Etiket: doğal güzellik

  • Doğal güzellik çöplüğe dönüştü

    Doğal güzellik çöplüğe dönüştü

    Tokat’ın Reşadiye ilçesinde bulunan Zinav Gölü, her mevsim sunduğu eşsiz doğa manzaralarıyla yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. 2010 yılında “Zinav Gölü Tabiat Parkının Turizme Kazandırılması Projesi” kapsamında 1.090.246,00 TL’lik bir bütçe ile hazırlanan ve Ankara Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve Turizm Bakanlığına sunulan proje ile Zinav Gölü ve çevresi, doğal güzellikleri koruyarak turizme kazandırıldı.

    Kanyondan gelen küçük sularla beslenen Zinav Gölü, yıl boyunca ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Ancak gölette ve çevresindeki kanyonda biriken insan atıkları, bölgenin doğal güzelliklerini gölgelemeye başladı. Dolan çöp kutularının Reşadiye Belediyesi tarafından düzenli olarak alınmaması, atıkların çevreye dağılmasına ve ziyaretçileri rahatsız etmesine neden oluyor. Doğaseverler, bölgedeki yetkililere çağrıda bulunarak, atık yönetimi konusunda daha duyarlı ve sorumlu bir yaklaşım beklediklerini belirtiyor.

     

  • Ağrı’nın volkanik platolarındaki menderesler dronla görüntülendi

    Ağrı’nın volkanik platolarındaki menderesler dronla görüntülendi

    2 bin 400 rakımda bulunan ve Taşlıçay ilçe merkezine 30 kilometre uzaklıktaki Sinek Yaylası, zengin kaynak suları ve bitki örtüsüyle her yıl çok sayıda hayvanı ve göçeri ağırlıyor.

    Bu yıl yağan yağmurlarla su seviyesinin arttığı yaylalarda da, menderesler doldu taştı. Yüksek dağların arasındaki vadilerden kıvrılarak akan kilometrelerce uzunluktaki menderesler; baharda yeşilin, sonbaharda sarı ve kırmızının tonlarıyla adeta ziyaretçilerini mest ediyor.

    Zengin bitki örtüsüne sahip Ağrı’nın Sinek Yaylası’nda yılın 6 ayı küçük ve büyükbaş binlerce hayvan sürüsüne ev sahipliği yapıyor.

    Yemyeşil doğası ve yüksek dağlarında otlayan hayvanlar ve menderesler havadan görüntülendi.

    İlçenin doğal güzellikleri arasında yer alan mendereslerin muhteşem görüntüleri, görenleri kendine hayran bırakıyor.

  • Tuz mağaralarında bayram yoğunluğu

    Tuz mağaralarında bayram yoğunluğu

    Iğdır’ın meşhur tuz mağaraları, bayram tatili dolayısıyla ziyaretçi akınına uğruyor. Doğal güzellikleri ve tuz oluşumlarıyla ünlü bu mağaralar, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı haline geldi.

    Tuzluca ilçesinde yer alan mağaraları bayram süresince ziyaret edenler, eşsiz manzaralar eşliğinde tuzun inanılmaz dünyasını keşfetme fırsatı buluyor. Mağaraya ziyarete gelen fotoğraf tutkunları ve doğa severler, mağaraların içindeki eşsiz tuz oluşumlarını ve mağara içi görsellerini çekmek için sıraya girdiler.

    Tuzluca’daki tuz mağaraları, bölgenin doğal zenginliklerinden biri olarak her yıl binlerce turisti ağırlıyor. Hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çeken bu doğal oluşumlar, Iğdır’ın turizm potansiyelini de ön plana çıkarıyor. Ziyaretçiler, tuz mağaralarında yapılan düzenlemelerin yanı sıra bölgedeki diğer turistik aktivitelerle birlikte unutulmaz bir bayram geçirme imkanı buluyor.

  • Anamas Dağı’ndaki Karagöl, dağcıların ilgi odağı

    Anamas Dağı’ndaki Karagöl, dağcıların ilgi odağı

    Anamas Dağı’nın zirvesine yakın noktada yer alan Karagöl’e dağcılar zorlu ve yorucu patika yollardan saatlerce ilerleyerek varabiliyor. Gölün batı yakasındaki sarp kayalıklarda her mevsim kar ve buzu görmenin mümkün olabildiği alanın daha aşağı kısmındaki ormanlık bölgede ise dilek ve adak yerleri yer alıyor. Karagöl, yaz döneminin gelmesiyle birlikte dağ tutkunlarının da tırmanış gerçekleştirdiği doğal mekanlar arasında yer alıyor.

