Etiket: deprem

  • Irak Türkmen’i depremde 15 canı kurtardı

    Irak Türkmen’i depremde 15 canı kurtardı

    Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde 7,7 ve Elbistan ilçesinde 7,6 şiddetinde meydana gelen 2 büyük deprem 11 ilde büyük yıkımlara ve can kayıplarının yaşanmasına neden oldu. Asrın felaketinin yaşandığı deprem bölgelerine gelen Türkmen vatandaşlar, gönüllü olarak gerçekleştirdikleri arama kurtarma faaliyetleri neticesinde yüzlerce canı enkaz altından çıkarmayı başardı.
    8 yıl önce Irak’tan Türkiye’ye gelen ve Kahramanmaraş’ta bekçilik işi yapan Irak Türkmen’i Orhan Güssün’de 6 Şubat tarihinde yaşanan depremin ardından kendi çabaları ile arama kurtarma faaliyetlerine katıldı, 15 kişiyi enkaz altından kurtarmayı başardı.

    “Bu şehir, bu millet ayağa kalkacak”

    Deprem sonrası gönüllü olarak çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Güssün, “8 yıldır Türkiye’deyim ve dakikalar içerisinde bir deprem oldu. Karşımda 2 tane bina vardı ve taşa vura vura insanlara seslendim. Enkazın üzerinde 7’nci katta sesler geliyordu yavaş yavaş taşları çeke çeke üst katı kurtardım ve yaklaşık 15 tane insanı kurtardım. Depremin ilk iki gününe kadar apartman temizlendi, ondan sonra çarşı merkezde Azerbaycan askerleri ile birlikte çalıştım. Dedim, haram olsun bana eve girmek, buranın ekmeğini yedim burası için canımız feda. Türk olduğumuz için Türklüğümüze sahip çıkalım. Şimdi ise jandarmada gönüllü olarak çalışıyorum ve canımızı vereceğiz Türkiye için. Bu şehir, bu millet ayağa kalkacak. Bütün Türkler bir arada olalım, bu güzel Türkiye’yi tekrardan ayağa kaldıralım” dedi.

  • Şehidin anı odasında tablo dahi düşmemiş

    Şehidin anı odasında tablo dahi düşmemiş

    Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6’lık iki deprem 11 ilde büyük yıkıma neden olurken, 50 binden fazla kişi hayatını kaybetti ve binlerce yapı yıkıldı. Asrın felaketi olarak nitelendirilen depremler sonrasında 18 Temmuz 2018 tarihinde Van’da şehit düşen Özel Harekat Polisi Ahmet Altun’un anı ve kültür evinde herhangi bir yerin zarar görmemesi dikkat çekti. Kahramanmaraş’taki 3 katlı bir binanın en üst katında şehit için oluşturulan anı ve kültür evinde bulunan tablolar, kıyafetler ve cam vitrinler depremde en ufak zarar görmedi. Evin birinci ve ikinci katlarında ise ufak çatlaklar meydana geldi.

    “Eşyalar yerinden dahi kıpırdamamış”

    Yaşanan şiddetli depremlerde şehit ağabeyinin anı ve kültür evinde herhangi bir zayiatın meydana gelmemesinden dolayı mutlu olduklarını belirten Emine Altun, “6 Şubat’ta yaşanan deprem unutulmayacak bir depremdi. Burası Önsen Mahallesi ve aynı zamanda şehit Ahmet Altun’un anı ve kültür evi, bu oda da kendisinin odası. Ev 3 katlı ve burası da 3’üncü kat. Bu kata depremde hiçbir şey olmaması bizim için farklı geldi. Yani herhangi eşyanın yerinden bile kıpırdamaması bize garip geldi. Bir kolonya şişesi haricinde ne bir kıyafeti ne de herhangi bir eşyanın yere düşme anı yoktur” dedi.

