Etiket: deprem

  • Yılmaz, deprem konutlarını inceledi

    Yılmaz, deprem konutlarını inceledi

    Deprem bölgesi Malatya’da çeşitli temaslarda bulunan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Yeşilyurt ilçesi İkizce Mahallesi’nde bulunan rezerv alanına inşa edilen TOKİ deprem konutlarını inceledi. Burada örnek daireyi de gezen Yılmaz, yaptığı açıklamada Malatya’nın asrın felaketinde en fazla hasar gören illerden biri olduğunu belirterek, dolayısıyla çok fazla konuta ihtiyaç olduğunu söyledi.

    22 bin konutun inşa sürecinin devam ettiğini de kaydeden Yılmaz, “Yıl sonuna kadar 4 bin konutun hak sahiplerine dağıtılacağını öngörüyoruz. Diğerleri de peyderpey gelecektir. Hak sahipliği de netleşiyor, vatandaşlarımızın kalıcı bir şekilde barınma sorunlarını bir an önce çözüme kavuşturacağız” dedi.

    Rezerv alanına yapılan deprem konutlarının yanı sıra altyapı ve sosyal donatıların da yapılacağını ifade eden Yılmaz, “Altyapı anlamında da ciddi bir çalışma içindeyiz. Depremin tahrip ettiği altyapıları hızlıca tamir ediyoruz. Burada da rezerv alanlar oluşturduk, buraların yol, su, elektrik, doğal gaz gibi altyapılarının yanı sıra eğitim, sağlık gibi sosyal donatıları da hızla yapacağız” şeklinde konuştu.

    Şehirdeki ticari hayatın da yeniden canlanması adına çalışmaların sürdüğünü kaydeden Yılmaz, “Vatandaşımızın deprem sonrası yaralarını sarıyoruz. Malatya’yı kısa bir süre sonra eskisinden de daha güçlü olarak yoluna devam edecektir. Türkiye Yüzyılı’nın öncü şehirlerinden biri de Malatya olacak, buna da yürekten inanıyoruz” dedi.

  • Naci Görür’den Marmara depremi açıklaması

    Naci Görür’den Marmara depremi açıklaması

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, merkez üssü Marmara Denizi olan 4,1 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi.

    Balıkesir’in 3,1 kilometre açıklarında saat 23.05’te meydana gelen depremin, 4,3 kilometre derinlikte olduğu belirlendi.

    Öte yandan, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü ise depremin büyüklüğünü 4,5 olarak açıkladı.

    Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, deprem sonrası sosyal medya X hesabından bir paylaşım yaptı.

    Görür, “Arkadaşlar, Marmara’da Harmanlı, Erdek/Balıkesir’de 4,5 deprem oldu. Deprem beklediğimiz KAF’ın kuzey kolunda olmadı. Aksine Erdek kuzeyinden geçen mormal atım bileşeni olan güney kolu üzerinde oldu. Öncü falan demek, spekülasyon yapmak doğru değil.” ifadelerini kullandı.

  • Balıkesir açıklarında deprem 

    Balıkesir açıklarında deprem 

    AFAD’dan edinilen bilgilere göre, Marmara denizi Balıkesir açıklarında 4.1 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

    Kandilli Rasathanesi’nin aktardığına göre deprem Balıkesir’in Erdek ilçesinde meydana geldi. Kandilli, depremin büyüklüğünü 4.5 olarak açıkladı.

    Deprem Bursa’dan da hissedildi.

  • “Deprem bölgesine 3 trilyon liradan fazla para harcanacak”

    “Deprem bölgesine 3 trilyon liradan fazla para harcanacak”

    Deprem bölgesi Malatya’ya bir dizi açılış ve programlara katılmak üzere gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, kentteki belediye başkanları, siyasiler, iş adamları ve STK’lar ile bir araya geldi. Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonunda gerçekleşen toplantıda konuşan Yılmaz, bu yıl ve gelecek yıl ağırlıklı olmak üzere depremin yaralarını sarmak adına 3 trilyondan fazla para harcanacağını söyledi.

