Etiket: Cumhurbaşkanı Erdoğan

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan Körfez turuna çıkıyor

    Cumhurbaşkanı Erdoğan Körfez turuna çıkıyor

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yarın 3 gün sürecek Körfez ülkeleri turuna çıkacak.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk durağı olan Suudi Arabistan’da Kral Selman bin-Abdülaziz ile görüşecek, Suudi Arabistan-Türkiye İş Forumu’na katılacak.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Temmuz’da ise önce Katar’da sonrasında da Birleşik Arap Emirlikleri’nde olacak.

    Körfez turunun öncelikli gündem maddesi ekonomik ilişkiler.

    Erdoğan’ın sağlık, enerji ve savunma sanayii gibi çeşitli alanlarda iş birliği konularını ele alması bekleniyor.

    Kısa süre önce Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de bölgeye giderek bir dizi temasta bulunmuştu.

  • “15 Temmuz’u unutturmayacağız”

    “15 Temmuz’u unutturmayacağız”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, İstanbul Valiliği ve Üsküdar Belediyesi iş birliğinde, Beylerbeyi Stadyumu’nda düzenlenen “Türkiye Yüzyılı’nın Kahramanları” programına katıldı.

    Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Türkiye Yüzyılı’nın tüm kahramanlarına şükranlarını sunarken, 15 Temmuz’un 7. yılında, 85 milyon olarak yine tek yürek ve tek bilek olduklarını söyledi.

    Şehitleri anmak ve milli irade zaferini kutlamak üzere bir arada olduklarını hatırlatan Erdoğan, “Bin yıllık şüheda topraklarını, 15 Temmuz gecesi mübarek kanlarıyla sulayan, devletine, milletine, istiklaline ve iradesine sahip çıkarken şehit düşen tüm kahramanlarımıza, Allah’tan rahmet niyaz ediyorum.” ifadesini kullandı.

    İstikbal mücadelesinin şanlı sayfalarından birinin daha selamlandığı bu anlamlı günde okudukları dualar ve hatmi şeriflerle şehitlerin aziz ruhlarını şad edenlere teşekkür eden Erdoğan, “Terörle mücadeleden sınırlarımız ötesinde yürüttüğümüz harekatlara kadar vatanımızın bekası, milletimizin huzuru için gözünü kırpmadan şehadete koşan tüm yiğitleri buradan minnetle anıyorum. Rabb’im şehitlerimizi cennetiyle, cemaliyle müşerref kılsın. Gazilik payesiyle şereflenen tüm kardeşlerime ülkem ve milletim adına şükranlarımı arz ediyor, hayırlı, uzun ömürler diliyorum.” diye konuştu.

    Kalkışmanın ilk anlarından itibaren sokağa çıkan, kritik noktaları tutarak darbecilere geçit vermeyenlere de teşekkürlerini ileten Erdoğan, “Dünyanın dört bir yanında darbe girişimini yüreği ağzında takip eden, ‘Türkiye’ye halel gelmesin’ diye dua eden vatandaşlarıma, Türkiye’nin gerçek dostlarına selamlarımı, muhabbetlerimi gönderiyorum.” sözlerini sarf etti.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 15 Temmuz açıklaması - 1

    “HAYSİYET FUKARALARINI UNUTMADIK”

    “Biz, şehitlerinin yaşadığına inanan ve şehitleriyle yaşayan bir milletiz” ifadesini kullanan Erdoğan, şunları kaydetti:

    “Bu toprakların üstünde olandan çok daha fazlası toprağın altında yatıyor. Şehitlerimizin uğruna hayatlarını feda ettiği değerlere sahip çıkmak nasıl görevimizse, onların canlarına kastedenleri unutmamak da bizim görevimizdir. Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararlılığının kurtardığı o tarihi gecede, kimin nerede durduğunu not ettik. FETÖ’cü hainleri tanıdığımız gibi, hainlere arka çıkan mihrakları, destek veren odakları da hafızamıza, silinmeyecek bir şekilde kaydettik. Millet canı pahasına darbeye direnirken, hainlere alkış tutan o habis elleri, insanlar şehadete koşarken darbecilerle anlaşıp tankların arasından kaçan korkakları, daha 15-16 yaşındaki gencecik çocuklar toprağa düşerken, bu çocukların katillerine kadeh kaldıran haysiyet fukaralarını unutmadık, unutmuyoruz.”

    Erdoğan, Bosna-Hersek’in ilk Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç’in “Unutulan soykırım tekrar yaşanır.” dediğini, şair Mehmet Akif Ersoy’un ise “İbret almayanlar için tarihin tekerrür edeceği” ikazında bulunduğunu dile getirdi.

    Erdoğan, acılardan süzülüp gelen bu uyarıların kulak ardı edilemeyeceğini vurgulayarak, “Eğer 15 Temmuz’u unutursak şehitlerimizin aziz ruhlarını muazzep etmiş, masumların hakkını çiğnetmiş oluruz. Unutursak, abdestini alarak ihanet çetelerinin karşısına dikilen her yaştan kahramana mahcup oluruz. Unutursak, Allah korusun, benzer felaketlerin tekrar yaşanmasına yol vermiş oluruz. Sadece bununla kalmaz, yeni ihanet teşebbüslerini cesaretlendirir, daha büyük sıkıntılara düçar oluruz.” ifadelerini kullandı.

    “Unutulan soykırım gibi unutulan ihanetin de çok daha kalleş, daha sinsi bir şekilde bizi sırtımızdan vuracağını aklımızdan çıkarmamalıyız.” diyen Erdoğan, bu amaçla 15 Temmuz’u Demokrasi ve Milli Birlik Günü olarak ilan ettiklerini dile hatırlattı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, her 15 Temmuz’da ülke genelinde düzenledikleri çeşitli programlarla bu günü tarihteki yerine uygun bir şekilde idrak ettiklerini, bugün Türkiye’nin dört bir yanında 15 Temmuz’u, şehitleri andıklarını çünkü onları unutmayacaklarını ve unutturmayacaklarını vurguladı.

    Gazilere minnet duygularını ifade ettiklerini, o gece kanla yazılan destanı tekrar hatırladıklarını ve hatırlattıklarını söyleyen Erdoğan, “Pusuda bekleyen odaklara hep beraber net bir mesaj yolluyoruz. 15 Temmuz’un 7’nci seneidevriyesinde bir kez daha ilan ediyorum; Değil üzerinden 7 yıl, 70 yıl da geçse 15 Temmuz’un unutulmasına ve unutturulmasına izin vermeyeceğiz. Evlatlarımızın kanını akıtan alçaklara olan öfkemizi diri ve dinç tutacağız. Hiçbir sinsi senaryonun birlik ve beraberliğimizi bozmasına müsaade etmeyeceğiz.” diye konuştu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 15 Temmuz açıklaması - 2

    “15 TEMMUZ, MİLLİ İRADENİN DEKLARASYONU, İSTİKLAL BEYANNAMESİDİR”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletlerin tarihinde bazı dönüm noktaları bulunduğunu, 15 Temmuz’un kendileri açısından böyle bir kilometre taşı olduğunu ifade etti.

