Etiket: deprem

  • Gemlik’te deprem tatbikatı

    Gemlik’te deprem tatbikatı

    Programa Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren, belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri, daire müdürleri ile Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği (MAGDER) arama kurtarma ekibi ve emniyet güçleri katıldı.

    Ekipler, Gemlik Cumhuriyet Mahallesi’nde, kentsel dönüşüm nedeniyle yeniden inşa edilmek üzere yıkılan 15 bloklu bir sitenin enkazında toplandı. Depremin meydana geldiği saat 03.02’de sirenler çalındıktan sonra tatbikat yerine tam teçhizatlı olarak gelen arama kurtarma ekipleri, enkaz alanında sembolik arama kurtarma çalışması gerçekleştirdi.

    “Gemlik’i depreme dirençli hale getirmeliyiz”
    MAGDER Bursa Şubesi Başkanı Yusuf Yumru, 17 Ağustos Depremi’nde hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet dileyerek “Bir anma programından çok hatırlatma programı. Gemlik’in önceliği dirençli hale gelmek olmalı. Bu şehrin her an afet olabilecek gibi hazırlanması gerekiyor. Vatandaşa burada büyük iş düşüyor. Geleceğe mal bırakmak kaygısıyla kentsel dönüşüme razı olunmuyor. Herkes bir şeylerden fedakârlık yapmalı. Uzlaştırıcı olunmalı. Dönüşüm sağlanması için halkımızın kurumlarımıza güveni sağlanmalı. Gemlik’te yapı stokları belirlendi, elimizde proje var. Allah, aldığımız eğitimlere muhtaç etmesin” dedi.

    “Kentsel dönüşüm ile deprem riskini hafifleteceğiz”
    Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren ise, 17 Ağustos’un üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen bütün ülkede aynı endişelerin yaşandığını belirterek Gemlik’in deprem kuşağı üzerinde olduğunu hatırlattı. Başkan Deviren şöyle konuştu: “Deprem gerçeğini unuttuğumuzda, felaketin boyutlarının ileriye gidebileceğini düşünmemiz gerekiyor. Gemlik’in taşıdığı riskleri vatandaşlarımıza anlatıyoruz. Bütün kurumlarla iş birliği içerisinde alacağımız önlemlerle, kentsel dönüşüm çalışmalarıyla Gemlik’in korkulu rüyasını hafifleteceğiz. Deprem konusunda her zaman hazırlıklı olmalı, önlemlerimizi arttırmalıyız. Biz anlatmaya ve çalışmaya devam edeceğiz.”

  • İstanbul depreme hazır değil

    İstanbul depreme hazır değil

    17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümünde, Türkiye’nin deprem gerçeği bir kez daha gündeme geldi. Altınbaş Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sepanta Naimi, depremlere karşı Türkiye’deki yapı stoklarının durumunu değerlendirerek yapılması gerekenleri anlattı. Türkiye’nin yapı stoku bakımından şu an büyük bir depreme hazır olmadığını ifade eden Naimi, “Bizim yapı stokumuz çok eski. Özellikle İstanbul’da 1999’dan önce yapılan çoğu binada deniz kumundan faydalanılmış, yanlış demir kullanılmış. Alt yapımız da hazır değil” dedi.

    “Yıkımdan sonra harcanacak para, önceden harcanmalı”

    Türkiye’de yenilenen yapı stokunun ihtiyacın çok altında olduğunu belirten Naimi, “En büyük sebebi de yeterince finansal destek yapılmaması. Vatandaş çok ucuz krediler, hatta hibe şeklinde desteklenmeli. Büyük bir deprem gerçekleşirse, devletin kaybettiği meblağ çok daha büyük olacak. Bu nedenle binaların yenilenmesi için finansal destek sağlanmalı. Bu paranın şimdiden harcanması, vatandaşın desteklenmesi ve vatandaşın bunu gerçekten isteyerek ilerlemesi, kendi canına değer vermesi lazım. DASK Sigortası yapmamız lazım ancak vatandaşlar maalesef dikkate almıyor. Halbuki bir deprem olursa bu finansal olarak onların desteklenmesi ve binadaki hasarın giderilmesi için önemli bir mevzu” diye konuştu.

