Pembe Tek Boynuz

Etiket: domates

  • Kurutmalık domateste hasat devam ediyor

    Kurutmalık domateste hasat devam ediyor

    Malatya’da son yıllarda ihracatı ile dikkat çeken kuru domateste hasat devam ediyor. Kuluncak ilçesi Kaynarca Mahallesi’nde hasadı süren kurutmalık domatesler bir çok ülkeye ihraç edilirken, çok sayıda vatandaşa ise ekmek kapısı oluyor.
    Kentte yaklaşık 15 yıldır kurutmalık domates üretimi yaptıklarını belirten Yusuf Boyraz, “Bu seneki ekim alanımız 600-650 dönüm civarında. Diğer çiftçilerimizle beraber bin dönüm. Üründen memnunuz ama hava şartlarından dolayı geç kaldık hasat için. Günlük yaklaşık 200 kişi çalıştırıyoruz. İleride bütün Kuluncak bölgesini bu işe alıştırmayı düşünüyoruz. Hemşerilerimizi domates yetiştiriciliği için teşvik ediyoruz. Güzel bir ürün inşallah da böyle de devam eder” dedi.

    Kaynarca Mahalle Muhtarı Tahsin Boyraz ise “Mahallemizde 15 yıldır domates ekimi yapılıyor. Sektör olarak bu işin lokomotifliğini yapan arkadaşlarımız var. Onların peşinden de herkes kendi bütçesine göre ekim yapıyor. Bu sene yağıştan dolayı kurutma geç kaldı. Buna rağmen de kurutmaya yapabiliyoruz. Mahallemizde şu anda yaklaşık 400 işçi çalışıyor. 400 kişiyi istihdam ediyoruz. 200 kişiyi tek başına istihdam eden arkadaşımız da var. 20-30 kişilik grupları istihdam eden de var. Bu şekilde ekim yapmaya devam ediyoruz. Seneye inşallah bunu daha da artırarak devam edeceğiz” diye konuştu

  • İtalya ve Avrupa’ya kurutmalık domates

    İtalya ve Avrupa’ya kurutmalık domates

    Nisanda ekimi yapılan domatesler, hasat edildikten sonra ağustos ve eylül aylarında kurutulma işleminden geçiriliyor. Domatesler, kesilerek kavurucu sıcakta 10-12 gün içinde doğal olarak kuruduktan sonra makarna sosu ve pizzada kullanılmak üzere İtalya ve Avrupa ülkelerine gönderiliyor.

    Adilcevaz ilçesinde hasat edilerek kurutulmak için tarlalara serilmeye başlanan yaklaşık 4 bin ton domates, güneş altında doğal yöntemlerle kurutulduktan sonra ihraç ediliyor. Lezzeti sebebiyle çok talep gören Bitlis’in kuru domatesi dünya sofralarında da yerini almaya başladı. Özellikle Güneydoğu illerinden gelen tarım işçileri tarafından hasadı yapılan domatesler, büyük bir titizlikle ikiye kesilip tuzlandıktan sonra beyaz örtüler üzerinde kurutulmaya bırakılıyor.

    Adilcevaz’da 25 yıldır domates üretimi yapan çiftçi Cüneyt Duk, geçen yıl yaptıkları deneme üretiminin ardından bu yıl kurutmalık domates sektörüne de girmeye başladıklarını söyledi. Duk, “Yaklaşık 25 yıldır domates üreticiliği yapıyorum. Geçen yıl domates kurutma işine girdik ve 100 dönüm arazi ile başladık bu işe. Bu yıl bunu yükselterek 250 dönüm ekili alanımız mevcuttur. Kurutmuş olduğumuz bu domateslerin tamamını başta İtalya olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç ediyoruz. Bu domateslerimiz makarnada sos ve pizza yapımında kullanılıyor. İstihdama da katkımız oluyor. Bu yıl itibari ile 150 ile 200 arası tarım işçisi çalışıyor. Bu sayıyı önümüzdeki yıllarda daha da arttırarak hem işçimize hem de bölgedeki çiftçimize alternatif ürün olarak sunmayı düşünüyoruz” diye konuştu.

