Pembe Tek Boynuz

Etiket: deprem

  • Minik öğrencilerden büyüklere deprem dersi

    Minik öğrencilerden büyüklere deprem dersi

    Mehmet Kutsi Begdeş ilkokulu 4-A sınıfı öğrencileri öğretmenleri Mehtap Öztürk ile birlikte yapmış oldukları bu afişleri ve broşürleri ilçe merkezindeki işyerleri ve kurumların vitrinlerine, camlarına birlikte asarak deprem öncesi ve sırası neler yapılacağını anlatmaya çalıştılar.

    4-A sınıfı öğretmeni Mehtap Öztürk, “Bizler matematik, Türkçe veya diğer dersleri öğretmenin, öğrenmenin dışında deprem ülkesinde yaşadığımızı unutmamak için Kahramanmaraş merkezli depremin yıl dönümünde öğrencilerimizle birlikte farkındalık oluşturmak istedik ve bu nedenle “Risk Alma Önlem Al” başlığı altında öğrencilerimizin vatandaşlara deprem öncesi ve sonrası alınması gereken önlemleri anlatmak amacı ile afişler ve broşürler hazırladık. Broşürleri dağıtarak afişleri asarak farkındalık oluşturarak konuya dikkat çekmeye çalıştık” dedi.
    Kurum amirleri ve esnaflar bu farkındalıktan duydukları memnuniyeti belirterek öğrencilere teşekkür ederek onlara çeşitli ikramlarda bulundular.

  • ‘‘Eşi benzeri görülmemiş nüfus göçü oluştu”

    ‘‘Eşi benzeri görülmemiş nüfus göçü oluştu”

    Türk Kızılay’ı Kilis Şubesi tarafından, konteyner kentte kalan çocuklara yönelik etkinlik düzenlendi. Etkinlikte Kızılay personelleri, depremin yıl dönümü dolayısıyla kent merkezinde kurulan geçici barınma merkezlerindeki çocuklarla bir araya gelerek çeşitli hediyeler verildi. Asrın felaketinde yakınları ve evlerini kaybeden 10 depremzedeye psikososyal destek hizmeti sunarken, 350 bin depremzedeye de temel ihtiyaç malzemeleriyle desteklerde bulunuldu.

    “Hava çok soğuktu ve ihtiyacımız olan gıdayı bulmakta zorlanıyorduk”

    Depremde hasar alan illerden biri olan Kilis için anlamlı bir etkinlik düzenlediklerini belirten Türk Kızılay’ı Kilis Şube Başkanı Adnan Erdoğan, ‘‘ Depremden hemen sonra gönüllü arkadaşlarımızla irtibata geçerek çok kısa sürede belirlemiş olduğumuz alanda toplandık. Hava çok soğuktu ve ihtiyacımız olan gıdayı bulmakta zorlanıyorduk. Kilisin yardımsever esnafları hemen bizlere el uzattı ve istediğimiz gıdaları bizlere verince bizlerde ihtiyaç sahiplerine götürdük. Güneş doğmaya yakın hemen arkadaşlarla yemekhanelere giderek belirlemiş olduğumuz ekip arkadaşlarımızla süreci hızlandırmaya başladık” dedi.

    ‘‘Eşi benzeri görülmemiş nüfus göçü oluştu”

    6 Şubatta yaşanan depremde Kilis’e yakın illerdeki afetzedelerin yerleştiğini ve İl nüfusunun 3 katı kadar arttığını söyleyen Başkan Erdoğan, ‘‘Depremde yakınlarını ve evlerini kaybeden afetzedeler Kilis’e yerleşti. Bu rakam yaklaşık 350 bin sayılarına ulaştı. Ekip arkadaşlarımız kent genelindeki nüfus artışının farkında oldukları için giyecek, yiyecek, ısınma gibi vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşılamak için ellerinden gelenin fazlasını yaparak destek sağlamaya çalıştık” ifadelerini kullandı.