    “Yönetmelikle birlikte denetim de gerekir”

    Yapılarda denetimin önemini vurgulayan Naimi, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Yönetmelikler yıllar geçtikçe revize edildi. 1999’dan sonra Yapı Denetimi Kanunu çıktı. Yönetmelikler gayet yeterli ama onu denetliyor muyuz o da önemli. Bu konuda zafiyetlerimiz var. 2007’de deprem yönetmeliğimiz yenilendi. Yıllar geçtikçe eksiklerimizi tespit ettik ve 2018’de yeni bir yönetmelik çıkarıldı. 2019’un Ocak 1’inden itibaren yürürlüğe girdi. Bizim amacımız binanın hasar görmemesi değil, binanın göçmemesi. En son yönetmeliğe göre yapsak da denetimi yapmazsak bina yine göçer.”

    “Herkese sorumluluk düşüyor”

    Depreme dayanıklı binalar için yetkililerden vatandaşa herkesin sorumluluğu olduğunu ifade eden Naimi, “Ekonomik olarak büyük sorunlar yaşatabilecek bir mevzu. Bireysel olarak da önem göstermemiz lazım. Binalarımızı denetlememiz gerekiyor. Kentsel dönüşüm adıyla bir yenileme yapıyoruz ancak ‘binasal’ dönüşüm oluyor. En büyük eksiğimiz risk analizi yapmamamız. Risk analizi yapılarak gerçekten bir kentsel dönüşüm yapılarak, şehirlerin düğüm noktalarını açtırarak bu riskleri azaltabiliriz” dedi.

    En büyük riski barındıran İstanbul’da birçok eski yapının imar barışıyla ruhsatlandığına dikkat çeken Doç. Dr. Sepanta Naimi, “Birçok bina ruhsatlandı ancak birçoğu yapı denetiminden geçmemiş binalar. Depreme karşı yeterince dayanıklı değiller. Yeni yapılacak binalar projelendirmeden itibaren belediyeler hatta Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından denetlenebilir. İkinci aşamada sadece belediye ve bakanlık tarafından yapı denetimi yapılması faydalı olur. Saha mühendisleri denetlenmeli ve sürekliliği önemli. Çünkü bazı şantiyelerde bu mühendislerin adı var ancak kendileri yoklar. İşlem yapılırken yeterince denetim yapılmıyor” ifadelerini kullandı.

    “Öğrenciler mezun olur olmaz proje imzalamamalı”

    İnşaat Fakültesi öğrencilerine verilecek eğitimin önemine de vurgu yapan Naimi, “Mühendislikten mezun olan öğrenciler, en az 1 sene şantiyelerde ve tasarım ofislerinde çalışmalılar. 20-40 günde yapılan bir stajla bir mühendis, mühendisliği öğrenemez. Bir binanın başlangıcı ve bitimi 1-2 sene sürüyor. Öğrencilerin hepsine vakıf olması için en az 1 sene staj yapılması çok önemli. Mesleki yetki belgeleri de şart koşulmalı. Öğrenciler mezuniyetinden sonra bu sınavlara girip ondan sonra imza hakkı kazanmalılar. Böylece yeterince tecrübe sahibi olsunlar ve riskler azalsın. Bilgi ve bakış açısı tecrübeyle bir araya geldiğinde çok başarılı bir mühendis ortaya çıkabilir” diyerek sözlerini sonlandırdı.

  • Hatay Valiliği’nden deprem açıklaması

    Hatay Valiliği’nden deprem açıklaması

    AFAD, saat 13.15 sıralarında Suriye’nin Hama bölgesinde 5.2 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu. Yerin 7.16 kilometre derinliğinde yaşanan deprem Hatay’da da hissedildi.
    Hatay Valiliği depremle ilgili herhangi bir olumsuz durumun kendilerine intikal etmediğini belirterek, “AFAD Başkanlığı Deprem Daire Başkanlığı’ndan alınan bilgi doğrultusunda yakın zamanlı Hama (Suriye) merkezli iki deprem meydana gelmiştir. Saat 13.15’te 5.2 büyüklüğünde, saat 13.18’te ise 4.2 büyüklüğünde meydana gelen depremlerde ilk belirlemelere göre olumsuz bir durum olmayıp 112 Acil Çağrı Merkezine herhangi bir ihbar gelmemiştir. Tedbir ve keşif amaçlı Yayladağı ve Altınözü ilçelerimize AFAD Arama Kurtarma ekibi yönlendirilmiştir” ifadelerini kullandı.

