Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Erzincan’ın İliç ilçesindeki maden sahasında incelemelerde bulundu. İliç’te heyelanın gerçekleştiği Sabırlı Deresi’nde bir yandan toprak kaldırma çalışmaları sürerken diğer yandan da vadiden akan suyun yığına karışmaması için tahliye işlemi devam ediyor.
Bakan Bayraktar, “Bugün ekiplerimizle birlikte vadinin içlerine doğru giderek dere yatağını yakından inceledik. Suyun akışını kontrol ettik, olası ilave tedbirleri değerlendirdik” dedi.
Etiket: Dere:
-
İliç’te vadiden akan suyun yığına karışmaması için uğraşılıyor
-
Sakarya’da arazi aracı dereye uçtu
Kaza, Yanık Mahallesi Portakal Çiçeği Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ayoub Bestanı (30) kontrolündeki UTV, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde kontrolden çıktı. Savrulmaya başlayan arazi aracı Yanık Deresi’ne uçtu. Arazi aracı sürücüsü ile üzerinde bulunan Abdesselam Boutfrıf (27) ve Hassam Sıdalı (25) ağır yaralandı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Olay yerine ulaşan sağlık ekiplerince ilk müdahaleleri yapılan yaralılar, Sapanca İlçe Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Durumları ağır olan yaralılar buradaki müdahalelerinin ardından Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi.
Polis kazaya ilişkin inceleme başlattı. -
Orhangazi’de derelerde ıslah çalışması
Ekipler, Orhangazi otoban çıkışı Yeniköy mevkiinde otoban yağmur suyu tahliye kanalının 3 kilometrelik kısmını temizledi. Kanal şu an faal bir şekilde işliyor. Ayrıca, Yeniköy mevkiinde Nadır deresine bağlantısı olan ara tahliye kanallarının 4 kilometrelik kısmı da temizlendikten sonra faaliyete geçirildi.
Bunun yanı sıra, Örnekköy tarafında Nadıra bağlantısı olan Karbonsan fabrikasından başlayan bir çalışma da yapıldı.
Çalışmalar şimdi ise Nadır deresinin devamı olan arıtma üstünden olacak şekilde dere ıslahı yoluyla sürdürülüyor. Bu çalışma ile dere yatağı genişletilerek, su akışı düzenlenecek. Çalışmaların devam edeceği bildirildi.
-
Dereyi kirleten fabrikaya para cezası
Kozan’da Organize Sanayi bölgesine yakın olan Deliçay Deresi siyah ve mor akınca vatandaşlar ilgi yerlere şikayette bulundu. Vatandaşlar ve çevre kuruluşları dere yatağına Organize Sanayi Bölgesinden bırakıldığı iddia edilen atıklar için sıkı bir denetim yapılmasını isterken dere yatağında daha önce bulunan kurbağa, kaplumbağa ve balık gibi canlıların artık yaşamadığını iddia etti. Vatandaşlar derenin sık sık siyah ve mor renge bürünmesi sonrası özellikle yaz döneminde kokudan durulmadığını söyledi.
Kozan küçük sanayi esnafı Mustafa Yiğenoğlu, “Yazın özellikle kokudan duramazsınız. Kaç sefer şikâyette bulunduk dilekçeler verdik, organizeden geldiğini söyleniyor onlar biz bırakmadık diyor. Birkaç gündür mavi akıyordu ondan önce beyaz akıyordu. Bugün biraz açıldı rengi. Yazın daha da kötü” diye konuştu.
Esnaf Mahmut Çelik ise “Burada 5-6 ay önce zeytin yağ kokusu vardı ve simsiyah akıyordu, mahallenin organize sanayinin bir parçası tüm atıklar buraya geliyor. Defalarca şikâyet edildi ama sonuç alamıyoruz sürekli kirli akıyor” dedi.
Kozan TEMA Vakfı bir önceki dönem temsilcisi Derya Deniz bölgede sürekli şikâyet olduğunu ve kirliliğin gözlemlendiğini kaydederek, “Daha Önce birçok kez tepki gösterildi ama 10 yıldır bu soruna bir çözüm bulunamadı. 2011 yılından sonra faaliyetlerini arttıran Organize Sanayi bölgesinde ki fabrikalardan olduğunu düşünüyoruz. Tabii ki buralarda fabrikalar üretim yapmalı üretimi artırmalı ki Kozan ve ülke ekonomisine katkı sağlamalı ama bunlar yasal sınırlar içinde olmalı. Tüm fabrikalar çevre kirliliğine yönelik tüm önlemlerini almalı. Canlı çeşitliliği çok fazla Kaplumbağa kurbağa biyolojik çeşitliliği olan bir dere bu kirlilik aşırı artıyor ve temas eden otların bile kuruduğu zamanlar oluyor. yetkililerin gerekli denetimleri yaparak çevreye duyarlı üretim olmasını istiyoruz” diye konuştu.
