Etiket: doğalgaz

  • Rusya, Avrupa’ya gaz akışını kesti

    Rusya, Avrupa’ya gaz akışını kesti

    Batı’nın ağırlaşan yaptırımları karşında harekete geçen Rusya, Rus vatandaşlarının haklarını ihlal eden yabancıların mallarına el koyacak bir yasa çıkardı. Ayrıca en büyük silahı olan doğalgaz kozunu da kullanan Rusya, dün Avrupa’ya Yamal-Avrupa boru hattından ulaşan gaz akışını kesti.

    Rusya’nın Ukrayna’yı 24 Şubat’ta işgale başlamasıyla, birçok devlet Rus ekonomisine, şirketlerine ve bireylerine ağır yaptırımlar getirmişti. Bunun sonucu olarak Rus finansal sistemi ve petrol ticareti felç olmuştu. Şimdi Rusya da karşı atağa geçti.

    O DA VARLIKLARI DONDURACAK

    Rusya, ABD ve Avrupalıların yaptırımlarına cevap olarak yeni bir yaptırım yasası çıkardı. Rusya Parlamentosu’nun alt kanadı Duma, ‘Rusya vatandaşlarının haklarına saldırdığı’ iddia edilen yabancıların mallarına el konulmasına (dondurulmasına) dair kanunu kabul etti.

    DOĞALGAZ AKIŞINI KESTİ

    Çıkan yasadaki yaptırımlar arasında; Rusya’ya giriş yasağı, Rusya topraklarındaki finansal varlıkların dondurulması, mülk ve yatırım anlaşmalarının yasaklanması ve kara listeye alınmış bir yabancı tarafından kontrol edilen herhangi bir şirketin faaliyetlerinin askıya alınması da bulunuyor. Ayrıca Rusya, yaptırımlara karşılık olarak Avrupa’ya gaz akışını da zaman zaman kesiyor. Rusya’nın Avrupa’ya doğalgaz ihracatının yüzde 15’ini gerçekleştiren ve Polonya ile Belarus üzerinden geçen Yamal-Avrupa boru hattında gaz aktarımı dün sabah yeniden durduruldu.

    AVRUPA, RUS GAZINA BAĞIMLI

    Rus devlet doğalgaz şirketi Gazprom ise Ukrayna üzerinden Avrupa’ya gaz sevkiyatının devam ettiğini açıkladı. Rus gazına mahkum Avrupa, gaz ihtiyacının yüzde 34.5’ini Rusya’dan karşılıyor. Avrupa’nın en büyük ikinci gaz tedarikçisi yüzde 16.2 ile Norveç. Yani Rusya açık ara önde. Avrupa’da da doğalgaz konusunda yüzde 70 ile en fazla ithalata bağımlı ülke ise Almanya. Yamal-Avrupa doğalgaz boru hattı yıllık 33 milyar metreküp kapasiteye sahip bulunuyor. Yaşanan gelişmelerin ardından Avrupa, Rusya yerine yeni bir tedarikçi arayışına başladı.

    PETROLDE 185 DOLAR KAYGISI

    Rusya’ya yönelik ilk yaptırımlar, petrol arzını veya enerji ödemelerini hedef almamıştı. ABD’nin ve Avrupa ülkelerinin Rusya’ya karşı açıkladığı ekonomik yaptırımlar sonrası Rus ham petrol ihracatının tamamen kesilmesi halinde, petrolün varil fiyatının 130 dolara çıkabileceği belirtiliyor. Petrol fiyatı dün 115 dolar civarında seyretti. ABD’li yatırım bankası JPMorgan, Rus petrolündeki arz sorunlarının sürmesi halinde petrolün varil başına 185 dolar seviyesine ulaşabileceğini öngördü.

    ÇİN’E YÖNELDİLER

    Batılı ülkeler yaptırım uygulayarak Rus ekonomisinin küresel finans sistemiyle bağlarına hasar verirken, uluslararası şirketler de Rusya’daki faaliyetlerinin çerçevesini daraltmak, durdurmak veya ülkeden çıkmak zorunda kaldı. Rus şirketler de ekonomik darboğazdan kurtulmak için yollar aramaya başladı. Bu kapsamda Çin bankasında hesap açmak isteyen Rus şirketlerinin sayısının hızla arttığı belirtiliyor. Hesap açtırmak isteyen 200-300 şirketin Çinli bankalarla irtibata ifade ediliyor.

    HER GÜN YENİ BİR KARAR

    Rus iş insanlarının mal varlıklarına el konulması, Rus bankalarının SWIFT sisteminden çıkartılması gibi ağır yaptırımları devreye alarak Rusya’yı küresel finansal sisteminden izole etmeyi amaçlayan Batı’dan yeni yaptırım kararları geliyor. Avrupa Birliği’nin (AB) bir sonraki yaptırımları kapsamında Rusya bandıralı tüm gemilerin AB limanlarına girişinin yasaklanması gündemde. Kredi derecelendirme kuruluşları peş peşe Rusya’nın notunu ‘çöp’ (yatırım yapılamaz spekülatif) seviyesine indirmişti. Standard & Poor’s, Rusya’nın kredi notunu bir hafta içinde ikinci kez düşürdü. Moskova Borsası kapalı kalmaya devam ederken Rus ekonomisinde önemli yere sahip Sberbank ve Gazprom gibi şirketlerin hisseleri, savaşın başlamasından bu yana Londra Borsası’nda yüzde 99 değer kaybetti.

