Etiket: deprem bölgesi

  • Amatör telsizcilerden kesintisiz iletişim desteği

    Amatör telsizcilerden kesintisiz iletişim desteği

    Depremin ardından özellikle yıkımın olduğu bölgelerde iletişimde yaşanan kopukluk, gönüllü olarak görev yapan amatör telsizcilerin sahadaki bilgiyi afet koordinasyon merkezlerindeki yetkililere aktarmasıyla aşıldı.

    Amatör telsizciler, depremlerde göçük altından çıkarılan bir yaralının doğru noktaya hızlı şekilde ulaşması ya da enkazda oluşan yangın, elektrik kesilmesi gibi sorunları telsizler aracılığıyla merkeze ulaştırarak kısa sürede çözümünü sağladı.

    Yurt dışıyla da iletişim kurarak uluslararası yardımlaşmada önemli görev üstlenen amatör telsizciler, ülkelerden gelen talep ve önerileri de AFAD’a iletti. Türkiye Radyo Amatörleri Cemiyeti (TRAC) Bursa Şubesi Başkanı Cankut Kalyoncu, AA muhabirine, acil ve afet durumlarında gönüllü olarak haberleşme desteği sağladıklarını söyledi.

    Türkiye’de yaklaşık 40 bin amatör telsizcinin olduğunu belirten Kalyoncu, “Depremlerden sonra tamamıyla iletişim belki kesilmedi ancak sürekliliğinde problem oldu. Bizler de AFAD ile yaptığımız istişare sonucunda Kahramanmaraş’a geçtik. Orada GSM operatörlerinin kesintili şekilde hizmet verdiğine tanık olduk. Telsizlerimiz vasıtasıyla enkaz noktalarındaki ihtiyaçlar, talepler ve oradan merkeze aktarılması gereken tüm bilgileri de kesintisiz, eksiksiz olarak aktardık.” diye konuştu.

    Kalyoncu, bu tür afetlerde ilk 72 saatin önemine dikkati çekti. Süreçte iletişim kopukluğu yaşanması durumunda enkazlardan gelen talep ve bilgilerin kesintiye uğrayabildiğini kaydeden Kalyoncu, şöyle devam etti:

    “Burada önemli olan nokta şu; enkazdan çıkarılan bir yaralıya doğru noktaya, doğru şekilde, hızlı bir şekilde ambulansın sevk edilmesi enkazda oluşabilen bir yangına anında müdahale edilmesi, enkazlarda var olan elektriğin kesilmesi gibi talepleri çok hızlı bir şekilde aktarmamız gerekebiliyor. Doğal olarak arama kurtarma ekipleriyle merkez istasyonları arasında bir köprü vazifesi görmüş oluyoruz. Arama kurtarma ekiplerinin göstermiş olduğu performansı bizler de aynı şekilde telsizler üzerinden gösterdik.”

    Yurt dışıyla da irtibatı sağladılar

    Cankut Kalyoncu, depremde önemli bir görevi yerine getirdiklerini anlatarak, “Enkazda çalışanlar kadar enkazın yan tarafında, arkasında, görünmeyen başka bir yerinde mutlaka bir amatör telsizci arkadaşımız vardı. Onlar da gece gündüz demeden sürekli çalıştılar.” dedi.

    Bölgede faaliyet gösteren bağımsız radyo amatörleri ve diğer derneklerle beraber hareket ettiklerini aktaran Kalyoncu, enkaz alanlarındaki bilgileri merkeze iletmeye çalıştıklarını belirtti.

    Sadece Kahramanmaraş’ta, 10’u TRAC üyesi 30 amatör telsizcinin görev yaptığını dile getiren Kalyoncu, “Deprem bölgesine ulaştığımızda ‘kısa dalga’ diye tabir ettiğimiz istasyonumuzu kurduk. İstasyon üzerinden hemen orada dinlemede olduğumuzu söyledik. AFAD’ın koordinasyon merkezinde bulunan bir arkadaşımıza sürekli sahadan gelen bilgileri aktardık.” bilgisini paylaştı.

    Fransa, Almanya, İtalya gibi Avrupa ülkeleriyle görüşme sağlayıp Türkiye’deki yetkililerle aralarında köprü vazifesi gördüklerini ifade eden Kalyoncu, yurt dışından deprem bölgesine gelen telsizcilerle de işbirliği yaptıklarını ifade etti.

    Amatör telsizci nasıl olunur

    Kalyoncu, son depremlerle amatör telsizciliğin öneminin bir kez daha ortaya çıktığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

    “Amatör telsizci olmak için 12 yaşından büyük olmamız gerekiyor. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün internet sitesine e-Devlet şifresiyle giriş yaptığımızda bir ön başvuru sayfası karşımıza çıkıyor. Bu ön başvuru kısmını tamamladıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bizlere bir sınav tarihi atanıyor. Bu sınavda başarılı olduğumuz takdirde tekrar Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğüne başvurarak lisansımızı edinebiliyoruz.”

  • TCG Bayraktar gemisinde tedaviler devam ediyor

    TCG Bayraktar gemisinde tedaviler devam ediyor

    Milli Savunma Bakanlığı sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Hastaneye dönüştürülen Deniz Kuvvetlerimizin TCG BAYRAKTAR gemisinde depremde zarar gören vatandaşlarımıza tedavi hizmeti vermeye devam ediyoruz. 23’ü ameliyat olmak üzere gemimizde 4 bin 850 vatandaşımıza sağlık hizmeti verildi” ifadelerini kullandı.

