Etiket: dolar

  • Erdoğan’dan kabine değişikliği açıklaması

    Erdoğan’dan kabine değişikliği açıklaması

    Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda konuşuyor.

    Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

    “İşgal altındaki topraklarının ve Karabağ’ın tamamının kurtuluşu vesilesiyle dostum İlham Aliyev başta olmak üzere tüm Azerbaycanlı kardeşlerimi tebrik ediyorum.

    Azerbaycan ile Nahçıvan Özerk Bölgesi arasında ulaşım bağlantısı sağlanacak. Bir yol inşa edilecek. Türkiye Dağlık Karabağ anlaşmasını denetlemek üzere Rusya ile birlikte bölgede olacaktır. İlgili mutabakat zaptı bu sabah imzalandı. (Ortak Türk-Rus Merkezi) Bu merkez, Azerbaycan’ın işgalden kurtarılan toprakları üzerinde kurulacaktır.

    Dağlık Karabağ’daki ateşkesin ihlalini önlemeye yönelik tüm tedbirler bu merkez tarafından alınacaktır. Böylece, Azerbaycan topraklarındaki ve Karabağ’daki 28 yıllık işgal, resmen ve fiilen sona ermektedir. “Karabağ bir kez daha eman yurdu haline gelmekte, hilalin gölgesindeki huzurlu yerini almaktadır

    Suriye’de benzer bir sürecin başlamasını arzu ediyoruz. Önce rejim ve terör örgütleri devre dışı bırakılmalı. Karabağ’da nasıl kısa sürede adil bir barış tesis edildiyse, samimi bir işbirliğiyle, Suriye’de de benzer bir adımın atılabileceğine inanıyoruz.

    Suriye’de de Karabağ’dakine benzer bir barış ve huzur döneminin en kısa sürede başlamasını can-ı gönülden arzu ediyoruz. Bunun için öncelikle Suriye topraklarını kana bulayan rejimin ve terör örgütlerinin devre dışı bırakılması gerekiyor.

    DOĞU AKDENİZ’DEKİ GELİŞMELER

    Doğu Akdeniz’de Yunan ve Rum tarafının şımartılmasından vazgeçilmesi halinde kısa sürede hakkaniyete dayalı bir anlaşmanın mümkün olduğunu düşünüyoruz.

    Türkiye olarak, bölgemizde barışın, huzurun, güvenin, refahın kök salması için üzerimize düşen her şeyi yapmaya hazırız.”

    Bölgemizde ve dünyada yaşanan değişim sürecinde ülkelerimizi, iki kardeş olarak ele ele vererek birlikte yükseltecek, hedeflerimize birlikte ulaşacağız.

    ABD BAŞKANLIK SEÇİMLERİ

    Amerika’daki seçimlerin ardından bölgemizde ortaya çıkan belirsizliği ortadan kaldırmak için diplomasi ve uzlaşma kanallarının sonuna kadar açılması şarttır. Bu anlayışla, hem sahadaki varlığımızı güçlendirmeye, hem diplomasi kanallarını etkin şekilde işletmeye devam edeceğiz.

    Halklarını kardeş, kendilerini dost olarak gördüğümüz tüm bölge devletleriyle, yeni dönemde birlikte hareket etmek istiyoruz.

    “ÜLKEMİZİ IMF’DEN KURTARMAK BİZE NASİP OLDU”

    Türkiye sahada ve masada sözünü geçirebiliyorsa bunu son 18 yılda yaptığımız reformlara borçluyuz. Her alanda eşi benzeri görülmemiş reformlar gerçekleştirdik. Ekonomi önceliklerimizin en başında yer almıştır. Büyüme, enflasyon ve faizlere kadar en iyi makro ekonomik göstergelere ulaştık. Ülkemizi IMF’den kurtarmak bize nasip oldu.

    CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ ELEŞTİRİLERİNE YANIT

    Her ne kadar eski Türkiye özlemiyle yanıp tutuşanlar kabul etmek istemese de ülkemiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sayesinde koalisyonlu yılların kaotik ortamına geri dönmekten kurtuldu.

    Aldığımız tedbirler ve geliştirdiğimiz mücadele yöntemleriyle ekonomimizi ayakta tutmayı, hedeflerimizden kopmamayı başardık. Bunda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin getirdiği hızlı karar alma ve etkin uygulama imkanlarının çok büyük katkısı var. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin en büyük faydalarını, mart ayından bu yana yaşadığımız salgın sürecinde gördük.