    Dağcılardan Hasan Hüseyin Kanık rehberliğinde krater gölüne tırmanış gerçekleştirdiklerini vurgulayan Halil Gümüşel, “Arkadaşlarımız Mesut İnal, Mustafa Erim ve Ahmet Dolar’la birlikte etkinliğimizi gerçekleştirdik. Tırmanışın 2 bin metresine kadar ki olan bölümünde ormanlık ve oksijeni bol bir alandan geçtik. 2 bin metreden sonra ise Karagöl’e taşlık ve kayalık alandan geçerek ulaşabildik. Krater gölüne geldiğimizde yine muhteşem bir doğal güzellikle karşılaştık. Yaptığımız gözlemde, daha önceki yıllarda da çıktığımız Karagöl’deki su seviyesinde bir eksilme ya da yükselme olmadığı kanısına ulaştık. Gölün etrafındaki dağlık ve kayalık alanlarda Haziran ayına gelmiş olmamıza rağmen halen krater gölünü besleyen kar ve kar sularını gördük.”

    “Buzul ve krater gölü”
    Dağcı Hasan Hüseyin Kanık ise, çıktıkları Karagöl’ün Anamas Dağı’nın 2 bin 370 metrelerinde bir buzul ve krater gölü olduğunu vurgulayarak, “Gölün kuzey yamaçlarına püsküren lavların oluşturduğu kaya yapısı dağın doğal taş yapısından oldukça farklı olup görülmeye değerdir” diye konuştu. Konya-Isparta ara hattının üzerinden geçtiği Anamas (Dedegül) Dağı’nın 2 bin 998 metre rakıma sahip zirvesinin kuş uçumu 2-3 kilometre güneyine düşen Karagöl’ün bahar döneminde eriyen kar suları ile dolarak gölün doğusunda bulunan düdenle de bir taraftan sularını aşağılarda bulunan yaylalara boşalttığını aktaran Kanık, şunları kaydetti:

    “Gölün çevresi Mayıs ve Haziran aylarında endemik Toros çiçekleri ile ayrı bir güzelliğe bürünüyor. Biz son tırmanışımızda da yine aynı doğal güzelliklerle ve bitki örtüsüyle karşılaştık. Yöre halkı, gölün kenarında yatır mezarı olduğuna inanır. Eskiden çocuğu olmayan gelinler, erkek çocuk isteyen aileler, kaza ve beladan korunmak, başlarına gelmiş bir belayı defetmek için adak adayanlar, canlı hayvan götürüp göl kenarında keserek ve namaz kılarak dilekleri için dua ederlermiş. Gölün 1,5 kilometre kuzeyinde dağın yamaçlarında yine yöre halkının Kartal Pınarı adını verdikleri büyük bir pınar bulunuyor. Bu pınar aşağı rakımlara inildiğinde Sulu Dere adını alırken yöre halkı için de önemli bir su kaynağı niteliğine bürünüyor. Burası hem dağcılar, hem de doğa ve treeking tutkunları için mutlaka görülmesi gereken bir yerdir.”

  • Karasu Çayı ziyaretçilerini bekliyor

    Karasu Çayı ziyaretçilerini bekliyor

    Mazıdağı ilçesinde bulunan, vadi yatağı boyunca ağaçlarla çevrili irili ufaklı onlarca şelalenin yer aldığı Karasu Çayı, her yıl çok sayıda ziyaretçi ağırlıyor.

    Karasu Çayı’nı ziyaret eden vatandaşlar su ve kuş sesleri eşliğinde gezi yaparak doğayla iç içe bir ortamda temiz havayı soluma imkanı sağlıyor. Kuraklık nedeniyle suyu azalan Karasu Çayı, son günlerde bölgede etkili olan yağış sonrası su debisi tekrardan yükselirken, dağa güzellikleri göz kamaştırıyor.


