Etiket: doktor

  • Koronadan ölen sağlık çalışanı yakınlarına aylık bağlanacak

    Koronadan ölen sağlık çalışanı yakınlarına aylık bağlanacak

    Sağlık Bakanlığı’nın yayımladığı genelge ile, koronavirüs tanısı konulan ve vefat eden sağlık çalışanı yakınlarına aylık bağlanacak.

    Sağlık Bakanlığı, koronavirüs tanısı konan ve vefat eden sağlık çalışanlarının meslek hastalığı veya vazife malulü hükümlerinden yararlandırılmasına ilişkin genelge yayımladı.

    TRT Haber’in haberine göre, yayımlanan genelge ile sağlık çalışanları vazife malulü sayılacak. Tanı konulan ve vefat eden sağlıkçı yakınlarına aylık bağlanacak. Vefat eden sağlıkçıların aileleri ek ödeme ve istihdam gibi haklardan yararlanabilecek.

    Sağlık Bakanlığı’nın yayımladığı genelge ile, çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı ortaya çıkan çalışma gücü kayıpları ile vefat hallerinde sağlık çalışanlarının, meslek hastalığı veya vazife malullüğü kapsamındaki sosyal güvenlik haklarından yararlanabilecekleri açıklandı.

    ÜNİVERSİTE VE ÖZEL HASTANELER DE GENELGE KAPSAMINDA

    Genelge ile, koronavirüs nedeniyle meslek hastalığı veya vazife mallülüğünden, üniversite, ve özel dahil tüm sağlık kurumlarındaki çalışanlar yararlanabilecek.

    BAŞVURULAR NASIL OLACAK?

    Başvurular ilgili birim amiri (İl, İlçe Sağlık Müdürü, Başhekim) sonrasında ise İl Sağlık Müdürü tarafından onaylanacak.

    657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamındaki memurlar ile ilgili onaylanan başvurular İl Sağlık Müdürlüklerince Sağlık Bakanlığı’na gönderilecek.

    Sağlık Bakanlığı’na bağlı kurum ve kuruluşlarda istihdam şekli 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamı dışında görev yapan çalışanlara ilişkin onaylanmış başvurular ise, İl Sağlık Müdürlükleri tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlükleri’ne gönderilecek.

  • 2 doktor daha virüsten öldü

    2 doktor daha virüsten öldü

    İzmir’de Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Metin İber (58) ve Psikiyatri Uzmanı Dr. Hamdi Kandilcioğlu (58), koronavirüs nedeniyle hayatlarını kaybetti.

    Koronavirüs vaka sayısı artarken, İzmir’den 2 acı haber geldi. İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Metin İber ile kentteki özel bir hastanede çalışan Psikiyatri Uzmanı Dr. Hamdi Kandilcioğlu, koronavirüsü nedeniyle yaşamlarını yitirdi. İzmir Tabip Odası, hayatını kaybeden 2 doktor için başsağlığı dileklerinde bulundu.

    CHP Denizli İl Başkan Yardımcısı Dr. Muharrem Güney, aynı zamanda emekli albay olan Psikiyatri Uzmanı Kandilcioğlu’nun ölümünü sosyal medya hesabından, “Hemşehrim, kardeşim Kuleli Askeri Lisesi’nden kardeşim, meslektaşım, Psikiyatri Uzmanı Dr. Hamdi Kandilcioğlu’nu kaybetmenin üzüntüsü içerisindeyim. Kardeşim çok erken terk ettin bizleri. Kardeşime Allah’tan rahmet, kederli ailesine sabırlar diliyorum. Tüm hekimler birer birer Covid-19 ile savaşırken, canlarını kaybediyor. Halen kurallara uymayan ne olduğu belirsizlere sesleniyoru; Sizin canınızın yanması da an meselesi, yanlıştan dönün. Kurallara uyun” diye duyurdu.

  • Bursa’da bir doktor daha koronavirüse yenildi

    Bursa’da bir doktor daha koronavirüse yenildi

    Bursa’da görev yapan Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ömer Akalın koronavirüse yenik düştü.

