Etiket: darp

  • 3 yaşındaki çocuğun ölümünde darp şüphesi

    3 yaşındaki çocuğun ölümünde darp şüphesi

    Olay Orhangazi’de Tekke Mahallesi Tekke Cami sokak üzerinde Ahmet ve Yüsra A. isimli yabancı uyruklu anne babanın 3 yaşındaki oğulları Yasir A. Evde fenalaştı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ekipleri sevkedildi.

    Eve gelen sağlık ekipleri minik Yasir A.’ya burada ilk müdahaleyi yaptıktan sonra ambulansla Orhangazi Devlet hastanesine sevketti. Yasir A. burada doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Sağlık ekiplerinin ilk incelemesinde 3 yaşındaki çocuğun vücudunda darp izlerine rastlanınca baba Ahmet ile anne Yüsra polis tarafından ifadeye alındı. Yasir A.’nın hayatını kaybetmesi ile ilgili Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlattı. Yasir A.’nın cenazesi Orhangazi Devlet hastanesi morguna kaldırıldı.

    Orhangazi Cumhuriyet Savcılığı ve Olay yeri inceleme ekipleri çocuğun cenazesi üzerinde ve ailenin Tekke Cami üzerindeki evinde inceleme yaptı. Olayla ilgili tahkikat devam ediyor.

  • Doktorları darp eden çift hakim karşısında

    Doktorları darp eden çift hakim karşısında

    Körfez Fatih Aile Sağlığı Merkezi’nde 6 Ekim 2023 tarihinde meydana gelen olayda, iddiaya göre Nurettin T. (53) ile oğlu Oğuzhan T.; doktorlar Serdar Erişti, Ahmet Murat Kazan ve Yılmaz Sarıkaş’ı darp etti. Olay sonrasında hastaneye kaldırılan 3 doktor tedavilerinin ardından taburcu oldu. Polis ekiplerince yakalanan Nurettin T. çıkarıldığı adli makamlarca tutuklanırken, olaya karışan eşi Gülseren T.’ye (52) ev hapsi verildi. Oğuzhan T. ise bulunamadı.
    Nurettin T. ile Oğuzhan T. hakkında “basit yaralama”, “kamu malına zarar verme”, “kasten yaralama”, “hakaret”, “birden fazla kişi ile tehdit” suçlarından; Gülseren T. hakkında ise “basit yaralama” ve “kamu malına zarar verme” suçundan dava açıldı.

    İlk duruşma

    Olaya ilişkin açılan davanın ilk duruşması Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Nurettin T., ev hapsinde bulunan Gülseren T., 2 müşteki doktor, sanık avukatları Abdulkadir Tilki, Melike Koca ile müşteki avukatları Recep Uçar, Duygu Usanmaz, Ayşe Pınar Eren, Burhan Mert Özarabacı ve Nurullah Kürşad İspirgil katıldı. Doktor Yılmaz Sarıkaş ise duruşmaya katılmadı.

    Nurettin T.: “Doktor bana, ‘Beğenmiyorsan muayene olma, çık dışarı lan’ dedi” iddiası

    Savunması için söz hakkı verilen Nurettin T., suçlamaları kabul etmeyerek, “Olay günü kimseyi darp etmedim. İlaç yazdırmak için eşim Gülseren ve oğlum Oğuzhan ile birlikte sağlık ocağına gittik. Ben doktorun odasına tek başıma girdim, bu sırada eşim Gülseren koridordaydı, oğlum Oğuzhan ise arabayı park ediyordu. Doktorumuz Yeşim Hanımın odasına girdiğimde içeride doktor olup olmadığını bilmediğim Serdar Erişti vardı. Serdar’a doktor hanımı sordum. Serdar bana, ‘Ne oldu beğenemedim mi?’ dedi. Ben de kendisine ‘Buraya kimseyi beğenmeye gelmedim’ dedim. Bana ‘Beğenmiyorsan muayene olma çık dışarı lan’ dedi” dedi.