  • THF, deprem bölgesindeki kulüpler hakkında kararını açıkladı

    THF, deprem bölgesindeki kulüpler hakkında kararını açıkladı

    Kahramanmaraş merkezli deprem felaketi sonrası bölgede yer alan spor kulüplerinin akıbetleri de belli olmaya devam ediyor. Son olarak Türkiye Hentbol Federasyonu Yönetim Kurulu, bugün yaptığı toplantıda aldığı karar ile depremden etkilenen 11 ildeki takımların ligden çekilme usulünü belirledi.

    Buna göre; takımların ligden çekilmeleri halinde, tüm hakları saklı kalmak üzere bir sonraki sezon lige devam edebilmelerine ve bu amaçla kulüplere 1 Mart 2023 tarihine kadar başvuru süresi verilmesi kararlaştırıldı. Yönetim kurulu ayrıca, liglerden çekilen takımların sporcu ve antrenörlerinin başka bir spor kulübüne başvuruları halinde, 15 Mart 2023 tarihine kadar geçici transfer hakkı verilmesine karar verdi.

  • “Güçlendirme diye bir mantık yok, hepsini sıfırdan yapacağız”

    “Güçlendirme diye bir mantık yok, hepsini sıfırdan yapacağız”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hatay merkezde yaptıkları incelemelerin ardından Afet Koordinasyon Merkezi’ne geçerek görüşmeler gerçekleştirdi. Görüşmelerinin ardından kameralar karşısına geçen Erdoğan, önemli açıklamalarda bulundu. Gerçekleşen deprem felaketinin Türkiye’nin ne kadar zorlu bir coğrafyada olduğu gerçeğini bir kez daha gösterdiğini söyleyen Erdoğan, “Vatanımızı derin bir aşkla sevdiğimiz için onun güzellikleri ile birlikte zorluklarını da kabulleniyoruz. İnsanlığın kadim çağlarından beri medeniyetlerin, devletlerin ve toplumların en önemli mücadele alanı olan bu coğrafyanın emanetinin son bin yıldır sahibi olmakla gurur duyuyoruz. Bu aşkla kimi zaman dışarıdan gelen istilacılara, kimi zaman içeride zuhur eden bozgunculara, kimi zaman insan iradesini aşan tabiat felaketlerine karşı vatanımıza hep sahip çıktık. Haçlı seferlerine, Moğol istilalarına, asırlar boyu yaşadığımız nice siyasi sosyal çalkantılarla dört bir yanımızdan gelen saldırılara inançla, sabırla karşı koyduk. Millet olarak kendimizle birlikte coğrafyamızdaki tüm kardeşlerimizin de hakkını hukukunu, onurunu korumak için canımız dahil hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. Cumhuriyet tarihimiz boyunca demokrasi ve kalkınma mücadelemiz kesintisiz sürdü. Evet bin yıldır bu vatan topraklarında ne yaşarsak yaşayalım asla teslim olmadık, vazgeçmedik, umutsuzluğa kapılmadık. İki hafta önce bugün yaşadığımız depremleri işte bu uzun ve meşakkatli yürüyüşün acı bir sayfası olarak kalplerimize ve milli hafızamıza nakşettik” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’nin yaşadığı depremlerin dünyada eşi benzeri olmayan hadiseler olarak tarif edildiğini hatırlatan Erdoğan, “Depremde kırılan beş ayrı fay hattının yüzlerce kilometrelik bir alanda üzerinde yaşadığımız toprakta 7 metreyi aşan yer değiştirmelere yol açtığı belirlendi. Sarsıntının sebep olduğu yıkıma çetin kış şartlarının sıkıntıları da eklenince depremden sonraki ilk günlerde tüm gayretlerimize rağmen kimi eksiklik ve aksaklıklar yaşandığını biliyoruz. Deprem bölgesindeki kamu ve sivil toplum afet kapasitesinin ilk anda büyük ölçüde devre dışı kalması güçlükleri daha da arttırdı. Deprem anından itibaren tüm bakanlıklarımızı, kurumlarımızı, sivil toplum kuruluşlarımızı harekete geçirdik. Devletin ve milletin tüm imkanlarını bölgeye ulaşmak, arama kurtarma çalışmalarını başlatmak, yardımları organize etmek için seferber etik. 81 ilden doğrudan bu işle görevli olanlar dışında arama kurtarma yapabilecek, enkaz kaldırma yardım güvenlik çalışmalarına destek olabilecek tüm kamu görevlilerini, tüm sivil organizasyonları deprem bölgesine yönlendirdik. Milletimizin tamamı bu seferberliğe gönüllü olarak zaten katıldı. Uluslararası yardım çağrısı yaparak, diğer ülkelerden yardım ekiplerini de davet ettik. Olağanüstü hal, afet bölgesi, mücbir sebep ilanları ile süreci yürütmek için hukuki altyapı oluşturduk. Depremin yıktığı binaların altında kalan vatandaşlarımızı çıkarmak, bununla birlikte felaketten kurtulan insanlarımız yeniden hayata bağlamak için çalıştık. 6 bini aşkın artçı sarsıntının yol açtığı tehlikelere rağmen ekiplerimiz kahramanca çalışmalarını yürüttü. Tamamen yıkılmış 21 bine yakın binada 71 binin üzerinde bağımsız birimin üzerinde enkaz kaldırıldı. Ağır hasarlı 118 bin binadaki 412 bin bağımsız birim tahliye edildi. Orta hasarlı 24 binden fazla binadaki 133 bini aşkın bağımsız birimdeki vatandaşımızın geçici barınma merkezlerine nakli sağlandı. Deprem bölgesinde 3 milyon 108 bin bağımsız birimin az hasarlı ve hasarsız olduğu belirlendi. Çevre Bakanlığımız 7 bin 328 personel ile gerçekleştirdiği hasar tespit çalışmalarını bitirmek üzere. Vatandaşlarımız e-Devlet sistemi üzerinden evlerinin hasar durumu raporlarına ulaşabiliyor. Deprem anından itibaren yürütülen çalışmalarda 35 binden fazlası arama kurtarma olmak üzere 271 bin destek, yardım ve güvenlik personeli görev aldı. Ülkemizin çeşitli yerlerinde 12 binin üzerinde ağır iş makinası bölgelerdeki enkaz kaldırma altyapı faaliyetlerine katıldı. Milli Savunma Bakanlığı ile emniyet ve jandarma teşkilatları başta olmak üzere kamu kurumlarımıza ait 77 uçak, 120 helikopter, 38 gemi, 45 insansız hava aracı, kurtarma yardım ve tahliye çalışmalarına katıldı. Savunma Sanayii Başkanlığımız enkaz altı ve duvar arkası görüntüleme sistemleri de arama kurtarma faaliyetlerinde kullanıldı. Kızılay başta ülkemizin dört bir yanında yüzlerce sivil toplum kuruluşumuz, belediyemiz, gönüllülerimiz, seyyar mutfaklarla gıda, giyecek yardımları ile depremzedelerin yanında” diye konuştu.

