İlkokul ortaokul ve lise öğrencileri corona virüs salgını nedeniyle eğitimlerine TRT EBA TV üzerinden devam ederken gün içerisinde verilecek derslerin detayları EBA ders programı ile duyuruluyor. EBA ders yayınlarını ‘https://www.trtizle.com/uzaktan-egitim’ adresi üzerinden takip edebilirsiniz.
Bursa’nın Keles ilçesine bağlı kırsal Gököz Mahallesi, muhtarın kendi imkanlarıyla kurduğu 74 bin liralık kamera sistemiyle korunurken, mahalledeki öğrenciler de kameraların sağladığı WİFİ hizmetiyle Eğitim Bilişim Ağı’na (EBA) bağlanıyor.
Gököz Mahallesi Muhtarı İdris Aydın, bölgedeki eski mezarlığın defineciler tarafından sürekli kazılması ve mahallede meydana gelen 2 hırsızlık olayının ardından kamera sistemi kurulmasına karar verdi.
Aydın, yaptığı araştırmalar sonucu özellikle araç plakalarına odaklanan 74 bin liralık kamera sistemi yaptırdı.
Mahallenin 11 noktasına kurulu kamera sistemi, aynı zamanda WİFİ hizmeti verdiği için öğrenciler bu sistem üzerinden EBA’ya bağlanabiliyor.
Muhtar İdris Aydın, yaptığı açıklamada, göreve başladıktan sonra mahallede defineciler ve hırsızlar nedeniyle sürekli jandarma gördüğünü söyledi.
Jandarmanın mahallede beklemesine kıyamadığını belirten Aydın, şöyle konuştu:
“Kamera sistemi kurulmasını istedim. En güzel sistemi kurdurmak için çalışmalara başladım. 11 noktaya kamera sistemi kurduk. 1 noktadan izlediğimiz görüntü tüm kameralarla bağlantılı. O kameraya zarar verilse diğerleri görüntüyü alıyor. Her türlü hava şartlarında kayıt alıyor. Elektrik kesilse bile kayıt devam ediyor. Bir ay geriye dönük kayıtlara ulaşabiliyoruz.”
Aydın, kamera sistemi için kimseden talepte bulunmadığını vurgulayarak, “Benim düşünceme göre devlet muhtara maaşı ‘al bu maaşı cebine koy’ diye vermiyor, bunu hizmetlerde kullanmamız için veriyor. Maaşımı buraya bağladım. 74 bin lira maliyeti oldu. Borcunu halen ödüyorum. Mahallemize helal olsun.” dedi.
“Evleri bile ‘EBA Destek Noktası’ olarak kullanıyoruz”
Kameranın bulunduğu 11 noktada WİFİ hizmetinin de olduğunu anlatan Aydın, şunları kaydetti:
“Mahallemizin bu noktaları ücretsiz internet kafe gibi kullanılacak hale geldi. Mahallemizdeki kahvehaneyi, muhtarlığı, dernek binasını, okulumuzu hatta bütün evleri bile ‘EBA Destek Noktası’ olarak kullanıyoruz. Farklı mahallelerden öğrenciler bile geliyor. Hatta grup halinde gelenler de oluyor. Keles Milli Eğitim Müdürlüğüyle de irtibat halindeyiz. Çocuklar bizim olmazsa olmazımız.”
“Hızlı internetle bağlanıyoruz”
Bursa’da öğrenim gören 7. sınıf öğrencisi Mehmet Enes Demir de mahallede internet olmadığı zaman kent merkezine gitmek zorunda kaldığını söyledi.
Demir, kamera sistemiyle mahallenin ücretsiz internete kavuştuğunu anlatarak, “Biz de EBA’ya girip derslerimizi yapıyoruz. Hızlı internete bağlanıyoruz. İnternet yokken kent merkezine gitmek zorunda kalıyorduk. Bizim için çok iyi oldu.” diye konuştu.
Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde, uzaktan eğitim sırasında sigara içerken bir veli tarafından görüntülenen öğretmen Esra B. hakkında idari soruşturma başlatıldı.
Adapazarı Şirinevler Mahallesi’ndeki Şirinevler Ortaokulu’nda görevli İngilizce öğretmeni Esra B., iddiaya göre, uzaktan eğitim kapsamında internet üzerinden ders verirken sigara içti. Durumu fark eden bir veli, öğretmeni sigara içerken görüntüledi. Ardından da Sakarya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikayette bulundu. Sakarya İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, öğretmen hakkında idari soruşturma başlatıldığını bildirdi.