    “Bana saldıran 3 şahıstan biri eşime tokat attı, telefonu elinden aldı”

    Doktor Serdar Erişti ile aralarında tartışma yaşandığını söyleyen sanık Nurettin T., “Doktor ile içeride tartışırken, birisi arkadan başıma vurdu. Başıma vuran kişinin Yılmaz olup olmadığını bilmiyorum. Serdar, ‘At bunu dışarı’ dedi. Arkamdan başıma vurulduğu için yere düştüm, ardından içeri üçüncü biri girdi. Koridora çıktım. Eşim Gülseren’den yardım istedim ve video çekmesini istedim. Ben yerdeyken, eşim video çekmeye başladı. Bu sırada bana saldıran 3 şahıstan biri eşime tokat attı, telefonu elinden aldı. Ben hala bu şahısların doktor olup olmadığını bilmiyordum, herhangi görev aleti vesaire üzerlerinde bulunmuyordu. Tokat üzerine eşim yere düştü, bende eşimi korumak amaçlı üzerlerine doğru atladım” diye konuştu.

    “Kimseye hakaret, tehdit ve darp etmedim”

    Kime vurduğunu ve olayı sonrasında yaşananları hatırlamadığını söyleyen Nurettin T., “Olay sonrasında oğlumun beni dışarı çıkardığını hatırlıyorum. Evin önüne gelip bayılmışım, gözümü açtığımda hastanedeydim. Kimseye hakaret, tehdit ve darp etmedim. Ayrıca olay yerinde herhangi kamu malına zarar vermedim. Eşim ve Oğuzhan’ın da kimseye hakaret veya tehdit ettiğini duymadım. Ben zaten doktor Yeşim’in odasında başıma aldığım darbeden sonra ne yaptığımı hatırlamıyorum. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum” şeklinde konuştu.

    Gülseren T.: “Doktorlardan biri video çektiğimi görünce üzerime saldırdı, beni darp etti”

    Sanık Gülseren T. de suçlamaları kabul etmeyerek, savunmasında şu ifadeleri kullandı:
    “Muayene odasının kapısına gelmeden önce içeriden bağrışma sesleri duyuyordum. Eşim, ‘Ne yapıyorsunuz, bana neden lan dediniz?’ şeklinde bağırıyordu. Müştekilerin ne cevap verdiğini tam hatırlamıyorum. Sonrasında zaten odanın dışında eşimi darp etmeye başladıklarını gördüm. Eşim ‘Görmüyor musun beni darp ediyorlar, video çek’ dedi, bende uzaktan çekmeye başladım. Eşim 3 kişinin arasında darp ediliyordu. Doktorlardan biri video çektiğimi görünce üzerime saldırdı, beni darp etti, telefonu elimden aldı. Telefonu vermemek için mücadele ettim, itekleyince yere düştüm ve elimden telefonu aldı. Eşim beni yerde görünce hızlıca yanıma geldi, arbede yaşandı. Oğlum Oğuzhan da bu sırada geldi. Telefonumun alındığını ve eşimin yerde olduğunu görünce ayırmaya çalıştı. Oğlum Oğuzhan, beni arbededen almaya çalıştı. Eşim kendinde değildi, baygın haldeydi. Ben hiç bir kamu malına zarar vermedim. Ben kimseye vurmadım. Olayı ayırırken veya eşimi kaldırırken elim yanlışlıkla değmiş olabilir ama kimseye vurmadım. Eşim ve oğlumun kimseye vurduklarını görmedim”

    Doktor Serdar Erişti: “Şahıs içeriye kabadayı ve kabaca üslupla girdi”

