Etiket: döndü

  • Havalar soğudu, tonlarca sebze dondu

    Havalar soğudu, tonlarca sebze dondu

    Van’da son günlerde etkili olan dondurucu soğuklar nedeniyle tonlarca sebze tarlada dondu. Türkiye genelinde etkili olan soğuk hava dalgası, Van’da da hayatı olumsuz etkiledi. Hayatın her alanını olumsuz etkileyen soğuk hava, Gevaş ilçesinde hasadı beklenen tonlarca ürünün donmasına neden oldu. Gevaş’ta 13 yıldır üretim yaptığını ifade eden Necmettin Yavuz isimli çiftçi, ilk defa bu aylarda böyle bir soğuk havaya rastladığını söyledi.

    Özellikle iki gün önce gece saatlerinde etkili olan don ve kar yağışı nedeniyle sebzelerin olumsuz etkilendiğini belirten Yavuz, tonlarca ürünün tarlada donduğunu söyledi. Her yıl domatesten bibere, patlıcandan kavuna, lahanadan salatalığa kadar onlarca sebze çeşidini ektiğini vurgulayan Yavuz, “İki gece önce sabaha karşı bir don oldu ve her taraf beyazladı. Yaklaşık 400 tona yakın domates, biber ve patlıcanı soğuk vurdu. Biz çiftçiler çok mağdur durumdayız. Sadece ben değil, Gürpınar’daki arkadaşların da zararı çok” dedi.

    “Bu memlekette iş var ama çalışan yok”
    Yaşanan sıkıntının büyük nedenlerinden birinin de işçi bulamamaları olduğuna dikkat çeken Yavuz, “Sınırdan gelip Konya, Adana ve Mersin’de çalışan Afganlar var ama burada çalışmalarına izin verilmiyor. Burada eğer 10 işçimiz olsaydı ve ben domatesi toplayabilseydim benim bu kadar zararım olmazdı. Bir Afgan çalıştırdığımız zaman bize ceza kesiyorlar. Biz gelsin hırsızlık yapsın demiyoruz. Gelsinler, tarlada çalışsın, çobanlık yapsın. Çünkü biz üretici olarak işçi bulamıyoruz.

    İşçi bulsak bu kadar sıkıntı yaşamayız. Bu memlekette iş var ama çalışan yok. Günlük 70 kişi çalıştıran biriyim. 7 ay benim yanımda iş var ama kimse gelip çalışmıyor. Eğer devlet büyüklerimiz bu sektöre el atmasa tarım bitecek. Tarım bittiği zaman bir ülkenin bitişidir. Bugün ben bu memlekette üreticilik yapmasam, Van halkı yazın ortasında bile domatesi 50 TL’den, biberi 70 TL’den alacak. Bu bölgede geçen gün don vurdu marketlerde domates, biber, patlıcan fiyat buldu. Ben burada biberi 25’e verirken marketlerde biber 70 TL oldu. Bu nedenle tarımı ayakta tutmamız lazım. Bir ülkede tarım ve hayvancılık olmasa o memleket bitmiştir” ifadelerini kullandı.

    Gevaş’ta daha önce 12 üretici varken şu anda sadece kendisinin kaldığını belirten Yavuz, “Burada eskiden 12 üretici varken sadece ben kalmışım. Elimde bin 300 dönümlük arazi var ama iki gün önce don vurdu ve beni bitirdi. Benimde ayakta duracak halim kalmadı. Şu an mazotçuya, işçiye, esnafa borçluyum. Hangisini ödeyeceğim? Devlet büyükleri üreticiye, çiftçiye el atsınlar. Allah rızası için onlara bir baksınlar” şeklinde konuştu.

  • Filenin Sultanları, Türkiye’ye döndü

    Filenin Sultanları, Türkiye’ye döndü

    A Milli Kadın Voleybol Takımı, Japonya’nın başkenti Tokyo’da düzenlenen 2024 Paris Olimpiyat Elemeleri’ni namağlup şekilde tamamlayarak olimpiyat bileti aldı. Filenin Sultanları, sezonun son turnuvası 2024 Paris Olimpiyat Oyunları Elemeleri B Grubu’nda ev sahibi Japonya, Brezilya, Belçika, Bulgaristan, Porto Riko, Arjantin ve Peru’yla mücadele etti. Grupta Porto Riko’yu 3-0, Bulgaristan’ı 3-0, Peru’yu 3-1, Arjantin’i 3-1, Brezilya’yı 3-0, Japonya’yı 3-1 ve Belçika’yı 3-0 yenerek 7’de 7 yapan Milli Takım, organizasyonu 21 puanla yenilgisiz lider tamamlayarak, 2024 Paris Olimpiyat Oyunları’na katılma hakkı elde etti.

