Etiket: çocuk

  • Van’da gölete giren çocuk boğuldu

    Van’da gölete giren çocuk boğuldu

    Olay, Tuşba ilçesine bağlı Seyrantepe Mahallesi yakınlarında meydana geldi. Serinlemek için gölete giren B.S. (15) isimli çocuk suyun içinde gözden kayboldu. Haber verilmesi üzerine bölgeye polis, 112 Acil Servis, Van İtfaiye Dairesi Başkanlığı sualtı ekibi sevk edildi. Van İtfaiye Dairesi Başkanlığı dalgıçları 10 dakikalık çalışma sonucu B.S.’nin cansız bedenine ulaşıldı. B.S.’nin cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumuna götürülürken yakınları olay yerinde sinir krizi geçirdi. Olayla ilgili tahkikat başlatıldı.

  • Serinlemek için Tortum gölüne giren çocuğun cesedine ulaşıldı

    Serinlemek için Tortum gölüne giren çocuğun cesedine ulaşıldı

    Dün saat 17.00 sıralarında, serinlemek amacıyla Tortum gölüne giren bir grup çocuktan biri olan Bedirhan Kotan (16), suda gözden kayboldu. Arkadaşlarının ve çevredeki vatandaşların tüm çabalarına rağmen Bedirhan’a ulaşılamadı. Gece boyunca devam eden aramalardan sonuç alınamadı.
    Destek ekipler gelene kadar vatandaşlar kendi imkanlarıyla balık ağlarıyla gölde tarama yaparak Bedirhan’ı bulmaya çalıştılar. Ancak tüm bu çabalar da yetersiz kaldı.
    Trabzon’dan gelen jandarma arama kurtarma ekipleri, yoğun bir arama çalışmasının ardından Bedirhan Kotan’ın cansız bedenini bugün sabah saatlerinde buldu. Ceset karaya çıkarılırken göl kenarında bekleyen yakınları gözyaşlarına boğuldu.
    İlçe sakinleri Tortum Gölü’nde benzer trajedilerin yaşanmaması için gerekli güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiğini söylediler.

  • Çocuğu istismar eden şahıs yakalandı

    Çocuğu istismar eden şahıs yakalandı

    Edinilen bilgiye göre, Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Aranan Şahıslar Büro Amirliği ekiplerince bir adrese operasyon düzenlendi. Operasyonda hakkında ’12 yaşını tamamlamış çocuğun cinsel istismarı’ suçundan 12 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan H.G. (43) yakalanarak gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan H.G. daha sonra cezaevine teslim edildi.
    İl Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Halkımızın huzurunu bozmaya çalışanlar ile mücadelemiz aralıksız ve kararlı bir şekilde devam edecektir” ifadelerine yer verildi.

  • Depreme yalnız yakalanan çocuğun yaşadığı korku kameralara yansıdı

    Depreme yalnız yakalanan çocuğun yaşadığı korku kameralara yansıdı

    Afyonkarahisar’da dün saat 06.24’te meydana gelen ve yaklaşık 5 saniye süren 4,4 büyüklüğündeki deprem vatandaşları sokağa döktü. Deprem anında kayda alınan güvenlik kamerası görüntüleri yaşanan korku ve paniği gözler önüne serdi. Kent merkezinde yaşayan bir ailenin odalarına koydukları kameraya yansıyan görüntülerde, yaşının 5-7 arasında olduğu düşünülen bir çocuk her şeyden habersiz yalnız başına televizyon izlrken depreme yakalandı. Büyük korku ve panik yaşayan çocuk ardından ‘anne’ diye bağırıp çığlık çığlığa diğer odada bulunan ebeveynlerinin yanına koşuyor. Sonrasında ise kayıtlara yine bağırma sesleri giriyor.

  • Kur’an kursunda üstlerine alçı tavan düştü

    Kur’an kursunda üstlerine alçı tavan düştü

    Olay, Kuzeykent Mahallesi Kamil Demircioğlu Caddesi’nde bulunan Hacı Kemal Pattabanoğlu Kur’an Kursu’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Kur’an kursundaki bir sınıfta alçı tavanın koparak düşmesi neticesinde ismi öğrenilemeyen iki çocuk yaralandı. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından ilk müdahaleleri yapılan çocuklar Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Tedavi altına alınan çocukların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.
    Kur’an kursuna gelen polis ekipleri ise incelemelerde bulundu.

