Etiket: cumhurbaşkanı

  • Erdoğan’dan uyarı: Kurallara uymazsak bedelini hep birlikte öderiz

    Erdoğan’dan uyarı: Kurallara uymazsak bedelini hep birlikte öderiz

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, korona virüs mücadelesinde normalleşme süreci ile ilgili uyarılarda bulunarak, “Rehavete mahal vermeden ülkemizi bu salgın musibetinden kurtaracağız. Mayıs ayında izin vereceğimiz işletmelere de milletimize de güveniyoruz. Aksi takdirde tedbirleri yeniden sıkılaştırmak zorunda kalabiliriz. Bu salgının üstesinden gelmek 83 milyon olarak bizim elimizde. Salgını ne kadar çabuk yenersek normal hayatımıza o derece hızlı döneriz. Kurallara uymayarak süreci uzatırsak, bedelini hep birlikte öderiz” dedi.

    “Aksi takdirde tedbirleri yeniden sıkılaştırmak zorunda kalırız”

    Ak Parti Merkez Yürütme Kurulu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında video konferans yöntemiyle başladı. Toplantının başında açıklamalarda bulunan Erdoğan korona virüs salgını tedbirleri kapsamında normalleşme sürecine dikkat çekerek, “Korona virüs ile mücadelede yeni safhaya geçtik. Atacağımız ilk adımları milletimizle paylaştık. Kabine toplantısında da belirttiğimiz gibi maske kullanımı, temizliğe özeneceğiz. Kazanımları riske atacak adımlar atmayacağız. Dünyadaki ve ülkemizdeki gelişmelere göre Cumhurbaşkanı Yardımcımız koordinasyonundaki planları güncelleyeceğiz. Rehavete mahal vermeden ülkemizi bu salgın musibetinden kurtaracağız. Milletimizin verdiği destek en büyük güç kaynağımızdır. Halkımızdan bu hassasiyeti sürdürmesini bekliyoruz. Mayıs ayında izin vereceğimiz işletmelere de milletimize de güveniyoruz. Aksi takdirde tedbirleri yeniden sıkılaştırmak zorunda kalabiliriz. Önümüzdeki hafta gelişmelere göre normalleşme planımızı diğer unsurlarını da açıklayacağız. Bu salgının üstesinden gelmek 83 milyon olarak bizim elimizde. Salgını ne kadar çabuk yenersek normal hayatımıza o derece hızlı döneriz. Kurallara uymayarak süreci uzatırsak, bedelini hep birlikte öderiz. Türkiye’nin fazladan tek bir gün kaybetmeye tahammülü yoktur. Biran önce 2023 hedeflerimize doğru eskisinden kararlı şekilde ilerlemeye devam etmeliyiz” şeklinde konuştu.

    “Karşımıza çıkan fırsatları değerlendirmek için öncelikle salgın engelini aşmalıyız”

    Dünyanın siyasi ve ekonomik olarak yeniden şekillendiği bir döneme girildiğini vurgulayan Erdoğan, “Bu kritik dönüm noktasında karşımıza çıkan fırsatları değerlendirmek için öncelikle önümüzdeki salgın engelini aşmalıyız. Bunu başardığımızda aydınlık bir geleceğin bizi beklediğinden şüphemiz yoktur. Yeni sürecin öncülüğünü yapmak da 18 yıldır olduğu gibi AK Partiye, yani buradaki heyete düşüyor” ifadelerini kullandı.