    Bu yıl yaklaşık 4 bin ton domates kuruttuklarını ifade eden Duk, “Sergi alanımızda yıllık 4 bin ton üretimimiz vardır. Bu 4 bin ton üretimden yaklaşık 10-12 kilodan 1 kilo domates kurusu elde ediyoruz. İlçe ekonomisine alternatif bir ürün olarak sunuyoruz. Burada genelde sofralık domates ekiliyor. Piyasası belli olmuyor günbegün değişiyor. Ama ekmiş olduğumuz bu domatesin sabit bir piyasası var. Çiftçinin piyasa düşecek mi diye herhangi bir korkusu olmuyor. Rahat bir şekilde alım garantili olarak domatesini ekip pazarlayabiliyor. Kendi ektiğimiz 250 dönümün haricinde de çifti arkadaşlarımızdan domates alıp burada kurutuyoruz” diye konuştu.

    Manisa’dan gelip kuru domatesleri alıp İtalya ve Avrupa’ya ihraç eden İsmail Mürselim de, 10 yıldır Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yapığı işi son iki yıldır Bitlis’te de yaptığını belirtti. Mürselim, çiftçilerle sözleşmeli tarım yaptıklarını ifade ederek, “Ege Bölgesinde uzun yıllardan beridir yapmış olduğumuz bu kurutulmuş domates işini Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesine 10 yıldır taşımaktayız. Daha önce Şanlıurfa, Mardin ve Diyarbakır’da yaptığımız işi iki yıldır Bitlis’in Adilcevaz ilçesinde de yapmaya başladık. Burada çiftçilerimizle sözleşmeli tarım yapıyoruz. Cüneyt Duk çiftçimizle 250 dekarla başladık. Diğer çiftçilerimizden de sözleşmeli olarak aldığımız domatesleri sergi alanında kesip kurutup ihracatını yapıyoruz” şeklinde konuştu.

     

  • Yağışlar yaradı sıcaklar ise yaktı

    Yağışlar yaradı sıcaklar ise yaktı

    Eskişehir’de olgunlaşan domateslerin hasadına başlanıldı. Aşırı sıcaklara rağmen devam eden çiftçilerin zorlu mesaisi gün boyu devam ediyor. Yağışların verimi arttırdığı sezonda aşırı sıcaklar domates fidelerinin yapraklarını yakıyor. Yanan yapraklar sonrası ürün veriminin de yüzde 30’u olumuz yönde etkilendi. Sıcaklıkların etkilerine rağmen üreticiler dönümden 5 ila 13 ton arasında verim alıyor. Hasadı devam eden domatesin tarladan kilogram fiyatı 4 lira 30 kuruş ile 6 lira 52 kuruş arasında değişiyor.

    “Yüzde20 ila yüzde 30 arasında bir kaybımız oluyor”

    Eskişehir’de çiftçilik yapan Kenan Kızılay, domateste verimin aslında iyi olduğunu, fakat aşırı sıcakların elde edilen domates orasının yüzde 30 civarında düşürdüğünü belirtti. Hasat hakkında konuşan Kızılay, “Tek tük başladık, tam anlamıyla verme girmedi ama biz de şaşırdık, aşırı sıcaklar var. Sıcaklardan yana bir derdimiz var domateslerin yüzde 20’si yanıyor. Güneş yakıyor, yapraklarını döküyor, domatesi de yakıyor.

    Yüzde20 ila yüzde 30 arasında bir kaybımız oluyor. Yani bu yıl biraz zor geçti sıcakta zaten çalışılmıyor, işçi de iş yapamıyor, bu yönden bir problemimiz var. İşçi çalıştırıyoruz ama sıkıntımız bu yıl biraz daha fazla, mesela su yok, barajlarda su bitti. Kuyulardan su çekiyoruz, bu sefer sular çekiliyor, jeneratörü çalıştırsak da saatte 8 litre mazot yakıyor. Günde 10 saat çalışsa günlük 80 ila 100 litre mazot yakıyor. Verimimiz iyi, domatesi iyi bakarsan iyi olur, bir de yerini denk getirmen gerekiyor” dedi.

