Etiket: deprem

  • BTÜ’de deprem analizi konuşuldu

    BTÜ’de deprem analizi konuşuldu

    Seminerde İstanbul Teknik Üniversitesi’nden (İTÜ) Prof. Dr. Alper İlki, İngiltere Southampton Üniversitesi’nden Doç. Dr. Mehdi Kashani ve Dr. EvangeliaGeorgantzia konuşmacı olarak yer aldılar. Seminere, BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, Rektör Yardımcısı Beyhan Bayhan, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Ülkü Mercan Küçükkayalar ve çok sayıda oda üyesi inşaat mühendisi katıldı.

    BTÜ’nün düzenlediği, İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen etkinlik, Şube Başkanı Ülkü Mercan Küçükkayalar selamlama konuşması ile başladı. Kayalar konuşmasında “Ülkemizin ve kentimizin güncel gündemi ne olursa biz İnşaat Mühendisleri Odası’nın bundan böyle ana gündemi deprem ve afete dirençli kentler olmalıdır. Vatandaşımızın sağlıklı kentlerde yaşayabilmesi için bizlerin mesleki sorumlulukları var. Taşıdığımız bu sorumluluklarımızı hakkıyla yerine getirebilmemiz için meslek içi bilgi paylaşımların çok değerli olduğuna inanıyoruz. Bugünkü bilgi paylaşımını gerçekleştirecek olan değerli hocalarımıza yönetimimiz ve sizler adına teşekkür ediyorum. Toplumun refah ve kalkınması için durmadan çalışmaya devam edeceğiz ve etmeliyiz de. 6 Şubat depremlerinden etkilenen vatandaşlarımız nasıl bir umuda tutunuyorlarsa, bizler de bilimin yol göstericiliğine ve vicdani muhakememize tutunacağız ve güveneceğiz.” dedi.


    İMO Şube Başkanı Ülkü Mercan Küçükkayalar’dan sonra kürsüye çıkan BTÜ Rektörü Naci Çağlar ise şunları söyledi: “Ben öncelikle Kahramanmaraş depreminde kaybettiğimiz 50 binin üzerindeki insanımız nedeniyle vatandaşlarımıza başsağlığı diliyorum. Tedavisi devam edenlere de Allah’tan acil şifalar diliyorum. Biz Üniversite olarak, sizlerin de bildiği gibi depremin hemen ardından 9 kişilik bir ekiple deprem bölgesine gittik. Bir değerlendirme raporu yayınladık. Yayınladığımız raporu hem akademik odalarımızla hem de basınımızla paylaştık. Hala da katkı vermeye devam ediyoruz. Hem Büyükşehir Belediyesi hem Valimiz, hem AFAD, hem diğer ihtiyaç olan tüm alanlarda destek verdik ve vermeye devam ediyoruz. Bu çerçevede birçok şey yapılıyor. Bugün aramızda İngiltere Southampton Üniversitesinden iki misafirimiz var. Kendilerini Üniversitemizde, “TÜBİTAK Bilim İnsanları İletişim Programı”nda iki hafta misafir edeceğiz. Üniversitemizde hocalarımıza ve öğrencilerimize de seri seminerler yapıyorlar.

    Bugün de burada bize kendi tecrübelerini paylaşacaklar. Bu seminer organizasyonumuza destek veren sayın başkana İMO Şube Başkanı Ülkü Mercan Küçükkayalar’a teşekkür ederim.”

    Kahramanmaraş merkezli depremler konuşuldu

    Programın devamında BTÜ Öğretim Üyesi Dr. Sedef Kocakaplan’ın moderatörlüğünde Kahramanmaraş merkezli depremler konuşuldu. Seminerde, İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Alper İlki, İngiltere Southampton Üniversitesi’nden Doç. Dr. Mehdi Kashani ve Dr. Evangelia Georgantzia depremler üzerine sunumlarını gerçekleşti. Kahramanmaraş merkezli depremlerin incelendiği seminerde, gelecekte inşa edilecek yapıların güvenliği konu edildi.