    DOLANDIRICILAR TÜREDİ

    Savaşla birlikte yaşanan insani dram, yardımseverlik duygusunu kullanmak isteyen siber dolandırıcıları da harekete geçirdi. Pek çok kuruluşun Ukrayna’da zor durumdaki halka yardım için harekete geçmesiyle birlikte, savaştan etkilenen insanların acılarını kendi çıkarları için suistimal etmeye çalışan bağış dolandırıcılığı da türedi. Bu kapsamda yardım bahanesiyle para isteyen bazı web siteleri saptandı. Benzer sahtekarlık numaraları, Twitter ve diğer sosyal medya platformlarında da dikkat çekiyor.

  • Doğalgazda elektrik üretim amaçlı tarifeye zam

    Doğalgazda elektrik üretim amaçlı tarifeye zam

    Doğalgazda, mart ayında mesken ve sanayi aboneleri için geçerli tarife sabit kaldı, elektrik üretim amaçlı tarifeye yüzde 18,3 zam yapıldı.

    Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ) internet sitesinde mart ayına ilişkin tarife tablosu yayımlandı.

    Buna göre, BOTAŞ’ın konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine martta uygulayacağı satış fiyatı sabit kalarak 1000 metreküp doğal gaz için 1860 lira oldu. Sanayi abonelerinin tarifesinde de 1000 metreküp gazın fiyatı 6 bin 300 lira olarak kayda geçti.

    Elektrik üretim amaçlı tarife ise yüzde 18,3 artışla 1000 metreküp doğal gaz için 7 bin 450 liraya çıktı.

    Doğalgazda fiyat tarifeleri aylık olarak hesaplanıyor.

  • Enerji Bakanı’ndan elektrik ve doğalgaz faturası açıklaması

    Enerji Bakanı’ndan elektrik ve doğalgaz faturası açıklaması

    Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Bu yıl elektrikte birinci kademede yaklaşık yüzde 50, doğal gazda ise yüzde 75’lik devlet desteği devam etmektedir. 2021’de elektrik ve doğal gaz faturalarında 100 milyar TL destekte bulunduk” dedi. Doğal gaz desteğinden 4 milyon hanenin yararlanacağını belirten Dönmez, “Hane başı yıllık doğal gaz destek miktarı ise 450 ila 1150 lira arasında olacak”dedi

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, konu hakkında yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

    “Dünya, son zamanlarda ciddi bir enerji darboğazından geçiyor. Enerji fiyatları küresel bir sorun haline geldi. 2021 yılından itibaren, elektrik üretiminin ana ham maddelerinden olan kömür fiyatları 5 kat, doğal gaz fiyatları ise 10 kat arttı. Doğal gazın yüzde 99’u, petrolün yüzde 92’si ithal edilmektedir. Elektrik üretiminde ise kullanılan ithal kaynakların (doğal gaz ve kömür) oranı yüzde 50 seviyesindedir.

    Pandemi döneminde yavaşlayan enerji ham maddeleri üretiminin artan hızlı enerji talebini karşılayamaması ve kuraklık gibi faktörlerin de eklenmesiyle enerji arzında küresel sıkıntılar yaşanmaya başlandı.

    Türkiye, elektrik üretim, iletim ve dağıtım alanlarında son 20 yılda 100 milyar dolarlık yatırım yaptı. Bu sayede son 20 yılda elektrikteki toplam kurulu gücümüzü 3,5 kat artırarak 100 bin megavat seviyesine ulaştık.

    Özellikle, yerli ve yenilenebilir enerjiye dev yatırımlar yaparak küresel fiyat artışlarının bir kısmını engelledik. Vatandaşlarımıza yansıyacak bedelin minimumda kalması için de destek mekanizmalarını hayata geçirdik. 2021 yılında elektrik ve doğal gaz faturalarında 100 milyar TL’lik bir destekte (sübvansiyon) bulunduk. Bu destek hane başı yaklaşık yıllık 5 bin 000 TL’dir. Ayrıca, akaryakıtta 65 milyar TL’lik bir ÖTV desteğini de hükümetimiz sağladı.

    Öte yandan hükümetimiz, dar gelirli vatandaşlarımıza son 3 yılda 2,1 milyon haneye toplamda 6,4 milyar TL’lik destek sağladı. Isınma yardımı alan hanelere destekler genişletilerek doğal gaz da dâhil edilmiştir. Yaklaşık 3 milyar TL’lik doğal gaz desteğinden 4 milyon hane yararlanacak. Hane başı yıllık doğalgaz destek miktarı ise 450 ila 1150 TL arasında olacak.