    15 Temmuz’un, üzerinde yaşadıkları Anadolu topraklarını 1000 yıllık vatan yapma ve 200 yıllık beka mücadelelerinin en önemli safhalarından biri olduğuna işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Bir kez daha hatırlatmak isterim ki biz 15 Temmuz gecesi sadece kanlı ve kalleş bir darbe teşebbüsünü püskürtmekle kalmadık, aynı zamanda milletçe nesilden nesle, şanla, şerefle, gururla anlatılacak büyük bir destan yazdık. Bunu hep beraber yazdık. Milli iradenin tankla, topla, tüfekle, sivillerin üzerine bomba yağdıran uçaklarla teslim alınamayacağını tüm cihana deklare ettik. Türkiye’nin geçilmez olduğunu, işgalcilere ve piyonlarına hem de çok net bir şekilde yeniden hatırlattık. Millet olarak kıyama nasıl kalkılacağını, nasıl birlik olunacağını, nasıl tek yürek haline gelineceğini tüm dünyaya gösterdik. Her yaştan, her zümreden, her siyasi görüşten insanın bağımsızlığı söz konusu olunca bir gecede nasıl kenetlenebileceğini ortaya koyduk. 15 Temmuz bizim onurumuzdur, haysiyetimizdir, şeref madalyamızdır. 15 Temmuz milli iradenin deklarasyonu, istiklal beyannamesidir.”

    “AZİZ MİLLETİMİZ TEK CEPHE OLARAK HAİNLERE CANI PAHASINA ‘DUR’ DEMİŞTİR”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 81 vilayetin tamamının eşine az rastlanan bir direnişe sahne olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

    “Bu, temiz alınlarına dayanan namlulara aldırmayıp, ülkesi ve milleti için canından geçenlerin direnişidir. Bu, ömürlerinin baharında tankların, tüfeklerin, kurşunların karşısına hiç düşünmeden geçenlerin direnişidir. Bu, çoluk çocuğunun rızkını, tarlasının bir yıllık hasadını, kamyonunun, traktörünün lastiğini yakıp, darbecileri durdurmaya çalışanların direnişidir. Bu, minarelerimizden yükselen selalarla sokaklara akın edip, meydanlarda demokrasi nöbeti tutan milletimizin direnişidir. Bu, istiklal ve istikbalini terör örgütlerinin insafına, tasarrufuna bırakmamak için can verenlerin, şehadet şerbetini içenlerin direnişidir. Bu, yüzünü Türkiye’ye dönmüş, kalbini Türkiye’ye açmış, ümidini Türkiye’ye bağlamış mazlumlara umut aşılayan yüce gönüllerin direnişidir. Gayesi, vicdanı, sevinmesi, acısı bir olan aziz milletimiz, tek cephe olarak hainlere canı pahasına ‘dur’ demiştir.”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 15 Temmuz açıklaması - 3

    “AY YILDIZLI AL BAYRAĞI KEFENİ YAPANLARIN VATAN AŞKINI UNUTAMAYIZ”

    Mehmet Akif Ersoy’un, “Değil mi cephemizin sinesinde iman bir/Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan bir/Değil mi sinede birdir vuran yürek yılmaz/​​​​​​​Cihan yıkılsa emin ol bu cephe sarsılmaz.” dizelerini okuyan Erdoğan, şöyle konuştu:

    “Mehmet Akif’in dediği gibi bu cephe asla sarsılmayacaktır. Çünkü bu cephede 85 milyonun maşeri vicdanı vardır. Bıyığı daha yeni terlemiş pırıl pırıl gençlerin samimiyeti vardır. Hanımlar, unutmayın burada Nene Hatun’ların, Şerife Bacı’ların, Kara Fatma’ların fedakarlığı vardır. Ben sizleri böyle görüyorum. Şehit polis Cennet kızımızı böyle görüyorum. Onlar yılmadılar ve şehadete yürüdüler. ‘Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda, canı cananı bütün varımı alsın da Hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.’ Ellerine bayraklarını almış, hainlere karşı koyan kadınlarımızın cesaretini unutamayız. Şehit olacağını bile bile tek başına darbecilere direnen yiğitlerin imanını unutamayız. Ölüm kusan silahlara göğüslerini siper eden kahramanların azmini unutamayız. İstanbul’dan Ankara’ya, ay yıldızlı al bayrağı kefeni yapanların vatan aşkını unutamayız. Siyasi farklılıklarını bir yana bırakıp, omuz omuza verenlerin basiretini unutamayız. Türkiye’yi bir işgal girişiminden kurtaran bu cephe var oldukça Allah’ın izniyle kimse milletimizin iradesine zincir vuramaz. Kardeşlerim, ben sizlere inanıyorum. Sizlerle beraber biz bu yolda çok daha emin adımlarla yürüyeceğiz.”

    Hain darbe girişiminin gerçekleştiği 15 Temmuz akşamını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz akşamı, Atatürk Havalimanı’nda, 23.15’te havalimanına gelen bay bay Kemal’in tankların arasından nasıl sıyrılıp gittiğini biliyorsunuz değil mi? Tankların arasından FETÖ’cüler, bay bay Kemal’i alıp nereye götürdüler? Aldılar Bakırköy Belediyesine götürdüler. Ne dedi? ‘Benim Erdoğan’ın geleceğinden haberim olsaydı ben de beklerdim.’ İnanalım mı? Ben de senin öyle gideceğini bilseydim uçağımızı biraz daha geç indirmez, erken indirir, seninle orada buluşurdum. Bunlar korkaktır. Bunlar pısırıktır. Bunlardan bir şey olmaz.” ifadelerini kullandı.

    Erdoğan, 15 Temmuz’un elbette öncelikle kendilerine ve hükümete karşı yapıldığını vurgulayarak, “Darbeci hainler canımıza kastedecek kadar gözlerini karartmışlardı. Kaldığımız yere gönderilen timden kıl pay kurtulduk. Daha bunun gibi o uzun gece boyunca nice badire, nice saldırı atlattık. Benim korumalarım şehit oldular. Ancak 15 Temmuz kalkışmasının asıl muhatabı milletti, milli iradeydi, ülkemizin bağımsızlığıydı.” dedi.

    Türkiye’nin sıradan bir darbe teşebbüsüne değil topyekun bir işgal girişimine maruz kaldığını anlatan Erdoğan, darbecilerin hedefindeki kurumlara bakıldığında bunun çok net bir şekilde görüldüğünü kaydetti.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Milletin evi olan Cumhurbaşkanlığı Külliyemiz bombalandı. Milli iradenin tecelligahı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi bombalandı. Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığımız, Özel Harekat Başkanlığımız, Ankara Emniyet Müdürlüğümüz ve diğer birimlerimiz çok ağır saldırıya uğradı. Hainler sadece hükümeti devirmeye çalışmadılar, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin sembollerini hedef aldılar.” diye konuştu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 15 Temmuz açıklaması - 4

    Darbecilerin, milletin peygamber ocağı olarak gördüğü ordu ile arasını açmayı hedeflediklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

    “Biz ordumuza peygamber ocağı olarak bakarız ama onların böyle bir derdi yok. Dikkat edin bizim askerimizin adı nedir? Mehmetçik. Neden bizim askerimize ‘Mehmetçik’ demişiz. Küçük Muhammed adına Mehmetçik demişiz. Tarihten böyle gelir. Küçük Muhammed anlamına gelir Mehmetçik. Dünyada, İslam dünyasında hiçbir ülkede böyle bir isim yok. Sadece bizde var. Onun için Mehmetçik çok önemli. Mehmetçik’i yedirmeyiz, yedirtmeyiz. Gereği neyse yaparız.”

