Etiket: doğu akdeniz

  • Yunanistan panikte! Yeni silahlar aldılar

    Yunanistan panikte! Yeni silahlar aldılar

    Yunan Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin “diyalog çağrılarına kulak asmayarak, tahriklerini sürdürdüğü ve bölgede kargaşacı rolünü oynamaya devam ettiğini” ileri sürerek, “Yunanistan’a şantaj yapılamaz. Bölgedeki tüm ülkelerle deniz yetki sınırları anlaşmaları sağlama çabalarımızı sürdüreceğiz” dedi. Yunanistan ayrıca, bir karşı Navtex de yayınladı. Yeni Türk Navtex’i öncekilere kıyasla Meis adasına daha yakın bölgeleri kapsıyor.

    SİLAHA 10 MİLYAR EURO

    Yunan Maliye Bakanı Hristos Staikouras rakam belirtmemekle birlikte “Başbakan Miçotakis’ten, Yunan Silahlı Kuvvetleri’nin caydırıcı gücünün takviye edilmesi için talimat aldım” diyerek, Yunan medyasında yer alan, 7-10 milyar Euro’luk bir silahlanma programının hazırlandığına ilişkin haberleri doğruladı. Yunan basını, Fransa’ya 12-18 adet Rafale tipi savaş uçağı ve 2 fırkateyn ile Almanya’ya denizaltılar için torpil siparişleri verileceğini yazdı. Sikorsky tipi helikopterler ve savaş uçakları için gerekli yedek parçaların satın alınacağı da kaydedildi. Yunanistan, 1996’daki Kardak Krizi’nden sonra 8 yıl içinde yaklaşık 50 milyar Euro olarak hesaplanan bir silahlanma yarışına girmişti. Söz konusu harcamalar, 2010’da başlayan ve geçen yıla kadar süren ekonomik krizin önemli nedenlerinden biri olmuştu. Fransız “Europa 1” televizyonunun Fransa’ya ait “Charles de Gaulle” uçak gemisinin, “bilinmeyen bir misyon çerçevesinde” bu ay başlarında Doğu Akdeniz’e geleceğine ilişkin iddiası ise Atina’da memnuniyet yarattı.

    YUNAN VE RUM İKİLİSİNİ MARAŞ KORKUSU SARDI

    YUNANİSTAN ve Kıbrıs Rum yönetimi, Doğu Akdeniz’den sonra kapalı Maraş kenti ile ilgili kaygılanıyor. Rum medyası, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’ın bu cuma New York’ta BM ve ABD’li yetkililerle temaslarında Maraş’ı gündeme getireceğini yazdı. KKTC, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan bu yana kapalı tutulan turistik Maraş kentini ekim ayındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra açmayı planlıyor.

  • MYK sonra Ömer Çelik’ten önemli açıklamalar

    MYK sonra Ömer Çelik’ten önemli açıklamalar

    AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK toplantısına ilişkin açıklamalarda bulunuyor.

    AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in açıklamalarından satır başları:

    DİYARBAKIR ANNELERİNİN NÖBETİ

    Terörle mücadele konusunda kahramanlarımız canlarını feda ediyor. Mekanları cennet olsun. 3 Eylül’de başlayan Diyarbakır annelerinin nöbeti 3 Eylül’de 1. yılını dolduruyor. Ailelerin bir kısmı evlatlarına kavuştu, diğerleri de kavuşmaya devam ediyor. Bütün annelerinin ellerinden öpüyoruz.

    GİRESUN’DA SEL FELAKETİ

    2020 senesinde birçok doğal afetle karşılaştık. Giresun’daki seldeki çalışmaları Cumhurbaşkanımız ilçe ilçe takip etti. Bakanlarımız derhal bölgeye gitti. Gelinen noktada 179 mahsur kalan vatandaşımız kurtarılmış, kapanan köy yolları açılmıştır. Bölge halkına ekonomik destek sağlanmıştır. Sel felaketine maruz kalan vatandaşlarımıza 50 bin liraya kadar destek verilecek. KOBİ’ler için 100 bin liraya kadar faizsiz kredi verilecek.