    Bu yıl elektrikte birinci kademede yaklaşık yüzde 50, doğal gazda ise yüzde 75’lik devlet desteği devam etmektedir. Örneğin; 100 liralık elektrik faturasının 50 TL’si, doğalgaz da ise 100 TL’lik faturanın 75 TL’si hükümetimiz tarafından karşılanmaktadır.

    Bu süreçte Türkiye’nin 81 şehrine doğal gaz götürdük. Türkiye’yi nükleer enerjiyle buluşturmak için gün sayıyoruz. Yerli ve yenilenebilir enerjide toplam kurulu gücümüzü yüzde 65’e çıkardık. Karadeniz’de 540 milyar metreküplük rezervimizi 2023’te kullanıma sunmak için sahada büyük bir gayret gösteriyoruz.

    Türkiye’nin enerji bağımsızlığı için ne zaman bir adım atsak, bu konuda muhalefetin ortaya koyduğu siyaset tarzı Türkiye’nin yerli ve milli politikalara olduğu kadar yerli ve milli siyasetçilere de ne kadar ihtiyacı olduğunu ortaya koymaktadır.

    Enerji üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynak oranını artırmaya yönelik attığımız her adımı; nükleer, termik, hidroelektrik, rüzgâr ve jeotermal santrallerinde engellemeye çalışarak bir nevi ülkemizi karanlığa ve dışa bağımlılığa iten zihniyet, son günlerde vatandaşlarımızı da kışkırtarak bu hizmetlerin sürdürülebilirliğini tehlikeye atmak istemektedir. Bu sektörlerde binlerce insan çalışmakta ve bu kardeşlerimizin ekmeğiyle oynamaktadırlar.

    Elektrikte daha önce yapılan 150 kWh’lik düzenleme, gelen öneriler üzerine 210 kWh’ye yükseltilmişti. Bunun yanı sıra küçük ölçekli ticari işletmelerden ve sivil toplum kuruluşlarından gelen öneriler de değerlendirilmektedir.

    Bilinmelidir ki küresel emtia ve enerji fiyatları enerjide dışa bağımlı ülkeleri doğrudan etkilemektedir. Fakat hükümetimiz özellikle dar gelirli vatandaşlarımızın yükünü hafifletecek politikalara devam edecektir.”

  • Doğalgazda santrallere yüzde 14 zam

    Doğalgazda santrallere yüzde 14 zam

    Doğalgazda, şubat ayında mesken ve sanayi aboneleri için geçerli tarife sabit kaldı, elektrik üretim amaçlı tarifeye yüzde 14 zam yapıldı.

    Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ) internet sitesinde şubat ayına ilişkin tarife tablosu yayımlandı.

    Buna göre, BOTAŞ’ın konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine şubatta uygulayacağı satış fiyatı sabit kalarak 1000 metreküp doğalgaz için 1860 lira oldu, sanayi abonelerinin tarifesinde ise 1000 metreküp gazın fiyatı 6 bin 300 lira oldu.

    Elektrik üretim amaçlı tarife ise yüzde 14 artışla 1000 metreküp doğal gaz için 6 bin 300 liraya çıktı.

  • Doğal gaz tüketiminde rekor kırıldı

    Doğal gaz tüketiminde rekor kırıldı

    Kış mevsiminin kendini hissettirdiği günlerde dün 287 milyon 620 bin 566 metreküp doğal gaz tüketilerek rekor kırıldı.

    Havaların tüm yurtta soğumasıyla birlikte doğal gaz tüketiminde dün rekor seviyeye ulaşıldı.

    BOTAŞ verilerine göre en son 19 Ocak 2021 tarihinde 279 milyon 467 bin 921 metreküple kırılan rekor dün geçildi ve 287 milyon 620 bin 566 metreküp tüketim gerçekleşti.

    BOTAŞ, dün İran’ın teknik arıza bildirimi ile 10 gün boyunca gaz sağlayamayacağını açıklamasının ardından, yüksek miktarda gaz çeken bazı sanayi kuruluşlarına günlük çekiş miktarını sınırladığını bildirmişti.

    Dün toplam giriş miktarı ise 259 milyon 243 bin 870 metreküp oldu.

    Doğal gaz ile elektrik üretiminin payı dün yüzde 33,10 olarak gerçekleşti.

  • Faturalarda yeni dönemin detayları

    Faturalarda yeni dönemin detayları

    Elektrik faturalarındaki uygulamanın ardından doğalgaz faturalarında da yeni bir uygulamaya daha gidiyor. TBMM’ye sunulan kanun teklifi ile doğalgazda kademeli tarifeye geçiliyor. Doğalgaz kademeli tarife nedir? Merakla beklenen faturalarda ‘kademeli ücretlendirme’ çalışmasının ayrıntıları ortaya çıktı. İşte son dakika haberinin detayları…

    Son dakika haberine göre, Elektrikte kademeli faturalandırmanın ardından doğalgaz faturaları konusunda da bir gelişme daha yaşandı. Doğalgaz faturalarında da kademeli tarifeye geçiş için adım atıldı.