    Yaklaşık 20 gün önce koronavirüse yakalanan Op. Dr. Akalın, özel bir hastanenin yoğun bakım ünitesinde tedavi altındayken hayatını kaybetti.

    Bursa Tabip Odası (BTO), sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Bursa’da görevli Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ömer Akalın’ın, özel bir hastanede yoğun bakım ünitesinde tedavi altındayken, koronavirüsten hayatını kaybettiğini bildirdi.

    Açıklamada, Op. Dr. Akalın’ın yaklaşık 20 gün önce koronavirüse yakalandığı belirtildi.

  • Dr. Kahraman Pehlivan koronavirüsten öldü

    Dr. Kahraman Pehlivan koronavirüsten öldü

    Çankırı’da, Refik Saydam Aile Sağlığı Merkezi’nde görevli Aile Hekimi Dr. Kahraman Pehlivan (46), koronavirüs tedavisi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

    Çankırı Refik Saydam Aile Sağlığı Merkezi’nde görevli evli ve 2 çocuk sahibi Aile Hekimi Dr. Kahraman Pehlivan, önceki gün nefes darlığı şikayeti ile Çankırı Devlet Hastanesi acil servisine başvurdu. Pehlivan’ın yapılan koronavirüs testi pozitif çıktı. Hastanede tedavi altına alınan Pehlivan’ın genel durumunun kötüleşmesi üzerine dün ambulans helikopterle Ankara Şehir Hastanesi’ne sevki planlandı. Ancak nakil için hastaneden çıkarıldığı sırada kalbi duran Pehlivan, tekrar hastaneye geri götürülerek yoğun bakıma alındı. Dr. Pehlivan, yoğun bakımda yapılan tüm müdahaleye rağmen hayatını kaybetti.

  • Instagram’da sahte doktor hesabından pedofili tuzağı

    Instagram’da sahte doktor hesabından pedofili tuzağı

    Çocuk Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ayşenur Celayir adına açılan sahte Instagram hesabının altından pedofili vakası çıktı. Kendisini çocuk hekimi olarak tanıtan kişinin, “teşhis” bahanesiyle ailelerden, çocuklarının “özel bölgelerine ait” fotoğraf ve videolar istediği ortaya çıktı.

    Çocuk cerrahisi ve ürolojisi alanında tanınmış Sağlık Bilimleri Üniversitesi Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahisi ve Ürolojisi Klinik Şefi Prof. Dr. Ayşenur Celayir adına açılan sahte Instagram hesabının altından pedofili tuzağı çıktı.

    Hesabı yöneten kişinin ailelerden teşhis koyma bahanesiyle çocuklarına ait genital bölge fotoğrafları ve videoları istediğini öğrenen Prof. Dr. Celayir, hemen savcılığa giderek şikayetçi oldu. Yapılan siber soruşturma sonucunda, hesabı yöneten kişinin İstanbul dışında yaşayan ve zihinsel engelli olduğu iddia edilen biri olduğu ortaya çıktı ve şahıs gözaltına alınarak soruşturma başlatıldı. Ancak Prof. Dr. Celayir, bu sayfanın zihinsel özürlü biri tarafından hazırlanamayacak kadar düzgün ve gerçekçi olduğunu, bunun organize bir porno suç örgütü işi dahi olabileceğini söyledi.

    “ZİHİNSEL ÖZÜRLÜ DENİYOR AMA TEK BAŞINA BUNU YAPMIŞ OLAMAZ”

    Geçtiğimiz yaz yıllık izinde olduğu sırada olaydan haberdar olduğunu anlatan Prof. Dr. Celayir, şöyle konuştu:

    “12 Ağustos’ta klinik sorumlu hemşiremiz beni aradı. ‘Hocam sizin Instagram hesabınız yoktu ama sizin fotoğrafınızla bir Instagram hesabı var ve adınızla buradan annelerden çocuklarının genital bölgelerini içeren fotoğraflar, hatta videolar istenmiş’ diye haberdar etti. Ben de Instagram hesabım olmadığı için, sayfayı görmek istedim ve gerçekten bir hekim gibi hesap açıldığını, pedofilik suç unsurları mevcut olduğunu görünce hemen şikayette bulundum. Siber suçlara da bildirmem söylendi ve o kanala da müracaat ettik. Geçtiğimiz hafta içinde kişinin yakalandığı konusunda İstanbul dışı bir ilden savcılıktan telefon geldi. İstanbul Anadolu Adliye Sarayı’na gittim ve görüntülü konuşma ile savcıya ifademi verdim. Yakalanmış olmasına çok seviniyorum, bu konuda savcılarımızın da gerekenleri yapacağına inanıyorum. Ama bir yandan da adımın böyle pedofilik içerikli bir olayda geçmiş olması beni çok üzdü. Aileler ve çocukları için daha çok üzüldüm. Belki sadece fotoğraf isteyerek porno sitelerinde falan yayınlıyor olabilirler ya da pedofil biri, çocuklara zarar veriyor olabilir. İlgili kişinin zihinsel özürlü olduğunu da öğrendik ama o kadar güzel bir Instagram sayfası hazırlamış ki, zihinsel özürlü bir kişinin böyle bir siteyi tek başına hazırlayabileceğine açıkçası pek inanmıyorum.”

    “ÖRGÜTLÜ BİR SUÇ OLMA İHTİMALİ DE DEĞERLENDİRİLMELİ”

    Yakalanan zanlının etrafındaki kişi ya da kişilerce kullanılıyor olabileceğini de söyleyen Prof. Dr. Celayir, şöyle devam etti:

    “Örgütlü, sistematik bir suç da olabilir. Para kazanmak amacıyla bu görüntüler satılıyor olabilir ya da gerçekten pedofilik istismarlar söz konusu olabilir. Bu açılardan da araştırılması gerekir, diye düşünüyorum. Yaklaşık 35 yıllık hekimim, sosyal medya hesabım yok. Sosyal medyanın son yıllarda çok popüler olması nedeniyle, bu mecralardan yazışmalar çok kullanılıyor. Ben bir hekim olarak ameliyat ettiğim hastaların ki bunların büyük bir çoğunluğu genitoüriner anomalili çocuklar, mutlaka öncesi ve sonrası fotoğrafını çekerim. Takiplerde de karşılaştırmak amacıyla. Ama bunları asla Cloud (bulut) hesapları da dahil hiçbir ortamda paylaşmam. Sadece tıbbi toplantılarımızda (anonim vakalar olarak) konuşuruz. Sağlık çalışanı olmadığı sürece, aileyle de bu görselleri paylaşmam. Bu vesileyle bana pek çok anne ulaştı. Zaten onlar sayesinde haberdar olduk. Birkaç annenin fotoğraf ve video gönderdiğini de öğrenmiş bulundum, çok üzüldüm. Anneleri de uyardım, tanımadığınız, bilmediğiniz bir doktora, üstelik sadece yazışma ile sesini bile duymadan, bu görselleri nasıl gönderirsiniz diye uyardım. Kendimden çok onlar için üzüldüm.”

    “HİÇ GÖRMEDİĞİNİZ BİR HEKİMLE ÇOCUĞUNUZUN DURUMUNU PAYLAŞMAYIN”

    Prof. Dr. Celayir, bir daha böyle olaylar yaşanmaması için ailelerin asla tanışmadıkları ve hiç görmedikleri bir hekimle görüntü paylaşmaması gerektiğini söyleyerek, şu uyarılarda bulundu:

    “Çocukların bu fotoğrafların kötü amaçlı kullanılabilir veya çocukları ileride istismar edilebilir. Ben İstanbul’da yaşıyorum ama zanlı başka bir ilde yakalandı. Türkiye’nin dört bir yanından da ailelere ulaşmış. Kendisini çocuk hekimi olarak tanıtmış. Kadın hekim olduğum için, annelerin bir kadın hekime daha çok güvenebileceğini düşünerek benim adımı kullandığını düşünüyorum. Özellikle annelere mesajım şu, kesinlikle sosyal medya üzerinden, bebeğinizin herhangi bir sorununu hekime danışmayın. En yakın çocuk hekimine ya da en yakın Ana Çocuk Sağlığı Merkezi’ne götürün. Aynı şekilde genç meslektaşlarıma da önerim şudur ki, sosyal medya üzerinden gelecek olan fotoğraf ve resimlerle kesin tedavi veya tanıya yönelik herhangi bir işlem yapmayın. Tabii ki o fotoğraf ve resimler sizi yönlendirebilir ama mutlaka hastamızı görün ve karşılıklı konuşarak değerlendirin.”