    ‘‘Faydalanıcıya nefes egzersizi verirken elimin titrediğini gördüm”

    Depremde evlerini bırakarak kendi ve yakınlarının can sağlığı için koşarak evden çıkan vatandaşları sakinleştirmeye çalışırken elinin titrediğini dile getiren Psikososyal Destek Uzmanı Dilara Kızıl,‘‘ Depremden hemen sonra çantamı hazırlayıp dışarıya çıktım. Üzerimde Kızılay’a ait mont vardı ve vatandaşlar bana geliyordu. Benimle konuşan komşumun çok korktuğunu gördüm ve hemen sakinleştirmek için nefes egzersizi yapmam gerekiyordu. Birinci dakikadan sonra karşımdaki kişinin nefes alış verişi ve vücudundaki titreme düzelmişti ama elini tuttuğumum faydalanıcının altında kendi elimin titrediğini fark ettim çünkü ben de çok korkmuştum. Daha sonra Kızılay ailesi olarak belirlenen adreste toplandık ve hemen diğer vatandaşlara ulaşmaya başladık ve depremin ilk günü çok zordu. Depremzedeler için kente gelen diğer kurumlarla birlikte yaklaşık 10 bin vatandaşın yaralarını sarmaya çalıştık ve uzun süre onların yanında olduk” diye konuştu.

  • 72. saat sonra kurtarılmıştı

    72. saat sonra kurtarılmıştı

    6 Şubat 2023’de Kahramanmaraş’ta meydana gelen asrın felaketi olarak adlandırılan depremlerin birinci yıl dönümünde tüm yurtta anma programları düzenlendi. İstanbul Arnavutköy’de de Fenerbahçe taraftarları, depremde hayatını kaybedenler için anma programı düzenledi. Programda depremde yaşamını yitirenler için okunan Kur’an-ı Kerim’in ardından Antakya’da cenaze çıkartma göreviyle gönderildikleri enkazda 72. saatte 5 yaşındaki Hazal’ı canlı olarak kurtaran gönüller, minik kızla 1 yıl sonra telefonda görüntülü olarak görüştürüldü. Duygusal anlar yaşanırken, enkazdan çıkartılan Hazal’ın Fenerbahçeli olması nedeniyle kendisine Fenerbahçe forması yaptırılarak gönderildi.

    “Kendi kızım karşıma geldi ilk enkazdan çıkartırken”

    Tam bir yıl sonra kurtardığı kız çocuğu ile tekrardan konuşma fırsatı yakalayan Temur adlı gönüllü, “Ben arama kurtarma gönüllüsü ve eğitmeniyim. Hazal ile ilgili bir şey konuşulduğunda o güne tekrar tekrar geri dönüyoruz. Ülkemiz deprem bölgesi ama tekrarda kurtarılma ihtiyacı olmayacak şekilde yaşamayı nasip etsin Rabbim bize. Ben kendi kızım karşıma geldi ilk enkazdan çıkartırken. Çalışma anında yapılması gerekenleri yaptık ama perde arkasında üzüldük ve ağladık. Daha öncesinde biz enkaza girdiğimizde arama yapılmıştı. Biz o binadaki faaliyetler hususunda bilgi aldık. Burada zaten arama yapılmış, biz yapmayalım demedik, tekrar bir arama yaptık ve Hazal’ın sesini duyduk. Biz ses geliyor mu, yoksa duymak istediğimiz ses mi bu anlayamamıştık. Biz o binadan tam 4 kişiyi çıkarttık” dedi.

    “Tam bir yıl geçti, duygularımız değişmedi”

    Arama kurtarma gönüllüsü olan Mücahit Edkü de, “Ben de arama kurtarma gönüllüsüyüm. Devletimizin bize vermiş olduğu imkan ve AFAD koordinasyonunda Hatay’daydık. Hazal bize gerçekten umut olmuştu. Biz o binadan ve yan binalarından onlarca insanı kurtardık. Üzerinden bir yıl geçti, duygularımız hiç değişmedi” şeklinde konuştu.
    Depremde Türkiye’nin birçok noktasından arama kurtarma gönüllüleri, deprem bölgesine giderek çalışmalara katılmıştı. Arnavutköy’den Hatay’a giden bir grup gönüllüye de Antakya ilçesinde AFAD koordinasyonunda çalışmalarını yürüttüğü esnada bir enkazdan cenazelerin çıkartılması görevi verilmişti. Ekip enkaza iş makineleri girmeden önce son kez sesli dinleme yaptıklarında 5 yaşındaki Hazal’ın ağlama sesini duymuş ve depremin 72. saatinde Hazal ve annesi Betül Güner’i enkazdan sağ kurtarmıştı. Enkazdan sağ salim çıkartılan Hazal, arama kurtarma ekiplerinin “Su içer misin?” sorusuna verdiği “Daha muayene olmadım” cevabıyla hafızalara kazınmıştı.

  • Deprem sonrası sokak köpeklerinin mekanı oldu

    Deprem sonrası sokak köpeklerinin mekanı oldu

    6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli depremlerde Diyarbakır’da yıkılan 6 binadan biri olan Galeria İş Merkezi’nin bulunduğu alanın çevresi telle kapatıldı.