    “Dönünden 5 ila 13 ton arası verim alınır”

    Verim hakkında da konuşan Kenan Kızılay şöyle devam etti;
    “Domates yerine yeniden domates ekilmiyor, yani toprağın dinlenmesi gerekiyor. En az 3-4 sene aynı toprağın domates görmemesi gerekiyor. Domates için ham toprak gereklidir. Domatesin çeşidine göre bir dönümden 5 ila 13 ton arası verim alınır, mesela ben kendi tarlamla 7-8 ton verim bekliyorum. Şu anda fiyatlar düşük, başlarda sera malları iyi para ediyordu ama oturak domatesler düşüşe geçti. Oturak domatesler esas alarak sosluk, salçalık, yemeklik ve salçalık gibi her şeyde kullanılıyor ama sera domatesler salçalık ve yemeklik olmuyor. Şu anda tarlada 23 kiloluk kasa domatesine göre 100 ila 150 TL arasında değişiyor.”

  • Bu yılın hedefi 1,8 kilogramlık domates

    Bu yılın hedefi 1,8 kilogramlık domates

    Bilecik’in Pazaryeri ilçesine bağlı Gümüşdere Köyü’nde tarlasına kendi imkanlarıyla hobi amaçlı 300 metrekare sera kuran Mesut Kolay, Bulgaristan’dan 9 yıl önce getirdiği ata tohumlarıyla organik sebze yetiştiriyor. Serasında domates, patlıcan, salatalık, kabak, biber yetiştiren Mesut Kolay yetiştirdiği sebzelerin tohumlarından her yıl yeni fideler üretirken, serasında ve tarlasında hiçbir zaman suni gübre kullanmadığını sebzelerinde doğal hayvan gübresi kullandığını belirtti.

    Kolay, “9 yıl önce Bulgaristan’dan ‘Bulgar Domatesi’ cinsi ata tohumları seramıza dikkat. Bunların özelliği yetişince büyük olması. Geçen yıl 1 kilo 500 gramlık domates yetiştirdim. Bu yıl nasip olursa 1 kilo 700 gram hedefim. Bunun yanında salatalık ve biberler var. Salatalık fidelerinde bir tanesinde 50’ye yakın mahsul çıkıyor. Burada koyun gübresi kullanıyorum ve her şey organik” dedi.

    Ürettiği sebzeleri kendi ihtiyacı için kullanan ve komşularıyla paylaşan Kolay, köylerinde hava şartları dolayısıyla çok zirai don ile karşılaşıldığını ve sebzelerinin yandığını bu nedenle tarlasına sera kurduğunu söyledi.

  • Elazığ domatesi dünya sofralarını renklendiriyor

    Elazığ domatesi dünya sofralarını renklendiriyor

    Şanlıurfa’dan Elazığ’ın Alatarla köyüne akrabalarını ziyaret gelen Mehmet Salih Kıran, burada ekim alanının boş olduğunu fark etti. Geçen sene tarlaları kiralayarak ilk defa ekim yapan Kıran, bu sene alanı artırarak 3 bine çıkardı. 600 kişiye istihdam sağlayan tarlada hasat başladı. İşçiler tarafından toplanan domatesler, ilk olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesine gönderiliyor. İç piyasa bittikten sonra ardından toplanan domatesler ikiye bölünerek güneş altında kurutulmaya bırakılacak.

    Kurutulan domatesler ise ABD, Almanya, İspanya ve İngiltere başta olmak birçok ülkeye ihraç edilecek. Tarlaların ucu bucağı gözükmezken, işçi sayısının önümüzdeki hafta bin 200’e çıkacağı öğrenildi. Geçen seneye göre verimin iyi olduğu öğrenilirken bu sene ortalama 25 bin ton rekolte beklendiği bildirildi.