  • Biriktirdiği atıklarla çocukları sevindiriyor

    Biriktirdiği atıklarla çocukları sevindiriyor

    Gaziantep’te yaşayan 55 yaşındaki Sevgi Fidan, atıklar biriktirerek çocuklara futbol ve basketbol topu dağıtıyor. Şahinbey Belediyesi’nin Bankam Atık Projesi kapsamında atık kartonları getiren Fidan futbol ve basketbol topları alıyor. Aldığı bu topları ihtiyaç sahibi çocuklara ulaştırarak farkındalık oluşturuyor. Mahalle sakinleri, Sevgi Fidan’ın bu örnek davranışını takdir ediyor.

    “Çocukların mutlu olması beni çok mutlu ediyor”

    Bu uygulamayı yapmaktaki amacını anlatan Fidan, “Bankam Atık Projesi açıldığı günden beri bu uygulamayı yapıyorum. Çocukların mutlu olması beni çok mutlu ediyor. Çocuklar benim yolumu bekliyor. Yanlarına gittiğimde Sevgi teyze diyerek bana sarılıyor. Bu durumdan çok memnunum. Metal tenekeler, karton ve kitap gibi birçok atık biriktiriyorum. Bu biriktirdiğim atıkları götürüyorum. Topları alıp çocuklara dağıtıyorum. Kendimi bu duruma adadım. Gaziantep’in her semtine dağıtıyorum. Bu zamana kadar 55 top dağıttım. Atıkları biriktirip bu uygulamayı yapmaya devam edeceğim. Benim bu uygulamayı yapmaktaki tek amacım çocukların mutlu olması. Ailemde bu durumdan çok memnun. Atık eşya çok olduğu zaman eşimle götürüyoruz” dedi.

    “Çocuklar için çok güzel bir duygu”

    Mahalle sakinlerinden Bediha Fidan, “Çocuklar çok seviniyor. Çocuklar için çok güzel bir duygu. Topu aldıktan sonra çok mutlu oluyorlar. Sevgi hanımın yolunu bekliyorlar” diye konuştu.

  • Elektrikli bisiklet 3 yaşındaki çocuğa çarptı

    Elektrikli bisiklet 3 yaşındaki çocuğa çarptı

    Adıyaman merkez Mehmet Akif Mahallesi 537 Sokak içerisinde evlerinin önünde duran 3 yaşlarındaki Ahmet Hamza Y’ye, Efe Deniz D., idaresindeki elektrikli bisiklet çarptı. Meydana gelen kazada yaralanan küçük çocuk, olay yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahalenin ardından Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada tedavi altına alınan çocuğun sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.
    Kazayla ilgili soruşturma sürüyor.

  • 3 yaşındaki çocuğa yanlış teşhisle 2,5 yıl kemoterapi uygulandı

    3 yaşındaki çocuğa yanlış teşhisle 2,5 yıl kemoterapi uygulandı

    Gaziantep ve Adana sarmalında ‘bu kadar olmaz’ dedirten bir sağlık skandalı yaşandı. Gaziantep’te yaşayan Hatice-Süleyman Koç çiftinin oğlu Buğra Koç, 2021 yılında 3 yaşındayken aniden rahatsızlandı. Dirençli yüksek ateş şikayetiyle ailenin acilen hastaneye kaldırdığı 3 yaşındaki Buğra’ya yapılan tüm tetkiklere rağmen net bir teşhis konulamadı.

    Yanlış teşhisle 2,5 yıl boyunca yok yere kemoterapi tedavisi gördü

    Son olarak Gaziantep ve Adana’daki 2 ayrı devlet hastanesi başvuran aileye Adana’daki hastanede hemofagositik lenfohistiyositoz (HLH) teşhisi konularak acilen kemoterapi tedavisine başlamaları gerektiği söylendi. Doktorların teşhisinin ardından o dönem 3 yaşında olan küçük Buğra’ya kemoterapi ve kortizon tedavisi uygulanmaya başlandı. Bu süreçte tedavi ve ilaçların etkisiyle küçük çocuğun saçları döküldü, aşırı derecede kilo almaya başladı.