    Depremin hemen ardından Cumhurbaşkanlığı kararıyla 327 hektar alanın Malatya’da yeni sanayi alanı ilan edildiğini de hatırlatan Yılmaz, “Biz deprem sonrası çalışmaları 3 başlıkta topluyoruz. Birincisi kalıcı konutların inşası ve vatandaşlarımızın çok daha sağlıklı güvenli bir ortamda yaşamlarını sürdürmeleri. İkincisi tahrip olan altyapının inşası. Üçüncüsü de deprem bölgesinin sosyoekonomik olarak yeniden canlanması, eskisinden de daha güçlü bir şekilde üretim, istihdam, ihracat çalışmalarını sürdürmesi. Bu 3 temel başlıkta deprem bölgesiyle ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz ve bu kapsamda iş yeri hasar gören, yıkılan küçük sanayi esnafının ihtiyacını karşılamak amacıyla ilk etapta 714 toplamda 2 bin 400 iş yeri yapılması planlanmış durumda. Tabii bir taraftan da ticaret erbabının ihtiyacı düşünülüyor” şeklinde konuştu.
    Kent merkezindeki ticari alanların canlandırılmasının çok önemli olduğuna değinen Yılmaz, “Deprem psikolojisinin atlatılması, yeniden şehrin kimliğine kavuşması açısından çok önemli. Merkezde yine 3 binden fazla konut da yapılmış olacak dolayısıyla merkezde bu projelerimizin hayata geçmesiyle çok büyük bir canlılık olacağını ifade etmek isterim. Çevre şehircilik bakanlığımız doğrudan bu merkezle ilgili çalışmaları gerçekleştirecek” ifadelerine yer verdi.

    Malatya ile ilgili yapılan desteklere ilişkin açıklamalarda bulunan Yılmaz, kredi ve kefalet kooperatifleri aracılığıyla yaklaşık 732 milyon TL tutarında faiz indirimini kullandırdıklarını ifade etti. Kayısının Malatya’nın ekonomisinde önemli bir yere sahip olduğunu ve yıllık 500 milyon dolar ihracat geliri getirdiğini de kaydeden Yılmaz, “Dünyada da başka rakipler de çıkmaya başlıyor. Çeşitli ülkelerde kayısı yetiştirmeye dönük çalışmalar yapanlar da var. Bizim kayısıdan daha fazla katma değer elde etmemiz lazım. Bunu nasıl yaparız nasıl başarırız bunun yollarını yöntemlerini üniversite sanayi işbirliğinden tutun yerel yönetimlerle üreticiler işbirliği kadar birçok çalışmayla kayısının katma değerini mutlaka daha fazla artırmamız gerekiyor” dedi.

    “4 binden fazla konutumuzu yılsonuna kadar teslim etmiş olacağız”

    Deprem sonrası Malatya’da 22 bin civarında konutun inşasının devam ettiğini de dile getiren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “Gerek şehir merkezinde gerek kırsalda yılsonu itibariyle 4 binden fazla konutumuzu yılsonuna kadar teslim etmiş olacağız. Çok şükür açıkta hiçbir vatandaşımız yok hepsi konteynırlar da belli standartlarda ihtiyaçları gideriliyor. En hızlı şekilde hak sahipliği çalışmalarını tamamlama gayreti içindeyiz. Ankara’da güçlü bir koordinasyon yapısı oluşturmuş durumdayız. Bakanlarımıza bakan yardımcılarımıza kurumlarımızla çeşitli kolları koordine ediyoruz. Önümüzdeki dönemde hak sahipliği tam resmileştirildiği zaman kendimizi daha iyi planlama imkanına kavuşmuş olacağız. Hiçbir vatandaşımız dediğim gibi açıkta kalmadı aç kalmadı bütün acil müdahaleler yapıldı şimdi de kalıcı çözümlere odaklanmış durumdayız” şeklinde konuştu.