    “Milletimiz deprem bölgesinden şehrine gelen kardeşlerine kucağını açarak, imkanlarını onunla paylaşarak alicenaplığını göstermiştir”
    Deprem bölgesinde günde yaklaşık 2 milyon 400 bin vatandaşa sıcak yemek ikramı yapıldığını belirten Erdoğan, “Bölgede dağıtılan battaniye sayısı 3 milyona, kurulan çadır 188 bine, hizmete sunulan konteynır sayısı 10 bine ulaştı. Deprem bölgesinin özellikle ağır hasar alan şehirlerine battaniye, çadır ve konteynır sevkiyatları sürüyor. Halen 65 bini kurulumu süren konteynır sayısını 100 bine, ihtiyaç halinde 200 bine çıkartabileceğiz. Halihazırda depremzedelerimizden çadırlarda barınan sayısı 751 bini, konteynırda barınan sayısı 24 bini, yurtlarımızda barınan sayısı 252 bini, Milli Eğitim Bakanlığı kurumlarında barınan sayısı 462 bini, kamu ve özel sektör otel ve misafirhanelerinde barınanların sayısı 195 bini bulmuştur. Böylece toplamda 1 milyon 684 bin vatandaşımızın barınma ihtiyacı giderilmiştir. Taleplerine binaen 62 bin vatandaşımız karayolu, 289 bin vatandaşımız havayolu, 21 bin vatandaşımız demir yolu, bin 156 vatandaşımız deniz yolu ile deprem bölgesinden diğer şehirlere tahliye edilmiştir. Milletimiz deprem bölgesinden şehrine gelen kardeşlerine kucağını açarak, imkanlarını onunla paylaşarak alicenaplığını göstermiştir” şeklinde konuştu.

    Konuşmasında deprem fırsatçılarına da değinen Erdoğan, “Sayısı az da olsa depremi fırsata dönüştürme, depremzedeleri istismar etme peşinde olan karakter fukaraları çıkabiliyor. Kamuoyuna veya kurumlarımıza ulaşan şikayetlerle ilgili gereken hukuki işlemler yapılmakla birlikte, milletimiz asıl cezayı bunları vicdanında mahkum ederek vermektedir” dedi.
    Depremde 41 bin 156 kişinin hayatını kaybettiğini, 114 bin 834 kişinin ise enkazdan kurtarıldığını vurgulayan Erdoğan, “Hala kaldırılan enkazlar bittikten sonra, kayıtlar kontrol edildikten sonra bu sayı kesinleşecektir” açıklamasında bulundu.