    A Milli Kadın Voleybol Takımı, organizasyonun ardından bugün Türkiye’ye döndü. Japonya’dan kalkan uçakla İstanbul Havalimanı’na gelen millileri, havalimanında İstanbul Valisi Davut Gül ve çok sayıda taraftar karşıladı. Filenin Sultanları’nı havalimanında karşılayanlar arasında Arnavutköy Belediyesi’nin voleybolcuları da yer aldı.

    Davut Gül: “Ülkece çok mutluyuz”

    Havalimanı çıkışında açıklamalarda bulunan İstanbul Valisi Davut Gül, Milli Takım’ın başarılarından ötürü gurur duyduklarını söyledi. Ülkece çok mutlu olduklarını dile getiren Vali Gül, “Filenin sultanlarını karşıladık. Ülkece çok mutluyuz. İstanbul olarak da çok mutluyuz. Başkanımıza, hocalarımıza ve oyuncularımıza bize bu gururu yaşattıkları için tek tek teşekkür ediyoruz. İyi ki varlar” dedi.

    Mehmet Akif Üstündağ: “Artık hedefimiz olimpiyatta madalya almak”

    Hedeflerinin olimpiyatlarda altın madalya kazanmak olduğunu vurgulayan Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ da, “Filenin Sultanları, belki de dünyada örneği olmayan bir şekilde 1 yılda 3 şampiyonluk elde etti. Bu çok büyük bir gurur. Bu başarıda emeği olan herkese çok teşekkür ediyorum. Uzun bir maratondu. 4 aydır evlerinden ve memleketlerinden uzakta yılmadan mücadele ettiler ve bizim gururumuz oldular. Artık hedefimiz olimpiyatta madalya almak. Türk sporunda bir ilki gerçekleştireceğiz inşallah. Bunu başaracak güçteyiz” diye konuştu.

    Danielle Santarelli: “Bu oyuncularla ve ekiple gurur duyuyorum”

    Bu yaz hedeflerine ulaştıklarını belirten A Milli Kadın Voleybol Takımı Başantrenörü Danielle Santarelli ise, “Bu yaz için gerçekten çok mutluyum. Hedefimize ulaştık. Harika bir yaz geçirdik. Bu oyuncularla ve ekiple gurur duyuyorum. Çok yorgunuz ve dinlenecek çok az zamanımız var ama gösterdiğimiz başarıdan dolayı da çok mutluyum” ifadelerini kullandı.

    Eda Erdem: “Ülke olarak hepimizin onur duyduğu başarılar gerçekleştirdik”

    Takım arkadaşlarına teşekkür eden takım kaptanı Eda Erdem Dündar, “Bu yazın üçüncü ve en önemli turnuvası olan Olimpiyat Elemeleri’nden sonra tekrar bir aradayız. Hedeflerimize ulaşmış durumdayız ve bundan dolayı çok mutlu ve huzurluyuz. Ülke olarak hepimizin onur duyduğu başarılar gerçekleştirdik. Takım arkadaşlarıma, teknik ekibe ve federasyonumuza çok teşekkür ediyorum. Her bir birey bu yazı unutulmaz kıldı. Bundan sonra hedeflerimizi daha yukarı çıkartıyoruz. Çok güzel bir yaz geçirdik ve önümüzdeki yazı da sabırsızlıkla bekliyoruz. Artık hedef çok daha yüksek. Artık madalyanın rengi ne olacak onu konuşuyoruz. Bu başarı, sıkı çalışma ve disiplin sayesinde gerçekleşti. Takım arkadaşlarımla beraber çalışmak benim için büyük bir keyifti. Filenin Sultanları olarak gerçekleştirdiğimiz başarılar tarihe altın harflerle yazılacak başarılar. Önce Milletler Ligi’ndeki başarımız, sonra Avrupa Şampiyonası ve en son elemelerde mağlup olmadan bitiren tek takım olduk. Bu başarı çalışma azmi ve disiplin sayesinde gerçekleşti. Hocamız ilk geldiğinde en iyi yazımız olacağını söylemişti. Hocamıza bu başarılara bizi inandırdığı için teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

    Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un, kendisinin heykelinin dikileceğini açıklaması ile ilgili Kaptan Eda, “Kulübümüzün efsaneleri arasında anılmak ve heykelimin yapılması benim için gurur kaynağı. Başkanımız konuşurken heyecanla ve mutlulukla dinledim. Kulübümüzü efsaneleri arasında yer almak paha biçilemez. Kendimi bu sayede ölümsüzleştirdi. Taraftarımıza ve başkanımıza teşekkür ediyorum” dedi.

    Takımıyla gurur duyduğunu söyleyen Hande Baladın, “Üçüncü kez şampiyon olduk bu yaz. Yazın başından beri çok büyük emekler verdik. Bu kadar sevgi görmek bizi çok mutlu etti. Bu takımla ve kendimle çok gurur duyuyorum. Herkese destekleri için çok teşekkür ediyoruz. Bu takım her şeyin en iyisini hak ediyor” ifadelerini kullandı.

    Milli oyuncu Gizem Örge de, “Gerçekten çok gururluyuz. Rüya gibi bir yazdı, biz bunu gerçeğe dönüştürdük. Milletler Ligi’ne başladığımızdan beri bu başarının sinyallerini veriyorduk. Halkımızın bize inandığı gibi üç kupayla ülkemize döndüğümüz için çok mutluyuz. Hedefimiz 2024 Paris Olimpiyatları artık” diye konuştu.

    Türk halkına desteklerinden ötürü teşekkür eden Aslı Kalaç, “Bizim için altın yaz diyebiliriz. Bütün turnuvalardan kupayla, altın madalyayla ayrıldık. Çok mutluyuz, bizi destekleyen, bizimle hop oturup, hop kalkan tüm Türk halkına çok teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

    Mutlu olduklarını aktaran Simge Aköz ise, “Hepimiz çok mutluyuz. Alnımızın akıyla bitirdiğimiz bir sezon oldu. Daha güzel başarılara inşallah. Olimpiyatlarda altın madalyayla dönmek neden olmasın? Artık çitayı çok yükselttik. Bence bunu da Türkiye’ye borçluyuz. Aldığımız o madalyalar her şeye değer. Çok büyük bir istikrar gerçekten” açıklamasını yaptı.

  • Okaliptüs ağaçları ‘ilanı aşk tahtası’na döndü

    Okaliptüs ağaçları ‘ilanı aşk tahtası’na döndü

    86 yıl önce bataklık olan ve sivrisinek nedeniyle köyde sıtma hastalığından ölümlerin önüne geçilmesi ve bataklığın kurutulması için dönemin valisi Recai Güreli tarafından yurt dışından getirilen okaliptüs ağaçları yerli ve yabancı aşıkların ağacın gövdesine kesici aletler ile yazı yazması nedeniyle kuruma tehlikesi ile karşı karşıya kalırken, ağaçların gövdesi ilanı aşk tahtasına döndü.

    Uzun yıllar Marmaris karayolu olarak ulaşımın sağlandığı Akçapınar girişindeki ağaçlı yolun yanına yeni yol yapılmasından sonra yaklaşık 2 kilometre uzunluğundaki okaliptüs ağaçları ile kaplı yol turizme hizmet vermeye başladı. 86 yıllık ağaçlar koruma altına alınırken, ağaçların oluşturduğu görsellik sonrası bölgeye yerli ve yabancı turlar düzenlenmeye başlandı.

    Özellikle yaz aylarında Türkiye’nin birçok ilinden Marmaris, Fethiye, Bodrum gibi Muğla’nın turistik ilçelerine tur otobüsleri ile gelen vatandaşlar okaliptüs ağaçlarının bulunduğu yolda hatıra fotoğrafı çektiriyor.