    Bu yıl ve gelecek yıl ağırlıklı olmak üzere depremin yaralarını sarma adına 3 trilyon liradan fazla para harcanacağını da kaydeden Yılmaz, “Bizim şu an bütçemiz mecliste. 2023’de 762 milyar lira yönetim olarak deprem bölgesine kaynak ayırdık. Gelecek yıl için ise 1 trilyon 28 milyar lira ödeneği bütçemize koymuş durumdayız. Bunu deprem illerimizde yine harcayacağız. Dolayısıyla büyük fedakarlıklar yapıyoruz. Ama inşallah bunları tamamladığımızda eskisinden de daha güçlü bir şekilde bu illerimiz yoluna devam edecek” ifadelerine yer verdi.
    Malatya’da deprem sonrası 193 bin 741 aileye 10 bin TL destek verildiğini ve bunun da sadece 2 milyar lira tuttuğunu kaydeden Yılmaz, “Taşınma yardımı olarak 1,2 milyar lira vermişiz. Vefat eden 1011 vatandaşımızın ailelerine de hane başı 100 bin TL toplamda 101 milyon TL destek vermişiz. Malatya’daki ticari hayatın canlanması için Malatya çarşısı projesini başlatmış durumdayız. 5 bin yeni iş yeri tasarlanmış durumda. Bunu daha da az önce bahsettiğim şehir merkezindeki projelerle arttırıyoruz. Yerinde dönüşüm projesi çerçevesinde ise ilk temel Malatya’nın kalbi diyebileceğimiz tarihi Bakırcılar Çarşısında atılmış durumda. Toplam 250 bin metrekare alanda kurulacak bakırcılar çarşısının ilk etabında 7 bin 600 metrekare alanda 293 dükkan ve 165 araçlık kapalı otopark inşa edilecektir. Bütün bu çalışmalar koordineli bir şekilde bütün kurumlarımızın katkısıyla sürdürülecek” diye konuştu.

  • Deprem mağdurlarına müjde

    Deprem mağdurlarına müjde

    Malatya Barosu’ndan Avukat Çağdaş Karaoğlan, 6 Şubat sonrası hasarlı binalar yönelik DASK ödemelerine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Avukat Çağdaş Karaoğlan ağır hasarlı konutların DASK poliçelerinde zeyilname zorunluluğu bulunup bulunmadığına ve eksik alınmış tazminatlara ilişkin birçok bilgi paylaşıldığını, ağır hasarlı ve yıkılmış konutların zararlarının daha büyük olması sebebiyle az ve orta hasarlı konutların bir süre ikinci planda kaldığını belirtti. Karaoğlan, orta ve az hasarlı binalara ilişkin mağduriyetlerin hala devam ettiğini ve bu konuda yapılan çalışmaların yeni yeni gün yüzüne çıkmaya başladığını dile getirdi. Karaoğlan, bu gelişmelerden birinin de az ve orta hasarlı konutlara ilişkin arabuluculuk çözüm yoluna başvurulması olarak karşımıza çıktığına değindi.

    “Az ve orta hasarlı konut sahipleri DASK’tan kısa sürede ek tazminat alabilecek”