    Rektör Çağlar’dan sonra seminerin moderatörü Sedef Kocakaplan sözü ilk konuşmacı olan Prof. Dr. Alper İlki’ye söz verdi. İlki, Kahramanmaraş depremlerinde yapıların depreme karşı gösterdiği performans hakkında paylaşımlarda bulundu. Yaşanılan depremleri çok büyük depremler olarak tanımlayan İlki, bu depremlerin Gölcük ve ya Düzce gibi daha önceki depremlere benzemediğini söyledi. Diğer depremlerden farklı olarak, 6 Şubat 2023 günü yaşanılan depremlerde her bir binanın ağırlığının iki katı kadar ağırlığa maruz kaldıklarının altını çizdi. Konuşmasına, önceki depremler ile ilgili istatistiki verileri aktararak devam eden İlki, bu verileri arasındaki farkları dinleyiciler ile paylaştı. Meydana gelen hasarını tümünü zemine bağlaamamak gerektiğini ifade eden Prof. Dr. İlki, ancak zeminin de sorunlu olduğu belli bazı yerlerin bulunduğuna da dikkat çekti.

    Birey olarak deprem yaşama ihtimalinin trafik kazası geçirme ihtimalinden çok daha fazla olduğunu kaydeden İlki, “yeni binaları daha iyi yapmalıyız” diyerek konuşmasına son verdi.

    Southampton Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Mohammad Mehdi Kashani ise seminerdeki sunumunda yapı donatılarında oluşan korozyona dikkat çekti. Yapılarda zamana, iklim şartlarına ve diğer nedenlerle bağlı yıpranmaların oluştuğunu aktaran Kashani, bu yıpranmaların binaların depreme karşı olması gereken dirençlerini azalttığını bildirdi.

    Misafir öğretim üyesi Dr. EvangeliaGeorgantzia’da yapılardaki ağırlığın önemli olduğunu kaydetti. Bina temelindeki yükün hafif olmasının, binanın dayanımını da arttıracağı yönündeki görüşünü paylaşan Georgantzia, bunu sağlamak için alüminyum gibi hafif metallerin donatılarda daha çok yer almasının gerektiğine değindi. Bu yönde yürüttükleri çalışmalar sonucunda elde ettikleri verileri paylaşan Georgantzia, yakın zamanda alüminyumun yapı donatılarında daha çok yer alacağına söyleyerek sunumunu sona erdirdi.

  • Depremden önce kral gibiydim

    Depremden önce kral gibiydim

    6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremler, 11 il içinde en büyük yıkımı medeniyetler şehri Hatay’da meydana getirdi.

    Defne Elektrik Mahallesi’nde yaşayan Hallum, 3 çocuğu ve eşiyle depremi burunları bile kanamadan atlattı. Buna rağmen Hallum’n Defne ve Antakya olmak üzere 3 dükkanı ve 6 dairesi ağır hasar aldı ve kullanılamayacak duruma geldi.

    Ailesinden 12 kişiyi toprağa veren Levent Hallum, depremin ardından Mersin iline yakınlarının yanına taşındı.

    Sık sık doğup büyüdüğü Hatay’a gelen Hallum, enkaza dönen 30 yıllık birikimlerini görünce derin bir üzüntü yaşadı. Ailesine sarılabilmesinin en büyük tesellisi olduğunu dile getiren Levent Hallum’un tek isteği yeniden doğup büyüdüğü topraklarda yaşamak.

    Depremden birkaç dakika önce su içmeye kalktığını, sarsıntının başladığını anlatan Hallum, “Kızlarım kapıyı açtı, oğlumu uyandırdım. Aşağıya inmedik, dama çıktık. Damda yerimizde duramıyorduk, gelen uğultunun ardından tüm binalar arka arkaya yıkılmaya başladı. Kıyamet koptu, bomba atmış gibi. Hiçbir yer sağlam kalmadı. Binamız ağır hasarlı oldu. Depremde 12 akrabamı kaybettim.” dedi.

    Kasap ve kebap üzerine işletmelerinin olduğunu dile getiren Hallum, “Hatay’ın sayılı esnaflarındandım. 6 dairem 3 dükkanım gitti. Maddi zararım 30 milyona yakın. Hatay halkı olarak biz memleketimizden gitmek istemiyor kendi topraklarımızda yaşamak istiyoruz. Mersin bize kucak açtı ama kendi topraklarımızı istiyoruz.” diye konuştu.

    Çocuklarını sarabilmenin en büyükse serveti olduğunu dile getiren Hallum, dükkanının bulunduğu apartmanda 76 kişinin hayatını kaybettiğini ifade etti.

