Etiket: dağ

  • Çöp dağından yeşil ormana

    Çöp dağından yeşil ormana

    Onlarca doğal güzellikleri barındıran 43 kilometrelik sahil kesimi ve deniz ile iç içe ormanlara sahip Perşembe ilçesi, 30 yıl boyunca toplum sorunu haline gelen vahşi çöp probleminden kurtuldu. İlçe merkezinin yanı başında yıllarca çöp depolama alanı olarak kullanılan, metan gazı salınımı nedeniyle sık sık yangınlar yaşanan ve sağanak yağışlarda çöplerin yerleşim bölgelerine aktığı Kabaktepe mevkiinden bugün çöp değil ıhlamur kokuları saçılıyor.
    2019 yılı Temmuz ayında Başkan Güler’in talimatıyla çöp dökülmesi yasaklanan ve rehabilite çalışması başlatılan alanda yapılan iyileştirmelerin ardından başta ıhlamur, akasya, kestane fidanları dikildi. Üç yıl içerisinde yeşeren bölge Perşembe’nin seyir terası olabilecek cazibe kazandı.

    “Çöp problemi kalmadı”

    Perşembe Belediye Başkanı Mustafa Sayım Tandoğan, Başkan Güler’in göreve başlaması ile birlikte Perşembe’nin çöp sıkıntısının bittiğini ifade etti. Perşembe Belediye Başkanı Tandoğan konu ile ilgili şu açıklamalarda bulundu:
    “Çöp meselesi Perşembe’de büyük bir sorundu. Ben bu anlamda Ordu Büyükşehir Belediye Başkanımız Dr. Mehmet Hilmi Güler’e teşekkür ediyorum. Başkanımız göreve geldiği günden itibaren çöp sorununa neşter vurdu. Şu anda çöp alanımız rehabilite edildi, temizlendi ve ağaçlar büyümeye başladı. Önceden baktığımızda çöp dağı görünüyordu ama şu an orası yeşil alan oldu. Ben bu anlamda bir kez daha emeği geçen herkese çok çok teşekkür ediyorum.”

    “Çöp dağı kalktı”

    Eskiden ilçe merkezinden görülebilen alanın çirkin vaziyetten kurtularak yeşil bir alana dönüştüğünü söyleyen Perşembeli vatandaşlar yapılan çalışmalar için Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’e teşekkür etti.
    Vatandaşlar konuşmasında şu sözlere yer verdi:
    “Buraya zamanında çöp dökülüyordu. İlçe merkezinden göründüğünde de görüntü kirliliğine sebebiyet veriyordu. Çirkin bir vaziyetteydi, yangınlar çıkıyordu, kokudan geçilmiyordu. Çok yağmur yağdığında çöpler mahallelere iniyordu. Bu alana çıktığınızda Perşembe manzarası ile karşılaşıyorsunuz ama burası çöplük bir alana dönmüştü. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Dr. Mehmet Hilmi Güler’in çalışmalarıyla burada çöp dağı kalktı. Buralar yeşillendi, güzelleşti. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. İlçe merkezinden görünen bu alana baktığınızda eskiden çöpler görünüyordu, şimdi ise yeşillenmiş bir alan görüyoruz. Allah razı olsun herkesten.”

    Çöpler enerjiye dönüşüyor

    Ordu Büyükşehir Belediyesi, 2019 yılında Perşembe vahşi depolama alanının kapatılmasından sonra Altınordu ve Ünye tesislerinde ayrıştırılan katı atıklar, Çaybaşı İlküvez elektrik üretim tesisinde gaz jeneratörleri vasıtasıyla elektriğe dönüştürülüyor.