    Sanıklardan şikayetçi olan doktor Serdar Erişti, “Hastanın kaydı düştükten sonra çağrı butonu ile şahsı çağırdım. Ben sanığı zaten bir ay önce muayene etmiştim. Sistem bu uyarıyı vermektedir. Şahıs içeriye kabadayı ve kabaca üslupla girdi. Eşi de oda kapısına yarım metre mesafede oturuyordu. Nurettin T. içeri girdiğinde bağırarak konuşuyordu. Sağlık dışı konular olduğu için şu an hatırlamıyorum. Şahsa, ‘Buyurun şikayetiniz nedir?’ diye sordum. Kendisi bana, ‘Ne o, beni konuşturmayacak mısın? Ben burada esnafım, istediğimi söylerim’ dedi. Hastanın oğlu Oğuzhan T.’de kapı eşiğinde bekliyordu. Nurettin’in ikinci bağırmasından sonra doktor Yılmaz içeri girdi. Nurettin bize, ‘Ne o siz çete misiniz?’ dedi. Sonrasında doktor Yılmaz benden izin istedi ve odadan çıktı. Nurettin’e oda içerisinde müdahalemiz olmadı. Yılmaz kapıya yöneldiğinde Oğuzhan, doktora müsaade etmeyecek bir mesafe bıraktı. Daha sonra Yılmaz geçmek için müsaade istedi. Nurettin T. içeride hala bağırarak konuşuyordu. Oğuzhan ve doktor Yılmaz arasında geçen konuşmaya bu nedenle vakıf olamadım. Oğuzhan, Yılmaz’ın arkasından bağırarak konuştu. Oğuzhan, doktor Yılmaz ve doktor Murat’a seni sinkaf ederim diye bağırdı” ifadelerini kullandı.

    “Oğuzhan’ın doktor Yılmaz’ın boynunu sıkması sırasında müdahale etmeseydik hayatını kaybedebilirdi”

    Erişti, savunmasını şöyle sürdürdü:
    “Odadan koridora çıktık. Oğuzhan, Murat’ın kolunu sıktı ve ‘Ne korkuyorsun titrek’ dedi. Doktor Murat ile doktor Yılmaz, Oğuzhan’ı ayırmaya çalışıyordu, itiş kakışlar başladı. Doktorlarımız sanıkların saldırılarını ayırmaya çalışıyordu. Sanıklar tarafından darp edildik. Oğuzhan, Yılmaz’ın boynunu uzun süre tuttu, doktor nefessiz kaldı ve bayıldı. Olayı ayırmaya çalışırken Oğuzhan benim de boğazıma sarıldı. Oğuzhan en son ayrılırken bizlere küfür etti, ‘Sizinle görüşeceğiz’ şeklinde tehditlerde bulunup gitti. Sanık Gülseren hatırladığım kadarıyla sadece görüntü almaya çalışıyordu. Yine hatırladığım kadarıyla kendisinin kimseye fiziki teması olmadı. Gülseren’e de kimsenin müdahalesi olmadı. Tüm sanıklardan şikayetçiyim. Olay anında mesleki tecrübelerimi de dikkate aldığımda sanık Oğuzhan’ın doktor Yılmaz’ın boynunu sıkması sırasında müdahale etmeseydik hayatını kaybedebilirdi”

    Doktor Ahmet Murat Kazan: “Oğuzhan bana, ‘Hadi vursana, vur erkeksen’ dedi”

    Olay günü yaşananları anlatan doktor Ahmet Murat Kazan ise “Olay günü hasta muayene ederken dışarıda bağrışma sesleri duydum. Muayeneyi tamamladıktan sonra seslerin geldiği yöne doğru yöneldim. Serdar’ın muayene kapısının önünde sanıklar Nurettin, Oğuzhan ile doktor Serdar ve Yılmaz vardı. Çok fazla bağrışma ve itişme durumu vardı. Şahıslara, işimize müdahale ettiklerini ve uzaklaşmalarını söyledim. Oğuzhan, doktor Yılmaz’a yaklaşınca araya girdim. Ben araya girince Oğuzhan bana, ‘Sen kimsin, çete misiniz?’ dedi. Ben de doktor olduğumu söyledim. Oğuzhan bana, ‘Yürü git buradan’ deyip kolumu sıktı. Elimi şahıstan kurtararak bana fiziksel temasta bulunmaması konusunda uyardım. Tartışma bitmeyince diğer arkadaşlarımıza beyaz kod vermesini istedim. Sonrasında Oğuzhan bana, ‘Titriyor musun, titrek’ diyerek beni kışkırttı. Sanık Gülseren bu sırada video çekmeye başladı. Oğuzhan bana, ‘Hadi vursana, vur erkeksen’ dedi. Vurmayacağımı söyledim. Bu sırada doktor Yılmaz, Gülseren’e, ‘Beni çekemezsin’ dedi. O sırada arkadaşlara polis çağırmalarını söyledim. Nurettin bana, ‘Polis bana işlemez, sen benim ne kadar büyük olduğumu bilmiyorsun’ dedi. Bende kendisine, ‘Sen kanundan büyük değilsin’ diye bağırdım” şeklinde konuştu.

