İnegöl Emniyet Müdürlüğü ekipler, internetten dolandırıcılık olaylarına karışan Bülent G.’yi (49) kıskıvrak yakaladı. 25 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunan şahıs çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Etiket: dolandırıcılık
-
Dijital dolandırıcılığa karşı alınabilecek basit önlemler mağdur olmayı engelleyebilir
Teknolojinin gelişmesi ve internet kullanımının artmasıyla birlikte ortaya çıkan yeni suç türü siber dolandırıcılık, her geçen gün büyüyen bir tehdit haline gelerek insanların mağdur olmasına neden oluyor. Sosyal medyadaki aldatıcı reklamlara inanmak, kazanç sağlayacak yatırım önerilerinin olduğu internet sitelerine itibar etmek ya da mesajla gelen bir bağlantı adresine girilmesi, mağdurların çoğu kez farkında olmadan dolandırılmasına yol açabiliyor. Son zamanlarda yapay zeka sistemlerinin de aktif bir şekilde kullanıldığı dijital dolandırıcılığa karşı alınacak basit tedbirlerle ise üzücü durumların yaşanmasının önüne geçebilmek mümkün.
“Vatandaşa ait tüm kişisel verilerin çalınıp depolanabiliyor”
Ankara Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesinde görevli Komiser Volkan Akbudak, dolandırıcıların sıklıkla kullandıkları yöntemlerden bahsederek, “Dijital dolandırıcılıkta mağdur edilmek istenen vatandaşlara yönelik izlenen ve en fazla tercih edilen 2 yöntem var. İlki; kişisel veri hırsızlığı yapmak için kullanılan zararlı yazılımlar. Bu sayede vatandaşa ait tüm kişisel verilerin çalınıp, depolanabiliyor. Farklı amaçlarla kullanıldığı durumlarla da karşılaşabiliyoruz. Bunun dışında, dolandırıcılık maksadıyla oluşturulan ‘Android Paket Kiti’ (APK) adını verdiğimiz uygulamalar üzerinden de kişilerin banka, kredi kartı ya da kripto varlıklarının çalınması olaylarına yoğun şekilde rastlıyoruz” dedi.“Yapay zekayla devlet büyüklerinin ya da kamuda saygınlığı olan kişilerin sesleri taklit edilebiliyor”
Dolandırıcıların, yapay zeka yöntemiyle saygın kişilerin seslerini taklit ederek güven ortamı sağlamaya çalıştıklarını dile getiren Akbudak, “Mağdur kişiler, sosyal medya üzerinde gördükleri ve inandırıcılığı artırmak için sayfalara yerleştirilmiş kurum ya da kuruluşların logolarının kullanılması suretiyle, burada yapılan paylaşımlara inanabiliyor. Görüşme sağladıkları şüphelilere ait hesap numaralarına veya dijital cüzdan adreslerine de para transferi yaparak dolandırılabiliyorlar. Bir diğer yöntem ise, son zamanlarda yapay zekayla devlet büyüklerinin ya da kamuda saygınlığı olan kişilerin seslerinin taklit edilmesi. Bu sayede inandırıcılığın artmasından dolayı vatandaşların dolandırıldığını görüyoruz” ifadelerine yer verdi.“Şüpheliler artık fiziki değil, sanal hırsızlık yönelmiş durumda”
Artık birçok işlemin dijital yollarla yapıldığı için siber dolandırıcılıkta artış olduğuna değinen Akbudak, “Dijital dolandırıcılığın son yıllarda artmasının sebebi, vatandaşlarımızın bütün birikimlerini, varlıklarını banka hesabında veya kripto cüzdanlarında tuttuklarının bilinmesi. Bu yüzden şüpheliler artık fiziki değil, sanal hırsızlığa yönelmiş durumda” diye konuştu.“Okullarda çeşitli etkinlikler ve seminerler düzenleniyor”
