Kandilli Rasathanesi’nden alınan bilgiye göre, merkez üssü Niğde’nin Bor ilçesine bağlı Obruk Mahallesi olan 4.5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Yerin 6.8 kilometre derinliğinde meydana gelen depremde ilk belirlemelere göre herhangi bir olumsuzluğun bulunmadığı öğrenildi.
Etiket: deprem
-
Bursa depreme hazırlanıyor
Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 11 şehirde büyük yıkımlara yol açan depremlerin ardından yapılacak bilimsel çalışmaların ve alınacak tedbirlerin ne denli önemli olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Birinci derece deprem kuşağında yer alan Bursa’da 1999 Marmara depreminin ardından ‘zemin etütleri araştırma birimini kurarak’ Bursa ili Sismik Zemin Tehlike Değerlendirme Projelerini hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi ile imzalanan protokol kapsamında başlayan Bursa Sismik Tehlike Değerlendirmesi ve Zemin Sınıflandırması Projesi kapsamında ise ‘15 istasyon ile 9 fayın ayrı ayrı segmentlerini tespit ederek’ oluşabilecek maksimum deprem büyüklüklerini belirledi. Proje kapsamında gerçekleştirilen jeofizik ve sondaj çalışmaları sonucunda; 3 Boyutlu Anakaya Derinlik Haritası, 1/100.000 ve 1/25.000’lik jeoloji haritaları ile Sismik Tehlike Haritası hazırlandı. Bir taraftan kentsel döşüm projeleri ile riskli yapı stokunu sürekli azaltan Büyükşehir Belediyesi diğer taraftan ‘muhtemel depremde hasar ile kayıpların en aza indirebilmesi amacıyla’ bilimsel çalışmalar sürüyor. Son olarak Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) arasında ortaklaşa yürütülecek olan Bursa Büyükşehir Belediyesi Deprem Riskini Azaltma ve Önleme Planlaması Projesi’ni hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, bir insanımızın dahi zarar görmemesi için çalışmalarını ara vermeden yürütüyor.
Neler yaptık?
Asrın felaketi olarak gösterilen son depremlerin hemen ardından vakit kaybetmeden sahada çalışmalarını başlatan Büyükşehir Belediyesi, ‘Bursa olarak biz deprem riskine karşı neler yaptık, yapıyoruz ve yapacağız?’ başlığıyla vatandaşları bilgilendirdi. ‘Neler yaptık’ başlığı altında şehri bütüncül bir şekilde ele alarak çevre düzeni planı kapsamında analizler yapıldığını ve birçok veriye ulaşıldığını belirten Büyükşehir Belediyesi, TÜBİTAK tarafından 3 yıl süren çalışmanın sonunda bütün şehrin zemin durumunu ortaya koyarak Türkiye’de zemin tehlike haritalarını çıkartan ilk üç şehirden birisi olduğunu hatırlattı. Bu süreçte şehirdeki yaklaşık 650 bin yapının bina envanterinin oluşturularak çalışmanın yüzde 80’inin tamamlandığını ifade edildiği açıklamada, “Son 5 yıllık süreçte 215 bina-645 bağımsız bölümü yıktık. Osmangazi, Nilüfer, Yıldırım olmak üzere üç merkez ilçe için jeolojik etütlerimizin yenilenmesi sürecini başlattık” denildi.Neler yapıyoruz?
Bütün ilçelerdeki yapıların kat yüksekliği, yapım yılı gibi kriterlere göre sınıflandırıldığını anlatıldığı ‘Neler Yapıyoruz?’ başlığ altında ise şu bilgiler verildi,
”Bursa Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü ile ortaklaşa yürütmekte olduğumuz çalışma ile pilot bölge olarak seçilen alanlarda zemin sınıfları, zeminin kayma hızları, şişme potansiyeli olan alanlar, sıvılaşabilir alanlar ve yumuşak zemin özelliği gösteren alanların CBS (Coğrafi Bilgi Sistemleri) tabanlı olarak haritalandırılması sürecine devam ediyoruz. İlimizdeki tüm imar planların tek tek inceleyerek yapılaşmanın planlar ile uyumunu belirliyoruz. Bu sayede diğer analizlerle birlikte il bütünü için kentsel dönüşüm strateji bölgesinin ortaya konmasını sağlamış olacağız. Farklı ilçelerde 10 farklı bölgede kentsel dönüşüm uygulamalarını yürüyor ve planlama sürecine dahil ediyoruz”.Neler Yapacağız?