    “Sanıklardan aldığım darbelerle boynumdaki kemikler kırıldı”

    Darp edildiğini ifade eden Kazan, “Nurettin hayalarıma dizle, yumruk ve tekmelerle vurdu. Tek eliyle boğazıma vurmaya çalıştı. Bu sırada Yılmaz, Nurettin’i uzaklaştırmak istedi. İkisi birden holdeki sandalyelerin üzerine düştü. O sırada arkadan Gülseren’in de Yılmaz’a vurduğunu gördüm. Doktor Yılmaz’ın sanık Gülseren’e fiziki müdahalesini görmedim. Boğuşma sırasında sanık Oğuzhan, Yılmaz’ın kafasına doğru yumruk attı. Sanıklardan aldığım darbelerle boynumdaki kemikler kırıldı. Kavga sırasında sanık Nurettin ve Oğuzhan’da hepimize küfürler ve hakaretler etti” ifadelerini kullandı.

    Avukat Duygu Usanmaz: “Sanıkların hekimlere karşı suç işlemekten çekinmediği ortadadır”

    Ahmet Murat Kazan ve Serdar Erişti’nin avukatı Duygu Usanmaz ise savunmasında, “Bu dosya, sanıklar tarafından aile hekimlerinin ağır şekilde darp edilmesi ve daha bir dizi suç teşkil eden eyleme maruz kalmalarına ilişkin olup, her ne kadar sanıklar hakkında kasten yaralama, tehdit, hakaret ve kamu malına zarar verme suçlarından iddianame tanzim edilmişse de firari olan sanık hakkında eldeki deliller, video kaydı, tanık beyanları, sağlık raporları dikkate alındığında doktor Yılmaz’a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan da iddianame tanzim edilmesi gerektiği kanısındayız. Aynı zamanda yine soruşturma aşamasında bir kısım araştırılmayan hususlar bulunmaktadır. Temin edilmeyen deliller vardır ve yakalanmayan firari sanığın ivedilikle yakalanması gerekmektedir. Bu eksiklerin giderilmesi ile firari sanığın yakalanması müştekilerin güvenliği ve yargılamanın sıhhati açısından önemlidir. Doktorlara ve sağlık çalışanlarına şiddeti önlemeye yönelik kanunların da şiddeti önlemede yetersiz kalmadığı görülmektedir. Bu çerçevede, sanıkların hekimlere karşı suç işlemekten çekinmediği ortadadır. Bu bakımdan, öncelikle tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına, mahkemeniz aksi kanaatte ise uzaklaştırma kararı başta olmak kanunda belirtilen adli kontrol tedbirlerin uygulanmasına, diğer sanık hakkında uygulanan adli kontrol tedbirinin devamı ile firari sanığın ivedilikle yakalanmasını talep ediyoruz” dedi.

    Tutuklu sanık tahliye oldu

    Tutuklu sanığın yurt dışı yasağı şartıyla tahliyesine karar veren mahkeme heyeti, Gülseren T.’nin ise ev hapsini kaldırdı. Ayrıca sanıklar hakkında müştekilere karşı uzaklaştırma kararı verildi.

    “Bu sadece bizim davamız değil”

    Duruşma sonrası İHA’ya konuşan doktor Ahmet Murat Kazan, “3 meslektaşımla birlikte saldırıya uğradık. Olayla ilgili ilk duruşma görüldü. Doktor arkadaşımızı boğarak öldürmeye çalışan şahıs hala yakalanamadı, firari tutuklu olan sanık da adli kontrol tedbiri şartıyla tahliye oldu. Şiddet cezasız kalmamalı. Şiddete sıfır tolerans olmalı. Bu sadece bizim davamız değil. Şiddet gören tüm doktorların, hatta toplumda şiddet gören tüm mağdurların davası. Bir yerlerde yanlış yapılıyor, bunun düzeltilmesi lazım. Şiddete caydırıcı cezalar verilmesi lazım ki tekrarlanmasın” diye konuştu.

