Etiket: deprem

  • “6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta konserim olacaktı”

    “6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta konserim olacaktı”

    Son zamanlarda hayli popüler olan ve dillerden düşmeyen “Çırpınırdı Karadeniz” şarkısını seslendiren Azerin, 6 Şubat’taki iki büyük depremin merkezi Kahramanmaraş’ı Azerbaycan heyeti ile birlikte ziyaret etti. Sütçü İmam üniversitesi Avşar Kampüsündeki çadır kentlerde yaşayan afetzede vatandaşlarla bir araya gelen Azerin, daha sonra burada yaptığı açıklamada, 6 Şubat günü konserinin yapılacağı günde depremlerin yaşandığını söyledi.

    “6 Şubat’ta benim Kahramanmaraş’ta konserim olacaktı”

    Azerbaycan halkının bir nefer gibi Türkiye’nin yardımına koştuğunu ifade eden Azerin, şunları kaydetti:
    “Her bir aileye burada baktığımda 6 Şubat günü gözümde canlanır. 6 Şubat’ta benim Kahramanmaraş’ta konserim olacaktı. Biraz önce de buradan geçtiğimde o afişler burada duruyor ve böyle bir felaket oldu. O günden bu güne hep sizin aranızda olma arzusuyla yaşadım ve kısmet bugüne. Azerbaycan halkımız başta Cumhurbaşkanımız İlham Aliyev’in sayesinde buraya katılma şansım oldu. Allah bir daha yaşatmasın. Çok büyük bir acıdır çok büyük bir kayıplarımız var. Burada yaşanan bu depremi sanki Azerbaycan yaşadı. Azerbaycan halkı bir nefer gibi bir insan gibi yardımlara koştu. Elinde avucunda olanı buraya göndermeye çalıştı.”

    “Her şeyi burada olduğu gibi yaşadı Azerbaycan”

    Azerin, “Bundan 100 sene öncesini hatırlattı. Nasıl ki Çanakkale savaşında bizim insanımız, Azerbaycan’daki insanımız koştu Türkiye’ye. Öz kardeşinin yanında omuz omuza elindeki ziynet eşyalarını Türkiye’ye gönderdi. Sanki bugün yeniden o tarihi yaşamış olduk. İnsanımız nasıl koşturma içinde olduğunu nasıl buranın acısıyla yaşadığını ağlayanını yani her şeyi burada olduğu gibi yaşadı Azerbaycan” dedi.

    “Bu bir minnet borcuydu Türkiye’ye”

    Bugün çok büyük bir aşığın ozanın memleketinde olduklarını anlatan Azerin, “Mahsuni Şerif’in memleketindeyiz. İşte bizi birleştiren bizim medeniyetimiz bizim köklerimizdi. ‘Çırpınırdı Karadeniz’ sizin dilediğiniz, ‘Çırpınırdı Karadeniz’inde ortay çıkmasının Kafkas İslam ordusu ile Ende Paşa ile Osmanlı ordusu ile Nuri Paşa ile çok büyük bir bağı var. O kurtuluştan sonra Üzeyir Hacıbeyli büzüm büyük bestekarımız Ahmed Cevad’ın sözlerini besteledi ‘Çırpınırdı Karadeniz’ minnet borcuydu Kafkas İslam ordusuna. Bu bir minnet borcuydu Türkiye’ye” diye konuştu.

    “Büyük bir kaybımız oldu”

    Bugün biz çok büyük sınavdan geçtiklerini kaydeden Azerin, “Büyük bir kaybımız oldu. Allah bizim bu balalarımızın yüzünü güldürsün. Bu coğrafyada bugün, Türk’ün sesini bağırarak bütün dünyaya İslam’ın gerçek İslam’ın sesini bütün dünyaya bağırarak zalimin önünde olup, zulme karşı sesini çıkartan Azerbaycan Cumhuriyet’ini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve halkını korusun” şeklinde konuştu.