  • “Askeri öğrenci olamaz” raporu veren FETÖ’cü tabiplere dava

    “Askeri öğrenci olamaz” raporu veren FETÖ’cü tabiplere dava

    Gerçeğe aykırı teşhis, tanı ve muayene bilgileri içerir sağlık kurulu raporu düzenleyerek Kuleli Askeri Lisesi öğrencilerinin harp okullarına geçişlerine engel oldukları iddia edilen FETÖ mensubu askeri tabiplere yönelik soruşturma tamamlanarak, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile 11 tutuklu askeri tabip hakkında dava açıldı.

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki (TSK) kadrolaşmasında subay yetiştirmek için fişleme yaptıkları, kendi yetiştirdikleri öğrencilerin harp okullarına kolayca geçişlerini sağladıkları bildirildi.

    Buna karşın örgüt mensuplarının, kendilerinden olmayan askeri öğrencileri haksız disiplin cezalarına maruz bıraktıkları ve öğrencinin kendi rızasıyla okuldan ayrılmasını sağladıkları, bu haksızlıklara direnen öğrencileri ise farklı metotlarla yıldırmaya çalıştıkları ifade edilen iddianamede, “Tüm bu sürece rağmen okul ile bağı koparılamayan 2008 girişli Kuleli Askeri Lisesi öğrencisi 33 öğrenci hakkında, mezuniyetlerine 1 ay kala sağlık kuruluna çıkarıldıkları anlaşılmıştır.” denildi.

    İddianamede, tabip albay olan, Amerika’ya giderek FETÖ elebaşıyla görüşen ve hakkında FETÖ yöneticisi olduğuna dair çok sayıda beyan bulunan itirafçının alınan ifadesinde, Yeşilyurt Hava Harp Okulu Polikliniği’nde öğrencilerin sağlık muayenesi için sevk edildikleri sağlık kurulu başkanı olarak görevlendirildiğini söylediği aktarıldı.

    Askeri öğrencilerinin muayenesinin bahse konu yerde gerçekleştiği, 2013 yılında, askeri tabiplerin örgüt mensupları arasında belirlendiği ve sağlık kurulunun bu şekilde oluşturulmasının sağlandığı aktarılan iddianamede, “Söz konusu öğrenciler 2008 yılında okula kayıt yaptırırken sağlık kontrollerinde herhangi bir sağlık problemi bulunmadığı tespit edilmişse de, 2013 yılında yapılan muayenelerde psikolojik uyum bozukluğu, kardiyal kalp yetmezliği, göz ve ortopedik skolyoz hastalıklarının bulunduğu gerekçesiyle tamamı FETÖ mensubu olan sağlık kurulu ve hastaya bakan hekimlerin tanzim ettikleri sahte sağlık kurulu raporlarıyla okulla ilişkileri kesilerek, eğitim ve öğrenim haklarının ellerinden alındığı tespit edilmiştir.” ifadeleri kullanıldı.

    İddianamede, 19 askeri tabip şüpheli hakkında örgütsel iletişim yöntemi olan sabit ankesörlü hattan, mahrem imamlarıyla irtibat kurdukları ve FETÖ mensubu olduklarının tespit edildiği belirtildi.

    Şüphelilerden 7’si hakkındaki dosyanın ayrıldığı kaydedilen iddianamede, FETÖ elebaşı ve 11’i tutuklu askeri tabip olmak üzere toplam 12 kişi şüpheli, 33 askeri öğrenci ise “müşteki” sıfatıyla yer alıyor.

    İddianamede, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in, “FETÖ Silahlı Terör Örgütü kurmak ve yönetmek”, “kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliğine azmettirme” ve 33 kişiye karşı “eğitim öğrenim hakkının engellenmesi” suçlarından 286 yıl 6 aydan 306 yıla kadar hapsi istendi.