    “Ağabeyimin her zaman yanımızda olduğunu düşünüyorum”

    Yıkıcı depremin geride bıraktığı tahribatı düşününce şehit ağabeyinin evinde herhangi bir problemin çıkmamasının olağanüstü bir durum olduğunu söyleyen Altun, “2’nci kat hafif hasarlı, ilk katta ise hafif çatlaklar var. Binanın tamamına hafif hasarlı raporu verildi ama 3’üncü katın herhangi bir yerinde hiçbir şey yok. Devlet Övünç Madalyası, normal şartlarda ağır bir tablo, depremde bir milim bile yerinden kıpırdamamış. Deprem anında bizim sağ salim çıkmamız ve deprem anında her yerde elektrik gitti ama bizim evimizin önü hep aydınlıktı. Allah’ın bir bildiği vardır ama ben ağabeyimin her zaman yanımızda olduğunu düşünüyorum. O andan itibaren her şey yerli yerinde” diye konuştu.

  • Adıyaman otogarına kütüphane kuruldu

    Adıyaman otogarına kütüphane kuruldu

    Adıyaman da bir taraftan konteyner kent ve kalıcı konutların yapım çalışmaları devam ederken öte taraftan da çocuklar başta olmak üzere insanları deprem psikolojisinden uzaklaştırma çalışmaları devam ediyor.


    Araştırmacı Yazar Yakup Emrah’ın girişimleri ve Avrupa Yetimder ile Hayır Kapısı Derneği’nin katkılarıyla kurulan kütüphane çocuk ve yetişkin olmak üzere 2 bölümden oluşuyor.


    Yakup Emrah, “Depremin ikinci gününden itibaren sahadaydık. Deprem bölgesinde gıda ve benzeri yardımlarımızı ilettik. Bununla beraber böyle bir kütüphane ihtiyacı gördük. Kütüphane projesini hazırlayarak Adıyaman otogarı içerisinde 2 bölmeli bir kütüphane oluşturduk. Bir tarafta çocuklar için, öbür taraftan da yetişkinler için düzenlendi. Kütüphanemizde şunda bin 500 kitap var. 3 bin tanesi de geliyor. Toplamda 4 bin 500 kitap ile kütüphanemiz hizmet verecek. Bizlere destek veren herkese teşekkür ediyorum ” diye konuştu

  • Enkaz başında beklerken sağlığından oldu

    Enkaz başında beklerken sağlığından oldu

    Kahramanmaraş’ta yaşayan 36 yaşındaki 1 çocuk annesi Itır Gülcan, 6 Şubat’ta yaşanan depremlerden ailesiyle birlikte yara almadan kurtuldu. İlk şoku atlattıktan sonra komşularının yardımına koşan Gülcan, çevredekilerle beraber 3 kişiyi apartmanının enkazından sağ çıkartmayı başardı. Ancak enkaz altında kalan diğer komşuları çıkartılmadan enkaz başından ayrılmak istemeyen ve alanda 26 gün bekleyen Gülcan, soğuk hava ve tozlu ortam nedeniyle baş ve boynun en derin enfeksiyonu olan peritonsiller apse (bademcik apsesi) geçirdi. İlk başta yaşadığı sorunu fazla önemsemeyen Gülcan’ın boğazı gün geçtikçe şişerek ağrımaya başladı ve ateşi yükseldi. Yaşadığı enfeksiyonun etkisi ile nefes almakta zorlanır hale gelen Itır Gülcan’ın imdadına ise deprem bölgesinde yardım için gönüllü olarak bulunan Medline Adana Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat Arslanhan yetişti.

    Yardım için giden doktor umut oldu

    Afetin yaşandığı Kahramanmaraş’a aracına yüklediği yardım malzemelerini götürmeye gittiğinde depremzedelere sağlık sorunları olup olmadığını soran Dr. Murat Arslanhan, bu sırada Itır Gülcan’ın şikayetlerini dinledi. Hastanın genel durumunu beğenmeyerek kendisinde bademcik apsesi olduğunu fark etti. Durumun ciddiyetini belirten Dr. Arslanhan, Itır Gülcan’ın Adana’ya getirilmesini sağladı ve görev yaptığı Medline Adana Hastanesinin tüm tedavisini üstlenmesi için yardımcı oldu.