“Firma tespit edilip ceza uygulandı”
Kozan OSB Müdürü Fatih Aydın gerekli incelemelerin başlatıldığını ve yapılan ilk denetimlerde bir firmanın personelinin bir boya içeren maddenin yanlış yere dökülmesi ile dere yatağında renk değişimi olduğu ortaya çıktı. Aydın, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ile iletişime geçilerek gerekli müdahale yapıldı. Firmaya idari para cezası uygulandı ve dere temizliğinin yapılacak” dedi.
-
Tabakhane deresi yine çöplüğe döndü
Aydın’ın Paşa Yaylası’ndan doğarak Efeler’den geçen Tabakhane Deresi, duyarsız vatandaşların hedefi olmaya devam ediyor. Defalarca temizlenen dere, yeniden atılan çöpler dolayısıyla adeta yine şehir çöplüğe döndü. Her gün binlerce kişinin gelip geçtiği Zafer Meydanı’nda dere içerisinde olan çöpler, çevre sakinlerini de rahatsız etmeye başladı.
Hem kötü görüntü hem de zaman zaman oluşan pis kokudan dolayı duruma tepki gösteren vatandaşlar dereye çöp atanlara yaptırım uygulanması gerektiğini ifade ederek soruna kesim çözüm bulunmasını istedi.
-
Dere yatağına uçan otomobil için yardıma koştular
Kaza Serik ilçesi, Kürüş Mahallesi, Çiftlik Mevki, Boğazkent turizm yolunda akşam saatlerinde meydana geldi. Sürücüsünün ismi öğrenilemeyen otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu dereye uçtu. Olay sonrası kazayı fark eden diğer araç sürücüleri hemen yardıma koştu. Vatandaşlar dere yatağındaki otomobil içindeki yaralının dışında, aracın başında araca yaslanmış şekilde bir kişi daha gördü. O anları cep telefonuyla kayıt altına alan vatandaşların, “İçerideki şoför de, dışarıdaki nereden geldi onu bilmiyorum” sözleri kayıtlara girdi. Olayı anlamaya çalışan vatandaşlar son olarak aracın önünde bulunan yaralıya “2 kişi misiniz?” diye sorarak kaç kişi olduklarını öğrenmeye çalıştı. Otomobilin yanına yardım için inen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine 112 sağlık, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. İsmi belirlenemeyen sürücü uzun uğraşlar sonucu itfaiye ekiplerinin müdahalesi ile sıkıştığı yerden çıkartılırken, yolcu Hüseyin D. ile birlikte yapılan ilk müdahalenin ardından ambulanslar ile hastaneye kaldırıldı. Kazayı gören vatandaşlardan Emin Yavuz, “Boğazkent’en Serik’e giden bir araç dereye uçtu. Biz de gördük, aşağıya indik. İki kişiden birinin bacağı kırılmış daha sonra itfaiye, polisi aradık. Ekipler geldiler kurtardılar” diye konuştu.
-
Erzincan’da dereler buz tuttu
Geceleri hava sıcaklığının eksi 10 dereceye düştüğü Erzincan kent merkezinde, soğuk hava günlük yaşamı olumsuz yönde etkiliyor. Soğuk nedeniyle kentte dereler, baraj gölleri ve şelaleler buz tuttu; uzunca buz sarkıtları oluştu.
Buzla kaplanan dereler vatandaşlara seyirlik manzara oluşturdu. Fotoğraf tutkunları bu manzaraları çekmek için deklanşöre bastı.
Erzincan merkez Işıkpınar Mahallesi’nden geçen Vasgirt Deresi buz tutan haliyle fotoğraf tutkunlarının uğrak mekânı haline geldi. Buz tutan dere İhlas Haber Ajansı (İHA) ekibi tarafından da dronla görüntülendi.
-
Köprü yıkıldı, dere yataklarında heyelan oldu
Manisa’da dün akşam saatlerinde etkili olan sağanak yağış ildeki derelerin debilerinin artmasına neden oldu. Şehzadeler ilçesindeki kırsal mahalleleri birbirine bağlayan Sarma Çayı köprüsü saat 10.00 sıralarında heyelan sonucu çökerken bölgede jandarma, AFAD ve MASKİ ekipleri geniş güvenlik önlemleri alarak, yolu trafiğe kapattı. Sarma Çayının debisinin hala yüksek olması nedeniyle herhangi bir çalışma başlatılamazken jandarma ekipleri yolu araç trafiğini kapatarak sürücüleri alternatif güzergahlara yönlendirdi.