    Erdoğan, darbecilerin, kamu kurumları içinde güvensizlik oluşturarak devleti zayıf düşürüp, zaafa uğratmayı amaçladıklarını dile getirerek, “Bir ülkenin bekasının en büyük garantisi olan devlet-millet kaynaşmasını dinamitleyerek milli bünyemizde onulmaz yaralar açmak istediler.” dedi.

    Avrupa’yla Asya’yı birbirine bağlayan köprünün işgal edilme girişiminin kuşkusuz bir mesaj olduğunu ifade eden Erdoğan, “İşte o köprü burada. Ne oldu? İşgal edebildiler mi? Edemediler. Neden? Benim milletim kadınıyla, erkeğiyle tankların altına yattı. Orada direndi, köprümüz işgal edilmedi, edilemedi. 15 Temmuz direnişiyle işte tüm bu kirli senaryoları yırtıp attık. ‘Köle olmayacağız.’ dedik. ‘Mandaya boyun eğmeyeceğiz.’ dedik. ‘Devletimizi parçalatmayacağız.’ dedik. ‘Türkiye’yi işgal ettirmeyeceğiz.’ dedik. ‘Ezanlarımızı susturmayacağız, şanlı bayrağımızı indirtmeyeceğiz.’ dedik.” diye konuştu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 15 Temmuz açıklaması - 5

    “Bir gecede kadını, erkeği, genci, yaşlısıyla 253 vatan evladını şehit verdik ama yurdumuzu alçaklara uğratmadık.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Mabetlerimizin üzerine namahrem eli değdirtmedik. FETÖ’cü alçaklara teslim olmadık. Çok açık söylüyorum. 15 Temmuz ruhunu anlamayanlar Çanakkale’yi, Sakarya’yı, Dumlupınar’ı anlayamazlar. 15 Temmuz ruhunu anlamayanlar milletimizin kodlarındaki istiklal aşkını anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar, ‘Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklal.’ mısrasının manasını anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar, daha darbe girişiminin ilk saatlerinde ‘Ankara’yı bombalayan bizden olamaz.’ diyerek Anadolu şehirlerinden Ankara’ya sel olup akan bu milletin evlatlarını anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar ‘Allah devlete, millete zeval vermesin.’ diyen ağzı dualı annelerimizi anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar, bu milletin çapulcuya, çakala, cuntacıya eyvallah etmeyen, soylu duruşunu anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar, varlığımızı şehit ve gazilerimize borçlu olduğumuzu anlayamazlar.”

    15 Temmuz direnişini lekelemeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini vurgulayan Erdoğan, “Canıyla imtihan edilip imtihandan geçen milletimizin irfanını ölçmeye, 15 Temmuz’a ‘kontrollü darbe’ iftirası atan gafillerin kıratı yetmez. 15 Temmuz’un sulandırılmasına ne biz ne de milletimiz izin vermeyecektir. Türkiye var oldukça 15 Temmuz destanımız, bir zafer şarkısı gibi dilden dile aktarılmaya devam edecek.” ifadelerini kullandı.

    Şair Namık Kemal’in “Amalimiz, efkarımız, ikbal-i vatandır” dediğini hatırlatan Erdoğan, “Bizim de emelimiz, fikrimiz ve gayemiz, her karış toprağında bir şehit yatan vatanımızın ikbali, milletimizin istikbalidir. Bu anlayışla son 21 yılda her alanda tarihi nitelikte reformlar yaptık. Sayısız esere, yatırıma, projeye, icraata imza attık.” diye konuştu.

    Demokrasi üzerindeki vesayet gölgesini kaldırdıklarını, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle ilk defa sandık aracılığıyla yönetim sistemini değiştirme başarısını gösterdiklerini anlatan Erdoğan, “Sivil iradeyi tüm unsurlarıyla hakim kılarak, Türkiye’yi siyasi istikrarsızlık, sosyal kaos ve darbe girdabından kurtarmış olduk. Bu hamlelerimizin meyvelerini pek çok alanda topladık, topluyoruz. Ülkemiz ayağına vurulan prangaları söküp attıkça çıkarlarını daha güçlü savunmaya, hakkını daha dirayetli bir şekilde aramaya başladı. Ordumuz, emniyet teşkilatımız, mülkiye ve adliye teşkilatlarımız FETÖ’cü hainlerden temizlendikçe asli görevlerini daha iyi yapar hale geldi. Terörle mücadelemiz Cudi’de, Gabar’da, Tendürek’te, Bestler Deresi’nde, sınır ötesinde çok daha güçlü bir şekilde devam ediyor.” dedi.

    “FETÖ’CÜLERE DÜNYAYI DAR EDİYORUZ”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’ye yönelik harekatlarda ülkeyi terör koridoruyla çevreleme planını boşa çıkardıklarını ifade ederek, “Bölücü terör örgütü mensupları başlarını kaldırdıkları anda devletimizin demir yumruğunu tepelerine tepelerine indiriyoruz. Ama dikkat edin, birileri de Kandil’den destek arıyor. Ne diyor? ‘Biz bay bay Kemal’in yanındayız.’ diyor. Ya millet senin yanında olmadıktan sonra avucunu yalarsın. Biz milletimizle yürüyoruz, onlar Kandil’le yürüyor, işte aramızdaki fark bu. Devletimizin tüm diplomatik, siyasi, adli ve istihbari imkanlarını kullanarak FETÖ’cülere dünyayı dar ediyoruz.” diye konuştu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 15 Temmuz açıklaması - 6

    Dünyanın birçok ülkesinde eğitim kurumu kılıfı altında faaliyet gösteren fitne yuvalarının kapatılmasını veya Türkiye Maarif Vakfına devredilmesini sağladıklarını belirten Erdoğan, “Firari durumdaki 100’den fazla örgüt mensubunun yargılanmak üzere ülkemize iadesini gerçekleştirdik. Örgütün mahrem yapılanmasını deşifre etmeye yönelik operasyonlarımız aralıksız sürüyor. Dost ve kardeş ülkeler başta olmak üzere bu örgütün gerçek yüzünü fark edip FETÖ’ye karşı tedbir alan devletlerin sayısı günden güne artıyor. Son olarak NATO zirvesinde FETÖ’yle birlikte diğer terör örgütlerine karşı tavizsiz duruşumuzu bir kez daha ifade ettik. NATO Liderler Zirvesi’ni izlediniz değil mi? Oradaki havayı gördünüz değil mi?” ifadelerini kullandı.