    Boyları 45-60 metre arasında değişen sağlı sollu yaklaşık bin 200 okaliptüs ağacının bulunduğu ‘aşıklar yolu’ günün her saati ziyaretçi buluyor. Özel turların dışında Fethiye ve Marmaris’e tatil gelen vatandaşlar da özel araçları ile ağaçlı yola girerek burada hatıra fotoğrafı çektiriyor.
    Antalya’dan Muğla’ya tatile gelen Esra ve Elif kardeşler, “Görsel olarak böyle bir şey beklemiyordum. Gerçekten anlamlı ve etkileyen bir tarafı var. Yazılan yazılara ise ağaçlara zarar vermekten başka bir anlam veremedim” derken, kardeşi Elif de, “Çok beğendim. Öncelikle çok serin. Antalya’nın neminden kaçtık geldik. Burası daha güzel geldi. Esiyor en azından. Antalya hiç esmiyor. Evet, burada insanların fotoğraf çekilmesi güzel ama ağaçlara zarar vermiş durumdalar. Gençler ağaçlara isimlerini kazımışlar. Aşklarını kendileri de ifade edebilirler. Ağaçlara zarar vermesinler bence” dedi.

    Eskişehir’den tatile Marmaris’e tatile gelen Ali Kahraman, “Marmaris’in tüm güzelliklerini gördük. Koyları gördük. O kadar bir güzellik ki yani bu vatanımızın kıymetini bilmemiz gerekiyor. Bunun farkına vardık. Yanan ormanlar bizi çok üzdü. Burası bataklıkmış daha önce. Bataklık olduğu için bu okaliptüs ağaçlarını şu an ismini hatırlayamadığım bilim adamı sanırım yurt dışından getirmiş. Bu okaliptüs ağaçları buranın suyunu çekip, komple bataklığı kurutmuş. O zaman da sivrisinek çok fazla oluyormuş burada. Sivrisinek olduğu için büyük hastalıklar oluşmuş. Bu hastalıklar sonrası burayı kuruttuktan sonra burası gerçekten çok güzel ağaçlık ve mesire yeri olmuş. Ancak burayı gezerken görüyoruz ki, sağda, solda çöp ve hiç dikkat etmemiş vatandaşlarımız. Bu güzelliklerimizi korumamız gerekiyor. Ağaç üzerindeki yazılar da gerçekten bizi üzen şeyler. Bizim kültürümüzde yeşili korumak vardır. Böyle zarar verildiğini gördükçe ağaçlarımıza veya çöpleri gördükçe üzülüyoruz. Daha koruyup, kollamamız gerekir diye düşünüyorum” diye konuştu.

    Ağaçlı yolun hikayesi

    Gökova-Marmaris Karayolu üzerindeki bu ağaçların dikilmesinin hüzünlü bir hikâyesi var. Okaliptüs ağaçlarının dikildiği yer eskiden 1939 yılına kadar bataklıktır. Dönemin muhtarı Mehmet Gökovalı’nın 7 kız çocuğundan 4’ü sıtma nedeniyle hayatını kaybetmiştir. Ardından muhtar, son çocuğunun erkek olması üzerine bataklığı kurutmak için dönemin Muğla Valisi Recai Güreli’nin kapısını çalar. Vali Recai Güreli bataklığın kurutulmasının tek çaresinin okaliptüs ağacı olduğunu, bu ağacın da Türkiye’de olmadığını öğrenir. Devreye, ‘Halikarnas Balıkçısı’ Cevat Şakir Kabaağaçlı girer ve okaliptüs ağaçları Avustralya’dan getirilerek bataklığa dikilir. Ağaçlar büyüdükçe bataklık kurur. Akçapınar muhtarı Mehmet Gökovalı’nın dünyaya gelen oğlu 2021 yılında vefat eden gazeteci, akademisyen, turist rehberi, şair, yazar ve eğitimci Şadan Gökovalı’dır. Şadan Gökovalı aynı zamanda Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın manevi oğludur.

  • Yanan araç demir yığınına döndü

    Yanan araç demir yığınına döndü

    Yangın, İskenderun ilçesi İsmet İnönü Mahallesinde meydana geldi. Yangını farkeden araç sahibi durumu, 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. Olay yerine gelen Hatay Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri yangını söndürdü.

    Yangında can kaybı yaralanma meydana gelmezken, araçta maddi hasar oluştu.

