Etiket: deprem

  • 700 yıllık Ortodoks Kilisesi depremde yıkıldı

    700 yıllık Ortodoks Kilisesi depremde yıkıldı

    Kahramanmaraş Pazarcık ilçesinde meydana gelen depremin etkisiyle Hatay Antakya Tokaçlı köyünde bulunan ve tarihi yaklaşık 700 yıllık olduğu tahmin edilen Meryem Ana Ortodoks Kilisesi depremde yıkıldı.

    Depremde yıkılan kilisenin çan kulesinin ayakta kaldığı görüldü. Kilisenin 2020 yılında restore edildiği öğrenildi. Öte yandan, kilisenin enkazı havadan görüntülendi.


    “Kilisemiz 3 sene önce restore oldu ama maalesef deprem çok şiddetliydi”

    Meryem Ana Ortodoks Kilisesi Papazı Musa Papaz, “Kilisemizin 700 yıllık bir tarihi var, yaklaşık 100 aile bu köyde yaşıyor. Kilisemiz 3 sene önce restore oldu ama maalesef deprem çok şiddetliydi ve kilise yıkıldı. Bazı evlerimiz yıkıldı ama Allah’a şükür bir can kaybımız yok. Kilisemizin tarihi çok eski, yaklaşık 700 yıllık. Dedelerimiz, karşıki dağlardan katırlar üzerinde taşları taşıyarak bu kiliseyi yapmışlar. Bazı değerli eşyalarımız enkazın altında duruyor, yetkililerden bu konuda yardımcı olmalarını istiyoruz. Kilisemiz tarihi eser sayıldığı için biz müdahale edemiyoruz” dedi.

  • Torununun scooterını bulan adamın zor anları

    Torununun scooterını bulan adamın zor anları

    Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinde en büyük hasarı alan illerden biri olan Hatay’da, vatandaşların enkaz başındaki bekleyişi devam ediyor. Hatay Antakya’da yaşayan Ahmad isimli vatandaş, yaşadıkları binaların yıkılmasıyla birlikte oğlu, gelini ve torunu Majida’yı enkaz altında kaybetti. Onlardan hatıra kalması için enkaz üstünde onlara ait bir şeyler arayan Ahmad, bu arama sırasında deprem felaketinde kaybettiği torunu Majida’nın scooterını bulunca gözyaşlarına hakim olamadı.


    Enkaz altında ailesinden 6 kişiyi kaybeden Ahmad, onların eşyalarını veya fotoğraflarını bulup en azından onlardan kendilerine hatıra kalmasını istiyor. Bulduğu fotoğraflarla kendisini teselli etmeye çalışan yaşlı adam, kaybettiği yakınlarından geriye geçirdikleri güzel günlerden videoların kaldığını belirtti.

  • Eşyasını kurtarmak için canını hiçe saydı

    Eşyasını kurtarmak için canını hiçe saydı

    Depremin vurduğu Adıyaman’da canlarını zor kurtaran vatandaşlar bu kez de eşyalarını kurtarmanın telaşına düştü. Binlerce yapının yıkıldığı ve ağır hasar aldığı Adıyaman’da, acil yıkılması gereken binaların yıkımı sürüyor.

    Bir taraftan yıkım sürerken diğer taraftan insanlar hayatlarını hiçe sayarak sağlam kalan eşyalarını kurtarmak için her türlü yolu deniyor. Bahçelievler Mahallesinde acil yıkım kararı bulunan 5. katlı bir binanın yıkımı esnasında bina sakinlerinden bir kişi çeyizlik eşyası olan çamaşır makinesini almak istedi.

    Ekskavatörün ucunda yarısı yıkık olan dairesine çıkan bu kişi, çamaşır makinesini ekskavatörün üzerine yerleştirdi. Kendisi de ekskavatörün üzerine oturan ve şahıs çamaşır makinesini tutarak ekskavatörün üzerinde aşağı indirdi. İzleyenler gördükleri manzara karşısında şaşkına dönerken, ortaya çıkan görüntü ‘pes’ dedirtti.

