Etiket: deprem

  • “En büyük seferberlik”

    “En büyük seferberlik”

    Türkiye, Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen ve 10 ilde yıkıma neden olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin yaralarını sarmaya çalışırken, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölgesi Ofisi’nden felakete dair yeni açıklamalar geldi. DSÖ Avrupa Bölgesi Direktörü Hans Kluge, düzenlenen çevrimiçi basın toplantısında yaptığı açıklamada, Türkiye’yi vuran ve Suriye’de de can kaybına neden olan depremin Avrupa bölgesinde son 100 yıldır görülen en büyük doğal afet olduğunu söyledi. Depremin yaralarını sarmanın zaman alacağını kaydeden Kluge, “Süreç ne kadar zaman alırsa alsın DSÖ, Türk ve Suriye halkının yanında olacaktır” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’nin iç savaştan kaçan Suriyeli mültecilere kapılarını açtığını hatırlatan Kluge, “Türkiye’nin yıllardır gösterdiği cömertliğin aynısını şimdi uluslararası toplumun da gösterme zamanı” dedi.

    En büyük seferberlik

    DSÖ’nün 75 yıllık tarihinde Avrupa bölgesindeki en büyük acil yardım ekibi konuşlandırma seferberliğini Kahramanmaraş depremi için başlattığının altını çizen Kluge, “Şimdiye kadar 12 acil sağlık ekibi Türkiye’ye gitti ve 10’u da yolda. Şu an 19 ülkeden uzman ekipler, Türkiye’nin devam eden mücadelesine katılarak acil yardım sağlık hizmeti sağlayacak” dedi.

    DSÖ’nün depremin yaralarını sarmak için 43 milyon dolarlık bir yardım kampanyası başlattığını da ifade eden Kluge, krizin büyüklüğü göz önüne alındığında rakamın artmasını beklediğini belirtti. “Türkiye’de tahminen 1 milyon insan evini kaybetti ve geçici barınaklarda yaşıyor. Türk makamlarına göre, tahminen 80 bin kişi hastanede tedavi görüyor ve bu da felaketten ağır hasar gören sağlık sistemi üzerinde büyük bir yük oluşturuyor” diyen Kluge, “Sağlık Bakanlığı’nın yanındayız” diye konuştu.

    Uluslararası topluma çağrı

    Türkiye ve Suriye’de yaklaşık 26 milyon kişinin insani yardıma ihtiyaç duyduğunu hatırlatan Kluge, tüm hükümetleri ve sivil toplum kuruluşlarını depremden etkilenen bölgelere destek sağlamak üzere iş birliği yapmaya çağırdı. “Türkiye’deki depremlerde şu an itibariyle 31 binden fazla insan hayatını kaybetti, yaralı sayısı ise 100 bine yaklaştı” diyen Kluge, DSÖ’nün her an Türk ve Suriye halkının yanında olacağını yineledi.

  • “Milletimle beraber biz bunun üstesinden geleceğiz”

    “Milletimle beraber biz bunun üstesinden geleceğiz”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığında (AFAD) açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin AFAD çalışanlarına güveninin tam olduğunu belirten Erdoğan, Türk milletinin bu felaketinde üstesinden geleceğini söyledi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
    “Bu büyük felaketin başından itibaren AFAD olarak tüm birimlerinizle büyük bir mücadeleyi sürdürdünüz sürdürüyorsunuz. Gece gündüz demeden devam eden bir mücadele. Bu felaket ‘asrın felaketi’ şeklinde de ifade ediliyor. Bu aslında çok çok mübalağalı bir ifade değil. Dünyadaki tüm deprem üzerinde söz sahibi olanlar, deprem konusunda konuşacak sözü olanlar gerçekten bizdeki bu felaketi bu şekilde ifade ediyorlar. Tabi ölenlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza şifalar diliyoruz. Bütünüyle bu mücadelemizi hep birlikte sonuna kadar vereceğiz. Dün İstanbul’da Çam Sakura Hastanesini ziyaret ettim. Hastanedeki yavrularımızı ve bu felaket esnasında doğumu gerçekleşen anneleri ziyaret ettim. Orada bir şeyi gördüm o da gerek annelerle gerek babalarda metaneti gördüm. Yavruların özellikle duruşu gördüm. Bunların içerisinde 2 aylık, 1 aylık yavrular var. Hatta daha doğumu yeni gerçekleşen olanlar vardı. Onları eşimle ziyaret ettik. Tabi büyük felaket, takip ediyoruz. Şimdi hedefimiz inşallah bir yıl içerisinde bizim bu konutları yeniden inşa ve ihya etmemiz lazım. Çünkü vatandaşlarımın dolaştığım 10 ilde ilk ilk söylediği şey konut. Benim evim ne olacak? İlk söyledikleri bu. Biz de diyoruz ki daha önce Van’da, Bingöl’de, İzmir’de, Manavgat’ta, Muğla’da, sel afetlerinde, Kastamonu’da bütün buralarda nasıl kısa zamanda bunları inşa ve ihya ettiysek inşallah burada da aynısını gerçekleştireceğiz. Hiç endişeniz olmasın çünkü bu millet bu tür felaketlerin altından bugüne kadar nasıl kalktıysa bundan sonra da kalkar ve kalkacağız. Sizler işin şu anda AFAD’ın merkezinden takipçisi olarak, yönlendiricileri olarak milletimize vereceğiniz sinyallerle, morallerle inşallah milletimiz de AFAD’dan aldığı işaretlerle Allah’ın izniyle yarına güvenle bakacaktır. Endişemiz yok, endişeniz olmasın. Biz size inanıyoruz, güveniyoruz ve İnşallah bu güne kadar nasıl olduysa bundan sonra da benim milletimle beraber biz bunun üstesinden geleceğiz. Çok teşekkür ediyorum, Rabbim yar ve yardımcınız olsun.”