Bilgilendirmenin ‘Neler Yapacağız?’ başlığı altında ise JICA ve Büyükşehir Belediyesi tarafından ortaklaşa yürütülen ‘Deprem Riskini Azaltma ve Önleme Planlaması Projesi’ ile muhtemel bir depremde şehirdeki hasar riski yüksek alanların belirleneceği belirtildi. Açıklamada ayrıca, “Deprem zararlarının azaltılmasına yönelik yeni projelerin geliştirilmesi yanında kısa, orta ve uzun vadede alınması gereken önlemleri belirleyeceğiz. Deprem senaryoları üreterek mahalle bazında tüm alt ve üst yapılarda meydana gelecek hasar miktarlarını tespit edeceğiz. 2023 yılı içerisinde Bursa genelinde devam eden ve hedeflenen toplam 870.000 metrekare proje alanında; 1968 bina-7592 bağımsız bölümü yıkarak, 11.250 adet konutun inşaatına başlayacağız” denildi. -
Öldü denilen buzağı sağ kurtarıldı
6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen yıkıcı depremlerden en çok etkilenen iller arasında bulunan Malatya’da enkaz çalışmaları hız kesmeden devam ediyor. Bu çerçevede Doğanşehir ilçesine bağlı Kurucaova Mahallesi’nde, yıkılan evlerinde bulunan eşyaları çıkarmak için uğraşan İbrahim Marik, afetin 18’inci gününde enkaz altında buzağısının olduğunu fark etti. İlk başta buzağının hayatını kaybettiğini düşünen Marik, kepçe yardımı ile buzağıyı bulunduğu enkaz altından çıkardı. Buzağının nefes aldığını fark eden sahibi, durumu Sivas Belediyesine bağlı veterinerlere bildirdi. Kısa sürede enkaz alanına gelen veteriner hekim, ilk tedavisini gerçekleştirdiği 5 aylık buzağıyı hayata döndürdü.
Enkaz altında eşyaları olduğunu belirten İbrahim Marik, “Arama yaptığımız alanda bir ineğimizin ölü olduğunu önceden biliyorduk. Yani bundan da hiç umudumuz yokken çalışırken bir baktık ki bir hayat doğdu. Şu an görmüş olduğunuz buzağımız enkaz altındaydı. Bugün onu çıkardık. Sivas’tan bu bölgeye gelen veteriner hekimler kontrolleri yaptılar. Serum bağladılar. Birazdan biz de bunu kaldırıp diğer ineklerimizin yanına götüreceğiz” dedi.
11 yaşındaki Elif Hümra Balyemez ise, “O benim eskiden de çok sevdiğim danamdı. Eskiden kuzenlerimin de danası vardı, benim de danam vardı. Onlar sattılar, bu doğdu başka dana da doğmadı. Pamuk, enkazdan çıkınca çok mutlu oldum” diye konuştu. -
Evi 2 metre ileriye taşıdı
Gölbaşı ilçesine bağlı Ozan köyünde Atmaca ailesi 6 Şubat’ta meydana gelen Pazarcık merkezli 7.7 büyüklüğündeki depremi yaşayanlardandı. 2 katlı evin temelinin hemen önünden geçen fay hattı depremin izlerini ortaya koyarken, evi temelden 30 santimetre kaldırıp iki metre ileriye taşıdı.
