Ülkemiz üniversiteleri arasında; genel sıralamada 15, araştırma alanında ise 8. sırada bulunan Düzce Üniversitesi, dünyada araştırma alanında ise 170. sırada yer alma başarısı gösterdi.
Düzce Üniversitesi nitelikli eğitimi, kabul gören katma değerli projeleri, oldukça artan bilimsel araştırmaları ile küresel sıralamalarda prestijli sonuçlar almaya devam ediyor.
Avrupa Birliği’nin yükseköğretim, araştırma ve inovasyon konularında etkili ve önemli bir kuruluş olan EUA’da, 49 Avrupa ülkesinden 870 üniversite ve yükseköğretim üst kuruluşu üye olarak yer alıyor.
Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) kolektif tam üye olduğu EUA’da, ülkemizden 33 devlet ve 18 vakıf üniversitesi olmak üzere 51 üniversite üye olarak bulunurken, 41 üniversite ise tam üyelik statüsüne sahip.
Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Düzce Üniversitesi’nin küresel anlamda yaptığı çalışmaların karşılığını almaya başladığını ifade ederek, EUA’ya tam üye olan Düzce Üniversitesi’nin önemli bir prestij kazandığını ve uluslararasılaşma vizyonuna değer kattığını vurguladı.
Düzce Meslek Yüksekokulu’nda başlatılan karton bardak kullanımının azaltılmasına yönelik farkındalık ve teşvik mekanizması uygulamasının ardından, Düzce Üniversitesi Sürdürülebilirlik ve Yeşil Kampüs Topluluğu tarafından Orman Fakültesi’nde de “Karton Bardak Olmasa da Olur” uygulaması ile önemli bir adım daha atıldı.
Türkiye’de yıllık olarak yaklaşık 2 milyar karton bardak tüketiliyor. Karton bardakların üretimi için kesilen ağaçlar, geri dönüşümündeki çevresel sorunlar ve bu bardakların sağlık üzerinde olumsuz etkileri düşünüldüğünde sürdürülebilir çözüm önerilerine ihtiyaç olduğu anlaşılıyor. Bu sorunlara bir çözüm önerisi olarak geliştirilen uygulama ile Düzce Üniversitesi öğrencileri, kendi bardaklarını, kupalarını veya termoslarını getirdiklerinde sıcak içeceklerini indirimli olarak alabilme imkanına sahip oluyor. Ayrıca, kullandıkları karton bardağı tekrar kullanan öğrenciler bu indirimden faydalanabiliyor. Karton bardak kullanımının azaltılmasına yönelik bu adımların Düzce Üniversitesi’nin tüm kantin ve kafelerinde uygulanmasının, atık miktarının azaltılmasında ve çevresel duyarlılığın artarak toplumsal bilincin oluşumunda etkili olmasına iyi bir örnek teşkil edeceği düşünülüyor.
Düzce Üniversitesi Sürdürülebilirlik ve İklim Değişikliği Koordinatörlüğü de, Düzce Üniversitesi’nin sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği konularındaki faaliyetlerini yakından takip ederek konuyla ilgili çalışmalarını sürdürüyor.