    MALAZGİRT VE 30 AĞUSTOS KUTLAMALARI

    Geçtiğimiz günlerde milletimiz için önemli günleri kutladık. Malazgirt ve 30 Ağustos zaferleri. Malazgirt ve 30 Ağustos’ta aynı mesajın verildiğini görürüz. Bir tanesinde buraya geldiğimiz diğerinde ise buraya geldiğimiz ve gitmeyeceğimiz mesajı verildi. Üzücü olan bayramların yarıştırılması. İçişleri Bakanlığı’nın bunu yasakladığı gibi şeyle söylendi bunlar yalandır. Bu yalanlar hızlı şekilde oluşturuluyor ve yayılıyor. Bir fitne şebekesi bunları yayıyor. Kovid çerçevesinde diğer bayramlarda hangi tedbirler uygulandıysa, 30 Ağustos’ta da uygulandı. Milletin gözüyle tarihimize bakanlar, Malazgirt ile 30 Ağustos arasında çelişki ya da birbirine alternatif iki mesaj görmez

    DEAŞ’LA MÜCADELE

    Türkiye DEAŞ ile mücadelede operasyonlara destek veren ülkedir. Türkiye bu mücadelede sınır içi ve dışı olmak üzere operasyonlarına devam ediyor. DEAŞ’ın Türkiye emirinn yakalanmasında bir çok bilgi ele geçirildi.Emniyet Teşkilatımızı tebrik ediyoruz.

    BÜŞRA HEMŞİRE AÇIKLAMASI

    Bir hemşire kardeşimize dönük olarak hepimizin canını sıkan, hepimizin tiksindiği bir tweet atıldı. O da Antalya emniyeti tarafından gözaltına alındı. Bir kez daha emniyeti tebrik ediyoruz.

    SALGINDA UZAKTAN EĞİTİM SÜRECİ

    İstiklal marşının okunmasıyla eğitim dönemi başladı. 18 Eylül’e kadar uzaktan yürütülecek. Uzaktan eğitim TRT ile TRT Eba kullanılarak verilcek. Milli Eğitim Bakanlığımız yüzyüze eğitime geçmeyi planlamakta. Eba canlı ders uygulaması ile öğretmenler öğrencileriyle canlı ders yapabilecek. Değerli öğretmenlerimiz çevrim içi ile canlı derslerini gerçekleştirecektir. 20 bin sözleşmeli öğretmen alındı. Türkiye’nin eğitim konusundaki seferberliği ve gücü artarak devam ediyor.

    Cihaz ve internet erişiminde yaşanan sorunlara bakanımız gayet şeffaf bir şekilde cevap veriyor. 1,5 milyon civarında bu sorunu yaşayan öğrencimiz olduğu söyleniyor. Bu ihtiyaçların giderilmesi için Eba destek noktaları açıldı. Öğrencilerimiz bu noktadan eğitimlerini alabilecekler.

    Televizyon temine konusundaki çalışmalar tamamlandı, bilgisayar temini çalışmaları halen devam ediyor. Telefon oparatörleri ücretsiz interneti öğrencilerimize sağladı. Eba eğitim programı dünyada en çok tıklanan üç internet sitesinden biridir. Türkiye bu konuda takdir görmektedir. Bu programdan yararlanmak isteyen başka ülkelere Türkiye yardım etmektedir.

    “DOĞU AKDENİZDE’DEKİ GELİŞMELER”

    “Milletin tarihi, pastanın dilimleri gibi bölünecek, isteyenin istediği dilimi alabileceği bir yapı değildir, buna bir bütün olarak bakmak lazım. Kendi zevkinize göre tarihin bir kısmını büyütüp diğer kısımını küçültemezsiniz, bir kısmını var edip diğer kısmını yok edemezsiniz. Yunanistan bugün için Doğu Akdeniz’de bir korsan devlettir, boyunu aşan işlere kalkışıyor.”

  • Erdoğan’dan ‘Doğu Akdeniz’ açıklaması

    Erdoğan’dan ‘Doğu Akdeniz’ açıklaması

    “Doğu Akdeniz ve Ege’deki faaliyetlerimizin özünde hak arayışı vardır. Türkiye’yi kıyılarına hapsetme girişimi haksızlığın ve adaletsizliğin göstergesidir. Akdeniz’in zenginliğine çökme çabası modern sömürgecilik örneğidir. Tarih boyunca başkalarının arkasına saklanmış bir devleti önümüzde atmaları da en büyük adaletsizliktir.”

    “TÜRKİYE’NİN ÖNÜNE ATIP YEM ETMEYE ÇALIŞMAK KOMİK”

    Artık bu gölge oyunundan bıktık. Kendine bile hayrı olmayan bir devleti, Türkiye gibi bölgesel ve küresel bir gücün önüne atıp yem etmeye çalışmak, artık komik kaçmaya başladı. Husumet cepheleri ne kadar birleşirse birleşsin, Türkiye’nin yükselişini durduramayacaklardır.

