Etiket: deprem

  • Hem kolonsuz hem izinsiz

    Hem kolonsuz hem izinsiz

  • Gaziantep’te okullar açıldı

    Gaziantep’te okullar açıldı

    Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7,7 ve Elbistan merkezli 7,6’lık iki büyük depremden Gaziantep de ciddi oranda etkilendi. Yaşanan depremlerin ardından afetten etkilenen diğer 10 ilde olduğu gibi Gaziantep’te de eğitim öğretim faaliyetlerine ara verildi. 6 Şubat’ta ara verilen Gaziantep’teki eğitim-öğretim faaliyetleri, Adana ve Osmaniye ile birlikte bugün sabah saatlerinde çalan zillerin ardından tekrar başladı. Öğrenciler ve öğretmenler, yaklaşık bir buçuk aylık aranın ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının fiziki anlamda olumlu rapor verdiği okullarda tekrar ders başı yaptı.


    Sabah saatlerinden itibaren sırtlarına çantalarını alan öğrenciler heyecanla okullarına akın ederken, okulların önlerinde ve çevrelerinde yoğunluk yaşandı.

  • Arama-kurtarma eğitimlerine yoğun ilgi

    Arama-kurtarma eğitimlerine yoğun ilgi

    Yalova Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği (Mag-Der) tarafından düzenlenen eğitimlerle vatandaşlar hem teorik hem de uygulamalı olarak arama kurtarma konusunda bilgilendiriliyor. İlk yardım ve yangın gibi konularda da eğitim alan vatandaşlar, yemin ederek “Mahalle Afet Gönüllüsü” olarak bulundukları mahallede görevlendiriliyor. 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nden sonra kurulan derneğin eğitimlerine 6 şubatta yaşanan depremler sonrasında büyük talep oldu. Dernek Başkanı Sabri Karaçam, 11 kentte etkili olan depremler sonrasında bölgeye giden ilk ekiplerden biri olduklarını söyledi.

    Yalova’ya döndükten sonra eğitim çalışmalarına hız verdiklerini söyleyen Karaçam, şöyle konuştu:
    “Bundan önceki eğitimlerde 25 kişiyi bir araya getirdiğimiz zaman mutlu oluyorduk. Maraş depremini yaşadık. Buraya döndükten sonra eğitimlere hız verelim dedik. İlk toplantıda şaşırdık. İnsanlar gelmeye başladı. Büyük bir ilgi var. Yalova merkezde sayıları 150’yi geçen bir gruba eğitim verdik. Yarın Çiftlikköy’de eğitime başlıyoruz” dedi.
    Karaçam, ardından Sugören köyünde eğitim düzenleyeceklerini anlattı. Kırsal kesimlerdeki eğitimlere önem verdiklerini ifade eden Karaçam, bu bölgelerde az hasar beklendiğinden dolayı kent merkezindeki enkazlara bu ekiplerin daha kolay müdahale edebileceğini ifade etti.

    Enkaz içinde çalışabilecek seviyeye gelecekler

    Verilen eğitim hakkında da bilgi veren Karaçam, teorik eğitimlerini alan gönüllülerin tatbikatlarla enkazda çalışabilecek duruma geleceğini kaydetti. Mahallelerdeki gönüllü sayısının artmasının önemine vurgu yapan Karaçam, “İlk önce kendimiz için, sonra da çocuğun, eşin, dostun, mahallen ve şehrin için bu eğitimleri almalısınız” diye konuştu.

    “Sahada artık yardımcı olabileceğimi düşünüyorum”

    Mahalle Afet Gönüllüsü eğitimlere katılan Serap Rukiye Polat ise Yalova’nın Marmara’da beklenen depremden en çok etkilenecek illerden arasında olduğunu hatırlattı. Depreme daha hazırlık olmak adına eğitimlere katıldığını söyleyen Polat, eğitimlerin başarılı şekilde geçtiğini belirterek, “Umarım hepimiz afetlere karşı bilinçli ve başarılı oluruz. Daha önce afet bilinci gibi konularda sadece teorik bilgimiz vardı. Eğitimlerde gördüklerimizin çok faydası oldu. Sahada artık yardımcı olabileceğimi düşünüyorum. Eğitimlerden sonra özgüvenim yerine geldi” dedi.