    “Güçlendirme diye bir mantıkla asla bu bölgede inşa ve ihya çalışmaları yapmayacağız”
    Depremden zarar gören şehirlerin tamamının konutu, sanayisi, tarımı, tarihi ve kültürel değerleriyle yeniden ayağa kaldırılacağını kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:
    “Hiçbir vatandaşımızı ne acısında, ne hayatını yeniden kurmada ne de geleceğini inşa etme gayretinde asla yalnız bırakmayacağız. İnsanlığın ortak miraslarını bünyesinde barındıran bu bölgeye devlet ve millet olarak birlikte sahip çıkacağız. Sağlam ve az hasarlı binalarda hayatın normalleşmesini sağlayacak adımları atıyoruz. Çadır kent, konteynır kentlerde barınan vatandaşlarımızı 1 yıl içinde inşa edeceğimiz sağlam, güvenli, huzurlu konutlara taşımaya başlayacağız. Depremden tek bir binası bile hasar almadan alnının akı ile çıkan TOKİ’mizin hazırlıkları sürüyor. Mart ayı içinde Hatay’da 40 bin 426 konutun, Kahramanmaraş’ta 45 bin 67 konutun, Adıyaman’da 25 bin 882 konutun, Gaziantep’te 18 bin 544 konutun, Malatya’da 44 bin 770 konutun, Osmaniye’de 9 bin 550 konutun, Diyarbakır’da 6 bin konutun, Urfa’da 3 bin konutun, Elazığ’da 3 bin 750 konutun, Adana’da 2 bin 500 konutun, Kilis’te 250 konutun inşasına başlıyoruz. Hasar tespit, enkaz kaldırma ve yer belirleme işleri bittikçe her ilimizde bu konut sayıları artacaktır. Tüm konut alanlarını yeni bir şehir planı çerçevesinde zemin
    kalitesine, fay hattına olan mesafesine bakarak kendi mimarisine, tarihi ve kültürel dokusuna uygun şekilde tasarlıyoruz. Konutlarımızın hiçbiri zemin artı 3 veya 4 katı geçmeyecek. Köylerimizde ihya çalışmalarını da evi ile ahırı ile bahçesi ile parkıyla kendi özgün mimarisine göre aynen Manavgat’ta yaptığımız gibi gerçekleştireceğiz. Güçlendirme diye bir mantıkla asla bu bölgede inşa ve ihya çalışmaları yapmayacağız. Hepsi sıfırdan zemin artı 3, bilemedin 4 kat, bu şekilde inşaatlarımızı yapacağız. Ülkemizdeki tüm üniversitelerimizden jeofizik, jeoteknik, sismoloji hocalarımızla, deprem uzmanlarımızla yoğun istişare halinde çalışıyor, buradan çıkan sonuçlara göre hareket ediyoruz. Demirden çeliğe, çimentodan seramiğe gereken tüm yapı malzemelerinin kaliteli ve hızlı tedariki ile ilgili planlamalar sürüyor. Sağlam zeminde doğru tekniklerle inşa edilen yapıların yıkılmadığını bu depremlerde bir kez daha gördük. Ülkemizin önde gelen tüm mimarlarını, mühendislerini, şehir plancılarını harekete geçirdik. Yerleşim yerlerimizi mümkün olduğu kadar ovalardan dağlara doğru kaydırarak zemin sıvılaşmalarından uzak tutmak istiyoruz. Kadim yerleşim merkezlerimizi tarihi dokusuna uygun koruyarak planlamalar yapıyoruz. Her adımımızı ortak akla uygun atıyoruz. En çok önem verdiğimiz zemin etütleri mikro bölgeleme olarak tarif edilen teknikle yürütülüyor. Bu çalışmalara göre çıkan imar sınırlamaları, kat yüksekliği, yoğunluk azaltımları tamamen vatandaşımızın mal ve can güvenliğini sağlama amaçlıdır.”
    Erdoğan, deprem bölgelerindeki TOKİ kredi ödemelerinin de 3 ay süreyle ertelendiğini açıkladı.

    Deprem bölgesinde ilk ve orta dereceli okulların durumunun ayrı ayrı değerlendirildiğini söyleyen Erdoğan, “Adana, Kilis, Diyarbakır ve Urfa’da 1 Mart’ta eğitim öğretime başlanmasını sağlayacağız. Gaziantep ve Osmaniye’de 13 Mart’ta başlanacak. Hatay, Adıyaman, Malatya ve Kahramanmaraş için bu tarihi 27 Mart olarak belirledik. Deprem bölgesi illerindeki öğrencilerimiz için devam şartı aramayacağız. Diğer illere naklini almak isteyen öğrencilerimize de her türlü kolaylığı gösteriyoruz. Çadır kentlerdeki çocuklarımızın da taşıma ile veya benzeri yöntemle eğitimlerini sürdürmelerini temin edeceğiz” diye konuştu.

    Hasar görmeyen hastanelerde ve geçici sağlık merkezlerinde sağlık hizmetlerinin aksamadan yürütüldüğünü vurgulayan Erdoğan, “Diğer illerimize nakledilen yaralılarımızın tedavilerini titizlikle izliyoruz. Sağlık çalışanlarının deprem bölgesindeki gayretli çalışmalarını yakından takip ediyoruz. Doktorundan hemşiresine
    kadar bu felaket günlerinde milletimizin yanında olan tüm sağlıkçılarımıza teşekkürlerimi sunuyorum. Güvenlik hizmetleri konusunda istisnai bir takım hadiseler dışında esasen ciddi bir sıkıntı yaşanmadı. Takviye polisimizle, jandarmamızla, gerektiğinde askerimizden yardım alarak günün 24 saati ihtiyaç duydukları her an
    depremzedelerimizin yanındayız” şeklinde konuştu.