Çaybaşı deresinin istinat duvarı çöktü
Manisa’nın Spil Dağından aldığı kaynak suyunu Gediz Nehri’ne taşıyan Çaybaşı Deresinin de debisinin artması nedeniyle Osmanlı döneminde yapılan dere ıslah çalışmalarına ilaveten sonradan yapılan istinat duvarlarının bir kısmı heyelan sonucu göçtü. Yolun altında büyük bir boşluk oluşurken, bölgede çalışma yapan belediye ekipleri heyelan olan kısmı bariyerlerle araç ve yaya trafiğine kapattı.
-
Derelerin kenarına artık HES değil GES kuruluyor
Son dönemde Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını azaltmak için kurulumu hızla artan güneş enerji santralleri (GES) dikkat çekiyor. Neredeyse her gün Türkiye’nin farklı bir noktasında GES kurulumları yaşanırken, Türkiye’nin en yağışlı illerini içerisinde barındıran Doğu Karadeniz Bölgesi de bu sektörün hızla yayılım gösterdiği bölgeler arasında yer alıyor. GES’ler Karadeniz’in yüksek rakımlı tepelerinin yanı sıra son dönemde artık dere kenarlarında da kuruluyor. Dere kenarlarında görmeye alışık olduğumuz HES’lerin yerine kurulmaya başlayan GES’ler bir yandan Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını azaltırken, bir yandan da özellikle belediyelerin elektrik masraflarından tasarruf yapmasını da sağlıyor.
Doğu Karadeniz Bölgesi’nde ilk olarak 2015 yılında Trabzon’un Tonya ilçesindeki Ruj Tepesindeki 16 dönümlük alanda kurulan 2 bin 500 panel ile ilçede enerji maliyetlerinde tasarruf sağlanırken, bölgede ilk kez yapılan enerji santrali diğer illere ve belediyelere de örnek oluyor. Karadeniz Bölgesi’ndeki illerde kurulan güneş enerji santrallerinin devreye girmesiyle milyarlarca lira kasada kalırken, özellikle belediyeler GES yatırımlarına ağırlık veriyor.
Bu durum bölgede son 15 yıldır dereleri kuruttuğu ve ekolojik dengeyi bozduğu gerekçesiyle tartışmalara neden olan sayıları 250’nin üzerindeki Hidroelektrik Santralleri (HES) kurulumunun da artık 2. planda kalacağını gösteriyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi, Ordu’da Akkuş Belediyesi, Trabzon’da Ortahisar belediyesinin ardından son olarak Rize’nin Ardeşen Belediyesi de Fırtına Deresi’nin kenarına yapımına başladığı Güneş Enerji Santrali (GES) ile yılda yaklaşık 18 milyon TL tasarruf etmeyi planlıyor.“Kaynak sularımızı yerin altından çekmek için güneşin enerjisinden yararlanacağız”
GES için 5 bin 200 panelin kurulumuna başladıklarını belirten Ardeşen Belediye Başkanı Avni Kahya, “Ardeşen Belediyesi olarak ciddi manada elektrik tüketiyoruz. Bizim kaynak sularımız yer altında derin kuyularından elde edilen sular olduğu için pompalarla çekiyoruz. Buda fazla elektrik kullanımı demek. Yıllardan beri bu elektriğin karşılanmasını düşünmüştük. Daha önce Belediye Başkanlığı Yardımcılığı zamanında da hayal etmiştik. Fakat o zaman gerçekleşmedi. Bugüne nasipmiş. Hayal kurduk elektrik üretmemiz lazım ki giderlerimizi karşılayabilelim. Önce ÇAYKUR’un arazisini kiraladık. Sonra Ayder de yapılan otopark inşaatında çıkan malzemelerin buraya doldurulmasıyla bedavaya doldurulmuş oldu. GES hayellerimizden biriydi ve oldu. İkinci hayalimiz bu bölgede su havzasıdır. Burada Türkiye’ye su fabrikaları kazandırma hayalimiz var. Bütün bunları yaptığımızda elektrik giderlerimizden dolayı bir problemimiz kalmayacak. Elektriğe zam gelince içimiz cız etmeyecek. Teknik olarak da burası 42 dönümlük bir arazi, 540 Wattlık panellerden yaklaşık 5 bin 200 tane panelimiz var. İnşallah yarın bu bölgenin suyunu da kullanarak Türkiye’nin önemli su fabrikalarının olduğunu bir bölgeye dönüştüreceğiz. Rize’nin en büyük GES’i burada” dedi.