  • “100. yılda dağlarda bir tane terörist kalmayacak”

    “100. yılda dağlarda bir tane terörist kalmayacak”

    Seçim çalışmalarına bölgesinde devam eden AK Parti İstanbul Milletvekili adayı ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Gaziosmanpaşa’da sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile kahvaltıda bir araya geldi. Bakan Soylu’ya Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta da eşlik etti. Programda konuşan Bakan Soylu, “Siz, enerjide bağımsızlığı temin edebilecek Mersin Nükleer Santraline adım atmayacaksınız. Siz başbakanlık yapmak istiyorsanız, İstanbul Havalimanı’nı yapmayacaksınız. Bu ülkede başbakanlık yapmak istiyorsanız Marmaray’ı, Avrasya’yı, Osman Gazi’yi ve Kuzey Marmara Otoyolu’nu yapmayacaksınız” dedi.

    “Türkiye’nin altında bir güney koridoru kurmak istediler”

    Türkiye’nin güneyinde terör devletinin kurulmak istenildiğini belirten Bakan Soylu, “Türkiye’nin altında bir güney koridoru kurmak istediler. Bu koridoru, terör örgütü kendi malı yapmak istiyor. Burada Amerika ve Avrupa ile birlikte terör örgütü kurmak istiyor. Hakkâri’nin sınırından Hatay’ın içerisine, Hatay’ın karşısındaki Afrin’in olduğu yere kadar. Peki, burada ne yapacaksınız? Bir kere bu Türkiye’yi rahatsız eder mi?” şeklinde konuştu.

    “40 yıl, Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan vatandaşlarımıza zulüm uygulandı”

    Terör örgütünün insanlara zulüm uyguladığını söyleyen Bakan Soylu, “40 yıl, Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan vatandaşlarımıza zulüm uygulandı. Ya bizdensin ya da kara toprağın Yani bizim minibüslerin arkasında yazan yazı gibi. Ya bizdensin ya da kara toprağın diye baskı uygulandı. Çocukları dokuz yaşında evlerinden alındı. Bugün Hakkari’de 26 tane çocuğun tıp fakültesi kazandığı gün mü? O gün mü iyi? Yoksa 120 bin çocuğa kayak öğretildiği gün mü iyi? O gün mü iyi? Recep Tayyip Erdoğan, ülkedeki demokrasinin tıkalı damarlarını açmıştır. Demokrasi için kapalı olan bütün damarlar Türkiye’de açılmıştır” ifadelerini kullandı.

    “Biz terörle mücadeleye devam edeceğiz”

    Terörle mücadelede kararlılık vurgusu yapan Bakan Soylu, “Biz terörle mücadeleye devam edeceğiz. Bugün oradaki esnaf hayatına devam edebiliyor mu? Ediyor. Bugün oranın dağlarında terörist yok, 86 tane kaldı. Onunda sözünü burada veriyorum. 29 Ekim 2023’te, Cumhuriyet’in 100. yılında dağlarda bir tane terörist kalmayacak” dedi.

