Etiket: deprem

  • Evlere deprem zammı

    Evlere deprem zammı

    Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremde Adana’da 11 apartman yıkılırken, 148 apartmanda ağır hasarlı olduğu için yıkım kararı verildi.

    Yaşanan depremin ardından ev fiyatlarında da artış meydana geldi.

    Emlakçı Ahmet Muhammet Deran, “Şu an müstakil evlere yoğun bir ilgi var. Depremden sonra ağır veya orta hasarlı binalardan çekinen vatandaşlar şu an müstakil arayışına geçti.

    Deprem öncesinde 5 bin lira kira değeri olan evler şimdi 7 bin 500-10 bin lira arasında değişiyor. Müstakil evlerde satılık olarak yüzde yüzün üzerinde bir zam söz konusu” dedi.

    Apartmanlarda ise hasar durumuna göre fiyatların değiştiğine dikkat çeken Deran, şunları söyledi:

    “Hiç hasar almamış bir apartman dairesi yüzde 25 ile 50 arasında zamlandı. Ancak ağır hasar almış daire fiyatları da bayağı düştü. Örnek olarak, depremden önce 2 milyon liraya satılan bir yer hasarlı hale geldikten sonra 1 milyon 250 bin lira gibi fiyatlardan satıldı.

    Hasarsız olan yerlerde ise tam tersi, 2 milyon olan yer şu an 2 milyon 400 bin lira gibi fiyatlardan satılıyor.”

  • 42 yıllık kültür merkezi kapatıldı

    42 yıllık kültür merkezi kapatıldı

    Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından riskli olduğu tespit edilen kamu binalarının kapatılmasına karar verdi. Bakanlık görevlilerince yapılan incelemelerde, 42 yıllık Çankırı 100. Yıl Kültür Merkezi binasının depreme dayanıklı olmadığı tespit edildi.

    Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü’nce 81 il valiliğine gönderilen yazıda, 6 Mart 2007 tarihinden önce yapılmış binaların depreme dayanımı incelenerek gerekli tedbirlerin alınması gerektiği bildirildi. Yazıda, “Yapılan incelemeler sonucunda depreme dayanıklı olmadığı tespit edilen ve güçlendirmeye yönelik proje veya ihale süreçleri devam eden kültür merkezi hizmet binalarının can güvenliği bakımından kullanımının durdurulması gerekmektedir. Makamlarımızca uygun görüldüğü takdirde güçlendirmeye yönelik proje veya ihale süreçleri devam eden Muş Merkez Malazgirt Prof. Dr. Haluk Dursun, Hakkari Yüksekova Selahaddin Eyyubi Kültür Merkezi, Zonguldak Atatürk Kültür Merkezi ve Çankırı 100. Yıl Kültür Merkezi’nin kullanımı durdurulmuştur” denildi.

  • Ovalarda yapılaşmaya karşı uyardı

    Ovalarda yapılaşmaya karşı uyardı

    Kahramanmaraş merkezli 11 ilde 43 binin üzerinde can kaybı, binlerce insanın yaralanması ve binaları yıkılmasına neden olan deprem binaların inşa edildiği zemin güvenliğini gündeme getirdi. Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Demir, Kuzey Anadolu fay hattı üzerinde bulunan Tokat’ta, 1942 Erbaa-Niksar depremi ve bölgede tarihte yaşanan büyük depremlere dikkat çekti. Demir, Anadolu’nun fay hatlarının üzerinde bir coğrafya olduğuna değinerek, “Tarih boyunca Anadolu’da meydana gelen yüzlerce yıkıcı deprem de göstermektedir ki Anadolu’da yaşayan halk depremle yaşamasını bilmeli.

    526 yılında Antakya’da meydana gelen depremde 250 bin kişi hayatını kaybetti. 1509 yılında Amasya, Tokat, Sivas, Çorum ve çevresinde başlayan deprem 45 gün boyunca aralıklı ve şiddetli bir şekilde devam etmiştir. Bu depremde en fazla İstanbul zarar görmüştür. 5 binden fazla hayatını kaybeden vardır. Bu rakam o dönem İstanbul nüfusunun yüzde 5’ine denk geliyor. Şayet bugünkü nüfusla kıyaslarsak 1 milyon kişinin ölmüş olması anlamına gelir. Yaşadığımız Tokat şehri de özellikle Niksar-Erbaa hattı deprem kuşağında yer almaktadır. Nitekim günümüzde yaşanan Kahramanmaraş depreminden önce Cumhuriyet döneminin en büyük depremi olan 1939 Erzincan depreminde de Niksar-Erbaa hattı önemli kayıplar yaşadı” dedi.