    BERAT ALBAYRAK’A TEŞEKKÜR

    Ülkemize önemli hizmetler veren Berat Albayrak’a teşekkür ediyorum.  Kendisi, sağlık sorunları sebebiyle vazifesinden affını istedi. Biz de bu talebi kabul ederek, Hazine ve Maliye Bakanı olarak yerine Lütfi Elvan arkadaşımızı atamış olduk. Yeni Hazine ve Maliye Bakanımıza görevinde başarılar diliyorum. Rabbim mahcup etmesin.”

    KABİNE DEĞİŞİKLİĞİ İDDİALARINA YANIT

    “Kabine değişikliği veya bakanlıkların yapısının tadil edileceği yönündeki spekülasyonlar, içi boş, tamamen masa başında uydurulan haberler”

    “Yeni yönetim sistemimizde değişim gerekiyorsa bunun yerini ve zamanını milletin yetki verdiği Cumhurbaşkanı belirler.”

    “Biz harekete geçmek için şuraya veya buraya, şuna veya buna değil, sadece millete bakarız. Milletimizden işareti aldığımızda da hiç tereddüt etmeden gereğini yerine getiririz. Bunun dışındaki her türlü haber, dedikodu, söylenti, lafügüzaftan ibarettir ve bu millete de ihanettir.”

    “Dünyanın en güçlü ve zengin ülkelerinin dahi bir sonbahar yaprağı gibi savrulduğu böyle bir dönemde, Türkiye’nin maslahata uygun tedbirlerle yoluna devam etmesi gayet tabiidir. Bunun için yaşadığımız kritik dönemin ruhuna uygun şekilde, gerekiyorsa devlet ve millet olarak fedakarlık yapmaktan, acı da olsa doğru reçeteleri uygulamaktan kaçınmayacağız.”

    EKONOMİDE YAŞANAN GELİŞMELER

    “Ekonomi politikalarımızı fiyat istikrarı, finansal istikrar ve makroekonomik istikrar olmak üzere üç sacayağı üzerinde inşa ederek hedeflerimize ulaştıracağız. Bunun için uzun vadeli tasarruflar ve yatırımlar açısından elverişli bir ortam hazırlıyoruz.”

    “Ekonomide, nitelikli istihdam oluşturan, enflasyona ve cari açığa yol açmayan, ağırlıklı olarak yurt içi tasarruflar ve doğrudan uluslararası yatırımlarla finanse edilen bir büyüme yapısı oluşturuyoruz.”

    “Yaşanan gelişmeler ışığında küresel ve milli ekonomideki tüm senaryoları çalışıyor, ülkemiz için en doğru olanı yapmaya gayret gösteriyoruz”

    PİYASALARA İLİŞKİN AÇIKLAMALAR

    “Yeni bir istikrar, büyüme ve istihdam odaklı seferberlik başlatıyoruz”

    “Finans tarafında Hazine ve Maliye Bakanlığımız ile Merkez Bankamız, reel sektör tarafında Ticaret Bakanlığımız, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, diğer bakanlıklarımız, iş insanlarımız, hep birlikte Türkiye’ye yeni bir ekonomik sıçrama yaptırmak için çalışıyoruz”

    “Atacağımız her yeni adımla bu olumlu tablo daha iyiye gidecektir. Elbette tüm bunları serbest piyasa ekonomisi kurallarından taviz vermeden, şeffaflığı ve öngörülebilirliği artırmak suretiyle yerli ve uluslararası yatırımcıları harekete geçirerek yapacağız.”

    “Faiz sebep, enflasyon neticedir ve bunu başaracağız. İnşallah buradaki engeli aşarak enflasyonu daha da aşağı çekeceğiz. Bunun için en kısa sürede enflasyonu tek haneli rakamlara düşürmekte, ardından kademeli olarak orta vadeli hedeflerimize doğru indirmekte kararlıyız.”

    “Önümüzdeki aylarda hukuk devleti ilkesini güçlendirme, öngörülebilir, kolay erişilebilen, hızlı ve etkin işleyen yargı sistemi konusunda yeni adımlar atacağız.”