  • 10 ilde okulların açılacağı tarih belli oldu

    10 ilde okulların açılacağı tarih belli oldu

    Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıkıcı şekilde etkilediği 10 ilde eğitim öğretime ne zaman başlanacağına ilişkin açıklama yaptı.

    Bakan Özer, deprem nedeniyle eğitime ara verilen illerde, sağlam raporu olmayan hiçbir binada eğitim öğretimi başlatmayacaklarını belirtti.

    Özer, Gaziantep ve Osmaniye’de eğitim öğretime 1 Mart’a kadar verilen arayı 13 Mart’a kadar uzattıklarını söyledi.

    Özer, ”Adana, Kilis, Diyarbakır ve Şanlıurfa’da merkez ve tüm ilçelerde 1 Mart itibarıyla eğitim ve öğretime başlıyoruz.” dedi.

    Adıyaman, Malatya, Kahramanmaraş ve Hatay’da ise eğitim öğretime verilen ara 27 Mart’a kadar uzatıldı.

     

  • Deprem çantası maliyeti arttı

    Deprem çantası maliyeti arttı

    Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 şiddetinde iki depremle Türkiye yasa boğuldu. Binlerce vatandaşın hayatını kaybettiği felaketin ardından bir deprem çantasının maliyeti araştırılmaya başlandı. Önceden hazırlanmış bir deprem çantası depremde hayat kurtarabiliyor. Olası bir deprem durumunda kullanılacak deprem çantasının hazırlanmasının ortalama maliyetinin ise bir kişi için 940 TL olduğu tespit edildi. 2020 yılında bir deprem çantası ortalama 500 liraya hazırlanıyordu.

    Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı’nın (AFAD) resmi internet sitesinde yer alan bilgilerde deprem çantasında bulunan gıdaların yüksek kalorili, vitamin ve karbonhidrat içeren, su kaybını önleyen ve dayanıklı, çabuk bozulmayan gıdalardan; konserve, kuru meyveler, tahin, pekmez, meyve suyu gibi ürünlerin bulundurulması gerektiği bildirildi. Ayrıca her bir aile üyesi düşünülerek yeterli içme suyunun çantaya dahil edilmesi gerektiği vurgulandı.

    Deprem çantasının içinde bulunan malzemelerin fiyatları araştırıldı. Yapılan analize göre bir deprem çantasında bulunması gereken malzemelerin toplamı bir kişi için ortalama 940 TL olarak hesaplandı.

    Deprem çantasında bulunması gereken malzemeler

    Bir deprem çantasında önemli belge fotokopileri, gıdalar, hijyen maddeleri ile bazı araç ve gereçlerin bulunması gerekiyor. Çantada kimlik kartları (nüfus cüzdanı, ehliyet), tapu, sigorta, ruhsat belgeleri, zorunlu deprem poliçesi, diplomalar, pasaport, banka cüzdanı, diğer (evcil hayvan sağlık karnesi) bulunması gerekiyor.

    Malzemelerin ortalama fiyatları

    Deprem çantasına giyecek olarak iç çamaşırı, çorap, yağmurluk ve iklime uygun giysilerin konulması önem arz ediyor. Çantada bulundurulması gereken malzemeler ve ortalama fiyatları şu şekilde sıralanıyor: “İç çamaşırı 35 TL, çorap 25 TL, yağmurluk 60 TL ve iklime uygun giysiler.”

    Deprem çantasında yiyecek ve içeceklerin bozulmaması için konserve ve kuru meyvelerin çantada bulundurulması gerekiyor. Çantada bulunması gereken gıdalar; 3 adet konserve gıda 60 TL, kuru meyve 50 TL, su 5 TL ve meyve suyu 5 TL olarak tespit edildi.