    “Buradan hep birlikte Türkiye’ye, televizyon ekranlarından seslenelim.” diyen Erdoğan, stattaki vatandaşlarla birlikte, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız.” dizelerini söyleyerek konuşmasını sonlandırdı.

    ERDOĞAN’DAN SOSYAL MEDYADA 15 TEMMUZ MESAJI

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

    Twitter hesabından da bir paylaşım yapan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

    “15 Temmuz’da devletine, milletine, istiklaline, iradesine sahip çıkarken şehit düşen kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyor, Gazilikle şereflenen, darbecilere geçit vermeyen tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günümüz mübarek olsun.”

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan Bahçeli ile görüştü

    Cumhurbaşkanı Erdoğan Bahçeli ile görüştü

    Beştepe’deki görüşme, saat 14.00’te başladı. Görüşmenin ardından bir açıklama yapılması beklenmiyor.

    Partisinin salı günü yapılan grup toplantısında konuşan Bahçeli, emeklilere yapılan yüzde 25’lik zammın yeterli olmadığını söylemişti.

    Bahçeli, “8 bin 77 liralık seyyanen artışın kök ücrete aynısıyla emekli maaşlarına yansıtılması beklentimiz ve talebimizdir.” ifadelerini kullanmıştı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Bahçeli, son olarak 21 Haziran’da Bahçeli’nin konutunda bir araya gelmişti.

  • “Enflasyonu yine tek haneye indireceğiz”

    “Enflasyonu yine tek haneye indireceğiz”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta düzenlenen NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi sonrası uçakta gazetecilerin sorularını cevapladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vilnius’ta düzenlenen NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde Türkiye’nin çabaları sonucunda ittifak tarihinde ilk defa Terörizmle Mücadele Özel Koordinatörü atanması kararı alındığını belirterek, “Ukrayna’da devam eden savaşın etkilerinin bölgemizde ve küresel ölçekte hissedildiği bir dönemde gerçekleştirdiğimiz zirvemizin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Vilnius, NATO’nun birlik ve insicamının sergilenmesi, ittifak dayanışmasının pekiştirilmesi için önemli bir merhaleyi teşkil etti. NATO’nun Avrupa Antik Bölgesi’nde savunma ve güvenlik konuları bakımından asli istişare forumu olduğunu bir kez daha teyit ettik. Müttefikler arasındaki yaptırım ve kısıtlamaların kaldırılması vaadini de içerecek şekilde yenilenen savunma yatırımları, özellikle bu tür taahhütlerin kabulü mahiyetindedir. Yine çabalarımız sonucunda ittifak tarihinde ilk defa Terörizmle Mücadele Özel Koordinatörü atanması kararı ilan edildi” ifadelerini kullandı.

    İsveç’in NATO üyeliği konusunun zirve bağlamında öne çıkarılan hususlardan biri olduğunu belirten Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
    “Bu konudaki ilkeli duruşumuz başından beri bellidir. Politikamızı burada da devam ettirdik. Zirve hitamında yaptığımız basın toplantısında meseleyi enine boyuna değerlendirdik. Kendilerine ifade ettiğimiz gibi İsveç’in katılım protokollerini onaylayacak merci Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Şu an işleyen bir süreç vardır. Meclisimiz atılan adımları takip edecek, ülkemizin çıkarları doğrultusunda en doğru kararı verecektir.“

    “Gümrük Birliği’nin güncellenmesi müzakerelerini hızlandıracağız. Vize serbestisinde de mesafe alacağımıza inanıyorum”

    NATO zirvesi kapsamında birçok devlet ve hükümet başkanı ile görüşme gerçekleştirdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Liderlerle görüşmelerimizde hem ikili meseleleri hem de NATO bağlamında iş birliğimizi ele aldık. Avrupa Birliği üyelik sürecimizin yeniden canlandırılması noktasında olumlu bir kanaat hâkim. Türk ekonomisine çarpan etki yapacak Gümrük Birliği’nin güncellenmesi müzakerelerini de hızlandıracağız. Vize serbestisinde de mesafe alacağımıza inanıyorum. Türkiye’nin savunma kabiliyetini güçlendirecek projelerle ilgili süreçler de ivme kazanacaktır. Muhataplarımızla olan görüşmelerimizde kendilerine İletişim Başkanlığımızın hazırladığı dört vizyon eseri takdim ettim. İnsani Yardımda Türkiye Modeli, Türkiye’nin NATO’ya Katkıları, Türkiye’nin Terörizmle Mücadelesi ve Lider Diplomasi başlıklı bu eserlerle tarihe not düştük. Zirvemizin ve yaptığımız görüşmelerin ülkemiz, milletimiz ve güvenliğimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum” ifadelerine yer verdi.

    Bir gazetecinin “NATO zirvesi marjında ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığınız görüşmeye ilgili bilgi vermeniz mümkün mü? F-16 tedarik ve modernizasyonuyla ilgili gelişme beklemeli miyiz? Bundan sonraki Türk-Amerikan ilişkilerine dair beklentileriniz nelerdir?” sorusu üzerine Erdoğan, şu cevabı verdi:
    “Türkiye ile ABD, malum NATO müttefiki, stratejik ortaklığa sahip iki önemli ülkedir. 2021 yılında Sayın Biden ile kurulmasını kararlaştırdığımız stratejik mekanizma kapsamında kurumlarımız görüşmelerini sürdürmekte. Mekanizmayla aramızdaki diyalog kanallarına yeni bir dinamizm kazandırdık. Zirve kapsamındaki görüşmemiz de çok çok verimli geçti. Yaklaşık 1 saat 15 dakika bir görüşme oldu. F-16’ların satışıyla ilgili Biden ve yönetimi aslında ülkemiz lehine bir tutum sergiliyor. Şu anda gerek kendisi gerek Dışişleri Bakanı, ‘Biz bu işin üzerindeyiz, takipçisiyiz’ dediler. Tabii bizden de Dışişleri Bakanımız Hakan Bey, aynı şekilde İbrahim Bey her ikisi de muhataplarıyla görüşmek suretiyle bu sürecin, hatta Yaşar Paşamız da muhatabıyla görüşmek suretiyle bu sürecin lehe dönüştürülmesini inşallah temin edecekler.”