Düzce Üniversitesi’nde ilk defa başlayan program hakkında görüşlerini dile getiren Uluslarararası Ofis Koordinatörü Doç. Dr. Sibel Bayram, “Erasmus yoluyla öğrenci değişimi programları yürütmekteyiz. Ancak bütçeden dolayı bu programlardan sınırlı sayıda öğrenciler faydalanmaktadır. Erasmus ülkesi olmayan diğer ülkelerdeki üniversitelerle de iş birliğimizi geliştirmek, öğrenci değişimini daha fazla sağlamak için bu dönem bu programa başladık. Şu anda iş birliği anlaşmamızın olduğu üniversitelerle karşılıklı olarak herhangi bir ücret talep etmeden bu programı yürütmekteyiz. Program kapsamında ilk defa Gürcistan Üniversitesi’nden Üniversitemiz Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde misafir öğrenci olarak Ketevan Cinikaşviliyim ve Tamriko Kakhadze öğrenim görüyor. Önümüzdeki dönem daha fazla üniversiteyle iş birliği yaparak Free Mover programı öğrenci değişimini arttırmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Free Mover programı öğrencisi Ketevan Cinikaşviliyim konuyla ilgili olarak “Hayatta insanın hedefleri önemlidir. Gürcistan Üniversitesi’nde, Doğu Bilimleri Fakültesi’nde eğitim gören bir öğrenci olarak hedeflerime giden yolculuğum Düzce’de devam ediyor. Düzce Üniversitesi’nde, Tür Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde bu dönem öğrenim görmekteyim. Her şey çok aniden oldu ama burada yaşamak çok güzel. Her şey Sibel hocanın Gürcistan’a gelişiyle değişti. Ben en az bir dönem Türkiye’deki üniversitelerin birinde öğrenim görmek istiyordum. Sibel Bayram, Gürcistan’daki farklı okulları ve bizim üniversitemizi de ziyaret etti. Düzce Üniversitesi hakkında bilgi edindim ve bana çok ilginç geldi. Bana buraya gelmeyi teklif etti. Tabii ben de bu fırsatı kaçırmadım ve çok da memnunum. Buradaki insanlara, akademisyenlere, öğrencilere, herkese çok alıştık. Farklı kulüplere katıldık ve öğrencilik hayatımız daha ilginç geçiyor. Burada olmak benim ve geleceğim için çok faydalı. Bunun için tabii Düzce Üniversitesi’ne ve bu konuda çalışan herkese çok teşekkür ederim” dedi.
Programdan faydalanan Tamriko Kakhadze ise “Düzce Üniversitesi hakkında bilgiyi Doç. Dr. Sibel Bayram’dan öğrendim ve bu fırsatı kaçırmamam gerektiğini düşündüm. Düzce Üniversitesi bana bir sömestre boyunca Türkiye’de eğitim görme fırsatı verdi ve ben de hemen kabul ettim. Hocalarımın yardımıyla kısa sürede Düzce’ye geldim ve buradaki maceram başladı. Düzce’ye gelmeden önce yeni bir ülkeye nasıl uyum sağlayacağım konusunda endişelerim vardı ama geldikten sonra beklentilerimin ötesine geçti. Kısa sürede hem şehre, hem de üniversiteye alıştım. Türkiye’de kaliteli bir eğitim almayı, farklı kültür ve geleneklere sahip insanlarla tanışmayı umuyordum ve Düzde Üniversitesi tüm bunları gerçekleştirmemi sağladı. Üniversitenin sunduğu eğitimin kalitesini, nitelikli akademik kadrosunu ve çeşitli bölümlerdeki akademik programları gerçekten çok beğeniyorum. Bu kısa zamanda çok şey öğrendim ve umarım daha birçok şey öğreneceğim” şeklinde konuştu.
İlk olarak Rektör Prof. Dr. Nedim Sözbir’le bir araya gelen konuk heyet, bilimsel araştırmalar, akademik faaliyetler ve ortak çalışmalar başta olmak üzere farklı konular üzerinde görüş alışverişinde bulundu. Daha sonra Düzce Üniversitesi ile iş birliği protokolü imzaladı. İş birliği protokolünü Düzce Üniversitesi adına Rektör Prof. Dr. Nedim Sözbir, Çad Institut National Superieur d’Elevage de Moussoro INSEM adına ise Genel Direktör Dr. Khadidja Hassaballah imzaladı.
İş birliği protokolü; her iki kurum arasında akademik personel ve öğrenci değişim programlarının yürütülmesine, ortak projelerin yapılmasına, öğretim üyelerinin misafir öğretim üyesi olarak kabul edilmesine, sempozyum, konferans ve seminer gibi akademik programların düzenlenmesine imkan sağlıyor.