  • Emre Aşık, milli takım formasını depremzedeler için hediye etti

    Emre Aşık, milli takım formasını depremzedeler için hediye etti

    Galatasaray’ın, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenenlere destek amacıyla Nef Stadyumu’nda yürüttüğü yardım çalışmaları devam ediyor. Bu çalışmalara, sarı-kırmızılıların eski futbolcusu Emre Aşık da katıldı. Aşık, stadyumdaki yardım merkezine gelerek malzemelerin paketlenmesine destek verdi.
    Eski milli futbolcu, ayrıca açık artırma ile satılması amacıyla sarı-kırmızılılar tarafından düzenlenecek müzayedeye 2002 Dünya Kupası’nda giydiği A Milli Takım formasını hediye etti.

     

  • THY bir haftada 182 bin kişiyi tahliye etti

    THY bir haftada 182 bin kişiyi tahliye etti

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından ilk andan itibaren bölgedeki vatandaşların yaralarını sarmak için harekete geçen Türk Hava Yolları (THY), 6-13 Şubat döneminde yürüttüğü çalışmalara ilişkin bilgi verdi.

    THY Basın Müşaviri Yahya Üstün, sosyal medya hesabından yaptığı bilgilendirmede, şunları ifade etti:

    “1041 sefer ile 186 bin 790 kişilik arama kurtarma ve yardım ekibini deprem bölgelerine ulaştırdık. 1013 sefer ile 182 bin 613 vatandaşımızın tahliyesini gerçekleştirdik. 108 kargo seferi ile 6 bin 708 ton yardım malzemesini afet bölgelerine sevk ettik. Bugün, planladığımız 89 sefer ile 16 bin 268 vatandaşımızın deprem bölgelerinden tahliyesini sürdüreceğiz.

    Bugün gerçekleştireceğimiz 14 kargo uçuşuyla yardım malzemelerini deprem bölgelerine taşımaya devam edeceğiz. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın uçağa evcil hayvanlarıyla alınabilmesi için istasyonlarımıza taşıma kafesi göndermeye başladık. Tahliye uçuşlarında ücretsiz biletleme işlemlerinizi mobil uygulamamız ve internet sitemizden yapabilirsiniz.”

    Tahliye uçuşlarının, rezervasyon yapmak kaydıyla ücretsiz devam ettiğini belirten Üstün, rezervasyonu olmayan vatandaşların da uçuşlarda yer olması durumunda uçağa sırayla ücretsiz kabul edildiğini kaydetti.

    Üstün, 75 bin kişilik THY ailesi olarak her koşulda vatandaşların yanında olmaya devam edeceklerini vurguladı.

  • Esnafın kredi borcuna erteleme

    Esnafın kredi borcuna erteleme

    Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6’lık depremler sonrası bölgede arama kurtarma çalışmaları devam ederken, bölgedeki esnafa yönelik yeni bir karar alındı.

    Deprem bölgesindeki esnafın Halk Bankası’na olan kredi borçları 6 ay ertelendi.
    Ertelemeye ilişkin Cumhurbaşkanı kararı Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlandı.

