Etiket: deprem

  • 11. günde 248. saatte enkazdan sağ çıkarıldı

    11. günde 248. saatte enkazdan sağ çıkarıldı

    Ümitlerin tükendiği anda, ekipler iş makinesi ile çalışma yaptıkları esnada maden işçileri, AFAD ve Sakarya Büyükşehir İtfaiyesi ekipleri Atabey Apartmanı’nda bir ses duydular. JAK ekiplerinin de katıldığı arama çalışması sonrası 17 yaşındaki Aleyna Ölmez’e sağ olarak ulaşıldı. Madencilerin ‘Domuz bağı’ yöntemiyle ulaştıkları Aleyna Ölmez, UMKE ekipleri tarafından ambulansla hastaneye sevk edildi.

    Yakınları ve kurtarma çalışmasına katılan ekipler büyük sevinç yaşarken, binadan yeni güzel haber verebilmek için ekipler çalışmalarına devam ettiler.

    Kurtarma ekibindekiler Aleyna Ölmez’in yakınlarına verdikleri bilgide, genç kız ile konuştuklarını, durumunun iyi olduğunu kaydettiler.

  • “Sağlam binalar konusunda dersler çıkartmalıyız”

    “Sağlam binalar konusunda dersler çıkartmalıyız”

    Kahramanmaraş Pazarcık’ta 6 Şubat saat 04.17’de 7.7 büyüklüğünde ve aynı gün Elbistan’da saat 13.24’te 7.6 büyüklüğünde meydana gelen iki büyük deprem 10 ili etkiledi. Felaketin ardından yaraları sarma çalışmaları sürüyor. TBMM Başkanı Mustafa Şentop, yüzyıllık felaketin ilk dakikalarından itibaren devletin tüm kurumlarıyla teyakkuza geçtiğini anlattı. Adana, Osmaniye, Hatay, Kilis, Gaziantep ve Kahramanmaraş’ı ziyaret ettiğini anlatan Başkan Şentop, Adıyaman’a da gelerek burada enkaz kaldırma, arama kurtarma ve depremzedelerin yaralarının sarılması konusundaki çalışmaları yerinde inceledi.

    Yaşanan deprem felaketinin birkaç yüzyıllık olduğunu ve yıkıcı tesiriyle karşı karşıya kalındığını aktaran Başkan Şentop, sağlam zemin ve yapılar inşa edilmesi konusunda dersler çıkartılmasını söyledi. Sağlam zemin ve yapılarda depremin yıkıcı etkisinin minimum düzeye indiğini belirten Başkan Şentop,”Adana, Osmaniye, Hatay’ın ilçeleri Kırıkhan, Antakya ve Defne ilçeleri daha sonra da Kilis’i ziyaret etmiştik. Bilahare Pazartesi günü Gaziantep özellikle Nurdağı, Islahiye ilçelerini daha sonra Kahramanmaraş’ı ziyarete etmiştik. Bugün Adıyaman’dayız. Daha sonra Gölbaşı ilçesine geçeceğiz. Daha sonra Nurhak ve Elbistan ardından Doğanşehir ve Malatya’yı ziyaret ederek bölgedeki ziyaretimizi tamamlamış olacağız. Tabi ilk günden itibaren arkadaşlarımızla irtibat halindeydik. Burada bulunan bütün arkadaşlarımız yıkımın, felaketin çok büyük olduğunu ifade ediyorlardı” ddi.

    Adıyaman’da büyük yıkımla, felaketle karşı karşıya olunduğunu hatırlatan Şentop, bunun sadece kendi değerlendirmeleri değil yurt dışından gelen yabancı uzmanların, DSÖ yetkililerinin yapmış olduğu değerlendirmelere göre son yüzyılın en büyük felaketiyle karşı karşıya olunduğunu gösterdiğini kaydetti. Tarihi metinlere bakıldığında yüzyıldan da fazla birkaç yüzyıllık deprem ve onun yıkıcı tesiriyle karşı karşıya olduklarına dikkat çeken Şentop,” İlk dakikalardan itibaren devletimiz tüm kurumlarıyla teyakkuza geçmiştir. Bu büyük bir coğrafyayı, geniş yoğun bir nüfusu kapsayan depremle ilgili olarak atılması gereken adımlar mümkün olduğu kadar hızlı şekilde atılmaya çalışılmıştır. Bugün itibariyle bütün ziyaret ettiğimiz yerlerde organizasyon, koordinasyon tamamen gerçekleşmiş bir sistem kurulmuş görülüyor.