    Hallum, “Ben binadan burnum kanamadan indim, her gün çocuklarımı sarıp koklayabiliyorum o bana yeter. Benim tek dileğim kendi topraklarımda ölmek. Depremden önce kral gibi yaşarken, eşime dostuma yardım ederken hiçbir şekilde kimseyi kapımdan geri çevirmedim. Allah razı olsun herkese yardım ediyorduk ama şimdi bu duruma düştük. Yolda bulduğum kaba bile ihtiyacım var.” ifadelerine yer verdi.

  • “Deprem bölgesine ilgimiz daha çok olmalı”

    “Deprem bölgesine ilgimiz daha çok olmalı”

    Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD) Yönetim Kurulu, Buğra Küçükkayalar başkanlığında, Hatay’ın Samandağ ilçesinde hizmet veren BUSİAD Mutfağı’nın çalışmalarını yerinde görmek, bölgedeki sanayi ve iş dünyasının beklenti, öneri ve düşüncelerini öğrenmek amacıyla hafta sonu bölgeye ziyarette bulundu.

    BUSİAD heyeti ilk olarak Antakya Organize Sanayi Bölgesini ziyaret etti. Antakya OSB Yönetim Kurulu Başkanı Tahsin Kabaali, BUSİAD Heyetine ziyaret nedeniyle teşekkür ederek, Türk Halkının dayanışma erdemini bizzat yaşadıklarını da söyledi. Kabaali, Antakya OSB’nin kayalık zemine kurulduğu için zarar görmediğini ancak personel açısından önemli sorunlar yaşadıklarını ifade etti. Kabaali, OSB’de enerji tüketiminin Şubat ayında yüzde 25’ten Mayıs ayında yüzde 70’e çıktığını belirterek, “Beyaz yakalı çalışanlarımızda, ciddi anlamda kent dışına gidenler var. Eğitim durmuş durumda. Afet planlarının olması gerektiğini yaşayarak gördük” dedi.

    BUSİAD Başkanı Küçükkayalar da, depremin ardından BUSİAD olarak neler yapıldığını Kabaali’ye aktardı.

    BUSİAD MUTFAĞI…

    BUSİAD Heyeti, daha sonra Samandağ’a geçerek burada bulunan BUSİAD Mutfağının çalışması hakkında ayrıntılı bilgi aldı. Kâmil ve Mehmet Durgut kardeşler öncülüğünde depremin hemen ardından çalışmaya başlayan BUSİAD Mutfağından faydalanan halk, BUSİAD Heyetine teşekkür ederek, aşevinin devamını talep ettiler.

    BUSİAD Heyeti’nin son durağı ise Nilüfer Belediyesi’nin konteyner kenti ve yanında kurulmakta olan TÜRKONFED’in Kasaba Hatay konteyner kenti oldu. BUSİAD Heyetine eşlik eden Çağdaş Eğitim Kooperatifi (ÇEK) Anadolu ve Fen Lisesi Öğrenci Başkanları, Müdürleri ve Öğretmenleri ile ÇEK(İ)MECE Topluluğu Temsilcileri de, Nilüfer Belediyesi Konteyner Kenti’nde yaşayan çocuklara adlarına hazırlanmış hediyeleri dağıttılar. ÇEK(İ)MECE gönüllüleri, çocuklarla oyunlar oynayarak onların yaşadıkları travmadan uzaklaşmasına bir parçada olsa katkı koydular.

    Ziyareti değerlendiren BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar, “İlk günden itibaren, AFAD ve üyelerimiz arasında köprü kurmaya, ardından da ÇEK ile gıda, giysi ve hijyen malzemeleri konusunda birlikte çalıştık. Ayrıca bölgeden çocukların Bursa’ya getirilip, ÇEK yurtlarında kalmalarını ve eğitimlerini sürdürmelerini sağladık. Ancak, bu yaptıklarımızın ne kadar yetersiz olduğunu buraya gelince anladık. Biz sadece acil duruma çözümler üretmişiz. Daha çok yolumuz var. Sadece enkazı kaldırıp yitirdiklerimizi defnedip, yaralarımızı sarmaya çalışmışız. Bölgeyi yeniden ayağa kaldırmak için bölgeye ilgimizin daha çok olması gerektiğini gördük. Bu gerçeğe uygun hareket edeceğiz. Bir süre daha BUSİAD Mutfağı bölgede çalışmaya devam edecek. Yerinde yaptığımız gözlemlerle, edindiğimiz bilgilerle daha başka neler yapabileceğimize de bakıp karar vereceğiz. Bir millet olmanın erdemini bu acı içinde bir kez daha gördük. Üyelerimiz ve tüm Bursa’lılar olarak elimizden geldiğince katkı koymaya devam etmeliyiz.” dedi.