    “Yatırım ortamının iyileştirilmesi, mali piyasaların derinliğinin artırılması, kamu gelir ve harcamalarının kalitesinin yükseltilmesi, kayıt dışılığın önlenmesi, iyi yönetişim gibi alanlarda da yapısal reformların hazırlıkları içindeyiz.”

  • Dolar yeni haftada 8.20’ye kadar geriledi

    Dolar yeni haftada 8.20’ye kadar geriledi

    Dolar/TL, haftanın ilk işlem gününe düşüşle başlamasının ardından 8,1960’tan işleme başladı. Saat 11.00 itibariyle 8.30/8.31 seviyelerinden işlem görüyor.

    Geçen hafta en düşük 8,3494 en yüksek 8,5832 seviyelerini gören dolar/TL, cuma gününü önceki kapanışa göre yüzde 1,2 değer kazancıyla 8,5235’ten tamamladı.

    Yeni güne düşüşle başlayan ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın fiyat istikrarı ve iletişim konusundaki net ve sade açıklamalarının ardından 8,1840’a kadar sert gerileyen dolar/TL, saat 10.20 itibarıyla önceki kapanışın yaklaşık yüzde 4 altında 8,1960’tan işlem görmeye başladı. Dolar/TL’de hareketlilik devam ederken saat 11.00 itibariyle  8.30-8.31 seviyelerinden işlem görüyor.

    Aynı dakikalarda avro/TL yüzde 3,7 azalışla 9,7530’dan, sterlin/TL yüzde 3,5 değer kaybıyla 10,8140’tan satılıyor.

    ABD Merkez Bankası’nın (Fed) toplantısı ve başkanlık seçiminin olduğu haftayı yüzde 1,8 değer kaybıyla 92,2 seviyesinden tamamlayan dolar endeksi, şu dakikalarda yatay bir seyir izliyor. Avro/dolar paritesi yüzde 0,1 artışla 1,1880’in üzerinde dengelendi.

    Analistler, TCMB Başkanı Ağbal’ın açıklamalarının Türk lirası varlıkları olumlu etkilediğini belirtti. Bugün yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında Almanya’da dış ticaret dengesi ve Avro Bölgesi’nde yatırımcı güven endeksi verilerinin takip edileceğini kaydeden analistler, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını, ekonomik teşvikler, jeopolitik ve siyasi gelişmelere ilişkin haberlerinin piyasaların yönü üzerinde belirleyici olacağını bildirdi.

    Ağbal, banka olarak temel amaçlarının fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek olduğunu belirterek, “Fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda tüm politika araçları kararlılıkla kullanılacaktır. Para politikasında, şeffaflık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik ilkeleri çerçevesinde iletişim güçlendirilecektir.” ifadelerini kullanmıştı.

  • Merkez Bankası Başkanı’ndan ilk açıklama

    Merkez Bankası Başkanı’ndan ilk açıklama

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Naci Ağbal, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda tüm politika araçlarının kararlılıkla kullanılacağını bildirdi.

    Ağbal, yaptığı yazılı açıklamada, Merkez Bankası olarak temel amaçlarının fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek olduğunu, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda tüm politika araçlarının kararlılıkla kullanılacağını vurguladı.

    Para politikasında, şeffaflık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik ilkeleri çerçevesinde iletişimin güçlendirileceğinin altını çizen Ağbal, “19 Kasım 2020 tarihli Para Politikası Kurulu toplantısına kadar mevcut durum ve beklentiler gözden geçirilip gelişmeler de yakından takip edilerek; oluşacak veri ve değerlendirmeler ışığında gerekli politika kararları alınacaktır.” ifadelerini kullandı.

  • Vatandaşlar dolar almaktan vazgeçmiyor

    Vatandaşlar dolar almaktan vazgeçmiyor

    Türk Lirası’nın yabancı para kurları karşısında değer kaybı hız kesmeden sürüyor. Dolar kurunun her geçen gün yeni rekor kırmasına rağmen vatandaşlar dövizini satmak yerine yine döviz alıyor.

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) haftalık para ve banka istatistikleri dikkat çekici bir gerçeği ortaya çıkarıyor.

    Türkiye’de yerleşik kişilerin döviz hesaplarındaki para ölçümü tarihinin rekorunu kırdı.

