bulunduğumuzu iddia ediyor. Biz asla para talebinde bulunmadık. Varsa böyle bir şey ispatlasınlar. Sanık kendisi etrafımızdaki insanlar vasıtası ile uzlaşma talebinde bulundu. Madem suçlu değildi, neden aracıları gönderdi. Neden bize para teklif etti.”

  • ‘Cinsel taciz’ suçundan yeniden hakim karşısına çıkacak

    ‘Cinsel taciz’ suçundan yeniden hakim karşısına çıkacak

    İstinaf Mahkemesi, şarkıcı Berkay Şahin’in eşi Özlem Şahin’e karşı cinsel tacizde bulunduğu gerekçesiyle yargılanan futbolcu Arda Turan hakkında verilen ‘beraat’ kararını bozdu. Turan, “cinsel taciz” suçundan yerel mahkemede yeniden hakim karşısına çıkacak.

    Sarıyer’de bir eğlence mekanında 10 Ekim 2018 tarihinde futbolcu Arda Turan ile şarkıcı Berkay Şahin arasındaki kavgaya ilişkin açılan dava İstanbul 41. Asliye Ceza Mahkemesi’nde karara bağlanmıştı. Mahkeme, Özlem Şahin’e yönelik eylemlerinden dolayı “cinsel taciz” suçundan beraat eden Arda Turan, “korku kaygı veya panik oluşturacak şekilde silahla ateş etmek”, “ruhsatsız silah bulundurmak” ve “kasten yaralama” suçlarından toplamda 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmıştı.

    Berkay Şahin ve eşi Özlem Şahin, Arda Turan hakkında ‘cinsel taciz’ suçundan verilen beraat kararına itiraz ederek dosyayı İstinaf Mahkemesi’ne taşıdı. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesi dosya üzerindeki incelemesini tamamladı.
    Ceza Dairesi kararında, Arda Turan’ın olay öncesinde Özlem Şahin’i tanımadığını, medeni durumunu bilmediğini beyan etmesine rağmen Berkay Şahin ve eşi Özlem Şahin’in ise Arda Turan ile daha önceden aynı yerde oturup yemek yediklerini, birbirlerini tanıdıklarını söyledikleri anlatıldı.

    “Tanıkların beyanları alınmadan eksik araştırma yapılmış”

    Taraflar arasında geçen konuşma içeriğinin ortamın kalabalık olması nedeniyle tanıklar tarafından duyulmasının mümkün olup olmadığının kaydedildiği kararda, duydularsa tanıklardan sorulmasının gerektiği, Özlem Şahin’in konuşmadan sonraki hal ve tavırlarının da tanıklardan sorulması, taraflar arasında geçmişe dayalı bir husumet veya çıkar çatışmasının bulunup bulunmadığının tanıklardan ayrıca sorulması gerektiği vurgulandı. Kararda, tanıkların beyanlarının alınmadan eksik araştırmayla karar verildiği aktarıldı.

    ‘Cinsel taciz’ suçundan yeniden hakim karşısına çıkacak

    ‘Cinsel taciz’ suçunun oluştuğuna dair kanaat getirilmesi halinde, Arda Turan’ın ‘basit yargılama usulü’ ile yargılama uslu yönünden yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Ceza Dairesi, istinaf başvurusunu yerinde görerek, kararın bozulmasına hükmetti. Dosya yeniden hüküm kurulmak üzere yerel mahkemeye gönderildi. gerektiği vurgulandı. Ceza Dairesi, istinaf başvurusunu yerinde görerek, kararın bozulmasına hükmetti. Dosya yeniden hüküm kurulmak üzere yerel mahkemeye gönderildi.

  • Yeğene cinsel saldırı sanığına tahliye! Davul zurnayla karşılandı

    Yeğene cinsel saldırı sanığına tahliye! Davul zurnayla karşılandı

    Mardin’de İsviçre’den dedesinin yanına tatile gelen 17 yaşındaki yeğenine cinsel saldırıda bulunan zanlı, 4 ay tutuklu kaldıktan sonra ilk duruşmada tahliye edildi. Ailesinin zanlı için yaptığı davullu zurnalı karşılama tepki çekti.

