Etiket: cumhurbaşkanı başdanışmanı

  • “Siz çoksunuz, biz Türk”

    “Siz çoksunuz, biz Türk”

    Topçu bir basın yayın organına yaptığı açıklamada, “Açıklamama Vatan Şairlerimiz’ Namık Kemal ‘2 Aralık 1888’ ve Orhan Şaik Gökyay’ı ‘2 Aralık 1994’ vefatlarının yıldönümünde saygı, rahmet ve şükranla yad edip sizlerden de tüm geçmişlerimiz için Fatiha’larınızı rica ederek başlıyorum. Devletimizi ve Milletimizi;’ Büyük ve güçlü Türkiye” hedefinden koparıp ‘Sevr’i tekrar açma sevdasında olan “Şer İttifakı’, günümüzde medeniyet coğrafyamız üzerindeki emperyalist emellerini diledikleri gibi gerçekleştirdikten sonra bizim istiklal ve istikbalimizi söndürmek istediklerini biliyoruz. Geldikleri gibi giderken de Türkolog, Asker, Veteriner Merhum Ömer Seyfettin’in dediği gibi burada bıraktıkları piçleri her kesim ve statüden dostları, piyonları, medyaları ve ekonomik enstrümanları ile üzerimize gelmektedirler” ifadelerini kullandı.

    Topçu açıklamasının devamında “Ama kimlerle hangi tezgâhı kurdularsa, hangi çukurları kazdılarsa, tezgahlarını bozup, kazdıkları çukurlara da kuklalarıyla birlikte kendilerini gömdük ve gömmeye de devam ediyoruz!..
    Milli Şairimiz Akif’in ifadesiyle; ‘Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ” olarak topu birden üzerimize geldiler 1915 de ama Çanakkale’yi geçemediler.1919 da tekrar toplanıp denediler bu kez de vefatının (10 Kasım 1938) yıldönümünde saygı, rahmet ve şükranla yad ettiğimiz Büyük Atatürk’ün Başkomutanlığında Sakarya’da, Dumlupınar’da birçoğunu kara toprakla buluşturup, kalanlarını da Akdeniz’de boğduk. Geçtiğimiz yıllarda ise sağcı-solcu, Alevi Sünni, laik-anti laik diye bölüp, 40 yıldır da Marksist-Leninist, Maocu, ırkçı, bölücü örgütlerinin ağaç bahanesi ve dindar görünümlü ihanet şebekesinin 17-25 Aralık-15 Temmuz ihanetleri ile üzerimize geldiler ve gelmeye devam ediyorlar. Ama ‘Ölümüne ölümüne” diyen seçilmiş Cumhurbaşkanının etrafında bir olan milletimiz, bunların FETÖ’yü 15 Temmuz da vatanın sokaklarında, BTÖ’yü de yurt içinde ve dışında rezil kepaze etti ve etmeye de devam ediyor. Bunlar dün olduğu gibi bugün de başaramadılar ve kıyamete kadar da başaramayacaklar. Çünkü Türkistan’dan bizi dünyanın dört bir yanına gönderen kaderimizi yazan Allah bizimle bu aziz vatandaki, millet bizimle şan ve şerefle yazdığımız, tarih bizimle. Şimdi biz; Nizam Ve Merhamet Medeniyeti varisleri olarak düştüğümüz yerden ayağa kalktık. Ve Surda bir gedik açtık ki. Mukaddes mi mukaddes.. Onlar hangi kahpeliklerle, hangi şekilde, hangi yandan gelirse gelsinler, kutlu yükselişimize asla engel olamayacaklar. Önümüzdeki asır Türk asrı olacak. Ve bu asırda da en gür seda İslam’ın sedası olacak inşallah. Siyonist soykırım suçlusu İsrail ve partnerlerinin bizimle ilgili asırlık hayallerini de biliyor ve onlara diyoruz ki “Siz çoksunuz, biz Türk”

    Topçu’nun açıklamasının devamı şöyle:
    “Daha öncelerde paranıza, kuklalarınıza, silahlarınıza ve çokluğunuza güvenip birçok kere geldiniz üzerimize ama her seferin de zelil oldunuz.Vefatının seneyi devriyesinde ‘1Kasım 1958’ saygı ve rahmetle andığımız büyük mütefekkirimiz Yahya Kemal Beyatlı’nın da dediği gibi yine bir yaz günü geçeriz dağları nehirleri kafilelerle, şimşek gibi atılırız yedi koldan üzerinize, binimiz yeteriz dev gibi ordularınıza,1 Aralık 1939 da Hakka yürüyen rahmet ve minnetle andığımız Atamız Seyit Onbaşı gibi 215 kiloluk top mermisini kaldırıp atarız üzerinize ve sizi yine rezil ederiz!.. Çünkü; ‘Siz çoksunuz, biz Türk’”

  • Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu, Kazakistan Kültür Bakanı Kaseinov’u ağırladı

    Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu, Kazakistan Kültür Bakanı Kaseinov’u ağırladı

    Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Kazakistan Kültür Bakanı ve Türksoy eski Genel Sekreteri, Kazakistan’ın Olağanüstü ve Tam Yetkili Daimi Büyükelçisi Düsen Kaseinov’u külliyedeki makamında ağırladı. Topçu görüşmede yaptığı konuşmada, “Bulunduğu bütün görevler süresince ve halen daimi büyükelçi olarak Türk dünyasının kendi içinde ve diğer ülkelerle kültürlerarası yakınlaşma ve ülkeler arası ilişkilerin iyileştirilmesi alanında yapmış olduğu katkılar dolayısıyla pek çok ülke ve uluslararası kuruluş tarafından ödüle layık görülen bir münevverimizdir Sayın Kaseinov. Türk dünyasının kıymetli evladı, devlet ve kültür insanı Sayın Prof. Düsen Kaseinov’a Türk dünyasının kültürel gelişimi, birlik ve beraberliği için yaptığı takdire şayan çalışmalarına şükranlarımızı sunuyor, milletimizin evinde kendilerini ağırlamış olmaktan onur duyuyorum” açıklamasında bulundu.

    Düsen Kaseinov ise, “Türk dünyasının birliği ve dirliği için ve diğer ülkelerle olan her alandaki ilişkilerinin çok daha gelişmesi için çalışmalarıma devam ediyorum. Yaptığımız faaliyetlerin birçoğunda bizi destekleyen, her daim yanımızda olan kardeşim Yalçın Topçu’ya kabulü ve nazik misafirperverliği için çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
    Görüşme, hediye takdimi ve hatıra fotoğrafı çekimi ile sona erdi.

  • Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Saraçoğlu: Ziraat planlamasına sahip ülke oyun kurucu olacak

    Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Saraçoğlu: Ziraat planlamasına sahip ülke oyun kurucu olacak

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu, “Dünyanın yaşamakta olduğu pandemi döneminde değişen dünya düzeninde yükselen değer olan ziraat, bir ülke nezdinde ne kadar ürün çeşitliliği ve sürdürülebilirliği açısından zenginse o kadar etkisi kıtaları etkileyecek kadar kuvvetli olacaktır ve dolayısıyla pandeminin atlatılmasında böylesi bir ziraat planlamasına sahip bir ülkeyi her alanda güçlü, söz sahibi ve oyun kurucu kılacaktır” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM’nin 75’inci Genel Kurulu etkinlikleri kapsamında düzenlenen Biyolojik Çeşitlilik Zirvesi’nde yaptığı konuşmada Covid-19 salgınının biyolojik çeşitliliği korumanın önemini de gösterdiğini belirtirken, Türkiye’de biyolojik çeşitliliği geliştirmek amacıyla yapılan çalışmalara dikkat çekmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dile getirdiği ‘Ata Tohumu’ projesi, 11’inci kalkınma planına alınmış ve 2017 yılında Emine Erdoğan’ın himayelerinde, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu’nun liderliğinde başlatılmıştı.

    İbrahim Saraçoğlu, konu ile ilgili açıklamasında, ziraat planlamasındaki sürdürülebilirliğin önemini vurgulayarak “Sürdürülebilir ziraat ancak biyolojik çeşitlilik ve genetik kaynaklarının korunması ile mümkündür. Biyolojik çeşitlilik tanımında akla ilk bitkisel kaynaklar gelmekle beraber aslında koyun, keçi gibi küçükbaş, boğa, manda, inek gibi büyükbaş hayvanlar, topraktaki mikroorganizmalar ve ekmek mayaları da dikkate alınmalıdır. Osmanlı’nın ziraat imparatorluğu olması, sağlam ekonomik ve askeri gücü, kırsaldaki ziraat planlamasındaki etkinliği, kontrolü ve sürdürülebilirliğindeki istikrara dayanmaktadır” dedi.