    Ortalama 3 bin dönüm alana domates ektiklerini belirten Mehmet Salih Kıran, “Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesine dağıtıyoruz. Ardından kurutmaya geçeceğiz. Kuruttuktan sonra yurtdışına ihracat ediyoruz. Amerika, Almanya, İspanya ve İngiltere olmak üzere her yere gidiyor. Geçen sene yeniydik, iklimi bilmiyorduk az ekmiştik. Verim az aldık. Bu sene iklime alıştık. Bayağı bir verim bekliyoruz. Şu anda yoğun bir tempodayız. 12. aya kadar devam edeceğiz. Yağışlar etkili oldu ürünümüz biraz geç çıktı. Ama verim bu sene gayet iyi. Elazığ domatesi şu anda dünyanın sofrasını renklendiriyor. Bu yıl 20 bin ton rekolte bekliyoruz. Ortalama buradan 25 bin ton rekolte bekliyoruz. İnşallah 30 bin tona varırsa daha güzel olur. Barajdan su içiyoruz. Suyumu ve yolumuz yok. Çoğu büyük kamyonlar geri dönüyor. Valimiz bir görse şu anda burada 600 kişi çalışıyor. Bir hafta sonra bin 200 kişiye çıkacak” dedi.

  • 40 derecede domates hasadı

    40 derecede domates hasadı

    Çiftçi ve tarım işçileri Karaağaç Mahallesindeki verimli arazilerde yaklaşık 40 dereceyi bulan sıcaklık altında çalışıyor. Kavurucu sıcakta çalışmak zorunda kalan çiftçiler ve tarım işçileri güneşten korunmak için sabahın erken saatlerinden itibaren iş başı yapıyor. Sabah gündoğumu serinliğinde mesaiye başlayan mevsimlik işçiler günün en sıcak olduğu öğle vaktine kadar çalışıyor. Sıcakların etkisini artırması nedeniyle çalışmaya bir müddet ara veren çiftçiler, dinlendikten sonra kavurucu sıcaklar altında çalışmaya devam ediyor. Aşırı sıcaklarından korunmak için suni tedbirler aldıklarını dile getiren üreticiler, bazen öğle sıcaklığında bile tarlada çalışmak zorunda kaldıklarını aktardı.

    “Verim çok iyi”

    Domates ekimi yapan üreticilerden Mevlüt Doğan, bu sene hasadı yapılan domateslerin veriminden memnun olduklarını belirterek, “Lüleburgaz Babaeski ve İstanbul a kadar birçok bölgeye ürünümüzü satıyoruz. Verim çok iyi, güneş yanığı ve pastan da koruyunca verim daha da iyi oluyor. Bu kadar uğraş sonrası hal pazarına gönderdiğimiz domatesler 15 TL’den satıyoruz. Aynı domatesleri marketlerde ise daha uygun fiyata verebiliyoruz” dedi.

    “40-45 derece hava sıcaklığı altında çalışıyoruz”

    Kavurucu sıcaklıklar altında çalışmanın işlerini daha da zorlaştırdığını aktaran Mehmet Ali Demir, “Hava sıcaklığı şu anda 40-45 derece civarında, ama bu işi yapmak zorundayız. Yapabileceğimiz tek iş şu anda budur. Gençler çalışmaya gelmiyor ama biz çalışmak zorundayız. Bu işte de herhangi bir fayda görmediğimizden ne yapacağımızı bilemiyoruz. Keşke bu işte istediğimiz kazancı alabilseydik. Kazanmadığımız için çok büyük bir sıkıntı yaşıyoruz” diye konuştu.

    Çalışmaya gelen Perihan Boztepe ise, “Sıcaklarda çalışmak zorundayız, sıcaklar bize fayda etmiyor. Artık bünyemiz alıştı. Her yıl buraya çalışmaya geliyoruz. Sabah erken saatlerde geliyoruz. Çok sıcak olunca öğle arası mola verip saat 4 e kadar çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
    Diğer tarım işçileri de sıcak havanın işlerinin zorlaştırdığını ifade etti.