    AK Parti tarafından hazırlanan ve az elektrik tüketenden düşük, çok elektrik tüketenden daha yüksek ücret alınmasını sağlayarak elektrik tasarrufunu özendirmeyi amaçlayan kanun teklifinin ardından, doğalgaz faturalarından BES’e kadar pek çok alanda düzenlemeler içeren 18 maddelik kanun teklifini Meclis Başkanlığı’na sunuldu. Buna göre, bölgesel ve iklimsel koşullar dikkate alınarak kademeli doğal gaz satış fiyatı uygulanabilecek.

    NASIL UYGULANACAK?

    Elektrikte kademeli faturalandırmanın uygulaması doğalgaz için de örnek oluşturacak. Uygulamaya yönelik çalışmaların ayrıntılarına ulaşıldı. Buna göre, bölgesel ve iklimsel koşullar dikkate alınarak il veya bölge bazında kademeli doğalgaz satış fiyatı uygulanabilecek. Düzenleme ile maliyetler için bir çalışma yapılacak, gerekli olan abone grubu için il bazında iklim şartları ve tüketim miktarına uygun olacak bir kademe belirlenecek. Oluşan tüketim maliyetleri bu kademe üstünde tüketim yapan abonelere yansıtılacak.

    DOĞALGAZA BÖLGESEL TARİFE

    Daha önce Bakan Dönmez tarafından açıklanan doğalgazda kademeli tarife ile ilgili son açıklama AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’tan önceki gün geldi. Elitaş, “Arkadaşlarımı kanun teklifini hazırlıyorlar. 4 Ocak tarihinden itibaren, Meclis çalışmalarına başladığında kademeli doğalgaz tarifesini getireceğiz. Villada oturanla gecekonduda oturanın aynı fiyatla doğalgaz tüketimini uygun bulmuyoruz” demişti.

  • Doğalgaz faturalarında yeni dönem

    Doğalgaz faturalarında yeni dönem

    AK Parti tarafından hazırlanan yeni ekonomi paketi, Meclis Başkanlığı’na sunuldu. Teklifle, doğalgazda kademeli tarife dönemine geçilecek. Bireysel emeklilikte devlet katkısı yüzde 30’a çıkarılacak. İhracatçılara uygulanan kurumlar vergisinde bir puanlık indirim yapılacak.

    Elektriğin ardından doğalgaz faturalarında da kademeli tarife sistemine geçilecek. Bireysel emeklilikte devlet katkısı yüzde 25’den yüzde 30’a yükseltilecek. AK Parti’nin hazırladığı 18 maddelik yeni ekonomi paketi Meclis Başkanlığı’na sunuldu.

    DOĞALGAZDA KADEMELİ TARİFE DÖNEMİ

    Teklifle, doğalgaz faturalarında kademeli tarife sistemine geçiş yapılacak.

    BOTAŞ, bakanlık görüşünü de almak şartıyla bölgesel ve iklim koşullarına dikkate alarak il veya bölge bazında kademeli doğalgaz satış fiyatı uygulayacak.

    Doğalgazı tasarruflu kullanan az, fazla kullanan ise daha büyük maliyetlerle karşı karşıya kalacak.

    BİREYSEL EMEKLİLİKTE KATKI PAYI ARTIYOR

    Teklifle, bireysel emeklikte devlet katkısı 5 puan arttırılarak yüzde 30’a yükseltilecek.

    Sistemden çıkmak isteyen katılımcılara kısmen ödeme yapılması imkanı getirilecek.

    Katılımcılar devlet katkısı hariç, hesabındaki birikim tutarının yüzde 50’sine kadar ödeme alabilecek.

    Ayrıca kısmen ödeme tutarının devlet katkısı hesabındaki tutardan da yüzde 25’i aşmamak koşuluyla ödeme yapılabilecek.

    KAMU MÜTEAHHİTLERİNE DESTEK

    Teklifle, kamuyla iş yapan müteahhitlere yönelik de önemli düzenlemeler yer alıyor.

    Buna göre, Cumhurbaşkanı’na kamuyla iş yapan müteahhitlere maliyet artışları nedeniyle fiyat farkı kararnamesi çıkarması için yetki veriliyor.

    Kararnameyle müteahhitlerin talep ettikleri yeni fiyat düzenlemeleri yapılacak, böylece kamu projeleri sekteye uğramadan devam edecek.

    İHRACATÇILARA VERGİ DESTEĞİ

    Teklifle ayrıca 2022 yılında ihracatçılara uygulanacak kurumlar vergisi oranı yüzde 20’den yüzde 19’a düşürülecek.

    Memur ve emeklilere yapılan ek zam kanun altına alınacak.

    Türk Lirası vadeli mevduat uygulamasının alt yapısı oluşturulacak.