    “Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ilişkilerinde yeni bir süreç, yeni bir açılım ihtimaline karşı ve beklenen vize kolaylığı, vize serbestliği ve Gümrük Birliği çerçevesinde güncellemeler, müzakerelerin devamına yönelik ilk adımlar nasıl atılacak? Nasıl bir takvim var önümüzde?” sorusuna Erdoğan, “Danışmanın Çağatay Bey’i Brüksel’e gönderdik. Yarın orada bu konularla ilgili görüşmeleri yapacaklar. Gerek Gümrük Birliği konusu gerekse vize serbestisi konularını görüşecek. Bunların Türkiye lehine olacağına inanıyorum. Bugün Ursula von der Leyen de bununla ilgili bize olumlu bazı şeyler de söyledi. Danışmanım Çağatay Bey de oradan olumlu gelişmelerle dönecektir diye düşünüyorum. Çünkü son Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesinde, yüksek temsilci ve komisyondan Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri hakkında rapor hazırlamasının istenmesi isabetli bir adım olmuştur. Raporun olumlu ve ileriye dönük biçimde hazırlanmasını bekliyorum. Öte yandan Türkiye olarak verdiğimiz sözlerin her zaman arkasında durduk, duruyoruz. Kazan-kazan ilkesiyle yürütülen müzakerelerin somut sonuçlarını en kısa zamanda görmek istiyoruz. Verilen sözlere dair somut adımlar öncelikle terör örgütlerinin faaliyetlerinin söz konusu ülkelerde sonlandırılması, teröristlerin iadesi. Avrupa Birliğinden göreceğimiz olumlu çalışmalar neticesinde biz de verdiğimiz sözleri hayata geçirmek için çalışmalara başlarız. Geçen yıl üzerinde mutabık kalınan konular hayata geçmediği için süreç bugüne geldi. Bundan sonra da verilen sözlerin hayata geçirilmesine göre biz de harekete geçeriz. Netliğimizi, bu konuda tavizsiz olduğumuzu muhataplarımıza anlattık” cevabını verdi.

    “Bütün parti genel başkanlarının cumhurbaşkanı yardımcısı olacağı bir sistem bizi nereye götürürdü? Felakete götürürdü”

    Bir gazetecinin “AK Parti sizin liderliğinizde son 20 yılda 17 seçim kazandı. ‘14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimleri uzun yıllar konuşulmaya, üniversitelerde ders olarak okutulmaya devam edecektir. ‘Millet olarak nasıl bir badire atlattığımız, nasıl bir uçurumdan döndüğümüz zamanla anlaşılacaktır’ dediniz. Milletin iradesiyle ortaya çıkan bu son tabloda hangi riskleri aştı Türkiye? Gelecekle ilgili fırsatlar nelerdir? şeklindeki sorusu üzerine Erdoğan, “Buradaki en önemli risk, geçmişte biliyorsunuz biz Türkiye’de altı aylık hükümetler gördük. Bir yılı doldurmayan hükümetler gördük. Burada istikrar olur mu? Olmaz. Nitekim bu istikrarsızlığın neticesinde de Türkiye her yönden adeta bir çöküntüyle baş başa oldu.

    Bizim dönemimizde bu tür şeyleri yaşamıyoruz. Karar almaksa her tür kararı süratle, rahatlıkla alıyoruz. Yani burada savunma sanayiinden tutun eğitime, ulaşıma, altyapı ve üstyapıdaki aldığı mesafe Cumhuriyet tarihinde yok. Bölünmüş yol dediğin zaman 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol yapılmış, şimdi sadece bizim bu dönemde 28-29 bin kilometreye ulaştı. Eğer bu bir koalisyon hükümeti olsaydı, biz bu yolları, köprüleri yapabilir miydik? Şurada Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü yaptık, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün ortasından da inşallah raylı sistemi yapacağız. Şu anda onun hazırlıkları içerisindeyiz. Raylı sistem onun üzerinden geçtiği zaman ki yaklaşık 110 kilometrelik bir sistem bu. Bu Türkiye’de değil, dünyada ayrı bir hava oluşturacak. Aynı şekilde şu anda Çanakkale Köprüsü, dünyada ilk üçün içerisinde, böyle bir köprü. Bunlarla biz iftihar ediyoruz. İstanbul-İzmir arasını 7,5 saatten 3 saat 15 dakikaya düşürmek, bunlar rastgele olaylar değil. İşte bütün bunlar şu andaki hükümet etme yapısının bize kazanımlarıdır. Yani bütün parti genel başkanlarının cumhurbaşkanı yardımcısı olacağı bir sistem bizi nereye götürürdü?

    Felakete götürürdü. Yani duvarlara çarpa çarpa giden bir araç düşünün, ondan bir şey olur mu? Olmaz. Pert olur. Ama maalesef bunlar pert araç kullanmaya alışmışlar. Şu an itibariyle yoğun bir şekilde inşallah yatırımlarımızı devam ettireceğiz. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla inşallah büyümeyi sağlayacağız. Bu anca şu andaki yapıyla olur. Bunların mantığıyla olmaz. Ne oldu, hesap uzmanı çok başarılıydı, iyi hesap yapıyordu? Ama gelin görün ki hesap, kitap tutmadı. 38 tane milletvekilliğini beraber seçime girdiği ve toplamı yüzde 1’i bile bulmayan ortaklarına dağıttı. Kendisi de zafiyete düştü. Şimdi ‘kalayım mı kalmayım mı’ devamlı bunun hesabı yapılıyor. Ve önümüzdeki haftalarda, aylarda kalır mı kalmaz mı bu görülecek. Ama bu bizim işimiz değil. Bizim işimiz farklı. 3 gündür buradayız. NATO zirvesinde toplantılarımızı yapıyoruz. Ve bütün liderlerin Türkiye’ye bakışı çok farklı. Dünya liderleri bize bu gözle bakarken, Türkiye’nin terörizmle mücadelesi NATO tarafından kabul görürken, bizim muhalefetimiz ne yazık ki teröristlerle yol yürümeye çalıştı.

    Feraset sahibi milletimiz teröristlerle kol kola yol yürünmeyeceğini, ortaklıklar kurulmayacağını anlattı. Umut ediyorum ki muhalefet bu dersi almıştır. Ülkemiz için en büyük risklerden birini de terör örgütleriyle bir araya gelen siyasi partiler oluşturdu. Bu ülke, 2023 seçimlerinde terör örgütlerinin güdümüne giren, onların çizdiği yol haritasını kullanan siyasileri gördü. Terör örgütlerine verdikleri sözleri hayata geçirmek için çırpınan siyasiler gördük. Ekonomide yaşanan sıkıntılar öne çıkartılarak, terör örgütlerine alan açılmak istendi. Ülkemize ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonunu çizdik. Bu vizyonumuz doğrultusunda çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Türkiye’nin önünde çok büyük fırsatlar var. Beşerî sermayemizi öne çıkartarak, bu fırsatları ülkemiz lehine, vatandaşlarımızın refahına kullanacağız. 21 yılda her alanda sağlam temellere oturan altyapıyı inşa ettik. Şimdi bu altyapı üzerine kurduğumuz yapıyla Türkiye Yüzyılını hayata geçireceğiz” açıklamalarında bulundu.