TRT EBA TV Yaz Okulu’nda ekranlara gelen ‘Hazır mısın’ programına katılan Acun Ilıcalı’ya çocuklar, işaret dilinde ‘Yürekli Adam’ anlamına gelen ‘işaret’ adını verdi.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün iş birliğiyle hazırlanan ve EBA TV’de her hafta salı-perşembe günleri yayınlanan ‘Hazır mısın’ adlı yarışma programının 15 Temmuz’da yayınlanacak özel bölümüne Acun Ilıcalı konuk oldu. Ilıcalı, görme, ortopedik, işitme ve zihinsel engeli olan öğrenciler ile olağan gelişim gösteren öğrencileri buluşturan yarışma programına internet üzerinden bağlanarak çocukları mutlu etti. Çocuklar Ilıcalı’ya işaret dilinde ‘Yürekli Adam’ anlamına gelen ‘işaret’ adını verdi.
Sunuculuğunu Nurben Kendirli ile Türkiye’nin ilk işitme engelli tercümanı Şule Denli Öztürk’ün yaptığı ‘Hazır mısın’ yarışma programında engelli çocuklarla normal gelişimini sürdüren çocuklar birlikte yarışıyor. Senaryo ve içeriklerini özel eğitim uzmanlarının hazırladığı program, engelli çocukların diğer çocuklarla kaynaşmasını sağlamayı amaçlıyor. Program engelli ve olağan gelişim gösteren çocukları tersine kaynaştırma modeli ile ekranlarda ilk kez bir arada eğlenme ve öğrenme imkanına kavuşturuyor. Yaz tatili boyunca her hafta salı ve perşembe günleri yayınlanacak programda yarışmalar, bilgi, eğlence, el becerileri ve spor alanlarında düzenleniyor.
TEGV’in yaptığı araştırmaya göre, uzaktan eğitim alan öğrencilerin yüzde 51’i öğretmenleriyle nadiren iletişim kuruyor. Yüzde 39’u arkadaşlarıyla hiç görüşmüyor. Çocukların yüzde 20’sinde davranış değişimi oluştu.
Milliyet’ten Ozan Ömer Kadüker’in haberine göre, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) koronavirüs döneminde başlayan uzaktan eğitim sürecinde çocukların ve velilerin tecrübelerini değerlendirmek amacıyla bir araştırma gerçekleştirdi.
Araştırma, Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesinde, 31 şehirden 368 TEGV velisiyle yapıldı. Araştırmaya katılan velilerin yüzde 54’ünün 1-2 çocuğu, yüzde 34’ünün 3’ten fazla çocuğu, yüzde 12’sinin ise 5’ten fazla çocuğu var. Dün TEGV Genel Müdür Sait Tosyalı ve Eğitim Programları Müdürü Devrim Uygan Deniz katılımıyla yapılan online basın toplantısında rapordan ilginç veriler paylaşıldı. Onlardan öne çıkanlar şöyle:
EBA’yı her gün düzenli olarak takip eden çocukların oranı yüzde 69. Bu takibin yüzde 83’ü televizyon kanalları üzerinden yapılıyor. EBA çevrimiçi portal üzerinden asenkron eğitim takibi oranı 47, canlı ders katılım oranı ise yüzde 11.
Velilerin yüzde 47’si EBA’yı düzenli, yüzde 36’sı belirli aralıklarla takip ediyor.
Çocukların yüzde 37’si velisinden destek istiyor. Destek yoğunlukla Matematik ve problem/test çözme, araştırma ödevleri ve İngilizce alanlarında yoğunlaşıyor.
Çocukların yüzde 50’si uzaktan eğitimde, bilgisayar, yüzde 59’u cep telefonu, yüzde 28’i tablet kullanırken yüzde 4 ise hiçbir araç kullanmıyor.
Çocukların hafta içi öğretmenleriyle düzenli olarak görüşme oranı yüzde 48, haftada 1-2 gün görüşme oranı yüzde 31, geçen 1,5 ayda yalnızca 1 ya da 2 kez görüşme oranı ise yüzde 21. Düzensiz ve nadiren iletişim kuranların toplam oranı yüzde 51. Çocukların yalnızca yüzde 3’ü öğretmenleriyle ile sohbet ediyor. Geçen 1,5 aylık süre içerisinde çocukların yüzde 7’si öğretmenleriyle; yüzde 39’u ise arkadaşlarıyla iletişim kurmadı.