  • CHP lideri Kılıçdaroğlu’ndan zam tepkisi

    CHP lideri Kılıçdaroğlu’ndan zam tepkisi

    Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, elektrik ve doğal gaz zammına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, “Elektriğe zam iğneden ipliğe her şeye zam demektir. Ben bir tüyo vereyim teneffüs ettiğimiz havaya henüz zam yok” dedi.

    CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.

    Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şunlar:

    “Devlet adaletle yönetilir. Sarayda oturan zat hep millete yalan söyledi. Yeri geldi beceriksizliğini dış güçlere yükledi.

    Dolar kurundaki oynamalardan Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük soygunu gerçekleşti. 128 milyar doları nasıl unutmadıysak bu soygunları da unutmayacağız.

    Fiyatların fahiş olmasını kim sağladı? Milletin önüne kim koydu? Elektriğe zammı dış güçler mi, manav mı, polis memurları mı yaptı? ‘Fahiş fiyatlarla mücadele edeceğim’ diyor. Zammı sen yaptın. Dört kişilik bir aile yüzde 127 oranıyla elektrik faturası ödeyecek.

    Elektriğe zam iğneden ipliğe her şeye zam demektir. Fahiş fiyata ortam hazırlayan Erdoğan. ‘Fahiş fiyatlarla mücadele edeceğim’ deyip yalan söyleyen de Erdoğan.

    Doğalgaza zam yapıldı. BOTAŞ’a talimatı veren sensin, BOTAŞ ile mi mücadele edeceğiz. Fahiş fiyat uygulayan kiminle mücadele edeceğiz.

    Erdoğana bir çağrıda bulunmamız lazım. Allah aşkına zam yapmadığın bir şey açıkla. Açıklayamaz, ama ben bir tüyo vereyim teneffüs ettiğimiz havaya henüz zam yok.

    Sadece üç üründen söz edeceğim, gübreden, yemden ve mazottan. Çiftçi ne yapsın. Tarlaya gübre atamadı çiftçi. Daha baharımızı yaşıyoruz. Çiftçi üretemiyor. Çiftçi üretemezse, gıda krizi ile karşı karşıya kalırız.

    Yine millete döndü dedi ki, ben ekonominin kitabını yazdım. Zam dışında bir şey yok o kitapta. Çiftçiyle, emekliyle, taksi şoförüyle nasıl uğraştığını biliyoruz. Evlerde huzur kalmadı. Zammı dahi öyle bir hale getirdi ki, evde tencerelerde yangın var.

    Lonra’daki bir avuç tefeci gayet mümkün. 180 milyar doları sadece faiz olarak ödedi. Faize karşıyım diyor ya, yalan. Faize dolarla garanti verenler, çok memnunlar. Erdoğan’a dua ediyorlar. Kim yararlanıyor bu düzenden, işte bu parazitler. Millet İttifakı olarak biz, bu sorunu çözeceğiz.

    BAHÇELİ’YE TEPKİ

    Bahçeli’ye de sesleniyorum, senin milliyetçiyim diye ortalarda gezmenden hoşlanmıyorum. Hiçbir ülkücü haramzadelere hizmet etmez.

    Katarlılara neler verdiniz. Vermediğiniz yer kalmadı. Memleketi Katar Katar satarsınız, ortalığa çıkıp ben milliyetçiyim diye gezersiniz. Beşli çete de var bunun içinde. Türkiye’nin bütün mal varlıkları peşkeş çekiliyor, ama kendisine milliyetçi, ülkücü diyenler sözde biz buna karşıyız diyor, tam tersine destek veriyorlar.Katar aşkının topluma maaliyeti nedir, araştırmak lazım.

    Arazileri, limanları verdin. Dünya ticaretinin yüzdeni 80’i limanlarla yapılır. Limanların bir özelliği daha var. Uyuşturucular buradan geliyor. Türkiye’nin çok sayıda genci uyuşturucu batağında. Bundan haberleri var mı. Devleti yönetmeyi değil, soymayı amaçlamışlar.

    Bir soru daha var, faizler gerçekten düştü mü? Merkez Bankası’nın politika faizi düştü doğru. Peki diğer faizler? Devletin beş yıllık borçlanma faizi… Eylülden bu yana yükseldi. Ticari kredi faizleri yüzde 21’den yüzde 23’e çıktı. Nas var diyip, dini siyasete alet edip, arka kapıdan Hazine’yi soyup faizcilere ve tefecilere hizmet ediyorlar. Faizcilere, tefecilere hizmet veren Saray’da oturan zattır, adı da Erdoğan’dır.

  • Sanayi ve santrallerde doğal gaza yüzde 20 zam

    Sanayi ve santrallerde doğal gaza yüzde 20 zam

    Doğal gazdan elektrik üreten santrallerde ve sanayide kullanılan doğal gaz fiyatı yüzde 20 zamlandı. Konutta kullanılan doğal gazda fiyat değişmedi.