  • Ağır hasarlı binaların yıkımı sürüyor

    Ağır hasarlı binaların yıkımı sürüyor

    Kahramanmaraş merkezli yaşanan asrın felaketi sonrası büyük yıkımın yaşandığı illerden biri olan Malatya’da ağır hasarlı binaların yıkım işlemlerine bugünde devam edildi.
    Kenttin muhtelif bölgelerinde koordineli bir şekilde sürdürülen çalışmalarda ağır hasarlı yapılar kontrollü bir şekilde yıkılırken, yıkımı yapılan binaların enkazları kepçelerle doldurulan kamyonlarla belirlenen döküm sahalarına taşınıyor.

  • “İnanmadım, geldim gözümle gördüm”

    “İnanmadım, geldim gözümle gördüm”

    6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli depremlerin en büyük yıkımı yaptığı Hatay’da, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca (TOKİ) temeli atılan kalıcı afet konutlarının inşaatı tüm hızıyla devam ediyor. Altınözü ilçesinde inşası devam eden 20 bloklu 364 konut için 612 personel, 3 vardiya şeklinde çalışmalarını sürdürüyor. 4 blokta kaba inşaat tamamlanırken, 4 blokun yapımında ise büyük mesafe alındığı görüldü.

    “Köy evleri hızla yapılıyor”

    Ayrıca Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), Hatay’ın kırsal mahallelerinde de yöresel mimari ve vatandaşların ihtiyaçlarına göre tek katlı köy evlerinin inşasını da süratle devam ettiriyor.
    Altınözü ilçesi Babatorun Mahallesi’nde, ‘Hatay İli 5’inci Etap Kırsalı 500 Deprem Konutu Projesi’ çerçevesinde yapımına başlanan evler de hızla tamamlanıyor. Yürütülen çalışmalar çerçevesinde 120 ile 127 metrekarelik, 3 oda 1 salondan oluşan tek katlı köy evlerinin 3 tanesinin yapımı tamamlandı. Perde beton ve tünel kalıp sistemiyle yapılan örnek evler, ziyarete gelen depremzedelerin beğenisini topladı.

    “Kendin bu kadar güzel yapamazsın”

    Evi ailesiyle inceleyen Rasim Veysi, “Kendin yapsan bu şekilde bir ev yapamazsın. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Yapamaz dediklerinden bakın örneğinin biri. Diğerleri de yapılıyor. Depremzedeyim, Antakya’dan merak ettiğim için bu evleri görmeye geldim. Benim evlerim gitmiş, canım yanmış. İnanmadım, geldim gözümle gördüm, yapmışlar ve dört dörtlük. Kendin yapmak istesen bu kadar güzel yapamazsın. Devletimiz ve milletimiz var olsun” diye konuştu.

    “Güzel evler yapılıyor”

    Babatorun Mahallesi Muhtarı Ahmet Özer ise, “Mahallemize 150 konut Cumhurbaşkanımızın talimatıyla yapılıyor. 40 gün içinde ilk üç ev ortaya çıktı. Cumhurbaşkanımız verdiği sözü tutuyor. Her zaman kendisi depremzedelerin yanında. Hayal edilmeyecek kadar güzel bir ev yapılıyor. Köy halkımız heyecanla evlerini bekliyor. İçi de çok güzel. Devletimizden Allah razı olsun. Cumhurbaşkanımıza minnettarız, bizi hiç yalnız bırakmıyor” şeklinde konuştu.