    “Soğuk hava ölü sayısını artırdı”

    27 Aralık 1939’da olan Erzincan depreminde, depremin ölümcül etkisini artıran faktörlerin başında mevsimin kış olması ve eksi 35’ler derecesinde hissedilen soğuk hava olduğuna dikkat çeken Demir, “Vatandaşların maruz kaldığı soğuk hava şartları yalnız o anda ölenler için değil, hastalanan, yaralanan ve sağ kalanlar için de ayrı bir felaket olmuştur. Bölge yollarının kar ile kaplı olması ve yollarda depremin etkisiyle kaymaların meydana gelmesi zelzele bölgesine yardım ulaştırılmasına engel teşkil etmekteydi. Ayrıca tren hatlarının da bozulmuş olması Erzurum ve Sivas’tan kalkan yardım trenlerinin Erzincan’a ulaşmasını geciktirmekteydi. Gece saat 2’de olan ve merkez üssü Erzincan olan depremin şiddeti 7,9 civarında ölçülmüştür.

    Bu depremde resmi rakamlara göre; 32 bin 968 insan hayatını kaybetmiş, 116 bin 720 bina yıkılmıştır. Tokat, Samsun ve Ordu’dan da depremin çok büyük olduğu ve acilen insani yardımların yapılmasının zorunlu olduğuna dair Ankara’ya çeşitli telgraflar çekilmiştir. 27 Aralık 1939 tarihli ana üssü Erzincan olan 7,9 şiddetindeki büyük deprem Erbaa’da da önemli tahribat yapmıştır. Erbaa ile köylerinde bin 659 bina yıkılmış; kazada 881 ölü ve köylerinde de 15 ölü ve 27 yaralı tespit edilmiştir. Londra’dan gelen haberlere göre; Anadolu şiddetli bir depremin meydana geldiği, bazı sismografların iğnelerinin kırıldığı ve bu depremin İsviçre ve İtalya’dan da hissedildiği hakkında bilgiler yer almaktaydı. Erbaa kazasında 1 Ocak 1940 depreminde 6,2 şiddetinde olup 881 kişi hayatını kaybetmiştir. 20 Aralık 1942 tarihli deprem 7 şiddetindeydi. 500’ün üzerinde ölüm yaşanmıştır. 27 Kasım 1943 yıllarında yaşanan depremde de 300’e yakın insan hayatını kaybetmiştir. Bu depremler sonrası şehir zemini sağlam başka bir alana taşınmak zorunda kalmıştır” diye konuştu.

    “Ovalar tarım içindir”

    Demir, tarihi süreçte yaşanan depremlerden dersler alınmasının gerektiğini belirterek, “Teknoloji gelişse de insanoğlunun doğa ile baş etmesi mümkün değil. İskan dediğimiz kavram tecrübe ile oluşmaktadır. Bu nedenle yerleşim alanlarını ovaların dışına çıkarmamız gerekiyor. Tarihi süreçte yaşanan depremlerdeki büyük kayıpların nedeni bu. Tokat deprem kuşağında yer alıyor ve özellikle Niksar Erbaa hattı önemli. Burada özellikle ovalar üzerinde kurulu binaların zemin etütlerinin yapılması gerekiyor. Binalar inşa edilirken devletin belirlediği kurallara uyulması gerekiyor. Bizim yaşadığımız bu coğrafyada büyük depremin üzerinden yaklaşık 80 yıl geçti. Kuzey Anadolu fay hattı dediğimiz hat hala etkin bir şekilde. Bu her an bir depreme hazırlıklı olmamız gerektiği anlamına geliyor. Yani depremin ne zaman olacağını bilemeyiz. Ama tarihi süreç bize gösteriyor ki biz fay hatlarının üzerinde bir coğrafyada yaşıyoruz. Dolayısıyla her an deprem olacakmış gibi de bu hayatı yaşamamız gerekiyor. Kurallara uyduğumuz müddetçe bunda sıkıntı olmaz. Ama dediğim gibi özellikle ovalar tarım içindir. Tarihi süreç boyunca böyledir. Yani oralarda tarım yapılır ve yerleşmeler yamaçlara kurulur. Buna dikkat etmek gerekiyor. Ama ovaların üzerinde kurulan binalarını da eğer yapılacaksa zemin etütlerinin iyi yapılması ve deprem yönetmeliğine uyarak da binaların inşa edilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

  • Hangi ilde kaç çadır ve konteyner kuruldu?