    Hijyen malzemesi; sabun 10 TL, diş fırçası ve macunu 30 TL, ıslak mendil 10 TL, tuvalet kağıdı 60 TL, ilk yardım çantası 100 TL, uyku tulumu 150 TL veya battaniye 60 TL, çakı 70 TL, düdük 10 TL, küçük makas 20 TL, kağıt 10 TL, kalem 5 TL, pilli radyo 100 TL, el feneri 40 TL ve yedek piller 25 TL.”

  • Aile boyu tam destek

    Aile boyu tam destek

    Erzurum’da seferber olanlardan birisi de Kan ailesiydi. Baba Muhammet Kan (43), anne Gözde Kan (39), kızları Nisa Kan(15), Şeyma Kan (12) ve ailenin en küçük üyesi Esma Kan (9) depremin ilk gününden beri canla başla ailecek yardım için çalışıyorlar.
    Depremin ilk gününden beri yardımlarını asla esirgemeyen Gözde Kan; ”Süreç geceden itibaren başladı. İlk defa bir depremde offroad adı geçti, çünkü normal bir deprem değildi 10 şehrin yıkıldığı, yolların yıkıldığı bir depremdi ve offroad araçlarına ihtiyaç duyuldu. Biz de offroad kulüp üyeleri olarak hemen harekete geçtik. Eşlerimiz ilk gün organize olarak deprem bölgelerine gittiler, biz bayanlarda burada onlara yardım kolileri hazırladık, yetersiz kaldığımız durumlarda çocuklarımızı yanımıza aldık ve zaten çocuklarımızda evde durmak istemediler gelip bizlerle beraber yardım hazırlamak istediklerini söylediler. Eşlerimizi deprem bölgelerine vedalaşamadan gönderdik çünkü, biz paketler hazırlarken onlar hazırlanmak zorundaydılar, çocuklarımız bile babalarıyla vedalaşamadılar.

    Deprem bölgesinde iletişim sorunu vardı ve bu yüzden birbirimizden haber alamıyorduk yine de olsun dedik, vatan için dedik, yeter ki bir can kurtulsun onlar iyi olsun dedik elimizden geleni yapmaya çalıştık. Bu olay çok farklıydı vatan için yapılan bir şeydi 3 yaşındaki çocuktan 70 yaşındaki yetişkine varana kadar hepimiz seferber olduk. Kimimiz Seyit Onbaşı olduk, kimimiz Nene Hatun olduk, kimimiz Kara Fatma olduk, yani hepimiz burada geçmişimizden öğrendiğimiz farklı rollere bürünerek isim değiştirdik. Eskiden yaşadıkları yerde markete nasıl gidiyorlarsa burada da öyle buyurun hoşgeldiniz diyoruz ve ihtiyaçlarını alıyorlar, tek fark markette çıkarken hesap ödüyorlar burada ise onların hesaplarını biz ödedik” dedi.

    Kızlardan Nisa Kan ve Şeyma Kan ise ”Depremzedelerde bizim ailemiz, bizlerde onların yerinde olabilirdik. Onlara olabildiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz, elimizden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyoruz. onlara eski yaşamlarının eksikliğini hissettirmemeye çalışıyoruz. Sizlere yardım etmek için buradayız” dediler.


    Aile deprem bölgelerinden Erzurum’a gelen aileler için çalışmalarına devam ediyor.

  • Depremzede kahraman ekibin parçası oldu

    Depremzede kahraman ekibin parçası oldu

    Merkez üssü Kahramanmaraş olan iki büyük depremin ardından Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi ekipleri, görev süresini tamamlayarak Kocaeli’ye döndü. 82 kişiyi kurtaran 108 kişilik ekibin parçası olan itfaiye eri Kudret Demirel de eşi Betül’e ve 2 yaşındaki oğlu Ali’ye kavuşmanın mutluluğunu yaşadı. 17 Ağustos 1999 depreminde 1 gün boyunca enkaz altında kalan 37 yaşındaki Kudret Demirel, kendi imkanlarıyla kendisini ve kardeşini kurtarmış fakat babası depremin 3. gününde enkaz altında hayatını kaybetmişti. 17 Ağustos’tan sonra itfaiye eri olan Demirel, bu kez Kahramanmaraş depreminde bambaşka bir hikaye yaşadı. 13 gün boyunca 82 kişiyi kurtaran ekibin parçası olan Kudret Demirel, yaşadıklarını anlattı.