Protokol imza töreninin sonrasında Çad heyeti, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Öztürk ile birlikte ilk olarak Tarımsal Atıkların Endüstriye Geri Kazanımı Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni ziyaret etti. Konuk heyetin bir sonraki durağı, Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Botanik Bahçesi oldu. Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Herbaryumu ile programlarına devam eden Çad heyeti, burada anı defterini de imzaladı.
Bölgesel Kalkınma Üniversitesi olarak sağlık ve çevre alanlarında ihtisaslaşan Düzce Üniversitesi’nin, önemli merkezlerinden birisi olan Üretim Merkezi’ni de ziyaret eden misafir heyet, son olarak ülkemizin alanında en büyük Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde incelemelerde bulundu.
Ziyaretlerin, Düzce Üniversitesi’nin katma değerli akademik çalışmaları ve bölgesel kalkınma faaliyetleri hakkında bilgi ve tecrübe anlamında büyük katkısı olduğunu ifade eden Çad heyeti, Düzce Üniversitesi’nin kendilerine gösterdikleri yakın ilgi için teşekkür ederek, iş birliği imkanlarını daha da artırmak istediklerini dile getirdiler.
Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, 2023 yılında yaklaşık 465 bin ayaktan, 30 bin yatan, 19 bin günübirlik ve 183 bin acil olmak üzere toplam 700 bine yakın hastaya tedavi hizmeti verdi. Düzce’de en çok acil vakayı kabul eden Çocuk Acil Servisi, 2023 yılında 7 gün 24 saat hizmet verir duruma getirildi. Tadilattan geçirilerek kapasitesi arttırılan Çocuk Acil Serviste bir yılda 66 bin çocuğa hizmet verildi.
140 bin il dışından hasta başvurdu
Düzce’den, bölgeden ve ülkemizin her bölgesinden vatandaşlarımıza sağlık hizmeti sunan Tıp Fakültesi Hastanesi; başta Zonguldak, İstanbul, Sakarya, Bolu olmak üzere şehir dışından yaklaşık 140 bin başvuru aldı.
Kapasitesi arttırıldı
Artan hasta ihtiyacını karşılamak, Düzce ve bölgesine daha nitelikli sağlık hizmeti sunmak adına hasta katları tadilatta alındı. Yenilenen yataklı servisler ile yatak kapasitesi 333’e ulaştı. Açılan 5 yataklı Nöroloji Yoğun Bakım Ünitesi ve 6 yataklı Solunum Yoğun Bakım Ünitesi ile Yoğun Bakım Ünitesi yatak kapasitesi arttırdı. Bakıma alınan Dahiliye Yoğun Bakım Ünitesi ile Anestezi ve Reanimasyon Yoğun Bakım Üniteleri ise 2023 yılında günümüz ihtiyaç ve beklentilerine uygun hale getirildi.
20 bin operasyon
En son teknolojinin kullanıldığı, modern donanımlı ameliyathanelerde bir yılda 20 bin hastaya uzman öğretim üyeleri ve sağlık personelleri tarafından başarılı operasyonlar gerçekleştirildi. 2023 yılında yaklaşık bin 400 bebek, Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde dünyaya gözlerini açtı.
Son teknolojik gelişmeler ışığında en güncel uygulamaları hayata geçiren Endoskopi Ünitesi’nde ise 18 binden fazla endoskopi, kolonoskopi, ERCP ve Bronkoskopi işlemi yapıldı. Bilgi teknolojileri altyapısı ve güçlü kadrosu ile bölgede öncü olmaya devam eden Kardiyoloji Anabilim Dalı bünyesindeki Anjiyografi Laboratuvarında 5 bin 500 girişimsel işlem gerçekleştirildi.
