Etiket: diyarbakır

  • Hurdaya dönen araçtan sağ kurtuldular

    Hurdaya dönen araçtan sağ kurtuldular

    Olay, Fatih Mahallesi yakınlarında meydana geldi.

    Edinilen bilgilere göre araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önce bariyerlere ardından da refüje çarparak durabildi. Kazayı görenlerin haber vermesi üzerine olay yerine sağlık ve güvenlik güçleri sevk edildi. Kazada yaralanan anne H.K ve çocukları H.K ile H.K., olay yerinde yapılan ilk müdahalelerinin ardından ambulansla hastaneye kaldırıldı.

    Kazayla ilgili geniş çapta inceleme başlatıldı.

  • DEM Parti kararına tepkiler sürüyor

    DEM Parti kararına tepkiler sürüyor

    Yenişehir ilçesi Şehitlik semti Sezai Karakoç Bulvarı’nda Ali Gaffar Okkan’ın şehit edildiği yerde dikilen anıt önünde basın açıklaması yaparak DEM Partili belediyeye tepkisini gösteren Ocak, “Ali Gaffar Okkan, Diyarbakır’ın güvenliği ve huzuru için büyük bir özveriyle çalışmış bir kahramandır. Onun ismini silmek, şehrimizin geçmişine ve değerlerine yapılan büyük bir saygısızlıktır. Onun adı, bu şehirde barışın ve kardeşliğin sembolüdür. Bu karardan derhal vazgeçilmelidir” dedi.

    Şehrin kültürel ve tarihi değerlerine sahip çıkmanın herkesin sorumluluğu olduğunu dile getiren Ocak, yine DEM Partili belediyeler tarafından Sezai Karakoç isminin değiştirilmesine de değindi. Ocak, “Mesele sadece Ali Gaffar Okkan değil. Ne yazık ki, bu kadim şehirdeki tüm değerlere karşı bir saygısızlık söz konusudur. Diyarbakır’ın bir başka önemli değeri olan rahmetli Sezai Karakoç’a yapılanlar da bunun bir göstergesidir. Sezai Karakoç, siyasetin ötesinde, edebiyatımızın müstesna ismi, büyük bir mütefekkir ve şairdir. Halkımızın ortak iradesi ve kararıyla ismi, Diyarbakır’daki bir kültür merkezine verilmiştir. O, bu şehrin sanatını, kültürünü ve özünü temsil eden bir isimdir. DEM’li belediyenin oldubittiye getirerek Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nin ismini sessiz sedasız değiştirmeye kalkması, Diyarbakır’ımıza, sanatımıza ve halkımıza yapılan büyük bir saygısızlıktır. Bu şehrin hafızasını ve değerlerini silmeye çalışmak, Diyarbakır’a ihanettir. Bu ihanetten derhal vazgeçilmelidir” diye konuştu.

    Ocak, bu tür girişimlerin, şehrin ruhuna darbe vurduğunu ifade ederek sözlerini tamamladı.

  • Hisami Apartmanı davasında karar çıktı

    Hisami Apartmanı davasında karar çıktı

    Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuklu müteahhitler Mehmet Ali Korkut ve Mehmet Meşe ile arsa sahipleri Nurettin Özcan ve Ahmet Özcan tutuklu bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) hazır edildi.

    Duruşmada, müştekiler depremde binanın enkazında yakınlarını kaybettiklerini belirterek, şikayetçi oldukları sanıkların cezalandırılmalarını istediklerini belirtti.

    Cumhuriyet savcısı esas hakkında hazırladığı mütalaasında, sanıkların cezalandırılması ve tutukluluk halinin devamı yönünde görüş bildirdi.

    Sanık Korkut, daha önceki savunmalarını tekrarladığını ve suçsuz olduğunu ileri sürerek, tahliye ve beraat talebinde bulundu.

    Meşe de, binayı eksiksiz şekilde yaptığını, daha sonra yapılan müdahale sonucu binanın zarar gördüğünü ileri sürerek, “Depremde de enkaz altında kaldım. Tek başıma cezaevinde hayatımı idame ettiremiyorum.