  • Naci Görür’den, deprem açıklaması

    Naci Görür’den, deprem açıklaması

    AFAD, saat 13.15 sıralarında Suriye’nin Hama bölgesinde 5.2 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu. Yerin 7.16 kilometre derinliğinde yaşanan deprem Hatay’da da hissedildi. Vatandaşlar deprem sonrası soluğu sokakta almıştı. Hatay Valiliği depremle ilgili herhangi bir olumsuz durumun kendilerine intikal etmediğini belirterek tedbir ve keşif amaçlı Yayladağı ve Altınözü ilçelerine AFAD Arama Kurtarma ekibi yönlendirildiğini duyurdu. Deprem uzmanı Prof. Dr. Naci Görür’de depremle ilgili sosyal medya üzerinden açıklama yaptı.

    Deprem uzmanı Naci Görür, Hatay’da afet oluşturacak bir deprem beklenmediğini belirterek, “Suriye’de Hama yöresinde peş peşe depremler oluyor. Depremler Hatay’a yakın, hissediyoruz. Ama aynı fayın devamı Hatay’da kırıldı, bizde afet oluşturacak deprem yapamaz, sevgiyle” ifadelerini kullandı.

  • Ataşehir’in risk haritası çıkarıldı

    Ataşehir’in risk haritası çıkarıldı

    25 yıl önce meydana gelen ve binlerce kişinin hayatını kaybetmesine yol açan 17 Ağustos Gölcük Depremi’nin yıl dönümü yaklaşırken gözler muhtemel büyük bir depremin beklendiği İstanbul’da. Bu kapsamda çalışmalarını aralıksız sürdüren Ataşehir Belediyesi ise dikkat çeken bir adım daha attı. İlçedeki 17 mahalleye deprem konteynerleri yerleştirmeyi planlayan belediye, donanımları tamamlanan konteynerleri ise bir bir parklara göndermeye başlıyor. 28 eyleme ilişkin afet risk haritalarını oluşturarak belediyeler arasında öncü olan Ataşehir Belediyesi, muhtemel büyük bir deprem sonrasına yönelik 150 toplanma alanı ile 3600 metrekarelik afet koordinasyon merkezinin yanı sıra arama ve kurtarma köpeklerinin de içerisinde yer aldığı tam donanımlı ve deneyimli ekibiyle öne çıkıyor. Muhtemel İstanbul depremine ilişkin ilçe genelinde yapılan çalışmalara yönelik Afet Koordinasyon Merkezi’nde basın mensuplarının da katılımıyla ‘Ataşehir Afet Yönetim Toplantısı’ gerçekleştirildi. Toplantıda, yıkıcı bir depremin ardından afetzedelere en kısa sürede yardım sağlamak amacıyla ilçenin farklı noktalarına konumlandırılacak deprem konteynerleri de tanıtıldı.Toplantı sonrası konteynerler, Barbaros Mahallesi’nde 15 Temmuz Şehitler ve Demokrasi Parkı’na, Mustafa Kemal Mahallesi’nde Deprem Parkı’na ve Kayışdağı Mahallesi’nde 80. Yıl Cumhuriyet Parkı’na yerleştirilirken diğer mahalleler için de çalışmalar sürdürülüyor.