    Avukat Çağdaş Karaoğlan, “DASK, az ve orta hasarlı konut sahiplerine, konutlarında meydana gelen zararlar veya güçlendirme masrafları için bir miktar ödeme yaptı, bu miktarlar, zararın büyüklüğü sebebiyle eksper incelemesi yapılmaksızın, sigorta bedeli üzerinden tespit edilen bir oran ile ödendi. Bu oran, orta hasarlar için sigorta bedeli olarak belirtilen miktarın az hasarlı konutlar için yüzde 15’i yüzde 50’si olarak uygulanmıştı. Ancak zaten bu ödemelerin en baştan beri zararların tazmini için kısmi bir ödeme olduğu, zararlarını giderenler için erken çözüm, zararını gideremeyenler için de kısmi çözüm olduğu DASK tarafından belirtilmişti. Zararlarını tam olarak gideremeyen depremzedelerin ise zararlarını ispatlayacak belgeler ile tekrar başvurmaları gerektiği bildirilmişti. Ancak uygulamada ek ödeme talepli ikinci başvurular, belki de hala ilk başvuruları sonuçlanmayan hak sahiplerinin bulunması sebebiyle genellikle sonuçsuz kaldı. Şimdi ise zararlarını gideremeyen depremzedelerin, bu zararlara ilişkin resmi belge sunmaları dahi beklenmeksizin ek ödeme alabilecekleri gündemde” şeklide konuştu

    Süreç nasıl işleyecek

    Süreç hakkında da bilgi veren Avukat Karaoğlan, “Zararlarını karşılayacak kadar ödeme almamış ve henüz tadilat yaptırmamış hak sahibinin arabulucuya başvurması halinde, az veya orta hasarlı konutundaki gerçek zararının tespiti için eksper ataması yapılıyor. Eksper incelemesi sonucu hasarın, gerçekten ödenen miktardan fazla olduğu görülür ise aradaki fark için arabuluculuk yoluyla bir anlaşma sağlanarak, hesaplanan miktar derhal hak sahibine ödeniyor” dedi.

    İlgililerin arabuluculuğa konu uyuşmazlıklar için eksper atamasının çok hızlı yapıldığını belirttiklerini de dile getiren Karaoğlan, birkaç hafta içerisinde tespitin tamamlanabileceğini bildirdi.

    Karaoğlan, “Tadilata çoktan başlamış yahut tadilatını tamamlamış hak sahiplerine ilişkin ise; tadilatın başlandığı, tamamlandığı hallerde doğal olarak zararın tespiti için eksper incelemesi yapılamıyor. Burada sigortalının yapması gereken, konutun hasarlı hallerinin fotoğraflarını yahut başkaca delillerini Arabulucuya veya varsa Avukatına iletmek, tahmini zararını ve talebini belirtmek olacaktır. Burada ispata ilişkin bu belgeleri, mahkemelerde delil olarak sunulan belgeler gibi algılamamak gerekiyor. Arabuluculuk sürecinde önemli olan DASK’ı, zararın gerçekten ödeme miktarından daha fazla olduğu konusunda ikna edebilmektir. Bu yüzden belgelerin resmi belge niteliğinde olması şartı aranmıyor. Burada mahkeme gibi doğrudan bir yargılama ve hüküm söz konusu olmayacak, Arabuluculuğun tarafları olan hak sahipleri ve DASK arasında bir anlaşma söz konusu olacaktır. Belirtilen gelişmeler, hak sahiplerinin zararlarının yargılama sonucunu beklemeye gerek kalmaksızın hızlıca çözüme kavuşturulması için sarf edilen çabalar sonucu ortaya çıkmış, depremzedelerin mağduriyetlerinin giderilmesi için alternatif bir yöntem olarak ele alınıyor. Ayrıca mahkemelerin iş yükünü azaltmak da yöntemin diğer bir faydası olarak karşımıza çıkıyor. Ancak burada çok önemli bir husus şudur ki, Arabuluculuk ile anlaşma yapılması halinde bu uyuşmazlığa ilişkin artık dava açılamayacağının bilinmesi gerekiyor. Dolayısıyla hak sahibinin burada, Arabuluculuk ile DASK’tan bir kısım daha ödeme alıp, daha sonra dava da açabilirim düşüncesinde olmaması gerekir” diye konuştu.