    Doğal gazda, aralık ayı için mesken tarifesi sabit kalırken sanayi aboneleri ve elektrik üretim amaçlı tarifeye yüzde 20 zam yapıldı.

    Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ) internet sitesinde aralık ayına ilişkin tarife tablosu yayımlandı.

    Buna göre, BOTAŞ’ın konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine aralıkta uygulayacağı satış fiyatı, mevcut tarifede olduğu gibi bin metreküp doğal gaz için 1488 lira olarak sabit kaldı.

    Aralıkta yıllık tüketimi 300 bin metreküpün üzerinde olan sanayi abonelerinin tarifesinde, bin metreküp gazın fiyatı yüzde 20 artışla 4 bin 200 liraya, elektrik üretim amaçlı tarifede de yüzde 20 artışla 4 bin 800 liraya çıktı.

    Doğal gazda fiyat tarifeleri aylık olarak hesaplanıyor.

  • Bakan Dönmez’den Karadeniz gazı açıklaması

    Bakan Dönmez’den Karadeniz gazı açıklaması

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Karadeniz’deki rezerv için ilk fazın 10 kuyudan günde yaklaşık 10 milyon metreküp doğal gazı taşımayı hedeflediklerini dile getirerek, “Maksimum üretim seviyesine çıktığımızda ülkemizin ihtiyacının yaklaşık 3’te 1’lik kısmını Karadeniz sahasında sağlamış olacağız. Başka bir ifade ile meskenlerin, konutların doğal gaz ihtiyacının tamamını Sakarya gaz sahasından karşılar hale geleceğiz” dedi.

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Bursa Uludağ Üniversitesi’nde ‘Bağımsız Enerji Güçlü Türkiye’ konulu konferansa katıldı.

    Karadeniz’de bulunan doğal gaz ile ilgili açıklamalarda bulunan Dönmez, “Yerli doğal gazda hedefimiz belli. 2023’e gazın ilk fazını sisteme vereceğiz. İlk faz için açılması planlanan yaklaşık 10 kuyudan, günde yaklaşık 10 milyon metreküp doğal gaz taşımayı hedefliyoruz. İkinci fazda artan kuyu miktarıyla birlikte karaya aktarılan doğal gaz miktarı günde yaklaşık 40 milyon metreküpe kadar çıkacak. Maksimum üretim seviyesine çıktığımızda ülkemizin ihtiyacının yaklaşık 3’te 1’lik kısmını Karadeniz sahasında sağlamış olacağız. Başka bir ifade ile meskenlerin, konutların doğal gaz ihtiyacının tamamını Sakarya gaz sahasından karşılar hale geleceğiz. Deniz tabanında yaklaşık 2 bin 200 kilometrekarelik bir alan içinde yaklaşık 40 adet üretim kuyusundan gelen doğal gazın toplanmasını ve boru hattına aktarılmasını sağlayacak bir şebeke kuracağız. Deniz tabanı üretim tesisini kara tesisine bağlayacak boru hattımız 169 kilometre olacak. Şu ana kadar, gerekli boruların yüzde 50’den fazlasının üretimi tamamlandı ve yüklemeye hazır durumda. İnşallah önümüzdeki yılın ortalarında Karadeniz’in tabanına boruları serip ilk kaynağı vuracağız” diye konuştu.

    “Türkiye’nin 20-30 yıl öncesine bakarsanız Türkiye’nin nereden nereye geldiğini daha iyi anlarsınız” diyen Bakan Dönmez, “O dönemi romantize ederek güzel göstermeye çalışanlar emin olun ki elindeki statükoyu, gücü kaybeden, kendini her zaman halkın üstünde görenlerdir. Yeni bir dönemin arifesindeyiz. Yeni bir doğumun sancılarını çekiyoruz. İnanıyorum ki büyük ve güçlü Türkiye yolunda çektiğimiz bütün bu sıkıntıların sonu aydınlıkla noktalanacak. Siz gençler, yaşanan her şeyi zahiriyle değil batınıyla, perde arkasıyla görmek zorundayız. Bugün burada bağımsız enerjiyi güçlü Türkiye’yi konuşmak için bir araya geldik. Ama öncesinde böyle bir girizgâhla bizleri geleceğe taşıyacak olan sizlerin ne kadar büyük bir sorumluluğa sahip olduğunuzu, hangi zorluklarla karşılaşabileceğinizi hatırlatmak istedim” dedi.