    “Vatandaşlarımız müsterih olsun, enflasyonu yine tek haneye indireceğiz”

    Bir gazetecinin “Genel yaklaşımınızda yatırım, üretim, istihdam, ihracat, doğal olarak büyüme ve cari fazla ana başlıklar. Gerek ekonomi yönetiminde gerekse Merkez Bankası yönetimindeki yenilemeyle birlikte önceki dönemi değerlendirip, farklılaşan, mali sıkılaştırma diyebileceğimiz karar süreci, kamu maliyesini güçlendirecek ek gelir önlemleri devreye girdi. Bu hamleleri siz özellikle enflasyonun tek haneye düşürülmesi noktasında nasıl bir takvim öngörüyorsunuz? Bu arada önümüzdeki hafta bir Körfez ziyaretiniz olacak. Körfezden Türkiye’ye farklı yol ve yöntemlerle kaynak girişimleri oldu geçmişte. Daha kapsamlı, daha sürdürülebilir bir çerçeve anlaşmasıyla bu süreci destekleyecek farklı ve yeni bir dönemin kapısı aralanabilir mi?” sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan şu cevabı verdi:
    “Bu ziyarette umutlarımız var. Arkadaşlarımı önceden gönderdim. Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri buraları dolaştılar. Biz de bir heyetle gideceğiz. Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri’ni dolaşarak onlarla aramızdaki her türlü ilişkileri daha da güçlendirelim istiyoruz. Hatta bugün Muhammed bin Zayed aradı. Merak ediyorlar. Ne oldu, nasıl gitti falan. Dedik ki ‘Nasıl olsa çarşamba günü sizdeyiz.

    Orada etraflıca bunları görüşürüz.’ Katar’dan oraya gideceğiz, Suudi Arabistan’a, Katar’a geçeceğiz ve umutluyum. Ön ziyaretlerde arkadaşlarımız belli bilgilendirmeleri yaptılar. Yapacağımız ziyarette de Türkiye’ye verecekleri destekleri bizzat görme, yaşama imkânımız olacak. Daha önce yaptığım görüşmelerde kendileri söyledi. ‘Türkiye’ye ciddi yatırımlar yapmaya biz hazırız.’ Bunu bu ziyaretle birlikte de inşallah noktalamış olacağız. Bu yatırımlar belki bizde olacak, belki Suudi Arabistan’da, Katar’da, Birleşik Arap Emirlikleri’nde olacak.“

    Yeni dönemde de ehil kadroların elinde olduğunun vurgusunu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülkede enflasyonu tek haneye daha önce kim indirdi? AK Parti kadroları. Vatandaşlarımız müsterih olsun, enflasyonu yine tek haneye indireceğiz. Ekonomiyi güçlendirecek, Türkiye’yi büyütecek adımları attık, atıyoruz. Yapılan çalışmaların, göreve getirilen ekibin olumlu yansımalarını da almaya başladık. 26 Mayıs’ta 98.5 milyar dolar olan Merkez Bankası rezervleri, 30 Haziran’da 108.6 milyar dolar seviyesine çıktı. Bu 1 aylık dönemde net rezervler ise 14.2 milyar dolar iyileşme gösterdi. Bu rakamlar ekonomi, finans, ticaret çevrelerine de güven ve cesaret veriyor. Ekonomi programımızı, belirlediğimiz hedeflerimiz doğrultusunda tavizsiz uygulayacağız. Uluslararası rezerv birikimini artırmak için rasyonel politikaları hayata geçiriyor, uluslararası yatırımları ülkeye çekmek için çalışıyoruz. Türkiye’nin büyümesi, vatandaşımızın refahı için gereken adımları atmaktan geri durmayacağız. Gerekli tüm altyapı, üstyapı çalışmalarını yaptıktan sonra düşme eğilimindeki enflasyon da kendi seyrinde tek haneye düşecektir. İnanıyorum ki tek haneli enflasyon rakamlarını kısa zamanda göreceğiz” dedi.

    “Yangınlarla ilgili daha yeni 100 milyonluk bir yatırım yaptık”

    Afet Bakanlığı kurulmasına ilişkin soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karadeniz başta olmak üzere Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yoğun yağıştan kaynaklı sel, heyelan olayları yaşandı. Bu afetlerden etkilenen tüm vatandaşlarıma geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. İlgili bakanlarımız hemen afet bölgelerine geçerek, çalışmaları koordine etti. Can ve mal kayıplarını en aza indirmek için ne gerekiyorsa yapıldı, yapılıyor. Şu anda Afet Bakanlığı’nın yapacağı işi AFAD yapıyor zaten. Bütün donanımlarıyla, her şeyiyle AFAD’ın Türkiye genelinde her yerde, her noktada belirli hazırlıkları var. Bizim AFAD’la oturmuş bir kurumumuz var ve bu kurumumuzla beraber de bu işleri yürütüyoruz. Mesela yangınlarla ilgili daha yeni 100 milyonluk bir yatırım yaptık. Helikopterler aldık, uçaklar aldık vesaire. Şimdi bunu daha da takviye edeceğiz. İnşallah Sayın Putin ile bir araya geldiğimizde onların amfibik uçakları var, onlardan belki birkaç tane almayı düşünüyoruz. Çünkü yangın söndürmede çok etkin bu uçaklar. Denize dalıyor, oradan suyunu alıyor ve ondan sonra bakıyorsun hemen birkaç dakika içerisinde yangın mahalline ulaşıp oraya suyu döküyor. Bunlar tabii bizim için çok çok önemli. Yani bunlardan iki, üç tane takviye yaparsak, mevcut şu andaki filomuzdan çok daha etkin olacak” ifadelerini kullandı.

    “Yapılan çalışmalarla kısa zamanda düzensiz göçmenler konusunda gözle görünür değişiklikleri vatandaşımız hissedecek”

    “Türkiye, düzensiz göçmenler konusunda farklı bir döneme mi giriyor?” sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Düzensiz göçle mücadele hiçbir zaman sekteye uğramadı, uğrayamaz. Bunun detayı dediğimiz zaman uygulamada birçok adımlar atılacak. Bunlar kah polisiyedir, kah o sınırlardaki uygulamalarımızdır. Türkiye’ye bu göçmen girişlerinin engellenmesi ve yakalananların sığınma evleri veya göçmen evlerine alınması önemli. Atılacak adımlarla da bu işi daha da sınırlamak ve yerinden özellikle Suriye’nin kuzeyinden olacak göçleri yerinde engellemek önemli. Şu anda buna yönelik çalışmalarımız var. Kaçak göçmenler yakalanır yakalanmaz hemen Geri Gönderme Merkezlerine gönderilerek, orada gerekli olanlar yapılıyor. Bunlar ülkelerine gönderiliyor ve bununla beraber halkımızdaki endişe, korku, bunları da gidermiş oluyoruz. Yapılan çalışmalarla kısa zamanda düzensiz göçmenler konusunda gözle görünür değişiklikleri vatandaşımız hissedecek. Güvenlik güçlerimiz, önlemleri ve çalışmalarını vatandaşlarımızın rahatı ve huzuru için sıkılaştırdı. Ancak çalışmalar da hiçbir insanın onuruna aykırı şekilde yapılmayacak. Medeniyetimizin, değerlerimizin gerektirdiği adımları atacağız. Göçmen kaçakçılarına da göz açtırmıyoruz. Jandarma, emniyet ve ilgili güvenlik güçlerimiz kaçakçılık organizatörlüğü yapan kişilere karşı başarılı operasyonlar gerçekleştiriyor. Geçtiğimiz aylarda Van-İran sınır hattında göçmen kaçakçılığı suçunu organize olarak işleyen suç örgütlerine yönelik eş zamanlı operasyonlar düzenlendi. Bu operasyonlarda 300’e yakın göçmen kaçakçılığı organizatörü yakalanırken, bunlardan 168’i tutuklandı. Düzensiz göçmenlerle, ülkemize sığınmış, misafir ettiğimiz mültecileri de birbirine karıştırmamalıyız. Mültecilerin onurlu, gönüllü ve güvenli şekilde ülkelerine dönmeleri için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diye konuştu.