    Karaoğlan, hak sahibinin zararını karşılayacağına ikna olduğu miktarı kabul ederek anlaşma yapması gerektiğinin, aksi halde hak kaybına uğramamak adına anlaşmayı kabul etmemesi ve dava yoluna gitmesi gerektiğinin de altını çizdi.

  • “6 Şubat sonrası alerjilerde artış var”

    “6 Şubat sonrası alerjilerde artış var”

    Enkaz tozlarının içerisindeki inorganik maddelerin insan vücudu için tehlikeli olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Atlı, “Öyle gözüküyor ki biz enkaz tozlarıyla çok uzun süre karşı karşıya kalacağız. Akciğerle ilgili bir hastalığı, nefes darlığı, işte uzun süreli öksürükler, hapşırıklar olduğunu düşünen insanların mutlaka bir uzmana gitmesi gerekiyor. Göğüs doktoru, kulak burun boğaz doktoru, dahiliye doktoru gibi yerlere mutlaka ulaşması gerekiyor. Maalesef bu sıkıntıyla uzun süre akciğer hastalıklarına yol açabiliyor. Ama kanser türünden hastalıklar daha uzun sürede ortaya çıkacak. İşte KOAH gibi hastalıklar daha uzun sürede ortaya çıkıyor. Bundan önce bir akciğer hastalığı yapıyor. Ondan sonra onun ilerisinde KOAH, daha sonra kalp yetmezliğine yol açan hastalıklara neden oluyor. Nitekim alerji dönemi geçmiş olmasına rağmen bize çok sayıda alerji hastası geliyor. Yani gelen hastaların yüzde 90’ında alerjik reaksiyonlar görüyoruz. Hastalarımızın çoğu tozdan dolayı geliyor” dedi.

    Dr. Atlı, “Sık sık vücudumuzu yıkamalıyız. Çünkü üstümüze bulaşan tozlar başka zamanda hastalıklara yol açıyor. Onun için vücudu da yıkamak gerekiyor. Burnu çok sık temizlemek gerekiyor. Ağzımızı çok sık gargara yapmak gerekiyor. Tabii ki dışarıdan gelen mekanik ve inorganik tozlardan, zerreciklerden kendimizi korumamız gerekiyor. Herkese sağlıklı günler diliyorum” şeklinde konuştu.

  • Elazığ’da 6.7’lik deprem tatbikatı

    Elazığ’da 6.7’lik deprem tatbikatı

    Elazığ’da özel bir hastanede Hastane Afet ve Acil Durum (HAP) çerçevesinde personellerinin deprem anında nasıl davranacaklarına yönelik bilincinin oluşturulması için düzenlenen deprem ve yangın tatbikat gerçeği aratmadı. Senaryo gereği Elazığ Kovancılar ilçesinde saat 10.00’da 6.7 büyüklüğündeki deprem neticesinde hastanenin bazı bölümleri hafif hasar alırken, yangın da çıktı. Hastane ve Elazığ Belediyesi İtfaiye Müdürlüğüne bağlı ekipler yangını söndürürken, olay yerine UMKE ekipleri gelerek, depremden etkilenen 2 yaralıyı hastaneden çıkardı. Yaralılar, en yakın hastanelere sevk edilerek gözlem altına alındı. Başarılı bir şekilde düzenlenen tatbikat, adeta gerçeği aratmadı.

    Gerçeği aratmayan bir tatbikatı başarılı bir şekilde gerçekleştirdiklerini ifade eden hastane müdürü Evren Öztürk, ”HAP planı çerçevesinde yılda bir gerçekleştirdiğimiz tatbikatımızı yaptık. Tatbikat gerçeği aratmadı. Bu çerçevede ilimizin değerli kurumlarına ayrıca teşekkür etmek istiyorum. UMKE, AFAD, 112 ve İtfaiye Müdürlüğü bize desteklerini esirgemediler. Aynı zamanda hastanede bulunan ekip arkadaşlarımız da bu süreçte güzel çalışmalar yaptı. Bilindiği üzere ülkemiz yakında tarihte zor bir süreçten geçti. İlimiz deprem bölgesi, biz hastane olarak bu süreçte sınavımızı iyi ve başarılı bir şekilde verdik. Bunun nezdinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza tekrar Allahtan rahmet diliyorum” dedi.