    “Vatandaşların gelip görmelerini tavsiye ediyorum”

    Ramazan ayında vakit geçirmek için ailecek Mazıdağı’na geldiklerini söyleyen Hüseyin Eren, “Gezmeyi seviyoruz, İstanbul’dan geliyoruz. Ailecek Ramazan ayında vakit geçirmek için geldik. Mazıdağı’nda kalıyoruz. Karasu Çayı güzel bir yer. Çeşme başı denen yer orası çok güzel, oradan şelaleye geldik.

    Burası da çok güzel. Vatandaşların gelip görmelerini tavsiye ediyorum. Fakat, temiz bırakmak şartıyla. Etrafa baktım, biraz kirli. Vatandaşların biraz daha buna dikkat etmesi gerekiyor. Genel olarak ziyaretçiler tarafından bırakılmış plastik atıklar var. Keşke bunları görmesek daha az görsek” dedi.


    Üniversitelerin hibrit sisteme geçmesinden dolayı memleketi Mardin’in Mazıdağı ilçesine döndüğünü belirten öğrenci Serdar Abi, “Karasu Çayı bize yakın, daha öncede gelmiştim.

    Geçen sefer geldiğimde sular çekilmişti. Şu an tekrar sular yükselmiş durumda. Çok güzel bir görüntü oluşmuş” ifadelerini kullandı.

  • Muğla doğal güzellikleriyle büyülüyor

    MUĞLA (AA) – DURMUŞ GENÇ – Güney Ege'nin maviyle yeşilin buluştuğu noktalarında büyüklü küçüklü sayısız koya sahip Muğla, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla yerli ve yabancı misafirlerine unutulmaz bir tatil imkanı sunuyor.

    Muğla'da turistik tesisler, mavi yolculuğa çıkan lüks yatlar, günübirlik tur tekneleri yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirlerinin esnetilmesinin ardından "yeni normal" ve "kontrollü sosyal hayat" olarak adlandırılan yeni dönemde, güvenli ve sağlıklı turizm taahhüdüyle misafirlerini ağırlamaya başladı.

    Tedbirler kapsamında girişe kapatılan dünyaca ünlü sahiller ve plajlar, hijyen tedbirlerinin alınması ve sosyal mesafe dizaynının yapılmasıyla yeniden ziyaretçilerine kapıları açtı.

    Sahip olduğu 1484 kilometre kıyı uzunluğuyla dünyanın dört bir yanından gelen turistlere ev sahipliği yapan Muğla'nın doğal güzellikleri de Anadolu Ajansı (AA) ekibince havadan görüntülendi.

    Görüntülere yansıyan, Muğla ve ilçelerinin sahil ve plajları, yemyeşil ormanlarla kaplı dağların arasına gizlenmiş el değmemiş mas mavi koylar, tarihin derinliklerine götüren antik kentler adeta büyüledi.

    Eşsiz koyları ile teknelerin de vazgeçilmez rotası olan dünyaca ünlü Dalyan Kanalı ve sazlıklar ile Gökova Körfezi’ndeki Akyaka, Kandilli Koyu, Karacasöğüt, Lacivert Koy, İnce Kum Plajı ve Sedir Adasının yer aldığı görüntülerde, Marmaris Körfezi, Bodrum sahilleri, Köyceğiz Gölü, İztuzu Plajı, "ulusal öneme haiz sulak alan" olarak tescil edilen Tuzla Sulak Alanı da mavi ve yeşilin tonlarıyla görsel şölen oluşturdu.

    – "Turizm hareketliliği başladı"

    Kültür ve Turizm Müdürü Zekeriya Bingöl, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin 1484 kilometreyle en uzun kıyı şeridine sahip, doğal güzellikleri ünlü Muğla'nın yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başladığını belirtti.

    Güzellikleriyle "yeryüzü cenneti" olarak nitelenen Muğla'nın eşsiz güzellikteki koylarının yanı sıra önemli kültürel yapılara da sahip olduğunu anlatan Bingöl, şöyle konuştu:

    "Misafirlerine unutulmaz bir tatil imkanı sunan Muğla, maviyle yeşilin birbirini kucakladığı eşsiz güzelliklere sahip bir alan. Bu nedenle her yıl milyonlarca kişi tarafından bu güzellikler geziliyor. Bölgedeki koyları turizm sezonunda yerli ve yabancı çok sayıda iş adamı, devlet başkanı ve sanatçı da geziyor. Kentte her geçen yıl hem mavi yolculuk hem de günübirlik tur teknesi anlamında turizm faaliyetine katılan sayısı da gün geçtikçe artıyor. Kısıtlamaların kaldırılmasıyla turizmde hareketlilik yaşanmaya başladı."