     

  • Yunanistan Meis Adası’na asker gönderdi

    Yunanistan Meis Adası’na asker gönderdi

    Yunan medyasında çıkan ve Atina tarafından yalanlanmayan haberler, Türk kıyılarına en yakın Yunan adası olan Meis’e asker gönderildiğini ortaya koydu.

    Ankara, Antalya’nın Kaş ilçesine sadece 2 kilometre uzaklıkta bulunan Meis Adası’nın 1947 Paris Barış Antlaşması’na göre silahsızlandırılmış ada statüsünde olduğunu anımsattı ve Atina’yı provokasyon yapmakla suçladı.

    Türkiye, verdiği bu tepkiyle, kıta sahanlığı tartışması nedeniyle yaşanan gerginlikte dikkatleri Yunanistan’ın uluslararası hukuka rağmen adaları silahlandırmasına çekmeyi amaçlıyor. Türk yetkililer, Yunanistan’ın silahsızlandırılmış statüde bulunan 23 adadan 16 tanesine yıllardır silah ve asker yığdığını kaydediyor.

    Türkiye ile Yunanistan arasında giderek artan Doğu Akdeniz gerilimi, iki ülke arasında Ege Denizi’nden kaynaklanan ve çözülemeyen diğer sorunları da yeniden gündemin üst sıralarına taşıdı.

    Yunanistan’ın İyon Denizi’nde karasularını 12 mile çıkarttığını açıklaması, Ankara’nın tepkisine yol açtı. Ankara, aynı kararın Ege Denizi’nde uygulanması durumunda “savaş nedeni” sayacağını açıkladı. Bu gelişme, iki ülkenin Ege Denizi sorunları envanterinde yer alan “karasuları” başlığının açılmasına neden oldu.

    Yunan medyasında Yunan askerlerinin Meis Adası’na çıktığını gösteren fotoğrafların yayımlanması üzerine de Ankara, silahsızlandırılmış statüde olmasına karşın asker ve silah depolanan Yunan adaları başlığını gündeme getirdi.

    TÜRKİYE MEİS OLAYINI “PROVOKASYON” OLARAK DEĞERLENDİRİYOR

    Ankara, bu nedenle, iki ülke ilişkilerinin bu kadar gerildiği bir ortamda Atina’nın basının fotoğraflayacağı şekilde adaya asker göndermesini yeni bir “provokasyon” olarak değerlendiriyor.

    Dışişleri Sözcüsü açıklamasında bu noktaya işaret ederken, “Kıyılarımızın hemen karşısında böyle bir provokasyonun amacına ulaşmasına müsaade etmeyeceğimizi vurguluyoruz. Bu tür provokatif hareketlerin Yunanistan’a hiçbir faydası olmayacaktır,” dedi.

    “Yunanistan’ın Türkiye’yi provoke ederek şiddetli tepkiler vermesini ve böylece daha fazla yalnızlaşmasını sağlamak amacında olduğunu” öngören Ankara, 28 Ağustos’ta Yunan savaş uçaklarının Oruç Reis gemisinin araştırma yaptığı sahaya gönderilmesini de bu tür eylemler arasında görüyor. Türk savaş uçakları, Yunan F-16’larına önleme gerçekleştirmiş ve üslerine geri dönmeye zorlamıştı. Bu olaya dair olduğu belirtilen görüntüler, Milli Savunma Bakanlığı tarafından paylaşılmıştı.

  • Oruç Reis 12 Eylül’e kadar Doğu Akdeniz’de

    Oruç Reis 12 Eylül’e kadar Doğu Akdeniz’de

    Oruç Reis gemisinin, sismik çalışma yürüteceği alan için 12 Eylül’e kadar devam edecek yeni Navtex (Denizcilere Duyuru) ilan edildi.

    İlgili bölgeye dair ilanda daha önce çalışmaların 1 Eylül’e kadar sürdürüleceği duyurulmuştu, yeni bildiriyle görev süresi 11 gün uzatılmış oldu.

    Buna göre Oruç Reis sismik araştırma gemisi, Ataman ve Cengiz Han isimli gemilerle birlikte Doğu Akdeniz’de Kıbrıs açıklarında daha önce ilan edilen bölgede sismik çalışmalarını yürütecek.