    İddianamede, diğer 11 şüphelinin ise “FETÖ Silahlı Terör Örgütüne üye olmak”, “kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği” ve 33 kişiye karşı “eğitim öğrenim hakkının engellenmesi” suçlarından 279 yıldan 299 yıla kadar hapsi talep edildi.

    Başsavcılık tarafından onaylanan iddianame İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

  • Bursa’da 48 yaşındaki doktor virüs kurbanı

    Bursa’da 48 yaşındaki doktor virüs kurbanı

    Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde kendisine ait kliniği bulunan doktor Ali Murat Dilek, yaklaşık bir aydır koronavirüs tedavisi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

    20 yıl aile hekimi olarak görev yaptıktan sonra 2017 yılında Mustafakemalpaşa ilçesinde geleneksel ve tamamlayıcı tıp üzerine özel kliniği bulunan doktor Ali Murat Dilek, yaklaşık bir ay önce solunum yetmezliği ve öksürük şikayetiyle koronavirüs testi yaptırdı.

    Astım ve bronşit rahatsızlığı bulunan Dilek’in testi pozitif çıktı.

    Yoğun bakım servisinde tedavisi süren Dilek, bugün doktorların tüm çabasına karşın hayatını kaybetti. Dilek’in ölümü kentte üzüntüyle karşılandı.

  • Bursa’da uzman doktor Covid-19 kurbanı

    Bursa’da uzman doktor Covid-19 kurbanı

    Bursa İl Sağlık Müdürlüğü, ilde görev yapan Uzman Doktor Erol Bahçe’nin, koronavirüs nedeniyle hayatını kaybettiğini duyurdu.

    Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz imzasıyla yapılan açıklamada, “Uzun yıllar ilimizde sağlık hizmeti veren Uzm. Dr. Erol Bahçe’yi Kovid-19 nedeniyle kaybettik. Bursa Devlet Hastanemizde Dahiliye Uzmanı olarak görev yaparken, 2004 yılında emekliye ayrılan Dr. Bahçe’ye Allah’tan rahmet, ailesi ve dostlarına sabırlar diliyoruz. Sağlık camiamızın başı sağ olsun” denildi.

  • Bir günde 3 doktor Covid-19’dan hayatını kaybetti

    Bir günde 3 doktor Covid-19’dan hayatını kaybetti

    Türk Tabipleri Birliği (TBB), bugün üç doktorun Covid-19 nedeniyle hayatını kaybettiğini açıkladı.

    Hayatını kaybeden doktorlardan biri İstanbul’da özel bir hastanenin başhekim yardımcısı doktor Engin Türkmen, 50 yaşındaydı. Dahiliye uzmanı doktor, bir süredir yoğun bakımdaydı.

    Hayatını kaybeden bir diğer doktor ise Sakarya’nın Akyazı ilçesinde çalışan doktor Hasan Tepeçınar’dı. Doktorun, Sakarya’nın Hendek ilçesinde bulunan havai fişek fabrikasında patlamada hayatını kaybeden Sebahattin Tepeçınar’ın ağabeyi olduğu öğrenildi.

    Eskişehir’deki Acıbadem Hastanesi’nde diş hekimi olarak çalışan Burhan Yürütücü de Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 14 Ekim itibariyle 107 sağlık çalışanının hayatını kaybettiğini, 40 binden fazla çalışanın da virüse yakalandığını açıklamıştı.

  • Türk hekimleri yurt dışında da şifa dağıtıyor

    Türk hekimleri yurt dışında da şifa dağıtıyor

    Türkiye son yıllarda yaptığı yatırımlarla sağlık turizminde aranan ülke haline gelirken, Türk hekimleri yurt içindeki görevlerinin yanı sıra yurt dışında gerçekleştirdikleri operasyonlarla şifa dağıtıyor.

    Dünyanın dört bir yanından gelen hastaları tedavi eden hekimler, ayrıca farklı ülkelerden gelen doktorlarla bilgi paylaşımında bulunarak onlara eğitim veriyor.