    “Meslek kuruluşlarının seçim yöntemi düzenlemesi acilen yapılmalı”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan mecliste pek çok düzenlemenin neticelenmeyi beklediğini de hatırlatarak, “Bunlardan biri de barolar ve tabip odaları başta olmak üzere meslek kuruluşlarının seçim usullerini yeniden belirlenmesi ile ilgili taslaktır. Geçtiğimiz gün Ankara barosunun ve aynı zihniyetteki yapıların diyanet işleri başkanımız ile onun şahsında İslam’a yönelik fütursuz saldırılarına şahit olduk. Sadece bu örnek dahi meslek kuruluşlarının seçim yöntemi ile ilgili düzenlemenin aciliyetini göstermiştir. Daha önceki yıllarda bu konuda bir hazırlık yapmıştık ve belirli bir seviyeye getirmiştik. Bu çalışmayı yeniden ele almayı, varsa eksiklerini tamamlayıp en kısa sürede meclisin takdirine sunmalıyız. Aynı şekilde yargı reformu strateji belgesinde yer alan taahhütlerimizde henüz kanunlaşmamış olanlara ilgi hazırlıkları hızlandırmalıyız” şeklinde konuştu.

    Salgının ekonomi üzerindeki tahribatını onarmak için çok çalışmak gerektiğini vurgulayan Erdoğan şunları söyledi:

    “Yatırımı, üretimi, istihdamı, ihracatı, büyümeyi arzu ettiğimiz seviyeye getirmek için çok çalışmalıyız. Yaşadığımız süreç gelişmiş diye tabir edilen ülkelerin sadece sağlık sistemlerinin değil ekonomik alt yapılarının da sandığımız gibi güçlü olmadığını gösterdi. Türkiye her bakımdan gelişmiş ülkelerden daha sağlam bir duruş sergileyerek bu dönemi geri bırakma safhasına gelmiştir. Karşımızdaki tablo ülke ve millet olarak kendimize daha fazla güven duymamızı sağlıyor. Salgın sürecinde kazanımlarımızı, inşallah bölgesel ve küresel düzeyde daha büyük başarılara dönüştüreceğiz. Dışarıdaki düşmanlara ve içerideki gafillere rağmen her alanda yürüttüğümüz istikbal ve istiklal mücadelemizi zafere ulaştıracağız”

  • Çiftçiler Cumhurbaşkanı Erdoğan için üretecek

    Çiftçiler Cumhurbaşkanı Erdoğan için üretecek

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üretime devam açıklamasının ardından umutlanan çiftçiler geçmiş yıllara göre daha fazla üretmek için sahaya indi. Bursa’nın Yenişehir ilçesine yeni tarım sezonuyla birlikte 3 bin tarım işçisi peyder pey gelmeye başladı.

    Türkiye’nin verimli topraklarına sahip olan Bursa’nın Yenişehir ilçesinde yetiştirilen kaliteli ürünler dünyanın birçok ilçesine gönderilirken, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin “çiftçinin ürünleri tarlada kalmayacak” açıklamasının ardından çiftçilere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “üretime devam” çağrısı çiftçiye büyük moral oldu.

    Namı dünyaya yayılan Yenişehir biberinin ekimlerine “Bismillah” diyerek başlayan üreticilerin bu yıldan umutlu olduklarını söyleyen Ziraat Odası Başkanı ve Eskişehir Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi Sadi Aktaş, “ Bu yıl belirlenen talepler üzerine ilçemize 3 bin civarında tarım işçisi ülkemizin değişik yerlerinden gelmeye başladı. Gelen işçiler bizim ailelerimizle birlikte tarlalarda çalışmaya başladı.2019 yılında biber fiyatları çiftçimize para kazandırmadı. Yine de 2020 yılına umut içerisinde başladık. Tarım ve Orman Bakanımızın ve Cumhurbaşkanımızın “üretime devam” demesiyle çiftçilerimiz geçmiş yıllara göre daha fazla üretme çabası içine girdi” diye konuştu.

    Başkan Aktaş, “İnşallah bu sene sebzesinden meyvesine ektiğimiz bütün ürünlerden para kazanacağız umudu ile işe “Bismillah” dedik. Biber fiyatlarının bu yıl 2 liranın altına düşmesi üreticinin zarar etmesine yol açar” dedi.

  • Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu, Özügürler Topluluğu’na konuk oldu

    Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu, Özügürler Topluluğu’na konuk oldu

    Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Özügürler Topluluğu Youtube kanalının canlı yayın konuğu oldu. Moderatörlüğünü Çanakkale Vaizi Hüseyin Şahin’in yaptığı programda Topçu, “İslam Medeniyetinde Türkler” başlığı altında açıklamalarda bulundu.