    Hangi ilde kaç çadır ve konteyner kuruldu?

    İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerden etkilenen illerde 329 bin 382 çadırın kurulumunun tamamlandığını bildirdi.

    AFAD’ın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından vatandaşların geçici barınma ihtiyacını karşılamak amacıyla bölgeye ilk andan itibaren başlatılan çadır sevkiyatının aralıksız devam ettiği belirtildi.

    Depremin etkili olduğu illerde şu ana kadar 287 noktada çadır kent alanlarının oluşturulduğu kaydedilen açıklamada, bireysel çadır talepleri ile birlikte 329 bin 382 çadırın kurulumunun tamamlandığı aktarıldı.

    Açıklamada Hatay’da 84 bin 316, Kahramanmaraş’ta 74 bin 112, Gaziantep’te 49 bin 670, Adıyaman’da 48 bin 500, Malatya’da 26 bin 960, Adana’da 17 bin 515, Şanlıurfa’da 8 bin 990, Osmaniye’de 7 bin 282, Diyarbakır’da 7 bin 458, Kilis’te de 4 bin 579 çadır kurulduğu bildirildi.

    Bölgede ilk etapta 100 bin konteynerin kurulumuna başlandığı bilgisine yer verilen paylaşımda, depremden etkilenen illerden Hatay’da 1120, Kahramanmaraş’ta 1047, Gaziantep’te 1206, Adıyaman’da 656, Malatya’da 605, Şanlıurfa’da 1800, Osmaniye’de 127 konteyner kurulduğu kaydedildi.

    Açıklamada, “İlgili kurumlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız, gönüllülerimiz ve aziz milletimizin destekleri ile çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz.” denildi.

     

  • Yaptığı 12 binadan bir tanesi bile yıkılmadı

    Yaptığı 12 binadan bir tanesi bile yıkılmadı

    Yüzlerce binanın yerle bir olduğu Antakya’da 12 apartman ve 3 kamu binası inşa eden Mustafa Ergüvenoğlu’nun yapıları sapa sağlam ayakta kaldı.

    İnşaat mühendisi Mustafa Ergüvenoğlu, ”Kullandığımız demirleri bile kendim tek tek saydım. Betonlarım bozuksa o betonu gönderdim. Sonuçta ben bunu parayla satın alıyordum.” dedi.

    Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan iki büyük deprem yüzlerce binanın yıkılmasına neden oldu.

    Ağır hasar gören bazı yapılar ise Defne merkezli 6.4 büyüklüğündeki son depremde yerle bir oldu.

    Hatay depremin en büyük yıkıma yol açtığı bölgelerden biri. Felaketin merkezi ise Antakya, 3 bine yakın bina neredeyse tamamen enkaza döndü.

    ”BİLİME İNANAN BABAM, REHBERİMDİ”

    Antakya’da az da olsa sağlam kalan binalar mevcut. Ergüvenoğlu ailesinin ilkini 2004’te yaptığı 3 kamu binası ile 12 apartman yıkılmayan yapılar arasında yer aldı.

    Bu binalarda deprem nedeniyle tek bir can kaybı bile yaşanmadı.O binaların müteahhidi inşaat mühendisi olan Mustafa Ergüvenoğlu’ydu.

    Ergüvenoğlu, ”Bilime inanan babam en büyük rehberimdi.” diyerek şu açıklamalarda bulundu:

    ”Yaptığımız tüm inşaatların başında eksik bir şey olmasın diye bekledik. Belki çok klasik olacak ama babam hep bize ‘Okumak zorunda değilsiniz, bir belediyenin temizlik işçisi de olabilirsiniz ancak bir sokağı temizlediğinizde tek bir çöp bırakmayacak şekilde yapın.’ derdi.”

    Hatay’da meydana gelen 6.4 büyüklüğündeki depremde de bu binalar başarılı bir sınav verdi.

    ”HER BİNANIN BAŞINDA KENDİM DURMAYA ÇALIŞTIM”

    Sadece 75. Yıl Bulvarı’ndaki Yüksel Apartmanı hasar gördü. Ancak yıkılmadığı için can kaybı yaşanmadı.