    Küçük Buğra’nın romatizma hastası olduğu ortaya çıktı, aile doktordan şikayetçi oldu

    Yaklaşık 2,5 yıl süren tedavinin ardından bir türlü iyileşme olmaması üzerine Hatice-Süleyman Koç çifti, Adana’da bir özel hastaneye başvurdu. Özel hastanede yapılan geniş tetkiklerin ardından küçük Buğra’nın sistemik jia olarak da bilinen ateşli-iltihaplı romatizma hastası olduğu ve tedavisinin ise 2 haftada bir yapılması gereken aşı olduğu belirtildi. Yaşanan süreçte çok zor günler geçiren, yok yere kemoterapi tedavisi aldıklarını söyleyen ve ilik naklinin eşiğinden döndüklerini belirten anne Hatice Koç ise sorumlu doktorlardan şikayetçi olduklarını söyledi.

    “Önce bir şey yok dediler, sonra hemofagositik lenfohistiyositoz (HLH) teşhisiyle kemoterapiye başladılar”

    Yaşadıkları zor günleri güçlükle anlatan anne Hatice Koç, “2021 senesinde yüksek ateşten dolayı Gaziantep’te gitmediğimiz özel hastane kalmadı. Hepsinde birer hafta yattık. O yattığımız sürelerde bütün hocalar gelip bize, ‘çocuğun enfeksiyonunu düşüremiyoruz, çocuğunuzda başka bir şey var’ dediler. Adana’da bir devlet hastanesine gittik. Belinden sıvı alarak sonucun 2 aya kadar çıkacağını söylediler. Bize kortizon tedavisi verdiler. Biz evimize döndük. Her şey gayet iyiydi. Sonra çocuk şişmeye başladı. İki ayın sonunda doktorumuzun yanına gittiğimizde çocuğunuzda hiçbir şey yok denildi. Gayet iyi bir şekilde biz evimize döndük.
    Tam 10 gün sonra çocukta tekrar aynı şikayetler başladı. Adana’yı aradık, çocuğu getirmemizi söylediler biz de götürdük. Sonrasında orada bize ‘çocuğunuza direkt kemoterapiye başlamamız lazım’ dediler. Çocuğumuzda hemofagositik sendrom isimli hastalık olduğunu söylenerek, ‘keşke kanser olsaydı da bu hastalık olmasaydı’ şeklinde cümle kuruldu. Biz şok olduk. Eşimle ben bu sözü duyunca yıkıldık. Hastanede 15 gün daha yattık. Kemoterapinin ilk 2 dozunu orada aldık. Sonra tedaviye Gaziantep’teki bir devlet hastanesinde devam ettik. Tam 2 buçuk sene boyunca oğluma kemoterapi ve kortizon tedavisi uygulandı. Çocuk şekilden şekle girdi” dedi.

    “Yok yere ilik nakli yapılacaktı”

    Hastalığın tedavisinin ilik nakli olduğunu ve bu süreçte uyuşmazlık nedeniyle naklin eşiğinden döndüklerini söyleyen anne, “Doktor, ilik nakli yapılmadığı takdirde çocuğumuzu kaybedebileceğimizi söyledi. Biz tarama işlemlerine başladık. Anne ve baba uymadı. Bize, ‘akrabalardan kim varsa götürün Adana’da yaptırın eğer bir atak daha geçirirse çocuğu kaybederiz tek çözüm nakil’ denildi. Sonrasında uygun ilik bulamadık. Biz apar topar 2 buçuk senenin sonunda buradaki tedavimizi bitirdik ama bir düzelme olmadı” ifadelerini kullandı.

    “En son başvurduğumuz hastanede romatizma olduğu anlaşıldı”

    Yaşanan süreçte en son Adana’da özel bir hastaneye başvurduklarını ve sonunda doğru teşhisin konulduğunu söyleyen Hatice Koç, “Adana’da özel bir hastaneye gittik. İyi ki de gitmişiz. Orada hastanede görevli doktor çocuğumuzu muayene ettiğinde, ‘bu çocukta başka bir şey var, ben bu çocuğun naklini yapmayacağım’ dedi ve 40 gün hastanede yatırdı. Çocuğun her şeyini araştırdı. Hiç unutmuyorum o günü, saat 5 gibi özel doktor çağırarak araştırdılar. Sonra bize ‘çocuğunda korkulacak hiçbir şey yok, çocuğunda sadece sistemik jia olarak da bilinen ateşli-iltihaplı romatizma var’ dedi. Ben ise çocuğumun 2 buçuk senedir kemoterapi ve kortizon ilaçları aldığını söyledim. Oradaki doktor bana dönerek ‘maalesef, doktorlarımız karıştırıyor’ dedi” şeklinde konuştu.