    6 şubattaki depremlerden çok etkilendiklerini anlatan Gökmen Kılıç ise yönetiminde bulunduğu TEMA Vakfı Yalova İl Temsilciliği olarak eğitime katıldıklarını söyledi. 5 gün teorik eğitimin ardından uygulamalı eğitim aldıklarını söyleyen Kılıç, “Bununla sınırlı kalmayacağız. Bundan sonra ilk yardım eğitimlerimizi profesyonel olarak, ileri seviye eğitimleri almayı planlıyoruz. TEMA Vakfı Acil Durum Gönüllüleri ekibimizi de oluşturmayı planlıyoruz” ifadesini kullandı.
    Kahramanmaraş depremleri sonrasında bölgede gönüllü olarak çalışan Ayhan Akçelik ise eğitimlerin önemine vurgu yaptı. Bölgede çalışırken kendinde gördüğü eksikleri eğitimle tamamladığını dile getiren Akçelik, vatandaşların mutlaka bu eğitimleri alması gerektiğini savundu.

  • Erzincan depreminin şehitleri unutulmadı

    Erzincan depreminin şehitleri unutulmadı

    31 yıl önce 653 kişinin hayatını kaybettiği, binlerce vatandaşın yaralandığı, binlerce binanın da yıkıldığı ve kullanılamaz hale geldiği Erzincan’da deprem şehitleri unutulmadı. Terzibaba Mezarlığı’nda deprem şehitleri anıtında anma töreni düzenlendi. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle ile başlayan anma töreninde dualar edilerek anıta çiçek koyuldu.

    Erzincan Belediye Başkanı Bekir Aksun hayatını kaybeden vatandaşları rahmetle anarak Erzincan’da ki binaların depremlere hazır olduğunu belirtti. Aksun konuşmasında, “Geçmişimizi unutmamak, unutturmamak adına bu programlar düzenleniyor. Memleketimizin deprem kuşağında olduğu her defasında ifade edilmekte. Bu günlerde geçmişimizi rahmetle anarken, hazırlıklı hale getirebilmenin de gayreti içerisindeyiz. Komisyonlar kuruldu ve incelemeler başladı. İnşallah daha ince detaylarıyla inceleyip durulması mümkün olmayan, risk analizi olumsuz olan binalar için gereken yapılacaktır. Erzincan’ımıza yüce Mevla’m bir daha böyle felaketler yaşatmaması dileğiyle” dedi.

    Akabinde konuşan Erzincan Vali Vekili Mehmet Deniz Arabacı ise, Erzincan’ın depremi ve acıyı en iyi bilen şehir olduğunu belirterek, “Önce 1939 sonra 1992 olmak üzere depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet dilerim. 31 yıl önce bugünün fotoğraflarını, videolarını, belgelerini, resmi yazılarını inceledim. O günkü Valimiz başkanlığında yapılan toplantı tutanaklarına kadar bakma imkanım oldu ve çok acı gördüm. Tabi bir de hava şartları malum o gün bir ay önce 6 Şubat’ta olan deprem gibi hava şartları maalesef büyük olumsuzluk oluşturmuş.

    O zamanlarda da benzer sıkıntılar yaşanmış. Allah ülkemize bir daha böyle acılar yaşatmasın. Duamız, temennimiz bu yönde. İnsan olarak, yönetici olarak da üstümüze düşen görevi de elimizden geldiğince yerine getirmeye gayret ediyoruz. Yaşayan bilir. Kabaca söyleyecek olursak; damdan düşenin halini damdan düşen anlar” ifadelerini kullandı.


    Konuşmaların ardından şehit olan vatandaşların mezarları başına karanfil bırakılmasıyla sonra eren anma programına il protokolü, milletvekilleri, kurum ve kuruluş müdürleri, STK temsilcileri, siyasi parti il başkanları ve vatandaşlar katıldı.


    13 Mart 1992 günü meydana gelen 6.8 şiddetindeki Erzincan depreminde 653 kişi hayatını kaybetmiş, binlerce ev kullanılmaz hale gelmişti.

     

  • Cam köprü depremde ayakta kaldı

    Cam köprü depremde ayakta kaldı

    Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen 7.7 ile 7.6 büyüklüğündeki depremler Malatya’da da büyük hasara neden oldu.