    Sağ elimi kullanamıyorum. Tedavimin dışarıda yapılması gerekiyor. Uzun süredir tutuklu bulunuyorum. Tahliyemi ve beraatini talep ediyorum” dedi.

    Sanık Nurettin Özcan ise arsa sahibi olduğunu, inşaatın herhangi bir kısmına müdahale etmediğini öne sürerek, tahliye ve beraatini talep etti.

    Ahmet Özcan da binaya yük olacak bir şey yapmadığını savunarak, tahliye ve beraati yönünde karar verilmesini istedi.

    Savunmaların ardından mahkeme, sanıkların “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma” suçundan 17 yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.

    Mahkeme, 3 sanığın tutukluluk halinin devamına, sanık Meşe’nin ise sağlık sorunları nedeniyle tahliyesini kararlaştırdı.

  • Diyarbakır’da otomobil ile minibüs çarpıştı: 9 yaralı

    Diyarbakır’da otomobil ile minibüs çarpıştı: 9 yaralı

    Merkez Kayapınar ilçesi Mahabat Bulvarı Tekel Kavşağı’nda B.Y. idaresindeki 33 K 0076 plakalı otomobil ile S.G. idaresindeki 21 M 0129 plakalı şehir içi minibüsü çarpıştı. Kazada, 1’i bebek 9 kişi yaralandı. İhbar üzerine kaza yerine polis ve sağlık ekibi sevk edildi.

    Yaralılar, ilk müdahalenin ardından kentteki hastanelere sevk edildi. Polis kazayla ilgili inceleme başlatırken, araçlar çekici yardımıyla kaldırıldı.

  • Narin’in bulunduğu köydeki çocukların psikolojisine dair ön rapor tamamlandı

    Narin’in bulunduğu köydeki çocukların psikolojisine dair ön rapor tamamlandı

    Raporda, “çocukların yaşanan durumla ilgili konuşmadıkları, bu durumu bastırmış ya da anlamlandıramamış olabilecekleri veya aileleri tarafından çok sıkı bir şekilde telkinde bulunulduğu” değerlendirmesi yer alırken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın çocukların psikolojik iyilik hallerine yönelik kapsamlı bir ekip oluşturularak, köyde görevlendirilmesi talimatı verdiği öğrenildi.

    Diyarbakır’da cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın kaybolduğu ihbarının hemen ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ekipleri Tavşantepe Mahallesi’ne giderek, psikososyal destek çalışmalarına başladı. Narin’in kaybolmasından cesedinin bulunması, sonrasında ise okulların açılması sürecinde çalışmalarını sürdüren Bakanlığa bağlı sosyal çalışmacılar, psikologlar ve psikolojik danışmanlar, 7-13 yaş arası 50’ye yakın çocuğa destek veriyor. Güvenli alan çalışmalarından stres, kaygı ve korku anlarında yapılması gerekenlere, gelecek hayallerinden umutlarına kadar birçok konu üzerinde çocuklarla yapılan oturumlara ilişkin psikososyal destek ekibi tarafından hazırlanan ön rapor tamamlanarak Bakanlığa gönderildi. Saha ekiplerinin Tavşantepe Mahallesi’ndeki çocukların durumlarına ilişkin hazırladığı ön raporda, “çocukların yaşanan durumla ilgili konuşmadıkları, bu durumu bastırmış veya anlamlandıramamış olabilecekleri” değerlendirmesi yer aldı.