    Zaman kaybetmeden ameliyata alındı

    Adana’ya gelir gelmez hastaneye yatışını sağladığı Itır Gülcan’ın gerekli tüm muayene ve tetkiklerini tamamladıktan 1 gün sonra ameliyata alan Dr. Murat Arslanhan, tonsillektomi ameliyatı ile hastasının tekrar sağlığına kavuşmasını sağladı.

    “Sorun ciddi bir hal alabilirdi”

    Dr. Arslanhan, hastanın sağlık durumu için, “Şu anda hastamız gayet iyi ve kendisini taburcu ettik. Fakat ilk karşılaştığımız zaman durumu ciddiydi ve ilerlemiş peritonsiller apsesi mevcuttu. Bu sorun normal şartlarda basit gibi görünse de ihmal edildiği takdirde can sıkıcı sonuçlar oluşturacak, hatta hastanın nefes almasını engelleyerek ölüme bile yol açabilecek bir sağlık problemi olabilir. Bu nedenle durumu kendisine söyleyerek Adana’da görev yaptığım hastaneye getirtip herhangi bir karşılık beklemeden tedavisini üstlendik. Kendisini şu an tekrar sağlığına kavuşmuş durumda, taburcu ediyor ve tüm yaşadıklarından dolayı geçmiş olsun diyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Nefes almakta zorlanıyordum”

    Ameliyattan 2 gün sonra taburcu edilen Itır Gülcan ise, “Yaşadığımız felaketten sonra günlerce enkaz başında bekledim. Bu süreçte boğazımda bir sorun baş gösterdi ve sıkıntım gittikçe arttı. Boğazım şişerek ağrımaya başladı, ateşim yükseldi. Rahat nefes almakta zorlanmaya başladım. O sırada yardım için bölgede bulunan Dr. Murat Arslanhan bizim olduğumuz yere geldi ve ihtiyaçlarımızı sordu. Ben de kendisine boğazımın şiştiğini ve rahat nefes alamadığımı söyledim. Kendisi beni muayene ederek acilen Adana’ya aldıracağını söyledi. Sonrasında ise tedavimi Medline Adana Hastanesi ve Dr. Murat Arslanhan üstlenerek ameliyatım gerçekleştirildi. Şimdi gayet iyi hissediyorum, kendilerine çok teşekkür ederim” diye konuştu.

  • Deprem bölgesi için YKS kararı

    Deprem bölgesi için YKS kararı

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yıkımın çok fazla olması ve ayakta kalan yapıların can güvenliği zafiyeti oluşturabilme ihtimali sebebiyle deprem bölgesindeki dört ilde sınav yapılmaması yönünde karar alan ÖSYM, Hatay, Malatya, Kahramanmaraş ve Adıyaman illerinde YKS yapılmasına karar verdi. Konuyla ilgili açıklama yapan ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy, “Yüzyılın afeti olarak görülen iki yıkıcı depremin ardından bölgedeki yapılar büyük zarar gördü. Depremin etkisiyle yıkılan binalar ve ayakta kalanların ne kadar güvenli olduğunun tespiti gibi çalışmaların yapılabilmesi amacıyla deprem bölgesinde sınav uygulaması yapmama kararı almıştık. Deprem bölgesindeki kardeşlerimize bu süreçte Türkiye’nin istedikleri ilinde sınava girebilme imkanı oluşturduk. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bölgede eğitim öğretime tekrar başlamasının ve ÖSYM olarak yaptığımız detaylı incelemenin ardından deprem bölgesindeki dört ilde tekrar sınav uygulamasına başlamaya karar verdik. Bölgede yaşayan kardeşlerimizin güvenlik zafiyeti oluşmadan sınavlara girmesini amaçlıyoruz” dedi.
    Bölgedeki kapasitenin üzerinde bir talep olması durumunda isteyen kişilerin daha önce olduğu gibi yine Türkiye’nin istediği yerinde sınava girebileceğini ifade eden Ersoy, can güvenliği riskine ve sınavlarda zafiyete sebep olmadan süreci işleteceklerini belirtti.