    Vatandaşlarımızın özellikle enkazlarla ilgili olarak yapılan çalışmalar da büyük ölçüde tamamlanmış. Adıyaman’da da. Öncelikle vatandaşlarımızın talepleri, barınmayla ilgili talepler burada büyük ölçüde karşılanmış. Kısa ve orta vadede yapılacaklar. Cumhurbaşkanımız kabine toplantısı sonrası açıkladı. Bir yıl gibi zaman içerisinde yıkılan tüm binaların yapılması konusunda vatandaşlarımıza bir vaatte bulunmuştur. Daha önce bu tür vaatleri hepsi gerçekleşmiştir. İnşallah kısa süre içerisinde buraların şenleneceği bir ortamı canlanacağı bir ortamı yeniden müşahede edecekler görecekler. Bu felaketten çıkarmamış gereken dersler de var. Bundan sonra daha sağlam zeminlerde, daha sağlam yapılar yapmak, binalar inşa etmek konusunda dersler çıkartmalıyız. Zira görüyoruz. Adıyaman’da öyle ve başka şehirlerde aynı şey var.

    Zemin sağlamsa, binalar sağlamsa deprem ne kadar büyük olursa olsun yıkıcı etkisi daha azalıyor, minimum düzeye düşüyor. Bu bakımdan orta ve uzun vadede de büyük kararlılıkla ve tavizsiz şekilde sağlam zemin ve sağlam bina konusunda çalışma yapmamız ve bunları iyi takip etmemiz gerekiyor. Ben milletimize tekrar baş sağlığı diliyorum. Vefat eden ve yakınlarını kaybedenler kardeşlerimize baş sağlığı diliyorum. Rahmet diliyorum. Yaralılara acil şifalar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun” dedi.

  • Hatay’da ailelerin bekleyişi devam ediyor

    Hatay’da ailelerin bekleyişi devam ediyor

    Kahramanmaraş merkezli meydana gelen iki büyük depremin ardından arama kurtarma faaliyetleri devam ediyor. Hatay’ın Ekinciler Mahallesi’nde bulunan Buket Apartmanı deprem nedeniyle tamamen yıkıldı. Bölgede arama çalışmaları devam ederken, enkaz başında bekleyen vatandaşların kimi abisini, kimi çocuklarının çıkmasını bekliyor.


    Abisini ve yeğenlerini bekleyen Akın Tuncer, “ Günlerdir burada yatıp kalkıyoruz. Abimle depremden 1 hafta önce konuşmuştuk. Yeğenlerim biri üniversiteye hazırlanıyordu, diğeri ise lise okuyordu. En azından cenazemizi alıp gidelim istiyoruz” diye konuştu.


    Başka bir acılı aile ise, “İkiz torunlarım ve kızım enkaz altında kaldı. Deprem olmadan kısa bir süre önce görüntülü konuşmuştuk. Çaresizlik ve sessizlikten başka bir şey yok. En azından cenazelerini alalım” dedi.

  • Yardımlar itinayla dağıtılıyor

    Yardımlar itinayla dağıtılıyor

    Elazığ’ın da afet bölgesi ilan edilmesiyle 11 ilde yaşamı adeta felç eden depremin yaralarını sarmak için Türkiye tek yürek oldu ve deprem bölgesinde büyük bir dayanışma örneği sergilendi. Deprem sabahı Gaziantep’e koordinasyon için görevlendirilen Bursa Büyükşehir Belediyesi de özellikle İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde arama kurtarmadan altyapı yatırımlarına, aşevlerinden yardım malzemelerinin depremzedelere ulaştırılmasına kadar büyük bir gayret gösterdi. Geçen bir haftanın ardından Bursa Büyükşehir Belediyesi, depremden en fazla etkilenen Hatay’ta görevlendirildi. Hatay’da Türkiye genelinden gelen yardımların dağıtımı, seyyar tuvalet kurulumu ile çadır kent – konteyner kent kurulumları görevini üstlenen Büyükşehir Belediyesi, halen 442 personel ve 196 araçla Hatay’da yaraları sarmaya devam ediyor.


    Yardımlar adrese teslim

    Özellikle gelen yardımların zaman kaybetmeden ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması amacıyla 150’ye yakın personelle adeta büyük bir seferberlik başlatıldı. Yardım toplama alanına gelen tırlardaki yardım malzemeleri, süratle Büyükşehir Belediyesi’nin araçlarına aktarılıyor. Daha sonra araçlar hiç beklemeden başta merkez Antakya ilçesi olmak üzere köy köy mahalle mahalle Hatay’a dağılıp, battaniye ve ısıtıcıdan, su ve gıda maddelerine kadar tüm ihtiyaçları depremzedelere ulaştırıyor.