    Tavşantepe özel ekibi

    Bununla birlikte çocuklara “aileleri tarafından çok sıkı bir şekilde konunun konuşulmaması telkininde bulunulduğu ihtimalinin” de ifade edildiği raporda, yaşanan süreçte köyde çok sayıda jandarma ve arama kurtarma ekibinin bulunmasının çocukların günlük yaşam rutinlerini etkilediği ve çocukların bu duruma gerek psikolojik gerek sosyal uyum sağlamakta zorlandıkları değerlendirmesinde bulunuldu. Bakan Mahinur Özdemir Göktaş’ın gelen ilk raporun ardından çocukların durumlarının daha derinlemesine incelenmesine yönelik talimat verdiği öğrenildi. Bu kapsamda Bakanlıkta Tavşantepe Mahallesi’ndeki çocukların psikolojik iyilik hallerinin arttırılması ve günlük yaşam rutinlerinin tekrar eski düzene girmesine yönelik daha kapsamlı bir ekibin oluşturulduğu öğrenildi. Afet ve Acil Durumlarda Psikososyal Destek Daire Başkanlığı bünyesinde oluşturulacak Tavşantepe özel ekibi ile yakın zamanda köydeki çocuklarda yas ve travmalara yönelik çalışma yapılmasının planlandığı belirtildi. Daha kapsamlı çalışmaların soruşturmanın tamamlanmasının hemen ardından başlayacağı kaydedildi.

  • Diyarbakır’da öğretmenin “Heimlich manevrası” öğrencinin hayatını kurtardı

    Diyarbakır’da öğretmenin “Heimlich manevrası” öğrencinin hayatını kurtardı

    Merkez Bağlar ilçesinde Nuri Zekiye Has Ortaokulunda 8. sınıf öğrenci S.Ö., teneffüste boğazına kaçan yiyecek nedeniyle nefes almakta güçlük çekti. Arkadaşları ve öğretmeni tarafından koridora çıkartılan S.Ö’ye ilk yardım eğitimi aldığı öğrenilen beden öğretmeni Tahsin Yılmaz tarafından Heimlich manevrası uygulandı. S.Ö., müdahale ile nefes almaya başladı.

    Kız öğrencinin koridora çıkartıldığı anlar ve öğretmenin çocuğa müdahale anı, güvenlik kamerasınca kaydedildi.

  • 8 yaşındaki Narin’in ölüm nedeni belli oldu

    8 yaşındaki Narin’in ölüm nedeni belli oldu

    Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sürüyor.

    ÖLÜM NEDENİ BELLİ OLDU

    Adli Tıp, 8 yaşındaki Narin’in ölüm nedenini açıkladı.

    TRT Haber’in haberine göre, küçük Narin’in boğularak öldürüldüğü tespit edildi.

    91 ÖRNEK ALINMIŞTI

    Narin’in otopsi işlemlerinde 91 örnek alınmıştı. Ön otopsi belgesine göre, 91 doku örneği, istismar dahil her türlü suçu ortaya çıkaracak şekilde alındı.

    Adli tıp uzmanlarının ilk izlenimlerinde, çocuğun cesedinde ciddi anlamda çürüme başlamış olduğu tespit edildi.

    Raporda, “Gözle görünür bir kesici-delici alet veya ateşli silah yaralanması yok.” denildi.

    Ayrıca iç kanama bulgusu elde edilmediği belirtildi.

    ÇÜRÜMEDEN DOLAYI SAPTANAMADI

    Cesetteki çürüme nedeniyle ölüm zamanına ilişkin bir beyanda da bulunulamayacağı vurgulandı.

    Doku örneklerinin bir kısmı, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

    Kesin ölüm nedeninin, Diyarbakır ve İstanbul adli tıp kurumlarındaki incelemelerle belirlenebileceği ifade edildi.

    Narin’in nasıl ve ne zaman öldürüldüğü, kaç gün suyun altında kaldığı, öldürülmeden önce cinsel istismara uğrayıp uğramadığı, vücudundaki kemiklerin nasıl kırıldığı soruları ise otopsi raporuyla ortaya çıkacak.

    YENGE DE TUTUKLANDI

    Soruşturma kapsamında, tutuklu bulunan amca Fuat Güran’ın eşi Hediye Güran da gözaltı işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

    Yenge Hediye Güran, “kasten öldürmeye iştirak” suçundan tutuklandı.