O gece annesi ve kardeşleri ile birlikte depreme evde yakalanan Emin Atmaca, oturdukları evin 2 metre ileriye kayıp 30 santimetre havaya kalkmasına kendileri gibi bölgeye incelemeye gelen MTA ekiplerinin de çok şaşırdığını söyledi.“Ev resmen yürüdü”
Emin Atmaca, deprem gecesi, büyük ses ve sarsıntıya kalktıklarını anlatarak, “Çok ses ve gürültü vardı. Ev resmen yürüdü. Deprem durunca dışarıya çıkmak için aşağıya indiğimizde kapı ile basamağın farklı olduğunu gördük. Biz buradan inemeyince atlayarak çıktık. Bir tane kütük bularak, annem ve kardeşlerimi kucaklayıp indirdim.
Hava aydınlanınca baktığımızda ev hem yukarı kalkmış hem de 2 metre ileriye kaymış. MTA ekipleri de geldi. Böyle bir şey görmediklerini söyleyerek Arap fay hattı ve Doğu Anadolu fay hattının kapı ile eşiğin önünden geçtiğini söylediler. Onlar da çok şaşırdılar. Biz 6 kişilik aileyiz ve bir kardeşim askerde. Şimdi beşimiz de artık çadırda yaşıyoruz” dedi.
-
Hayatını kaybedenler için dua okundu
Tarihi İshakpaşa Camisinde gerçekleştirilen dua programı merkezi sistemle ilçenin tamamındaki camilerde gerçekleşti.
Din görevlilerinin depremin yaşandığı günden günümüze kadar maddi ve manevi olarak deprem bölgesindeki vatandaşların yanında olduğunu belirten İnegöl Din Görevlileri Derneği Başkanı ve İshakpaşa Camii İmam Hatibi Mehmet Nuri Memiş, şu ifadeleri kullandı:
“Gerek ölmüş kardeşlerimize rahmet dilenmekte gerekse de yaralanmış olan kardeşlerimize şifalar dilemekteyiz. Dolayısıyla bu hafta da ölmüş olan kardeşlerimizin ruhlarına ithafen Yasin-i Şerif’ler, Hatmi Şerif okundu. Bunların duasını cuma namazından önce gerçekleştirmiş olduk.
Bizler de İnegöl İshakpaşa Camiinde merkezi sistemle hem Yasin-i Şerif okuyarak hem de akabinde İnegöl’deki hemşerilerimizin, din görevlilerimizin okumuş olduğu Hatmi Şerifleri kardeşlerimizin ruhlarına ithafen bağışlamış olduk. Maddi ve manevi yönden Diyanet İşleri Başkanlığı olarak, din görevlileri olarak bizler yaralı onarmak için var gücümüzle çalışmaktayız. Her alanda bizler alandayız ve milletimizin iyi gününde, kötü gününde yanında olmaya devam edeceğiz inşallah.”
-
Deprem konteyner evlere ilgiyi arttırdı
Üç binden fazla binanın yıkıldığı yaklaşık 43 bin dolayında yapının da hasar aldığı kent tarihinde görülmemiş büyüklükte bir yıkımın yaşandığı Malatya’da vatandaşların barınma da öncelikli tercihi olan konteyner ev ve prefabrik yapılar yok satıyor. Fiyatları 65 ila 130 bin TL arasında değişen konteyner evlere talebin fazla olması nedeniyle siparişlere yetişmekte güçlük çektiklerini aktaran konteyner ev ve prefabrik yapı üreticisi Deniz İnce, konteyner evlerin çadırlara göre daha sağlıklı olduğu için taleplerin yoğun olduğunu söyledi.
“Üretimi Malatya’da yapıyoruz”
Özsan Sanayi Sitesi’nde üretim yaptıklarını aktaran İnce, ”Konteyner evlere yoğun ilgi var siparişleri yetiştirmeye çalışıyoruz. Konteyner evler çadırlara göre daha sıcak ve sağlıklı olduğu için talep artıyor. Bizde fiyatlar konusunda vatandaşlarımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz. Şantiye tipi konteynerler 60-65 bin TL aralığında başlıyor, içerisinde tuvaleti, banyosu, mutfak dolabı olan konteynerlerin ise fiyatları 80-85 bin TL bandında işlem görüyor. İsteğe göre her büyüklükte yapılar hazırlayabiliyoruz” dedi.