    Daha sonra Hürriyet Mahallesinde seçim irtibat bürosunun açılışında konuşan Bakan Soylu, “17 gün çok çalışmalıyız. 17 gün Türkiye’de 21 yıl, bu ülkeye neler yapıldığını anlatmalıyız. 17 gün Allah’ın izniyle Türkiye yüzyılının neleri kapsadığını, Türkiye yüzyılının ülkemize neler kazandıracağını, milletimize neler kazandıracağını, Türkiye yüzyılının dünyaya neler kazandıracağını, etrafımızda neredeyse ateş toprağına dönmüş cendereyi nasıl huzura, sükûna ve barışa erdireceğini anlatmalıyız. Türkiye’de yüzde yüze yakın yerli ve milli enerji kullanacağımızı, bir taraftan İHA’larımızla, SİHA’larımızla diğer taraftan atak helikopterlerimizle, diğer taraftan Altay Tankımızla yüzde 20’den, yüzde 80’e ulaştırdığımız savunma sanayimizi yüzde 100’e ulaştıracağımızı, Türkiye’de 50 milyar dolar olan turizm gelirlerinin 100 milyar dolara ulaştırılacağını, yine bir trilyon dolarlık dış ticaret hacmine ulaşacağını ve Türkiye’nin bütün hedeflerine ulaşmak için Türkiye yüzyılında bu adımları atabileceğini anlatmalıyız” diye konuştu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’ye vizyon kattığını ifade eden Bakan Soylu, “3 ay önünü göremeyen Türkiye’nin ilk önce 2023 dediği, daha sonra Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın 50 yıllık bir vizyon koyarak 2053 dediğini daha sonra 70 yıllık bir vizyon koyarak 2071 dediğini, şimdi de 100 yıllık bir vizyon koyarak, 3 ay önünü göremeyen Türkiye’nin 100 yıllık hedeflerine hep birlikte ulaşmak için 14 Mayıs’ın her birimiz için, ülkemiz için, gençlerimiz için, esnafımız için her birimiz için kentsel dönüşüm için, her biri için çok büyük bir kıymet ifade ettiğini, terörle mücadele için çok büyük bir kıymet ifade ettiğini, terör devleti kurmak isteyenlerin başta Amerika dahil olmak üzere her birinin dumura uğratılması için çok büyük bir kıymet ifade ettiğini, Ayasofya’da karşı karşıya kaldığımız bu güzel tablonun devamı için büyük bir kıymet ifade ettiğini, Çanakkale Köprüsü için, İstanbul Havalimanı için, Marmaray için, Avrasya için çok büyük bir kıymet ifade ettiğini, Türkiye’nin kişi başına gelir seviyesinin 20 bin dolara ulaşması için büyük bir kıymet ifade ettiğini anlatmak istiyorum” diye konuştu.

  • Terörün yerini huzura bıraktığı dağlar

    Terörün yerini huzura bıraktığı dağlar

    Beytüşşebap ilçesindeki yüksek rakımlı dağlarında ilkbahar aylarında karların erimesi ve sıcak havaların etkisiyle yüzlerce şifalı bitki yetişiyor. İlçeye bağlı köylerde yaşayan vatandaşlar bahar aylarında dağlara çıkıp pancar topluyor.

    Eskiden terör nedeniyle dağlara özgürce çıkamayan vatandaşlar, huzur ve güven ortamının sağlanmasıyla beraber bahar aylarında pancar toplamak için dağları mesken tuttu.

    Giden vatandaşlar topladıkları pancarları dağdan indirdikten sonra atların sırtında 15 kilometrelik mesafeyi kat ederek evlerine getiriyor. Burada 3 işlemden geçirilen şifalı bitkiler satışa çıkarılıyor. Mehdi Sadıkoğlu isimli vatandaş, oruçlu halde 30 kilometre yol gittiklerini söyledi.

    Sadıkoğlu, “Her yıl bahar aylarında havalar ısınıyor. Bu yıl Ramazan ayına denk geldi. Biz de pancar toplamak için geldik. Dağlara tırmanıyoruz. Çok yorucu bir iş ama kimimiz şifa niyetine geliyor, kimimiz ise geçim kaynağı için satmak için geliyor. Çok güzel bir doğamız var” dedi.

  • Dağların arasında bir müze

    Dağların arasında bir müze

    Mart ayının sonunda yağan karla müzenin yakınında bulunan Çoruh Nehri’nin yeniden kısmen donması, ağaçların kırağı tutması, beyaz örtüyle kaplanan arazi görenleri hayran bıraktı. Odun ateşiyle ısınmaya çalışan vatandaşlar, havanın soğuk olduğunu söyleyerek ateş başında ısınmaya çalıştıklarını, manzarayı ateş başında seyretmenin güzelliğinden bahsettiler.

    Müze kurucusu Hüsamettin Koçan ise, karın Baksı Müzesini kuşatmasının ardından Baksı’nın başka bir havaya büründüğüne değinerek, “Kar Baksı’yı kuşatınca müzemiz başka bir müze oluyor. Müze beyazlara bürününce gökyüzüne yükselen bir görüntü oluşuyor.