    Depremde zarar gören 244 kültür varlığının koruma altında alındığını vurgulayan Erdoğan, “Türbe, cami, kilise, havra, tescilli yapı gibi varlıklarımızın tadilatı ve tamiratı için gereken çalışmalara hemen başladık. Kamunun uhdesinde olmayan kültür yapılarının da yıkılmış bile olsa tarihi önemine yakışır şekilde muhafazası için Kültür ve Turizm Bakanlığımız harekete geçti. Amacımız 1 yıl içinde tıpkı konutlar gibi kültür varlıklarımızı da ülkemize yeniden kazandırmaktır” açıklamalarında bulundu.

    “Depremin ardından yürütülecek çalışmalar için hazineden 100 milyar liralık bütçe tahsis edildi”
    Depremin ardından yürütülecek çalışmalar için hazineden 100 milyar liralık bütçe tahsis edildiğini anlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
    “Kurumlarımızın deprem ilgili ödenek talepleri anında yerine getiriliyor. Depremde zarar gören her haneye 10’ar bin lira yardım yapıyoruz. Yıkık, yıkılacak, ağır ve orta hasarlı binalarda oturanlara 15’er bin lira taşınma, 2 bin 5 bin arasında kira yardımında bulunuyoruz. Vefat eden vatandaşlarımızın yakınlarına acil ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için 100’er bin lira nakdi destek sağlıyoruz. Doğa afet sigortası kapsamında alınan ihbarlarla ilgili ödemelerin süratle yapılmasını temin ediyoruz. Trafik sigortası poliçeleri prim ödemelerini kolaylaştırıyor, deprem sebebiyle zamanında yenilenemeyen poliçeler için ilave prim istenmemesini sağlıyoruz. Bölgede bankacılık sisteminin işler durumda tutulması için bankalara gereken ikazlar yapılmıştır. Deprem bölgesinde vatandaşlarımız için kredi kartı taksit süreleri iki katına çıkarıldı. Ertelenen tüketici ve taşıt kredilerinde vade sınırları dikkate alınmayacak. Ağır hasar gören il ve ilçelerimizde yaşayan vatandaşlarımızın kerdi borçları otomatik olarak 6 ay, bölgedeki diğer yerlerde talebe bağlı olarak 1 ay erteleniyor. Kamu bankalarımız depremde vefat eden vatandaşlarımızın kredi borçlarını siliyor. İşyerleri ve işletmeleri zarar gören 150 bin esnafımızın Halkbankası’nda kullandıkları hazine destekli kredi ödemelerini 6 ay erteledik. Bu tür işletmeler için 20 milyar liralık deprem bölgesi destek paketi hazırladık. Depremde zarar gören çiftçilerimize Ziraat Bankası ve Tarım Kredi’den kullandıkları hazine destekli kredilerini 1 yıl süreyle tehir etme imkanı getirdik. Ayrıca depremin ülke genelindeki ekonomik faaliyetlere olumsuz etkisini önleme amacıyla daha önce açıkladığımız 250 milyar liralık KGF paketini, 100 milyar lira ilave ile 350 milyar liraya yükselttik. Kamu bankalarımız depremin yaralarını sarmak üzere afet bölgesine özel uygun şartlı kredi vermeye başladı. Bölgedeki çiftçilerimize toplam tutarı 2.8 milyar lirayı bulan ve ayni olarak ödenen mazot ve gübre desteklerini nakdi olarak şubat ayı içinde hesaplarına yatırıyoruz. Bu illerimizdeki üreticilerimize 2 milyon büyükbaş, 9 milyon küçükbaş hayvan için 1.5 milyar lira yem desteği vereceğiz. Depremde hayvanları telef olan çiftçilerimizin kapılarını inekse inek, koyunsa koyun, tavuksa tavuk, arı ise arı olarak tekrar bedelsiz olarak yerine koyacağız. Besicilerimizin ve yetiştiricilerimizi kayıplarını da telafi edeceğiz. Bu illerimizdeki 12 bin arıcımızın 1,5 milyon kovanı için acil şeker ihtiyacını da hemen karşılayacağız. Türkiye İş Kurumu’nun projesi kapsamında bölgede 20 bin vatandaşımızın hızla istihdamını temin ediyoruz.”

    Fiyatlarda haksız artışa gidenleri uyaran Erdoğan, “Acil ihtiyaç duyulan ürünler başta olmak üzere fiyatlarında haksız artışa gidenler için vergi ve sosyal güvenlik incelemesi başta olmak üzere kamunun tüm denetim araçlarını devreye alıyoruz. Özellikle bazı ürünler var ki bunların ihracına yönelik suistimale gidenler var. Olağanüstü hal bunlar için. Özellikle uyarıyorum ciddi manada, bununla ilgili birimlerimiz tarafından yakalandıkları yerde gereken yapılacaktır” dedi.