    HTS kayıtlarına göre yenge, cinayetin işlendiği düşünülen dakikalarda Narin’in yaşadığı eve iki kez girip çıktı. Tutuklu anne de ifadesinde “Ben o saatlerde Hediye Güranla beraberdim.” demişti.

    Hediye Güran’ın sorgusunda verdiği bilgilerin ardından yeni gözaltılar oldu. Gözaltına alınan 2 kişi de Narin’in akrabası.

    Şüpheliler, soruşturmanın seyrini değiştirmek için sahte ihbarlarla görevlileri farklı yerlere yönlendirdikleri gerekçesiyle gözaltına alındı.

    ANNENİN DİŞ YAPISININ ÖRNEKLERİ ALINDI

    Tutuklu anne Yüksel Güran’ın ağız ve diş yapısına ilişkin örnekler alındı.

    İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilen örnekler, tutuklu ağabey Enes Güran’ın kolundaki ısırık izleriyle karşılaştırılacak.

    ABİSİNDEN BAŞVURU

    Şüpheli olmayan tek ağabeyi Baran Güran, kardeşinin cinayetiyle ilgili destek için Diyarbakır Barosu’na başvurdu.

  • 4 gündür aranıyor: 8 yaşındaki Narin’e ne oldu?

    4 gündür aranıyor: 8 yaşındaki Narin’e ne oldu?

    Merkez Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde Çarşamba günü saat 17.00 sularında ortadan kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ın ailesi, durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi.

    Terliği bulundu

    İhbar üzerine bölgeye AFAD, İtfaiye, jandarma ve Dicle Üniversitesi Arama Kurtarma Ekibi (DÜAK) ekipleri sevk edildi. Dün jandarmanın “Yel” isimli iz takip köpeğinin yanın sıra helikopter desteğiyle arama çalışmaları yürütüldü. Bugünde aram çalışmaları yanı sıra jandarma ekipleri köye giriş ve çıkış yapan araçlarda arama çalışmalarını yürütüyor. Dün, arama çalışmalarında Narin’in giydiği terliğin teki bulunmuştu.

    DİYARBAKIR'IN BAĞLAR İLÇESİNDE ÇARŞAMBA GÜNÜ CAMİYE İLK KEZ KUR'AN-I KERİM DERSİ ALMAYA GİDEN VE BİR DAHA HABER ALINAMAYAN 8 YAŞINDAKİ NARİN'İN AİLESİ GÖZYAŞLARI İÇİNDE EVLADININ BULUNMASINI BEKLİYOR. (MUHAMMET HÜSEYİN İÇLİ - RIDVAN KILIÇ/DİYARBAKIR-İHA)<br /> Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde Çarşamba günü camiye ilk kez Kur'an-ı Kerim dersi almaya giden ve bir daha haber alınamayan 8 yaşındaki Narin'in ailesi gözyaşları içinde evladının bulunmasını bekliyor.

    Narin’in annesi Yüksel Güran, kızından hiç haber alamadıklarını Çarşamba gününden bu yana kızının kayıp olduğunu hatırlattı.

    “Kızımı bir köşeye bırakıp gönderin bana”

    Kızının kaybolduğu gün saat 13.00’e kadar evde olduğunu, belirten Güran, “O vakitte evde yemek yedik. Yemekten sonra kızım saate bakıp Kur’an kursuna geç kaldığını söyledi. Saat 16.00’ya kadar kursunun devam edeceğini söyledi. Dersten sonra amcasının kızlarının yanına gideceğini söyledi. Kızım gitti, daha artık gelmedi. Kızımı görmek için tepeye çıktım. Baktım ki orada çocuklar oyun oynuyordu. Ben de orada olduğunu düşünerek bir şey yapmadım” dedi.

    Kızının bulunması için çağrıda bulunan Güran, “Türkiye’ye sesleniyorum. Lütfen kızımı bana bulun. O benim pınar çiçeğimdir. O benim kalbimdir. Daha ben ne diyeyim. Lütfen, kim almışsa kızımı versin. Sizin de bir anne ve babanız var. Kızımı bir köşeye bırakıp gönderin bana. Allah rızası için yardım edin” diye konuştu.