    Türk kelimesinin anlamına değinen Topçu, “Türk demek, Nizam ve Merhamet Medeniyetinin temsilcisi demektir. Yaradılış gayesine uygun davranmış, var olduğu günden bu tarafa Derebeyi ve Sömürge Medeniyetine karşı Nizam ve Merhamet Medeniyetinin temsilcisi olmuştur. Cenabı Hakkın Türk adı ile var ettiği, günümüzde diğergamlığı ile bilinen darda ve zorda olana kucak açan, güven veren, insanlık için huzuru, refahı ve barışı isteyen aman dileyene eli kalkmayan, tarih sahnesinde etkin olduğu dönemlerde insanlığa ve ekolojik döngüye salt adaletle ve yaradılış gayesine uygun davranan Nizam ve Merhamet Medeniyetinin evlatlarının adıdır Türk” ifadelerini kullandı.

    Türk’ün seçilmiş olduğuna, Allah’ın yeryüzündeki son ordusu olduğuna dair bir çok alimin, Mâide Suresi’nin 54.ayetini delil gösterdiğini aktaran Topçu, şunları aktardı:

    “Türklerin İslamiyet’i kabulü Müslüman Araplar ile Çinlilerin Talas Nehri civarında yaptıkları ve beş gün süren, Türklerin Müslüman Arap’lara yardımı ile Çinli’lerin yenildiği savaş sonrası olduğu bilinmekle beraber aslında Türkler büyük göç ile birlikte 10. yüzyılda İslamiyet’i kitleler halinde kabul etmişlerdir. Tarihi kaynaklar, Oğuzlar içerisinde İslam’ı kabul eden Türkler için, Türk-İman veya Türkmen veya İmanlı Türk denildiğini yazmaktadır. Türklerin İslam dünyası ve medeniyeti üzerinde iki şekilde büyük etki yaptığı tarihi kayıtlara geçmiştir. Türkler, İslam medeniyetine faydalı işler yapan birçok alim yetiştirmiş, bunların içinden İran, Irak, Mısır, Endülüs ile boy ölçüşecek derecede İslam alimleri çıkmıştır. Birkaç örnek verecek olursak, Biruni, Harezmi, İbn-i Sina, Fergani, İbn-i Türk, İmam Maturidi, Farabi ve daha nicesi sayılabilir. Türkler, İslam dünyasında savaşçı özellikleriyle de orduların adeta bel kemiği olmuşlardır. Türkler’in İslam dünyası ve medeniyeti üzerinde ikinci büyük etkisi ise Türklerin büyük göçüdür. Asya’nın kıraç topraklarından 10.yüzyıldan itibaren kitleler halinde göç etmişler ve gittikleri her yerin kültür ve medeniyetine etki ve katkıda bulunmuşlardır.”

    “Birçok halk Müslüman olana ‘Türk oldu’ demiş”

    Türklerin Anadolu’da Büyük Selçuklu Devletini kurup Anadolu ve Yakın Doğu’ya hakim olduklarını, Büyük Selçuklu Devleti’nden başlayarak dünyayı Nizam ve Merhamet Medeniyeti ile buluşturduklarını ifade eden Topçu, “İslam Dünyası en buhranlı dönemlerini yaşadığı anda kurulan Büyük Selçuklu Devleti ile birlikte İslam dünyasında bu buhran dönemi bitmiş, Osmanlı Devleti’nin de sınırlarının belirlenmesinde temel teşkil etmiştir. Türkler İslam’ı öylesine kabullenmiştir ki, zamanın birçok halkları Müslüman olana ‘Türk oldu’ demiş, Türk ile İslam’ı aynı görmüşlerdir. İslam’la mecz olan Türkler İ’lây-ı Kelimetullah için Nizam-ı Alem diyerek her çağda ‘Kızıl Elma’ hedefine koşmuş, Tanrı Dağı’nın çocukları Hira Dağı’ndan gelen ‘İnnemel mû’minûne ihvetun’ ilahi emrine ram olup, İslam Medeniyetinin yükselmesi için Alperen, Serdengeçti, Gazi Derviş olmuşlar, olmaya da devam etmektedirler” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye Müslümanların ve mazlumların güvenli yeridir”