    Oruç Reis sismik araştırma gemisi, kıta sahanlığı ve doğal kaynak aramaları başta olmak üzere her türlü jeolojik, jeofizik, hidrografik ve oşinografik araştırmaları gerçekleştirebiliyor.

    Tam donanımlı ve çok amaçlı dünyadaki ender araştırma gemilerinden biri olan gemide, 2 ve 3 boyutlu sismik, gravite, manyetik olarak jeofizik araştırması yapılabiliyor. Gemi, 8 bin metre derinliğe kadar 3 boyutlu, 15 bin metre derinliğe kadar iki boyutlu sismik operasyonları gerçekleştirebiliyor.

    NAVTEX NEDİR?

    Navtex deniz seyir ikazlarını, meteorolojik tahminleri ve ikazları, arama kurtarma ilanlarını ve gemiler için yayınlanan benzer bilgileri gemilere anında iletmek için tasarlanmış uluslararası bir iletişim sistemidir. Navtex ilanı bu cihaz üzerinden yapılan denizcilik “uyarı notu” olarak biliniyor.

    Denizcilerin kullandığı bu mesaj, tatbikat ve sismik araştırma gibi çalışmalar öncesinde yayınlanıyor. Navtex mesajında, çalışma veya tatbikat yürütülecek tarih, saat dilimi ile koordinatlar yer alıyor. Bölgede seyir halinde olan gemilerin, ilan edilen bu koordinatlara girmemesi veya belirli bir mesafede seyirlerini sürdürmeleri amacı taşıyor.

  • Fahrettin Altun’dan Papa’ya cevap: “Memnuniyetle karşılıyorum”

    Fahrettin Altun’dan Papa’ya cevap: “Memnuniyetle karşılıyorum”

    İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis’in Doğu Akdeniz hakkındaki açıklamalarını, memnuniyetle karşıladığını bildirdi.

    Altun, Twitter hesabından yaptığı İngilizce paylaşımda, Papa Francis’in Doğu Akdeniz’deki gerginliği endişeyle takip ettiği, bölge halklarının barışını tehdit eden anlaşmazlıkları çözmek için yapıcı diyalog ve uluslararası hukuka saygı çağrısı yaptığı mesajına yer verdi.

    Francis’in, Doğu Akdeniz hakkındaki açıklamalarını memnuniyetle karşıladığını belirten Altun, şunları kaydetti:

    “Türkiye olarak, Yunanistan başta olmak üzere ilgili ülkelere, Ege adalarını silahlandırmak ve Mavi Vatanımız üzerinde hak iddia etmek yerine, uluslararası hukuka riayet etmeleri çağrısında bulunuyoruz. Akdeniz bir barış ve istikrar denizi olmalıdır.”

  • Gemi komutanlarına ‘vur emri’ yetkisi verildi

    Gemi komutanlarına ‘vur emri’ yetkisi verildi

    Eski İstihbarat Daire Başkanı ve Yeni Şafak gazetesi yazarı Bülent Orakoğlu, ‘Gemi komutanlarına vur emri yetkisi’ başlığıyla yayımlanan yazısında sözlerine “Fransa’dan sonra ABD ve Yunanistan donanmasının ortak tatbikat düzenlemesi Doğu Akdeniz’de gerilimi artırdı. Türkiye’nin Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’deki tatbikatlarına karşı tatbikat ilan etmesi ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun açıklamaları Yunanistan başta olmak üzere arka planda Yunanistan’a destek veren ülkelerde de tansiyonu yükseltti” diye başladı.

    Orakoğlu şöyle devam etti:

    “Merkel sadece günler öncesinde Fransa’yı Doğu Akdeniz’de gerilimi artırmakla suçlarken ne olmuştu da AB ülkelerinin Atina’nın tezlerini ciddiye almak ve haklı olduğu yerde Yunanistan’ı desteklemek zorunda oldukları açıklamasını yapmıştı. Doğu Akdeniz’de, çatışma dahil her türlü seçenek için hazırlık yapan TSK, angajman seviyesini gemi komutanına kadar indirerek gemi komutanlarına olası bir tacizde Ankara’ya sormadan ‘vur emri’ yetkisi verildi.