    Baba Arif Güran, kızının saat 13.00’ten sonra evden çıkıp Kur’an kursuna gittiğini, camide dersini aldıktan sonra amcakızlarıyla okulun bulunduğu yere geçip oyun oynadıklarını ifade etti.

    “Kızımın camide ilk dersiydi”

    Saat 15.20 gibi evin güzergahına çıkıldığını belirten Güran, “Diğer arkadaşları da eve gidiyor. Daha sonra kızımdan hiçbir şekilde haber alamıyoruz. Emniyet ve jandarma ekipleri sağ olsunlar sürekli arama yapıyor. Çarşamba gününden bu yana biz uyuduk belki ekipler uyumadı. Gece gündüz sağ olsunlar arama yapıyorlar. Allah onlardan razı olsun. Kızım, sanki yer yarıldı içine girdi. En son görüldüğü yer okulun önüdür. Kızımın camide ilk dersiydi. Camimiz inşaat olduğu için kızımın ilk dersiydi” ifadelerini kullandı.

    Narin’den 4 gündür haber alınamıyor

    21 Ağustos’ta öğleden sonra Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde Kur’an kursuna giden Narin Güran (8), kurs çıkışı evine dönmeyince ailesi ve mahalleli tarafından arama çalışması yapıldı.

    Sonuç alamayan Güran ailesi, durumu jandarma ekiplerine kayıp ihbarında bulundu. İhbar üzerine bölgeye Bağlar İlçe Jandarma Komutanlığı, Bağlar Asayiş Komando Bölük Komutanlığı, Jandarma Özel Harekat Timleri, Jandarma Suç Araştırma Timleri(JASAT), İstihbarat Şube Müdürlüğü, Köpek İz Takip Timi ve Su Altı Arama Kurtarma Timi’nin yanı sıra sağlık, AFAD, itfaiye, DÜAK ve gönüllülerin yardımıyla arama çalışmaları yürütüldü, çalışmalarda jandarmaya ait helikopterle de havadan destek verdi.

    Mahalleye o gün ve o günden sonra giren binlerce araçta arama yapıldı. 22 Ağustos’ta ise Narin’e ait olduğu belirlene terliğin teki bulundu. Ekiplerin arama çalışmaları ise 4’üncü gününde de devam ediyor.

    DİYARBAKIR'IN BAĞLAR İLÇESİNDE DÜNDEN BERİ KAYBOLAN 8 YAŞINDAKİ ÇOCUK, İZ TAKİP KÖPEĞİ, DRON VE ARAMA KURTARMA EKİPLERİNİN KATILIMIYLA ARAMA ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR. (RIDVAN KILIÇ/DİYARBAKIR-İHA)<br /> Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde dünden beri kayıp olan 8 yaşındaki çocuk, arama kurtarma ekipleri tarafından iz takip köpeği ve havadan dron desteğiyle aranıyor.

     

  • “Elindeki kalemi aldılar, kalem yerine silah verdiler”

    “Elindeki kalemi aldılar, kalem yerine silah verdiler”

    Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan ailelerin 3 Eylül 2019’da başlattığı oturma eylemi, aralıksız devam ediyor.
    Oğlu Mikail için Van’dan gelerek eylem yapan baba Yusuf Erdinç de evladının üniversitede okuduğu sırada 2015’te kandırılarak dağa götürüldüğünü söyledi.
    Şimdiye kadar haber alamadığını belirten Erdinç, “Buradan oğluma sesleniyorum. Sen, okumuş bir adamsın. Etrafına bak, HDP milletvekillerinin çocukları yanında var mı, yok mu? Nerede, Avrupa’da. Sen neredesin, kuru ekmek bulamıyorsun. Yazıklar olsun. Elindeki kalemi aldılar, kalem yerine silah verdiler. Kime karşı, bana karşı. Buradayım, 2015’ten beri peşini bırakmadım. Babam beni yalnız bıraktı, aramıyor, sormuyor deme. Peşini bırakmadım, bırakmayacağım” dedi.
    Ellerinde çocuklarının fotoğrafıyla bekleyişini sürdüren annelerden Fatma Bingöl, oğlu Tuncay’ı 10 senedir aradığını ifade etti.