    Depremin 1. yılı geride kalırken, 89 kişinin hayatını kaybettiği iş merkezinden geriye boş bir alan kaldı. Alanın telle kapatılmasından sonra ise sokak köpekleri burada toplanmaya başladı.

  • “Depremle yaşamayı ve yenmeyi öğrenmemiz gerek”

    “Depremle yaşamayı ve yenmeyi öğrenmemiz gerek”

    PAÜ Şemsettin Terzioğlu Deprem Bilimi ve Mühendisliği Laboratuvarında deprem simülasyonu ile farkındalık ve bilinçlendirme eğitimi verildi. 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş depremleri anısına düzenlenen eğitim, Zahide Kaynak Dinçer Ortaokulundan gelen öğrencilere Pamukkale Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Halil Kumsar tarafından gerçekleştirildi. 6 Şubat depremlerinde vefat eden vatandaşlarımız için saygı duruşu ile başlayan etkinliğe PAÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Nuri Ağdağ, Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı ve Jeoloji Mühendisleri Odası Denizli Şube Başkanı Doç. Dr. Barış Semiz, İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürleri, okul idarecileri, öğretmen ve öğrenciler katıldı.

    6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenlere başsağlığı dileyerek açılış konuşmasına başlayan Dekan Prof. Dr. Ağdağ, “Ülkemiz 1999 yılında büyük bir deprem yaşadı, yakın zamanda sizlerin de ileride hatırlayacağınız geçtiğimiz yıl 6 Şubat’ta yaşadığımız depremleri yaşadı. Çok fazla sayıda can kaybettik. Dolayısı ile bu konuda ülke olarak uyanık olmak durumundayız. İnşaat mühendisliği olarak depremle mücadele adına çalışmalar yapıyoruz. 6 Şubat depremlerinden sonra yapılan binaların yapımı ile ilgili olarak da hem jeoloji mühendisliği bölümünden hocalarımız hem de inşaat mühendisliği bölümünden hocalarımız sürekli deprem bölgesindeki on ile gittiler hala da gitmekteler. Temel amacımız, Türkiye deprem bilincinde olan bir ülke olmalı ve bu bilince sahip olduktan sonra da depreme dayanıklı sağlam binalar yapmalı. Sizler de bu öğrencilik döneminizden itibaren bu konudan haberdar olarak, bu konularda fikir sahibi olarak yetişecek olmanız bizler için çok önemli” dedi.

    “Depremle yaşamayı ve yenmeyi öğrenmemiz gerek”

    Depremin bir gerçek olduğuna işaret eden Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan da “Sizlerin deprem konusunu anlamanız, daha sonra bu konularda icraatlarda bulunmanız bizler için çok önemli. Yarın siz de bir inşaat yaparken, ‘nereye inşaat yapacağız’ sorusunu sormanız çok önemli. Çünkü ülkemiz deprem ülkesi olduğu için hiçbir zaman depremden kurtuluşumuz yok. Bununla yaşamayı ve yenmeyi öğrenmemiz gerek. Depreme dayanıklı binalar yapacağız. Sonuçta üniversitemizde bir deprem laboratuvarı var. Halil Hocamız sağ olsun onun sayesinde Denizli’nin ülkemizin hizmetine açtık. Burada böyle bir ortamda sizleri görmek beni çok mutlu etti. Bu tür eğitimleri sürekli yapmamız gerekiyor. Halil Hocamız Türkiye’de deprem ve jeoloji alanında önde gelen uzman hocalarımızdan biridir. Kendisinin çok büyük emekleri var. Bu cihazların buraya kurulmasında, deprem araştırma merkezinin kurulmasında bize yine bağış yapan Şemsettin Terzioğlu’na da buradan teşekkür ediyoruz. Buranın yapılmasının hiçbir önemi yok önemli olan bizim kendi genç beyinlerimize deprem konusunu yerleştirip ona göre inşaatların yapılmasını sağlamaktır. Kimseyi eleştirmeyeceğiz. Kimseyi suçlamayacağız. Yapacağımız bir tek şey var. Önce kendi bahçemizin önünü süpüreceğiz. Toplumu bilinçlendirmemiz gerek, onlar bizlerin geleceğidir. Biz öyle yaparsak düzeleceğiz, depremle mücadele edebileceğiz. Bizler depreme yenildik ama bu gençler depremi yendi diyebileceğiz. Geldiğiniz için çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