    İş Güvenliği Uzmanı Serhat Yasin Yıldırım ise ”Senaryo gereği 4 tane yaralı vardı. Bunların iki tanesini UMKE tarafından, 1 tanesi itfaiye ekipleri tarafından kurtarıldı. Ayaktan hastayı da hastane personeli tarafından kurtarıldı” diye konuştu.

  • Hasarlı binayı yıkarken sağlam bina zarar gördü

    Hasarlı binayı yıkarken sağlam bina zarar gördü

    Elazığ merkez Olgunlar Mahallesi Sultan Fatih Caddesi üzerinde, Maraş merkezli depremlerde ağır hasar alan binanın yıkım çalışması gerçekleştirildi. Ağır hasarlı binanın yıkımı sırasında yanında bulunan sağlam bina hasar aldı. Bir evin duvarı yıkılırken o anlar cep telefonu kamerasına yansıdı. Evi zarar gören kadının içeri dolan taşları fırça yardımı ile attığı görüldü.

  • Deprem kentinde ‘en acı’ hasat

    Deprem kentinde ‘en acı’ hasat

    Kahramanmaraş merkezli depremlerde ağır hasar alan Hatay’da depremin ardından hayat normale dönüyor. Hatay’ın Kırıkhan ilçesine bağlı Güzelce Mahallesi’nde geçtiğimiz hafta başlayan acı biber hasadı devam ediyor. Depremzede tarım işçilerine zor anlar yaşatan acı biber, tarlada 10 TL’den alıcı bulurken, markette 35, pazarda 25 liradan alıcı buluyor. Ellerini yüzlerine süremeyen tarım işçileri; acı hasatta 340 TL yevmiye alıyor.

    “Toprağın içinde mercimek seçer gibi biber seçiyoruz”

    Depremzede tarım işçisi Mustafa Ateş, biber hasadının zorluğuna değinerek “İş yorucu, görüyorsun tarlanın içinde, toprağın içinde mercimek seçer gibi biber seçiyoruz yani. Biberler acı elimizi yüzümüze vuramıyoruz” diye konuştu.

    “Elimizi yüzümüze süremiyoruz çünkü çok acı”

    Acı biber tüketmekte güçlük çekenler için tatlı biber de ürettiklerini ifade eden Yurdagül Vural, “Hasadımız iyi gidiyor, başladık hala da devam ediyoruz hasadımıza. Tatlı ve acı biberlerimiz mevcut. Direkt komisyona devrediyoruz. Ya şöyle tabii ki de her işin bir zorluğu vardır. Yani emek sonuçta. Yoruluyoruz, zorlanıyoruz toplarken ama yani tabii ki de elimizde gene bir kazancı kalıyor. Elimizi yüzümüze süremiyoruz çünkü çok acı. Acı olduğu için süremiyoruz” dedi.

  • Deprem konutlarının kura çekimi yapıldı

    Deprem konutlarının kura çekimi yapıldı

    İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nden (AFAD) yapılan açıklamada, “İlimiz Kiğı ilçesinde 3 Aralık 2015 tarihinde meydana gelen deprem afeti nedeniyle hak sahibi kabul edilen 32 afetzede için Adaklı ilçesi Merkez Mahallesi’nde yapılan konutların kura çekimi İl Müdürümüz Mehmet Emin Boğatekinve Adaklı Kaymakamı Koray Çelik’in katılımıyla gerçekleştirilmiştir” denildi.

    AFAD İl Müdürü Boğatekin, konutlarda gerekli incelemelerin yapıldığını ve Kasım ayı içinde hak sahiplerine teslim edileceğini belirtti.