Etiket: doktor

  • Doktor kendisine ilaç enjekte ederek ölmeyi bekledi

    Doktor kendisine ilaç enjekte ederek ölmeyi bekledi

    Edinilen bilgiye göre; polis merkezine müracaatta bulunan M.B.Ş., arkadaşı olan Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’nde görevli Araştırma Görevlisi Dr. Serhat Aras’ın yaklaşık 6-7 ay evvel intihar girişiminde bulunduğunu ve tedavi gördüğünü, Serhat Aras’ı defalarca aramasına rağmen ulaşamadığını ve hayatından endişe ettiğini beyan ederek müracaata bulundu.

    Kayıp ihbarında bulunulan doktorun bulunması için çalışma başlatan İl Emniyet Müdürlüğü Cinayet Gasp Büro Amirliği ekipleri, Serhat Aras’ın kullandığı aracın 34 BCE 025 plakalı aracın Pamukkale Belediyesi Seyir Tepesi’ne giriş yaptığını belirledi.

    Otoparkta çalışır vaziyetteki araca ulaşan ekipleri Dr. Serhat Aras’ın cansız bedeniyle karşılaştı. Araçta yapılan aramalarda hayatını kaybeden doktorun yanında 1 adet enjektör iğnesi bulundu. Aldığı ilaç nedeniyle hayatını kaybettiği belirlenen Dr. Aras’ın cenazesi, Cumhuriyet Savcısı ve olay yeri inceleme ekiplerinin yaptığı çalışmanın ardından otopsi işlemleri için adli tıp morguna kaldırıldı.

    Kendisine 1-2 saat sonra öldürecek kadar ilaç enjekte etmiş

    Dr. Serhat Aras’ın Pamukkale Üniversitesi’ni sarsan ölümüyle ilgili olarak yapılan araştırmada; Dr. Serhat Aras’ın öğleden sonra PAÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisi’ne gelerek, rahatsız olduğunu söyleyip damar yolu açtırdığı ortaya çıktı. Tedavi için ilaç verilen Dr. Serhat Aras’ın hastaneden çıkacağına yakın kendisine ilaç enjekte ettiği belirlendi. Doktor olduğu için kendisini 1-2 saat sonra öldürecek dozda ilacı enjekte eden Dr. Serhat Aras’ın hastaneden sonra kente hakim bir noktada bulunan Seyir Tepesine giderek ölmeyi beklediği öğrenildi.

    Eşi de bir kamu hastanesinde eczacı olarak görev yapan Dr. Serhat Aras’ın kumar sorunu olduğu iddia edildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

     

  • Sevgilisini defalarca bıçaklayan doktor, evinde ölü bulundu

    Sevgilisini defalarca bıçaklayan doktor, evinde ölü bulundu

    Edinilen bilgiye göre, Fırat Üniversitesi Hastanesi’nde görevli anestezi doktoru Sinan Bulut (36) Üniversite Mahallesi’nde ikametinden sabah sabah işe gelmedi. Bunun üzerine şüphelenen arkadaşları durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. Olay yerine polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. İçeri giren ekipler, Bulut’un cansız bedeni ile karşılaştı. Yapılan incelemenin ardından Bulut’un cansız bedeni Fırat Üniversitesi Hastanesi morguna kaldırıldı. Bulut’un ölüm sebebinin otopsi sonrası belli olacağı öğrenildi.

    24 Temmuz 2022 günü merkeze bağlı Yeni Mahalle’de yaşanan olay ise şöyle gelişmişti: “Fırat Üniversitesi Hastanesi’nde görevli anestezi doktoru Sinan Bulut ve sevgilisi Dilan Tali (26) akşam yemeğinde bir araya geldi. Tali, yemekten sonra cüzdan ve kimliğini almak için Sinan Bulut’un evine geçti. Tali, burada adeta dehşeti yaşadı. Yemekte çıkan kıskançlık tartışması evde şiddete dönüştü. Sinan Bulut, Tali’ye yumruk attı ve bıçağı sırtına sapladı. 2 saat boyunca şiddet gören ve 5 yerinden bıçaklanan Tali, bir fırsatını bularak evden çıktı ve komşulara sığındı. Ardından haber verilmesi üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralı kadın, ambulansla Fırat Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Polis tarafından gözaltına alınan ve işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Sinan Bulut, nöbetçi mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Mahkeme karşısına çıkan Bulut, 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmıştı”.