    Özellikle yardımlar konusunda BESAŞ, BURFAŞ, Tarım Peyzaj A.Ş, Jeotermal A.Ş. ve ilgili belediye birimleriyle sahada aktif olan Büyükşehir’e, Burulaş da 15 otobüsle lojistik destek veriyor. Tarım A.Ş’nin Bursa Hal Derneği’nin katkılarıyla temin ettiği meyve ve sebzeler, BESAŞ’ın ekmek ve gıda maddeleri, Jeotermal A.Ş. tarafından gönderilen sular, depremzedelerin yaralarına bir nebze de olsa merhem olmaya devam ediyor.

  • Diyarbakır’da fırsatçı ev sahiplerine tepki

    Diyarbakır’da fırsatçı ev sahiplerine tepki

    Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen Diyarbakır’da birçok aparmanda ağır hasar raporu çıktı. Evlerini taşımak için harekete geçen depremzedeler fahiş fiyatlarla fırsatçılık yapan ev sahipleri yüzünden taşınacak ev bulamadı. Kimi depremzede akrabasına kimisi ise geçici süreliğine evlerini güvenli depolara taşıdı. Fırsatçılara karşı gayrimenkul işletmecileri de kampanya başlatarak fırsatçıların evlerine danışmanlık yapmama kararı alarak ilgili kurumlara şikayette bulundu.

    “Çalıştığım iş yerinin deposuna taşıyorum”

    Ağır hasarlı apartmandan taşınan Metin Tekin, fahiş fiyatlardan dolayı ev bulamayınca çalıştığı iş yerinin deposuna eşyalarını taşındığını söyledi. Tekin, “Hasarlı dediler taşınmak zorundayız, 2+1 dairelere 8 bin 500- 10 bin TL arası fiyatlar veriyorlar nasıl mağdur olmayalım. Devlet adamlara bin TL taksitli ev vermiş, ev sahipleri de insanlardan 8 bin 500 TL kira istiyor. Şuanda çalıştığım şirketin deposuna yeni bir ev bulana kadar mecburen evimi bırakacağım” dedi.

    “Bacanağımın evine geçiyorum”

    Ağır hasarlı evlerden birinde olan ve taşınmak için ev arayan Şehmuz Baydür, ev bulamayınca bacanağının evine taşınacağını kaydetti. Baydür, “Hasarlı diye taşınıyorum ev bulamadım, kimi 7 bin kimi 10 bin TL diyor, mecburen evimi bacanağımın evinde boş olan bir odaya bırakacağım. Daha sonra ne olacağına bakacağız, deprem fırsatçılara yaradı” diye konuştu.

    “İki katına yakın kira artışlarında fırsatçılık görüyoruz”

    Gayrimenkul Danışmanı ve Avukat Enes Akdemir, fırsatçıların ev fiyatlarını iki katına yakın çıkarttığını kaydederek toplu dayanışma ile fırsatçıları şikayet ettiklerini ve evlerine danışmanlık yapmadıklarını vurguladı. Akdemir, “Maalesef bazı fırsatçıların bu durumu kendilerine avantaja çevirerek insanlığa ve vicdana sığmayacak bir şekilde kira fiyatlarını yükselttiklerini görüyoruz. İnsanların zorluk yaşadığı bu dönemde böylesi olaylara şahit olmak çok kötü. Bütün gayrimenkul sektöründe hizmet veren kurum ve kuruluşlarla bir kampanya başlatarak fiyatını yükselten mülk sahiplerine mülklerinin kiraya verilmemesini ve bu kişileri ilgili kurumlara şikayet edilmesi gerektiğini ifade ettik. Bu kampanyayı yürütüyoruz şuanda. 6 bin TL olan kira 11 bine yani iki katına yakın artışlarla fırsatçılık görüyoruz. Bu da vatandaşları ciddi anlamda mağdur ediyor” şeklinde konuştu.