  • 151 yıllık ata tohumları

    151 yıllık ata tohumları

    Ordu’da Permakültür Eğitmeni Murat Yılmaz ile Hüseyin Duman, Altınordu ilçesinde oluşturdukları yaklaşık 500 metrekarelik alanda ağırlıklı olarak domates üretmeye başladı. İkili, ata tohumları kullanarak kendileri için ürettikleri domatesleri de tekrardan tohuma dönüştürerek, gelecek kuşaklara aktarmaya devam ediyor.
    Aralarında 151 yıllık geçmişi olan tohumu da kullanan Yılmaz ve Duman, oluşturdukları bahçede 82 farklı çeşit domatesin yanı sıra az miktarda farklı sebzelerin de üretimini yapıyor, tohumlarını ücretsiz bir şekilde üreticilere gönderdiklerini belirtiyor.

    “Permakültür sistemi ile ata tohumlarını kullanıyoruz”

    Murat Yılmaz doğaya, çevreye ve suya saygılı ekolojik üretim yöntemleri ile verim hırsına odaklanmadan yapılan bir üretim yöntemini sürdürmeye çalıştıklarını kaydeden Yılmaz, “Bu üretim yönteminde atalarımızdan ve dedelerimizden bizlere miras kalan tohumları kullanıyoruz. Yaklaşık 500 metrekare bir alan içerisinde domates üzerine yoğunlaştık. Satın adlığımız domateslerde atalarımızdan kalan lezzeti bulamadığımız için bu yönde yoğunlaştık. Bunun dışında toprağın doğrudan güneş ve yağmurdan etkilenmesi önlemek için kurduğumuz sebze yatakları ile hem topraktaki nemi korumuş oluyoruz hem de toprağın doğrudan su ve güneşten etkilenmesinin önüne geçiyoruz” dedi.

    “Ticari bir kaygımız bulunmuyor”

    Sentetik gübre ve ilaç kullanılmayan alanda üretilen tohumları üreticilere bedelsiz olarak gönderdiklerini ifade eden Yılmaz, “Alan içerisinde yapmış olduğumuz üretimleri tamamen kendi ailemiz ve yakınlarımız için üretiyoruz. Asıl amacımız zaten tohum üretmek ve burası gibi farklı arazilerde de üretim yerlerimiz var. Bu noktada ticari bir kaygımız da bulunmuyor” ifadelerine yer verdi.

    “82 çeşit domates var”

    Permakültür Eğitmeni ve Tasarımcısı Hüseyin Duman, ata tohumları ile yaptıkları üretimde çok çeşitliliğe önem verdiklerini belirtti. Duman, “Bu alanda 82 çeşit domatesimiz var. 30 çeşit fasulye, 3 çeşit salatalık ve 7 çeşit biber var. Bu alanda özellikle suni gübre ve ilaç kullanmadığımız için kardeş bitki sistemi ve tuzak bitki sistemleri uyguluyoruz. Kendi gübremizi ve kendi ilcalarımızı da kendimiz elde ediyoruz. Bitkileri su içerisinde fermente ederek, gübre ve ilaç olarak kullanıyoruz. Yani her şeyi doğal ortamda doğal olarak yapmış oluyoruz. Bu ürünlerin birçoğunu kendimiz tüketiyoruz, ikram diyoruz satış maksadıyla kullanmıyoruz” şeklinde konuştu.

    “151 yıllık geçmişe sahip domates tohumu elimizde mevcut”

    Geçmişi 151 yıl öncesine dayanan domateslerin tohumları ile de üretim yaptıklarını ifade den Duman, şunları söyledi:
    “Bursa’dan gelen 151 yıllık bir tohum var, doğruluğu da kanıtlanmış, aynı zamanda kendimizin hem kırmızı, hem de pembe olmak üzere 50 yıla yakın geçmişi olan tohumlarımız var. Tamamen doğal ve atalardan gelme olan tohumları kullanıyoruz.”