    Mardin’in Kızıltepe ilçesinde, 17 yaşındaki yeğeni Z.Ç’ye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan zanlı serbest bırakıldı.

    Olay, geçen yıl 5 Temmuz’da Kızıltepe ilçesinde meydana geldi. İsviçre’de yaşayan Z.Ç. tatil için dedesinin Kızıltepe’deki evine geldi. Z.Ç., iddiaya göre burada amcası Osman Ç. tarafından 2 gün boyunca cinsel istismara uğradı.

    Z.Ç. durumu anlattığı ablasıyla karakola giderek şikayetçi oldu. Polis ekiplerince gözaltına alınan Osman Ç., emniyetteki ifadesinin ardından adliyeye sevk edildi. Osman Ç., çıkarıldığı mahkemece serbest bırakıldı.

    SPERM ÖRNEKLERİ BULUNDU

    2 ay sonra gelen adli tıp raporunda, Osman Ç.’nin odasında sperm örnekleri ve mendilde de Z.Ç.’ye ait kan örnekleri tespit edildi. Bunun üzerine tekrar gözaltına alınan Osman Ç., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    TAHLİYE KARARINI DUYUNCA İNTİHARA KALKIŞTI

    Yaklaşık 4 ay boyunca cezaevinde tutuklu kalan Osman Ç., 13 Ocak’ta ilk kez hakim karşısına çıktı. Mardin 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada, Osman Ç.’nin adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verildi. Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi’nden tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilen Osman Ç., kapıda yakınları tarafından davul zurna ile karşılandı. Kararı duyan Z.Ç. ise intihara kalkıştı.

    “TÜM DELİLLER OLMASINA RAĞMEN SERBEST BIRAKILDI”

    Z.Ç’nin avukatı ve Mardin Kadın Hakları Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Dilan Koç, çocuğun nitelikli cinsel istismarı konusunun, son zamanlarda ülkenin kanayan yarası haline geldiğini ve müvekkilinin de 17 yaşında bir çocuk olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

    “İsviçre’de yaşamını sürdürürken Kızıltepe’de dedesinin evine geliyor. Gayet doğal bir şekilde burada hiç beklemediği bir şekilde amcasının cinsel istismarına uğruyor. Müvekkil, bunu söylemeye bile çekiniyor. Ablası bunun farkına varıyor. Ablası bunun farkına vardığı zaman anlattırıyor. Ablasıyla birlikte şikayet yoluna başvuruyor. Olay bu şekilde meydana geliyor. Olayın üzerinden 20 gün geçmesi sebebiyle sanık amca serbest bırakılıyor. Buna dayanamayan müvekkil intihar girişiminde bulunuyor ve kurtarılıyor. Olayın üzerinden 2 ay geçtikten sonra olay yeri inceleme yapıldığı için rapor alınıyor. Bu rapor üzerine aslında sanığın bu suçu işlediği sabit hale geliyor. Biz tekrar avukatları olarak başvuruda bulunduk. Sanık rapor üzerine, 2 ay sonra tutuklandı. Yaklaşık 4 aydır da tutuklu bulunmaktaydı. Ancak bu ayın 13’ünde yapılan ilk duruşmada sanık bütün bu deliller olmasına rağmen mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Bunun sonrasında müvekkilim üzüntü yaşadı ve yine intihar girişiminde bulundu.”

    “YENİDEN BAŞVURUDA BULUNACAĞIZ”

    Savcının ilk duruşmada esas hakkında mütalaasını açıkladığını ve sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istediğini dile getiren Koç, şunları söyledi:

    “Hatta iddianamede eksiklik olarak görülen kişiyi hürriyetinden yoksun kılmanın, nitelikli halinden de suç duyurusunda bulunulmasını istedi. Bununla birlikte sanığın tutukluluk halinin devamına da karar verilmesini istedi. Ancak maalesef heyet tarafından bu talepler reddedildi. Sanık tahliye edildi. İtirazımızı değerlendirmek üzerine başvuruda bulunacağız. İtiraz dilekçesi üzerine sanığın tutuklanmasını umuyoruz. Maalesef ki tahliyenin gerçekleştiği günün akşamında biz de bu görüntüleri gördük. Müvekkilin annesinin ve ailesinin bundan derin bir üzüntü yaşadığını gördük. Sanık, doğru yapmış gibi davullarla zurnalarla karşılandı. Bu mecazi anlamda anlatılan bir şey değil. Ciddi anlamda davul ve zurnayla karşılandı. Mahkemenin tahliye kararı, zafermiş gibi algılanarak bu şekilde gerçekleşti.”

  • Kızına cinsel saldırıdan tutuklanmıştı! Çocuğunun babası çıktı

    Kızına cinsel saldırıdan tutuklanmıştı! Çocuğunun babası çıktı

    Aydın’ın Karpuzlu ilçesinde evli olan öz kızı H. A.’ya (20) cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan E.K. (64) hakkında 22 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede, yapılan DNA testiyle E.K.’nin, H.A.’nın 2 yaşındaki çocuğunun babası olduğunun tespit edildiği bildirildi.

    Karpuzlu’nun kırsal Tekeler Mahallesi’nde çiftçilik ve besicilik yaparak geçimini sağlayan E.K.’nin, 5 çocuğundan biri olan Ö.K. (17), geçen 3 Ağustos akşamı inekleri sağacağını söyleyerek, evlerine 20 metre mesafedeki ahıra gitti. Bir daha geri dönmedi. Jandarmaya kayıp başvurusunda bulunan baba, sosyal medya hesabından gözyaşları içinde yardım çağrısında bulundu.

    KIZININ ŞOK İFADESİ TUTUKLATTI

    Ö.K., 64 gün sonra Tekeler Mahallesi’ne 3 kilometre mesafedeki başka bir mahallede kaldığı evde jandarma tarafından bulundu.

    Ö.K., ifadesinde, evli olan ablası H.A.’ya öz babası E.K.’nin cinsel saldırda bulunduğunu,kendisine de saldırabileceğini düşündüğü için evden kaçtığını söyledi.

    Jandarma, babayı gözaltına aldı. İfadesine başvurulan H.A., öz babasının kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu doğruladı. E.K. tutuklanırken, Ö.K. devlet korumasına alındı.

    22 YIL HAPSİ İSTENDİ

    Tutuklu E.K. hakkında hazırlanan iddianame Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.

    İddianamede E.K.’nin öz kızına 2017 yılının ağustos ayında “Sen bunu kimseye söylemeyeceksin, bunlar aramızda kalacak” diyerek, uyku ilacı verdiği ve tehdit ile cinsel saldırıda bulunduğu anlatıldı.

    6 ay sonra H.A.’nın hamile olduğunun ortaya çıktığı, karnı şişen genç kadının olayı çevredekilerden saklamaya çalıştığı, doğum yaptıktan sonra da cinsel saldırıya uğradığı anlatıldı.

    H.A.’nın 2 yaşındaki çocuğuna yapılan DNA testinde babanın E.K. olduğunun belirlendiği ifade edilen iddianamede E.K.’nin ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan 22 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.

  • 3 yıldır cinsel saldırıya uğradığı doğum yapınca ortaya çıktı

    3 yıldır cinsel saldırıya uğradığı doğum yapınca ortaya çıktı

    Kilis’te, çalıştığı biber tarlasında sancılanınca kaldırıldığı hastanede doğum yapan 18 yaşındaki E.Ö.’nün 3 yıl boyunca 3 çocuk babası köylüleri Mehmet A.’nın (36) cinsel saldırısına uğradığı ortaya çıktı. Genç kızın dünyaya getirdiği bebek koruma altına alınırken, tutuklanan Mehmet A., yaptığı itiraz üzerine 12 gün kaldığı cezaevinden adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Hakkında 5 yıl hapis cezası istemiyle dava açılan Mehmet A., dün görülen ilk duruşmaya katılmadı. İfadeleri alınan genç kız ve ailesi, sanığın yeniden tutuklanıp en ağır cezaya çarptırılmasını istedi.