    “3 blok 40 günde tamamlandı”

    İnşaat Mühendisi Esra Abdulganioğlu, “500 konutluk köy evleri projesini yürüyoruz. 40 gün gibi kısa bir sürede 3 blokumuzu tamamladık. Proje süremiz 1 yıldı ama daha erken bitirmek için çalışıyoruz. Bu bölgede 150 konut planımız var. 50 konutun temelleri kazıldı, inşaat yükseliyor. Yöresel mimariye ve deprem yönetmeliğine uygun şekilde evler yapılıyor. Evleri ziyarete gelenler oluyor. Çok beğeniyorlar. Onlar mutlu olunca biz de mutlu oluyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Hatay’da buğday hasadı başladı

    Hatay’da buğday hasadı başladı

    Türkiye’nin en önemli tarım merkezlerinden Hatay’ın Amik Ovası’nda buğday hasadına başlandı. Başakların olgunlaşmasıyla altın sarısı bir görünüme bürünen ovada, bugünlerde hasat telaşı yaşanıyor. Türkiye’nin farklı illerinden gelen onlarca biçerdöver üreticinin buğdayının hasadını gerçekleştiriyor. Biçerdöver tarafından hasat edilen buğdaylar, traktör römorklarına alındıktan sonra depoya nakli gerçekleştiriliyor. Hatay’da yaklaşık 450 bin dekar alandan 250 bin tona yakın buğday bekleniyor. Biçerdöverlerin ve üreticilerin hummalı çalışması dron ile de görüntülendi.

    Dönümde 600 ile 800 kilogram arası verim

    Buğday üreticisi Mustafa Ay, kasım ayının ortalarında ektikleri buğdayın mayısın ortasından itibaren olgunlaştığını ve hasada geldiğini söyledi.
    Bu yıl rekoltenin yüksek olduğunu dile getiren Ay, “Amik Ovası bilindiği gibi Türkiye çapında bir üretim merkezidir. Şu an her yer sapsarı durumda.

    Devletimizden rekor bir buğday alım fiyatı bekliyoruz. Bin dönüm civarı arazimde buğday hasadı yapıyoruz. Çok şükür rekoltemiz çok yüksek. Dönüm başına 600 ile 800 kilogram arasında buğday alıyoruz. Kötü bir deprem yaşadık ama çiftçilerimiz çalışmak durumunda. Hükümetimiz de çiftçinin arkasında. 8 ile 12 arasında belirlenecek bir taban fiyat bizi mutlu eder” dedi.

  • Bursa Devlet Tiyatrosu deprem bölgesinde

    Bursa Devlet Tiyatrosu deprem bölgesinde

    Depremin çocuklar üzerinde oluşturabileceği etkiler düşünülerek, onları hem bedensel hem ruhsal yönden iyileştirebilmek adına Bursa Devlet Tiyatrosu olarak, çocuklar üzerinde olumlu bir etki uyandırmak, hayal güçlerini desteklemek ve moral vermek için “Sinco Akıllı Sincap” oyununu küçük sanatseverlerimizle buluşturuyoruz.


    “Sinco Akıllı Sincap”ın ilk durağı, 30 Mayıs saat 10.00’da, Gaziantep Merkez Hasan Celal Güzel İlköğretim Okulu bahçesi olacak.
    Turne programı:
    30 Mayıs Saat: 17.00 Nur 1 Kent Merkez Nurdağı
    31 Mayıs Saat:17.00 Nur 3 Konteyner Kent Nurdağı
    1 Haziran Saat:17.00 Sakçagözü Mahallesi Nurdağı
    2 Haziran Saat:18.00 Kalyon Konteyner Kent İslâhiye
    3 Haziran Saat:18.00 İslâhiye 1 Konteyner Kent İslâhiye
    4 Haziran Saat:18.00 İslâhiye 2 Konteyner Kent İslâhiye
    6 Haziran Saat:19.00 Türkoğlu Lojistik Konteyner Kent Türkoğlu
    7 Haziran Saat:19.00 Sütçü İmam Üniv. Ziraat Fak. Avşar Kamp. Çadır Kent Onikişubat
    8 Haziran Saat:19.00 Doğu Kent Konteyner Kent Dulkadiroğlu
    9 Haziran Saat:19.00 İstiklal Üniv. Karacasu Kamp. Ümraniye Çadır Kent ile AFAD Çadır Kent arasındaki alan Dulkadiroğlu
    10 Haziran Saat:19.00 Yukarı Pazarcık Türkobası Merkezi Pazarcık

  • “Ülkemizin potansiyeline inanıyoruz”

    “Ülkemizin potansiyeline inanıyoruz”

    BTSO Mayıs Ayı Meclis Toplantısı Oda Hizmet Binası’nda gerçekleştirildi. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, 14 Mayıs seçimlerinin Türkiye’ye yakışır bir demokratik olgunlukla, son derece huzurlu bir ortamda tamamlandığını ifade etti. Seçimlerde demokratik iradenin yüzde 90’lara varan bir katılım oranıyla gerçekleştiğini dile getiren Burkay, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne seçilen milletvekillerini tebrik etti. Başkan Burkay, 28 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimlerinin de aynı olgunlukla tamamlanacağına inandığını belirterek, seçim sonuçlarının iş dünyası ve Türkiye için hayırlı olması temennisinde bulundu.