    Depremler sonucu Malatya’da ilk belirlemelere göre bin 200’den fazla kişi hayatını kaybetti, 7 bine yakın kişi yaralandı.


    Büyük yıkımın yaşandığı kentte bir çok tarihi ve kültürel yapılarda zarar görürken, Akçadağ ilçesi Levent Vadisi’nde bulunan ve her yıl binlerce yerli yabancı turistin ziyaret ettiği 242 metre yükseklikteki seyir terası ile asma cam köprü depremde dimdik ayakta kaldı.

    Bölgeyi ziyaret ederek cam köprü üzerinde yürüyüş yapan ilçe sakinlerinden Abdullah Akgün bin 500 rakımda bulunan Seyir Terası ile Asma köprünün depremde hasar görmediğini gözlemlediklerini belirtti.

  • Bursa’nın yüzde 40 için acil eylem planı şart

    Bursa’nın yüzde 40 için acil eylem planı şart

    Yapı denetim uzmanlığının 1999 Marmara Depremi sonrası alınan kararla faaliyete geçtiğini belirtenYapı Denetim ve Deprem Mühendisleri Derneği Bursa Temsilcisi Serkan Işık, Kahramanmaraş merkezli depremlerin etkilediği 11 ilde tartışma konusu olan yapı denetim sistemine dair önemli açıklamalarda bulundu. Işık, “Yapı denetim uzmanlığı ilk olarak 2000 yılında aralarında Bursa’nın da olduğu 19 pilot ilde uygulanmaya başlanmıştı. Daha sonra 2011 yılında ise 81 ildeki yapılarda zorunlu kılındı. Yüzyılın felaketini yaşayan 11 ilimizden sadece 3’ü 2011 öncesi yapı denetim sistemine tabi oldu. Bu iller Adana, Gaziantep ve Hatay. Yaşadığımız son felakette Hatay hariç diğer illerimizde yapı denetime tabi olan binalarda can kaybının neredeyse yok denecek seviyede olduğunu görüyoruz. Bunun nedeni Hatay’ı incelediğimizde doğru planlama yapılmayan bir şehirle karşılaşmamızdır.

    İmar planlarının şehrin jeolojik yapısına göre düzenlenmesi gerekirken, Hatay’da tam tersine bir uygulama yapıldığını gördük. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki; bu yıkımlarda yapı denetim uzmanlarının sorumluluğu en az seviyededir. Burada asıl sorumluluk, fay hattı üzerine planları oluşturan yerel yönetimler ve hazırlanan bu planlardaki fay hattını görmezden gelen jeoloji, jeofizik ve geoteknik uzmanlarının verdiği raporlardır. Bu raporlar yıkımın baş kaynağıdır. Yapı denetim uzmanları olarak bizler, sistemin zemin değerleriyle ilgili planların nerede ve ne şekilde yapılacağıyla alakalı hiçbir karar mekanizmasında yer almıyoruz. Ayrıca bu konuda herhangi bir yaptırımda da bulunamıyoruz. Bizler denetimlere, mevcut planlı alanlarda yapılar yükselirken başlıyoruz” dedi.


    Bursa’daki yapı stokuyla alakalı da bilgiler veren Işık, “Bursa’da, denetime tabi olan 2000 yılından sonra yapılmış ve yapı denetim sistemine kayıtlı resmi 106 milyon metrekare, işyeri ve konut bulunuyor. Bu yapıların yüzde 40’ı ticaret ve sanayi alanı, geri kalan kısım da konut alanlarından oluşmaktadır. Bu rakamlar, Bursa’da şu anda sağlıklı binalarda nüfusun yaklaşık 1 milyon 800 bininin oturduğunu gösteriyor. Bu da Bursa nüfusunun yaklaşık yüzde 60’ına tekabül etmektedir. Geriye kalan yüzde 40’ının güvenli yapı olmadığını hesaplarsak, Bursa’da acil bir eylem planının hayata geçirilmesi gerektiği aşikardır. 1960’lı yıllardan itibaren yoğun göç alan Bursa’nın kentsel dönüşümü sağlayabilmesi için devlet-vatandaş ortaklığında bir çalışma yapılması gerekiyor. Bizler yapı denetim uzmanları olarak, 2000’den sonraki denetime tabi olan her binanın zemin etüdü ve doğru projeyle tasarlanması durumunda, şiddetli bir depremde can kaybına yol açmayacağını rahatlıkla söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.