Vatandaşların mağdur olmaması için yapılan çalışmalardan bahseden Akbudak, “Siber suçlara karşı, İçişleri Bakanlığının ‘Siberay’ projesi kapsamında, okullarda çeşitli etkinlikler ve seminerler düzenleniyor. Burada, siber zorbalık ve siber saldırılara karşı kendilerini nasıl koruyabilecekleri ve nelere dikkat etmeleri konusunda gençlerimizi bilgilendiriyoruz. Bunun dışında Emniyet Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı ve İl Emniyet Müdürlüklerinin resmi sosyal medya hesapları üzerinden de bu durumlarla ilgili paylaşımlar yapılarak vatandaşların daha bilinçli olması sağlanıyor” ifadelerine yer verdi.“Yatırım vaadi yapan sosyal medya hesaplarına itibar edilmemeli”
Mağdur olmamak için alınabilecek bireysel önlemleri dile getiren Akbudak, “Vatandaşlarımızın kaynağını bilmedikleri internet sitelerine kesinlikle itibar etmemeleri gerekiyor. Sosyal medyadan gönderilen ve kaynağı bilinmeyen linklere girmemeleri, bilmedikleri uygulamaları telefonuna yüklememeleri de önlemler arasında sayabilir. Bunun dışında, insanlarımızın yatırım vaadi yapan sosyal medya hesaplarına da inanmamalı ve devletin izin vermiş olduğu, yatırım yapılabilecek kurumları yeteri kadar araştırdıktan sonra bu mecralara girmeli. Yurt dışından arayıp kendisini yatırımcı olarak tanıtan kişilere inanmamalarını da alabilecekleri önlemler arasında sayabiliriz” şeklinde konuştu.“En yakın yere şikayette bulunması gerekiyor”
Mağdur olan bir kişinin yapması gerekenleri anlatan Akbudak, “Dolandırıldığı düşünen kişi ilk olarak cep telefonundan sim kartını çıkartmalı ve internet bağlantısını kesmeli. Eğer telefonda zararlı bir yazılım varsa şüpheliler, mağdurun telefonundan uzaktan erişimle işlem yapabilir. Mağdur kişi, müşterisi olduğu bankaya başvurarak bilgilendirme yaptıktan sonra en yakın yere şikayette bulunması gerekiyor“ ifadelerini kullandı.“Yatırım yapıp kazanç sağlamış gibi kendisini tanıtan hiçbir kişiye itibar edilmemeli ve kulak asılmamalı”
Özellikle yatırım vaadi yapan sosyal medya hesaplarından uzak durulması gerektiğini söyleyen Akbudak, “Hiçbir kurum, kesinlikle sosyal medya hesabından yatırımı teşvik eden paylaşımlar yapmaz. Sanki o kurumdan yatırım yapıp kazanç sağlamış gibi kendisini tanıtan hiçbir kişiye itibar edilmemeli ve kulak asılmamalı” dedi.“Vatandaşımız detaylı olarak bilgilendiriliyor”
Dolandırılma durumlarına yönelik gerçekleştirdikleri çalışmalarla ilgili konuşan Akbudak, şu ifadelere yer verdi:
“Dolandırıldığını beyanla ya da savcılık üzerinden yaparak şubemize gelinen bütün durumlarda, öncelikle mağdurla irtibata geçerek hem ifadesinin alınması, hem de konuyla ilgili kendisine bilgi verilerek güvende hissetmesini sağlamaya çalışıyoruz. Bunun dışında vatandaşlar cep telefonuna bir program söylüyorsa, bunun da zararlı bir yazılım olduğu tespit edilirse, şubemizde cihazla ilgili gerekli incelemeleri yapıyoruz. Eğer tedbir alınacaksa vatandaşımız detaylı olarak bilgilendiriliyor. Soruşturmaya ilgiliyse, en hızlı şekilde Cumhuriyet Başsavcılığımızla irtibata geçiyoruz. Banka veya diğer kurumlarla gerekli yazışmaları yapıp, vatandaşın mağduriyetinin giderilmesi ve suçun ortaya çıkarılması için en etkin mücadeleyi veriyoruz.” -
Bursa’da 48 bin liralık telefon dolandırıcılığı
Bursa’da yaşayan 46 yaşındaki Erdinç Sevinç, yaklaşık 2 ay önce tanımadığı bir numara tarafından arandı. Kendisini bir bankada görevli olarak tanıtan dolandırıcı, Sevinç’le yaptığı görüşme sırasında kişisel bilgilerini ele geçirdi.