  • Tacizci doktor tutuklandı

    Tacizci doktor tutuklandı

    Suruç Devlet Hastanesi’nin dahiliye servisine muayene için giden L.İ. (25), iç hastalıkları uzmanı doktor H.F.V. tarafından cinsel tacize uğradı. Doktorun tacizini kanıtlamak için ikinci kez aynı servise muayene olmaya giden L.İ., taciz anlarını cep telefonu kamerası ile görüntüledi. L.İ.’nin görüntülerle emniyette şikayette bulunmasının ardından doktor H.F.V., gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen H.F.V., tutuklama istemiyle sevk edildiği Suruç Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • Kemik erimesinde düzenli kontrol

    Kemik erimesinde düzenli kontrol

    Eskişehir Uzman Dr. Nurhan Barutçu, kemik erimesi rahatsızlığı, tespiti ve tedavisi hakkında önemli bilgiler verdi.

    Dr. Nurhan Barutçu, menopoz sonrası östrojen hormonunda azalmayla birlikte kemik yoğunluğunda azalma, kortizon kullanımı, D vitamini eksikliği bazı romatizmal hastalıklar ve bazı hormonal hastalıkların da kemik erimesine sebep olabileceğine değindi. Kemik erimesinin belirtisinin olmadığını söyleyen Uzman Dr. Barutçu, düzenli kontrollerin rahatsızlığın tespitinde son derece önemli olduğunun altını çizdi.

    “Kemik erimesinden korunmak için kalsiyumdan zengin beslenme öneriliyor”
    Hastalığa sebep olabilecek nedenler, tespit edilmesi hakkında ise Dr. Nurhan Barutçu, “Kemik erimesi, kemik kırılganlığında artışa yol açan bir hastalıktır. Daha çok menopoz sonrası kadınlarda görülmekle birlikte erkeklerde de görülebilmektedir. Menopoz sonrası östrojen hormonunda azalmayla birlikte kemik yoğunluğunda da azalma görülür.

    Bunun yanında kortizon kullanımı, D vitamini eksikliği, bazı romatizmal hastalıklar, bazı hormonal hastalıklar da kemik erimesine sebep olabilir. Kemik erimesi (Osteoporoz) olanlarda kemik kırılganlığı artmıştır, kırık riski artmıştır. Kemik erimesi hastalığı bulgu vermediğinden, kişilerin fark edebileceği bir hastalık olmayıp, kemik ölçüm cihazlarında (DEXA) yapılan ölçümlerden sonra ya da daha ilerlediğinde çekilen röntgenlerden teşhis konabilmektedir.

    Kemik erimesinden korunmak için kalsiyumdan zengin beslenme öneriliyor yani yoğurt, peynir, yeşil yapraklı sebzeler ve özellikle sebze ağırlıklı beslenmek gerekiyor. Çiğ kuru yemişler; çiğ fındık, ceviz, badem de kemik erimesi hastalarında önerdiğimiz besinlerdir. Kadınların 40’lı yaşlarında ve menopoz sonrasında, erkeklerin 50’li yaşlarında risk faktörlerinden bir veya birkaçı varsa fizik tedavi uzmanına giderek kemik ölçümü yaptırmalarında fayda bulunmaktadır” dedi.

     

  • “Meme kanserinde erken tanı hayat kurtarır”

    “Meme kanserinde erken tanı hayat kurtarır”

    Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Mertsoylu, meme kanserinin kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğunu belirterek, “Kansere bağlı ölümler arasında ikinci sırada yer almaktadır. Ancak erken tanı ile meme kanserinde tam iyileşme oranı oldukça yüksektir” dedi. Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Mertsoylu, Amerika Birleşik Devletleri ve birçok Avrupa ülkesinde meme kanseri vakalarının yüzde 65’ten fazlasının Evre 1 veya Evre 2’de tespit edildiğini; yalnızca yüzde 5’inin Evre 4 (metastatik) evrede teşhis edildiğini vurgulayarak, “Erken tanı, meme kanserinin başarıyla tedavi edilmesi ve hastaların sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi açısından hayati önem taşır. Türkiye’de ise vakaların yüzde 20’si hala metastatik evrede tespit ediliyor. Bu gecikmenin önüne geçmek için düzenli tarama testlerinin önemi büyüktür” ifadelerini kullandı.
    “40 yaşından itibaren iki yılda bir mamografi önerilmektedir”

    Sağlık Bakanlığı’nın Türkiye genelinde uyguladığı meme kanseri tarama programına göre, tüm kadınlara 40 yaşından itibaren iki yılda bir mamografi önerildiğini dile getiren Prof. Dr. Mertsoylu, “Özellikle aile geçmişinde meme kanseri bulunan ya da BRCA1 veya BRCA2 gibi genetik risk taşıyıcıları olan kadınlar için taramaya daha erken yaşlarda başlanması önemlidir. Bu yüksek risk grubundaki kadınlarda, mamografiyle birlikte meme MR gibi ek görüntüleme yöntemleri de kullanılarak sıkı bir takip yapılması önerilmektedir. Bu, yalnızca hastalığı önceden tespit etmekle kalmaz, aynı zamanda sağ kalımı ve yaşam kalitesini önemli ölçüde artırır” diye konuştu.