    Hatay’ın depremde en ağır yıkıma ve can kaybına uğrayan şehir olduğunu söyleyen Erdoğan, şehirdeki yapıların 3’te bire yakınının oturulamaz hale geldiğini kaydetti. Erdoğan, enkazlar kaldırıldıkça şehirdeki elektrik, doğalgaz ve şebeke suyu sorunlarının çözüldüğünü belirtti. Hatay Havalimanı yapımı konusundaki tartışmaları hatırlatarak muhalefeti eleştiren Erdoğan, “Ana muhalefet partisinin başındaki zat, Hatay Havalimanı’nı da kendi belediyelerinin imar ettiğini, onardığını, bu tür yalanları söylemeye devam ediyor. Yahu haddini bil, bu senin işin değil. Anlamazsın bu işlerden. Bugüne kadar hep sustum. Dürüstü ol. Bizzat Hatay’a geldiğim gün genel başkan vekilimi oraya gönderdim ve yerinde git gör, zira oranın yapılması döneminde zaten Binali Bey bakandı. Ne olduğunu da biliyor. Orada belediyenin gelip orayı imar etme gibi bir şeyi söz konusu değil. Ama yalan bunlarda diz boyu. İstanbul Havalimanı ortaklarından Kalyon İnşaat orayı 5 günde eline aldı ve süratle bitirip yaptı. Milletimize teslim etti. İşin aslı bu. Ama bunlarda doğruluk yok, dürüstlük maalesef yok” dedi.

    Mevcut afet ve kriz yönetim sistemini yeni bir yapıya kavuşturmayı planladıklarını vurgulayan Erdoğan, “İnşallah depremle ilgili acil hususları geride bıraktıktan sonra bu meseleyi öncelikli gündemimiz olarak ele alacak ve gerekli adımları atacağız. İstanbul’da rahmeti Kadir Topbaş döneminde tamamlanan ancak uygulamaya geçilemeyen Deprem Acil Eylem Planı valiliğimiz vasıtasıyla yürürlüğe girdi. İlk etapta riskli olan 128 okulun 109’unun yeniden yapılması, 109’unun güçlendirilmesi kararlaştırıldı. Bu okulların 93’ünün öğrencileri farklı yerlere nakledilerek boşaltıldı. Depreme ve diğer afetlere karşı mukavemeti düşük yapı stoğumuzu daha hızlı dönüştürmek için yürüttüğümüz çalışmalarda bize vakit kaybettiren hususları bertaraf etmekte kararlıyız. Ne olur kentsel dönüşüm planlarımızı benim vatandaşım engellemesin. Eğer kentsel dönüşüm adımları atıyorsak vatandaşlarımız da yardımcı olsun. Süratle biz de bu inşaatlarımıza başlayalım. Kimi siyasi, kimi ticari kaygılarla kentsel dönüşüm planlarını engelleyen veya geciktiren herkesi milletimizle paylaşacağız. İstanbul başta olmak üzere diğer şehirlerimizde benzer durumlar yaşandığını biliyoruz. İdeolojik saplantılar, basit çıkar kaygılarıyla yürütülen engelleme çabalarının artık son bulmasını diliyoruz. Kampanyalarla, davalarla engelleyenlerin bugün yol açtığı felaket herkese ibret teşkil etmektedir” ifadelerini kullandı.

    Erdoğan, Hatay’ın demografik yapısının değiştirildiği iddialarına ilişkin olarak ise, “Hatay’ın demografik yapısının değiştirilmesi gibi dedikodulara lütfen iltifat etmeyin. Hatay’ın demografik yapısını değiştirmeye evelallah kimsenin gücü yetmez” dedi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Devlet Bahçeli Hatay’da

    Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Devlet Bahçeli Hatay’da

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Lideri Devlet Bahçeli bugün Hatay’a gitti.

    İki lider deprem bölgesi Hatay’da incelemelerde bulunuyor. Depremzedelerle bir araya gelen iki lider, çalışmaları yerinde inceliyor.

    En son 16 Şubat’ta bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Bahçeli bölgeye yapacakları ziyaretin ayrıntılarını bu görüşmede ele aldı.

    MHP Lideri Devlet Bahçeli geçtiğimiz hafta grup toplantısında deprem bölgelerine gideceğini açıklamıştı.

    MHP Genel Başkanı olarak depremden zarar görmüş illeri ve tüm vatandaşları bir program dahilinde ziyaret etmek amacıyla geçen hafta aldığı kararı tatbik etmek için makul bir zaman kolladığını söyleyen Bahçeli, şunları kaydetmişti:

    “O zaman gelmiştir, şimdi vakit yollara düşme vaktidir. Osmaniye, Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Adana ve Malatya’da milletimle tek yürek olacağım, tek ses olacağım, mahzun illerimizin ve mağdur vatandaşlarımızın hepsini birden, çalışmaların aksamasına fırsat vermeden sırayla ziyaret edeceğim.

    ‘MHP nerede?’ diye soranları ciddiye alıp cevap verecek değilim. Ancak yine de bir hatırlatma yapmadan geçmeyeceğim: Biz her yerdeyiz, göz pınarlarından sicim gibi akan yaşlardayız, viraneye dönmüş gönüllerdeyiz, kimse var mı diye soran dillerdeyiz, beton blokların arasında can arayan, yetim yavruların başını okşayan, ailesini kaybetmiş mazlumların yanında duran, Fatiha okuyan, tabutlara omuz veren, milletimizin derdiyle dertlenen hem kahırlı hem sevdalı hem de kararlı yürekleriz. ‘Devlet nerede?’ diyenlere de bir çift sözüm pek tabii vardır ve olması da doğaldır.