    16 Ekim haftasında 218 milyar 124 milyon dolar olan döviz hesaplarındaki para, 23 Ekim haftasında 220 milyar 676 milyon dolara, 30 Ekim haftasında ise  221 milyar 38 milyon dolara çıktı.

    Söz konusu kişiler ise gerçek ve tüzel kişilerden oluşuyor.

    Bu nedenle yurtiçinde yerleşik yalnızca gerçek kişiler incelendiğinde ise tablo şu şekilde;

    16 Ekim haftasında bu kişilerin banka hesaplarında 136 milyar 39 milyon dolar varken, bu tutar 23 Ekim haftasında 137 milyar 288 milyon dolara, 30 Ekim haftasında ise bu para 137 milyar 926 milyon dolar olarak kaydedildi.

    TCMB verilerine göre 16 Ekim’de dolar kuru 7,93 TL’ydi. 30 Ekim’e gelindiğinde ise kur 8,32’ye yükseldi.

    Ancak bu süreçte dolardaki yükselmeye aldırış etmeyen vatanşlar döviz almaya devam etti.

    TCMB verilerine göre dolar 8 TL’nin üzerindeyken dahi dolar almaya devam eden yurtiçinde yerleşik gerçek ve tüzel kişiler son 2 haftada 2 milyar 914 milyon dolar değerinde döviz satın aldı.

    DÖVİZDEN VAZGEÇİLMİYOR

    Yurtiçindeki yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin banka hesaplarındaki döviz varlığının büyüklükleri haftalar itibariyle şu şekilde kaydedildi;

    • 19 Ekim 2018: 156 milyar 597 milyon dolar
    • 18 Ekim 2019: 194 milyar 263 milyon dolar
    • 16 Ekim 2020: 218 milyar 124 milyon dolar
    • 23 Ekim 2020: 220 milyar 676 milyon dolar
    • 30 Ekim 2020: 221 milyar 38 milyon dolar
  • Dolar ve Euro tüm zamanların rekorunu kırdı

    Dolar ve Euro tüm zamanların rekorunu kırdı

    ABD seçimleri öncesi dolar gelişmiş para birimleri karşısında gerileme gösterirken dolar/TL haftanın ikinci işlem gününde tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Euro/TL’de ise kritik seviye aşıldı. BIST 100 Endeksi günü bankacılık endeksi öncülüğünde yükselişle kapattı.

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın swap faizlerini yükseltmesine rağmen Dolar/TL ‘deki yükseliş devam etti. Dolar/TL haftanın ikinci işlem gününde de tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Euro/TL kuru da 10 TL’yi görerek tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı.

    Dolar/TL 8,54 üzerine çıkıp tüm zamanların en yüksek seviyesini gördükten sonra hızlı bir düşüş yaşadı ve Türk Lirası dolar karşısında artıya geçti.

    ABD seçimleri öncesinde yatırımcıların belirsizliği fiyatlamasının etkisiyle dolar gelişen ve gelişmiş ülke para birimleri karşısında değer kazanmıştı.

    ABD’de son açıklanan anketlerin ardından yatırımcılar Demokrat aday Joe Biden’ın zaferini fiyatlarken, ABD ile Çin arasındaki gerilimin son bulacağı beklentileri Asya ülkelerinin para birimlerini de destekledi.

    Bloomberg’de yer alan değerlendirmesine göre Credit Agricole Kur Stratejisti David Forrester, Joe Biden’ın olası başkanlığının ABD-Çin arasındaki gerilimin kısa vadede yükselmesi riskini azalttığını, bunun da Avustralya dolarını desteklediğini belirtti.

    BIST 100, bankacılık öncülüğünde yükselişle kapandı

    Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, yüzde 1,51 değer kazanarak günü 1.150,71 puandan tamamladı.

    BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 17,12 puan artarken, toplam işlem hacmi 22,4 milyar lira seviyesinde gerçekleşti.

    Bankacılık endeksi yüzde 3,74 ve holding endeksi yüzde 0,77 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran bankacılık, en çok kaybettiren ise yüzde 3,83 ile KOBİ Sanayi oldu.

    Gün içinde dalgalı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, bankacılık hisselerinin öncülüğünde analistlerin direnç olarak nitelendirdiği 1.155 seviyesinin üzerini test ettikten sonra 1.150 puanın üzerinde dengelendi.