    “Karadeniz’deki doğal gaz keşfinden milletimiz memnun”

    Karada ve denizde bağımsız enerji idealine ulaşmak için gece gündüz çalıştıklarını dile getiren Dönmez, “Karadeniz’de 540 milyar metreküplük gaz keşfimizin milletimizi nasıl memnun ettiğini gittiğimiz her yerde görüyoruz. Akdeniz’i karış karış arıyoruz. Bizler Mavi Vatan stratejisiyle yeni bir vizyon ortaya koyarken, Türkiye’nin Akdeniz’de yürüttüğü mücadeleyi kötüleyen, bu gayreti ‘düşmanca ve saldırgan’ olarak niteleyen bazı mahfiller başkalarının adına bu süreci baltalamak istiyor. Düşmana hoş görünmek için kendi milletine düşmanlık eden böyle bir zihniyet geçmişte de var olmuştu bugün de zavallı halleriyle yine sahnedeler. Diğer yandan yerli ve yenilenebilir enerjiye yatırımlarımız bütün hızıyla devam ediyor. Yenilenebilir enerji kurulu gücün toplam kurulu gücün yüzde 53’üne ulaştı. 2020 yılı ve 2021 yılı ilk dokuz ayında devreye giren elektrik üretim santrallerinin neredeyse tamamının yenilenebilir enerji kaynaklarından oluştu. Türkiye, 2000’li yıllarda küresel yenilenebilir enerji istatistiklerinde ‘Diğer’ başlığı içinde iken, bugün sahip olduğumuz toplam yenilenebilir enerji kurulu gücüyle Avrupa’da beşinci dünyada on ikinci sırada yer alıyoruz. Sadece 2020 yılında devreye aldığımız yenilenebilir enerji kurulu gücü 24 Avrupa ülkesinin toplam yenilenebilir enerji kurulu gücünden fazladır” ifadelerini kullandı.

    Enerji teknolojilerinin geliştirilmesine yönelik son zamanlarda müthiş bir ilerleme yaşandığını kaydeden Bakan Dönmez, “Temel hedefimiz, Türkiye’nin enerji ithalatını azaltmak, elektriğimizi yerli kaynaklardan üretirken, enerji teknolojilerini de yerlileştirmektir. Burada genç yeteneklere büyük iş düşecektir. Güneşten hidroliğe, rüzgardan jeotermale kadar her alanda teknolojik dönüşümü yerli üretim, yerli insan kaynağı ve yerli Ar-Ge ile gerçekleştirmek istiyoruz. Bir diğer önemli başlığımız da enerji verimliliği. Son 4 yılda enerji verimliliğine yapılan yatırımlarla 1,2 milyar dolarlık yıllık tasarruf elde ettik. Diğer yan sektörleri de hesaba kattığımızda toplamda 3,6 milyar dolarlık büyük bir katma değer sağlıyor. Burada gençlerimize, sizlere büyük bir iş düşüyor. Biz enerji teknolojilerini sizler için dünyaya meydan okuyacağınız, dünya ile rekabete girebileceğiniz bir alan olarak tanımlıyoruz. Sizlere güveniyoruz. Sizlere inanıyoruz. Bilginize, heyecanınıza, düşüncelerinize, enerjinize ihtiyacımız var. Hep birlikte Türkiye’yi zirveye taşıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Yarın lityum, kobalt, hidrojen ve değerli mineraller kullanılacak”

    ‘Gelecekte enerji nasıl olacak’ sorusunu değerlendiren Dönmez, “Enerji teknolojilerinin gelişimiyle birlikte enerjide bildiğimiz pek çok şey hızla değişime uğruyor. Uluslararası Enerji Ajansı raporuna göre bugün ki petrol-doğalgaz ticaretlerinin yerini yarın lityum, kobalt, hidrojen, değerli mineraller alabilir. Bu yeni hammadde döngüleri yeni çeşit bir jeopolitik sistem ve yeni bir enerji düzeni getirebilir. Bu sebeple bugünü düşündüğümüz kadar yarını da görmek ve anlamak zorundayız. Raporda belki de verilen mesajların en önemlisi enerji dönüşümünün öyle kolay, düzenli olmayacağı. Net sıfır baz yük anlamında iki grup var. Bir gruba göre yenilenebilir kaynaklar her şeye yeter. Ama eylül ayında İngiltere’de rüzgarın az esmesi sonucu fiyatlar arttı. Ya da bu yıl mevsim anormalitesi yüzünden HES’ler elektrik üretiminde önceki yıllara göre fazla rol alamadı. Temiz enerji kaynakları da iklim değişikliğinden etkileniyor. Şu anda iklim değişikliği görüşmelerinin yapıldığı Glasgow’da elektrik üretiminin 71’i nükleerden. Evet, bir hedef var ama oraya gidilmesi için yapılması gereken çok şey var” dedi.