    YKS deprem bölgesinde de uygulanacak

    ÖSYM Başkanı Ersoy, “Yaklaşık 3,5 milyon kişinin katılacağı YKS’yi Hatay, Malatya, Kahramanmaraş ve Adıyaman illerinde de uygulayacağız. Bölgede yaşayan bireylerden kendi illerinde sınava girebilmeye yönelik yoğun talep vardı, bu talepler doğrultusunda çalışmalarımızı gerçekleştirdik. İki olan sınav yeri tercih sayısını beşe çıkardık. Kişi istediği beş ili yazabilecek. Adaylar, tercih etmiş olduğu merkezlerden birinde sınava girebilecek. Deprem bölgesindeki sınav uygulamaları için yoğun başvuru var. Bazı bölgelerde başvurular kapasitenin iki katına çıkmış durumda. Bir aksaklık yaşanmaması için titiz bir çaba içerisindeyiz” diye konuştu.

  • Japon uzmanlar Bursa’da çalışacak

    Japon uzmanlar Bursa’da çalışacak

    Birinci derece deprem kuşağında yer alan Bursa’da, 1999 Marmara depreminin ardından ‘zemin etütleri araştırma birimini kurarak’ Bursa ili Sismik Zemin Tehlike Değerlendirme Projelerini hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi ile imzalanan protokol istikametinde başlayan Bursa Sismik Tehlike Değerlendirmesi ve Zemin Sınıflandırması Projesinde ise ‘15 istasyon ile 9 fayın ayrı ayrı segmentlerini tespit ederek’ oluşabilecek maksimum deprem büyüklüklerini belirledi. Proje çerçevesinde gerçekleştirilen jeofizik ve sondaj çalışmaları sonucunda; 3 Boyutlu Anakaya Derinlik Haritası, 1/100.000 ve 1/25.000’lik jeoloji haritaları ile Sismik Tehlike Haritası hazırlandı.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin geçtiğimiz aylarda JICA ile depreme karşı ortak proje yürütmek amacıyla imzaladığı Deprem Riskini Azaltma ve Önleme Planlaması Projesi’ne de start verildi. Japonya’dan gelen 12 kişilik uzman ekip, Büyükşehir Belediyesi’nin ekipleriyle birlikte toplam 42 ay boyunca sahada çalışmalar yürütecek. Proje başladıktan 18 ay sonra ‘Tehlike ve Risk Değerlendirme’ sonuçları ortaya çıkacak, proje bitiminde ise ‘Kentsel Dirençlilik Planı’ açıklanacak. Projeyle muhtemel bir depremde, şehirde hasar riski yüksek alanlar belirlenecek. Deprem zararlarının azaltılmasına yönelik yeni projelerin geliştirilmesi yanında kısa, orta ve uzun vadede alınması gerekli önlemler de belirlenecek. Proje çerçevesinde üretilecek olan senaryo depremler esas alınarak, mahalle bazında tüm alt ve üst yapılarda meydana gelecek hasar miktarları ile birlikte can kaybı ihtimalini tespit edilecek.