    Yapı denetim uzmanlarının çalışma şartları ve sıkıntılarından da bahseden Işık, “Her şantiyede kağıt üzerinde şantiye şefi olsa da, inşaatların yüzde 90’ında aktif şantiye şefi görev yapmamaktadır. Şantiye şefleri, yapıların projelerine göre incelenmesiyle, bu incelenen projelerde doğru aplikasyonu yaptırmakla ve doğru malzemelerin kullanılmasını sağlamakla mükelleftir. Bu uygulama sonunda olabilecekler veya eksikliklerin giderilmesi konusunda da yetkinliğe sahiptir. Ama sahada şantiye şefi yok ise bunların doğru bir şekilde sentezlenmesi mümkün değildir” dedi.

    Açıklamalarını sürdüren Işık, “İnşaatlarda çalışan ustalar veya işçilerin hiçbirinin yapı güvenliği konusunda yetkinliği yoktur. Yapı denetim uzmanları olarak; bu yetkinliğe sahip olmayan insanların eski alışkanlıklarına doğru bilgiyle karşı çıktığımızda ise sahada çalışan personellerin kötü muamelelerine, küfürlerine hatta darp olaylarına maruz kalmaktayız. Bunun haricinde, sadece parası var diye müteahhitlik yapan ve inşaatın sadece görselliğinden anlayan kişilere de işin önemini anlatamıyoruz. Bu noktada müteahhitlerimizin de insan hayatını dikkate alması ve yarın yaşanacak deprem felaketinde binanın ayakta durmasını sağlayacak yapı denetimcilerin işlerini kolaylaştırması gerekmektedir” diye konuştu.

  • Bursalı gazeteciler afet bölgesinde

    Bursalı gazeteciler afet bölgesinde

     

    Aynı zamanda  Bursalı Gazeteciler Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın Hatay ve Gaziantep’deki çalışmalarını  2 Gün boyunca yerinde inceleyip bilgi aldı.

    İşte bu görüntüler depremin  geride bıraktığı sarsıcı izi gözler önüne seriyor.

    Kahramanmaraş merkezli peş peşe meydana gelen yıkıcı depremlerin ardından bölgede yaralar sarılmaya devam ediyor.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi bölgede  bir yandan barınma sorununa destek olurken bir yandan da temel ihtiyaçlar için çalışmalarını sürdürüyor.

    Depremin ilk anından itibaren deprem bölgesinde hummalı bir çalışma gösteren Bursa Büyükşehir Belediyesi, barınmadan temel ihtiyaca her konuda depremzedelerin yardımına koşuyor.

    Yardımlardan bir tanesi de Konteyner Kentler.

    Bursalı Gazetecilerin Konteyner Kent’i ziyareti sırasında yaşam alanlarıyla ilgili bilgi de verdi Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş.

    Ayrıca Bursalı Gazeteciler, Başkan Aktaş ile birlikte Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yardım hangarına giderek orada incelemelerde bulundu.

    Başkan Aktaş sosyal yardımların durmaksızın devam ettiğini vurguladı.

    Aynı zamanda Bursalı Gazeteciler Gaziantep’in Hassa İlçesi’nde görevli olan Yozgat Valisi Ziya Polat’tan bölgedeki çalışmalar hakkında bilgi aldı.

     

  • “Marmara’da 6.5’in üzerinde deprem olmaz”

    “Marmara’da 6.5’in üzerinde deprem olmaz”

    Kahramanmaraş merkezli yaşanan iki büyük depremin ardından gözler Marmara’da yaşanacak İstanbul ve birçok ili etkileyeceği düşünülen depremlere çevrildi. Konu hakkında açıklama yapan bazı uzmanlar yaşanılacağı düşünülen Marmara depreminin 7’nin üzerinde bir büyüklüğe sahip olacağını savunurken Maden Teknolojisi ve Yer Bilimleri Uzmanı Serkan İçelli, bu açıklamalara katılmadığını ve 6.5 büyüklüğünün üzerine çıkmayacağını söyledi.