    ‘Deprem bölgesinde her şey var, sadece devlet yok’ diyen kanı bozuklar size söylüyorum; devlet baktığınız ve bastığınız her yerde tüm heybetiyle, tüm haysiyetiyle, tüm hükümranlığıyla havidir, hakimdir, hadimdir. Şu hassas günlerde ağır konuşuyorum, kimse kusura bakmasın ama mecburum; ‘devlet yok’ diyen kalite ve karakter yoksunları iç işgal cephesinde konuşlanmış işbirlikçi sefillerdir.”

  • Osmangazi’den deprem bölgesine teknik destek

    Osmangazi’den deprem bölgesine teknik destek

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaşandığı ilk günden itibaren bölgede pek çok alanda yardım ve desteklerini sürdüren Osmangazi Belediyesi, afet bölgesinde enkaz kaldırma çalışmalarıyla birlikte başlayan hasar tespit çalışmalarına da yardımcı oluyor.

    Depremlerden en çok etkilenen illerden biri olan Gaziantep’e giden Osmangazi Belediyesi Fen İşleri ve Yapı Kontrol Müdürlüğü’ne bağlı inşaat mühendisi ve inşaat teknikerlerinden oluşan ekip, bölgede hasar gören binaları tespit ederek rapor tutuyor. AFAD Başkanlığı koordinesinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında görev yapan teknik ekip, bölgedeki binalarda taşıyıcı sistemleri ve kullanılan malzeme yapısını kontrol ederek, binaların az hasarlı, çok hasarlı ya da oturulamaz olup olmadığını tespit ediyor.


    Gaziantep’te 5 gündür saha çalışmalarını sürdüren Osmangazi Belediyesi ekipleri, bugüne kadar bin 215 binanın hasar tespit çalışmasını gerçekleştirirken, çalışmalar sırasında karşılaştıkları manzara ile depremin şiddetini ve olayın vehametini bir kez daha gördüklerini belirtti.
    6 Şubat günü Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremin ardından tüm imkanları seferber ettiklerini belirten Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Ülkemizi sarsan afetin yaşanmasının hemen ardından arama kurtarma ekiplerimiz ve gönüllü personelimiz ile bölgeye ulaştık.

    Gıda, giyim, erzak ve yakacak başta olmak üzere birçok yardım tırımızı bölgeye göndermeye devam ediyoruz. Deprem bölgesinin çeşitli illerinde araçlarımız ve gönüllü personellerimiz çalışmalarına devam ediyor. Bu çalışmaların yanında bölgedeki hasar tespit çalışmalarına da teknik ekibimiz ile destek veriyoruz. Belediyemiz bünyesinde görev yapan inşaat mühendislerimizden oluşan 14 kişilik ekip, Gaziantep’teki hasar tespit çalışmalarını sürdürüyor” dedi.

  • Galatasaray Başkanı Özbek afet bölgelerini ziyaret etti

    Galatasaray Başkanı Özbek afet bölgelerini ziyaret etti

    Bölgede depremzede vatandaşlarla bir araya gelen Başkan Dursun Aydın Özbek ve Galatasaray Sportif A.Ş. Başkanvekili Erden Timur, Kahramanmaraş ve Hatay’da yardımların toplandığı depolarımızın yanı sıra ultrAslan tarafından kurulan Maraş Yardım Deposunu ziyaret etti.
    Sarı-kırmızılı kulüp tarafından kurulacak konteyner kentlerin detayları hakkında Kahramanmaraş Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve diğer yetkililerle görüşmeler gerçekleştirildi.

    Kahramanmaraş Belediyesi ve Hatay Büyükşehir Belediyesi ziyaretlerinde Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi ve Eyüpspor Başkanı Murat Özkaya bulunurken Hatay’daki ziyarette Hatayspor Başkanvekili Aydın Toksöz de yer aldı.

  • Deprem bölgesi için genelge

    Deprem bölgesi için genelge

    İçişleri Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, depremde hasar gören binalardan eşyaların tahliye edilmesine ilişkin genelge yayımladı.

    Genelgede, ‘yıkık’, ‘acil yıktırılacak’ binalara kesinlikle girilmesine müsaade edilmeyeceği belirtilirken, kontrollü tahliye yapılacak binalara da nasıl girileceği ve nelerin alınabileceği anlatıldı. Ayrıca tahliyelerin valilikler ve kaymakamlıklar koordinasyonunda, kolluk kuvvetleri gözetimde yapılacağının altı çizildi.

    Buna göre; afet gören alanlarda ‘yıkık’ ve ‘acil yıktırılacak yapı’ niteliğinde olduğu belirlenen yapılara kısa süreliğine de olsa girilmesi ve eşya alınması yasaklandı. Ağır hasarlı tüm yapılara giriş izni ve eşya alımı konusu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca görevlendirilen uzmanların raporu doğrultusunda değerlendirilecek. Binasının hasar derecesi ağır hasarlı olarak belirlenmiş olan ve 30 günlük itiraz süresi içerisinde bina hasar durumuna itiraz etmeyecek vatandaşların eşyalarını alabilmeleri, yapıları ile ilgili uzmanlarca oluşturulacak tahliye raporuna uygun şekilde planlanacak.

    Planlamalar iletişim çadırlarında vatandaşlarla paylaşılacak. Uzman raporunda ‘girilemez’ şeklinde belirtilmesi durumunda can güvenliğini teminen yapıya girişe izin verilmeyecek.