    Bin yıl önce Müslüman dünyasında yaşananlarının bugün yine yaşandığını kaydeden Topçu, “Türkiye, devleti ve milleti ile şu anda Müslümanların ve diğer mazlumların sığındığı tek güvenli yerdir. İslam Medeniyeti için Türklerin ne demek olduğunu, yüzde 85 oranında oy alarak Çeçenistan Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı seçilen Şehid Cahar Dudayev şöyle ifade etmişler, ‘Unutulmasın ki, Türkiye hem Türk Dünyasının, hem de İslam Alemi’nin ümit ışığıdır. Bu ışığın sönmesi hem İslam Alemi’nin, hem de Türk Dünyası’nın karanlığa gömülmesi demektir’. Yine benim bütün mazlumların ve Müslümanların İzzeti olarak tanımladığım, andığım Bilge Lider Aliya İzzetbegoviç halkı için verdiği İstiklal mücadelesi esnasında milletimiz ile ilgili şu tespiti yapıyor. Tabuta konmuş da olsa, toprağa gömülmediği sürece Türkler tek güvencemizdir” diye konuştu.

    Özügürler Topluluğu hakkında bilgiler veren Çanakkale Vaizi Hüseyin Şahin ise, “Özünü gürleştir, özgür ol diyerek başladığımız bu serüvende içimize bir yolculuk yapmayı, kendimizi bulmayı hedeflediğimiz bir topluluğuz. Bundan yola çıkarak adımıza ÖZ(Ü)GÜRLER dedik. Kitap okumaların, psikolojik ve kişisel eğitimlerin, tefsir, hadis, derslerinin, gönül sohbetlerinin olduğu ve ortaokul ya da lisedeki kardeşlerimizin de derslerine yardımcı olduğumuz bir topluluğuz” değerlendirmesinde bulundu.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 1 Mayıs mesajı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 1 Mayıs mesajı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tek sermayeleri emek ve alın teri olan, ülkemizin büyümesinde ve ilerlemesinde önemli rol oynayan işçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum” dedi. 

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü mesajında, göreve geldikleri günden bu yana hak arayışının uzlaşma zemininde sürdürülmesi gerektiğine inandıklarını, emek konusunda adaletin tesisi için mücadele ettiklerine vurgu yaparak şöyle konuştu:

    “İşçilerimizin sorunlarının çözümü için her zaman samimiyetle çalıştık. Ücretten, sosyal haklara ve çalışma ortamlarının iyileştirilmesine kadar önemli adımlar attık. Tüm dünyayı etkileyen Kovid-19 salgınına karşı yürüttüğümüz mücadelede de çalışanlarımızı her alanda koruyacak tedbir ve desteklere büyük önem verdik. Salgınla mücadele ederken hiçbir vatandaşımızın mağdur olmaması, özellikle istihdamın korunması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Sosyal koruma kalkanı altında hayata geçirdiğimiz programlarla salgının çalışanlarımızın hayatında yol açtığı sıkıntıları en aza indirmeye çalışıyoruz. Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginleştikçe ortaya çıkan katma değerden milletimizin her bir ferdinin yararlanması için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğiz. Her vesileyle belirttiğim gibi, işçilerimizin hakkının, hukukunun korunması doğrultusunda yapılacak her türlü samimi çalışmayı desteklemeye devam edecek; işçilerimizle, çalışanlarımızla sonuna kadar kol kola, omuz omuza yürüyeceğiz. Tüm dünyada işçilerin birlik ve dayanışma günü olarak kutlanan 1 Mayıs’ın, hakkaniyetli ve adil şartlarda bir çalışma ortamına vesile olmasını temenni ediyor, tüm vatandaşlarımı en kalbi duygularımla selamlıyorum.”