    TCMB’den yeni sıkılaşma adımı

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası haftalık swap işlemlerinde kullanılan TL faizini yüzde 11,75’ten yüzde 13,25’e yükseltti. TCMB swap faizini 9 Ekim’de yüzde 10,25’ten 11,75’e yükseltmişti.

    Kararın ardından dolar/TL kuru 8,43 seviyesine kadar gerileme kaydetti.

    Enflasyon beklentiye paralel

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı verilere Ekim’de tüketici fiyat endeksi yıllık yüzde 11,89; aylık da yüzde 2,13 arttı.

    Ekonomistler Ekim ayında enflasyonun yüzde 11,90 olarak gerçekleşeceğini öngörmüştü.

    Enflasyon verisinin açıklanmasından bir gün önce Twitter hesabından açıklamalarda bulunan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, pandemi koşullarına rağmen Türkiye’de enflasyonun Şubat ayındaki seviyelerin gerisinde olduğuna dikkat çekti.

    Türkiye’nin risk primi göstergesi CDS 565 seviyesinden işlem görüyor.

  • Merkez Bankası Başkanı’ndan döviz kuru mesajı

    Merkez Bankası Başkanı’ndan döviz kuru mesajı

    Merkez Bankası yüzde 8,9 seviyesinde olan yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 12,1 seviyesine yükseltti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Uysal, döviz kuru için de “Kur seviyesi zaman zaman ekonomik temellerden uzaklaşma yaşanabilir orta vadede normalleşme göreceğiz, seviye için tahmin ve hedefimiz yok” dedi.

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Uysal, yılın son enflasyon raporunu açıkladı.

    Uysal rapor sunumuna enflasyon raporundaki değişiklikleri anlatarak girdi.

    Uysal özetle şunları söyledi;

    “Nisan ayında dip seviyesini gören küresel iktisadi faaliyet kısmi toparlanma gösteriyor. Ancak küresel faaliyet salgın öncesi dönemin altında seyrediyor. Ekonomiye yönelik belirsizlik devam ediyor.

    Emtia fiyatları salgın öncesi seviyeleri aştı.

    Genişleyici mali ve parasal duruş gelişmiş ve gelişen ülkelerde devam etti.

    Yüksek belirsizlik gelişmekte olan ülkelere fon akımını engelliyor.

    Türkiye’nin risk primi dalgalı ve yüksek seyrediyor. Türkiye’de portföy çıkışları 3. çeyrekte arttı, döviz kurunda da oynaklık yükseldi.

    3. çeyrekte iktisadi faaliyet ‘V’ tipi belirgin bir toparlama kaydetti. Toparlanma Eylül ve Ekim ayında sürüyor. 2020’de muhtemelen pozitif büyüme göreceğiz.

    Altın ithalatı dolarizasyon etkisiyle tarihi yüksek seviyelere ulaştı. Kredi politikalarının normalleşmesiyle ithalat azalacak.

    Yılın ikinci yarısındaki istihdam kaybının yarısı telafi edildi. Öncü göstergeler istihdam koşullarının iyileştiğini gösteriyor.

    Güçlü kredi ivmesi ve TL’deki değer kaybı ile Enflasyon öngörülenden yüksek seyir izledi.

    Yüksek frekanslı veriler toparlanmanın eylül ve ekim aylarında sürdüğüne işaret ediyor.

    2020 yılı sonu gıda enflasyonu tahminini yüzde 13,5’e çektik.

    Enflasyonun yıl sonunda yüzde 12,1 olarak gerçekleşeceği, 2021 sonunda yüzde 9,4’e gerileyeceği tahmin edilmektedir.

    “KURDA ORTA VADEDE NORMALLEŞME GÖRECEĞİZ”

    Merkez Bankası olarak döviz kurunun reel ya da nominal seviyesiyle ilgili bir hedefimiz yok, aşırı volatilite hassasiyetimiz var.

    Kur seviyesi zaman zaman ekonomik temellerden uzaklaşma yaşanabilir orta vadede normalleşme göreceğiz, seviye için tahmin ve hedefimiz yok.”