    “Hızlıca ve etkili tedbirler almalıyız”

    Toplantıda bir sunum yapan Ataşehir Belediye Başkanı Onursal Adıgüzel, ülkemizin büyük bölümünün ve en önemli kentlerimizin başında gelen İstanbul’un deprem kuşağında bulunduğu vurgulayarak, deprem riskine karşı hazırlık çalışmalarına büyük önem verdiklerini dile getirdi.17 Ağustos 1999’da yaşanan büyük Marmara Depremi’nde yitirilen canları anan Başkan Onursal Adıgüzel, “Bugünden tam 25 yıl önce medyana gelen büyük depremde yaşanan acıları ve kaybedilen canları yüreklerimizde yaşamaya ve yaşatmaya devam ediyoruz. Geçmişimizde maalesef bu tür acıları sık sık yaşadığımız için, artık geleceğimiz için bize bu acıdan ders çıkarma görevi düşmektedir. İşte bunun için hemen şimdiden, hızlıca ve etkili tedbirler almalıyız” dedi.

    “Ataşehir Belediyesi olarak örnek teşkil ediyoruz”

    Geçmişte yaşanan deprem acılarının öğrettiği dersleri unutmayarak, Ataşehir’i depreme dayanıklı, güvenli ve bilinçli bir ilçe haline getirme konusunda yaptıkları çalışmaları aktaran Başkan Adıgüzel, “Afet konusunda örnek bir model oluşturma hedefiyle ilçemizdeki bütüncül afet yönetimi çalışmalarını hızla hayata geçiriyoruz. İstanbul Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD), İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve diğer ilgili kurumlarla koordineli bir şekilde çalışmalarımıza ara vermeden devam ediyoruz. Afet öncesinde yapılan hazırlıklar, afetten ne kadar etkileneceğimizi belirleyen en kritik unsurdur. Bu bilinçle, ilçe düzeyinde muhtemel riskleri minimize etmeye yönelik çalışmalara öncelik verdik. Ataşehir Belediyesi olarak, bu alanda öncü bir rol oynayarak İstanbul’daki birçok belediyeye örnek teşkil ediyoruz” açıklamasında bulundu.

  • Suriye’deki deprem Hatay’da hissedildi

    Suriye’deki deprem Hatay’da hissedildi

    AFAD, saat 13.15 sıralarında Suriye’nin Hama bölgesinde 5,2 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu. Yerin 7,16 kilometre derinliğinde yaşanan deprem Hatay’da da hissedildi. İskenderun ilçesinde betonarme yapılarda yaşayan vatandaşlar soluğu sokakta aldı.

  • “Alınmayan tedbirler, yeni bir felaketin habercisidir”

    “Alınmayan tedbirler, yeni bir felaketin habercisidir”

    TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi, BAOB Akademik Odalar Birliği’nde 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi’nin 25’inci yıldönümünde basın açıklaması yaptı. Yakın bir zamanda beklenen Marmara Depremi öncesi alınması gereken önlemleri vurgulayan İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atilla Erdem, geçmiş dönemlerde yaşanan depremlerde çok büyük acılar yaşandığını ve büyük ekonomik sıkıntıları da beraberinde getirdiğini söyleyerek, “Büyük Marmara depreminin 25. yılında her yıl olduğu gibi bir kez daha uyarmaya devam ediyoruz. Uyarılarımızda ne kadar haklı olduğumuzu görmek için bu 25 yılda yaşanan diğer depremlerin yıkıcı sonuçlarına bakmak yeterlidir. Uyarılarımızda ne kadar haklı olduğumuzu görmek için bu 25 yılda yaşanan diğer depremlerin yıkıcı sonuçlarına bakmak yeterlidir” dedi.

    “Büyük Marmara depreminin 25. yılında uyarmaya devam ediyoruz”

    İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atilla Erdem yaptığı açıklamada, “Tarihimizin en büyük afetlerinden biri olan Gölcük depreminin üzerinden çeyrek asır geçti. Gölcük merkezli 7,4 büyüklüğündeki deprem başta Marmara bölgesi olmak üzere tüm Türkiye`yi derinden etkilemiştir. Yalnızca can ve mal kayıpları itibariyle değil meydana geldiği bölgenin, sanayinin ve nüfusun yoğunlaştığı bir coğrafya olması dolayısıyla depremin ekonomik sonuçları da ağır olmuştur. Tüm ülkeyi sarsan bu afetin ardından depremlere yönelik konular kamuoyunda yoğun bir şekilde tartışılmış, depremlere yaklaşımın yalnızca afet sonrası müdahale ve yara sarma faaliyetleriyle sınırlı tutulamayacağı, depremlere hazırlık çalışmalarının enine boyuna değerlendirilerek kalıcı çözümler üretilmesi gerektiği konusunda bir konsensus oluşmuştur. Nitekim devam eden süreçte birçok kamu kurum ve kuruluşu, üniversiteler ve meslek odalarınca depreme yönelik hazırlık, güvenli ve sağlıklı kentleşme konularında bilimsel-teknik çalışmalar yapılmış, raporlar hazırlanmış, eylem planları oluşturulmuştur. Ancak afete hazırlık konusunda yürütülen tartışmalar zamanla gündemden çıkmış, yapılan onca bilimsel-teknik çalışma ise kurumların tozlu raflarında unutulmaya terk edilmiştir. Oysa başta odamız olmak üzere deprem gerçeğinin unutulmaması, gerekli tedbirlerin alınması için bir an önce harekete geçilmesi gerektiğini ısrarla hatırlatmaya, kamuoyunda farkındalık oluşturmaya çalışmış, yetkili kurumları ise harekete geçmeye çağırmıştır. Büyük Marmara depreminin 25. yılında her yıl olduğu gibi bir kez daha uyarmaya devam ediyoruz. Uyarılarımızda ne kadar haklı olduğumuzu görmek için bu 25 yılda yaşanan diğer depremlerin yıkıcı sonuçlarına bakmak yeterlidir. 1855 Bursa Mustafakemalpaşa depremini unutmadığımızı belirterek, 1 Mayıs 2003 Bingöl depremi, 23 Ekim-9 Kasım 2011 Van depremleri, 24 Ocak 2020 Elazığ Sivrice depremi ve 30 Ekim2020 İzmir depreminde binlerce kişi hayatını kaybetti, binlerce yapı yerle bir olurken kentlerin altyapıları çöktü, haftalar, hatta aylarca deprem bölgelerinde yaşam normale dönemedi. 6 Şubat 2023 depremlerinin acı sonuçları ise hala sıcak, hala içimizi yakıyor. Görüldüğü gibi, bizler her 17 Ağustos’ta ülkemizin yapı stoku, yapı üretim ve denetim süreci başta olmak üzere depreme hazırlık konusundaki uyarılarımızı ne kadar vurgulasak da alınmayan tedbirler, görmezden gelinen deprem gerçeği sonucu can ve mal kayıpları yaşanmaya devam etmiştir. Orta ölçekli sayılabilecek depremlerde bile can kayıplarının ve bina hasarlarının bu kadar büyük olması adeta 6 Şubat Depremleri öncesi bir uyarı niteliği taşımıştır. Ancak ne yazık ki bu uyarıların da dikkate alınmaması, afet yönetiminin yeterli nitelikte yapılamaması, kentsel dönüşüm uygulamalarının deprem gerçeğinden ziyade ekonomik kaygılarla yapılmış olması 6 Şubat 2023 depremlerinde acı sonuçları ortaya koymuştur” şeklinde konuştu.

    Yapı stoku alarm veriyor

    Kentsel Dönüşüme giren 238 bin yapının yetersiz olduğuna dikkat çeken Erdem, “Depremlere hazırlık çalışmalarının başında yapı stokunun iyileştirilmesi gelmektedir. Oysa ülkemizde yapı stokunun durumu tam anlamıyla belirsizlik içindedir. Öyle ki Türkiye’de yapı stokunun sayısı, bunların ne kadarının riskli olduğu bile tam anlamıyla bilinmemektedir. TBMM`nin İzmir Depremi sonrası kurduğu Araştırma Komisyonun Temmuz 2021 tarihli raporuna göre Türkiye`de 10 milyon civarında olan yapı stokunun 6-7 milyon civarında olan kısmı riskli yapı statüsündedir. Yine TBMM’nin Kahramanmaraş Depremleri sonrası kurduğu Araştırma Komisyonunun 6 Şubat Depremlerine ilişkin hazırladığı Mayıs 2023 tarihli raporuna göre son 11 yıl içerisinde ülke genelinde 238 bin civarında riskli yapının “Kentsel Dönüşüm” uygulanarak yenilenmesi sağlanmıştır. Telaffuz edilen riskli yapı tahminlerinin yanında, 238 bin sayısı oldukça yetersizdir” dedi.