    “Satıştaki evleri geçici kiraya davet ediyoruz”

    Gayrimenkul Danışmanı ve Avukat Enes Akdemir, satışta olan evlerin mülk sahipleriyle görüşerek geçici bir süreliğine kiraya dönüştürmeleri için çalışma başlattıklarını vurguladı. Akdemir, “Bugün itibariyle arz miktarını yükseltebilmek depremde zarar gören depremzedelerin mağdurları konut ihtiyacını karşılayabilmek adına şuanda boş olan ve satıştan kiraya çevirebilmek adına mülk sahipleriyle görüşerek yeni bir koordinasyon ekibi kurarak bir çalışma başlattık” diye belirtti.

  • Depremzedeler onları unutmadı

    Depremzedeler onları unutmadı

    10 ili etkileyen ve yaklaşık 36 bin kişinin ölümüne sebep olan iki büyük depremin ardından bölgede arama kurtarma çalışmalarının sonuna yaklaşıldı. 228. saatte umutlar Hatay’da bir anne ve iki çocuğu sağ olarak kurtarılırken Türkiye de bölgeye yardım için kenetlendi.“Türkiye Tek Yürek” ortak yayınında, milyarlarca lira nakdi yardım toplanırken Türkiye’nin dört bir yanından insanlar da araçlarıyla getirdikleri yardım malzemelerini bölgede dağıtıyor. Bölgeye hem Türkiye hem de dünyanını dört bir yanından gelen yardımlara bölgede yaşayan depremzedeler de kayıtsız kalmıyor. Depremden an çok etkilenen iller arasında bulunan Adıyaman’a gelen kurtarma ekipleri ve hayırseverler, şehre 30 kilometre kala yolun ortasında elinde ‘Ücretsiz sıcak yemek’ yazılı pankartla karşılanıyor. Adeta araçların önünü keserek insanları yemeğe davet eden Dernek üyeleri yemek kazanlarının arkasına kurdukları masalarda yolculara yemek ikram ediyorlar.


    Şambayat Yardımlaşma Derneğe Başkanı Mehmet Menteş, deprem sebebiyle zor zamanlar yaşadıkları bugünlerde kendilerine desteğe gelenlere karşı duyarsız kalmak istemediklerini belirterek” Türkiye’nin her yerinden malzeme getiren insanlarımız var. Böyle bir zamanda bizi yalnız bırakmadılar biz de dernek olarak onlara yemek ikram ediyoruz. Ayrıca deprem sebebiyle bazı fırsatçıların yemek ücretlerine zam yaptığını duyduk onlara da fırsat vermemek için kapılız herkese açık. Adıyaman’a giden 4-5 bin kişiye ücretsiz olarak yemek veriyoruz, ismini bile bilmediğimiz bir bağışçımızan malzeme desteği alıyoruz” dedi.
    Dernek gönüllülerin bir kısmı yemek dağıtımı yaparken kazanların arka bölümünde ise diğer gönüllüler patates ve soğan soyarak bir sonraki gün içi hazırlık yapıyorlar.


    Yoldan geçerken davet edilip inen ve yemek yiyen yolculardan Metin Yıldız ise “İnsanlarımız yardımsever, daha önce burada 8 yıl görev yaptım zaten sıcak kanlı insanlar, bu kötü günde bu birlik beraberliği gösterebiliyorsak kimsenin bize gücü yetmez” dedi.

  • “Kalıcı konutlar için çalışmalar başlatıldı”

    “Kalıcı konutlar için çalışmalar başlatıldı”

    Bakanlığa bağlı TOKİ ve Emlak Konut Genel Müdürlüğü eliyle Nurdağı ve İslahiye ilçelerine toplam 495 bin metrekarelik 4 ayrı alanda 22 bin 500 kişinin yaşayacağı geçici barınma alanlarının çalışmaları başlatıldı.

    Yığma yapı, prefabrik ve konteynerlerden oluşacak geçici barınma alanlarında, çocuk oyun alanları, anaokulu, okul, cami, spor alanları, sosyal tesis ve sağlık tesisi yer alacak.

    Geçici barınma alanlarının yanı sıra kalıcı konutlar için de çalışmaları başlatan Bakan Kurum, depremlerden etkilenen illere giderek buralarda yaptığı koordinasyon toplantılarında, yeni yerleşim alanlarının belirlenmesine ilişkin istişarelerde de bulunuyor.

    Bakanlık, yeni yerleşim alanları için mikro bölgeleme ve zemin etüdü çalışmalarını da başlattı. Bakan Murat Kurum, kurulacak geçici barınma alanlarının yanı sıra kalıcı konutlar için de çalışmaların başlatıldığını belirtti.