Konuşma sırasında cep telefonuna gelen mesajı fark eden Erdinç Sevinç, hesabından 48 bin liranın havale edildiğini fark etti. Yaşadığı olay üzerine avukatına giden Sevinç daha sonra savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Daha önce de başına benzer bir olayın geldiğini ve 18 bin lirasını dolandırıcılara kaptırmaktan son anda kurtardığını söyleyen Sevinç, “olayın ardından savcılık tarafından hesabına konulan bloke sebebiyle 2 aydır maaş çekemediğini, bu sebeple ödemelerinin biriktiğini aktardı.
“Mesajda hesabımdan 48 bin liranın çekildiğini öğrendim”
Mesajı okumasıyla birlikte hayatının şokunu yaşadığını belirten Erdinç Sevinç, “Kendisini bankacı olarak tanıtan biri tarafından arandım. Sigortalı olduğuma dair bilgilendirme maksatlı aradıklarını söylediler. Telefonla konuştuğum esnada bir mesaj geldi. Telefonla konuştuğum için bakamadım. Görüşmeyi bitirdikten sonra mesajda hesabımdan 48 bin liranın çekildiğini öğrendim. Mesajı gördükten sonra hemen avukatıma gidip başıma gelen olayı anlattım. Sonrasında birlikte savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Savcılık tarafından banka hesabıma bloke konuldu. Bloke nedeniyle şu an maaşımı çekemiyorum. Ciddi bir mağduriyet yaşıyorum. Borçlarım var, bankalar beni arıyor ama ben istesem de ödeme yapamıyorum” dedi.
Daha önce dolandırılmaktan son anda kurtulmuş
Başına daha önce benzer bir olayın geldiğini anlatan Sevinç, “Bir seferinde paramı çeken dolandırıcıyı alışveriş yaparken fark ettik. Ödemeye onay vermedik. Bu sayede 18 bin lira paramı kurtardım. Ama bu son yaşadığım olayda yapabileceğim bir şey yoktu. Mesaj yoluyla paramı çektiler. Bu kez paramı kurtaramadım” şeklinde konuştu.
“İnsanların çok çabuk kandığına inanıyorum”
Son zamanlarda sık görülen telefonla dolandırıcılık olaylarına karşı insanların daha dikkatli olması gerektiğini kaydeden Sevinç, “İnsanların çok çabuk kandığına inanıyorum, buna ben de dahilim. Dikkat etmeliyiz, telefonla dolandırıcılık olayları büyük ölçüde arttı. Herkesin bu tarz konularda duyarlı olmasını istiyorum. Hatta geçtiğimiz hafta kardeşim telefonuna gelen linke tıkladığı için 5 bin lira dolandırıldı. Her gelen mesaja onay vermeden önce 2 kez düşünülmesi gerektiğini hatırlatmak istiyorum” ifadelerini kullandı.
-
Dolandırıcıların akıl almaz sahte İncil ve Tevrat oyunu
Papirüs kağıdıyla hazırlanan sahte İncil ve Tevrat, milyonlarca liraya satılığa çıkartılıyor.
Uluslararası Strateji Kalkındırma Araştırma Derneği (USKAD) Genel Başkanı ve Koruma ve Restorasyon Uzmanı Cemil Karabayram, Türkiye’ye yurt dışından sahte İncil ve Tevrat sokma furyasında papirüs kağıdıyla yeni bir dolandırıcılık yönteminin başladığını belirterek, “Yaklaşık 2 bin TL’ye mal etmiş olduğu bir Tevrat ya da İncil’i 20-30-40 milyon TL’ye piyasaya sunuyor. O fiyata bir alıcı bulamıyor ama “Hemen gitmem lazım, acil yurt dışına çıkmam gerekiyor” diyerek bir tane vatandaşımızı buluyor ve belirli bir fiyata satıyor. Sattıktan sonra ortadan kayboluyor” diye konuştu.