    “Ülkemizin potansiyeline inanıyoruz”

    “Seçimler sonrasında kur, enflasyon ve cari açık gibi ekonominin temel sorunlarına odaklanılacak bir dönemin başlaması en büyük dileğimiz” diyen Başkan Burkay, “Son dönemde pandemi krizi ve Rusya-Ukrayna savaşı başta olmak üzere gerek küresel etkiler gerekse yurt içindeki gelişmeler ekonomimizde bazı kırılganlıklar oluşturdu. Dünyadaki ekonomik konjonktürün toparlanması, ülkemizin de bu süreçten hızlı çıkmasında itici güç olacaktır. Reel sektör oyuncuları olarak bizlerin de bu dönemde başta dış ticaret açığını ortadan kaldıracak ihracat faaliyetlerine yoğun bir şekilde odaklanmamız gerekiyor. Diğer taraftan finansmana erişim konusunda bankaların kredi temininde reel sektöre olan yaklaşımını gözden geçirmesi, üretimin, yatırımın ve istihdamın sürdürülebilirliği adına bu dönemde en önemli unsurlardan bir tanesi. Bursa iş dünyası olarak bizler ülkemizi hedeflerine taşıyacak tüm ekonomik ve yapısal reformlara destek vermeye, ülkemizin gücüne ve potansiyeline inancımızı en güçlü şekilde sürdürmeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

    BTSO olarak ihracat odaklı faaliyetlere hız kesmeden devam ettiklerini kaydeden Başkan Burkay, ev tekstili sektörünün en önemli buluşmaları arasında yer alan HOMETEX Fuarı’nı KFA Fuarcılık’ın organizasyonunda bu yıl da başarıyla gerçekleştirdiklerini ifade etti. İstanbul Fuar Merkezi’nde 16-20 Mayıs tarihlerinde düzenlenen fuarın sektörün gurur kaynağı haline geldiğini vurgulayan Başkan Burkay, “2013 yılında hayata geçirdiğimiz KFA Fuarcılık sadece yurt içinde değil dünyanın birçok farklı coğrafyasında fuar ve kongre organizasyonu düzenleme yetkisine sahip. Bugüne kadar 200’ü aşkın yurt dışı iş gezisi programına imza atan, hedef pazarlara ticaret heyetleri düzenleyen, gerek yurt içi gerekse yurt dışında fuar ve kongre programlarına imza atan KFA Fuarcılık, kısa zamanda önemli başarılar elde etti. Bursa ve Türkiye’nin dış ticaretini geliştirmesi adına ortaya koyduğumuz bu projenin ne kadar isabetli olduğunu görüyoruz.” dedi.

    “Lojistik merkezler için talep toplama süreci başladı”

    BTSO olarak üretim ve ihracat üssü Bursa’da Lojistik Merkezlerin kurulmasının en büyük hedefleri arasında yer aldığını kaydeden Burkay, “Başta karayolu, demiryolu ve denizyolu gibi taşımacılık ağlarıyla entegre, depolama ve ulaştırma hizmetlerinin birlikte sunulduğu Lojistik Merkezlerin kurulması en büyük ihtiyacımız. Bu çerçevede firmalarımızın taleplerini toplamaya başladık. Talep toplama sürecimiz 27 Haziran 2023 tarihine kadar sürecek. Ardından da bu talepleri Bursa Valiliğimiz öncülüğünde oluşturulan komisyon ve ilgili kurumlarımızla paylaşacağız. Antrepolardan soğuk hava depolarına, akaryakıt istasyonlarından konteyner stok alanlarına, ticari ofislerden sosyal donatı alanlarına kadar kentin büyüme hedeflerinde stratejik nitelik taşıyan Lojistik Merkezlerin hayata geçirilmesi Bursa’mızın gelecek hedefleri açısından kritik önem arz ediyor. Firmalarımızı bu vesileyle hızla başvuru sürecini tamamlamaya davet ediyorum.” dedi.