  • Şehir hastaneleri sismik izolatörle depremden korunuyor

    Şehir hastaneleri sismik izolatörle depremden korunuyor

    İkinci deprem bölgesinde bulunan Samsun’da yapımı devam eden şehir hastanesinde bin 20 sismik izolatör bulunuyor. Zemin hareketinin binaya kontrollü aktarılmasını sağlayan yüzlerce sismik izolatör, hastanenin yüksek şiddetli depremleri bile en hafif şekilde hissetmesini sağlamayı hedefliyor.

    Depreme karşı geliştirilen deprem izolatörleri, yeni nesil şehir hastanelerinde kullanıyor. Samsun’da yapımı devam eden şehir hastanesinde bu sismik izolatörler kullanılıyor. Şehir hastanesinin otopark kısmında kolonlarda bulunan izolatörler yatay olarak hareket ederek depremin sarsıntı gücünü emiyor ve o sırada bina içerisinde bulunanlar neredeyse depremi hissetmiyor. Şehir hastanesi inşaatı yetkilileri ise izolatör sistemi sayesinde herhangi bir sarsıntı durumunda hiçbir şekilde elektrik, su, doğal gaz kesintisinin olmayacağını söyledi.

    “İzolatörlü binalarda depremi hissetmeyebilirsiniz”

    Samsun Şehir Hastanesi’nin izolatör sistemi hakkında bilgi veren proje müdürü Mahmut Güneş, “Sağlık Bakanlığımız 5 yıl önce yayınlanan bir genelge ile 100 yatak ve üzeri hastanelerde, birinci ve ikinci deprem bölgelerinde bütün binaları izolatörlü yapmaya başladı. Buradaki hastanemizde de bin 20 sismik izolatörle binamız depremde yıkılmayacak şekilde güvenli hale getirildi. Sismik izolatörler binanın temelindeki kolonların üzerlerine yerleştirilmektedir. Bizim burada kullandığımız teknikte bodrum katı kolonlarının üzerine konulmaktadır. Üst bina alt binadan izolatörle ayrılmaktadır. Aşağıda gerçekleşen deprem yükleri izolatörler sayesinde hiçbir şekilde üst binayı etkilememekte ya da çok az etki etmektedir.

    İzolatörler vasıtasıyla depremi sönümlemektedirler. O yüzden binanın çevresi 50 santim boşlukla diğer bütün dış etkenlerden ayrılmaktadır. Zemin hareketleri üst kata çok az etkilemektedir. Depremin büyüklüğüne göre depremi sömürme oranı değişebildiği için kesin bir oran veremeyebiliriz ancak benim görüşüm izolatörlerin depremin etkisini yüzde 10’a kadar düşürebildiğidir. 6 şiddetindeki bir deprem, 2 şiddetinde hissedilebilir. İzolatörlü binalarda deprem hissedilmeyebilir” dedi.

    “İzolatörler insanlarda bir güven oluşturdu”

    Proje koordinatörü Deniz Yıldız ise “Aslında bakarsanız bizim şartnamelerimiz izolatörler olmadan da binalar yıkılmayacak şekilde hazırlanmıştır. Deprem izolatörlü binada ise asıl özellik deprem anında bile hem depremi oluştuğu şekilde hissetmemek hem de deprem sırasında elektrik, mekanik, doğal gaz, su gibi sistemlerin kesintiye uğramayıp devam etmesini sağlamak başlıca görevleridir. Biz bunu yakın zamanda yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli depremlerde ve daha önceki depremlerde de gördük. Bu şekilde çalışan hastaneler, hiçbir şekilde elektrik kesintisine uğramadan, devam eden ameliyatların dahi durmaksızın deprem sırasında devam etmeleri için tasarlanmıştır. Deprem izolatörlerinin birinci etkisi sistemin kesilmemesine yöneliktir. Bizim hastanemizde de bin 20 izolatörle bu sistem vardır.

    Firmamızın yaptığı şu an devam eden, tamamlanmak üzere olan bütün hastanelerde izolatörlerimiz bulunmaktadır. Malatya ve Osmaniye’de de hastanelerimiz vardır. Deprem sonrası hepsini gidip inceledik ve binalarımızın depremden çok az etkilendiğini gördük. Binalar neredeyse 10-15 santim deplasmanlar yaşadı ancak dediğim gibi bizim hiçbir sistemimizde etkilenme olmadı. Tabii, bunun gibi örnekleri daha önce yaşanan Elazığ depreminde gördük. Adana’da ve oradaki hastanelerimiz de izolatörlü hastanelerimizdir. Bunlarda da sıva çatlağına kadar hiçbir deformasyon yaşamadık. O yüzden bunlar insanlarda bir güven oluşturmuş durumda. Bu anlamda bizim hastanemiz deprem sırasında toplanma alanı olarak gayet büyük olan otopark alanımızla güven merkezi olacağını tahmin ediyoruz” diye konuştu.

