Etiket: deprem

  • En mutlu kareden geriye bir tek o kaldı

    En mutlu kareden geriye bir tek o kaldı

    Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay’da binlerce insan vefat etmişti. Asrın felaketine Antakya ilçesi Ürgen Paşa Mahallesi’nde yakalanan Hikmet Özkan’ın; eşi Zeynep, oğlu Kağan, kızları İlknur ve Buse enkazda kalarak hayatlarını kaybetti.

    Kışı sıcak geçirmek için 2 katlı evlerinden apartman dairesine taşınan ve burada enkazda kalarak hayatlarını kaybeden 5 kişilik aileden geriye, deprem esnasında Antalya’da bulunan baba Hikmet Özkan kaldı. Evlatlarının acısıyla içi yanan Hikmet Özkan, aracına ailesiyle birlikte olduğu fotoğrafla donattı. Görenlerin dikkatini çeken fotoğrafın üzerinde bulunan ‘Depremzedeler, canım ailem’ sözleriyse duygulandırıyor. Ailenin katıldıkları bir düğününde çektirdikleri fotoğraftan geriye hayatta kalan Hikmet Özkan, bu mutlu anın fotoğrafını yanından ayırmıyor.

    “Bu fotoğraftan geriye bir tek ben kaldım”

    Kış ayını sıcak geçirmek için ailesiyle apartman dairesine taşındıklarını ve yaşadıkları apartmanın depremde çöktüğünü belirten Özkan, 45 yıllık evlerininse ayakta kaldığını ifade ederek “Bu evimizde doğal gaz olmadığından dolayı soba yakmak istemediler. Abisinin evi var, oraya gittiler amaçları ısınmak ve sıcak bir kış geçirmekti. 45 yıllık evimizde tek bir duvar yıkılmış, 20 yıllık bina yerle bir oldu. Doğal gaz olduğu için oraya geçtiler ve 15 gün sonra felaket oldu” dedi.

    “Arabamın her yerinde hanımım ve çocuklarımın fotoğrafları var”

    Aracının her yerinde eşinin ve 3 çocuğunun fotoğrafı olduğunu belirten Özkan, “Depremde hanımım ve 3 çocuk vefat etti. Yaşananlar Rabbimin takdiri. Aracımın arkasına bastırdığım fotoğrafı görenler dua ediyorlar. Bana korna çalıyorlar, 6 ay boyunca Kırşehir’e git gel yaptım. Arabamın her yerinde hanımım ve çocuklarımın fotoğrafları var. Eşim Zeynep, 27 yaşındaki kızım İlknur, 24 yaşındaki kızım Buse ve 20 yaşındaki Mersin’de üniversite okuyan oğlum vefat etti. Tek istekleri kışı sıcak geçirmekti. Evimiz hala ayakta duruyor, bir duvar yıkılmıştı. Burada olsalardı kesin yaşarlardı” şeklinde konuştu.

  • “Mesleğimizin zirve duygularını yaşıyoruz”

    “Mesleğimizin zirve duygularını yaşıyoruz”

    Kahramanmaraş merkezli olarak 6 Şubat’ta meydana gelen 7.7 ve 7.6’lık depremler bölgede büyük yıkıma neden olurken çok sayıda vatandaş vefat etmişti. Depreme Adıyaman’da yakalanan bir ailenin hikayesi ise yürek burktu. Edinilen bilgiye göre 3’üncü çocuğuna hamile olduğunu öğrenen genç kadın, depremden önce haberi eşiyle paylaşınca büyük mutluluk yaşadılar. Ancak 6 Şubat’taki depremde babanın enkaz altında kalarak vefat etmesiyle tüm aile yıkıldı. Eşinin vefatının ardından karnındaki bebeği, 9 ve 11 yaşlarındaki kızlarıyla hayata tutunmaya çalışan anne, ekim ayında yaklaşık 3,5 kilo olarak dünyaya gelen A.E.’yi kucağına aldı. Ancak doktorlar bebekte ciddi bir doğumsal bir kalp hastalığı olduğunu ve ameliyat edilmesi gerektiğini söyledi.