     

    HANGİ BORÇLARI KAPSIYOR?

    Ertelemeden kaynaklı faizi Hazine karşılayacak. Erteleme kararı, vadesi 6 Şubat’tan itibaren 6 ay içinde dolacak tüm kredi borçlarını kapsıyor.

  • İsrailli hekim, enkazdan çıkan kardeşleri hayata döndürdü

    İsrailli hekim, enkazdan çıkan kardeşleri hayata döndürdü

    10 ilde yıkıcı hasara neden olan, Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüklerinde meydana gelen depremlerde dünyanın dört bir yanından arama kurtarma ve sağlık ekibi görevlendirildi. Depremde zarar gören insanlara yardımcı olmak için ailesini, işini, evini ve konforunu bırakarak Türkiye’ye gelen heyetler arasında İsrailliler de yer aldı. İsrail sağlık heyetinde pratisyen hekim olarak görev yapan Lidor Peretz, depremin 9. gününde, başından geçenleri İHA muhabirine anlattı.

    “Türklere umut olmak için geldik”

    İsrail sağlık heyetinin yoğum bakım ünitesinde görev yaptığı bilgisini veren Peretz, “Ünitemizde on dokuzdan fazla hastayla ilgilendik, ilgileniyoruz. Bunlardan yedisi çocuktu. Çok çok duygusal bir an hatırlıyorum. İki hasta aldık. İlki 7 buçuk yaşındaki bir erkek çocuktu. Düşük vücut ısısı olan hipotermi ve uzun süredir hareket etmediği için kaslarda hasar olmasına neden olan rabdomiyoliz ile geldi ve şiddetli dehidrasyonu vardı. Ekibi hatırlıyorum, meslektaşlarımla onu çevreledik. Ona elimizden geldiğince yardım ettik. Ve sonuç inanılmazdı. Hayata döndü. Bu gerçekten inanılmaz bir andı. Harikaydı. İkinci hastamız da onun kardeşi olan 2 buçuk yaşındaki bir erkek çocuktu. Ne yazık ki ailelerin diğer üyeleri hayatlarını kaybetti ama iki kardeşin bir araya gelmesi bizim için çok duygulandırıcıydı. İşte bunun için geldik. Bu yüzden geldik; yardım etmek, bu hikayeleri bulmak, bu insanlara sahip olabilecekleri en iyi yaşam için umut vermeye geldik” dedi.

    “Burada olmaktan gurur duyuyoruz”

    Ekiplerinde 10 üyeleri olduğunu dile getiren Peretz, “Çoğu hemşire. Yoğun bakımda ise dört uzmanımız var. Ben bu görev sırasında onlara yardımcı olan bir pratisyen hekimim. Elimizden geleni yaptık. Yoğun bakım ünitesi, depremden kurtulanların bir parçası olmayan birçok hastayla ilgilendi. Mekanik ventilasyona ihtiyaç duyanlar, çeşitli dahili ve diğer tıbbi sorunları olanlar için diğer genel durumlar gibi. Bunu, hastaneyi yeniden hayata döndürmek için burada da görevlendirilen Türk ekibiyle birlikte görebildik. Bu bizim için oldukça duygusal ve şaşırtıcıydı. Şehrin canlandığını ve Türkiye’nin yeniden canlandığını görmek güzel. Ve burada olmaktan çok çok keyif aldık. Burada olmaktan gurur duyuyoruz” diye konuştu.

    “Irkı ne olursa olsun, cinsiyeti ne olursa olsun, herkes buraya yardıma geldi”

    Yaşanan afeti değerlendiren Peretz, şunları söyledi:

    “Maalesef çok kötü bir durum. Öngörülemeyen bir şey. Her yerde olabilir. İsrail’de bile olabilir bugünlerde. Çünkü aynı tektonik levhaları paylaşıyoruz. Tüm ülkelerden, dünyanın her yerinden gelen ekipleri görebildik. İsrail tarafı, hiçbir önyargı olmaksızın, hiçbir fikir ayrılığı gözetmeksizin yardım etmek, dünyayı birleştirmek için buraya geldi. Irkı ne olursa olsun, cinsiyeti ne olursa olsun, herkes buraya yardıma geldi. Ne yazık ki, sonuçlar çok çok berbat oldu. Burada çok can kaybımız oldu. Ama aynı zamanda çok çok başarılı hikayeler. Tünelin sonundaki ışık göründü. Bu bizim için bir umut.”