İl dışı sevklerin önüne geçildi
Kanser tanısı almış olan hastaların takip ve tedavilerinin planlandığı günübirlik Onkoloji Ünitesi’ne, 2023 yılında 23 binden fazla hasta başvurdu. Erişkin hastalarının yanı sıra Çocuk Hastalıkları Anabilim Dalı bünyesinde açılan Çocuk Kemoterapi Ünitesi ile il dışı sevklerin önüne geçildi. Çocuklar için izole, sakin ve modern bir ortamda planlanan Kemoterapi Ünitesi’nde tüm solid tümörler ve lösemilerin tedavisi verilmeye başlandı.
7/24 diyaliz hizmeti
Yedi gün yirmi dört saat prensibiyle çalışan, hem düzenli kontrole gelen hastalara, hem yatan hastalara, hem de acile başvuran hastalara kesintisiz hizmet veren Diyaliz Ünitesi’nde ise 10 binden fazla işlem uygulandı.
Plazma aferez ve aferez ünitesi açıldı
Bölgede daha önce olmayan Hematoloji, Nefroloji ve Nöroloji hastalıklarında ihtiyaç duyulan Plazma Aferez ve Aferez Ünitesi 2023 yılında ruhsatlandırılarak hizmete girdi. 7 gün 24 saat hizmet veren ünitede gerçekleştirilen trombosit aferez işlemi ile hematolojik hastaların ihtiyacı olan trombosit süspansiyonu hazırlama işlemleri yapılmaya başlandı.
İnme merkezi ruhsat aşamasında
Altyapı çalışmaları tamamlanan İnme Merkezi ruhsatlandırma aşamasına gelerek 2024 yılı içerisinde tam anlamıyla faaliyete geçirilmesi planlanıyor. İnme Merkezi’nin açılması ile birlikte Akut serebrovasküler hastalıkların acil müdahale ve tedavisi için gerekli acil anjiyografik ve trombolik tedavi hizmetine başlanarak Düzce’deki önemli bir eksiklik de giderilmiş olacak.
Beyin anjiyosu ile doğru tanı ve tedavi
Öte yandan beyindeki kan damarlarının çok detaylı, net ve doğru bir şekilde görüntülenmesine imkan sağlayan yöntemlerden biri olan beyin anjiyosu ile ilgili girişimsel işlemler de Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde başladı. Beyin kan damarlarındaki anormallikleri inceleyebilmek için uygulanan bu görüntüleme yöntemi hastalara doğru tanı koymanın yanında tedavi imkanı da sağlıyor.
Aritmi merkezi hizmete girdi
Yine kalp ritim bozukluğu belirtileri gösteren kişilerin tanı ve tedavisinin yapılacağı Aritmi Merkezi de 2023 yılında hizmete girdi. Merkezde acil servislere ve polikliniklere en sık başvuru sebeplerinden biri olan kalp ritim bozukluklarının tanısını, tespitini ve tedavisini sağlayan invazif tanı ve tedavi yöntemleri uygulanıyor.
Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, 2024 yılında da Düzce ve bölgesine daha kaliteli ve modern sağlık hizmetini vermeyi hedefliyor.
Öğretmenleri rehberliğinde yaklaşık 45 öğrenciden oluşan misafir grup, Düzce Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu ile Mühendislik Fakültesi’ni ziyaret etti.
Düzce Üniversitesi Fakültelerinin ve Meslek Yüksekokullarının bölümleri, eğitim-öğretim faaliyetleri, laboratuvarları, uygulama imkanları, sosyal ve kültürel etkinlikleri başarıları ve kampüs hayatı hakkında detaylı bilgiler paylaşan Düzce Üniversitesi yetkilileri, öğrencilerin üniversite eğitimi ve kampüs yaşamıyla ilgili tüm sorularını cevapladı.
Düzce Üniversitesi gönüllüsü olan konuk öğretmen ve öğrenciler, kendilerine gösterilen yakın ilgi için teşekkürlerini iletti.