    Depreme anne karnında yakalandı, babası vefat etti

    Acil şekilde ameliyata alınması gerektiği belirtilen bebek, Adıyaman’dan İstanbul Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi’ne nakil edildi. İncelemelerin ardından minik bebek için hemen ameliyat planlanırken yaklaşık 4 saatin sonunda operasyon başarıyla tamamlandı. Bu süreçte ailesi yanında olamayan minik bebeğe ise Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi çalışanları sahip çıktı, bebeğin ihtiyaçları da temin etti. Çocuk Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü Sorumlusu Prof. Dr. Ali Rıza Karacı ile Uzman Dr. Zeynep Gülben Kük Özalp de ekipleriyle gerçekleştirdikleri operasyona ilişkin bilgi verdi. Uzmanlar, yaklaşık 1 ay hastanede kalan minik bebeğin taburculuk sonrası bakımının başarılı tedavi sürecinin devam ettirilmesi için büyük önem taşıdığına dikkat çekti.

    “Mesleğimizin zirve duygularını bu tür bebeklere bakmakla yaşıyoruz”

    Minik bebeğe gerçekleştirdikleri ameliyata ilişkin konuşan Çocuk Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ali Rıza Karacı, “Bebeğimiz deprem bölgesi Adıyaman’dan geldi, şanssız bir bebek. Maalesef doğmadan önce babasını kaybetti. Doğumdan sonra da oldukça ciddi olan, hemen acil müdahale gerektiren kalp hastalıklarından biriyle doğdu. Bize ulaştıklarında 112’ye hastaya kabul edebileceğimizi söyledik, 112 uçak ambulansla acil olarak doğumun birinci gününün akşamı gece 12’lerde bebeği bize getirdi. Doğar doğmaz acil müdahale gerektiren ilk birkaç hastalıktan biri. Geldiğinde durumu oldukça kötüydü, bir süre ilaçla durumunu düzelttik daha sonra hazırlığımızı yapıp ameliyata aldık. Ameliyat yaklaşık 3-4 saat kadar sürüyor, kalp durdurularak yapılan bir ameliyat. Bazı merkezlerde bu ameliyatlar kalbin durdurulmasının yanı sıra dolaşım da durdurulur daha komplike bir ameliyattır, biz dolaşımı durdurma gereği duymadık. Kalbi durdurarak ameliyatı gerçekleştirdik. Güzel bir ameliyat oldu, sonrası toparlama süreci çok uzun sürmedi. 2-3 gün içinde solunum cihazından bebeğimizi ayırdık. Operasyon yapılmasaydı bebeğimiz geldiğinde durumu zaten kötüleşmiş ve kaybedilmek üzereydi ameliyatsız yaşama şansı yoktu maalesef. Bebekleri ameliyat ediyoruz, gönderiyoruz ama tamamen iyileşme dönemi yaklaşık 3-4 ay sürüyor. Bizi düşündüren konu; çocuk tekrar konteynera dönecek. Çocuğun iyi şartlarda olması gerekiyor, prefabrik evler belki çocuk için daha iyi olabilir çünkü çocuk enfeksiyon kaparsa, üşürse, rahatsız, hasta olursa bütün emeklerimiz boşa gider. Bu vakalara yüzde 1-2 civarında rastlıyoruz, hastalıklar içerisinde kitapların yazdığı belki de tek acil müdahale gerektiren hastalık budur. Mesleğimizin belki de zirve duygularını bu tür bebeklere bakmakla yaşıyoruz. Her ameliyatta düşünüyoruz, Cemil Hoca’mızın adına layık işler yapmaya çalışıyoruz” dedi.