    Ergüvenoğlu, ”Yaptırdığımız her binanın başında kendim durmaya özen gösterdim. Eğer ben yoksam bile mutlaka bir teknik personelim başlarında bulundu. Bundan dolayı, ilk başta beni tanımayan ustalarım ve taşeronlarım bana ‘Biz dışardan sizin için uyuz bir insan olduğunuzu duyduk’ diyorlardı. Bunun yanı sıra üniversite hocalarımızdan da çok şey öğrendim. Can kaybının olmamasında hepsinin payı var.” diye konuştu.

  • Bakanlık, kaç konut yapılacak ilçe ilçe açıkladı

    Bakanlık, kaç konut yapılacak ilçe ilçe açıkladı

    Kahramanmaraş merkezli depremler 11 ilde yıkıma yol açtı. Türkiye depremin yaralarını sarmak için seferber oldu.

    Türkiye’nin dört bir yanından afet bölgesine yardım giderken hasar tespit çalışmalarında da sona geliniyor.

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı 11 ile yapılacak afet konutlarının ayrıntılarını açıkladı.

     

    70 BİN KÖY EVİ YAPILACAK

    Köy halkının yaşamlarını sürdürebilmesi ve köylerin kalkındırılmasıyla ilgili de hassas bir çalışma sürecinin yürütüldüğünü vurgulayan Kurum il il yapılacak konut sayısını sıraladı:

    “Köylerimizi ayağa kaldırmak için ilk etapta Osmaniye’de 1361, Adana’da 701, Diyarbakır’da 2 bin 927, Elazığ’da 386, Hatay’da 14 bin 141, Kahramanmaraş’ta 12 bin 135, Malatya’da 17 bin 990, Şanlıurfa’da 2 bin 54, Gaziantep’te 9 bin 130, Kilis’te 1002, Adıyaman’da da 10 bin köy konutumuzu şehrin ihtiyaçlarına, kültürel dokusuna uygun bir şekilde 70 bin köy evimizi parkıyla, bahçesiyle hak sahibi kardeşlerimize teslim edeceğiz.”

    CUMHURİYET TARİHİ’NİN EN BÜYÜK AFET KONUT SEFERBERLİĞİ

    İnşasına başlanacak konutlarla ilgili gerekli sözleşmelerin imza altına alınmaya başlandığını aktaran Kurum, şöyle konuştu:

    “Buna göre en doğru yer seçimine şehrin ileri gelenleriyle karar vermeye gayret gösteriyoruz.

    Bu kapsamda biliyorsunuz; Adıyaman, Gaziantep ve Kilis’te toplamda 1797 konutumuzun sözleşmelerini imzaladık ve inşaat sürecine başladık. Adana’da 590, Gaziantep’te 600, Hatay’da 364, Kahramanmaraş’ta 1019, Şanlıurfa’da 534 olmak üzere 3 bin 107 yeni yuvamızın sözleşmesini imzaladık.

    Gaziantep ilçelerinde 400, Hatay’da 1317, Malatya’da 599 konut olmak üzere 2 bin 316 konut ve 36 dükkanın sözleşmelerini imzalıyoruz. Depremin ardından 18’inci gün itibarıyla baktığımızda, son üç günde 7 bin 222 konut ve 36 dükkanın sözleşmelerini gerçekleştirerek Cumhuriyet tarihinin en büyük afet konut yapım inşaat sürecini hızlı bir şekilde yürütmeye gayret gösteriyoruz.”

    270 BİN KONUTUN İNŞASINA EŞ ZAMANLI BAŞLANACAK

    Bakan Kurum, 270 bin konutun inşasına eş zamanlı başlanacağını dile getirerek, konuşmasını şöyle tamamladı:

    “Sayın Cumhurbaşkanı’mızın milletimize vermiş olduğu, bir yıl içerisinde vatandaşlarımızı güvenli ve sağlam konutlara yerleştirme sözümüzü tutma anlayışını kararlı şekilde yürüteceğiz.

     

     

  • Endonezya’da 6.3 büyüklüğünde deprem

    Endonezya’da 6.3 büyüklüğünde deprem

    ABD Jeolojik Araştırma Merkezi (USGS) tarafından yapılan açıklamada, Endonezya’nın doğusundaki Halmahera Adası’nda yer alan Tobelo kasabasının 177 kilometre kuzeyinde 6.3 büyüklüğünde deprem meydana geldiği bildirildi. Depremin 97 kilometre derinlikte gerçekleştiği aktarıldı.