    “Çınarcık, Adalar fayı ve Marmara çukurunda deprem bekliyorum”

    İçelli, yaşanılması düşünülen Marmara depreminde Çınarcık ve Adalar fayında 6.4, Marmara çukurunda ise 6.5 büyüklüğünde deprem beklediğini söyleyerek, “Marmara’da çoklu yırtılma beklemiyoruz. Çoklu yırtılma dediğimiz segmentler arasında çoklu yırtılmadan dolayı 7.4, 7.8’e kadar deprem üreteceğini söyleyen uzmanlarımız var. Fakat ben bu görüşlere katılmıyorum. Burada ki üst kabuğunun çok sert olması ve 10 kilometre derinlikteki zeminin zayıf olmasından dolayı sürünme devam ediyor. Alttan süründüğü için de bu enerji azalıyor. Yaklaşık 200 yıllık sismiste çok sık devam ettiği için burada herhangi bir 7 büyüklüğünde deprem enerjisi yok. Bu yüzden kıyamet senaryosu çizmeye gerek yok. Biz Çınarcık ve Adalar fayı üzerinde 6.4 büyüklüğüne kadar bir deprem bekliyoruz. Yine orta Marmara çukurunda da ise 6.5’e kadar bir deprem olur. Fakat bu büyüklüklerin üzerinde olmaz” şeklinde konuştu.


    Tsunamiye dikkat

    İçelli kıyı şeritli ilçelerin tsunamiden etkileneceğini belirterek, “Bu depremler çok yakın zamanda mı uzak zamanda mı olur kimse bilemez. Bildim diyenlerde yalan söyler. Yer altında düşey atımlı bir fayın oynaması durumunda özellikle Büyükçekmece ve Küçükçekmece gibi kıyı şeritli ilçelerimizi çok etkileyecektir. Yalova ve karşısında ki kıyıları depremin ardından tsunami etkileyecektir” ifadelerini kullandı.

    “Tarih verenlere itibar etmeyin”

    İçelli, vatandaşların deprem yaşanacağı tarihleri ortaya atan şahıslara itibar etmemesi gerektiğini söyleyerek, “Önemli bir konu ise malum depremden önce bildiğini söyleyenler var. Bunlara itimat etmeyin” dedi.

  • İlkokul, Hükümet Konağı oldu

    İlkokul, Hükümet Konağı oldu

    Yerle bir olan Hükümet Konağı’nın tabelası ilkokula takıldı.

    Görüntülerin adresi, Türkiye’yi sarsan Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkıma uğrayan Gaziantep.

    Depremden önce vatandaşa hizmet veren Gaziantep’in  Hassa İlçesi’ndeki Hükümet Konağı da yıkıma uğrayan binalardan sadece bir tanesi.

    Osmanlı Padişahı 2. Abdülhamid’in tahta geçişinin 25. yılında yapılan  Tarihi Hükümet Konağı günümüze kadar tüm ihtişamıyla ayakta kalsa da  Asrın Felaketine  dayanamadı ve yerle bir oldu.

    Hükümet Konağı’nın yanında bulunan ilkokul ise depremde  zarar görmedi.  Bu nedenle Hükümet Konağı’nın tabelası  ilkokula asıldı ve ilkokul geçici süreliğine Hükümet Konağı’na çevrildi.

    Geçici süreliğine vatandaşlara buradan hizmet verilecek.

     

     

     

     

     

     

     

  • 3 ilde eğitim öğretim başladı

    3 ilde eğitim öğretim başladı

    6 Şubat’ta merkez üssü Kahramanmaraş olan depremlerden etkilenen illerdeki okullarda tadilat ve onarım çalışmalarının tamamlanmasının ardından öğrenciler için ders zili çaldı.

    Milli Eğitim Bakanlığının depremin etkilediği 10 ilde bulunan toplam 20 bin 868 binasından 24’ü depremde yıkıldı, 83’ü ise ağır hasar aldı. Bugüne kadar 10 ildeki tüm okulların hasar tespit raporu çıkarıldı.

    Bu kapsamda, Adana’da 497 bin 852, Gaziantep’te 662 bin 502, Osmaniye’de 137 bin 765 öğrenci olmak üzere toplam 1 milyon 298 bin 119 öğrenci bugün dersbaşı yaptı.

    Bakanlık, okula başlayacak üç ildeki öğrenciler için 9 milyon 513 bin 430 ders ve kaynak kitap ile defter ve kırtasiye seti gönderdi.