    Projeye Osmanlı’nın ziraat politikasını temel alan sürdürülebilir doğal çiftliklerin bu amaçla dahil edildiğini belirten Saraçoğlu, “Tarihteki kurulan Türk devletlerinin isimlerine bakıldığında biyolojik çeşitlilik gücünün dünyaya en kuvvetli anlatımlarındaki örnekler arasında Türk devletlerinin isimlerine ‘Akkoyunlu’, ‘Karakeçili’ verilmesidir. Bu isimlerle bilinen Türk devletleri Anadolu topraklarında yaşam sürdürmüşlerdir. Anadolu coğrafyası gerek toprak üstündeki biyolojik çeşitlilik açısından gerekse de tarih boyunca yaşayan farklı kültürdeki ve inanıştaki toplumlara ev sahipliği yapması sebebiyle toprak altındaki zenginliğiyle dünya tarihinde her zaman odak noktası olmuştur” görüşünü ifade etti.

    Saraçoğlu, 2019 yılı Eylül ayında ‘Yerel Çeşitlerin Kayıt Altına Alınması, Çoğaltılması ve Pazarlanması’na dair yönetmelikte dünyada ilk defa tohum analizlerinde kemotip ve genotip analizlerinin zorunluluğunun yer aldığını, akabinde Osmanlı’nın ziraat politikası günümüz şartlarına modifiye edilerek 11’inci Kalkınma Planı’na ‘sürdürülebilir doğa çiftlikleri’ ismi ile ilklere adım atıldığını söyledi. Covid-19 salgının atlatılmasında ziraat planlamasının önemine işaret eden Saraçoğlu, “Dünyanın yaşamakta olduğu pandemi döneminde değişen dünya düzeninde yükselen değer olan ziraat, bir ülke nezdinde ne kadar ürün çeşitliliği ve sürdürülebilirliği açısından zenginse o kadar etkisi kıtaları etkileyecek kadar kuvvetli olacaktır ve dolayısıyla pandeminin atlatılmasında böylesi bir ziraat planlamasına sahip bir ülkeyi her alanda güçlü, söz sahibi ve oyun kurucu kılacaktır” mesajını verdi.

  • Muğla Valisi Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olarak atandı

    Muğla Valisi Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olarak atandı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan atama kararları ile 41 ilin valisi değişti.

    Buna göre, 18 ile yeni vali ataması yapılırken, 23 ilin valisi yer değiştirdi. 17 ilin valisi mülkiye başmüfettişi olarak merkeze alınırken, Muğla Valisi Esengül Civelek ise Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olarak atandı.

    ESENGÜL CİVELEK KİMDİR?

    Esengül Civelek 1958’de Aydın Nazilli’de doğdu. 1979 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun oldu. 1980 yılında Maliye Bakanlığı, Hazine Genel Müdürlüğü ve Milletlerarası İşbirliği Teşkilatı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Dairesi Meslek Memurluğunda göreve başladı.

    Daha sonra sırasıyla; Mali İşler Uzmanı, Mali İşler ve Personel Grup Başkan Yardımcısı, Mali İşler ve Personel Grup Başkan Vekili olarak Türkiye Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’de, Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür olarak Uluslararası Haber Ajansı A.Ş.’de, Eğitim Müdür Yardımcısı, Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri, Genel Müdürlük Müşaviri, Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili olarak Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş.’de, 15 Ağustos 2005 – 24 Mayıs 2010 tarihleri arasında Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nde Genel Müdür olarak görev yaptı.

    2010 –2011 tarihleri arasında Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarlığı, 2011-2014 tarihleri arasında Yalova Valiliği, 2014-2017 tarihleri arasında Kırklareli Valiliği görevini yürüten Vali Esengül Civelek, 13 Haziran 2017 tarih ve 2017/10458 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla Muğla Valisi olarak atandı. Vali Civelek, 30 Haziran 2017 tarihinde Muğla Valiliği görevine başladı.

    Yöneticilik vasıflarının yansıra 1983 yılından günümüze kadar sosyal hizmetlerin tüm alanlarında onursal üye sıfatıyla çalışmalarda bulundu, bu çalışmalar esnasında 1997 yılında Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunun bağlı olduğu Devlet Bakanlığı’ndan altın madalya, Yardım Severler Derneği Genel Başkanlığından altın berat ile ödüllendirildi.