    7.5 büyüklüğündeki bir deprem canlandırıldı

    Konuşmaların ardından Prof. Dr. Halil Kumsar eğitime katılan öğrencilere deprem ile ilgili temel farkındalık bilgileri içeren bir sunum yaptı. Ardından Prof. Dr. Kumsar ortaokul öğrencilerine PAÜ Şemsettin Terzioğlu Deprem Bilimi ve Mühendisliği Laboratuvarı’nda bulunan deprem sarsma cihazları ile deprem simülasyonu üzerinden de bir sunum yaparak, çeşitli bilgiler verildi. 7.5 büyüklüğünde ve 600 gal değerinde bir depremin canlandırıldığı simülatörü ilgiyle takip eden öğrenciler, depremin neden olabileceği hasara gözleriyle şahit oldu.

    Deprem konusunda bilinçlenmenin ve eğitimlerin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Halil Kumsar, “Ülkemizin geleceği olan gençlerimizi, ortaokul öğrencilerimize burada deprem eğitimi verdik. Önce depremi anlattık. Sonra Japonya’dan getirttiğimiz deprem sarsma masası üzerinde gösterdik. Bu cihaz elektromanyetik sistemle çalışıyor. En az 600 gale kadar ivme verebiliyoruz. Bina, zemini, faylanma modellerini kullandık. Her altı suyu etkisini de gösterdik. Öğrencilerimiz burada hepsinin canlı bir şekilde gördüler. İleride sorumluluklarını yerine getirmenin insanlık ve ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu gördüler. Ülkemizde bireylerin sorumluluklarını dört dörtlük yerine getirmesi durumunda depremler sırasında can ve ekonomik kaybımızı azaltacağız. Ülke olarak bunu yapabilmemiz için bilimsel gücümüz var, alt yapımız var. Biz sadece disiplinli ve koordineli olmak zorundayız” şeklinde konuştu.

    Eğitimin çok faydalı olduğunu ve merak ettiği sorulara cevap bulduğunu ifade eden öğrencilerden Zeynep Kart ise deneyimlerini şu sözlerle paylaştı:
    “Burada güzel şeyler öğrendim. Deprem olduktan sonra konuşulanları anlamıyordum. Buraya geldikten sonra dinlediğim sunumla ve gözlemlediğim simülasyonlarla taşlar kafamda yerine oturdu. Aklıma takılanları da profesörümüze sordum. Gayet iyi anlamış durumdayım. Benim için çok faydalı oldu. Jeolojiye merak duyan kişilerin buraya gelip görmeli”

  • Ağrı’da depremde hayatını kaybedenler anıldı

    Ağrı’da depremde hayatını kaybedenler anıldı

    Ağrı Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ile İl Müftülüğü iş birliğinde gerçekleştirilen “6 Şubat Depremi Anma Programı”, Merkez Camii’nde yapıldı. Programa, Gençlik ve Spor İl Müdürü Fedai Din, İl Müftüsü Necati Şafak, gençlik liderleri, gönüllü gençler ve vatandaşlar katıldı. Programda, depremde hayatını kaybedenler için Kur’an-ı Kerim okunarak, İl Müftüsü Necati Şafak tarafından dua edildi. Dua sonrası, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından vatandaşlara çorba ikramında bulunuldu.

  • Depremin sembolü olmuştu, Ateşimiz hiç sönmedi

    Depremin sembolü olmuştu, Ateşimiz hiç sönmedi

    Kahramanmaraş’ta 9 saat arayla meydana gelen 2 depremin sebep olduğu büyük yıkımda, enkaz altında hayatını kaybeden kızının elini tutan Mesut Hançer’in fotoğraf karesi akıllardan hiç çıkmadı. Hançer ailesinin de acısı halen dinmedi. Depremin yıldönümünde konuşan Mesut Hançer, “Bu acı tarif edilemez ama evlat acısı daha kötüymüş, hepsini unutturdu. Evlat hiç unutulmadı. 1 yıldır ateşimiz sönmedi. Acısını, özlemini daha kötü çekiyoruz” dedi.

    Hançer, büyük yıkımda sadece kızını değil, ağabeyini ve annesini de kaybetti. Hançer, “O fotoğraf karesi nasıl bir çaresizlikti. O şekilde görmek çok kötü bir acı. Kızın, evladın o şekilde orada beton yığınlarının atında tarif edilemiyor. Zaman geçiyor ama bizim acımız hiç geçmiyor. Mezarlığı hiç boş bırakmıyoruz, ikinci adresimiz burası oldu. Ankara’dan geldiğimizde direkt oraya gidiyoruz” diye konuştu. Depremde, kızını ve yakınlarını kaybeden ve evinden barkından olan Hançer ve ailesine, Gülseven Medya Grup Başkanı Necat Gülseven ve eşi Ebru Yaşar sahip çıkmıştı.