    Doğrusunu isterseniz bir düş kenti haline geliyor burası. Dağlarla Çoruh Nehri arasında geçitler oluyor, bazen sis çöker, orada kendinizi gerçekten bir düş dünyasında hissedersiniz” diye konuştu.
    Beyaz örtüyle kaplanan müze ve çevresinin havadan görüntüleri görenleri mest etti.

  • Samanlı Dağları’nın karla kaplandı

    Samanlı Dağları’nın karla kaplandı

    Kış boyunca yağışların beklentinin altında kaldığı Kocaeli’de Mart ayının son haftasında gece başlayan kar yağışı, Samanlı Dağları’nı beyaza bürüdü.

    Türkiye’nin önemli kış destinasyonlarından biri olan Kartepe’de, son yağışlarla birlikte kar kalınlığı yaklaşık 30 santimetreyi buldu.

    Samanlı Dağları’nın beyazla kaplanmış manzarası ise mest etti. Dağın manzarası havadan da görüntülendi.

  • “Dağlarımız bölük bölük bölündü”

    “Dağlarımız bölük bölük bölündü”

    Malatya’nın Akçadağ ilçesinde, Kahramanmaraş merkezli depremlere dört bir yanını dağların kuşattığı mahallelerinde yakalanan depremzedeler o anları, “Böyle bir şey görmedik dağlar bölük bölük bölündü” sözleriyle anlattı.


    Kahramanmaraş merkezli depremlerde büyük yıkımın yaşandığı Malatya’nın Akçadağ ilçesine bağlı Kozluca Mahallesi’nde adeta taş üstünde taş kalmadı. Dört bir yanını dağların kuşattığı bin nüfuslu 457 haneden oluşan ve geriye bir avuç insanın kaldığı mahalle enkaza dönerken, depremzedeler o anları, “Böyle bir şey görmedik dağlar bölük bölük bölündü” diyerek anlattı.


    “Dağlarımız bölük bölük bölündü”

    Depremin evlerinin yanı sıra mahalleyi kuşatan dağları da vurduğunu aktaran Mehmet Akgün, “63 yaşındayım böyle bir şey görmedim, dağlarımız bölük bölük bölündü. Dağlarımızda bölünmeyen kaya kalmadı. İt kayası üç metre arkaya bölündü, ışkan değimiz dağ yarıya bölündü, her taraf paramparça oldu” dedi.


    Depremde dağlardan kopan kayaların yolu kapattığını kaydeden Davut İnkaya ise “Kozlu Mahallesi’nde yaşayan bir esnafım. Depremi mahallemizde yaşadım. Allah bir daha vermesin, kimseye yaşatmasın, it kayası dediğimiz dağın arka tarafı bölündü. Dağlardan kopan kayalar yolu kapattı kepçeler yolu açamadı. Mahallemizde de hasar çok, evlerimizde oturulacak bir hal yok” diye konuştu.

  • Dağlar öğrencilere kaldı, huzurlu yürüyüş yaptılar

    Dağlar öğrencilere kaldı, huzurlu yürüyüş yaptılar

    Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde Anadolu lisesi öğretmenleri, 150 öğrenci ve veliyle beraber ilçe merkezinden Ilıcak köyüne kadar 10 kilometrelik yolda huzur yürüyüşü yaptı.

    Kış aylarının sert geçtiği ilçede ilkbaharın gelmesiyle beraber 3000 rakımlı Kato Dağı eteklerinde doğa yürüyüşü gerçekleştiren öğrenci ve öğretmenler sınav öncesi stres attı.

    Okul müdürü Basri Dursun, doğa ve çevre bilincine önem verdikleri için yürüyüş gerçekleştirdiklerini söyledi. Dursun, “Dünyanın yer altı kaynaklarını orantısız tüketiyoruz. Buna dikkat çekmek istedik. Daha önce de vardı, ilk defa burada genç kitlenin dahil olduğu bir etkinlik.