  • 10 maddede Dolar neden yükseliyor

    10 maddede Dolar neden yükseliyor

    Yılbaşına göre yüzde 38 değer yitiren dolar/TL’yi 8.19’un üzerine kadar taşıyan 10 önemli gelişme mevcut. Dövizdeki dalgalanmada teknik sebepleri dışında en önemli etken artan dış siyasi tansiyon.  Faiz kararı konusunda eleştirilen Merkez Bankası’nın döviz rezervinin azalmış olması ve devam eden cari açık arka planda doların yükselmesine zemin hazırlayan unsurlar arasında yer alırken başta ABD ve Avrupa ülkeleri ile yaşanan politik çatışmalar kurdaki hareketliliğin en önemli etkenleri olarak gösteriliyor.  COVID-19 salgınında gelinen nokta da ekonomiye etkileri düşünüldüğünde dolardaki artışı körükleyen maddeler arasında.

    HaberTürk yazarı Rahim Ak’ın haberine göre;

    Geçtiğimiz hafta perşembe günü Merkez Bankası’nın beklenen faiz artırımını yapmaması sonrası düştüğü 7.79 seviyesinden o günden sonra sürekli yükselen dolar/TL dün 8.19’u görerek 6 günde yüzde 5 tırmanmış oldu.

    Dolar/TL böylece yılbaşındaki 5,9489’lu seviyeye göre yüzde 38 değer kazanmış oldu. Euro’da da Türk Lirası’nı karşı benzer trend var. Ayın zamanda Türkiye’nin iki yıl vadeli hazine tahvillerinin bileşik faizinin yüzde 13.91’den yüzde 14.18’e yükseldiğini, 5 yıl vadeli kredi temerrüt takası (CDS) priminin 535 puana çıktını da hatırlatalım.

    Peki ne oluyor bugünlerde dövize?

    İLK SIRADA YAPTIRIM KORKUSU VAR

    Elbette böylesine önemli yükselişe herkes kendince bir neden bulmaya çalışıyor ancak öyle anlaşılıyor ki neden tek değil. Piyasa uzmanlarının da üzerinde birleştiği tam 10 gerekçe dövizin ateşinin yükselmesini sağlıyor diyebiliriz. Tabii ki bunlardan bazıları öncelikli. Dövizdeki dalgalanmada teknik sebepleri dışında en önemli etken artan dış siyasi tansiyon. ABD ve Avrupa ülkeleri ile yaşanan politik çatışmalar kurdaki hareketliliğin en önemli etkenleri olarak gösteriliyor. Özellikle de batılı ülkelerin ‘yaptırım’ söylemleri piyasalarda yatırımcıyı tedirgin ediyor. Son olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD’ye seslenerek CAATSA yaptırımlarıyla ilgili ‘Yaptırımın neyse geç kalma yap’ söylemi olası yaptırımlar ile ilgili yatırımcıda endişeyi artıran unsurlar arasında yer aldı. S-400 füze savunma sistemleri konusunda Türkiye-ABD geriliminin tırmanmış olması da bu kaygıyı artırdı. Diğer yandan ABD seçimlerinde Türkiye karşıtı olarak değerlendirilen Joe Biden’in Türkiye’ye yaptırımları ağırlaştırabileceğine dair beklentiler de endişeleri artırıyor. Bazı uzmanlar ise Biden’in Donald Trump’ın tersine sürpriz kararları olmayacağı için piyasalara istikrar getireceğini düşünüyor.

    SANKİ TARİH TEKERRÜR EDİYOR

    İkinci sırada Merkez Bankası’nın geçen hafta beklenen faiz indirimini yapmaması yer alıyor. Ağustos 2018’de benzer şekilde piyasa beklerken Merkez faiz artırımına gitmemişti. Bunun yanı sıra ABD ile rahip Brunson krizi vardı. Şimdi yine Merkez Bankası aynı hareketi yaparken ABD ile S-400 anlaşmazlığı ve Azerbaycan’ın topraklarını kurtarmak için yaptığı operasyona tam destek veren Türkiye’nin artan yaptırım riski piyasaları geriyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in gerekirse Türk F16’larının Azerbaycan semalarında görülebileceğine dair açıklaması Batı ile Türkiye’nin Karabağ konusundaki anlaşmazlığının uç noktaya gelmiş olduğunu ortaya koydu. Sanki 2018 Ağustos’unun kötü bir tekerrürü gibi. Diğer yandan yine çıkış noktası Azerbaycan’ın işgal edilen topraklarını kurtarmasına verilen destek olan Fransa ile olan gerginliğin Avrupa’ya yapılan ihracata kötü yansıyabileceği endişesi mevcut. Siyasetin dövizin geldiği noktaya etkisine bir örnek de Körfez ülkelerinin Türk mallarına uyguladığı boykot. Bu durumun da ihracatı olumsuz etkileyeceği düşünülüyor.