    Japonya’dan Bursa’ya gelen uzman ekiplerle Büyükşehir Belediyesi ekipleri ilk toplantılarını, Büyükşehir Belediyesi binası Encümen Salonu’nda yaptı. Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ulaş Akhan, Genel Sekreter Yardımcısı Gülten Kapıcıoğlu, Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı İbrahim Eken’in de yer aldığı toplantıda yapılacak çalışmalar hakkında istişarelerde bulunan ekipler, planlamalar üzerinde görüşmeler gerçekleştirdi.
    Deprem ve Zemin İnceleme Şube Müdürü Ahmet Ağlan, JICA ile Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yaklaşık iki senedir işbirliği yaptığını söyledi. Japon ekibin Bursa’ya gelmesiyle ‘Deprem Riskini Azaltma ve Önleme Planlaması Projesi’ne start verildiğini belirten Ağlan, hasar riski yüksek alanlarının belirleneceğini ve kent içi dirençlilik planlarının oluşturulacağını ifade etti. Bu süreçte Japonlarla bilgi ve deneyimlerinden istifade edeceklerini dile getiren Ağlan, projenin kentsel dönüşüm için büyük bir altyapı oluşturacağını söyledi.


    JICA Uzman ekibinin takım lideri Shinichi Fukasawa, projesinde Bursa’daki deprem riskini belirleyeceklerini, yapılabilecek en doğru kentsel planlamanın ele alınacağını ve projenin nasıl geliştirilebileceğini konuşacaklarını belirtti. Ana hedeflerinin afet sonrası değil afet öncesi neler yapılabilecekleri belirlemek olduğunu ifade eden Fukasawa, “Tüm belediyelerle ortak çalışmalar yaparak deprem riskini nasıl azaltacağımızı belirleyeceğiz. Japonya depremlerden oldukça etkilenen bir ülke. Türkiye ve Bursa da deprem kuşağı bölgesinde yer alıyor.

    İki ülke ve Bursa arasında bilgi ve tecrübe paylaşımı yaparak sağlıklı yol alabiliriz. Türkiye’de 6 Şubat’ta yaşanan büyük depremden sonra oradaki şehirlerde de ekiplerimiz çalışmalar yaptı. Hem oradan aldığımız sonuçları hem de buradaki çalışmaları entegre ederek yol almalıyız. Proje sonunda bir ‘Kentsel Planlama’ modeli oluşturacağız. Bursa için hazırlayacağımız proje, deprem riski taşıyan diğer tüm şehirlerde de uygulanabilir olmalı” dedi.

  • Deprem ve afet yönetimi semineri

    Deprem ve afet yönetimi semineri

    Önemli kentsel dönüşüm projelerini hayata geçiren Yıldırım Belediyesi, aynı hassasiyetle kurum içinde de farkındalık çalışmalarını sürdürüyor.

    Bu çerçevede arama kurtarma ve destek çalışmalarına katılan ekibe afet bölgesi dönüşü Uzman Psikolog Cihat Kaya tarafından Travmaya Müdahale Semineri verilirken ayrıca belediye çalışanlarına deprem öncesi, deprem sırası ve deprem sonrasında yapılması, yapılmaması gerekenler hakkında, Arama Kurtarma Ekip Lideri Ceyhun Eskioğlu tarafından Deprem Farkındalık söyleşisi düzenlendi.

    Sunumda, Türkiye’nin deprem ülkesi olduğu ve her an afete hazırlıklı olunması gerektiği bir kez daha hatırlatıldı.

  • Edirne’ye deprem göçü, kiralık daireler tükendi

    Edirne’ye deprem göçü, kiralık daireler tükendi

    Kahramanmaraş ve 10 ilde yaşanan depremden olumsuz etkilenen 10 bine yakın depremzede, Edirne’de konaklıyor. Depremzede vatandaşların kiralık evlere talep göstermesiyle birlikte Edirne’de kiralık daireler neredeyse tükendi. 2 artı 1 ve 3 artı 1 daire bulmanın neredeyse imkansız hale geldiği Edirne’de, emlakçılar gelen talepleri karşılamak için yoğun çaba sarf ediyor. Edirne’ye gelen depremzede vatandaşlar kiralık konutlara talep gösterirken, İstanbul’da yaşayan vatandaşlar ise deprem endişesiyle Edirne’de zemini kayalık olan köylerden arsa ve ev arayışına girdi. Fay hattına uzaklığı ve deprem riski az olduğu ifade edilen Edirne’nin rakımı yüksek köylerine talep arttı. İstanbul’da yaşayan vatandaşlardan bazıları, Edirne’nin köylerinden müstakil ev ve arsa almayı tercih etti. Kimi vatandaşlar da aldıkları arsalarda prefabrik ev yapmayı planlıyor.