USKAD Genel Başkanı ve Koruma ve Restorasyon Uzmanı Cemil Karabayram, Türkiye’ye yurt dışından sahte İncil ve Tevrat sokma girişimlerinin devam ettiğine dikkat çekerek, yeni dolandırıcılık yönteminin papirüs kağıdıyla yapıldığını söyledi.“Papirüs kağıdından 4 katmanlı İncil yapmaya başladılar”
Karabayram, Tevrat ve İncil’in dönemleri yapılarak ve taklit edilerek ülkeye sokulmaya çalışıldığını ifade ederek, şu ifadelere yer verdi: “Bu eserler kimi zaman ülkemizin sınırları içinde belli matbaalar tarafından yapılıyor ya da farklı olarak Suriye’den, İran’dan veya Afrika ülkelerinden ülkemize sokulup, belli işlemler yapıldıktan sonra da piyasaya sunuluyor. Birkaç ay önce davul derisinden İncil ve Tevrat yapıp bunu piyasaya süren belli bir kesim vardı. Şimdi Papirüs kağıdından 4 katmanlı İncil yapmaya başladılar, anladığım kadarıyla menşei Suriye’den geliyor, orada yapılıyor ve ülkemize getiriliyor. Ülkemizde yaşayan bazı vatandaşlarımız bu yolla dolandırılıyor.”
Farklı yollardan dolandırıcılıklar
Cemil Karabayram, vatandaşların sahte eserleri almaları için çeşitli dolandırıcılık yöntemlerinin uygulandığını kaydederek, İçişleri Bakanlığı’nın büyük operasyonlarla kaçakçıları yakaladığını belirtti.
Karabayram, “Dolandırıcılığı şu şekilde gerçekleştiriyorlar; bir köy belirliyorlar, köye gidip İncil’i bir taşın arasına yerleştiriyorlar. Bu taşı özel bir harçla kapatıyorlar, taşın içine İncil’i koymadan önce özel bir sarma paket yapıyorlar ve yerleştiriyorlar. O köyde yakın bir kilise varsa yakın bir yere gömüyorlar. Daha sonra birini bulup o köye yolluyorlar, “Bizim elimizde bir harita var, siz bize yardımcı olun” diyorlar. O kişiyle birkaç gün aramaya başlıyorlar, dolandırıcılık eylemine giren kişiler ilk başta bonkör oluyor. Gizli bir hava estiriyorlar ve hemen operasyona geçiyorlar. Sakladıkları taş anıtın içerisinden İncil’i çıkartıyorlar, İncil bulduk diyorlar. Daha sonra köy içerisinde tartışmaya başlıyorlar ve alıcılarla iletişime geçiyorlar. İkinci yöntem de İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Gaziantep gibi şehirlerde belli kesimlere ulaşıp, sahte İncil ve Tevratları elden çıkartmaya çalışıyorlar. Bu olayla ilgili olarak çok ciddi bir ticaret var. Terör örgütleri de bundan faydalanıyor ama şükürler olsun İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya, Cumhuriyet tarihinde görülmemiş operasyonlara imza attı. Bütün toplumların manevi değerleriyle oynayan ve belirli alanlarda kaçakçılık faaliyetlerine giren kişilerle çok ciddi mücadeleler veriliyor” dedi.Görsel fonla dolandırıcılık
Cemil Karabayram, papirüs kağıdıyla yapılan dolandırıcılığı ise şu şekilde açıkladı. “Papirüs kağıdı üzerine bir eskitme yapılmış, eskitme üzerine bir görsel verilerek, görsel fonuyla eserin binlerce yıllık geçmişi olduğu belirtilerek, kişiler bu yönde dolandırılmaya başlıyor. İçinde yazan yazı Aramice mi İbranice mi ne olduğunu bilmediğimiz bir yazı türü, aynı kalıptan çıkartılıyor. Ve o kalıptan çıkartılan yazı türü baskılama sistemiyle papirüs kağıdına geçiriliyor. Papirüs kağıdı üzerinde de özel bir kolajla beraber piyasaya sunuluyor.”