    “Metastatik meme kanseri için de umut verici gelişmeler var”
    Mertsoylu, Trastuzumab’ın (meme kanseri ve mide kanserini tedavi etmek için kullanılan bir antikor) 1998 yılında kullanıma girmesiyle, özellikle HER2-pozitif meme kanseri olan hastalarda yaşam süresi ve kalitesinde kayda değer bir artış sağlandığını belirterek, “O günden bu yana birçok yeni hedefe yönelik tedavi geliştirilmiş, metastatik hastalıkta bile yaşam süresi ve kalitesi belirgin şekilde yükselmiştir. Bu tedaviler sayesinde, metastatik meme kanseri ile yaşayan birçok kadın uzun yıllar boyunca aktif bir yaşam sürebilmektedir” dedi.

    Unutmayın, tarama hayat kurtarır”
    Prof. Dr. Hüseyin Mertsoylu, “Meme kanserinin erken teşhisi için kendi kendine muayene yapmayı ihmal etmeyin ve Sağlık Bakanlığı’nın sunduğu düzenli tarama programlarına katılın. Özellikle aile öyküsü veya genetik yatkınlığı olan kadınlar, kendi sağlığını korumak için bu önemli adımları atmalıdır. Meme kanserinde erken tanı, hayat kurtarıcıdır. Bu farkındalık ayında kadınları bilgilendirerek, onların da sağlıklı bir yaşam sürmesine katkıda bulunun” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.

  • “PKK örgüt üyeliğinden hüküm giyerek 5 yıl civarı cezaevinde yattım”

    “PKK örgüt üyeliğinden hüküm giyerek 5 yıl civarı cezaevinde yattım”

    İstanbul’da bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan örgütün liderlerinden Fırat Sarı’nın ifadesi ortaya çıktı. Şüpheli Sarı ifadesinde, “Tıp fakültesinde okuduğum zaman PKK örgüt üyeliğinden hüküm giyerek 5 yıl civarı cezaevinde yattım. Cezaevinden sonra okuluma tekrar dönerek okulumu bitirerek mezun oldum” dedi.

    İstanbul’da bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak kasten ölmelerine neden olan çete hakkında yürütülen soruşturma tamamlanarak fezleke hazırlanmıştı. Fezleke değerlendirme yapılması için Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmişti. İddianame Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanarak Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmişti.
    Mahkemenin iddianameyi inceleme süreci devam ederken örgüt liderlerinden Fırat Sarı’nın ifadesi ortaya çıktı.

    Reyap Hastanesi çalışanı ve Medisense şirketinin sahibi örgüt lideri Doktor Fırat Sarı ifadesinde etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istemediğini söyleyerek, “Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldum. Tıp fakültesinde okuduğum zaman PKK örgüt üyeliğinden hüküm giyerek 5 yıl civarı cezaevinde yattım.

    Cezaevinden sonra okuluma tekrar dönerek okulumu bitirerek mezun oldum. Zorunlu hizmet süremi Bingöl Kiğı ilçesinde 3 yıl yaptıktan sonra İstanbul ilinde farklı farklı hastanelerde çalıştım. Medisense Sağlık Hizmetlerini yaklaşık 7-8 yıl önce kurdum. Yüzde 100 hisseli sahibiyim. Geçimimi doktorluk mesleğimi yaparak kazanıyorum” dedi.

    Fırat Sarı kendisi hakkında suçlamalar hakkında ise, “Yenidoğan yoğun bakımında yetersiz sayıda hemşire çalıştırılması, bakımsızlıktan bebeklerin ‘eks olması’, dış nöbetçi hemşire görevlendirilmesi, hastanenin başka biriminde çalışırken yoğun bakımda görev alınıyor gibi liste düzenlenmesi olaylarının hiçbiri doğru değildir. İddia edildiği gibi bakımsızlıktan ‘eks olan’ bebek yoktur. Normalde yoğun bakımda 4 bebeğe 1 hemşire bakmalıdır. Tam zamanlı olarak bir doktor çalışmalıdır.