    “Yıllar sonra aynı duyguları tekrar yaşadım”

    13 gün boyunca deprem bölgesinde arama kurtarma çalışmalarında görev yapan Kudret Demirel, 17 Ağustos’ta 1 gün boyunca enkaz altında kaldığını belirtti. Kendisinin ve kardeşinin kurtulduğunu fakat babalarının vefat ettiğini anlatan Demirel,
    “17 Ağustos 1999 depreminde İzmit’te yaşıyordum. Enkaz altından çıktım. Kendimi ve kardeşimi kendi çabalarımla kurtardım ama babamı kaybettim. Yıllar sonra oraya gidince aynı duyguları yaşadım. Kocaeli İtfaiyesi olarak oraya gider gitmez çalışmalarımıza başladık. Allah’a şükür, 80’i aşkın kişiyi sağ salim kurtardık. Kaybettiklerimiz adına da çok üzgün anlar yaşadık. Dediğim gibi, orada yıllar sonra aynı duyguları tekrar yaşadım. Hiç uyumadan milletimize hizmet etmeye çalıştık. Sağ olsun Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Büyükakın da sürekli bizimleydi ve bizlere moral ziyaretleri yaptı. Bütün ekipmanlarımızla birlikte canla başla çalıştık. 17 Ağustos’ta ben enkaz altında 1 gün kalmıştım, babamı ise 3. günde hayatını kaybetmiş şekilde çıkarmıştık” dedi.

    “Bizim için zor bir süreçti ama o tereddüt etmeden seve seve gitti”

    Zor bir süreç geçirdiklerini fakat bir o kadar da gururlandıklarını söyleyen eşi Betül Demirel ise “Bizim için çok zor bir süreçti ama o hiç tereddüt etmeden seve seve gitti. Orada bir cana bile dokunabildiyse ne mutlu bize. Allah bir daha yaşatmasın inşallah. Kocaeli İtfaiyesi olarak ön plana çıkmaları da bizim için çok gurur verici oldu. Hepsine çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

  • “İçtiğimiz çay hayatlarına mal oldu””

    “İçtiğimiz çay hayatlarına mal oldu””

    Kahramanmaraş’ın Nurhak ilçesinde yaşayan İspir ailesi 7.7 büyüklüğünde gece yaşanan ilk depremin ardından evlerinden çıkarak geceyi dışarda geçirdiler. Etkili olan kar yağışı nedeniyle üşüyüp tekrar evlerine giren İspir ailesi, ısınmak için çay içtikleri sırada 7.6 büyüklüğünde ikinci depreme yakalandı. İspir ailesinden 6 kişi depremin etkisiyle yıkılan tek katlı müstakil evin enkazının altında kaldı. 68 yaşında ki baba Vakkas İspir, eşi, oğlu ve yanlarında bulunan bir akrabaları kısa süre içerisinde enkazdan çıkarılırken evin diğer oğlu ve hamile eşinin cansız bedenine ulaşıldı. Yaralı olarak kurtulan baba Vakkas İspir, Kahramanmaraş’ta yapılan ilk sağlık müdahalesinin ardından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine getirilerek tedavi altına alındı. Korku dolu anları anlatan İspir, çay içmeyip dışarı çıksaydık bu felaketi yaşamazdık dedi.