  • Polisi darp eden şahıs serbest bırakıldı

    Polisi darp eden şahıs serbest bırakıldı

    Ilıca yönünden Erzurum’a ailesiyle birlikte seyahat eden polis memuru, R.A. isimli şahısla yol verme tartışmasına girdi. Tartışmanın büyümesi üzerine R.A. araçta bulunan “sallama” diye tabir edilen bıçakla polis memuruna saldırmıştı. Polis memuru, üzerindeki tabancayla havaya ateş ederek saldırganı uzaklaştırdı. İhbar üzerine, olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edilmişti. Polis ekiplerince, şüpheli R.A. ve araçta bulunan E.D. gözaltına alındı. Kolunda kırık ve çıkık bulunan polis memuru, ambulansla Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesine kaldırılmıştı. Adliyeye sevk edilen iki zanlı ise çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

  • Bursa’da çivili sopalarla darp edildiler

    Bursa’da çivili sopalarla darp edildiler

    Olay, dün akşam saat 20.00 sıralarında Mahmudiye Mahallesi Kasımefendi Caddesi üzerinde meydana geldi. Yağızhan Y. (30) ve babası Fahrettin Y. (61) ile husumetli oldukları öğrenilen Tolga Y. (30) ve Beytullah Y. (35) yolda denk geldiler. Çıkan kavgada yumruklar, tekmeler havada uçuştu. Kavgada Tolga Y. elindeki çivili sopayla Yağızhan Y.’ye (30) vurmaya başladı. Kavgayı çevredeki vatandaşlar ayırdı. Çivili sopayla darp edilerek kafasından ve gözünden yaralanan Yağızhan Y. ve hafif şekilde yaralanan babası Fahrettin Y., özel araçla İnegöl Devlet Hastanesine kaldırıldılar. Kavgaya karışan Tolga Y. ve Beytullah Y. ise polis ekiplerince gözaltına alındı. Kavga anı bir iş yerinin güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı.

    Yapılan tetkiklerde sol gözünde görme işlevi kaybı olan Yağız Y. özel bir araçla Bursa Şehir Hastanesine sevk edildi.
    Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

  • İşe gitmek için otomobiline bindi, dehşeti yaşadı

    İşe gitmek için otomobiline bindi, dehşeti yaşadı

    Olay, 19 Ocak’ta Barış Mahallesi’nde bulunan bir sitenin önünde meydana geldi. Sabah işe gitmek için yola çıkan Ümit Temek’in (36) otomobilinin önü tanımadığı kişiler tarafından kesildi. İddiaya göre, şüphelilerden biri otomobile binerek Temek’i sopayla darp etti. Ardından şahıslar olay yerinden kaçtı. Darp neticesinde yaralanan Temek, polis karakoluna giderek şikayetçi oldu. Şüphelilerin 3 kişi olduğu, ticari taksi ile olay yerine geldikleri, 2 şahsın etrafı gözetlerken, diğerinin ise Temek’i darp ettiği iddia edildi.

    40 dakika boyunca beklemişler

    Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, bir ticari taksinin saat 07.50’de Ümit Temek’in otomobilinin önüne park edildiği, şahısların etrafı kontrol ettiği ve Ümit Temek’i bekledikleri görüldü. Temek’in aracına binerek ilerlediğini gören şüphelilerin, otomobilin önünü kestiği ve bir kişinin araca bindiği anlar görüntüde yer aldı. Bir süre sonra Temek’in araçtan kaçarak sitenin önüne geldiği, şüphelilerin ise bir süre bekledikten sonra taksi ile gittiği anlar da güvenlik kamerasına yansıdı.

    “Arabama binen kişi beni çivili sopayla dövdü”

    Başından geçenleri anlatan Ümit Temek, “Her gün saat 07.50’de işe giderdim ancak olay günü saat 08.20’de evden çıkarak otomobile doğru ilerledim. Aracımın önünde önünde ve etrafında birilerinin dolandığını gördüm. Aracıma binip ilerledikten sonra ticari taksiden 2 kişi indi. Bir şey sormak için biri beni durdurdu ve arabama bindi. Arabama binen kişi çivili sopayla beni dövdü. Yüzüm kanadı. Darbelerden kurtulmak için araçtan atladım. Beni tutmaya çalışan diğer kişiden zor kurtuldum. Kameradan baktığımızda şüphelilerin aracın önünde bir şeyler yaptığını tespit ettik. Karakola giderek şikayetçi oldum” dedi.