    “Gelen talepleri karşılayamıyoruz”

    Edirne’de emlakçılık yapan Mehmet Can Altuğ, depremzede vatandaşların kiralık konutlara yoğun ilgi gösterdiğini söyledi. 2 artı 1 ve 3 artı 1 dairenin neredeyse yok denecek kadar az olduğunu belirten Altuğ, “Kiralık konut sayısı 3-4 adetten yukarı çıkmıyor ve yoğun talep olduğu için kısa sürede kiralanıyor. Gelen talepleri karşılayamıyoruz” açıklamasında bulundu. İstanbul’da yaşayan vatandaşların Edirne’de kiralık konutlara değil, satılık arsa ve müstakil evlere yoğun talep gösterdiklerini anlatan Altuğ, “Köylerden müstakil ev, arsa almak istiyorlar. Bazıları da prefabrik ev yapıyor” ifadelerine yer verdi.

    “Geçen yıl 1 milyona satılan konut şimdi 3 milyona satılıyor”

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının ‘Konut Fiyat Endeksi’ne göre, Ocak ayında endeks değerinin en yüksek artışı gösterdiği alan Edirne, Kırklareli, Tekirdağ bölgesi oldu. Buradaki artış yıllık yüzde 175’e dayandı. Ocak ayı verilerine yansıyan artışla konut fiyatlarının en fazla arttığı illerden biri olan Edirne’de, konut fiyatlarının artmaya devam ettiğini belirten bir başka emlakçı Namık Babacan da, dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Şubat ayında Kahramanmaraş ve 10 ilde yaşanan depremin ardından Edirne’ye göç yaşandığını ve konutlara talep arttığını belirten Babacan, bu taleple birlikte fiyatların daha da arttığını söyledi. Babacan, İstanbul’da yaşayan vatandaşların Edirne’deki arsa ve konutlara ilgi gösterdiğini belirtti. Geçen yıl 1 milyona satılan dairenin şu an 3 milyona satıldığını ifade eden Babacan, “İstanbul’da yaşayan bir vatandaş dairesini en düşük 5 milyona satıyor ve Edirne’den arsa ve konutu kendisine cazip geldiği için alıyor” dedi.

  • Depremzedenin yaşadığı talihsiz olay kamerada

    Depremzedenin yaşadığı talihsiz olay kamerada

    18 Mart’ta Altınyaprak İlkokulu önünde meydana gelen olayda, Adıyaman depreminde yakınlarını kaybeden Furkan Bilal Gelerli (23), annesi ve kız kardeşi ile birlikte Bafra’ya geldi. Gelerli, Altınyaprak İlkokulu önünden geçerken okul bahçesinde İstiklal Marşı’nın okunması üzerine elindeki telefonu okulun duvarına koyarak saygı duruşunda bulundu. Durduğu yerde okulun bahçesinde bulunan sundurmadan kopan parça, Furkan Bilal Gelerli’yi teğet geçerek telefonun üzerine düştü. Gelerli, olayı yara almadan atlatırken deprem anında evden kaçarken yanına alabildiği tek eşyası olan cep telefonu parçalanarak kullanılmaz hale geldi.