“Deprem satışlarımız çok fazla artırdı”
KDV oranlarında değişikliğe gidilen yeni düzenlemeyle ürünlerde indirime gittiklerini aktaran İnce, ”Depremde sonra konteyner yapılara ilgili çok fazla arttı. KDV oranlarının düşmesiyle birlikte bir çok üründe de indirime gittik. Halkımız internette 25-30 bin TL civarında fiyatlar görüyor. Firmalar nakliye ücretini gönderin biz ürünü gönderelim diyor paralar gönderiliyor ama ortada ürün olmuyor bu noktada vatandaşlarımızı uyarıyoruz ama tüketiciyi kandırmayı iyi başarıyorlar“ ifadelerini kullandı. 160 ila 170 bin TL’ye kadar çeşitlikte ürün siparişleri aldıklarına kaydeden İnce yaşam standartları arttıkça fiyatların arttığını söyledi.
-
“10 bin çadır kurduk”
Yavuz, yaptığı açıklamada, bu yükün altından hep beraber kalkacaklarını söyleyerek, “Dünyada şu ana kadar yaşanan en büyük depremi biz yaşadık. Her ne kadar Kahramanmaraş depremi olarak görülse bile Hatay’da da yıkım çok fazla oldu. Biz ilk günden itibaren Türkiye’nin dört bir yanından devletimizle beraber kucaklaşarak milletimizin yaralarını sarmaya çalıştık. Şükürler olsun şu an Kırıkhan olarak enkazın altında kimsemiz kalmadı hepimizin başı sağ olsun diyorum” dedi. Yavuz, 10 bin civarında çadır kurduklarına dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Çadır kentler oluşturduk. Tabii bu yeterli mi yetmez. Bunun farkındayız ama bunun arkasından sizin de bildiğiniz gibi on bir ilde olan yaklaşık 15 milyon nüfusu hep birlikte sabırla inşallah bununla uğraşacağız. 3 bin 500 civarında da yine Türkiye’nin dört bir yanında hayır severlerimizin iş adamlarımızın desteğiyle ilçemize konteyner kentler kuruyoruz yine bunun yanında 1000 civarında geçici evler oluşturmak için bugün zemin çalışmalarımızı etüt çalışmalarımızı yaptık. Allah nasip ederse çok kısa bir süre içerisinde insanlarımızın özellikle kafasını sokabileceği barınabileceği bir alanı Kırıkhan’da oluşturuyoruz. Kalıcı kentlerimizin yerlerini üç aşağı beş yukarı Amanos’un eteklerine doğru güçlü zeminlerde konuşturmak üzere çalışmalarımızı da yapıyoruz.”
Kırıkhan’da vatandaş ilçe jandarmanın bahçesinde Cuma Namazını da kıldı. -
Depremin vurduğu kentlerde cuma namazı kılındı
Kahramanmaraş’ta depremde ölenler için eller semaya açıldı
6 Şubat Kahramanmaraş’ta meydana gelen deprem sonrası üçüncü Cuma namazı kılındı.
Kahramanmaraş Milli İrade Meydanında kılınan Cuma namazına binlerce vatandaş katıldı. Mushafları İnceleme Kıraat Kurulu Başkanı Hafız Osman Şahin tarafından kıldırılan Cuma namazı dron ile havadan görüntülendi.Adıyaman’da hasar görmeyen camilerde cuma namazı kılındı
Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Adıyaman’da depremin üçüncü haftasında, zarar görmeyen camilerde cuma namazı kılındı. Kahramanmaraş merkezli depremlerden en fazla etkilenen iller arasında yer alan Adıyaman’da, depremin ardından 3’üncü cuma namazında vatandaşlar hasar görmeyen camileri doldurdu. Adıyaman Cumhuriyet Caddesi’nde bulunan ve az hasarlı olduğu tespit edilen Emir Sultan Camii’nde de depremin 3’üncü haftasında cuma namazı kılındı.