  • “İlk depremden sonra eve girmememiz lazımdı”

    “İlk depremden sonra eve girmememiz lazımdı”

    Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesi olan ve 7.6 şiddetli depremin ardından bölgeye çadırkent kuruldu. Depremzede vatandaşlar çadırkentlerde yaşamına devam ederken, depremin etkisinden kurtulamadı. Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7.7’lik ilk depremin ardından evine girmeyen depremzede Nedim Türkdağlı, binaların ağaç gibi çatırdayarak yıkıldığını söyledi.


    Çadırkentte Nedim Türkdağlı da, “Doğma büyüme Elbistan’lıyım. Pınarbaşı Mahallesi’nde oturuyorum. Depremde evimin içi patladı. Deprem sabaha karşı geldi. Ev beşik gibi sallanınca aniden yalınayak kendimi dışarı attım. Ağaçlar, diğer varlıklar sanki bir aydınlık oldu. Önce bir uğultu geldi, sonrasında da beşik gibi sallandı. Devletimizden Allah razı olsun. Memleketimiz burası, nereye gidelim? Yardım da ettim ben gelen yiyeceklere ve çalışmalara. 2-3 gün önce bir anne ve çocuklarını da canlı çıkardılar. Sedyelerle oluşturulan koridordan gönderdik. Bu Allah’tan gelen bir şeydi hiç karşı gelmeyiz. Bazen biraz sallanıyor insan da ürperiyor ama yine de Rabbim’den gelen bir şey. Devletimiz, milletimiz var olsun. Hepsi kenetlenmiş. Burada perişan halde değiliz yani şükürler olsun. Yiyecek içecek de var. Rabbim bizi uyardı sabah olan depremle. Eve girmesek iyi olurdu. İkinci depremde ben zaten dışarıdaydım. O da çok şiddetli oldu. Birinci de şiddetliydi ama içeri girmememiz lazımdı. Onun ardından şiddetli bir deprem oldu. Bir uğultu geldi, binalar sanki odun yarılması gibi ses çıkardı. Bizim bulunduğumuz yerde bina yan yattı kaldı ama diğer evler tek tek çöktü. Rabbime dua ettik ve biz hayatta kaldık. İstese Rabbim bizi de altında bırakırdı. Onun dediği olur” ifadelerini kullandı.

    Çadırkentte yaşayan 63 yaşındaki Zekeriya Karateke, “Depremde bir anda sallandık. Geldi gitti ama bizim evimiz yıkılmadı. Hasarı bilmiyoruz ama kendimizi dışarı attık kaçtık. Çadırkente geldik, burada 4 tane çadırımız var. Depremin korkusu hala var içimizde. Yine bir ara 3 sefer geldi gitti” dedi.

  • Depremzede çocuklara moral oldular

    Depremzede çocuklara moral oldular

    Düzce Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü bünyesinde hizmet veren Çocuk Üniversitesi depremzede çocukları yalnız bırakmadı. Kahramanmaraş merkezli 10 ilde yıkıma neden olan iki büyük depremden etkilenen ve aileleri ile birlikte Düzce’ye gelen çocuklara yaşadıklarını unutturmak için örnek bir çalışma yapıldı. Çocuk Üniversitesi eğitmenleri Evcek Yaşam Alanı’nda aileleri ile konaklayan çocuklar için eğlence düzenledi.

    Düzce Belediye Başkan Yardımcısı Oya Kocaman da yalnız bırakmadığı depremzede aileler ve çocukları ile yakından ilgilendi. Fiziksel etkinlikler, yüz boyama, pamuk şeker ve pasta kesimi yapılan etkinlikle çocuklar 10 gün önce meydana gelen depremde yaşadıklarını bir nebze olsun unuttu. Kendilerine verilen oyuncaklarla mutlulukları katlanan çocukların hali ise görülmeye değer oldu. Ailelerin memnuniyetle karşıladığı etkinlikler çocuklara psikolojik destek de sağladı. Eğitmenlerin yakından ilgilendiği çocuklar için hazırlanan farklı etkinlikler ilerleyen günlerde devam edecek.