    “Türk halkı bize gerçekten saygı duydu ve bizi kabul etti”

    Dünyanın dört bir yanında görevlendirilen heyetler arasında İsrail heyeti için gönüllü olduğunu ifade eden Peretz, “Her birimiz gelip yardım etmek için işimizi ve hayatımızı bıraktık. Bu bizim için önemli. Bu, ulusal misyonumuzun bir parçasıdır: Yapabileceğimiz her yerde yardım etmek. Orduda komutanım tarafından gönüllü olarak görevlendirildim. Ama bunu sıcak bir kalple yaptım. Burada bulunmaktan asla gücenmedim. Burada olmaktan keyif aldım. Türk halkı bize gerçekten saygı duydu ve bizi kabul etti. Elimizden geldiğince onlara yardım edebildik” şeklinde konuştu.

  • “En büyük göçü alacak kent Mersin”

    “En büyük göçü alacak kent Mersin”

    Seçer, katıldığı bir televizyon programında, Karahmanmaraş’ta meydana gelen ve 10 ilde yıkıma neden olan depremlerle ilgili açıklamalarda bulundu. İlk gün gözlemlerinin, bu tahribatın büyük olduğu yönünde olduğunu ve sabah erken saatlerde bölgeye ekipleri sevk ettiklerini belirten Seçer, “Hemen arama-kurtarma ekiplerini bölgeye gönderdik. İkinci gün Genel Başkanımız ve İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya belediye başkanlarımızla beraber bölgeye gittik. Durumu gözlerimizle gördük. Bir gün ara verdikten sonra o bölgeleri tekrar dolaşma, görme imkanımız oldu. Tahribat çok büyük onu söyleyebilirim” diye konuştu.

    Mersin Büyükşehir, Hatay’da çadır kent kuruyor

    Hatay’da çadır kent kurdukları bilgisini paylaşan Seçer, “300 çadır, ilk etapta 30 konteyner, bir 50 konteyner daha gidiyor toplam 80 konteynerlik bir konteyner kent oluşturuluyor. Zaten şu anda oranın en büyük sorunu da o. Diğer taraftan diğer belediyelerimiz de yoğun çaba içerisinde. Onlar da özellikle bu barınma sorununu giderecek tedbirler aldı. Çadır kentler, konteyner kentler konusunda da çok değerli çalışmalar yapıyorlar” ifadelerini kullandı.

    “En yoğun göçü alacak kent Mersin”

    Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü’nün depremden sonra yaşanan ve Mersin’in de aralarında bulunduğu yoğun göç dalgasını yaşayan iller hakkındaki tespiti hakkında da değerlendirmelerde bulunan Başkan Seçer, şunları söyledi:
    “Çok güzel tespitler yapmış. Mutlaka Antalya’ya, İstanbul’a, İzmit’e gidecek, başka yerlere gidecek ama en yoğun göçü alacak kent Mersin. Neden? Bizim kentimizde deprem bölgesindeki 10 ilin tamamında yaşayan insanların yakınları, akrabaları var. Yani bir yerden, bir felaketten ya da farklı bir sorundan kaçıp bir başka yere göç edecekseniz, sizin iletişiminiz olması lazım. İletişim kuracağınız insanların olması lazım. Bu anlamda da Mersin onlar için çok cazip bir yer. Mesafe olarak çok cazip bir yer, gelişen bir kent, istikballi bir kent. Bu anlamda da Mersin çok yoğun göç alacak.”

    “Bugüne kadar Mersin’e minimum 200 bin insan gelmiş”

    Büyükşehir Belediyesi olarak her gece saat 00.00’da kentin günlük su tüketimini ölçtükleri hakkında bilgi veren Seçer, “1 Şubat gününden, dün gece 00.00’a kadar Mersin’de su tüketimi yüzde 9 oranında artmış. Bu şu anlama geliyor; bugüne kadar Mersin’e minimum 200 bin insan gelmiş. O da şehir içme suyu şebeke suyundan kullanan vatandaşların ölçümü bu. Hem o bölgedeki bizim hemşerilerimiz geliyor, diğer taraftan sığınmacılar da geliyor. Şimdi zaten Mersin’in 1.9 milyon yerli nüfusu var. 260 bin kayıtlı sığınmacısı var, kayıt dışını koyun. Son Ukrayna-Rusya meselesinden sonra bölgeye gelen insanları koyun. Yaklaşık olarak 400 bin de ilave bir ‘yük’ de taşıyor. Yaz nüfusunu 150 bin koyun. Şimdi 1.9 milyon nüfusu olan resmi olarak bir kent 2,5 milyonları konuşacak. Şimdi tablo bu” şeklinde konuştu.