    Fedakarca görev yapan hekimler, önceden anlaşma sağladıkları birçok ülkeye giderek hastaları yerinde tedavi ediyor.

    Türkiye Sağlık Turizmini Geliştirme Konseyi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ömer Faruk Bilgen,  Türkiye’nin sağlıkta dönüşüm projelerinin uygulanmasıyla bu alanda çok önemli mesafe katettiğini söyledi.

    Bilgen, Türk hekimlerinin iyi eğitimli olduğu ve Türkiye’nin sağlıkta aranan ülke haline geldiğini vurguladı.

    Tüm dünyanın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla uğraştığı bir dönemden geçildiğini hatırlatan Bilgen, “Çok ileri teknolojiye sahip devletlerin bile uğraşamadıklarını görünce biz burada gerçekten vatandaşımızın sağlığını koruyarak yolumuza devam ettik. Sağlık çalışanları çok büyük fedakarlık yaptılar, yoruldular ama bunun karşılığını vatandaşlarımızı koruyarak alıyoruz.” dedi.

    Bilgen, Türkiye’ye her yıl yurt dışından çok sayıda hastanın geldiğini anlattı.

    Salgın nedeniyle kesintiye uğrasa da sağlık turizmi bakımından ülkedeki hastanelerin hareketlendiğini gözlemlediklerine değinen Bilgen, “Bu da sağlık turizmi adına gerçekten sevindirici. Sağlık turizminin birçok bileşeni var. Hastanemize yurt dışından eğitim amaçlı gelen doktorlar var. Sadece bizim hastanemiz kurulduğundan bu yana 350’nin üzerinde yurt dışından doktor geldi.” bilgisini paylaştı.

    “Ülkelerine gidince Türkiye’ye hasta gönderiyorlar”

    Prof. Dr. Bilgen, yurt dışından doktorlara eğitim vermenin de sağlık turizminin parçası olduğunu dile getirdi.

    Eğitim alan uzmanların, kendilerinin güzel işler yaptığını görüp ülkelerine gittikten sonra Türkiye’ye hasta gönderdiğini dile getiren Bilgen, “Büyük hastanelerimiz, özel ya da devlet hastanelerimizde görevli hekim arkadaşlarımızın yurt dışından doktorların eğitimi konusunda yardımcı olmaları çok önemli. Bu, işin temeline yaklaşım. Hastaların gelmesini sağlayan aracı kuruluşlar var ama bir bütün olarak eğitim meselesini de eklersek sağlık turizminde geldiğimiz yolu daha emin adımlarla katedeceğimize inanıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

    Bilgen, Türk hekimlerin son dönemde yurt dışındaki hastaların ayağına da gittiğini belirtti.

    Hastane olarak yaptıkları iş birliklerine ilişkin bilgi veren Bilgen, şunları kaydetti:

    “Irak hükümetiyle anlaşma yaptık. Özellikle ortopedi alanında Türkiye’de seçilen 3 hastaneden biriyiz. Önümüzdeki günlerde artroplasti, omurga, çocuk ortopedi cerrahisi vakalarının tedavilerini yapacağız. Bize filmleri gönderiyorlar, değerlendiriyoruz. Planımızı yaptık, ameliyatlarımızı orada gerçekleştireceğiz. Bunun yanı sıra Libya, Azerbaycan gibi ülkelere gittik. Gittiğimiz ülkelerde sadece hasta tedavi etmiyoruz, buradaki yenilikleri oradaki sağlıkçılara anlatıyoruz. Hedefimiz sadece ameliyat yapmak değil, oradaki insanlara bilgilerimizi de aktarmak.”

    Bilgen, sağlık turizminde Türkiye’nin öneminin giderek arttığına dikkati çekti.

    Kovid-19 salgını sona erdiğinde sağlık turizminde daha çok mesafe alınacağına inandığını ifade eden Bilgen, “Biz bu işe yeni başladık ama çok önceden başlamış ülkelerin önüne geçiyoruz. Bu çok iyi bir şey. Sağlık işiyle uğraşan personellerimizin hepsi bu konuda yeterli bilgi düzeyine sahip. Bunları herkesin sağlığı için aktarmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.