    Kilis’in Musabeyli ilçesine bağlı Dorucak köyünde yaşayan ve kendi yaşıtı bir genç ile nişanlı olan E.Ö., 11 Ağustos günü, çalıştığı biber tarlasında sancılandı.

    Babası Ş.Ö. tarafından corona virüs şüphesiyle Musabeyli Sağlık Ocağı’na götürülen genç kızın hamile olduğu ve doğumun başladığı ortaya çıktı. E.Ö., ambulansla Kilis Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Burada doğum yapan E.Ö., doktorların bilgi vermesi üzerine gelen jandarma ekiplerine, kendisine 15 yaşından itibaren, 3 yıl boyunca 3 çocuk babası köylüleri Mehmet A.’nın (36) cinsel saldırıda bulunduğunu söyledi. Mehmet A.’nın kendisini tehdit ettiği için yaşadıklarını kimseye anlatamadığını ifade etti.

    12 GÜN SONRA ADLİ KONTROLLE SERBEST KALDI

    Jandarma tarafından gözaltına alınan Mehmet A. ise, ifadesinde E.Ö. ile rızasıyla birlikte olduğunu öne sürdü. Sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen Mehmet A., mahkemece tutuklandı. Ancak tutukluluk kararına itiraz etti.

    İtirazında E.Ö.’nün kendisine 19 yaşında olduğunu söylediğini ve nişanlı olmasına rağmen peşini bırakmadığını iddia eden Mehmet A.,12 gün tutuklu kaldıktan sonra itirazı değerlendiren mahkemece adli kontrol şartıyla salıverildi.

    5 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ

    Savcılık tarafından hakkında ‘Reşit olmayanla cinsel ilişki’ suçundan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan Mehmet A.’nın yargılanmasına dün Kilis Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. E.Ö.’nün annesi, babası ve avukatları ile hazır bulunduğu duruşmaya Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı da geldi. Tutuksuz sanık Mehmet A. ise katılmadı.

    “İLK KEZ 15 YAŞINDA SU DEPOSUNDA SALDIRDI”

    Duruşmada ifadesi alınan E.Ö., sanığın kendisine ilk kez 15 yaşındayken su deposunda cinsel saldırıda bulunduğunu anlatarak, şunları söyledi:

    “Babam, köydeki su deposunda işe alınmıştı. 15 yaşına yeni girdiğim dönemde su deposunun musluğunu açmak için kardeşimle birlikte depoya gittik. Su deposu yukarıda olduğu için 6 yaşındaki kardeşimi aşağıda bıraktım. Depoya girdiğimde arkamdan kapı kapandı, geriye döndüğümde Mehmet A.’yı gördüm. ‘İmdat’ diye bağırdım, kardeşime seslendim ama sesimi duyuramadım. Kapıya yönelince Mehmet A., elimi tuttu ve beni yere yatırarak, tecavüz etti. Ne kadar dirensem de elinden kurtulamadım. Sonra Mehmet A., gitti. Ben de kardeşimi alıp eve gittim ve kimseye bahsedemedim.”

    “ÖLÜMLE TEHDİT ETTİ, ÇOCUĞU ‘DÜŞÜR’ DEDİ”

    Bir süre sonra köyde karşılaştığı Mehmet A.’nın yanına gidip, olayı ailesine anlatacağını söylediğini belirten E.Ö. ifadesine şöyle devam etti:

    “Kendisi, beni sevdiğini ve beni alacağını söyledi. Kimseye bir şey söylemememi aksi taktirde beni öldüreceğini söyledi. Bir şey demeden gittim. 2-3 ay sonra yeniden karşılaştık, Mehmet A., bana cep telefonu numarasını verdi. Benim telefonum olmadığı için annemin telefonuyla kendisiyle konuşmaya başladım. Bu süre zarfında bana evleneceğimizi söylüyordu. Çaresiz kaldığım için gelip beni ailemden istemesini bekliyordum, ancak gelmedi. Köyde yine karşılaşınca bana depoya gelmemi birlikte olmak istediğini söyledi. Bana, ‘gelmezsen seni öldürürüm, zaten seni alacağım’ dedi. Ben de korktuğum için depoya iki kez gittim ve birlikte olduk. Ben ilişkiye girmek istemiyordum ancak korktuğum için ses çıkaramadım. Bu şekilde iki yıl boyunca beni oyaladı. 17 yaşındayken 2019 yılının aralık ayında hamile olduğumu öğrendim. Hamile olduğumu söylediğimde bana inanmadı. Sonra hamile olduğuma inandı ama çocuğu kabullenmedi. Çocuğu düşürmemi istedi, doğuracaksam da ismini vermememi istedi. Üç çocuğu vardı, eşi de hamileydi. Aramızda olanlardan eşinin de haberi vardı. Eşini boşayıp, benimle evleneceğini söylüyordu.”

    “KARDEŞİ ŞİKAYETÇİ OLMAMAMI İSTEDİ”

    Doğum yaptıktan sonra hastaneye sanık Mehmet A.’nın kardeşi İsmail A.’nın eşi ile birlikte geldiğini anlatan E.Ö., “İsmail A., eşi ile birlikte yanıma gelerek şikayetçi olmamamı istedi. Bana ‘şikayetini geri çek, kendi isteğinle gittiğini söyle, biz seni alacağız, çocuğuna bakacağız’ dedi. Ben itiraz edince de bana, ‘Sen kardeşimi kandırdın. Bütün köyle yatıp kalkıyorsun, bu çocuk kardeşimden değil’ dedi.

    BABA: TUTUKLANARAK CEZALANDIRILSIN

    E.Ö.’nün babası Ş.Ö. de Mehmet A.’nın tutuklanıp, en ağır şekilde cezalandırılmasını isteyerek, “Eşim, kızımın rahatsızlandığını söyleyince kendisini alıp sağlık ocağına götürdüm. Gözlem odasına aldılar, sonra Kilis Devlet Hastanesi’ne sevk ettiler. Hastanedeyken karakoldan beni arayarak kızımın üç yıldır cinsel saldırıya uğradığını, hamile kaldığını ve bunu yapan kişinin gözaltına alındığını söylediler. Olayı böyle öğrendim. Bu olay nedeniyle mağdurum, köylünün yüzüne bakacak yüzüm kalmadı” diye konuştu.

    ANNE: EN AĞIR ŞEKİLDE CEZALANDIRILSIN

    Anne S.Ö. ise biber topladıkları sırada kızının rahatsızlandığını ve corona virüsten şüphelendiklerini belirterek, “Eşimi arayarak durum anlattım. Eşim geldi ve kızımızı hastaneye götürdü. Sonra hamile olduğunu öğrendik. O zamana kadar kızımın hamile olduğunu bilmiyordum. Karnında şişlik vardı ancak fazla yemesinden kilo aldığını düşünüyordum. Davacı ve şikayetçiyim. Sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını ve tutuklanmasını istiyorum, sanık 3 yıl boyunca benim kızımı kullanmıştır” şeklinde konuştu.

    Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatının davaya müdahillik talebini kabul eden mahkeme, sanığın bir sonraki celseye SEGBİS ile katılmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.

  • Haluk Levent cinsel saldırı mağduru buzağıyı satın aldı

    Haluk Levent cinsel saldırı mağduru buzağıyı satın aldı

    Sanatçı Haluk Levent, Antalya’da cinsel saldırıya uğrayan 2 aylık buzağıyı satın aldı. Buzağı ve annesi bundan böyle 2 sene önce kurban bayramında denize atlayan Boğa Ferdinand ile aynı çiftlikte yaşayacak.

    Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde cinsel saldırıya uğrayan 2 aylık buzağı ile annesi, sanatçı Haluk Levent tarafından satın alındı. Buzağı ve annesi kamyonetle boğa Ferdinand’ın da bulunduğu İzmir’deki çiftliğe götürüldü. Buzağı ve annesinin sahibi Abdulkerim Gürbüz, “Yazın üzücü bir olay yaşadık, Haluk Levent hayvanlarımıza ücretini ödeyerek sahip çıktı. Haluk Levent abimize teşekkür ederiz. Çiftlikte hayvanlarımızın daha güzel yaşayacaklarına inanıyorum” dedi.