    “Çok basit bir tedavi yerine çocuğuma belden ve damardan alınacak şekilde en ağır kemoterapiler ve kortizonlar uygulandı”

    Çok zor bir süreç yaşadıklarını ve bu süreçte yanlış teşhis sonucu yok yere kemoterapi aldıklarını söyleyen anne Koç, “Benim çocuğuma yanlış teşhis yapıldı. Benim yaşadığımı, benim çocuğumun yaşadığını, hiçbir anne, hiçbir baba, hiçbir çocuk yaşamasın. Benim çocuğum tam oyun çağındayken biz hastane köşelerindeydik. Almaması gereken tedaviyi aldı, gerçek hastalığının aktamra diye bir aşı tedavisi varmış. Şuan iki haftada bir gidiyorum, çocuğumun aşısını yaptırıyorum, bu kadar. Bunun yerine benim çocuğuma belden ve damardan alınacak şekilde en ağır kemoterapiler ve kortizonlar uygulandı. Benim çocuğum korona hastalarına verilen kortizonu kullandı” dedi.

    “Bizim yaşadığımızı kimse yaşamasın diye şikayetçiyiz”

    Yanlış teşhis koyarak zor günler geçirmelerine neden olan Adana’daki ve Gaziantep’teki 3 doktorlardan şikayetçi olduklarını söyleyen anne Hatice Koç, “İki buçuk sene boyunca hem maddi hem manevi olarak, özellikle manevi olarak biz çok yıkıldık. Yani çok kötü günler geçirdik. Biz daha yeni yeni toparlanıyoruz. Şu an çok şükür iyi. Şuanda romatizmanın tedavisini alıyoruz. Gerekenlerin yapılması için doktorlardan şikayetçi olduk. Şuan avukatımız ilgileniyor. Gereken yerlere başvurularımızı yaptık. Bunun peşini bırakmayacağız. Ben uysaydım çocuğuma ilik nakli yapacaklardı. Biz çok kötü günler geçirdik. Bu durumun aynısını kimsenin yaşamasını istemiyorum” diye konuştu.

  • Çocuklarda güneş çarpmasına dikkat

    Çocuklarda güneş çarpmasına dikkat

    Okulların kapanmasının ardından uzun yaz tatili başladı. Çocuklarıyla tatil planı yapan aileler için aşırı sıcak havanın getirdiği riskler ve yaz hastalıkları zorlayıcı olabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Emrullah Yüksel, yaz tatilinde en sık rastlanan sorunlardan birinin güneş çarpması olduğunu belirterek “Tatil sezonunda çocuklar açık alanlarda, havuzda ya da denizde daha fazla zaman geçiriyor. Ancak yüksek sıcaklıklar, en çok bebek ve çocukları etkiliyor. Özellikle 5 yaş altı çocuklar güneş çarpmasıyla karşı karşıya kalabiliyor. Yüksek sıcaklık, vücudun su, mineral ve tuz kaybetmesine neden olur. Güneş çarpması; bitkinlik, bilinç kaybı, artan uyuma isteği, ciltte kızarıklık, kalp atışında hızlanma, ağız ve dudak kuruluğu, terleme eksikliği, yüksek ateş ve denge sorunlarıyla kendini belli eder” açıklamasında bulundu.

    Bol sıvı alınmalı, fast food tarzı gıdalar tüketilmemeli

    Uzm. Dr. Emrullah Yüksel, güneş çarpmasından korunmak için alınması gereken önlemleri ise şöyle sıraladı:

    “Uzun süre dışarıda kalmamak, güneş ışınlarının dik geldiği 10.00-16.00 saatlerinde açık havaya çıkmamak, güneş koruyucu kullanmak, çocuklara ince ve açık renkli giysiler giydirmek, bol sıvı takviyesi yapmak, serin yerlerde zaman geçirmek, dışarı çıkıldığında UV filtreli güneş gözlüklerinden yararlanmak, fast food tarzı besinler tüketmemek; güneş çarpmasından korunmak için gereklidir.”