    “Plansız, programsız gittiğimiz noktada Mersin çöker”

    Mersin’in ve Mersinlilerin depremzedeleri bağrına basacağından emin olduğunu vurgulayan Başkan Seçer, yaşanan bu göçlerin planlı bir şekilde yapılmasına da işaret etti. Seçer, “Onları bağrımıza basacağız. Neticede insanların evi yıkılmış, çaresizlik içerisinde. Gittim gördüm. Bir insan olarak, bırakın siyasetçiyi, ben de bir babayım, ben de bir insanım. Muazzam bir acı yaşanıyor. Biz onlara kol kanat gereceğiz. Neticede ben bir kamu görevlisiyim. Benim kullandığım kaynak onlara ait. Elbette ki seferber edeceğim bütün imkanlarımı. Bu insanları sahipleneceğiz, hiçbir sıkıntı yok. Mutlaka çaresi düşünülür, eksik vardır, fazla vardır. Bir projeksiyon yaparsınız. ‘Bundan sonraki süreçte ben bu krizi nasıl yöneteceğim?’ dersiniz. Hepsini yaparsınız ve güçlü devletseniz ki, hep ağzımızı açtığımız zaman ‘Türkiye güçlü’ diyoruz, ‘Mersin güçlü’ diyoruz. Biz bunları yaparız, hiçbir sorun yok. Ama plansız, programsız gittiğimiz noktada Mersin çöker” dedi.

    “Vatandaşlarımızın yaralarının bir an önce sarılması için vazifemizi yapacağız”

    Bölgedeki vatandaşların yaralarının sarılması için çalışmaya devam edeceklerini vurgulayan Başkan Seçer, “Bundan sonraki süreçte bir an önce hem tahrip gören kentlerimizin hem o bölgelerden kendi bölgelerimize gelen insanların tekrar yeniden yapılanması için vatandaşlarımızın yaralarının bir an önce sarılması için acılarının unutulması için biz vazifemizi yapacağız. Bu hem idari hem hukuki hem de insani vazifemiz. Mücadelemizi çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.

  • Depremin kahramanları kente döndü

    Depremin kahramanları kente döndü

    Osmangazi Belediyesi Sivil Savunma Birimi ekipleri, Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen ve 10 ili etkileyen depremlerin hemen ardından 6 araç ve 38 kişi ile bölgeye intikal ederek, depremzedelerin yardımına koştu. Kısa sürede bölgeye ulaşan ekipler, vakit kaybetmeden arama kurtarma çalışmalarına başladı. Kahramanmaraş kent merkezinde arama kurtarma çalışmaları gerçekleştiren ekipler, depremin 28’inci saatinde çöken 8 katlı Sözler Apartmanı’nın enkazından 17 yaşındaki Dilara Aktaş’ı kurtarmayı başardı. Bir can daha kurtarmak adına arama kurtarma çalışmalarına devam eden ekipler, Kahramanmaraş’ın Öksüzlü Köyü’nde de 17 yaşındaki Irmak Durak’ı 42 saat sonra canlı çıkartmanın mutluluğun yaşadı.

    Osmangazi Belediyesi Sivil Savunma Birimi ekipleri, Türkiye’yi yasa boğan depremin 138’inci saatinde, Kahramanmaraş Cumhuriyet Bulvarı üzerinde yer alan 5 katlı Kiraz Apartmanı’nın enkazından baba Celal Taşan, anne Yasemin Taşan ve 17 yaşındaki çocukları Ensar Taşan olmak üzere aynı aileden 3 kişiyi enkazdan sağ çıkartarak tüm Türkiye’ye sevinç yaşattı.

    Bölgede 10 gün boyunca zamana karşı mücadele ortaya koyarak arama kurtarma çalışmaları yürüten ekipler, 5 kişiyi enkazdan kurtarmanın mutluluğu ve gururu ile birlikte kente döndü. Ekipleri, Soğanlı’daki şantiye birimleri girişinde mesai arkadaşları alkışlarla karşıladı.