    Bingöl, "Muğla, maviyle yeşilin birbirini kucakladığı eşsiz güzelliklere sahip bir alan. Tatilini geçirmek için gelen turistlerin uğrak noktaları arasında yer alan bölge, ziyaretçilerin turizmin her çeşidini bulabileceği ve gönüllerince bir tatil geçirebileceği zengin bir destinasyon." diye konuştu.

  • Muğla doğal güzellikleriyle büyülüyor

    MUĞLA (AA) – DURMUŞ GENÇ – Güney Ege'nin maviyle yeşilin buluştuğu noktalarında büyüklü küçüklü sayısız koya sahip Muğla, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla yerli ve yabancı misafirlerine unutulmaz bir tatil imkanı sunuyor.

    Muğla'da turistik tesisler, mavi yolculuğa çıkan lüks yatlar, günübirlik tur tekneleri yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirlerinin esnetilmesinin ardından "yeni normal" ve "kontrollü sosyal hayat" olarak adlandırılan yeni dönemde, güvenli ve sağlıklı turizm taahhüdüyle misafirlerini ağırlamaya başladı.

    Tedbirler kapsamında girişe kapatılan dünyaca ünlü sahiller ve plajlar, hijyen tedbirlerinin alınması ve sosyal mesafe dizaynının yapılmasıyla yeniden ziyaretçilerine kapıları açtı.

    Sahip olduğu 1484 kilometre kıyı uzunluğuyla dünyanın dört bir yanından gelen turistlere ev sahipliği yapan Muğla'nın doğal güzellikleri de Anadolu Ajansı (AA) ekibince havadan görüntülendi.

    Görüntülere yansıyan, Muğla ve ilçelerinin sahil ve plajları, yemyeşil ormanlarla kaplı dağların arasına gizlenmiş el değmemiş mas mavi koylar, tarihin derinliklerine götüren antik kentler adeta büyüledi.

    Eşsiz koyları ile teknelerin de vazgeçilmez rotası olan dünyaca ünlü Dalyan Kanalı ve sazlıklar ile Gökova Körfezi’ndeki Akyaka, Kandilli Koyu, Karacasöğüt, Lacivert Koy, İnce Kum Plajı ve Sedir Adasının yer aldığı görüntülerde, Marmaris Körfezi, Bodrum sahilleri, Köyceğiz Gölü, İztuzu Plajı, "ulusal öneme haiz sulak alan" olarak tescil edilen Tuzla Sulak Alanı da mavi ve yeşilin tonlarıyla görsel şölen oluşturdu.

    – "Turizm hareketliliği başladı"

    Kültür ve Turizm Müdürü Zekeriya Bingöl, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin 1484 kilometreyle en uzun kıyı şeridine sahip, doğal güzellikleri ünlü Muğla'nın yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başladığını belirtti.

    Güzellikleriyle "yeryüzü cenneti" olarak nitelenen Muğla'nın eşsiz güzellikteki koylarının yanı sıra önemli kültürel yapılara da sahip olduğunu anlatan Bingöl, şöyle konuştu:

    "Misafirlerine unutulmaz bir tatil imkanı sunan Muğla, maviyle yeşilin birbirini kucakladığı eşsiz güzelliklere sahip bir alan. Bu nedenle her yıl milyonlarca kişi tarafından bu güzellikler geziliyor. Bölgedeki koyları turizm sezonunda yerli ve yabancı çok sayıda iş adamı, devlet başkanı ve sanatçı da geziyor. Kentte her geçen yıl hem mavi yolculuk hem de günübirlik tur teknesi anlamında turizm faaliyetine katılan sayısı da gün geçtikçe artıyor. Kısıtlamaların kaldırılmasıyla turizmde hareketlilik yaşanmaya başladı."

    Bingöl, "Muğla, maviyle yeşilin birbirini kucakladığı eşsiz güzelliklere sahip bir alan. Tatilini geçirmek için gelen turistlerin uğrak noktaları arasında yer alan bölge, ziyaretçilerin turizmin her çeşidini bulabileceği ve gönüllerince bir tatil geçirebileceği zengin bir destinasyon." diye konuştu.