    “Pusu kuruldu”

    Kendisine pusu kurulduğunu söyleyen Temek, “Pusu kuracak kadar kim bunu cesaret etti. Polisi aradığım ve taksinin plakasını söylediğim sırada birisi, ‘Ben taksiciyim benim ne günahım var’ dedi. Ancak kamera kaydına baktığımızda pusuya yatmış bir kişinin taksici ile sohbet ettiğini ve yaklaşık 50 dakika kadar beni beklediklerini gördük. Taksicinin de işin içindeymiş. Polis ekipleri taksinin ruhsat sahibine ulaştı. Ruhsat sahibi taksiyi kiraya verdiğini söylüyor. 6-7 kez şahıs kafama vurdu. Kafamda delik ve yarık var. Ayaklarıma da sopayla vurdu” şeklinde konuştu

  • 15 yaşındaki çocuğu darp ederek yol kenarına attılar

    15 yaşındaki çocuğu darp ederek yol kenarına attılar

    Olay, 9 Ocak 2024 tarihinde Gaziantep’te meydana geldi. İddiaya göre, H.Ö. ve M.F.K. isimli şahıslar, parkta oyun oynadığı sırada çocuklarını darp ederek düşürdüğünü iddia ettikleri 15 yaşındaki yabancı uyruklu A.Z.’yi öldüresiye darp etti. Uğradığı saldırı sonucu ağır yaralanan A.Z., çevredeki vatandaşlar tarafından fark edildi. A.Z., olay yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırılırken, ailenin şikayeti üzerine çalışma başlatıldı.

    Saldırganlar önce yakalandı, sonra tutuklandı

    İl Emniyet Müdürlüğü’nün yaptığı çalışmalar neticesinde 15 yaşındaki çocuğu darp ederek sokağa attığı tespit edilen H.Ö. ve M.F.K. isimli 2 şahıs yakalandı. Yakalanan şahıslar, tamamlanan yasal işlemlerinin ardından sevk edildiği adli mercilerce tutuklanarak cezaevine sevk edildi. Tutuklanan H.Ö. isimli şahsın, taksirle yaralama nedeniyle 3 ayrı suç kaydının da bulunduğu belirlendi.

    Valilik, konu ile ilgili açıklama yaptı

    Konu ile ilgili Gaziantep Valiliği’nden yapılan açıklamada, “İlimizde 9 Ocak 2024 tarihinde meydana gelen 2009 doğumlu (A.Z)’nin darp edilmesi olayının aydınlatılması için İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerimizce ivedilikle yapılan çalışmalar neticesinde olayın failleri olduğu tespit edilen (H.Ö) ve (M.F.K) adlı şahıslar yakalanmış olup, çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştır. Şahısların arşiv kayıtlarının incelenmesinde (H.Ö) adlı şahsın taksirle yaralama nedeniyle 3 ayrı suç kaydı bulunduğu anlaşılmıştır. Hastanede tedavi altına alınan mağdura acil şifalar diliyoruz” ifadelerine yer verildi.
    Darp edilen çocuğun hastanedeki tedavisi sürerken olayla ilgili geniş çaplı soruşturmanın da devam ettiği öğrenildi.

  • Darp ettiği eşinin kolunu kırdı

    Darp ettiği eşinin kolunu kırdı

    Olay, Canik ilçesi Uludağ Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, S.A. adlı şahıs, Azerbaycan uyruklu eşi 2 çocuk annesi Z.H.A. ile evlerinde tartıştı. Tartışma sırasında eşinin darp ettiği iddia edilen Z.H.A. adlı kadının sol kolu kırıldı. Hastaneye kaldırılan Z.H.A. tedavi altına alındı. Canik İlçe Emniyet Müdürlüğü Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alınan S.A., bugün Samsun Adliyesine sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye ifade veren S.A. “Eşimle tartıştık ancak gerisini hatırlamıyorum. Alkollüydüm. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
    Nöbetçi mahkemece tutuklanan S.A., Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi.