    KOBİ OSB projesine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Başkan İbrahim Burkay, projenin Bursa sanayisini ilgilendiren her toplantıda gündeme geldiğini ifade etti. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın da bu konuda irade ortaya koyduğunu ve KOBİ OSB konusunda çalışma başlatacağını bildirdiğini söyleyen Burkay, “Sayın Bakanımızın bu yaklaşımı bizim için umut verici. Bugün projeye 4.500’den fazla firmamız talepte bulundu. 4 bin firmamız plansız alanlardaki üretimini taşınma taahhüdü verdi. KOBİ OSB projesi deprem tehlikesine karşı sanayi ve ticaret alanlarımızın dönüşümü adına çok önemli bir başlangıç olacak. Bursa’nın başta trafik, hava kirliliği ve çevre ile ilgili sorunlarına çözüm imkanı sunacak bir sürecin başlangıcı olması adına ayrıca bu projeyi çok değerli buluyorum. Bunu BTSO Meclisi olarak Bursa’ya yapacağımız en önemli hizmet olarak görüyorum. İnşallah hep birlikte başaracağız.” diye konuştu.


    “Hatay’daki BTSO geçici yaşam alanı hazır”

    Başkan Burkay, 6 Şubat’ta meydana gelen deprem felaketinin yaralarını sarmak için ilk günden bu yana dayanışma ruhuyla bölgeye desteklerini sürdürdüklerini belirtti. Bölgedeki barınma sorununa çözüm oluşturmak için ortaya koydukları Geçici Yaşam Alanı projesinin iş dünyasının destekleriyle hayata geçtiğini belirten Burkay, “Depremden en fazla etkilenen illerin başında gelen Hatay’da BTSO olarak, İstanbul Sanayi Odası, Emlak Konut ve Türkiye Futbol Federasyonu ile birlikte 4 bin konteynerden oluşan büyük bir yaşam alanı oluşturduk. Yaklaşık 20 bin kişiye yuva olacak yaşam alanımıza afetzedeler yerleşmeye başladı. İnşallah seçimlerin ardından meclis üyelerimizle birlikte hep beraber bölgeyi ziyaret edeceğiz.” şeklinde konuştu.

    Gelecek hafta Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Genel Kurulu’nun yapılacağını kaydeden İbrahim Burkay, TOBB’un Rifat Hisarcıklıoğlu başkanlığında yeni dönemde de iş dünyası ve Türkiye’nin hedefleri çerçevesinde başarılı çalışmalara imza atmayı sürdüreceğine inandığını da sözlerine ekledi.

    “Seçim sürecinin ardından gündem ekonomi olmalı”

    BTSO Meclis Başkanı Ali Uğur, seçimlerin demokratik olgunluk içinde ve yüksek bir katılım oranıyla tamamlandığını söyledi. Sonuçların Türkiye için hayırlı olmasını dileyen Ali Uğur, “Bursa’mızı TBMM’de temsil edecek milletvekillerimizi tebrik ediyor, yeni çalışma döneminde başarılar diliyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunun da aynı olgunluk ve huzur içinde tamamlanacağına inanıyorum. İş dünyası olarak bizlerin seçim sürecinin ardından temel beklentisi hızla ekonomiye ve üretime odaklanılmasıdır. Başta kur, enflasyon ve cari açık olmak üzere ekonomide yapısal sorunları çözecek reformlara ve büyümenin sürdürülebilirliğine odaklanan politikalara öncelik vermemiz gerekiyor. Ülkemizin potansiyeline ve gücüne inanıyoruz.” dedi.

  • Hayata Bursa ile sarılıyorlar

    Hayata Bursa ile sarılıyorlar

    Türkiye’yi yasa boğan, 11 ilde büyük yıkımlara yol açan depremlerin ikinci haftasında Hatay’da görevlendirilen Bursa Büyükşehir Belediyesi, bölgede yaraları sarmaya devam ediyor. Hatay’da üstlendiği üç ana görevden biri de konteyner kentler kurulumu olan Bursa Büyükşehir Belediyesi, üç ayrı bölgede 110 bin metrekare alana toplam 2 bin konteynerlik yaşam alanları oluşturdu. Altyapıları tamamen Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan Umuda Koşanlar Bursa Uluçınar konteyner kenti, Çilek Mobilya’nın katkılarıyla oluşturulan Uludağ Konteyner Kenti ve Büyükşehir’in kurduğu en büyük konteyner kent olan Bursa Konteyner Kentinde yaşam başladı. Büyük afet sonrası hayata yeniden tutunmaya çalışan depremzedelerin tüm ihtiyaçları Büyükşehir tarafından karşılanırken, konteyner kentlerin sokaklarındaki çocuk cıvıltıları, yaşamın normalleşmeye başladığının en büyük göstergesi.