    “Çare şehirlerimizde bütüncül kentsel dönüşümdür”

    Kentsel dönüşümün parsel yerine mahalle bazında yapılması gerektiğini vurgulayan Erdem, “Bursa, hem doğumlara bağlı nüfus artışı hem de göçlerle büyümeye devam etmektedir. 2023 yılı TÜİK verilerine göre 95 bin 935 kişi ile Bursa en fazla göç alan 5’inci şehir olmuştur. Gelen göçün barınma ihtiyacı doğru yönetilememiş ve bu ihtiyacın karşılanması açısından kaçak ve mühendislik hizmeti almadan yapılan yapılar ve hatta mahalleler oluşmuştur. Elimizdeki yapı stoğunun durumunu tahmin edebilsek de gerçek veriler elimizde yoktur. Bu sebeple ilk yapılacak iş mevcut yapı stoğunun tüm Bursa’da tespiti ve kentsel dönüşümde öncelikli bölgelerin belirlenmesinde kullanılmasıdır. Bu çerçevede Yapı Stoğu Envanteri çıkarıldıktan sonra tüm Bursa için bir Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi çıkarılarak acilen Kentsel Dönüşüm Kriterleri tüm kentimiz için aynı olacak şekilde belirlenip 1.Derece Riskli Bölgelerden başlayarak uygulama sürecine geçilmelidir. Kentsel dönüşüm parsel bazlı değil mahalle bazlı, bütüncül bir yaklaşımla yapılmalı, süreç Büyükşehir Belediyemiz önderliğinde, şeffaf bir şekilde, Meslek Odalarının, Kamu Kurumlarının içinde olduğu, ortak akılla yapım yöntemi belirlenerek bir an önce hayata geçirilmelidir. Bu süreç yaşanırken halkımız riskin büyüklüğü konusunda ikna edilmeli, eğitilmeli ve kentsel dönüşüme katkı koymaya hazır hale getirilmelidir” diye konuştu.

  • Bursa sallandı!

    Bursa sallandı!

    AFAD’dan verilen bilgilere göre Marmara Denizi Gemlik Körfezinde 3.6 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Kandilli Rasathanesi depremin büyüklüğünü 3.8 olarak açıkladı

    Depremin büyüklüğü 3.8, derinliği ise 12.0 km olarak ölçüldü

  • Sivas’ta 4.1 büyüklüğünde deprem

    Sivas’ta 4.1 büyüklüğünde deprem

    Sivas kent merkezinde saat 10.33’te meydana gelen deprem kısa süreli panik oluşturdu. AFAD’ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşıma göre 4.1 büyüklüğündeki depremin yerin 9.7 kilometre derinliğinde meydana geldiği açıklandı.

  • Naci Görür’den deprem açıklaması

    Naci Görür’den deprem açıklaması

    AFAD’ın paylaştığı bilgilere göre Suriye’nin Hama bölgesinde saat 23.56 sıralarında 5,2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Yerin 19 kilometre derinliğinde olan deprem Türkiye’nin en güneyindeki Hatay’da ve Gaziantep’te hissedildi. Deprem uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya üzerinden yaşanan depremle ilgili paylaşımda bulundu.

    Deprem uzmanı Naci Görür söz konusu paylaşımında, “Suriye’de peş peşe deprem. İlki öncü diğer 5,5’lik ana deprem. Depremler Hatay’daki Ölü Deniz Fayı’nın devamı üzerinde ve Hama yakınlarında. Suriye’deki Ölü Deniz Fayı’nın Türkiye’deki devamı Arap Levhası üzerindeki faylar hariç kırıldı. Biz jeologlar buralarda deprem olabileceğini bekliyorduk. Ölü Deniz Fayı üzerinde Hatay civarında afete varabilecek bir hareket beklemiyoruz, endişe etmeyin, sevgiyle” dedi.