    “Doğal gaz, bunun yanında petrolden gelirin belli bir bölümünü Aile ve Gençlik Bankası kapsamına aktaracağız”

    Bir gazetecinin dul maaşının gelen zamlara rağmen düşük kaldığı sözleri üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’de aileye ve kadına Cumhuriyet tarihinde en fazla değer ve sosyal yardım AK Parti hükümetleri döneminde verilmiştir. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz çerçevesinde hiçbir vatandaşımızın mağduriyet yaşamasına izin vermeyeceğiz, topyekûn bir kalkınmayı hedefledik ve hedefimize ulaşacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Sosyal hizmet modellerimizle düşük gelirli bireyleri ve aileleri ihtiyaçları doğrultusunda hep destekledik, hep destekleyeceğiz. Bunun adımları atıyoruz. Aile ve Gençlik Bankamız da bunun en somut adımı olacak. Türkiye Aile Destek Programı kapsamındaki ödemelerimiz de başladı. Bir yıl daha sürecek bu programımızın başlangıcından bu yana yaklaşık 4 milyon haneye sağlanan destek tutarı 40 milyar lirayı buldu. Fakat sosyal hizmet modelleri kapsamındaki yaşlı aylığını 1997 liradan 2 bin 348 liraya, yüzde 40-69 arası engelli oranına sahip olan vatandaşların aylığının bin 594 liradan bin874 liraya, yüzde 70 ve üzeri engelli raporu bulunan vatandaşların aylığını 2 bin 392 liradan 2 bin 811 liraya yükselttik. Şimdi yeni bir adım atıyoruz. O da Aile ve Gençlik Bankasını kurmak. Bizim doğal gaz, bunun yanında petrolden gelirin belli bir bölümünü biz bu Aile ve Gençlik Bankası kapsamına aktaracağız. Oradan da bu tür hanımlara ve gençlere bunu tahsis edeceğiz. Bu işin en güzel örneği veren ülke de Norveç’tir. Norveç bu işi başarıyla sürdürüyor. Onun bütün petrol gelirlerinin belli bir kısmı rezerv olarak tamamen gençlere ayrılır. Gelecek kuşaklara ayrılır. Şimdi bunun bir benzerini de inşallah Aile ve Gençlik Bankasıyla ülkemizde yapacağız. Dezavantajlı durumdaki bireylerin çeşitli hizmet ve sosyal yardım modellerinden yararlanması için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın çalışmaları devam ediyor” dedi.

  • “Terörle mücadele bizim kırmızı çizgimizdir”

    “Terörle mücadele bizim kırmızı çizgimizdir”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, “Bazı müttefiklerimizin, PYD/YPG’yle kurdukları çarpık ilişki, ittifakın birlik ve bütünlüğüne zarar veriyor. Bunun makul ve mantıklı hiçbir açıklaması yok.” dedi.

    Erdoğan, “Savaşın kazananı, barışın da kaybedeni olmaz. Bölgemizde barış umutlarını yeniden yeşertmek istiyoruz.” ifadesini kullandı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Terörle ‘amasız ve amansız mücadele’ bizim kırmızı çizgimizdir. Artık tüm müttefiklerimizden bu konuda kararlı ve net bir tavır bekliyoruz.” şeklinde konuştu.

    Tahıl koridoru

    Tahıl koridoru ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sayın Zelenskiy girişimin devamından yana, Sayın Putin’in de bazı önerileri oldu. Bu önerileri de dikkate alarak çözüm odaklı çalışıyoruz.” dedi.

    “Türkiye, NATO’nun açık kapı politikasını daima desteklemiş bir ülkedir”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, NATO’nun açık kapı politikasını daima desteklemiş bir ülkedir. Şimdiye kadar hiçbir ülkenin ittifaka girmesine keyfi sebeplerle engel çıkarmadık.” ifadesini kullandı.

    İsveç’te Kur’an-ı Kerim yakılması

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “(İsveç’te Kur’an-ı Kerim yakılması) İnsanların kutsallarına saldırmak fikir hürriyeti değil barbarlıktır, ilkelliktir, bir nevi terör eylemidir.” dedi.

  • “Hiç bu kadar güçlü olmadı”

    “Hiç bu kadar güçlü olmadı”

    Almanya’nın Bild gazetesi Filipp Piatov’un imzalı yayınlanan makalede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın NATO Liderler Zirvesi’ndeki rolüne yer verildi. “NATO’nun yeni güçlü adamı” vurgusu yapılan makalede, “Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhurbaşkanı’nın müdahil olmadığı küresel bir siyasi kriz yok denecek kadar az. Katılmadığı bir karar yok denecek kadar. Bir şey almadığı bir anlaşma yoktur. Erdoğan, Ukrayna’ya insansız hava araçları ve diğer askeri teçhizat sağlarken, aynı zamanda Moskova ile Kiev arasında Karadeniz üzerinden tahıl anlaşmaları yapıyor” ifadeleri kullanıldı.

    Makalede Erdoğan’ın uluslararası sorunlardaki arabuluculuk görevindeki başarısına da değinilerek, “Erdoğan, Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile iyi ilişkileri olan tek liderdir. Erdoğan, İsveç’in üyelik başvurusuna ‘evet’ yanıtı vermek için NATO’yu aylarca bekletiyor. Ayrıca, F-16 ve AB ile daha yakın bir ortaklık için söz aldı” dedi.

    Jeopolitik ağ oluşturdu

    Alman gazetesi, uzmanların görüşlerine de yer verdirdiği makalesinde Londra King’s College Profesörü Peter Neumann, Erdoğan’ın yükselişinin üç sebebinin olduğunu belirterek, “Her şeyden önce, Erdoğan yeni bir seçim kazandı ve ciddi iç siyasi rakiplerini saf dışı bıraktı. İkincisi, ülkesi savaşta çok önemli bir noktada bulunuyor: Karadeniz’e erişimi kontrol ediyor. Üçüncüsü, Erdoğan yıllar içinde zekice güç projeksiyonu yaptı. Bir ayağı Batı’da (NATO üyeliği), İslam ülkelerinin ve Orta Doğu’da büyük bir itibarı bulunuyor” ifadelerini kullandı.

    “Cumhurbaşkanı Erdoğan’a saygılarını sundular”

    Neumann, “Sadece Biden, Erdoğan’dan daha güçlü. Ayrıca Erdoğan yetenekli bir güç siyasetçisidir” çıkarımında bulunurken, Köln Üniversitesi’nden Siyaset Bilimci Thomas Jger, “Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin jeopolitik durumunu biliyor ve bunu dış politikasında her yönden kullanıyor. ABD Başkanı Joe Biden, Batı’daki en güçlü devlet başkanı olmaya devam ediyor ancak Erdoğan, NATO liderleri arasında en fazla iç hareket özgürlüğüne sahip lider. Batı’da şu biliniyor: En son NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, ABD Başkanı Biden ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a saygılarını sundular” açıklamasını yaptı.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trudeau ile görüştü

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trudeau ile görüştü

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’ne katılmak üzere geldiği Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta ikili görüşmeler gerçekleştiriyor. bugünkü temasları çerçevesinde önce Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ardından da İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ile görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Toplantısı’na katıldı. Erdoğan daha sonra Kanada Başbakanı Justin Trudeau ile bir araya geldi.