    Tam zamanlı doktor da benimdir. Her şey prosedüre uygundur” ifadelerini kullandı.
    Fırat Sarı hesap hareketleri incelendiğinde gelen paralar hakkında ise, “Şirketim ve tarafımdan gönderilen paralar daha önce de açıkladığım gibi danışmanlık verdiğim hastanede çalışanlara gönderilen motivasyon amaçlı paralardır” dedi.

    Sarı ifadesinde, “Benim hastanelerde çalışan doktor, hemşire veya herhangi bir sağlık çalışanına talimat vermem söz konusu değildir. Ben hiç kimseye entübe olmayan bir bebeği entübe gibi gösterilmesini, 1. Düzeyde olan bir bebeğin 2. veya 3. Düzeyde gösterilmesini, uygulanmayan tedavileri uygulandı gibi gösterilmesi gerektiğini, hastane muhasebeleri dahil kimseye söylemedim. Yine konuşma içeriklerinde çok sık geçen curosoft veya başka bir ilacın saklanması, hastaneden dışarı çıkarılması, dışarı satılması veya hastaya uygulandı gibi gösterilip uygulanmaması gibi bir talimat vermedim” şeklinde konuştu.

  • Bursa’da doktor hastaların ayağına gidiyor

    Bursa’da doktor hastaların ayağına gidiyor

    Keles ilçesi Kocakovacık köyüne ayda bir gün muayene yapmak için giden Keles İlçe Devlet Hastanesi aile hekimliğinde görev yapan Dr. Mirsad Beadini sonbahar olması ve hasat zamanı sebebiyle kontrole gelemeyen hastaların tarlasına giderek muayene ediyor, reçetesini veriyor. Ayda bir gün sorumlu oldukları köylere giden aile hekimleri köylerde bulunan doktor odalarında hastalarının gelmesini bekliyor, gelenlerin muayenelerini yapıp gerekli ilaçlarını yazıyorlar. İlçe merkezine 29 kilometre uzaklıkta olan Kocakovacık köyüne ayda bir gün giden Dr. Mirsad Beadini köye gidip doktor odasında beklemeye başladı, fakat hiç hasta gelmeyince muhtarı arayan doktor herkesin bahçelerde olduğunu ve hasat zamanı olması sebebiyle kimsenin gelemediğini öğrendi.

    Kocakovacık Köyü Muhtarı Mustafa Ferik doktordan ricada bulunarak “Bazı tarlalar yakın, bazı tarlalar uzakta. Vatandaşın gelebilme şansı yok. Ben size refakat ederim. Tarlada çalışan vatandaşımızın yanına gidip muayene etsek” deyince aile hekimi de tek tek tarlaları dolaşarak herkesi muayene etti.

    Keyifli bir gün geçirdiğini söyleyen Dr. Mirsat Beadini; “Vatandaşların ayağına gittiğimizde önce beni gördüklerinde çok şaşırdılar, hemen ikramda bulunuyorlar. Neden geldiğimizi öğrenince şikayeti olanlar şikayetlerini anlatıyor. Ben de gerekli muayeneyi yaptıktan sonra reçetesini veriyorum. Hiç şikayeti olmayanların da genel muayenesi ve durum değerlendirmesi yapıyorum. Reçeteleri muhtar alıyor. İlçe merkezinden ilaçları alıp vatandaşlara tek tek ulaştırdığını öğrenince buna da çok sevindim. Kışın yağmurda hastaların evlerine gidiyorduk. Fakat tarlalarında ilk defa muayene ettim ve oldukça keyifliydi, insanlar mutlu oldu. Fakat en doğru olan gerekli tahlillerin yapılması için hastanemizde vatandaşları kontrol etmemiz. Durumuna göre onları da hastanemize davet edip hayırlı günler diledik” ifadelerini kullandı.

    Köy sakinleri de aile hekimlerine teşekkür ve dua ederek, bu hizmetten çok memnun kaldıklarını dile getirdiler.

  • Bursa’da çalıştığı hastanede vefat eden doktora veda

    Bursa’da çalıştığı hastanede vefat eden doktora veda

    Olay dün saat 19.00 sıralarında Yeniceköy mahallesinde evde meydana geldi.

    İnegöl Devlet Hastanesi Acil servisi eski doktoru Mahmut Kavder(64) evinde fenalaştı. Aile durumu 112’ye bildirdi. Doktor, olay yerine sevk edilen ambulansla İnegöl Devlet Hastanesine kaldırıldı.

    Doktor, meslektaşlarının yoğun çabasına rağmen kurtarılamadı.