  • 300 yıllık Elmalı gelinliği defileye çıktı

    300 yıllık Elmalı gelinliği defileye çıktı

    Antalya Olgunlaşma Enstitüsü tarafından özenle planlanan Yörük Defilesi, festival katılımcılarına tarihi bir yolculuk yaşattı. Geleneksel kıyafetlerin zarafeti ve zenginliğiyle dolu olan defile, izleyicilere görsel bir şölen sundu. Elmalı’nın tarih kokan atmosferinde sergilenen defile, festivalin en ilgi çeken etkinliklerinden biri oldu.

    Yörük Defilesi’nin yanı sıra bindallı, Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait kıyafetlerin de sergilendiği etkinlik, festival alanını renklendirdi. Tarihi kıyafetler, geçmişten günümüze uzanan bir zaman yolculuğuna çıkararak ziyaretçilerin beğenisini kazandı.

    Defilenin, bir başka özel unsurunu ise 300 yıllık Elmalı gelinliği oluşturdu. Elmalı’nın tarihi geleneğini yansıtan bu nadide gelinlik, festival alanında büyük bir ilgi gördü. Geçmişin güzelliklerini günümüze taşıyan bu özel kıyafet, festival katılımcılarına duygusal anlar yaşattı.
    Geleneksel kıyafetlerin ve tarihi zenginliklerin sergilendiği bu anlamlı etkinlik, bölge halkı ve festival ziyaretçileri arasında unutulmaz bir iz bıraktı.

  • Domates festivali renkli görüntülere sahne oldu

    Domates festivali renkli görüntülere sahne oldu

    Sabah saatlerinde Elmalı merkezde protokol ve çok sayıda vatandaşın katılımıyla düzenlenen kortej yürüyüşüyle başlayan festival, daha sonra asıl yer olan Eskihisar’a taşındı. Festival alanına mehteran takımının eşliğinde ve vatandaşların coşkulu alkışlarıyla giriş yapıldı. Duaların edilmesinin ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla birlikte festival başlamış oldu. Festivalin açılış konuşmasını yapan protokol üyeleri, festivalin amacını ve Elmalı’nın tarımsal potansiyelini vurgulayarak, bu etkinliğin gelecek yıllarda da geleneksel hale gelmesi için çaba sarf edeceklerini belirtti.
    Milletvekili Atay Uslu, “Elmalı Eskihisar Köyü Domates Festivali”nin Elmalı bölgesinin tarımsal ürünlerini tanıtmak ve yöreye özgü değerleri korumak adına önemli bir platform olduğunu ifade ederek, böyle bir organizasyonun düzenlenmesine katkı sağlayan herkese teşekkür etti. Uslu, festivalin sosyal ve kültürel etkinliklerle birleştirilerek bölgeye renk kattığını vurgulayarak, halkın bu tür etkinliklere olan ilgisinden memnuniyet duyduklarını dile getirdi.

    Elmalı Kaymakamı Faruk Erdem ise yaptığı konuşmada, fuar tadında bir organizasyon düzenledik. Kadim şehir Elmalımızın tarihiyle kültürüyle şanına yakışır bir festival olacak. Bildiğiniz gibi Elmalımız yayla seracılığında bölgede bir numara. Bugün 14 bin 200 dekar kurulu sera alana sahibiz. Bu düşünceyle üreticilerimize yönelik fuar tarzında bir organizasyona imza atmış oluyoruz” diye konuştu.
    Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk ise “Belediye olarak her zaman tarımın ve üretimin yanında olduk. Tüm talepleri yerine getirmeye çalıştık. Festival, Elmalı’nın zengin tarımsal mirasını, kültürel değerlerini ulusal ve uluslararası alanda tanıtma fırsatı sunuyor” diyerek herkesi festivale katılmaya ve bu güzellikleri keşfetmeye davet etti.