    “Eşine gebeliğini haber verdiğinde baba çok mutlu olmuş ama son konuşmaları olmuş”

    Bebeğin ameliyat sonrası bakımının çok önemli olduğunu anlatan Çocuk Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Dr. Zeynep Gülben Kük Özalp, “Rahatsızlığının adı; total anormal pulmoner venöz dönüş anomalisi yani bu şu demek; akciğerinde temizlenmiş olan temiz kanın yanlış yere dökülmesi. Bu da çocuğun oksijen değerlerinin düşük seyretmesine, kalp yetmezliğine sebep olan bir hastalık. Babası şubat ayındaki depremde maalesef enkaz altında kaybettiğimiz bir vatandaşımız, annesi 2 kız çocuğuyla beraber Adıyaman’da yaşamaya devam ediyor. Okula gitmekte olan küçük çocukları olduğu için epey sıkıntılı bir yaşamları var. Çocuğun ihtiyaçlarını biz bir şekilde gideriyoruz. Normal şartlarda hiçbir hastalığı olmasa bile yeni doğan bir bebeğin özenli bakıma ihtiyacı var. Bu çocuğumuz çok büyük bir kalp ameliyatı oldu. Tabi ki bu süreçte vücudu yıprandı. Bünyesi normal bir yeni doğan bebeğin bünyesine göre tabi ki daha zayıf, enfeksiyonlara tabi ki daha açık, hastalıklara daha yatkın. Dolayısıyla ameliyat sonrası bu hastaların bakımlarının daha özenli olmasını istiyoruz. Bebeğimizin şöyle bir hikayesi var; deprem şubat ayında oldu, şu anda kasım ayındayız. Bebek aslında depreme anne karnında yakalandı. Bizi üzen şeylerden bir tanesi de şu; annesi eşine gebeliğini haber verdiği zaman eşi tekrar baba olacağını öğrenerek çok mutlu olmuş ama maalesef bu son konuşmaları olmuş. Çocuğumuzun böyle bir hikayesi var sonra da anne 3’üncü çocuk olarak konteynerda yaşarken çocuğunu dünyaya getirmiş. Deprem sabaha karşı olmuştu önceki gün, gün içerisinde babayla konuştuktan sonra o gecenin sabahında bir daha görüşememişler” şeklinde konuştu.

    Öte yandan İstanbul’daki tedavisi tamamlanan minik bebek, annesinin gelmesinin ardından taburcu edilerek yeniden Adıyaman’a döndü.

  • Malatya’da 4,5 büyüklüğünde deprem

    Malatya’da 4,5 büyüklüğünde deprem

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, Malatya’nın Pütürge ilçesinde saatv 10.36’da 4,5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

    Yerin 7 kilometre derinliğinde kaydedilen deprem, çevre il ve ilçelerde de hissedildi. Depremde, herhangi bir olumsuzluk yaşanmadı.

  • Ağır hasarlı binaların yıkımı sürüyor

    Ağır hasarlı binaların yıkımı sürüyor

    Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Malatya’nın Akçadağ ilçesinde ağır hasarlı binaların yıkımı devam ediyor. 29 kişinin hayatını kaybettiği, çok sayıda yapının da hasar aldığı ilçede kontrollü gerçekleştirilen yıkımlar sonrası ortaya çıkan enkazlar ise kamyonlarla döküm sahalarına taşınıyor.

    “Mahallemizde yıkımlar yüzde 75 oranında tamamlandı”

    İlçe genelinde yıkımların sürdüğünü kaydeden Kültür Mahalle Muhtarı İhsan Boyraz, “Akçadağ ilçe genelinde yıkımlar sürüyor. Kültür Mahallesi’ndeki ağır hasarlı yapıların yıkımı yüzde 75 oranında tamamlandı. Geriye yüzde 25’lik bir bölüm kaldı. An itibariyle de ilçe merkezinde yıkımlara da başlandı. ilçe merkezdeki işyerlerinin yıkılmasının ardından mahallelerde geriye kalan az miktardaki yapılarda yıkılacak” dedi.

    “Emlak konut yeni bir çarşı için çalışmalara başladı”

    İlçe merkezine Emlak konut tarafından yeni bir çarşı kazandırılması için çalışmalara başlanıldığını belirten Akçadağ Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Fatih Şahin ise “İlçe merkezimizdeki ağır hasarlı iş yerlerinin yıkımları sürüyor. İnşallah vatandaş, devlet iş birliği ile en kısa sürede yıkılan işyerinin yerine yenileri yapılacak. Emlak konut ilçe merkezinde yeni bir çarşı için çalışmalara başladı. Şimdiden ilçemize hayırlı olsun. Allah devletimize zeval vermesin” diye konuştu.