    “Onlar şehit oldular”

    Enkazın altından çıkarılan Vakkas İspir, vefat edenlerin şehit olduğunu söyleyerek, “Gece dışarda kar yağıyordu. Saat 04.20’de deprem oldu, bizde kalkıp dışarıya çıktık. Sabaha kadar dışarda bekledik. Sabah tekrar eve girdik. Çocuklarda bize geldi, gelinim bir çay koyayım da için dedi. Allah rahmet eylesin oğlum ve gelinim göçük altında vefat etti. Başka evde bulunan kız kardeşim ve torunumda vefat etti. İkinci depremde saniyeler içinde ev yıkıldı ve hepimiz içinde kaldık. Bağırış çağrış içinde dışardan sesimizi duyup oğlumun birini, eşimi ve beni çıkarttılar. Gelinim ve diğer oğlumdan ses soluk yoktu. Onlar şehit oldular, o makama biz çıkamadık. Arkalarından gözyaşı dökmekte doğru değil bol bol dua etmemiz gerekiyor. Deprem anında öleceğimi düşündüm. Üstümde büyük bir beton vardı. Ayağımın teki o betonun altında kalmış. O anda ayağımın kırık olduğunu hissetmedim, sadece acaba ben buradan nasıl kurtulurum diye düşündüm. Bizi çıkartmaya çalışan arkadaşlarda panik içinde çünkü sürekli sarsıntılar devam ediyor ve üstüme ağırlık basıyor. Kısmetimizde içecek suyumuz varmış” dedi.

    “Çay bardağı elimizde kaldı”

    İspir, çay içtikleri sırada bir anda enkaz altında kaldıklarını belirterek, “Evde 6 kişiydik, misafir olarak halamın çocuğu da vardı. Onun üstüne bir şey düşmemişti o çocuk çıkmış. Arkadaşlarına haber verip oğlumun birini de o çıkarmış. Hepimiz aynı odadaydık gelinim çayı koyup getirdi. Elimize alıp içerken bardak elimizde kaldı hepimiz enkazın altında kaldık. Gelinim normalde köye abisinin yanına gidecekti. Yemeğimizi orda yiyelim dediler. Eğer o çayı koymayıp çıksaydık o felaketten kurtulurduk. Ama bunu göreceğimiz varmış. Çatıda kar vardı o karı temizleyince bebeği karnında 19 yaşında ki gelinim abimler üşüdü abimler bir çay içsinde öyle gidelim dedi sonra olanlar oldu. 68 yaşındayım daha önce böyle bir şey görmedim” ifadelerini kullandı.

  • Malatya’da, çocukların çadır kent yaşamı

    Malatya’da, çocukların çadır kent yaşamı

    Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 2 büyük deprem, 11 ilde yıkıma neden oldu. Asrın felaketinde binlerce insan hayatını kaybederken, yine binlercesi yaralandı. Deprem nedeniyle bazı evler çöktü, birçok ev ise hasar gördü. Hasar gören evlerinde kalamayan aileler için kent genelinde kurulan çadır kentlerle birlikte birçok geçici barınma alanları oluşturuldu. İlk andan itibaren kurulan çadır kentlere yerleştirilen aileler için kalıcı barınma yerleri yapılması için hızlı bir şekilde çalışma başlatıldı. Her türlü imkanın sağlanmaya başladığı çadır kentlerde, ailelere 3 öğün yemek verilirken, çocuklar için de her türlü ihtiyaç düşünülüyor. Malatya Kültür ve Kongre merkezinde AFAD ve Kızılay tarafından kurulan çadır kentte çocuklar, hem yeni arkadaşlar ediniyor, hem de parklar ve dağıtılan oyuncaklarla oynayarak günlerini geçiriyor. Öte yandan emniyet ekipleri de her türlü güvenlik tedbirini de alarak ailelere yardımcı oluyor.