  • Araçlar hurdaya döndü

    Araçlar hurdaya döndü

    Antalya’nın Manavgat ilçesinde otomobil aynı yönde ilerleyen traktörün römorkuna çarptı. Otomobilin hurdaya dönüp, traktörün ağır hasar aldığı kazada şans eseri yaralanan olmadı. Kaza; Manavgat-Antalya D-400 Karayolu Batı Side köprülü kavşak üzerinde meydana geldi. Manavgat’tan, Antalya istikametine seyir halindeki Hüseyin Gök’ün kullandığı  traktörün arkasındaki römorka, aynı istikamette ilerleyen Erol Aydın’ın idaresindeki  otomobilin çarpması sonucu meydana geldi.

    Otomobilin hurdaya döndüğü, traktör ve römorkunun birbirinden ayrılarak yola savrulduğu kazada şans eseri yaralanan olmadı. Otomobil kısa sürede yoldan kaldırılırken, geldiği yöne ters dönen traktörün ön sol tekerinin kopması, römorkunun ayrılarak yolu kapatması nedeniyle köprülü kavşakta trafik akışı 1 saat süreyle kontrollü olarak sağlandı. Traktörün kaldırılarak yolun temizlenmesinin ardından yol yeniden trafiğe açıldı.

  • Milyon dolarlık tekne alev topuna döndü

    Milyon dolarlık tekne alev topuna döndü

    Muğla’nın Bodrum ilçesi Türkbükü açıklarında bir anda alev topuna dönen milyon dolarlık tekne adeta kül olurken, tekne içerisindeki vatandaşlar botlarla kurtarıldı. Olay, Bodrum ilçesi Türkbükü açıklarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, milyon dolarlık tekne henüz bilinmeyen bir nedenle Türkbükü açıklarında bir anda alev topuna döndü.

    İhbar üzerine bölgeye çok sayıda sahil güvenlik ekipleri ile birlikte itfaiye, ambulans ve jandarma sevk edildi. Cayır cayır yanan tekne içerisinde bulunan vatandaşlar, o esnada bölgede bulunan bir başka tekne sahipleri tarafından kurtarıldı. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler, alevlere teslim olan tekneyi söndürmek için çaba sarf etti. Yangının neden çıktığı henüz belli değilken, milyon dolarlık tekne tamamen küle döndü. Olayla ilgili inceleme başlatıldı.

  • Gündüzleri kavuruyor, geceleri donduruyor

    Gündüzleri kavuruyor, geceleri donduruyor

    Sivas’ta sabah saatlerinde 36 dereceye ulaşan hava sıcaklığını gören Sivas, akşam saatlerinde 6 dereceye kadar düşen hava sıcaklığını görüyor. Gündüz tişört, şort gibi kısa kıyafetlerle gezintiye çıkan vatandaşlar akşam düşen hava sıcaklığı karşısında hazırlıksız yakalanıyor. 6 dereceye kadar düşen hava sıcaklığı akşam saatlerinde vatandaşların mont olmadan gezintiye çıkmasına imkan tanımıyor. Akşam saatlerinde hava sıcaklığının yaklaşık 30 derece birden düştüğünü belirten Safa Tuğutlu, “Memleketimizde iklim çok kurak, akşamları mont giymeden dışarı çıkamıyoruz. Marul gibi kat kat oluyoruz. Küresel ısınma gibi etkenler de bunu etkiliyor, memlekette ağaçta kalmadı. Denize olan uzaklığımız fala bu da havanın ılık olmasını engelliyor. Karasal iklimde yaşıyoruz ve nasıl giyinebileceğimizi biz de bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Akşamları mont giymeden dışarı çıkamıyoruz”

    Akşam mont giymeden dışarı çıkmadığını belirten Safa Tuğutlu, “Memleketimizde iklim çok kurak, akşamları mont giymeden dışarı çıkamıyoruz. Marul gibi kat kat oluyoruz. Küresel ısınma gibi etkenler de bunu etkiliyor, memlekette ağaçta kalmadı. Denize olan uzaklığımız falan da havanın ılık olmasını engelliyor. Karasal iklimde yaşıyoruz ve nasıl giyinebileceğimizi biz de bilmiyoruz. Gündüzleri ince şeylerle çıkarken akşamları montla gezmek zorunda kalıyoruz. Bursa’da yaşayan arkadaşlarım bizim buraya şaşırıyorlar. Onlar bana fotoğraf attıklarında akşamları dahi ince kıyafetle gezerken biz burada montla geziyoruz. Biz bu duruma alıştık kış aylarında burada eksi 30 derecelerini görmüşlüğümüz var” şeklinde konuştu.