    Elektrikli araba vurgusu

    Elektrikli arabaların gelişinin çok önemli olduğunun altını çizen Dönmez, “Fakat elektrikli arabalar sadece sessiz otomobiller değil. Bunlar aynı zamanda tekerlekli elektrik talebi. Örneğin bayram tatillerinde yapılan yolculukları düşünün. İstanbul’daki elektrik talebi, 2-3 gün içinde Muğla, İzmir, Antalya’ya kayıyor ve orada sadece 7-10 gün kalıyor ve geri dönüyor. Elektrikli arabalar şebekeye destek de verebilir. Bunu yapan modeller var. Fakat araba üreticileri için pil ömrü daha önemli olduğundan burada taviz vermek istemeyebilirler. Diğer taraftan ağır yük taşımacılığı yapan kamyonlar ne olacak? Uçaklar, gemiler diğer yanda. Bu sorulara tüm dünya cevap arıyor. Alternatif yakıtlar, elektriklenme, hibrit sistemler önemli hale geliyor. Açıkçası bizi geleceğe götürecek teknolojilerin sadece yüzde 50’si şu anda kendini ispatlamış durumda. Fakat üzerinde çalışılması gereken birçok enerji teknolojisi var. Hidrojen bunlardan bir tanesi. Belki füzyon bir diğeri olabilir. Bir diğer tarafta da dijitalleşme giderek önem kazanacak. Geleceğe dair en önemli senaryolardan biri elektriğin toplam enerji tüketimindeki oranının yüzde 25’ten yüzde 50’ye çıkması. Bu çıkış birçok fayda ve riski beraberinde getirecek. En önemlisi esneklik ihtiyacı olacak” diye konuştu.

    Bakan Dönmez sözlerine şöyle devam etti: “Esneklik ihtiyacının belki en kolay karşılanabileceği yerlerden biri de tüketici ama elektronik olarak. Mesela rüzgar esmediğinde buzdolapları yarı güç modunda çalışsa ya da ev aletlerinin kontrol edilebilen değişik güç modları olsa. Örneğin cep telefonlarındaki güç ayalarını biliyorsunuz. Pil bitmeye yakın bunları en az tüketecekleri noktaya çekiyoruz, ekranı kısıyoruz. Aslında bir enerji yönetimi yapıyoruz. Bir kısım telefon otomatik yapıyor bunu. Pil belirli bir oranın altına düşünce aydınlığı azaltıyor ve bunu belli algoritmalarla yapıyor.”

    “Kripto para için harcanan elektrikle Afrika’da milyonlarca insanın hayatı değişebilir”

    Kripto para için harcanan elektrikle Afrika’da milyonlarca insanın hayatı değişebileceğini söyleyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Bugün yapay zekâ algoritmaları, çok başarılı ama inanılmaz elektrik tüketiyor. Aslında ev aletlerinin yerini algoritmalar da alıyor diyebiliriz. Fakat bu algoritmaların akıllı tasarlanması büyük bir alan açabilir. Yani şebekeden gelen sinyallere göre artan ya da azalan enerji tüketimi ya da ısıtma-soğutma sistemlerinin genel sisteme destek olması önemli. Belki enerji dönüşümünün en kritik noktası sanayinin karbonsuzlaşması. Bir örnek verecek olursak hidrojenden sıfır emisyonlu çelik üretilmesi gibi. Çimento sektörü çok daha ilginç çünkü ısı çok kullanılıyor ve süreç içinde kimyasal tepkimeden dolayı emisyon çıkıyor. Kimyasal üretimi, plastikler diğer birçok ürününün üretilmesi için inanılmaz enerji harcanıyor ve emisyon üretiliyor karşılığında. Bir tişört üretilmesi 3 bin litre su ihtiyacına mal oluyor. 2 kilowatt saat da elektrik gerekiyor. Bu enerji ve kaynak tüketimini azaltacak teknolojilere acil ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

    “Üniversiteler sürecin daha fazla içinde yer alacak”

    “1970’lerde araçlar 100 kilometrede 20-23 litre yakıt kullanımı ile çalışıyordu. 50 yılda bu oran üçte bir dörtte bir oranına kadar düştü. 100 watt ile aydınlatan ampuller şimdi 12 wattlara kadar düştü” diyerek sözlerine devam eden Dönmez, “Son 15 yılda, Edison’dan, Tesla’dan beri aynı olan aydınlatmalar, çip teknolojisiyle aynı olan LED sistemlere kaydı. 15 yılda 6-7 misli enerji verimliliği oldu. Belki önümüzdeki dönemde ısı pompaları önemli olacak. 50 yılda enerji sektörü büyük bir değişim yaşadı. Şimdi bir diğer soru da şu. Sonraki 50 yılı nasıl hayal ediyoruz? Sonraki 50 yıla hangi hazırlıklarla, hangi öngörülerle giriyoruz? İnsan kaynağımızı, bilgi ve tecrübemizi hangi alana kanalize ediyoruz? Burada üniversitelerimiz özellikle entelektüel sermayenin yetiştirildiği, Ar-Ge ve inovasyon yapıldığı bilgi ve teknoloji merkezleri olarak öne çıkıyor. Önümüzdeki yıllarda üniversiteler daha fazla bu sürecin içerisinde yer alacaklar. O nedenle geleceği bugünden kurmak, dünya ile nitelikli teknolojilerde rekabet edebilmek ve kendi öz markalarımızı, patentlerimizi, teknolojilerimizi çıkarmak adına üniversitelerimiz daha fazla sorumluluk yüklenecek. Türkiye, bu süreçte ciddi bir bilgi ve tecrübe birikimiyle eminim ki bu süreçte yıldızı parlayan ülkelerden biri olacak” dedi.