Atatürk Eğitim ve Kültür Merkezi Cumhuriyet Konferans Salonu’nda düzenlenen panelin açılış konuşmasını yapan Düzce Üniversitesi Çocuk ve Gençlik Eğitimi, Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Hamza Aktaş, Farklı Açılardan Değerler ve Dini Değerler Sergisinde 100’den fazla proje olduğunu söyleyerek, bu projelerde ilkokul 3. sınıftan ortaokul son sınıfa kadar öğrencilerin çalışmaları yer aldığını ifade eti.
Çocuk ve Gençlik Eğitimi, Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Hamza Aktaş’ın yönetiminde yapılan panelde; İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Bayraktar “Doğruluk ve Dürüstlük” konusu hakkında bilgi verirken, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Koç ise “Manevi Değerler” başlığı altında katılımcıları bilgilendirdi.
Panelin ilk sunumunu yapan Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Koç, değer kazanmanın önemine değinerek, çocukların büyüklerini izleyerek değer kazanımları edindiklerini vurguladı. Çocukların ne söylendiğine değil ne yapıldığına ve davranışlara bakarak öğrenimini gerçekleştirdiğinin altını çizen Prof. Dr. Koç, bilinen ve öğrenilen değerlerin de davranışa dönüşmesi gerektiğini söyledi.
Değer anlayışı içerisinde adaletin de olduğunu söyleyen Mustafa Koç, sevgide, merhamette ve diğer bütün uygulamalarda adil olunması gerektiğinin altını çizdi. Üniversite gençleri arasında yapılan bir araştırmayı katılımcılarla paylaşan Prof. Dr. Mustafa Koç, gençlerin kendini geliştirmesi gerektiğini, zaman yönetimi, kendini denetleyebilme, kendine güven, evrensel değerler gibi benzeri konuların önemsenmesi tavsiyesinde bulundu.
Düzce Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Bayraktar ise yaptığı sunumda; doğruluk ve dürüstlüğün iç içe geçmiş kavramlar olduğunu ifade ederek, doğruluğun göstergesi olarak kalbin ve varılacak hedefin aynı yönde olması olduğunu söyledi. Doğruluğun olmadığı yerde ahlaksızlığın, hırsızlığın artacağını söyleyen Bayraktar, toplumda rol model olan anne-babaların, öğretmenlerin, din görevlilerin doğru ve dürüst olmaları gerektiğinin altını çizdi.
Doğruluğun içselleştirilmesi gerektiğini, bu ahlaki davranışın ekseriye yüzeysel kaldığını ifade eden Prof. Dr. Faruk Bayraktar, Kur’an-Kerim’de doğruluktan ayrılanların cezalandırılacakları, doğruluktan ayrılmayanların ise mükafatlandırılacaklarının yazdığını söyledi. Güzel, hoş ve doğru sözlü olunması gerektiğini vurgulayan Bayraktar, kişilerin söylemleri ile eylemlerinin de birbiriyle uyumlu olması gerektiğinin altını çizdi.
Panel, teşekkür belgesi takdimi ve hatıra fotoğrafı çekimi ile son buldu.
Panel sonrası açılışı yapılan “Farklı Açılardan Değerler ve Dini Değerler Sergisi” gezildi.
Türkiye Yüzyılında Uydu ve Uzay Teknolojileri Semineri adı altında Akçakoca Öğretmenevinde gerçekleştirilen program TÜGVA Akçakoca İlçe Temsilcisi Halil İbrahim İşlek’in açılış konuşmasıyla başladı. TÜGVA’nın her zaman hakkı ve hakikatin yanında olacak, medeniyetimizi yeniden ihya ve inşa edecek nesiller yetiştirilmesi amacıyla kurulduğunu söyleyen İşlek, bu amaç doğrultusunda gençlerin ruhsal, fiziksel, manevi ve akademik gelişmelerine katkıda bulunacak faaliyetler gerçekleştirdiklerini sözlerine ekledi.
Açılış konuşmasının ardından kürsüye davet edilen Rektör Nedim Sözbir, Türkiye’nin uzay teknolojilerine sahip olmasının ülkemizin geleceği açısından çok önemli olduğunu vurgulayarak bu alanda nasıl bir yol izlenmesi gerektiğiyle ilgili stratejik değerlendirmelerde bulundu.