    Ana yoldan gelmedik, daha çok patika yollarını kullanarak geldik. Televizyon, bilgisayar bağımlılığı bizi doğadan kopardı. İnşallah böyle doğayla iç içe bir hayatımız olur” dedi.

    Öğrencilerden Kevin Kılıç, çok güzel bir etkinlik olduğunu, çok güzel geçtiğini söyledi. Sis Befrin Cin ise, hocalarına bu etkinlikleri düzenledikleri için teşekkür ederek, “Çok verimli oldu.

    Bugün güzel bir etkinlik yaptık. Hem okulumuz hem de sınavlarımız için güzel olur” ifadelerinde bulundu.

  • Mağaraların olduğu dağda kopmalar oldu

    Mağaraların olduğu dağda kopmalar oldu

    Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki yıkıcı depremler yapılar kadar doğada da büyük yıkımlara neden oldu. Adıyaman’ın Tut ilçesinde bulunan Karadağ’da büyük kopmalar ve göçükler meydana geldi. İsmi Karadağ olan dağda kopmalar nedeniyle beyaz alanlar açıldı. Yabani hayvanların yaşadığı doğal mağaraların olduğu bölgede yaşanan yıkım nedeniyle milyonlarca ton toprak ve kaya parçası dağın eteklerinde bulunan arazilerin üzerini kapladı.


    Boyundere köyünden Mehmet Seçkin deprem gecesi yaşananları anlatarak, “Deprem gecesinde ne olduğunu bilemedik. Deprem gecesi karanlıkta kıyamet koptu sandık. Karanlıkta her taraf bomba gibi patladı. Biz bu dağları sabah gördük. Bu dağda akbaba, kartal ve yaban keçilerinin kaldığı mağaralar vardı. Bu mağaralar da yıkıldı” dedi.


    Yaylımlı köyü sakini Ahmet Gülenç ise “Deprem gecesi sabaha kadar bu dağlar ağladı. Deprem oldu her taraf bakılmayacak bir hale geldi, her yer tamamen çöktü, tamamen yıkıldı” diye konuştu.

  • Moloz dağı büyüyor

    Moloz dağı büyüyor

    Kahramanmaraş merkezli depremlerde Adıyaman’da yıkılan ve ağır hasarlı olduğu gerekçesiyle yıkımı gerçekleştirilen binaların enkazını kaldırma çalışmaları devam ediyor.

    İş makineleri aracılığıyla kamyonlara yüklenen molozlar, şehir dışındaki iki ayrı noktaya dökülüyor.

    Karapınar Mahallesi sınırları içerisinde yer alan Organize Sanayi Bölgesinin ön tarafındaki dere yatağına dökülen enkaz yığınları, yükselerek adeta moloz dağı oluşturdu.

  • 3 bin rakımdan muhteşem görüntüler

    3 bin rakımdan muhteşem görüntüler

    Diyarbakır’da diş hekimliği de yapan profesyonel dağcı ve kayakçı Baran Bayar, dağcı arkadaşı ile birlikte Tunceli’de bulunan Kepir Dağı yaylasına 8 saat süren kış tırmanışı gerçekleştirdi. Tırmanışta dron ile görüntüler de alan Bayar, dağdan snowboard yaparak indiklerini ifade etti.

    Türkiye’de bulunan en yüksek dağların zirvelerine ikişer, üçer defa tırmanışlar gerçekleştirdiğini belirten Bayar, “Kadir arkadaşımla birlikte Munzurlarda bulunan Kepir Dağına yaklaşık 8 saat süren bir tırmanış yaptık. Faaliyet zorluydu, kaza yaşamadık. Muazzam dron görüntüleri aldım. Kayarak indik. Çok güzel bir faaliyetti, çok keyif aldım. Munzur Dağları’nda müthiş kış manzaraları var. Önümüzdeki yıllarda buraya yeniden tırmanış yapmayı istiyorum” dedi.

    Tırmanışta dağcılara 2 köpeğin eşlik etmesi de dikkat çekti.