-
Depremde şaşırtan görüntü
Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen 7,7 ve 7,6 büyüklüklerindeki depremlerde Gaziantep’in İslahiye ilçesinde tek katlı taş binaların büyük bir bölümünde hasar ve yıkıntı meydana gelirken, 2-3 katlı betonarme binaların ise taş binalara göre daha dayanıklı olduğu görüldü. İlçenin Esenler Mahallesi’nde yıkılan bir taş binada 2 kişi hayatını kaybederken, taş binaların betonarme binalara göre daha ölümcül olduğu ileri sürüldü.
Taş duvarda delikler varken, tuğla duvarda hasar yok
Esenler Mahallesi’ndeki iki katlı bir başka binanın alt katındaki taş duvarda delikler ve çökme oluşurken, ikinci kattaki tuğla duvarda ise hiçbir hasarın olmaması dikkat çekti. Mahalle sakinlerinden depremzede Cengiz Boyraz, “Köyde yıkılan evlerde toplam 5 kişiyi kaybettik. Bütün taş duvarların hepsi yıkıldı, depreme dayanamadı. Şiddet çok büyüktü. Taş yapıların hiçbiri kalmadı. Yeni yapılan taş yapılar da kalmadı” diye konuştu.
-
Fırat Nehri kıyısında yarıklar oluştu
Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde 6 Şubat’ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler sırasında Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde Fırat Nehri kıyısında oluşan yarıklar görüntülendi.
Kırsal Taşağıl Mahallesi yakınlarındaki bölgede metrelerce uzanan yarıkların derinliğinin bazı yerlerde yaklaşık 2 metreye ulaştığı görüldü.
“ENDİŞELENMEYE GEREK YOKTUR”
Harran Üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Benek, deprem bölgesinde çok sayıda alanında uzman akademisyen ekibin incelemelerde bulunarak ayrıntılı rapor çalışması yaptığını söyledi.
Deprem sonrası yeryüzü hareketleri ve yüzey kırıklarının normal olduğunu anlatan Benek, bazı kaya parçalarının depremlerde daha kolay düştüğüne işaret etti.
Fırat Nehri boyunca oluşan yarıklar nedeniyle endişelenilmemesi gerektiğini belirten Benek, “Büyük ölçekte meydana gelen depremin tesirinde oluşmuştur. Nehir kenarında yaşayan bölge insanının kırıklara bağlı olarak endişelenmesine gerek yoktur.” diye konuştu.
“YARIKLAR BAZI YERLERDE İNSAN BOYUNU AŞIYOR”
Taşağıl Mahallesi sakinlerinden Ramazan Ayata da şiddetli şekilde hissettikleri depremde civardaki birçok evin yıkıldığını aktardı.
Nehir kıyısındaki merada deprem sonrası yarıkları gördüklerini ifade eden Ayata, “Depremden sonra merak edip geldik ve bu manzarayla karşılaştık. Çocukluğumuz burada geçti, yarıkları görünce şaşırdık, fay hattının geçtiği bir yeri andırıyor. Yarıklar bazı yerlerde insan boyunu aşıyor. İki bölgede kayalıkların depremin etkisiyle Fırat Nehri’ne döküldüğünü görebiliyoruz.” dedi.
Mahalle sakinlerinden Bülent Ayata ise yarıkları görünce çok şaşırdığını dile getirdi.
Bölgede zeminin sağlam olduğuna inandıklarını anlatan Ayata, “Kayalıkların uç kısımlarına kadar gittim, çok büyük parçalar kopmuş nehre devrilmiş hatta kopmak üzere olan devasa parçalar var. Şu anda durduğumuz yer bile sorunlu ki ufak bir sarsıntı da çökecek gibi görünüyor.” dedi.