  • İlk köy evleri bayramda teslim edilecek

    İlk köy evleri bayramda teslim edilecek

    Kahramanmaraş merkezli depremlerde büyük zarar gören ilçelerden Türkoğlu ve kırsal mahallelerinde yaraların sarılması için çalışmalar sürüyor. Depremzede hak sahiplerinin faydalanması için köy evleri projesi çerçevesinde Türkoğlu’nun kırsalındaki Özbek Mahallesi’nde köy evlerinin inşası da hızla sürüyor. 40 hak sahibine teslim edilecek konutlar yükselmeye devam ederken, müjdeli bir haber de geldi. Tamamlanan ilk evlerin ise Ramazan Bayramı’nda hak sahiplerine teslim edilmeye başlanacağı bildirildi.


    Bir yıl içinde tüm konutları yapıp teslim edeceklerini ifade eden proje müdürü Mesut Suat Şahin, “Burada 40 tane hak sahibimizin konutunu yapıyoruz ve bayramın birinci gibi teslim etmeye başlayacağız. Her gün sayıyı çoğaltarak 1 yıl içinde konutlarımızı tamamlayacağız. Bu köy haricinde 7 köyümüzde projemiz var. Şu anda 400 personel ile çalışıyoruz. 25 adet iş makinemiz var ve bu rakamlar artıyor. Buradaki yapılan konutlar yöresel mimariye ve kültürel yapıya uygun şekilde malzeme tespiti yapılıyor. Evler yapılırken köy halkının faydalanacağı şekilde mutfak, yatak odası ve salonları da dizayn ediliyor” dedi.

  • Depremden kaçtı, trafik kazasında hayatını kaybetti

    Depremden kaçtı, trafik kazasında hayatını kaybetti

    Kaza, akşam saatlerinde Ortakent Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi’nde meydana geldi. Turgutreis istikametine giden 20 yaşındaki Orhan Yurttaş hakimiyetindeki  otomobil, Ortakent Mezarlığı’na yaklaştığı sırada caddeden karşıya geçmeye çalışan Seyfettin Özdemir (34) isimli yayaya çarptı. Çarpmanın etkisiyle refüjdeki tabelaya çarpan Özdemir, karşı şeride geçip metrelerce sürüklendi. İhbarın ardından olay yerine 112 Acil Sağlık ve Bölge Trafik ekibi sevk edildi. Sağlık ekiplerince yapılan kontrollerde Özdemir’in yaşamını yitirdiği tespit edildi. Kaza sonrası ekiplerce bölgede inceleme yapılırken çok sayıda vatandaş da olayı meraklı bakışlarla izledi.

    Depremden kaçtı kazada hayatını kaybetti

    Seyfettin Özdemir’in Kahramanmaraş merkezli 2 büyük depreme Diyarbakır’da yakalandığı ve daha sonra depremzede olarak Bodrum’a geldiği öğrenildi. Depremin hemen ardından ilçeye gelen Özdemir kısa bir süre sonra çalışmak için iş aramaya başladı. Bir oto yıkamada çalışmaya başlayan Özdemir, eve gitmek için karşıdan karşıya geçerken otomobil çarpması sonucu hayatını kaybetti.
    Olay yerine gelen Bodrum Cumhuriyet Savcısı kazayı titizlikle inceledi. Kazayla ilgili ekipler tarafından soruşturma başlatıldı. Otomobil sürücüsü Yurttaş gözaltına alındı.

  • Van’da 4 büyüklüğünde deprem

    Van’da 4 büyüklüğünde deprem

    AFAD: “ Van’ın Çaldıran ilçesinde saat 07.07’de 4 büyüklüğünde deprem meydana geldi”

  • Depremin üzerinden tam 24 yıl geçti!

    Depremin üzerinden tam 24 yıl geçti!

    Yakın tarihte 1999 yılında binlerce vatandaşımız hayatını kaybederken 2023 yılında yaşanan felaketin boyutu daha da fazla. Peki bunun sebepleri nelerdi?

    Türkiye’nin deprem haritasına göre yüzde 96’sı  1. derece deprem bölgesi ve  nüfusun birçoğu bu bölgede yaşıyor.