  • Datça’da 4.1 büyüklüğünde deprem

    Datça’da 4.1 büyüklüğünde deprem

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, saat 16.19’da Muğla’nın Datça ilçesinde 4.1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Yerin 6.22 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem, çevre ilçelerden de hissedildi.

  • Filipinler’de 6.8 büyüklüğünde deprem

    Filipinler’de 6.8 büyüklüğünde deprem

    Filipinler Volkanoloji ve Sismoloji Enstitüsünden yapılan açıklamada, yerel saatle 16.14’te ülkenin güneyindeki Mindanao Adası açıklarında 6.8 büyüklüğünde deprem meydana geldiği bildirildi. Merkez üssü Sarangani kasabasının 34 kilometre güneybatısı olan depremin 72 kilometre derinlikte kaydedildiği aktarıldı. Sarsıntının General Santos şehri, Güney Cotabato ve Davao del Sur illeri de dahil olmak üzere Mindanao Adası’nın yakın bölgelerinde güçlü bir şekilde hissedildiği ifade edildi. Artçı sarsıntılar yaşanabileceği belirtilirken, tsunami uyarısı ise yapılmadı. Deprem anları birçok noktada kameralara yansıdı. İnşaat halindeki bir binadan parçalar düşerken, bir alışveriş merkezinde büyük hasar meydana geldiği görüldü. Can kaybı ise yaşanmadı.
    Öte yandan, Filipinler Volkanoloji ve Sismoloji Enstitüsü, depremin büyüklüğünü ilk önce 7.2 olarak açıklamıştı.
    Pasifik Ateş Çemberinde bulunan Filipinler, deprem, tsunami ve volkanik patlamalardan en çok etkilenen ülkelerden biri olarak biliniyor.

  • Malatya’da 4 büyüklüğünde deprem

    Malatya’da 4 büyüklüğünde deprem

    AFAD’dan son dakika deprem açıklaması geldi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesindeki bilgiye göre, merkez üssü Malatya’nın Battalgazi ilçesi olan 4 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi.

    Depremin, saat 01.32’de 11,5 kilometre derinlikte meydana geldiği tespit edildi. Aynı bölge saat 01.33’te 3,2 ve saat 01.58’de 3,5 büyüklüğünde depremle yine sallandı.
  • Depremden kaçtı, husumetlisinden kaçamadı

    Depremden kaçtı, husumetlisinden kaçamadı

    Olay, geçtiğimiz günlerde sabah saatlerinde Turhal Şeker Fabrikası’nın bahçesinde meydana geldi. Turhal ilçesinde Z.U. (17), geçen yıl ağabeyi Serhat Unutmaz’ı (22) av tüfeği ile vurarak öldüren Musa Şahin’in (40) ağabeyi Erdal Şahin’i (41) otomobille çarparak yaraladı. Ardından otomobilinden inip yerde yaralı şekilde yatan Şahin’i tekmeledikten sonra kaçan Z.U.’nun yakalanması için çalışma başlatıldı. Olayın geçmişinde ise geçtiğimiz yıl ise Turhal ilçesine bağlı Kızkayası Köyü’nde kız kaçırma meselesi yüzünden çıkan silahlı kavgada Serhat Unutmaz, Musa Şahin tarafından av tüfeği ile vurularak öldürülmüştü. Olayın ardından Şahin ailesi Tokat ilini terk ederek Kahramanmaraş iline yerleşti. 6 Şubat depremlerinin ardından Şahin ailesi yeniden Turhal’a döndü.