“2 bin TL’ye mal etmiş olduğu bir Tevrat ya da İncil’i 20-30-40 milyon TL’ye piyasaya sunuyor”
Sahte İncil ve Tevrat’ın daha önce davul derisiyle piyasaya sunulduğunu hatırlatan Cemil Karabayram, davul derisinin fiyatı yükselince papirüs kağıdının tercih edilmeye başlandığını ifade etti. Kaçakçıların sahte eserleri piyasaya çok yüksek rakamlarla sunduğuna dikkat çeken Karabayram, şöyle devam etti: “Eskiden davul derisine alıp 300-400 TL bandında satılıyordu. Davul derisinin fiyatı yükseldi, papirüs kağıdına döndü. Bir papirüs kağıdının fiyatı 80 TL, tek sayfa oluşturmak için dört katlı papirüs kağıdı kullanılıyor. Bu şekilde yaklaşık 500 TL’ye mal oluyor. Yaklaşık 2 bin TL’ye mal etmiş olduğu bir Tevrat ya da İncil’i 20-30-40 milyon TL’ye piyasaya sunuyor. O fiyata bir alıcı bulamıyor ama “Hemen gitmem lazım, acil yurt dışına çıkmam gerekiyor” diyerek bir tane vatandaşımızı buluyor ve belirli bir fiyata satıyor. Sattıktan sonra ortadan kayboluyor, kaybolduktan sonra vatandaş eserin sahte olduğunu anlıyor ama bir sahte eser aldığı için kendisini suçlu hissediyor, gidip şikayetçi olmuyor.”
“Türkiye’ye her ay 800-900 sahte İncil ve Tevrat sokuluyor”
Yurt dışından Türkiye’ye sokulmaya çalışılan eserlerin Suriye, Irak, İran uzantılı gruplar olduğunu iddia eden Cemil Karabayram, dolandırıcıların her ay 800-900 eseri Türkiye’ye sokmaya çalıştıklarını belirtti. Karabayram, “Eser dolandırıcıları bir güruh tarafından yönetiliyor, bunlar Türkiye’de değil Suriye’de Irak’ta ve İran’da ki gruplar. Türkiye’ye her ay 800-900 sahte İncil ve Tevrat sokuyor. Giriş sağladıkları bu ürünlerle ciddi bir piyasa elde etmeye çalışıyorlar ve ayrıca bu ekiplerin Türkiye’de de çok büyük gelir elde edip, bu gelirleri terör örgütlerine finansman sağlama ihtimalleri çok yüksek. Devletin kayıtlarında Suriye’den getirdiklerine dair kayıtlar var, ilgili uzmanlar tarafından yurt dışından getirildiği tespit ediliyor” diye konuştu.
-
Karşılıksız çekle dolandırıcılık yapan şahsı jandarma yakaladı
Gaziantep İl Jandarma Komutanlığı ve Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde aranan şahısların yakalanmasına yönelik çalışma yapıldı. JASAT ekiplerinin çalışması kapsamında Nurdağı ilçesinde icra edilen yol emniyet ve kontrol faaliyetinde “Karşılıksız Çek İşlemi Yapmak” suçundan hakkında 17 yıl 5 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Y.E.K. isimli şahıs yakalandı.
Şüpheli şahıs, sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
-
Sahte altınla kuyumcuları dolandırdığı öne sürülen 2 şüpheli yakalandı
İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, ilçedeki Kuyumcular Çarşısı’nda kuyumculara 120 bin lira değerinde sahte altın satılmasına dair çalışma başlattı. Yapılan teknik ve fiziki çalışmanın ardından ekipler, zanlılar T.K. ile H.K’yi düzenlediği operasyonla yakaladı.
Gözaltına alınan şüphelilerin emniyetteki işlemleri sürüyor.
-
10 günde 20 milyon TL’lik dolandırıcılık yaptılar
Edinilen bilgiye göre, Kırşehir İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri “Sahte ve çalıntı Telegram” hesapları üzerinden borç para isteme ve yatırım bahanesiyle insanları dolandıran şebeke üzerine inceleme başlattı. 10 günde 20 milyon TL’lik dolandırıcılık yapıkları tespit edilen 6 kişi Kırşehir merkezli başlatılan eş zamanlı operasyonlarda; Antalya, Eskişehir, Hatay ve Hakkari illerinde yakalandı. Gözaltına alındıktan sonra emniyette ifadeleri alınan şüpheliler; M.M.Y., M.Z.B., Ö.F.Y., N.S.G., H.Y. ve D.T. çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak, cezaevine teslim edildi.
Şüphelilerin dijital materyallerine el konulurken, yaşanan siber dolandırıcılık olayı ile ilgili operasyonların devam ettiği öğrenildi.