    “Güzel etkinlikler var”

    Çadır kentte yaşamaya devam ettiklerini belirten çocuklardan İbrahim Halil Sert, “Depremden dolayı birkaç haftadır buradayız. Sağ olsun burada abiler ve ablalar ile AFAD bize yardımcı oluyorlar. Gezici kütüphane, Nasrettin Hoca ve Psikososyal destek ekipleri var bize her daim yardım ediyorlar. Gezici sinema da geldi, oyuncak dağıtıp bizi eğlendiriyorlar ” dedi.

    “Bizleri mutlu etmeye çalışıyorlar”

    Yeni arkadaşlar edindiğini söyleyen Hüseyin Erol, “Birkaç haftadır burada barınıyoruz. Depremden dolayı hem psikolojik açıdan hem de maddi açıdan çok kişi bizde zarar gördük. Çadır kente yerleştik burada yeni arkadaşlar tanıdık. Burada kardeşlerimizin ve kendimizin bu zorlu süreçte kendimize gelebilmemiz için belirli yerler var. AFAD, Psikososyal çadırlar, Gezici kütüphanedeki görevlilerin hepsi elinden geldiği kadar yardım edip bizleri mutlu etmeye çalışıyorlar. Kendilerinden Allah razı olsun. Burada yeni arkadaşlar edindim” ifadelerini kullandı.
    Çocuklardan Ayaz Kılıç, “Futbol, saklambaç ve yerden yüksek oynayarak vakit geçiriyoruz” diye konuştu.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğanın, Şeyma’n annesiyle görüştü

    Cumhurbaşkanı Erdoğanın, Şeyma’n annesiyle görüştü

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli depremlerde Malatya’da merkez ilçe Yeşilyurt Bostanbaşı Mahallesi Özpolatlar sitesinin 1’inci katında enkaz altında kalarak hayatını kaybeden 23 yaşındaki Elif Nur Şeyma Dalhançer’in annesi Ulviye Dalhançer ile telefonda görüştü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şeyma için taziyelerini ileterek, enkaz altından kurtarılan anneye geçmiş olsun dileklerini iletti.

    Öte yandan, depremde hayatını kaybeden Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi öğrencisi Elif Nur Şeyma Dalhançer’in annesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan kızının isminin yaşatılmasını isterken, Cumhurbaşkanı Erdoğan da, kentte yapılacak bir okula Şeyma’nın adının verilmesi için Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’e talimat verdi.

    Kızının Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde okuduğunu aktaran anne Ulviye Dalhançer, “4’üncü sınıftı. Çok aktif ve başarılı bir kızdı. Kızım sağlık bölümünü okuyordu. Zayıf ve küçük olmasına rağmen sürekli kan verirdi. Kızım neden kan veriyorsun büyüyünce verirsin dediğimiz de yok anne ‘yardım edeceğim beyaz kan verdim’ derdi. Kendisi organlarını bağışlamıştı. 22 yıl boyunca çok güzel bir ömür geçirdik. Kızımı anlatamam. O bizim evimizin küçük annesiydi. Yaşı küçüktü ama bambaşka birisiydi. Kızımı böyle acı bir olayda kaybedince Allah da bana teselliler gönderdi. Cumhurbaşkanımızdan Allah razı olsun. Devletimiz ve hükümetimiz var olsun. Cumhurbaşkanımızı çok seviyoruz. O acıyla Cumhurbaşkanımıza, ben kızımın adının yaşatılmasını istiyorum kendisi sizi çok severdi sizin ilçenizde okuyor dedim. Cumhurbaşkanımız da bizimle çok ilgilenerek Milli Eğitim Bakanımız burada biz Malatya’da kızımızın adını bir okula verelim dedi. Sağ olsunlar bizimle bayağı ilgilendiler ve acımızı paylaştılar. Ailem şu an yanımda acımı paylaşıyor ama Cumhurbaşkanımızın acımızı paylaşması beni ferahlattı. Acımız tarifsiz ama Cumhurbaşkanımız ve devletimiz ayakta. Biz güçlüyüz. Bu durumları aşacağız” dedi.