    Doğal olmayan bu gelişmeler Doğu Akdeniz’de sadece Türkiye ile Yunanistan anlaşmazlığı ötesinde hegemonik küresel güçler ile Batı’nın Türkiye’ye karşı Mavi Vatan’da ikinci bir Sevr haritasını dayatmaya çalıştıklarını ortaya koyuyordu. Mavi Vatan’daki bu yeni Sevr Haritası ‘Ege’yi tamamen Yunan denizi olarak kabullenip Doğu Akdeniz’de bizi İskenderun Körfezi ve Antalya Körfezi’ne, batıda karasularımıza hapsediyor.

    Akdeniz’de Rusya’nın, Çin’in, İran’ın güneyden çevrelenmesi, ABD jeopolitiğinin önemli parametreleri. Dolayısıyla ABD, bu bölgede kendi politikalarını uygulatabilmek için Türkiye’nin hizaya sokulmasını istiyor. Çünkü Türkiye, soğuk savaş sonrası kendi milli, yerli ve bağımsız politikalarına yöneldi ve bu politikalarından vazgeçmiyor. Bunun başında da tabii ki Doğu Akdeniz’deki, Kıbrıs’taki, Ege’deki çıkarları geliyor. ABD veya AB’nin Türkiye’ye karşı ambargo tehditleri silah yaptırımlarının tüm gayesinin Türkiye’yi hegemonyanın istediği çizgiye zorlamak olduğu anlaşılıyor.

    TÜRKİYE İKİNCİ SEVR’E DİRENİYOR

    Türkiye ise bu kez Mavi Vatan’daki ikinci Sevr’e direniyor. Kolonyalist ülkelerin yıllar önce hazırladığı yeni işgal planlarını bozacak hamleleri kararlılık ve cesaretle atıyor. Zira Türkiye, savunma sanayisini, ordusunu, donanmasını çok güçlendirdi. Türkiye Doğu Akdeniz’de çıkarlarını sonuna kadar savunacak ve asla geri adım atmayacaktır. ABD ve Batı, Türkiye’nin savunma sanayiinde, denizde ve havada kendilerine karşı çıkabilecek güce erişebileceğini beklemiyorlardı. Türkiye ülkesinin bekasını tehlikeye sokan dış ülkelerde üsler kurması Batı’nın eski Türkiye’yi dizayn ettiği günlere dönme arzusunun hayal olduğunu gözler önüne seriyor.

    Türkiye 50’nin üzerinde muharip ve destek gemisi ile Akdeniz’de bulunuyor. Oruç Reis’in çalışma yaptığı saha adeta çelikten kalkanla çevrilirken, hiçbir yabancı savaş gemisinin bu sahaya girmesine izin verilmiyor. Yunan denizaltılarının bu dönemde aktif olduğu, Türkiye’nin ise denizaltı savunma harbini en üst seviyede yürüttüğü kaydediliyor. Satıhtan veya deniz altından sahaya giremeyen Yunanistan cephesi, uçaklarla Türkiye’ye gözdağı vermeye çalışıyor. Fakat uzmanlar, bunun Türkiye için yalnızca bir ‘sinek vızıltısı’ olabileceğini kaydediyor.

    ‘SAVAŞ ÇIKARSA KAZANAN TÜRKİYE OLUR”

    Doğu Akdeniz’deki sıcak gelişmeleri ve Ege’de yükselen tansiyonu değerlendiren uzmanlar, ABD ve Batı desteği ile Akdeniz’e inen Yunanistan’a Türkiye’nin izin vermeyeceğini, Atina’nın uluslararası hukuk çerçevesinde Batı’dan beklediği desteği almayacağını ve Yunanistan’ın Doğu Akdeniz ve Ege’de telafisi mümkün olmayan zararlara uğrayabileceğini kaydetti.

    Diğer taraftan Doğu Akdeniz’de Türkiye ile Yunanistan ve azmettirici devletler arasında gerilim sürerken bölgedeki Türk üstünlüğünü manşetine taşıyan Alman Die Zeit gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın doğalgaz rezervlerine yönelik taviz vermek istemediğini belirterek ‘Türkiye hakkı olanı alacak’ ifadelerini kullandı. İsrail merkezli Jerusalem Post gazetesi ise, Türkiye ile Yunanistan arasında bir çatışmanın çıkması durumunda kazanan tarafın Türkiye olacağını belirtti.

     

  • Fransa ve Almanya’dan Türkiye ile diyalog mesajı

    Fransa ve Almanya’dan Türkiye ile diyalog mesajı

    Fransa ve Almanya, Türkiye ile yapıcı diyalog geliştirmek istediklerini bildirdi.

    Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian ve Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Fransa’nın başkenti Paris’te Avrupa’da görev yapan Fransız büyükelçilerine açıklamalarda bulundu.

    Avrupa’nın daha güçlü olması gerektiğine işaret eden Le Drian, İngiltere’nin uzlaşmaz ve gerçekçi olmayan tutumu nedeniyle Avrupa Birliği (AB) ile İngiltere arasında ticaret ve gelecekteki ilişkileri şekillendirecek anlaşmaya ilişkin müzakerelerde ilerleme sağlanamadığını belirtti.

    Le Drian, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de AB ülkesinin deniz sahasını ihlal ettiğini ve bunun kabul edilemez olduğunu savundu.

    Güvenliklerini başka aktörlerin eline bırakmanın hata olacağını iddia eden Le Drian, “AB diyaloğa hazır. (Türkiye’yi) sert şekilde kınamak ve yaptırım gerekli olsaydı AB bunu yapardı. Ankara ile daha yapıcı diyaloğun şartlarını oluşturmak için tüm diplomatik yolları harekete geçirdik. Bu konuda Almanya ve Fransa hemfikir.” dedi.

    Maas da Türkiye’nin Libya’da ve Doğu Akdeniz’de “istikrarsızlaştıran” politika yürüttüğünü ileri sürerek bunu kabul edemeyeceklerini kaydetti.

    AB üyesi ülkelerin, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin egemenliklerini koruyacaklarını ifade eden Maas, “Bu hassas durumdan ancak diyalog ile çıkabiliriz. Bu nedenle Borrell ve (Dışişleri Bakanı) Mevlüt Çavuşoğlu’nun diyalog sürecini destekliyoruz. Tansiyonun düşmesi için 24 Eylül’e kadar elimizden geleni yapacağız.” dedi.

    Maas, ayrıca Rusya’nın muhalif aktivist Aleksey Navalnıy’ın durumunu açıklığa kavuşturmak için daha fazla şey yapması gerektiğini belirtti.

  • Doğu Akdeniz için yeni NAVTEX!

    Doğu Akdeniz için yeni NAVTEX!

    Doğu Akdeniz için yeni bir NAVTEX ilan edildi. Bugünden itibaren geçerli olan ilan 11 Eylül’e kadar sürecek. Anamur’un güneyinde gerçekleşecek ve atış eğitimi yapılacak.

    Dün Milli Savunma Bakanlığı tarafından, Türk jetlerinin NAVTEX bölgesinde 6 adet Yunan F-16’sına önleme yaptığına göre dair görüntüler paylaşılmıştı.

  • Mikrofon açık kalınca Alman bakanın Türkiye sözleri ifşa oldu

    Mikrofon açık kalınca Alman bakanın Türkiye sözleri ifşa oldu

    Doğu Akdeniz’de Ankara-Atina arasında gerilim devam ederken, Almanya arabuluculuk ve ortamı sakinleştirmek için önceki gün Yunanistan ve Türkiye’ye gelmişti. Görüşmelerin nasıl geçtiği ise Alman Savunma Bakanı Kramp-Karrenbauer’in mikrofonu açık kalınca ortaya çıktı.

    Almanya, son haftalarda tırmanan gerilimi sonlandırmak için arabuluculuk çalışmalarını hızlandırmış ve önceki gün Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas Atina ve Ankara’da temaslarda bulunmuştu.

    Bu hamle uluslararası kamuoyunda pozitif bir gelişme olarak lanse edilirken dün akşam Almanya’nın başkenti Berlin’de Avrupa Birliği ülkelerinin savunma bakanları bir araya geldi. Kritik zirve öncesinde kameralara poz veren Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer ile AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell arasındaki bir diyalog mikrofonlar açık kalınca ortay açıktı.

    Alman siyasetinde yükselen bir isim olan bakanın sözleri gündem oldu.

    MİKROFONLARI FARK ETMEDİLER

    Joseph Borrell, mikrofonların açık olduğunu bilmeden Almanya’nın arabuluculuk çabalarını Alman Savunma Bakanı’na sorunca, Kramp-Karrenbauer çok net açıklamalarda bulundu.

    Mikrofonların açık olduğunu bilmeyen Kram-Karrenbauer, Borrell’in görüşmeler nasıl gitti sorusuna, “Zor geçti. Yunanistan tarafı biraz daha sorunsuzdu fakat Türkiye tarafı gerçekten çok zorluydu” ifadesini kullandı.