    Oğlunu istediğini, oğlunu HDP’nin kandırıp Kandil’de PKK’ya verdiğini ileri süren Bingöl, “Oğlum 14 yaşındaydı ve kendi iradesiyle gitmedi. Kandırılıp, tehdit edilerek oğlum götürüldü. Oğlumu; Kandil’den, PKK’dan ve HDP’den istiyorum. Oğlumun kokusunu, yüzünü özledim. 10 senedir hasrettim” ifadelerini kullandı.

  • Diyarbakır fıstığında hasat

    Diyarbakır fıstığında hasat

    Diyarbakır ekonomisine katkı sağlayan fıstık, Çınar ilçesinde yaygınlaşmaya devam ediyor. İlçede bin dönüme yakın fıstık ağacı dikimi oluştu. Bunun 150 dönümünde hasat süreci devam ediyor.

    Fıstık üreticisi Mehmet Salih Arzu, İHA muhabirine, yaklaşık 35 yıldır bu işi yaptıklarını söyledi. Ellerinde şu anda 150 dönüm fıstık olduğunu belirten Arzu, yeni yapmış oldukları bahçeleri de olduğunu ifade etti.

    Fıstığı Diyarbakır’da yaygınlaştırmak adına yeni bahçeler yaptıklarını aktaran Arzu, “Son 3 yıldır Çınar’da bin dönüme yakın arazi yapılmaya başlandı. Eski bahçeler ise 300-400 dönüm var. Şu anda ise 150 dönümde hasat yapıyoruz. 3 gündür hasat yapıyoruz. Verim, geçen seneye nazaran iyi. Dönüme ortalama 100-150 kilo alınıyor. Bu da ağaç başına 7 ila 10 kilo arasında” dedi.

    “Sıkıntı yaşıyoruz. Hasadı yaptıktan sonra mecbur olarak Gaziantep’e gönderiyoruz. Gaziantep’e gönderdiğimizde de elimizdeki fıstığı istedikleri fiyata bırakıp geliyoruz” diyen Arzu, şöyle konuştu:

    “Çünkü burada elimizde eleme, paketleme tesisi olmadığı için toplayıp oraya götürüyoruz. Orada imkanlar var, kurutma tesisi var. Burada böyle bir şey olsaydı fıstığı ucuza vermezdik. Fıstığı yaygınlaştırmak açısında bölgede yeni yeni bahçeler yaptık. Gaziantep fıstığı değil de neden Diyarbakır fıstığı olmasın.”

    “Bilinçsiz bir işçiyle toplarsanız bu ağaca zarar veriyor”

    Çorak ve verim alamadıkları arazilerinin çok olduğunu kaydeden Arzu, “Bunları değerlendirmek açısından fıstığı yaygınlaştırmak güzel bir şey. Bölgede yaygın olmadığı için fıstık hasadını da bilen kişilerin yapması lazım. O yüzden işçileri de Şanlıurfa’dan getirtiyoruz. Çünkü bilinçli işçilik yapılıyor. Bu bilinçli işçilik demek gelecek senenin verimini etkileyecek şekilde yapılıyor. Bilinçsiz bir işçiyle toplarsanız bu ağaca zarar veriyor. Günde ortalama 30-35 işçi çalışıyor. Bu hasat 3-4 gün sürecek. Kalite olarak Şanlıurfa ve Siirt’ten daha kaliteli olduğunu biliyoruz. Burada hem Siirt, hem de Şanlıurfa türü fıstık var. Yakın bölgelerden aldığımız aşılamalar ile bu bahçeler oluşuyor” diye konuştu.