    2 AYDA 10.6 MİLYAR DOLAR ÖDEME VAR

    Şimdi gelelim ekonomik etkilere. Merkez Bankası’nın brüt döviz rezervinin son 1 yılda yüzde 42 azalma ile 81.2 milyardan 42,8 milyar dolara inmiş olması bir risk unsuru olarak görülüyor. Bunun yanında devam eden ve yapısal sorunlar nedeniyle devam etmesi beklenen cari açık arka planda doları destekleyen unsurlar olarak öne çıkıyor. Özel sektörün yurtdışı döviz borçlarından önümüzdeki 2 ayda 10 ve 1 yılda 42 milyar dolar borç ödemek zorunda olması nedeniyle döviz alımları da azımsanmayacak bir yere sahip.

    PANDEMİ EKONOMİLERİ VURUYOR

    Dövizdeki yükselmenin nedeni olarak çok ilginç bir neden daha gösteriliyor. Geçen hafta ekonomi ile ilgisi olmayan bazı köşe yazarlarının rekabetçi kur söylemi ile zayıf Türk Lirası’nın ithalatı azaltıp ihracatı destekleyeceği yönünde yazdığı yazıların hükümetin bundan sonra Türk Lirası’nı korumayacağı intibası yarattığı ve bu nedenle bazı şirket ve vatandaşların döviz alımına neden olduğu iddia ediliyor. Pandeminin giderek tüm ülkelerde ikinci dalga olarak adlandırılan yükselişi ise tüm ekonomileri ve tabii ki Türkiye’yi de olumsuz etkiliyor.

    İŞTE DÖVİZİ KÖRÜKLEYEN 10 NEDEN

    1-Merkez Bankası’nın yatırımcıların beklediği düzeyde faiz artırımı yapmamış olması.

    2- Kimi medya kuruluşlarında son dönemde artan ‘rekabetçi kur’ modeli söylemi.

    3-Artan dış siyasi tansiyon. ABD ve Avrupa ülkeleri ile yaşanan politik çatışmalar ve yaptırım söylemleri.

    4-ABD seçimlerinde Türkiye’ye ağır yaptırımlardan yana olan Joe Biden’in kazanma ihtimalinin artması.

    5-Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in gerekirse Türk F16’larının Azerbaycan semalarında görüleceğini açıklaması

    6-Fransa’ya yapılan boykot çağrısı sonrası Avrupa’ya yapılan ihracatta sıkıntı olabileceği endişesi.

    7-Körfez ülkelerinin Türk mallarını boykot etmesi nedeniyle bu ülkelere ihracatın azalması beklentisi

    8-Pandeminin giderek tüm ülkelerde ikinci dalga olarak adlandırılan yükselişi

    9-Merkez Bankası’nın geçtiğimiz 1 yılda brüt döviz rezervlerinin yüzde 47 azalmayla 42 milyar dolara inmesi. Cari açığın yapısal olarak devam etmesi nedeniyle rezervlerdeki erimenin devam edeceği beklentisi.

    10-Özel sektörün yurtdışında aldığı döviz borçlarının vadesi gele tutarının önümüzdeki 2 ayda 10.6 ve 1 yılda 42 milyar dolar olması.

  • Dolarda yeni zirve: 8,15

    Dolarda yeni zirve: 8,15

    Dolar – euro kaç TL? 27 Ekim 2020 dolar kuru en son ne kadar oldu? Bankalararası piyasada döviz kurlarında son durum.

    Dün 8 lirayı aştıktan sonra bu sabah da yükselişte olan dolar/TL 8,1510 ile tarihi zirveyi yeniledi. Kur şu dakikalarda 8,14’te seyrediyor.

    Euro/TL ise 9,61’de işlem görüyor.