    Eski Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Erdem Saker, Bursa’nın tarihi bir kent olduğu vurguladı. Saker, konuşmasına şöyle devam etti. “ Tarih boyunca yerleşimler Uludağ yamaçlarında olmuş, ova tarım için kullanılmış. Zamanla büyüme gerçekleşti. Nüfus ve sanayi arttı. Ovaya doğru yerleşimler başladı. 1999 depremi Bursa için bir ikaz. Doğru yerleşim alanları oluşması yönünde. Bursa ovası .1 sınıf tarım alanı ama üzerine bina yapmak riskli. Benim dönemimde 1999 depreminde bazı olaylar yaşadık. Ovada kaçık yerleşimlerin olduğu yerde yıkımlar oldu. 268 kişi hayatını kaybetti. Bu bize mühendislik açısından ikaz olması gerekiyor. Maalesef bu ters yönde gelişti sonraki yıllarda” dedi.

    Bursa Şehir Planlayıcısı Oda Başkanı Murat İlkem ise konuyu şöyle değerlendirdi.

    “Türkiye’nin deprem haritasına göre yüzde 96’sı deprem bölgesi ve nüfusun birçoğu bu bölgede yaşıyor. Önemli olan depremle yaşamayı ve kentleşmeyi ne kadar doğru yapabiliyoruz? Bu sorunun cevabını bulmalıyız. Uzmanlar, önümüzde ki elli yıllık süreçte dünya nüfusunun yüzde 60’nın kentlerde yaşayacağını söylüyorlar. Kırsalı terk edip kentlere yük bindirmiş bir ülkeyiz. Bu durumda kentlerde yığılmaya neden oluyor. Son Kahramanmaraş depreminde yaşadık. Kentlerde büyük yıkımlara neden oluyor. Büyütmemiz gereken kentleri büyütüyoruz. Bursa’yı yaklaşık 100 yıldır planlamaya çalışıyoruz.  Marmara  Bölgesi’nin yaşadığı bu süreçle beraber yoğun sanayileşme artması  insan gücüne ihtiyaç duyuldu bu da konut ihtiyaçlarına  cevap verilmemesi sonucu kaçak yapılaşma arttı. Bursa’nın kentleşmesinde planlayıp büyümemişiz. Kent büyümüş, biz bunu planlamaya çalışmışız” diye konuştu.

    Emrah Mutlu  İnşaat Mühendisleri Odası Y.K Üyesi ise 1999 depreminden sonra gelişmeler var ve milat kabul edildiğini vurguladı. Ama bu gelişmelerin çok yeterli olmadığını 6 Şubat’ta ki depremde gördüğünü söyledi. Deprem bir doğa olayı ama depremin bir afete dönüşmemesi bizim elimizde olduğunu ifade etti. Bu yüzden depreme dayanıklı binalar yapılar üretmemiz lazım dedi.

    Asrın felaketinden binlerce insan derinden etkilendi. Depreme  Hatay’da yakalanan Klinik Psikolog Zeynep Özenir, depremin psikolojik boyutunu anlattı.

    “Sürece genel olarak baktığımızda bu süreç hepimizi etkiledi. Depreme doğrudan maruz kalan ve depreme tanık olan birçok kişi. Hala etkisini görmekteyiz. Yaşanılan kayıplar uzun vadeli  değişiklikleri meydana getirdi. Bu felaketin etkilerin hafiflemesi için hepimizin zamana ihtiyacı var. İmkanlar dahilinde fiziksel  ve yaşamsal şartlar sağlanması için gayret gösteriliyor. Deprem bölgesinde insanların hepimize ihtiyaçları var. Bu süreçte bireyler korku ve kaygı gibi birçok duyguyu birlikte yaşıyorlar. Bu felaket belirsizliği ortaya çıkardı. Dolayısıyla bu süreçteki duygulara baktığımızda normal tepkiler olarak değerlendiriyoruz. Eski yaşama adapte olamama gibi pek çok problemle karşı karşıya kaldık. Fakat bunların normal olduğunu söylüyoruz” dedi.

  • Adana’da 4,2 büyüklüğünde deprem

    Adana’da 4,2 büyüklüğünde deprem

    AFAD’dan son dakika deprem açıklaması geldi.