  • Depremde hayatını kaybedenler Batman’da anıldı

    Depremde hayatını kaybedenler Batman’da anıldı

    Kudret Camisinde depremde hayatını kaybedenler için Kur’an-ı Kerim okundu ve dua edildi. Cami çıkışında vatandaşlara lokum ikram edildi. Anma programına Batman Valisi Ekrem Canalp, Batman Üniversitesi Rektörü İdris Demir, AFAD İl Müdürü Fevzi Bakır, yerel yöneticiler ile vatandaşlar katıldı.

    Anma programı sonrası konuşan Batman Valisi Ekrem Canalp “Bugün Kahramanmaraş depremin üzerinden tam 1 yıl geçti. Gecen yıl tam bu saatlerde Batman’dan oluşturduğumuz arama kurtarma ekiplerimiz deprem bölgesine hareket etmişti ve bu saat itibariyle Diyarbakır, Urfa arasında yol güzergahında bir noktadaydı. İlk günden itibaren ekiplerimiz deprem bölgesine ulaştı. İlk gün akşamından itibaren de arama kurtarma faaliyetlerine başlayıp deprem bölgesinde İslahiye’de canları kurtarmaya başladık. Bu afet gerçekten de asrın felaketiydi ama aynı zamanda şunu da gördük ki bu felaket bizim açımızdan asrın da dayanışmasıydı. Millet olarak devlet olarak bu afetin karşısında çok güzel bir kenetlenme gösterdik. Elbette ki her afet bizim açımızdan aynı zamanda almamız gereken tedbirleri bir kez daha bize hatırlatıyor. Bu çerçeve içerisinde bazı yapmış olduğumuz çalışmalarda afet acil durum toplanma alanını oluşturuyoruz. Burası 197 bin metre karelik bir alan olacaktır. Deprem anında afet anında en önemli barınma ihtiyaçlarımızı karşılama imkan sağlayacak bir alan olacaktır. Bu alan içerisinde afet acil durum yönetim kriz merkezi olacak. Sivil toplum kuruluşlarımızdan Kızılay gibi afet bölgesinde görev almak isteyen kuruluşlara yer tahsisi yapacağız. Koordinasyon merkezi içerisinde sağlık merkezi kurulacaktır. Aş evi olacak aş evinde sürekli sıcak yemek yapılacaktır. Sosyal donatı olacaktır. Bunun dışında Batman olarak Türkiye’de esaslı bir işe giriştik afet tırı ve afet karavanlarımızı temin ettik. Şuanda özel idaremizde ihtiyaçları için kullanıyoruz ama afet durumu olduğu zaman bu karavanlar vatandaşlarımızın barınma ve diğer ihtiyaçlarını karşılamak üzere onların emrine amade olacaktır. Bunların dışında 2 adet AFAD hangarı içerinde afet anında ihtiyaç oluşturacağız her türlü yardım malzemesi lojistik malzemeyi depolama imkan sağlayacak. 2 adet AFAD hangarımızı da yaptık bitirdik. Şuanda bu hangarlara da hazır vaziyete Batman Belediyesi tarafından yapılmış hazır vaziyettedir. Depremde hasar gören 168 binamızı ve 348 bağımsız bölümümüzün yıkımını gerçekleştirdik” dedi.

  • Düzceliler tek yürek oldu

    Düzceliler tek yürek oldu

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin 1. yıl dönümü dolayısıyla Düzce’de anma programı düzenlendi. Büyük Cami önünde gerçekleştirilen anma programında deprem fotoğraflarından oluşan sergi açıldı. Anı zamanda programda, afet bölgelerinde görev yapan arama kurtarma derneklerinin stantları da kuruldu.

    Düzcelilerin duyarlı davranarak deprem bölgelerine yardım yaptığını aktaran Vali Selçuk Aslan, “Düzce halkı bir ve bütün oldu. Tabiri caizse Düzce halkı yardım da yarıştı. Deprem bölgesine 781 arama kurtarma uzmanları olmak üzere bin 865 personel, 468 araç ve ekipmanla desteğe gidildi” dedi.