    Gazipaşa ilçesi Yeşilyurt Mahallesi’nde hayvancılık yapan Abdulkerim Gürbüz, 9 Ağustos günü arkadaşıyla birlikte piknik için hazırlanırken hayvanlarına yem ve su vermek için ahıra gitti. Ahırın kapısının açık olmasından şüphelenen Gürbüz, içeri girdiğinde, iddiaya göre G.E.’nin 2 aylık buzağıya cinsel saldırıda bulunduğunu gördü. Ahıra giren Gürbüz’ü gören G.E., panikleyerek indirdiği pantolonunu çekmeye çalıştı.

    Gürbüz’ün şikayeti üzerine jandarma ekipleri tarafından gözaltına alınan G.E., ifadesinde suçlamayı kabul etmedi. Şüpheli, kümes hayvanlarına zarar veren köpeğe bakmak için ahıra girdiğini ileri sürdü. Şüpheli G.E.’den ve buzağıdan alınan örnekler ise Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı’na gönderildi. Gelen sonuçlarda G.E.’nin DNA’sıyla buzağıdan alınan DNA’nın uyumlu olduğu belirtildi. Konuyu inceleyen Gazipaşa Cumhuriyet Başsavcılığı, G.E.’nin ‘mala zarar verme’ suçunu işlemediğini, Hayvanları Koruma Kanunu’na göre idari para cezasıyla cezalandırılmasına, kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Karara, buzağının sahibi Abdulkerim Gürbüz ve hayvan severler tepki gösterdi.

    KARARA İTİRAZ VE SUÇ DUYURUSU

    Antalya Barosu Hayvan Hakları Kurulu Başkanı Avukat Alev Arsan, kararın hatalı olduğunu belirtti. Arsan, “G.E. isimli kişi Abdulkerim Gürbüz tarafından suçüstü yakalanıyor. Müvekkilimiz suç duyurusunda bulunuyor; ancak Cumhuriyet Savcılığı tarafından ‘mala zarar verme’ suçu oluşmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı veriliyor. Halbuki Jandarma Kriminal Laboratuvarı tarafından alınan swap örneklerinde şüpheli G.E.’nin DNA örnekleriyle, buzağıdan alınan örneklerdeki DNA örnekleri eşleşiyor. Yani şüpheli tarafından buzağıya cinsel saldırıda bulunulduğu açık ve net olarak belgeleniyor. Biz bu hatalı karara, itiraz ettik, eksik yapılan nitelendirme nedeniyle de konut dokunulmazlığının ihlali ve hayasızca hareketler suçundan dolayı ek suç duyurusunda bulunduk” dedi.

    ‘BUZAĞI VE ANNESİNİ FERDİNAND’IN ÇİFTLİĞİNE GÖNDERİYORUZ’

    Konudan haberdar olan sanatçı Haluk Levent ise sosyal medyadan yaptığı paylaşımla konunun takipçisi olacaklarını söyledi. Haluk Levent, cinsel saldırıya uğrayan buzağı ve annesini sahibiyle görüşerek alıp, boğa Ferdinand’ın da bulunduğu çiftliğe göndereceklerini açıkladı. Haluk Levent, paylaşımında, “Buzağının sahibi ile görüştük. Sürecin takipçisi olacağız. Bir hayırseverimiz de destek oldu. Buzağı ve annesini Ferdinand’ın çiftliğine gönderiyoruz. Orada mutlu bir şekilde yaşayacaklar” ifadelerine yer verdi. 2018 yılında Kurban Bayramı’nın birinci günü Rize’nin İyidere ilçesinde hayvan pazarından kaçıp, bayramın dördüncü günü de yüzerek geldiği Trabzon’un Sürmene ilçesi sahilinde kurtarıldıktan sonra şarkıcı Haluk Levent’in kurucusu olduğu Ahbap Platformu tarafından satın alınan ‘Ferdinand’ adlı boğa, İzmir’deki çiftliğe yerleştirilmişti.