  • Depremin kahramanları işte böyle yetiştiriliyorlar

    Depremin kahramanları işte böyle yetiştiriliyorlar

    1963’ten beri Bursa Gemlik’teki Askeri Veteriner Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı Köpek Üretim ve Eğitim Tabur Komutanlığı’nda farklı ırklarda yüzlerce köpek eğitimlerini uzman personel eşliğinde aralıksız sürdürüyor. 8 branşta farklı ırklarda yüzlerce köpek eğitilerek yurt içi ve yurt dışında ihtiyaç olan bölgelere personeli ile gönderiliyor. Şubat ayında yaşanan asrın felaketi olarak nitelendirilen deprem felaketinde de 28 canlı ve ceset arama köpeği de görev yaptı. Adıyaman’da arama kurtarma faaliyetlerine destek veren Yasa, Alel, Teno, Masum ve Devil isimli köpeklere de sembolik madalya takılarak ödüllendirildi. Depremden dönen köpekler yapay enkazlarda eğitimlerine devam ediyor.

    Tabur Eğitim ve İstihbarat Subayı Binbaşı,”Yaşadığımız deprem felaketinin ilk gününden itibaren Askeri Veteriner Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri İnsani Yardım Tugay Komutanlığı ve Köpek Eğitim Destek Müfreze Komutanlığı bünyesinde hazır bulunan ve birliğimizde yetiştirilen 28 arama köpeği birçok vatandaşımızın kurtarılmasında aktif görev almış ve arama kurtarma ekiplerine yardımcı olmuştur.

    Askeri Veteriner Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı’nca deprem bölgesine sevk edilen ve Adıyaman ilinde arama kurtarma faaliyetlerine katılarak birçok vatandaşımızın enkaz altından sağ olarak çıkarılmasına yardım eden Yasa, Alel, Teno, Masum ve Devil isimli köpeklerimiz sembolik madalyalarla ödüllendirilmiş ve icra edecekleri diğer görevler için idame eğitimlerine kaldıkları yerden devam etmektedirler” dedi.


    Bölük Komutanı Üsteğmen ise, arama köpeklerinin hareketliliği, yüksek ses ve yükseklik korkusu olmayan cana yakın yavrulardan seçildiğini belirterek, “Arama köpekleri hareketliliği yüksek ses ve yükseklik korkusu olmayan cana yakın yavru köpekler arasından özel testler ile seçilmektedir. Çevikliği, cesareti ve insanlara karşı sevgisiyle ön plana çıkan arama köpekleri arama kurtarma faaliyetleri esnasında karşılaşabileceği zorlu engelleri geçmek üzere farklı eğitim alanlarında özel eğitime tabi tutulurlar” şeklinde konuştu.

  • Hasarlı binaların yıkımı sürüyor

    Hasarlı binaların yıkımı sürüyor

    6 Şubat’ta yaşanan depremlerde büyük yıkımın yaşandığı Malatya’da ağır hasarlı binaların yıkımlarına devam ediliyor. Kent genelinde 45 bini aşkın binanın yıkık, ağır hasarlı, acil yıkılacak ve orta hasarlı olduğu açıklanırken şehrin birçok noktasında iş makineleri yıkımlarına devam ediyor.

    Bir taraftan depremde yıkılan binaların enkazları kaldırılırken, bir taraftan da acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit edilen binalarda tek tek yıkılıyor. Çevre güvenliğinin alınarak kontrollü gerçekleştirilen yıkımlarda, molozlar ise hafriyat kamyonları ile belirlenen alanlara taşınıyor.

    Bayram sonuna kadar kentte acil yıkılacak binaların tamamının yıkılmasın planlanırken, ağır hasarlı binaların ise yıkımlarının devam edeceği öğrenildi.