    İl Tarım ve Orman Müdürü Gökhan Karaca da yaptığı konuşmada Antalya’nın tarımın başkenti olduğunu ve bu özelliğiyle gurur vesilesi olduğunu belirtti. Karaca, “Yaklaşık 360 bin hektar tarım arazimiz var. Ülkemizdeki domatesin yüzde 20’si kentimizden karşılanıyor. Örtü altı domates üretiminde kuraklığa bağlı sorunlar oluşmaya başladı. Bunlara önlem olarak suya göre tarım uygulaması devreye sokuldu ancak çiftçilerimiz bu konuda il ve ilçe müdürlüklerinden bilgi almalı ve şuurlanmalıdır” dedi.

    Protokolün son konuşmacısı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Dilek Boğatimur ise tüm paydaşlarla bir ay boyunca gece gündüz çalıştıklarını ve başardıklarını belirterek, “Elmalı ilçemizdeki tüm ürünlerin tanıtımı amacıyla böyle bir organizasyona imza attık ve görünen o ki; bunu da başardık. Tüm vatandaşlarımıza ve paydaşlarımıza teşekkür ediyorum. Festivalimiz, küçük başlangıçların ilk çekirdeği olarak görülebilir. Bu çekirdek filizlenecek ve giderek büyüyecek. Bölgenin tarımsal potansiyeli ve ürün çeşitliliği çok büyük avantaj. Yöreye özgü tarımsal ürünlerin korunması ve gelecek nesillere aktarılması için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.

    Festivalin ilk gününde, milletvekilleri ve protokol üyeleri festival stantlarını gezerek, yöreye özgü lezzetleri tadarken, Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’nün standında yer alan yöresel kıyafetleri ve ürünleri inceledi. Folklor gösterileri, domates yeme yarışması ve çiftçi aileler bilgi yarışması gibi etkinlikler katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü. Özellikle Elmalı yöresine ait motiflerle süslenen kıyafetlerin ve 300 yıllık Elmalı Gelinliği’nin sergilendiği Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’nün düzenlediği “Yörük Defilesi”, organizasyonun en büyülü anlarından birini oluşturdu. Festivalin ilk günü, Yeşilçam’ın usta sanatçıları ve Hababam Sınıfı oyuncularının yaptığı gösteri ve Sanatçı Hüseyin Kağıt’ın muhteşem konseriyle sona erdi.
    Açılış törenine, AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, Elmalı Kaymakamı Faruk Erdem, Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk, İl Tarım ve Orman Müdürü Gökhan Karaca, İlçe Tarım ve Orman Müdürü Dilek Boğatimur, Antalya Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Emine Erkal ve çok sayıda vatandaş katıldı.

  • Efeler’in domateslerin hasat ediliyor

    Efeler’in domateslerin hasat ediliyor

    Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay, tarımsal üretimi desteklemek ve teşvik etmek için ilçenin bereketli topraklarında üretime devam ediyor. Şevketibostan, enginar, kuşkonmaz, kekik, ekmeklik buğday, karakılçık buğdayı ve daha birçok tarımsal ürünü yetiştiren Efeler Belediyesi, Işıklı Mahallesi’ndeki 7 dönümlük domates tarlasından ilk mahsulü aldı. Nisan ayında domates tohumlarını toprakla buluşturan işçiler, sepetlerini Yüzde 100 Kadın Emeği Tarımsal Ürün Fabrikası’nda işlenecek domateslerle doldurdu.

    Hasat edilen domatesler, Efeler Belediyesi’nin tarım arazilerinde yetiştirilen diğer ürünler gibi belediyenin Yüzde 100 Kadın Emeği Tarımsal Ürün Fabrikası’nda işlenecek ve Efe Bakkal raflarında vatandaşların tüketimine sunulacak.

    Efeler halkına daha rahat bir yaşam sunmak için tarımsal çalışmalara önem verdiklerini söyleyen Başkan Atay, “Efeler halkımız için güvenli, sağlıklı ve uygun fiyatlı gıdayı sağlamayı görev biliyoruz. Halkımıza ve Efelerimizin bereketli topraklarına olan borcumuzu ödemek için tarımsal çalışmalarımız devam edecek” diye konuştu.