    ABD seçimleri öncesinde ülkedeki destek paketine yönelik belirsizlikler ve özellikle Avrupa’da artan vaka sayılarının piyasalar üzerindeki baskısı satış getirmeye devam ediyor. ABD borsaları dün son 1 ayın en sert düşüşünü kaydederken bugün de Asya borsalarındaki düşüşler devam ediyor.

    Uzmanlar yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında ABD’de dayanıklı mal siparişleri ve tüketici güveni endeksinin takip edileceğini belirtti.

    Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın bugün Citibank tarafından düzenlenen Citibank Yatırımcı Konferansında uluslararası dev şirketlerin temsilcileriyle görüşeceğini, toplantıdan gelebilecek haberlerin de piyasaların yönü üzerinde etkili olabileceğini dile getiren uzmanlar, yeni tip koronavirüs (Covid-19) aşı çalışmaları, ABD’de teşvik paketi ve jeopolitik gelişmelere ilişkin gelişmelerin de gündemdeki yerini koruduğunu söyledi.

  • Dolarda tarihi zirve! 8’i aştı

    Dolarda tarihi zirve! 8’i aştı

    Dolar – euro kaç TL? 26 Ekim 2020 dolar kuru en son ne kadar oldu? Bankalararası piyasada döviz kurlarında son durum.

    Dolar/TL Merkez Bankası’nın beklentilerin aksine politika faizini sabit tutup onun yerine sıkılaştırmayı faiz koridorunu genişleterek yapması ardından tarihi zirvede seyrini sürdürüyor.

    Dolar/TL bu sabah 8,0670 ile tüm zamanların en yüksek düzeyine çıktı.

    Merkez Bankası’nın likidite adımları sonucunda gecelik faizler yüzde 14’lere yaklaşırken küresel piyasalardaki satış baskısı ve dünyada ve Türkiye’de artan corona virüs vakaları da piyasada takip ediliyor.

    Euro/TL de 9,50’yi aşarak yeni zirveyi gördü.

    Bu hafta üç büyük merkez bankası para kurulu toplantısı yapacak. Piyasalar, Kanada Merkez Bankası’nın ve Japonya Merkez Bankası’nın şimdilik faizleri sabit tutmasını beklerken, Avrupa Merkez Bankası’nın ise enflasyon ve büyümeye karşı temkinli duracağını bekliyor.

    İç gündemde ise bu hafta için öne çıkan önemli gelişmeler ise Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın yarın Citibank tarafından düzenlenen yatırımcı görüşmeleri ve Merkez Bankası’nın çarşamba günü gerçekleştireceği enflasyon raporu olacak.

    Analistler, aşı çalışmaları, ABD’de teşvik paketi ve jeopolitik gelişmelere ilişkin gelişmelerin piyasaların yönü üzerinde etkili olacağını ifade etti.

  • Merkez Bankası’nın faiz kararı sonrası dolarda rekor

    Merkez Bankası’nın faiz kararı sonrası dolarda rekor

    Merkez Bankası, oluşan güçlü beklentilere rağmen politika faizinde bir değişikliğe gitmedi. Sürpriz karar sonrasında döviz kurları sert bir şekilde yükselişe geçti. Son günlerde 7,80’in altını gören dolar/TL kuru, 7,95’in üzerine çıktı. Euro/TL ise 9,24’ten 9,41’i aştı.

    Merkez Bankası, bugün açıkladığı kararla politika faizini yüzde 10,25 düzeyinde serbest bıraktı. Piyasalarda oluşan faiz artışı beklentisiyle 7,80’in altına kadar çekilen dolar/TL, ilk tepki olarak 7,95’in üzerine tırmandı.

    Merkez Bankası, beklentilerin aksine politika faizini yüzde 10,25’te bıraktı.

    Yurt içinde faiz kararı öncesinde dolar/TL’nin düşüş eğilimini sürdürdüğüne dikkati çeken uzmanlar, yeni tip koronavirüs (Covid-19) aşı çalışmaları, ABD’de teşvik paketi ve jeopolitik gelişmelere ilişkin gelişmelerin de gündemdeki yerini koruduğunu söyledi.

    24 Eylül’deki son Para Politikası Kurulu toplantısında, politika faizi 200 baz puan artırılarak yüzde 8,25’ten yüzde 10,25’e yükseltilmişti.

    Saat 14:21 itibarıyla dolar/TL 7,9444’den euro/TL 9,4001’den değerleniyor.