    Doktorun cenazesi İnegöl Devlet Hastanesi girişine getirildi. Dua ve helallik alınmasının ardından cenaze, İnegöl Turgutalp mahallesi camine götürüldü. Cenaze öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Bursa Hasköy mezarlığında defnedildi.

    Cenaze törenine İnegöl Devlet Hastanesi Başhekim Hayrettin Göçmen ile doktorlar ve sağlık çalışanları katıldı.

  • Bursa’da doktor evinde ölü bulundu

    Bursa’da doktor evinde ölü bulundu

    Edinilen bilgiye göre, Bursa’da belediye tabibi olarak çalışan doktor 52 yaşındaki Murat Tuzcu’nun yaşadığı Osmangazi ilçesi Darmstad Caddesi üzerindeki apartman dairesinden bir süredir koku geldiğini fark eden komşularının ihbarı üzerine olay yerine gelen polis ekipleri eve merdiven yardımıyla pencereden girdiklerinde doktor Murat Tuzcu’nun yerde hareketsiz yattığını gördü. Sağlık ekipleri Tuzcu’ya yaptığı kontrollerde hayatını kaybettiğini belirledi.

    Tuzcu’nun cansız bedeni olay yeri inceleme ekipleri ile savcılığın incelemelerinin ardından Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı. Evin mutfağında yanında bıçak ile ölü olarak bulunan Tuzcu’nun psikolojik sıkıntılarının olduğu hiç evlenmediği ve çocuğunun bulunmadığı öğrenildi.

  • Adana’da doktora şiddet protesto edildi

    Adana’da doktora şiddet protesto edildi

    Olay, dün Seyhan ilçesine bağlı Dumlupınar Mahallesi’ndeki aile sağlı merkezinde meydana geldi. İddiaya göre, Seracettin D., eşine rapor almak için aile sağlığı merkezindeki Doktor Can Cevher Gürler’e geldi. Seracettin D., raporda sıkıntı çıkması üzerine doktor Gürler ile tartışmaya başladı. Seracettin D., tartıştığı doktoru öldüresiyle darp edip olay yerinden kaçtı. Gürler, hastaneye kaldırılırken şüpheli Seracettin D. ise polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı.

    “Bu insanlık dışı saldırıyı şiddetle kınıyoruz”

    Yaşanan darp olayının ardından Adana İl Sağlık Müdürlüğü önünde hekimler ve sağlık çalışanları basın açıklaması düzenledi. Grup adına konuşan Adana Tabip Odası Başkanı Özden Polatöz, “Meslektaşımız Dr. Can Cevher Gürler in Dumlupınar Aile Sağlığı Merkezi’ndeki muayene odasında uğradığı saldırıyı büyük bir üzüntüyle kamuoyuna duyuruyoruz. Meslektaşımız halen yoğun bakımda tedavi altındadır. Kendisine acil şifalar diliyor, bu insanlık dışı saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Türkiye’de sağlık çalışanlarına yönelik maalesef her geçen gün artan ve kaygı verici boyutlara ulaşan bir sorundur. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, son 5 yılda 30 binden fazla sağlık çalışanı şiddete maruz kalmıştır. Şiddet olaylarının önemli bir kısmı hastanelerde, aile sağlığı merkezlerinde ve acil servislerde yaşanmaktadır. Her gün 100’den fazla sağlık çalışanı sözlü ya da fiziksel saldırıya uğramaktadır. Bu durum, sağlık hizmeti sunan çalışanların güvenli bir çalışma ortamına sahip olmasını imkansız hale getirmektedir” dedi.

    “Meslektaşımızın yanındayız ve bu olayın takipçisi olacağız”

    Sağlıkta şiddetin yalnızca bireysel sorun olmadığını tüm toplumu etkileyen yapısal bir kriz olduğunu ifade eden Polatöz, “Sağlık çalışanlarının güvenli ve onurlu bir şekilde mesleklerini yapabilmeleri için ciddi adımlar atılmalıdır. Yetkililerin bu konuda acilen etkili önlemler alamsını, sağlık çalışanlarının korunması adına yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesini talep ediyoruz. Dr. Can Cevher Gürler’in yaşadığı bu elim olay, sağlıkta şiddet sorununun ne denli ciddi olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Adana Tabip Odası olarak, meslektaşımızın yanındayız ve bu olayın takipçisi olacağız. Sağlıkta şiddete karşı mücadelemizi sürdürecek, meslektaşlarımızın güvenliği ve onuru için tüm imkanlarımızı seferber edeceğiz” şeklinde konuştu.