    Erdoğan’ın bugün Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile bir araya gelecek. Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden ile bugün gerçekleştireceği görüşmenin ise TSİ 18.00’de başlaması bekleniyor.

  • NATO Zirvesi’nde yoğun mesai

    NATO Zirvesi’nde yoğun mesai

  • “AB’de önümüzü açın, biz de İsveç’in önünü açalım”

    “AB’de önümüzü açın, biz de İsveç’in önünü açalım”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyio Erdoğan NATO zirvesi için Litvanya’ya gitmeden önce Atatürk Havalimanı’nda açıklama yaptı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:

    İttifakın caydırıcılık ve savunma yapılanmasını tahkim etmek, Ukrayna başta olmak üzere ortakları desteklemek üzere Madrid Zirvesi’nde aldığımız kararları gözden geçireceğiz.

    NATO’nun ve müttefiklerin Ukrayna’ya desteğinin bir göstergesi olarak ihdas edilen NATO Ukrayna Konseyi’nin ilk toplantısını da bu vesileyle tertipleyeceğiz.

    Savaşın en kısa sürede adil ve kalıcı barışla sona erdirilmesinin Ukrayna’nın NATO’ya üyelik sürecini daha da kolaylaştıracağına inanıyoruz.

    Madrid’de ittifakın savunma planlarının güncellenmesini kararlaştırmış ve bunların Vilnius Zirvesi’nde onaylanmasını öngörmüştük. Bu süreçte işi yokuşa sürme çabalarına rağmen her zaman olduğu gibi ittifak dayanışması ile hareket ettik. Vilnius’te NATO’nun terörizmle mücadele konusundaki gayretlerinde yeni bir safhaya geçilmesi amacıyla yürütülen çalışmaları değerlendireceğiz.

    Zirvenin önemli sonuçlarından bir diğeri ise asgari yüzde 2 savunma harcaması taahhüdünün yenilenmesi olacaktır. Tabii bir taraftan savunma harcamalarının artırılması konuşulurken diğer taraftan kısıtlamalarla frene basıldığını da görüyoruz.

    “ÇAĞRIMIZI YENİLEYECEĞİZ”

    Zirvede, Türkiye’ye yönelik yaptırım ve kısıtlama uygulayan müttefiklere bu yanlıştan süratle dönmeleri çağrımızı tekrarlayacağım.

    Türkiye NATO’nun açık kapı politikasını hep desteklemiş bir ülkedir. İsveç’in NATO’ya üyelik sürecinin ilerleyebilmesi üçlü mutabakatın yerine getirilmesine bağlıdır.

    “50 YILDIR AB KAPISINDA BEKLETİLEN BİR TÜRKİYE VAR”

    Bize verilen sözlerin tutulmasını istiyoruz. Önce gelin Türkiye’nin Avrupa Birliği’nde önünü açın, ondan sonra biz de Finlandiya ile ilgili nasıl onun önünü açtıysak, İsveç’in de önünü açalım. 50 yıldır AB kapısında bekletilen bir Türkiye var.

    TAHIL KORİDORU UZATILACAK MI?

    Putin’in Türkiye’ye ziyareti gerçekleşirse ele alacağız.

    İSVEÇ’E NATO VİZESİ VERİLECEK Mİ?

    TBMM’den geçmedikten sonra ben dedim oldu diyemeyiz.

  • “Kızılay mensupları sorumluluklarının farkında olmalı”

    “Kızılay mensupları sorumluluklarının farkında olmalı”

    Kahramanmaraş merkezli depremden sonra çadır satılmasıyla tepkilerin yöneldiği Türk Kızılay’da Genel Başkan Kerem Kınık’ın istifasının ardından olağanüstü genel kurul kararı alındı.

    Bugün yapılacak olağanüstü genel kurulda Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz tek aday olacak. Böylece 155 yıllık tarihinde Kızılay’a ilk kez bir kadın başkanlık edecek.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da olağanüstü genel kurula bir video mesaj gönderdi.

    Genel kurulun başarılı geçmesi temennisinde bulunan Erdoğan, Türk Kızılay’ın 1868 yılından beri Türkiye, bölge ve dünyadaki tüm insanların imdadına koştuğunu anlattı.

    Türk Kızılay mensuplarına teşekkür eden Erdoğan, şunları kaydetti:

    “İnsanlığa hizmet yolunda vefat eden kardeşlerime Allah’tan rahmet niyaz ediyor, her birini şükranla yad ediyorum. Türk Kızılay’ı ülkemizin iftihar vesilesi olarak 155 yıldır dünyanın dört bir tarafında insani yardım çalışmaları yürütüyor. Kızılay’ımızın simgesi olan kırmızı hilal, herhangi bir sebeple dara düşen tüm mazlum ve mağdurlara umut aşılıyor, yüreklerine inşirah veriyor. Kurumumuz başarılı faaliyetleriyle bir buçuk asrı aşan köklü birikimi, tecrübesi, yetişmiş personeliyle çok önemli bir boşluğu doldurmaktadır.”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerde Kızılay’ın ilk andan itibaren deprem bölgesinde yerini aldığına işaret ederek,

    “Fedakarlık timsali Kızılay personelimiz, bir cana daha ulaşmak, bir ihtiyaç sahibinin elinden tutmak, afetzedelerimize yalnız olmadıklarını hissettirmek için gerçekten olağanüstü çaba harcadı. Deprem bölgesindeki kardeşlerimiz Kızılay’ın bu gayretlerinin en yakın şahididir.” ifadelerini kullandı.

    Türk Kızılay’ın devlet millet kaynaşmasının vücut bulmuş hali olduğunu dile getiren Erdoğan, Kızılay’a sahip çıkmanın tüm kesimleriyle 85 milyon olarak herkesin görevi olduğunu söyledi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, videolu mesajında şöyle devam etti:

    “Siyasi çıkar hesabıyla Kızılay’ın yıpratılmaması gerektiğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum. Kızılay mensuplarımızın da görevlerini yerine getirirken taşıdıkları ağır mesuliyetin şuuruyla hareket etmesi aynı derecede önemlidir. Her türlü takdir duygusunun üzerindeki çalışmaları için her kademedeki Kızılay personelimize ve Kızılay gönüllülerine teşekkür ediyorum. Bundan sonra çok daha büyük başarılara imza atacağına inandığım Türk Kızılay Derneğimizin Olağanüstü Genel Merkez Genel Kurulunun hayırlara vesile olmasını diliyorum. Hayırlı hizmetlerinizde her zaman sizlerin yanında olacağımızı tekrar belirtiyor, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.”