    Depremzedeler için binlerce konteyner üretildiğine de dikkat çeken Aslan, “Düzce konteyner üretim üssüne döndürüldü. 10 bin 160 konteyner Düzce’de üretilip deprem bölgelerine gönderildi. 6 bin 227 depremzede Düzce’de misafir edildi. Düzce’den deprem bölgesine 252 tır, 274 panelvan dolusu yardım malzemesi Düzcelilerin yardım seferberliğiyle gönderildi. Düzce 1999 depremlerini yaşamış, depremlerin ne olduğunu bilen bir şehir olarak üzerine düşeni sonuna kadar yerine getirdi” diye konuştu.

  • Malatya Barosu, depremde hayatlarını kaybedenleri unutmadı

    Malatya Barosu, depremde hayatlarını kaybedenleri unutmadı

    Malatya Baro Başkanlığı Sosyal Tesisleri önünde gerçekleştirilen anma ve basın açıklamasında, 6 Şubat depremlerinde hayatlarını kaybeden avukatların fotoğraflarının yer aldığı pankart açıldı.
    Programda ilk olarak konuşan Malatya Baro Başkanı Av. Onur Demez, aradan bir yıl geçmesine rağmen acıların halen dünkü gibi taze olduğunu söyledi.

    Demez, “6 Şubat’a kimimiz uyandık kimimiz uyanamadık. Hatıralarımızı, acılarımızı ve yakınlarımızı bırakarak bir yılı geçirmiş bulunuyoruz. Öncelikle depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz, yaralılarımıza şifalar diliyoruz. Yüzyılın afeti olan bu olayda vatandaşlarımız halkımız ve şehrimiz çok ağır hasarlar aldı. Söyleyecek fazla söz yok, sadece bu acıların bir daha tekrarlanmamasını temenni ediyoruz. Depremde toplamda 120 meslektaşımızı Malatya’da ise 3 meslektaşımızı kaybettik, hepsini rahmetle anıyorum” dedi.

    Anma programına katılan Türkiye Barolar Birliği Divan Üyesi Gökhan Bozkurt ise acıları ellerinden geldiği kadar hafifletmeye çalıştıklarını dile getirerek, “ Bir sene önce 65 saniye içerisinde sevdiklerimizi, ailelerimizi, komşularımızı kaybettik, evlerimizi işyerlerimizi kaybettik. Sokaklarında büyüdüğümüz şehirleri hatıraları kaybettik” ifadelerine yer verdi.

    Resmi açıklamalara göre aralarında 122 avukatında olduğu 50 binin üzerinde vatandaşın hayatını kaybettiğini belirten Bozkurt, “İnsanlarımız şehirlerinde tekrar insan onuruna yaraşır yaşam standartlarına kavuşsun istiyoruz. Sorumluların tamamı yargı önünde hesap versin, bu acılar bir daha yaşanmasın istiyoruz. Yakınları aradan geçen bir seneye rağmen bulunamayan ailelerin sesi duyulsun, en azından bir mezar yerine sahip olsunlar istiyoruz. Kaybedilen uzuvların, bir ömür boyu taşınacak yaraların üzerinin ortalamaya yuvarlanmış bir sayıyla kapatılmasını istemiyoruz. Kaybettiğimiz canlarımızın hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz” ifadelerini kullandı.

    Depremin birinci yıl dönümünde yaşanan acıların bir nebze olsun giderilebilmesi adına yargılamalarda tüm sorumluların ortaya çıkarılmasını ve en ağır yaptırımların uygulanmasını istediklerini de ifade eden Bozkurt, “Yakınlarını hala bulamayan ailelerin sesi duyulsun istiyoruz. Enkazın insan sağlığına zarar verilmeden, atıklarının çevreye ve doğaya zarar verilmeden tasfiyesini istiyoruz. Yeniden inşa edilecek şehirlerimizin, hatıralarımıza saygı duyularak, tarihi ve kültürel dokuya uyularak kurulmasını istiyoruz. Bütün bunlar yapılırken yurttaşların, baroların, meslek örgütlerinin ve sivil toplum kuruluşlarının da içerisinde yer aldığı büyük bir demokratik katılım imkânı sağlanmasını istiyoruz. Yapılacak konutların bir rant dağıtımı mekanizmasına kurban edilmemesini, faaliyetlerin barınma hakkını esas alan bir yaklaşımla gerçekleştirilmesini istiyoruz. Deprem felaketinden etkilenen yurttaşların mağduriyetleri daha fazla artırılmadan, tazmini mümkün olan tüm zararlarının giderilmesini istiyoruz” diye konuştu.