Ülkemizin aktif olarak yörüngede görevlerini yapan uyduları olduğunu söyleyen Sözbir, Türkiye’nin hem görüntüleme hem de haberleşme uydusu üreten 10 ülke arasında olduğunun altını çizdi.
Uydu ve uzay teknolojileri alanındaki bilgi ve deneyimleri katılımcılarla paylaşan Nedim Sözbir, yol gösterici açıklamalarda bulunarak konuyla ilgili ufuk açıcı bir konuşma gerçekleştirdi.
Program, soru-cevap ve TÜGVA Akçakoca İlçe Temsilcisi Halil İbrahim İşlek tarafından Rektör Nedim Sözbir’e plaket takdim edilmesiyle sona erdi.
Cumhuriyet Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen bireye özgü beslenmede genetikten epigenetiğe güncel yaklaşımlar temalı sempozyuma; Düzce Valisi Selçuk Aslan, Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, akademisyenler, davetliler ve öğrenciler katıldı.
İlk kez öğrenci alacak
Sempozyumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı ve Düzce Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Birsen Sarıcı, Düzce Üniversitesi olarak Beslenme ve Diyetetik Bölümü’ne ilk kez öğrenci alacak olmanın heyecanı içerisinde olduklarını belirterek bu süreci bilimsel çalışmalarla taçlandırmak istediklerini ifade etti. Sarıcı, ülkemizde genlere göre beslenme eğitimi veren ilk fakülte olacaklarına dikkat çekti.
Programa video konferans yöntemiyle katılan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, kısa ve uzun vadede ön plana çıkan küresel risklerden bahsederek, küresel iklim değişikliği başta olmak üzere bu sorunlara; bilimsel ve aciliyet temelli, çok disiplinli, iş birliği ve çözüm odaklı yaklaşmanın önemine vurgu yaptı.
Rektör Nedim Sözbir, epigenetik alanını oldukça önemsediğinin altını çizerek, insanı temel alan, hayvan ve çevreyle de etkileşim içerisinde olan tek sağlık yaklaşımının gerekliliğine işaret etti.
Vali Selçuk Aslan, modern çağın getirdiği kronik rahatsızlıkların oluşmasında, geleneksel beslenme alışkanlıklarından uzaklaşmanın da etkili olduğunu dile getirerek, bu önemli sempozyuma ev sahipliği yapan Düzce Üniversitesi’ni kutladı. Farklı olan, diplomasını kıymetlendiren, belirli alanlarda ihtisaslaşan öğrencilerin bir adım önde olacağını vurgulayan Aslan, programın hayırlı sonuçlar getirmesini dillendirerek konuşmasını noktaladı.
Açılış konuşmalarının sonrasında Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi Halk Müziği Bölümü Öğr. Gör. Emin Karadayı ve beraberindeki orkestra üyeleri tarafından konser icra edildi. konserin ardından programın oturumlar bölümüne geçildi.
Belediye Başkanı Faruk Özlü, sempozyumun davetli konuşmacılarına plaket takdim ederken, Rektör Sözbir tarafından da değerli katkıları için Başkan Faruk Özlü’ye plaket takdim edildi.
Sempozyumun kapanış bölümünde konuşan, Dr. Birsen Sarıcı, sempozyumda multidisipliner bakış açıcıyla, ben değil biz yaklaşımıyla önemli konulara dokunduklarını ifade etti.
Alanında uzman konukların katıldığı 1. Ulusal Epigenetik Sempozyumu; kronik hastalıkların önlenmesine, bireye özel tedavide hassas tıp, nutrigenomik beslenme uygulamaları, genetik, epigenetik, mikrobiyota ve farmakogenetik gibi alanlarda önemli bilgilerin paylaşılmasına ve farklı bakış açılarının geliştirilmesine katkı sağladı.