“Rize gibi fazla yağış alan güneşli gün sayısı düşük olan bir yerde birinin buna cesaret etmesi lazımdı; Biz cesaret ettik”
Ayda ortalama 1,5 milyon lira civarında tasarruf yapacaklarını ifade eden Kahya, “ ‘Rize bölgesi güneşten istifade etmiyor, elektrik üretilemez algısını da kıracağız’ kırmaya da başladık. Diğer resmî kurumlarda GES yapmak için firmalar ile görüşmelere başladılar. Hedefimiz belediyenin bütün elektrik giderlerini buradan karşılamak. Bunu gerçekleştirdiğimiz zaman ayda ortalama 1,5 milyon lira civarında tasarruf yapmayı planlıyoruz. Devletin mahsuplaşma dediği bir olay var. Ne kadar elektrik tüketiyorsan o kadar üretme hakkı veriyorlar. Bizim tükettiğimiz kadar üretme hakkımız var. Tükettiğimiz kadar elektrik üretmek için sistemi kurduk. Burası Türkiye’de en fazla gün ışığının olduğu yer değil. Türkiye ortalaması 240 gün. Burası 180 gün. Bunun için birinin cesaret etmesi lazımdı ve bizimle başladı. Bizden sonra diğer yerlerde devam edecek. Hızlı bir şekilde doğaya saygılı elektrik üretimi olacak. Gördüğünüz bölge tarım dışı arazisi olduğu için yapılıyor. Tarım arazisinde bu tür tesisleri yapmak yasak” diye konuştu.
-
Esenyurt’taki dere yine köpürdü
Geçtiğimiz yıllarda renk renk su akması ve birkaç hafta önce de köpürmesi ile gündeme gelen Haramidere’de çevre kirliliği devam ediyor. Derenin Esenyurt Kıraç bölgesinde aralıklarla devam eden köpük sorunu hâlâ çözüm beklerken, çevredeki vatandaşlar pis koku ve köpükten kaynaklı yaşanabilecek hastalıklar konusunda tedirginlik yaşıyor. Bugün de köpüren derenin çevresinde bulunan evlerde vatandaşlar kötü koku nedeniyle camlarını açamadıklarını ifade ederken, köpüklerin yağmurlu günlerde caddedeki trafiği dahi durdurduğunu belirttiler.
Geçtiğimiz günlerde Haramidere’de inceleme yapan İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İSKİ) ekipleri, bölgede bulunan iki fabrikanın arıtma tesisinin çalışmadığını ve gerekli cezai işlemin uygulandığını belirtti. Konu ile ilgili açıklamada, “Kurumumuz Haramidere ve çevresindeki işletmelerde incelemelerde bulunmuş, yapılan araştırmalarda iki işletmenin arıtma tesisinin çalışmadığı ve atık suların önlem alınmadan gelişigüzel şekilde deşarj edildiğini saptamıştır. Her iki işletme hakkında idari ve cezai yaptırımlar uygulanmıştır. Ayrıca bahse konu olan firmalara atık su arıtma bedeli tahakkuku yapılmıştır. Bunların yanı sıra söz konusu işletmelerin faaliyetten men edilmesini sağlamak amacıyla Esenyurt Belediye Başkanlığı ile resmi yazışmalara başlanılmıştır” denildi.“Mahalleli camlarını kokudan dolayı açamıyorlar”
Koku nedeniyle çevredeki vatandaşların çok rahatsız olduğunu belirten Mehmet Özdemir, “Bu koku uzun süredir var. Geçen sene de koku oluyordu ama bu sene çok daha fazla var. Bazı zamanlarda deredeki köpük yola dahi taşıyor, hatta yol bile kapanıyor. Bu köpüğün nedeni büyük ihtimalle bölgede bulunan fabrikalar. Mahalleli camlarını kokudan dolayı açamıyorlar, ben arabayla dahi buradan geçerken camlarını kapatıyorum. Allah burada oturanların yardımcısı olsun” dedi.
“Öğrenciler ağızlarını kapatarak buradan geçiyorlar”
Veli Satı ise, “Çok zamandır bu durum var, biz bundan rahatsız oluyoruz. Sadece ben değil, herkes rahatsız. Aşağıda okul var, öğrenciler ağızlarını kapatarak buradan geçiyorlar. Kokudan pencerelerimizi dahi açamıyoruz. Durumdan çok şikayetçiyiz” diye konuştu.
“Hastanelerin dolma sebebi bile bence Haramidere’dir”
Hastalıkların yaşanmasından korktuğunu anlatan Fatih Aksu da, “Ben bu bölgede otobüs şoförüyüm, durağımız da derenin yanında. Durağa gelen insanlar kokudan bekleyemiyor. Aşırı bir koku yaşanıyor, bilmiyorum hangi fabrikadan geliyor, aylardır köpük sürekli olarak var. Akşama doğru koku ve köpük daha da artıyor. Çevrede bulunan birçok rögardan köpük çıkıyor. Arabalar dahi köpükten geçemiyor, yol kapanıyor. Gelsinler baksınlar artık. Dere gerçekten çok kötü durumda. Hastanelerin dolma sebebi bile bence Haramidere’dir” ifadelerini kullandı.