    BUZAĞI VE ANNESİ GÖTÜRÜLDÜ

    Sanatçı Haluk Levent, buzağı ve annesinin sahibi Abdulkerim Gürbüz’le iletişime geçip, hayvanların bedelini ödeyip satın aldı. Dün İzmir’deki çiftlikten gönderilen hayvan nakil aracı Gazipaşa’nın Yeşilyurt Mahallesi’ne ulaşarak buzağı ve annesini alarak, çiftliğe götürmek üzere yola çıktı.

    ‘HALUK LEVENT ABİMİZE TEŞEKKÜR EDERİZ’

    Abdulkerim Gürbüz, olayın ardından Demirören Haber Ajansı’na (DHA) yaptığı açıklamada, “Üzücü bir olay yaşamıştık, olayın basına yansımasıyla birlikte Haluk Levent hayvanlarımıza ücretini ödeyerek sahip çıktı. Bizler de teslimatını yaptık. Haluk Levent abimize teşekkür ederiz. Çiftlikte hayvanlarımızın daha güzel yaşayacaklarına inanıyorum” dedi.

    ‘KOCAMAN KÖYDE ADINI BATIRDI’

    Abdulkerim Gürbüz’ün annesi Hanife Gürbüz de “85 yaşındayım kötü bir şey başımıza geldi. Ben böyle bir şey görmedim. Yazıklar olsun bunu yapan insana, görülmedik bir şey bu olay. Kocaman köyde adını batırdı. Adı batsın, adı batasıca ne yapalım mallarımızı kazasız belasız yeni sahibine teslim ediyoruz. Alanlar da hayırlarını görsün. Bu yıl da bu geldi başımıza. Hiç yataktan kalmıyorum üzüntüden. Komşularımın yanına gidemiyorum utancımdan, sanki ben yapmışım gibi. Sağ olsun bu ağabeylerimiz geldi, gözümüzün önünden götürdü bari. İyi baksınlar mallarımıza” diye konuştu.

  • Metrobüste cinsel saldırı sanığına, 6 yıl hapis

    Metrobüste cinsel saldırı sanığına, 6 yıl hapis

    Metrobüste bir kadına cinsel saldırıda bulunduğu gerekçesiyle yargılanan sanık, 6 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

    Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanık Fatih Ö. ve müşteki N.C. ile tarafların avukatları katıldı.

    Sanık Fatih Ö, iddia edilen suçu işlemediğini ve müştekiye herhangi bir temasta bulunmadığını belirterek, şunları söyledi:

    “Cinsel organımı göstermedim. Beni yaka paça çıkarmaya çalıştıkları için dışarı çıktıktan sonra idrar kaçırma durumu gerçekleşmiştir. Polis merkezine götürüldüğümde detaylı incelemeye tabi tutuldum. Pantolonum, iç çamaşırım ve cinsel organım incelendi. Pantolondaki lekeleri gidermeye çalışmadım. Delil karartmaya  kalkışmadım. Beraatimi talep ediyorum. Adaletinize güveniyorum.”

    Davayı karara bağlayan mahkeme, eylemin “sarkıntılık boyutunu aşan cinsel saldırı” suçu kapsamında olduğunu belirterek, sanık Fatih Ö’yü “cinsel saldırı” suçundan 6 yıl hapisle cezalandırdı.

    Sanığın, bu suçtan pişman olduğuna dair bir tavrının bulunmadığını ifade eden mahkeme, bu nedenle tavır ve davranışları olumlu değerlendirilmeyen sanığın cezasında indirim uygulamadı.

    Mahkeme, sanık Fatih Ö’nün “hakaret” suçundan ise beraatine hükmetti.

    Mahkeme, mağdurun avukatı için 3 bin 400 liralık vekalet ücreti ile adli tıp ve bilirkişi raporlarının da yer aldığı yaklaşık 5 bin 730 liralık yargılama giderinin de sanıktan tahsil edilmesine karar verdi.