    “6 dereceye kadar hava sıcaklığı düştüğünde donuyoruz”

    Gündüz ve gece arasında sıcaklık farkının çok olduğunu belirten Yiğit Kaptan, “İç Anadolu’da yaşıyoruz, bir günde 4 iklimi birden yaşayabilen bir şehirdeyiz. Bazen kavurucu sıcaklar hakim olurken bazen de soğuk hava hakim oluyor. Gündüz hava sıcaklıkları 36 dereceye kadar çıkıyor bazen tişört giydiğimiz de bile sıcaktan kavrulurken, gece 6 dereceye kadar hava sıcaklığı düştüğünde donuyoruz. Gündüz 36 dereceye ulaşan sıcaklıktan dolayı insanlar dışarı çıkmazken, geceleri de hava soğuk olduğu için yine dışarı çıkamıyor” dedi.

  • Kamyonet ters döndü

    Kamyonet ters döndü

    Kamyonet sürücüsü seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu Milas Korucuk Mahallesi kavşağında ters dönerek durabildi. 112 Acil Çağrı Merkezine yapılan ihbar sonrası olay yerine Muğla Büyükşehir Belediyesi Milas İtfaiye, Polis trafik, jandarma ve ambulans ekibi sevk edildi.
    Sürücü kazayı yara almadan atlatırken, kamyonetin öl bölümünde büyük hasar oluştu.

  • Baharın müjdecisi leylekler yuvalarına döndü

    Baharın müjdecisi leylekler yuvalarına döndü

    Baharın geldiğini haber veren göçmen kuşlardan olan leylekler, Çan’a 11 kilometre uzaklıkta Büyükpaşa köyündeki yuvalarına döndü. Köy semalarında gözüken leylekler vatandaşları da sevindirdi.


    Köy sakinlerinden Yüksel Altıparmak, “Baharın habercisi leylekler köyümüze geldi. Her sene Mart ayı başında, bazen Şubat ayı sonunda veya Mart ayının 15’ine doğru Büyükpaşa köyüne geliyor leyleklerimiz. Ben de bu köyün damadı olarak her yıl bahar ayında geldiğimde aynı yerde görüyorum onları” dedi.

  • Başkan Yılmaz depremden dönen ekibi karşıladı

    Başkan Yılmaz depremden dönen ekibi karşıladı

    Ülke tarihinin en büyük felaketlerinden biri olan ve Kahramanmaraş başta olmak üzere 10 ili etkileyen 7,7 ile 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Yıldırım Belediyesi de yaraları beraber sarmak için harekete geçti. Depremin olduğu günden bu yana yıkımın yaşandığı bölgelerde enkaz altında kalan vatandaşları kurtarabilmek için canlarını dişlerine takan depremin görünmez kahramanları gönüllü arama kurtarma ekipleri, evlerine dönmeye başladı. 14 gün boyunca gerçekleştirdikleri özverili çalışmalarla birçok vatandaşı kurtaran Yıldırım Arama Kurtarma Ekibi’ni Bursa dönüşünde Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz ve belediye personeli karşıladı.

    Vefakâr kahramanlara teşekkür eden Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Yıldırım Arama Kurtarma Ekibimiz ilçemizin kardeşliğinin, vefasının, yardım elinin simgesi oldu. Ege’de ormanlar yanarken, Karadeniz’i sel vurunca ilk onlar koştu. Yine aynı fedakârlık ve inançla son deprem felaketinde de bölgeye koştu. Enkaz altındaki evlatlarımıza, kardeşlerimize, annelerimize, babalarımıza, ninelerimize, dedelerimize umut oldu. Sayısız canımızı göçük altından kurtardı. Vatana hizmetin, birlik ve beraberliğin en güzel örneğini ortaya koydular. Her biriyle gurur duyuyor, hepsini yürekten tebrik ediyorum. Rabbim milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın” dedi.