    Güneş çarpması durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini vurgulayan Uzm. Dr. Yüksel, “Güneş çarpmasından korumak için yeterli sıvı alınması çok önemlidir. Çocuklar su, meyve suyu ve ayran gibi içecekleri, kavun-karpuz gibi yaz meyvelerini bolca tüketmelidir. Güneş çarpması meydana gelmesi halinde ise çocuğun sıvı alımı iyi değilse ya da kusma varsa mutlaka sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır” şeklinde konuştu.

    İsiliği önlemek için bebekler her gün yıkanmalı

    Yaz aylarında bebeklerde çok sık isilik görüldüğünü de ifade eden Uzm. Dr. Emrullah Yüksel, “İsilik, ter kanallarının tıkanması nedeniyle meydana gelir. İsilikte, cilt yüzeyinde içi su dolu kabarcıklar oluşabilir ve kaşıntıya neden olur. Kaşıntı sonucunda kabarcıklar enfeksiyon kapabilir. İsilikten korunmak için bebekleri yaz aylarında her gün yıkamak, dar kıyafetler giydirmemek, aşırıya kaçmadan nemlendirici kullanmak, aşırı sıcağa maruziyeti önlemek gerekir. İsilik genelde birkaç gün içinde kendiliğinden geçer. Hekimin önerdiği kremler de kullanılabilir” dedi.

    Orta kulak iltihabını önlemek için kulak tıkacı kullanılmalı

    Havuz ya da denizde vakit geçirmenin üst solunum yolu enfeksiyonu, alerji, rinit ve sinüzit gibi etkenlerle orta kulak iltihabına zemin hazırlayabileceğini söyleyen Uzm. Dr. Yüksel, “Kulak enfeksiyonlarının en sık görülen belirtisi ağrıdır. Çocuklarda kulak çekiştirme, iştahsızlık, ağlama, ateş de görülebilir. Orta kulak iltihabından korunmak için havuza, denize girerken kulağa su kaçmasını engelleyecek kulak tıkaçları kullanılabilir. Belirtiler görüldüğünde ise hekime başvurulması önemlidir” diye konuştu.

    Islak mayoyla oturmak idrar yolu enfeksiyonuna neden olabilir

    Islak mayoyu değiştirmemenin kız çocuklarında idrar yolu enfeksiyonlarına yol açabileceğinin altını çizen Uzm. Dr. Emrullah Yüksel, “Ateş, kusma, karın ağrısı, idrar yaparken ağrı; bu hastalığın belirtilerindendir. İdrar yolu enfeksiyonunda erken teşhis önemlidir. Bu nedenle belirtiler başladığı an mutlaka hekime başvurulmalıdır. Denizden veya havuzdan çıkınca duş alınması, ıslak mayoyla oturulmaması idrar yolu enfeksiyonlarına karşı koruyucu tedbirlerdir” dedi.

    Uzm. Dr. Yüksel, çocuklarda güneş yanıklarıyla ilgili ise “Cilde soğuk ve ıslak kompresler uygulanabilir. Yanığa bağlı ağrı varsa parasetamol verilmelidir. Güneş yanığı olan bölgelerde kaşıntı varsa, kaşıntının azaltılması için antihistaminikler kullanılabilir” bilgisini verdi.

  • Bursa’da çocukların attıkları torpil yangın çıkardı

    Bursa’da çocukların attıkları torpil yangın çıkardı

    Olay, merkez Yıldırım ilçesi Demetevler Mahallesi’nde meydana geldi. Akşam saatlerinde çocukların “eğlence olsun” diye attıkları torpiller makilik alanda yangın çıkardı. Alevler kısa sürede büyürken ihbar üzerine bölgeye itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Olay yerine kısa sürede gelen Bursa Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri yangını daha fazla büyümeden kontrol altına aldı. Çocuklar da aileleri tarafından uyarılırken facia son anda atlatıldı.