  • Hurdacıların tehlikeli ekmek parası mücadelesi

    Hurdacıların tehlikeli ekmek parası mücadelesi

    6 Şubat’ta yaşanan asrın felaketinin vurduğu illerden biri olan Malatya’da 44 bini aşkın bina yıkık, ağır hasarlı veya acil yıkılacak statüsünde. Kent merkezinde iş makineleri yıkık binaların enkazlarını kaldırırken, geride kalan molozlar ise birçok insana ekmek kapısı oldu. Yasak ve tehlikeli olmasına rağmen buna aldırış etmeyen yüzlerce kişi, kent merkezindeki enkaz alanlarından geriye kalan molozlardaki demir hurdaları almak için çalışıyor.

    Birçok kez görevli polislerin alandan uzaklaştırmalarına rağmen enkaz alanlarına çocukları ile birlikte gelen aileler, iş makinelerinin arasında canlarını da hiçe sayarak demir ve benzeri hurdaları alıyor.


    Aldıkları demirlerin kilosunu 3-4 TL aralığında satan vatandaşların tehlikeli mesaisi ise gün boyu devam ediyor.

  • Depremlerin merkezinde üretim devam ediyor

    Depremlerin merkezinde üretim devam ediyor

    7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki büyük depremin merkezi Kahramanmaraş’ta hasar almayan mandıralarda inek ve keçi sütünden çeşitli süt ürünleri üretimi sürüyor. Merkez Onikişubat ilçesinde depremlerden etkilenmeyen süt işletme merkezinde çalışan 35 afetzede, keçi ve inek sütünden mozzarella başta olmak üzere çeşitli peynir çeşitleri, tereyağı ve dondurma üretimi gerçekleştiriyor. 350 büyükbaş 350 küçükbaş hayvanın bulunduğu mandırada çalışanlar depremin ikinci gününden itibaren yoğun bir şekilde üretime devam etti.


    İşletme sahibi Hasan Sami Aksüyek, depremin ikinci günü tam kapasite olarak süt ürünleri üretmeye devam ettiklerini söyledi.

    Kısıtlı imkanlarla hayvanlarının ihtiyaçlarını karşıladıklarını ifade eden Aksüyek, “Dolayısıyla hemen nasıl toparlanırız diye girişimde bulunduk. Beraberinde çiftlikte olduğu için büyükbaş ve küçükbaş hayvanlar onların ihtiyaçlarının anında karşılanması gerekiyor. Günübirlik sağılması gerekiyordu. Kısıtlı imkanlarla önce onları hallettik. Arkasından mandıramızı çok ivedi bir şekilde hizmete soktuk. İkinci günden itibaren üretim yapmaya başladık.

    Bu defa nasıl bir katkı verebiliriz şehre, depremzedelere onun arayışı içerisine girdik Sıcak süt ve peynir yapımıyla ulaşabildiğimiz noktalara ulaşmaya çalıştık. Aşamalı olarak personelimizi zaman içinde topladık. Şuanda çok şükür tam kapasite olarak çalışmaya devam ediyoruz. Yaklaşık 350 küçükbaş, 350 de büyükbaş hayvanımız var. 35 çalışan personelimiz var. Mandıramızla beraber entegre bir tesisiz. Yemiyle süt üretimiyle kendi sütümüzü işliyoruz ve mamul hale gelerek hizmete sunuyoruz” dedi.


    Çiftlik ve mandıralarının olduğunu ifade eden Furkan Bulut ise, “Kahramanmaraş’ta hem çiftliğimiz hem de mandıramız var. Deprem yaşadık malumunuz. Deprem gününden bu yana biz de sahadayız. Sürekli bir çalışma halindeyiz. Vatandaşlarımızın yaralarını hep beraber sarmak istiyoruz. Alanda bulunduk hep sürekli yardımlarımız oldu. Bir taraftan da üretimlerimiz devam etti. Bir taraftan da insanlarımıza yardımcı olmaya çalıştık, aş götürmeye çalıştık” şeklinde konuştu.


    İşletmede görev yapan İbrahim Aksüyek de, “Güneş enerjilerimiz var çatılarımızda kendi enerjimizi üretiyoruz. Doğa dostu bir çiftliğiz aynı zamanda sadece kendi inek ve keçilerimizin sütünü mandıramızda ürünlere çevirerek tamamen doğal ve katkısız olarak tüketicilere ulaştırıyoruz” ifadelerini kullandı.