    Bütün yaralar sarılacak

    Depremin ilk haftasında Gaziantep’te, ikinci haftasından bugüne kadar da Hatay’da yoğun bir mesai harcayan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, hayata geçirilen çalışmaları sık sık sahada inceliyor. Hatay’da Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan 3 konteyner kenti de gezen Başkan Aktaş, hem afetzedelerle sohbet etti hem de onların ihtiyaçlarına kulak verdi. Büyükşehir, BUSKİ ve Büyükşehir iştirakleri ile bölgeye bu güne kadar 160 milyon TL’yi aşan yatırım ve destek yapıldığını kaydeden Başkan Aktaş, konteyner kentlerin temizliğinden sinekle mücadeleye ve yardımların dağıtımına kadar tüm hizmetleri aralıksız sürdürdüklerini hatırlattı. Bu ziyaretiyle depremzedelere her zaman yanında olduklarının mesajını veren Başkan Aktaş, “Ülkemize büyük geçmiş olsun. Biz ilk günden beri Hatay’ın yanındayız. İlk güne göre vatandaşlarımızın hayata biraz daha umutla bakmaları bizi sevindirdi. İnşallah kalıcı konutlarla birlikte bütün yaralar sarılmış olacak. Biz sonuna kadar depremzede kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

    Hatay temasları çerçevesinde 3 öğün yemek ihtiyaçları Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından karşılanan Konya Büyükşehir Belediyesi’nin kurduğu konteyner kenti de ziyaret eden Başkan Aktaş, sohbet ettiği afetzedelere yemek dağıttı.

  • Radon gazı ve depreme etkisi araştırılacak

    Radon gazı ve depreme etkisi araştırılacak

    ‘6 Şubat 2023 Kahramanmaraş ve 20 Şubat 2023 Hatay Depremleri Sonrası Kapalı Alan Radon Konsantrasyonlarının Belirlenmesi ve Deprem-Radon İlişkisinin Araştırılması’ başlıklı projesi TUBITAK tarafından desteklenmeye hak kazanan Prof. Dr. Özen, depremler ve artçı sarsıntılar ile radon gazı salınımının arasındaki ilişkinin proje çerçevesinde inceleneceğini söyledi. Son yıllarda uranyum araştırmaları, radyasyondan korunma, depremin önceden tespit edilmesi gibi konular üzerine yapılan araştırmalarda radon gazının havadaki konsantrasyonunun doğru bir şekilde ölçülmesinin önem kazandığını ifade eden Özen, projeyle Kahramanmaraş depremlerinin gerçekleştirildiği bölgelerde incelemelerde bulunacaklarını vurguladı.


    Deprem öncesinde ve artçı sarsıntılarda artıyor

    Radon gazının deprem öncesinde ve akabindegerçekleşenartçı sarsıntılarla arttığını dile getiren Prof. Dr. Özen projeyle birlikte bölgedeki kapalı alan radon konsantrasyonları pasif radon detektörleri ile ölçerek değerlendirmelerde bulunacaklarını söyledi. Prof. Dr. Özen ayrıca Radon analizleri sonuçlarından ve koordinat bilgilerinden faydalanılarak jeoistatistik analiz ve haritalandırma yöntemiyle haritalama çalışması yapacaklarının da altını çizdi. Hâlihazırda var olan Türkiye Radon Haritası ve diğer araştırmacılar tarafından bölgede yapılmış radon ölçümleri ile karşılaştırmalar yapacaklarını da sözlerine ekleyen Özen, ayrıca detektörlerin adreslerde bulunduğu süreçlerde gerçekleşen depremlere ait bilgiler Kandilli Rasathanesinden alınarak depremlerin radon salınımına etkisinin de ortaya konulacağını ifade etti.

    1 Mart 2023 tarihiyle birlikte ilk etap çalışmalarının başladığının altını çizen Prof. Dr. Özen, depremin merkez üssü, şiddeti, boyutu, deprem dalgalarının dikey veya yatay olarak yayılımı gibi parametleri kendi özelinde incelediklerini de sözlerine ekledi.