    SABİT EŞYALAR ALINAMAYACAK

    Yapıya kontrollü 30 dakika girilebilir raporu verilmesi durumunda, 30 dakika kadar süre içerisinde yalnızca değerli eşya (pasaport, kıymetli evrak) alımına müsaade edilecek.

    Yapıya kontrollü 2 saat girilebilir raporu verilmesi durumunda, 2 saat içerisinde en fazla 4 kişi binaya girmek suretiyle eşyalarını alabilecek. Yapıya sabitlenmiş ve sökümü esnasında titreşim yaratacak her türlü faaliyet yasaklandı. Mutfak dolabı, kalorifer peteği, PVC kapı, pencere, her türlü yapıya monte aksamlar, elektrik ve aydınlatma tesisatı gibi eşyaların sökülmesi ve alınması yasaklandı.

    KOLLUK GÖZETİMİNDE GERÇEKLEŞTİRİLECEK

    Tahliye çalışmalarının genel koordinasyonu, valilikler veya kaymakamlıklar tarafından sağlanacak. Tahliye, kolluk kuvvetleri gözetiminde gerçekleştirilecek, belirtilen tüm kurallara uyulması zorunlu olacak.

    Tahliye sırasında artçı sartıntı gibi olası mücbir sebeplerle tahliyenin durdurulması zorunluluğu oluşması halinde tahliye derhal sonlandırılacak ve bu durum tutanak altına alınacak. İçeri girilmesine müsaade edilmeyen veya içerisinden eşya tahliyesi yapılamayan vatandaşlarımız için ayrıca eşya yardımı yapılacak.

  • İsimsiz yardımseverler destekleriyle yürekleri ısıtıyor

    İsimsiz yardımseverler destekleriyle yürekleri ısıtıyor

    Mustafakemalpaşa ilçesinde oluşturulan yardım seferberliği her geçen gün katlanarak artarken isimsiz gelen özel el yapımı örgü yardımlar ve içerisinde ki notlar göz yaşartıyor. Deprem bölgesine gönderilmek üzere ürün toplama merkezine ürün getiren isimsiz yardımsever notlarında ‘’ Geçmiş olsun kuzularım mesafemiz uzak olsa da gönlüm hep sizinle, ördüklerimle içinizi ısıtıp yüzünüzü güldürebilirsem ne mutlu bana, kendinizi iyi hissettiğinizde memleketime beklerim. Hepinizi kucaklıyorum. Allah’a emanet olun. ‘’ ifadelerine yer verirken 13 gündür sahada deprem bölgesinin nabzını tutan CNN TÜRK Özel Haberler Şefi Fulya Öztürk için özel ördüğü ve ‘’ Rica etsem bu paketi CNN Türk Özel Haberler Şef’i Fulya Öztürk’e verir misiniz? Lütfen’’ notu ile yürekleri ısıttı.

    Asrın felaketi olan Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkisi altına alan depremde Mustafakemalpaşa Belediyesi gerek yardımlarıyla gerek deprem bölgesine gönderdiği özel ekipler ile deprem bölgesinde ki yaralara merhem olup, bölgede ki yaraların sarılmasına yardımcı oldu. Ekipleriyle anbean irtibatta olup, arada ki kilometre farkını ortadan kaldırarak yardımları ulaştıran Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar ‘’ Asrın felaketinde her geçen gün bir yanımız burkulurken, gelen yardımlar ve notlarla içimiz ısınıyor. Yardım toplama merkezime ulaşan özel el yapımı yardımları ve notları görünce yüreğim ısındı diyebilirim. Bu güzel hediyeleri hangi hemşehrim bıraktı bilmiyorum ama o bizim isimsiz yardımseverimiz. Getirdiği hediyeler çok güzel ve özel. Elleriniz dert görmesin. Her geçen gün yardımlarımız artıyor. İlçemizde ki depremzedelere ve deprem bölgesinde ki depremzedelere ulaştırmaya devam ediyoruz. Rabbim birliğimizi beraberliğimizi daim etsin. ’’ İfadelerini kullandı.

  • Deprem fatihleri Bursa’da

    Deprem fatihleri Bursa’da

    Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 11 kent başta olmak üzere Türkiye’nin birçok bölgesinde hissedilen depremlerin ardından, ülke genelinde seferberlik başlatılmıştı. AFAD koordinasyonunda, Türkiye’nin birçok bölgesinden ‘başta yerel yönetimlerden olmak üzere’ çok sayıda arama kurtarma ekibi, yardım çalışmaları için deprem bölgelerine gönderilmişti. Bursa Büyükşehir Belediyesi de ‘yapılan çalışma kapsamında’ arama kurtarma ve yardım çalışmaları için ekiplerini deprem bölgelerine sevk etmişti.

    Büyükşehir Belediyesi tarafından Kahramanmaraş ve Hatay için görevlendirilen personelden 39’u Bursa’ya döndü. 21 itfaiye eri ile 18 zabıta personeli, Büyükşehir Belediyesi’ne ait Acemler yerleşkesinde alkışlarla karşılandı. Ekipler, bugüne kadar yapılan çalışmalarla 23 depremzedeyi kurtararak hayata tutunmalarını sağladı. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin deprem fatihleri, deprem bölgelerinde bir cana ulaşmak ve yaraları sarmak için canla başla çalıştıklarını ifade etti.