    Z.U., ağabeyini öldüren Musa Şahin’in ağabeyi Erdal Şahin’e otomobille çarparak yaralamasının ardından Şahin’e tüfek doğrultup tekme attı. Bu sırada baba Ayhan U., oğlunun elinden tüfeği aldı. Yaşanan olay güvenlik kamerasına yansıdı. Olay yerinde bulunan vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye gelen sağlık ekipleri Şahin’i ambulansla hastaneye kaldırılarak tedavi altına aldı. Tedavisi devam eden Şahin’in sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Kaçan şüpheli Z.U.’nun yakalanması için çalışmalar devam ediyor. Olayın ardından gözaltına alınan baba Ayhan U. ise emniyetteki ifadesinin ardından serbest bırakıldı.

    https://twitter.com/linetv/status/1724309286451314724

     

  • Burdur’da deprem

    Burdur’da deprem

    Deprem ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan Burdur Valiliği,

    “13.11.2023 Pazartesi günü saat 08.30 sıralarında merkez üssü Burdur ili Yeşilova ilçesi olan 4.4 büyüklüğünde deprem meydana gelmiştir. Yaşanan depremle ilgili şu ana kadar iletilen olumsuz bir ihbar bulunmamaktadır. Tüm hemşehrilerimize geçmiş olsun dileklerimizle, saygıyla duyurulur” paylaşımında bulundu.

  • Ülkemiz en aktif deprem kuşakları üzerinde

    Ülkemiz en aktif deprem kuşakları üzerinde

    Düzce Üniversitesi Deprem Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen “Düzce Deprem Çalıştayı” Cumhuriyet Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

    Merkez Müdürü Prof. Dr. Mehmet Emin Arslan, ülkemizin en aktif deprem kuşakları üzerinde bulunduğunu belirterek bunun en acı örneklerinin; 17 Ağustos Kocaeli, 12 Kasım Düzce ve 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde görüldüğünü ifade etti. Ülkemizin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğiyle depreme dayanıklı yapı tasarımlarının uygulanması gerektiğini dile getiren Arslan, çalıştay ile halkta ve mühendis adaylarında deprem bilincinin oluşturulmasına katkı sağlamak istediklerini söyleyerek, depremlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve başsağlığı diledi.

    Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Öztürk, Düzce depremlerini yaşamış biri olarak Düzce Deprem Çalıştayı’nı çok önemsediğini ve depremlerin ne kadar büyük acılar verdiğine şahit olduklarını sözlerine ekledi. Deprem olmadan önce tedbir almanın önemine vurgu yapan Öztürk, bu konuda üniversitelere de önemli görevler düştüğünü söyledi.

    Açılış konuşmalarının ardından programın çalıştay bölümüne geçildi. Düzce Üniversitesi Deprem Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Emin Arslan’ın yönetimindeki oturumda, Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Can Altunışık, ülkemizde son 20 yılda yaşanan deprem felaketleri, gözlemlenen yapısal hasarlar ve ileriye dönük alınması gerekenler önlemler hakkında bilgi ve deneyimlerini paylaştı. Fotoğraf kareleri eşliğinde yaşanan depremlerdeki yapısal hasarları karşılaştıran Altunışık, sunumunun sonunda alınması gereken tedbirlerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

    Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fadime Sertçelik, afeti bir olayın kendisi değil, doğurduğu sonuç olarak tanımlayarak geçmiş depremlerden dersler ve geleceğe bakış noktasında sunumunu gerçekleştirdi. Türkiye tarihindeki en büyük depremlerin özellikleri ve sahadaki gözlemlerinden bahseden Sertçelik, Düzce’nin depremselliği ile konuşmasını noktaladı.

    Programın son konuşmacısı olan Gebze Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Anıl Dindar ise “Deprem Kaynaklı Risklerin Azaltılmasına Yönelik Olarak Japonya’dan Bilgi ve Uygulama Transferi: MARTEST Projesi” başlıklı sunumunu katılımcılarla paylaştı.

    Programda; depreme dayanıklı kentlerin oluşturulması, halkın bilinçlendirilmesi, altyapının hazır hale getirilmesi, yapı stokunun hazırlanması, moloz döküm yerlerinin belirlenmesi, kaliteli malzeme ve işçilik ile yenilikçi yapı teknolojilerinin ülkemize kazandırılmasıyla ilgili önemli önerilerde bulunuldu.

    Düzce Deprem Çalıştayı, soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.