    O anları anlatan Gelerli, “Adıyaman’dan geldim, depremzedeyim. Adıyaman’da Bafralı komşumuz vardı. Evimiz yıkıldıktan sonra ‘illa buraya gelin’ dediler. Bize ev kiraladılar. Olayın olduğu gün Adıyaman’a dönecektim, Adıyaman’daki evin enkaz kaldırma çalışmaları olacaktı, belki o esnada bir şey çıkartabiliriz, birkaç anı, değerli eşya gibisinden. O gün saat 17.00 gibi Adıyaman’a gidecektim. Memlekete giderken çadırda kalan dayılarıma, teyzelerime birkaç kurabiye, Bafra’nın nokulu falan aldım ağızları tatlansın diye. Farklı bir şeyler yesinler diye. Bizim evin önündeki okulda o gün 18 Mart’la ilgili bir program düzenliyorlardı. O esnada İstiklal Marşı okundu. İstiklal Marşı’nı duyunca elimdeki eşyaları bıraktım, telefonum elimdeydi. Telefonu okulun duvarının üzerine koydum. İstiklal Marşı’nın birinci kıtası bitti, ikinci kıtasının sonlarına doğru yukarıdan çat çat diye ses geldi. Sundurmanın parçası omzumu sıyırarak düştü. Bir milim daha solda olsaydım omzuma dik gelebilir, çok daha kötü şeyler olabilirdi. Ya da kafama da gelebilirdi. Düşen parça omzumu sıyırarak telefonumun üzerine düştü. Cep telefonum parçalandı. O an yaşadığım şok dolayısıyla elim ayağım birbirine girdi. O an çok korktum” dedi.

    “Deprem anında evden aldığım tek şahsı eşyamdı”

    Cep telefonunun deprem anında evden aldığı tek şahsi eşyası olduğunu anlatan Gelerli, “Burada annem ve kız kardeşim var. Babam 19 yıl önce vefat etti. Onlarla burada ilgilenmeye çalışıyorum. Şükrettim bir şey olmadı diye. Ben evden çıkarken evden aldığım tek şahsı eşyam cep telefonumdu. Burada benden önce anne ile küçük kızı geliyordu, onların üzerine de düşebilirdi. Zaten oradan yüzlerce çocuk gelip gidiyor. Okul müdürünün sicili etkilenmesin diye, talihsiz bir olay için zarar görmesin diye, ne bileyim belki gelecek için daha büyük planları vardır, önünü kapatmayım diye şikâyetçi olmadım. Telefonda tamir edilir mi edilmez mi bilmiyorum. Depremden kurtulup da gelip burada çok talihsiz bir olayla karşılaştım. Hemşirelik son sınıf öğrencisiyim. Osmaniye’de okuyordum, okulum da zarar gördü. Şu an on-line eğitim görüyorum. Haziranda mezun olacağız” diye konuştu.

    “Ne kadar lüks içerisinde yaşadığımızın hiç farkında değilmişiz”

    Depremzede Furkan Bilal Gelerli, “Buraya ilk geldiğimde etrafa baktım hayat normal, marketler çalışıyor, bakkallar var. Adıyaman da bir zamanlar öyleydi. Kendi memleketim de bir zamanlar öyleydi. O sabahın gecesine kadar da çok güzeldi. Ama bilmiyormuşuz ne kadar lüks içerisinde yaşadığımızın hiç farkında değilmişiz. Çünkü bir gecede hayatımız tepe taklak oldu” ifadelerini kullandı.

  • Depremin yeni görüntüleri ortaya çıktı

    Depremin yeni görüntüleri ortaya çıktı

    Türkiye’yi yasa boğan Kahramanmaraş depremlerine ait yeni görüntüler ortaya çıkmaya devam ediyor. İkinci depremin merkez üssü Elbistan ilçesi Güneşli Mahallesi Doktor Hasanbey Caddesi’nde bir iş yerinin güvenlik kamerası o anları saniye saniye kaydetti. Deprem anında insanlar panikle binaların olduğu bölgeden kaçışmaya başlaması ve çöken binaların toz bulutları arasında kalmaları görüntülerde yer aldı. Depremden saniyeler öncesinde araçların geçmesi, çöken binalardan ise son anda bir babanın 2 çocuğu ile diğer bir şahsın kaçarak kurtulma anları da görüntülere yansıdı.
    Kedilerin bile kaçarak uzaklaştığı deprem anı afetin şiddetini bir kez daha gözler önüne serdi.