  • Kadın öğretmen kadın veli tarafından darp edildi

    Kadın öğretmen kadın veli tarafından darp edildi

    Bilecik merkez İstasyon Mahallesinde hizmet veren TOKİ Ortaokulu’nda görevli Fen Bilimleri Öğretmeni H. İ. bir kadın veli tarafından yaşanan tartışma sonrası darp edildi. Ardından Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne giderek darp raporu olan öğretmen kadın veliden şikayetçi oldu.
    Bu durum sonrası Türk Eğitim Sen Bilecik Şube Başkanı Veli Şahan tepkileri dile getirerek, “Bilecik merkez TOKİ Ortaokulu’nda bir öğretmeninize yapılan çirkin saldırıyı kınıyoruz. Türk Eğitim-Sen olarak, artık MEB’in de harekete geçmesini ve şiddete yönelik kanun teklifinin yasalaşması için adım atmasını bekliyoruz. Sorumluluk makamını işgal edenlerin gerekeni yapması için daha kaç öğretmenimizin mağdur olması ya da ölmesi gerekiyor. Yetmedi mi daha” dedi.

  • Bursa’da kovaladığı kişi yakalayıp darp etti

    Bursa’da kovaladığı kişi yakalayıp darp etti

    Bursa’nın Nilüfer ilçesinde bulunan bir balık halinde iki kişi arasında tartışma çıktı. Kısa sürede büyüyen tartışma yerini kavgaya bırakınca, şahıslardan biri hızla kaçmaya başladı. Bunun üzerine taraflardan diğeri ise kaçan şahsı kovalayıp yakaladı. Arka arkaya yumruk atan kişi, şahsı bir süre darp ettikten sonra bıraktı. O anlar kameraya anbean yansıdı.

  • Derelioğlu’yu darp eden kardeşlerin ifadesi ortaya çıktı

    Derelioğlu’yu darp eden kardeşlerin ifadesi ortaya çıktı

    Eski milli futbolcu Oktay Derelioğlu ve eşi Başak Derelioğlu 5 Aralık günü saat 14.37 sıralarında Kadıköy’de trafikte yolun daralması sonucunda başka bir sürücü ile yol verme meselesinden dolayı tartışma yaşadı. Şüpheli Zekai K., ve Nurettin K., ünlü futbolcunun aracının önünü keserek bir anda saldırmaya başladı. Derelioğlu çifti şahıslar tarafından darp edildi. Gözaltına alınan Zekai K. ve Nurettin K., emniyette işlemlerinin tamamlanmasının ardından bugün adliyeye sevk edildi. Şüpheliler “kasten yaralama” suçundan tutuklanarak ceza evine gönderildi.

    İfadeleri ortaya çıktı

    Şüpheli Zekai K. hakimlik ifadesinde, “Karşı tarafı tanımıyorum. Tartışma, aracını önüme kırması sebebiyle çıktı. ilk hareketi karşı taraf yaptı. Önüme kırdı, araçla ilerlerken küfürleşmeye başladık. Vurma falan yok kameralarda mevcuttur sadece itişme
    esnasında yere düştü. Herhangi bir şekilde darp etmedik. Aracın kapısını açar açmaz abime doğru vurdu. Sonrasında arbede çıktı. Vurma kesinlikle yoktur. Tutuksuz yargılanmayı talep ediyorum. Mahkeme aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanmasını talep ediyorum” dedi.

    “Nasıl böyle bir nitelikli yaralanma olduğunu bizde bilmiyoruz”

    Nurettin K. ise, “Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Karşı tarafı darp etmedik. Arbede olunca hepimiz düştük. Karşı taraf da düştü. Kasti hiçbir şey yoktur. Nasıl böyle bir nitelikli yaralanma olduğunu bizde bilmiyoruz. Hayatımda karakola gitmişliğim yoktur. Bakmakla yükümlü olduğum iki aile vardır. Şu an mağdur durumdayım. Tutuksuz yargılanmayı talep ediyorum. Mahkeme aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanmasını talep ediyorum” dedi.