    “Bu tür davalarda yer alan kadınlar yalnız kalmamalı”

    Duruşmanın ardından, açıklama yapan müşteki N.C, bu süreçte kendisine verilen destek sayesinde davayı sürdürebildiğini belirterek, kendisinin de artık kadınların yer aldığı davaları takip edeceğini söyledi.

    Bu tür davalarda yer alan kadınların yalnız kalmaması, kadın kurumlarıyla buluşması gerektiğini ifade eden N.C, “Bir erkek nasılsa ceza almam diye düşünüp de birilerini taciz etmeye kalkarsa aklına bu cezalar gelmeli. Çünkü sonuna kadar direndik ve sanık 6 yıl hapis cezası aldı. Bugün gerçekten bunun rahatlığıyla çıkıyorum. Çok yıprandık bu süreçte ama neticede en sonunda ceza aldı.” diye konuştu.

    Müşteki avukatı Gökhan Soysal da sanığın tutuklanması gerektiğini belirterek, sanığın cezasının artırılması ve hakaret suçundan da cezalandırılması için istinaf mahkemesine başvuracaklarını söyledi.

    Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 23 Nisan’da Cevizlibağ’dan Avcılar yönüne giden metrobüste, sanık Fatih Ö’nün müşteki N.C’ye yönelik “hakaret” ve “sarkıntılık yapmak suretiyle cinsel saldırı” suçlarını işlediği gerekçesiyle 3 yıl 3 aydan 9 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.

  • Arabadan indirdiler, soydular, erkek arkadaşına izlettiler!

    Arabadan indirdiler, soydular, erkek arkadaşına izlettiler!

    Konya’da B.Y. (29) adlı genç kıza, S.O.(36) adlı erkek arkadaşıyla oturduğu otomobilden indirip, döverek cinsel saldırıda bulundukları iddia edilen Cumali Yazıcı (25) ve Mehmet Fatih Yılan (27) gözaltına alındıktan sonra sevk edildikleri adliyede, tutuklandı.

    İddiaya göre Konya’da yaşanan olay, Karatay ilçesinde kırsal alanda meydana geldi. B.Y. ve arkadaşı S.O.’nun içinde oturdukları otomobilin yanına, başka bir otomobille tanımadıkları 3 kişi geldi.

    Ellerinde sopa ve tüfek bulunan 3 kişi, B.Y. ve S.O.’yu otomobilden indirip, çırılçıplak soydu. Ardından da dövdü. B.Y.’ye cinsel saldırıda bulundukları öne sürülen şüpheliler, ikilinin çıplak halde fotoğraflarını çekip, 10 bin lira istedi.

    İki arkadaşın yanından ayrılan şüpheliler, bir süre sonra B.Y.’yi cep telefonundan arayarak, parayı getirmesini söyledi. B.Y. ve S.O. da polise giderek, yaşadıklarını anlattı.

    Hemen çalışma başlatan polis, Cumali Yazıcı ve Mehmet Fatih Yılan ile Habip K. (28) ve Burhan Ç.’yi (28) şüpheli olarak belirledi.

    Polis, B.Y.’nin arandığı cep telefonu hattının sahibinin Habip K., genç kıza cinsel saldırıda bulunan kişinin Mehmet Fatih Yılan, çıplak görüntüleri çeken kişinin de Cumali Yazıcı olduğunu saptadı. 4 şüpheli düzenlenen operasyonla gözaltına alındı.

    Şüpheliler, ilk ifadelerinde bölgede hayvancılık yaptıklarını, hırsız olabileceklerini düşünerek otomobilin yanına gittiklerini, 2 kişiyi dövdüklerini itiraf edip, cinsel saldırı suçlamasını kabul etmedi.

    Adliyeye sevk edilen şüphelilerden Cumali Yazıcı ve Mehmet Fatih Yılan, ‘kişiyi hürriyetten yoksun kılma, şantaj, cinsel saldırı, yağma, kasten yaralama ve tehdit’ suçlarından tutuklandı. Habip K. ve Burhan Ç., adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.