    Depremde henüz can ve mal kaybı bildirilmedi.

  • Depremin ardından madende göçük

    Depremin ardından madende göçük

    Adana’nın Feke ilçesindeki madende oluşan göçüğün altında kalan bir kişi yaralandı.

    Alınan bilgiye göre, Saimbeyli ilçesinde 20:37’de meydana gelen 3,7 büyüklüğündeki deprem sonucu, Feke ilçesi Kısacıklı Mahallesi Darıbükü mevkisinde bulunan çinko madeninde göçük oluştu.

    Diğer işçilerle madende çalışan Arif Karayavuz (29), göçük altında kaldı. İhbar üzerine bölgeye sağlık ve CANKUR ekipleri sevk edildi.

    Ekipler gelen kadar duruma müdahale eden diğer işçiler Karayavuz’u göçükten yaralı olarak kurtardı.

    İlk müdahalesi sağlık ekiplerince yapılan Karayavuz, önce Feke Devlet Hastanesine ardından Adana Şehir, Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi.

    Karayavuz’un hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenildi.

  • Heyelan, bir mezrayı yuttu

    Heyelan, bir mezrayı yuttu

    Kahramanmaraş merkezli iki yıkıcı depremin en şiddetli hissedildiği Malatya’nın Doğanşehir ilçesinde heyelan meydana geldi. Olay, dün ilçeye bağlı Karanlıkdere Mahallesi İncirli sokakta (mezra) meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 15 haneden oluşan İncirli sokağı ‘Asrın felaketi’ olarak nitelenen depremlerde büyük hasar aldı.

    Artçı depremlerin devam ettiği bölgede heyelan meydana geldi. Heyelan sonrası 5 ev, araba, traktör ve yaklaşık 200 küçükbaş hayvanın toprak altında kaldığı bildirildi. Olay sonrası bölgeye geçen Doğanşehir Belediye Başkanı Durali Zelyurt, en büyük tesellinin can kaybının olmaması olduğunu kaydetti.

    “Evler tamamen yok olmuş”

    Meydana gelen deprem ve akabinde yaşanan heyelanla birlikte bir mezranın yok olduğunu dile getiren Başkan Zelyurt, “6 Şubat’ta meydana gelen depremin en şiddetli etkilerini hissedildiği Karanlıkdere Mahallesi’ndeyiz. Şuanda göründüğü gibi, 15 haneden oluşan incirli sokakta hiçbir ev kalmamıştır.

    Tamamen yıkılmış ve toprakla birlikte aşağı doğru heyelanla birlikte kayarak yok olmuştur. Alttaki traktörlerin, arabaların hiçbiri görünmüyor. Evler tamamen yok olmuş. Toprak kaymış ve yol tamamen kapanmış durumda.

    Ayrıca bu mahallemiz, eski adıyla birçok mezradan oluşmaktadır. Özellikle Göcük ve Karacaoğlu dışındaki kalan diğer mezralarımız ile Kilise ve Narlı mezralarımızdaki sokaklarımızda aynı şekilde göçükler var. Ama en şiddetli etkinin hissedildiği yer, incirli sokak. Depremin ne kadar şiddetli bir etkisinin olduğunu burada görüyoruz. Evler, bir mezramız tamamen yok olmuş durumdadır. Burada şükrettiğimi tek bir konu var, can kaybımızın olmamasıdır” dedi.

  • Kahramanmaraş Kalesi depremde ayakta kaldı

    Kahramanmaraş Kalesi depremde ayakta kaldı

    Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde, 6 Şubat Pazartesi günü meydana gelen 7.7 ve 7.6’lık iki deprem büyük yıkıma neden oldu.

    Afetin yaşandığı şehirlerde büyük yıkım meydana gelirken, tarihi yapılar da zarar gördü. M.Ö. 2’nci yüzyıla tarihlenen tarihi Kahramanmaraş Kalesi ise yaşanan büyük depremde ayakta kalmayı başardı.

    Kahramanmaraş’ta 1513 yılında yaşanan büyük depremi de hasarsız atlatan kale, asrın felaketi olarak nitelendirilen depremde de surlarında meydana gelen hasarın dışında zarar görmedi.

    Afetin yaralarının sarılmaya çalışıldığı ve enkaz kaldırma işlemlerinin süratle sürdüğü şehirde, ilerleyen süreçte tarihi Kahramanmaraş Kalesi de tadilata alınacak.