    Deprem bölgesinde olduğu için Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın yer almadığı karşılamada, AK Parti Osmangazi İlçe Başkanı Ufuk Cömez, belediye başkan yardımcıları, birim amirleri ve belediye personeli, depremin kahramanlarını bağrına bastı. Mesai arkadaşları ve aileleriyle kucaklaşarak duygusal anlar yaşayan arama kurtarma ekibine Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Cem Kürşad Hasanoğlu, afet bölgesindeki üstün gayretlerinden dolayı teşekkür ederek çiçek verdi.

    “Kalbimiz orada kaldı”

    Deprem bölgesine ilk gittikleri andan itibaren zamana karşı yarıştıklarını belirten Osmangazi Belediyesi Sivil Savunma Birimi ekipleri, “Bölgeye ilk giden ekiplerden biriyiz. Saatler sonra enkazın altından 17 yaşındaki Dilara Aktaş’ı kurtardığımızda büyük mutluluk yaşadık. Bu sevinç ve umut, çalışmalarımızda bize büyük güç verdi. Daha sonra 4 vatandaşımızı daha enkazdan sağ çıkarabilmeyi başardık. Devletimizin bütün kurumları bölgede elinden geleni yapıyor. Büyük bir dayanışma içinde kurtarma çalışmaları ve yardımlar devam ediyor. Osmangazi Belediye Başkanımız Mustafa Dündar da bize büyük destek verdi. Her fırsatta bizi arayarak durumumuz hakkında bilgi aldı, ihtiyaçlarımızı karşıladı. Bursa’ya döndük ama kalbimiz orada kaldı. İnşallah yaralarımızı en kısa sürede sararız.” dedi.

  • Tayvanlı ekip ekipmanlarını Türkiye’ye bağışladı

    Tayvanlı ekip ekipmanlarını Türkiye’ye bağışladı

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Türkiye’ye 130 kişilik arama kurtarma ekibi gönderen Tayvan, deprem bölgesindeki çalışmalarını tamamlayarak ülkesine döndü. Ekip, ülkelerine dönerken yanlarında getirmiş oldukları kazı araçları, çadır, elektrik jeneratörleri ve tıbbi malzemelerin bulunduğu 4 tonluk ekipmanı AKUT’a bağışladı.

    Tayvan Başbakanı Chen Chien-Jen, yaptığı açıklamada, 21 Eylül 1999 senesinde Tayvan’ın Nantou şehrini vuran depremin ardından Türk arama kurtarma ekibinin hemen yardıma koştuğunu vurgulayarak, bu durumun Türkiye- Tayvan dostluğunu ilerletmesini umduklarını söyledi.

    Tayvan daha önce de hükümet olarak Türkiye’ye 2.2 milyon dolarlık yardım yapacaklarını duyurmuş, Tayvan’da açılan yardım hesaplarına Tayvan halkı tarafından 200 milyon TL’den fazla para bağışlanmıştı.
    Öte yandan Taipei’deki Türk Ticaret Ofisi ve Tzu Chi Vakfının başlattığı kampanyada depremzedeler için 200 tonun üzerinde kıyafet ve ihtiyaç malzemesi toplanmıştı.

  • Hatay’da 202’nci saatte inanılmaz dönüş

    Hatay’da 202’nci saatte inanılmaz dönüş

    Depremin 9’uncu günü 202’nci saatinde Antakya Cumhuriyet Mahallesi Çiper Apartmanı’nda iş makinesi enkaz çalışması sırasında canlı birisi olduğu fark edildi. 911 arama kurtarma ekiplerinin müdahalesiyle isminin Emine Akgül olduğu çevredeki vatandaşlardan öğrenilen 26 yaşındaki kadın, enkaz arasından çıkarıldı. Ağır yaralı ve yarı baygın olduğu söylenilen Akgül ambulans ile hastaneye kaldırıldı.

    911 Arama Kurtarma ekibi başkanı Mustafa Gürsoy, “Kepçeci kardeşimiz durumu fark edince ekiplere haber verdi. Etraftaki herkes de yardımcı oldu, sağ olsunlar hep birlikte enkaz altında kalan kızımızı sedyeye koyduk. Sedyeye koyarken hissettik, ayakları soğuktu. Soğumaya başlamıştı ama bilinci yerindeydi. Allah’a şükürler olsun. Böyle şeyler bizim umudumuz oluyor” dedi.

    911 ekibi üyesi Zişan Köşe ise yaşananları anlatarak, “Bize ihbar geldiği andan itibaren ekip olarak intikal ettik. Gerekli çalışmaları diğer ekiplerle koordine olarak vatandaşımızı canlı bir şekilde sağ salim çıkardık” diye konuştu.