-
Vatandaşlara ‘dolandırıcılık’ uyarısı
Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü tarafından dolandırıcılığı önlemek amacıyla bilgilendirme çalışmaları gerçekleştirildi. Son dönemde artan dolandırıcılık olaylarına karşı vatandaşların daha duyarlı olmalarını isteyen Toplum Destekli Polisler, bilgilendirici broşürler dağıttılar.
Ayrıca yapılan çalışmada kadınlara yönelik olarak Kadın Acil Destek Uygulaması (KADES) anlatıldı.
-
Eskişehir’de dolandırıcılık operasyonu
Edinilen bilgiye göre, Beylikova ilçesinin İkipınar Mahallesi’nde ikamet eden bir vatandaş, geçtiğimiz günlerde kendisini polis olarak tanıtılan şahıslar tarafından 670 bin TL dolandırıldı. Bahse konu vatandaşın olayla ilgili şikayette bulunmasının ardından Eskişehir İl Jandarma Komutanlığı’na bağlı Jandarma Suç Araştırma Timi (JASAT) Dedektif Timleri ile Beylikova İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından şüphelilerin yakalanması amacıyla çalışma başlatıldı. Yürütülen teknik ve titiz çalışmalar neticesinde, olayı gerçekleştiren 4 şüphelinin kimlik bilgileri ile olayda kullanılan aracın plakası tespit edildi.
Olaya karışan 1 şüpheli İstanbul’da yakalanırken, 3 şüphelinin Bursa’da tutuklandığı öğrenildi
Cumhuriyet Savcısı’nın talimatı doğrultusunda İstanbul’da gerçekleştirilen operasyon sonucunda yakalanan 1 şüpheli gözaltına alınarak Beylikova İlçe Jandarma Komutanlığı’na getirildi. Olaya karıştığı tespit edilen 3 şüphelinin ise Bursa’da karıştıkları başka bir dolandırıcılık suçundan dolayı Bursa Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu oldukları belirlendi. Beylikova İlçe Jandarma Komutanlığı’nda işlemleri tamamlanan şüpheli dolandırıcılık suçundan adliyeye sevk edildi. -
Tatil planı yapanlara dolandırıcılık uyarısı
EGM Asayiş Daire Başkanlığı, yaklaşan tatil dönemi dolayısıyla tatil planı yapan vatandaşların yaşanabilecek dolandırıcılık olaylarının mağduru olmaması amacıyla geçmiş yıllarda meydana gelen olayların işleniş yöntemleri de göz önüne alarak tatil öncesi vatandaşları uyardı. EGM Asayiş Daire Başkanlığından yapılan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
“Bu kapsamda tatil planı yaparken vatandaşlarımızın tatil fırsatı, indirimli tatil sepeti şeklinde elektronik mesaj ve kısa mesaj yoluyla gelen linklere dikkat etmesi, rezervasyon yapılacak tesislerle ilgili araştırma yapılması, internet üzerinden araştırma yaparken turizm tesisi belgesinin kamu kurumları nezdinde kayıtlı olup olmadığının ve otelin yıldız sayısı ile varsa otel hakkındaki şikayetlerin tespiti amacıyla www.tursab.org.tr ve www.kulturturizm.gov.tr adreslerinden sorgulama yapması, seyahat acentesi veya turizm tesisinin internet sitelerindeki adres, unvan ve iletişim bilgilerini kullanarak, internet sitesinin Elektronik Ticaret Bilgi Sistemi’ne (ETBİS) kayıtlı olup olmadığını kontrol etmesi, otellerin veya seyahat şirketlerine ait internet sitelerinin kopyalanmasını göz önüne alarak bu internet sitelerinin gerçek olup olmadığına dikkat etmesi, online siteler üzerinden yapılan rezervasyon sonrası ilgili otelin telefon ile aranarak rezervasyon teyidinin alınması, çok düşük fiyat ile rezervasyon işlemi yapan tesislere yönelik mutlaka araştırma yapılması ve ödemelerin otele giriş yapılırken yerine getirilmesi, bu mümkün değilse acente şirketine veya ilgili otele ait hesaplara yatırılması, ödemelerin otel yetkilisi olduğunu beyan eden şahıslara ait hesaplara kesinlikle yapılmaması gerekmektedir.”