Çocukların yüzde 20’sinde davranış değişimi oluştuğu bildirildi. Çocukların yüzde 11’inde sıkılma, yüzde 9’unda ani duygu durum değişiklikleri, yüzde 9’unda yerinde duramama, yüzde 7’sinde ise sürekli telefon kullanma gibi duygusal ve psikolojik etkiler görüldü.
‘Ücretisiz tablet dağıtılmalı’
TEGV araştırma sonucuna göre, iletişim sorunlarını ortadan kaldırmak ve uzaktan eğitimi toplumun her kesiminde normalleştirmek için birtakım çözüm önerileri de sundu. Bu öneriler ise şöyle:
Korona döneminde tecrübe edilen ve başarılı sonuçlar alınan yüz yüze eğitimde, canlı sınıf modeline ihtiyaç duyuluyor. Bu model için toplumun her kesiminin alım gücüne uygun olarak fiyatlandırılmış basit tabletlerin piyasaya sürülmesine ve internet erişiminin kamu ve özel sektör iş birliğiyle düşük gelirli bölgelerde ücretsiz olarak sağlanmasına ihtiyaç var.
Eğitim sisteminde kitap, defter gibi geleneksel araçların yerini, tabletlerin alması konuşulmaya başlanmalı. Normal zamanda ve bu gibi kriz anlarında eğitsel araçların devamlılığı sağlanmalı. Çocukların İngilizce ve matematik alanında yalnız çalışmaları daha zor. Bir yetişkin desteğine daha fazla ihtiyaç duyulan bu alanlarda verimli etüt modelleri çalışılmalı.
Koronavirüs salgınına karşı önlemler kapsamında okulların kapanmasının ardından 23 Mart’ta Türkiye genelinde uzaktan eğitim süreci başladı.
Örgün eğitimin yerine zorunlu olarak geçen uzaktan eğitimle ilgili bu süreçte zaman zaman çeşitli şikayet ve eleştiriler yapıldı.
Peki, bu sürecin en önemli aktörlerinden biri olan öğretmenler ve öğrenciler cephesinde süreç nasıl işledi?
Eğitim-İş Bursa Şubesi 5-12 Mayıs tarihleri arasında 17 ilçedeki kamu okullarında çalışan 1426 öğretmen ile bilişim araçlarını kullanarak ‘Uzaktan Eğitim Sürecinde Öğretmen ve Öğrencilerin Karşılaştıkları Güçlükleri’ araştırdı.
5-12 Mayıs tarihleri arasında yüzde 37, 3’ü ilkokul, yüzde 29,8’i ortaokul, yüzde 32,9’u ise liselerde görev yapan öğretmenlere Uzaktan Eğitim sürecinde EBA yazılımı ve canlı ders çalışmaları soruldu.
Ankete verilen yanıtlara göre, öğretmenlerin uzaktan eğitim sürecinde sorumlu olduğu öğrenci sayısı ortalamasının 124,8 olarak hesaplandığı araştırmadan çıkan sonuçlar şu şekilde:
Öğretmenlerin EBA üzerinden paylaştıkları ödev ve çalışmalara düzenli ulaşan öğrencilerin oranı yüzde 24,91
Öğrencileriyle canlı ders yaptığını beyan eden katılımcıların yüzde 49,7’si EBA üzerinden canlı ders yaparken, yüzde 50,3’ü diğer yazılımları kullandığını açıkladı.
Katılımcıların yüzde 41,8’i canlı ders programı yapılırken görüşünün alındığını, yüzde 58,2’si ise görüşünün alınmadığını söyledi.
Öğretmenlerin yüzde 68,8’i aile koşullarının canlı ders yapmaya uygun olduğunu ifade etti.
ÖĞRENCİLERİN UZAKTAN EĞİTİME ULAŞMA ORANI DÜŞÜK
Araştırmada, uzaktan eğitim süreci bir bütün olarak değerlendirildiğinde, öğrencilerin uzaktan eğitime ulaşma oranlarının düşük olduğunun gözlemlendiğinin altı çizilerek, katılımcılardan bunun önündeki engeller sorularak birden fazla seçeneğin işaretlenebileceği belirtildi. Çıkan sonuçlar:
EBA altyapısının yetersizliği yüzde 66,4
Öğrencilerin yeterli teknolojik olanaklara sahip olmaması yüzde 76,4
Öğrenciyi izleme sürecinin yeterli olmaması yüzde 42,6
Uzaktan eğitim sürecinin herhangi bir yaptırımının olmaması yüzde 56,9
Grafikte en fazla oranın görüldüğü öğrencilerin yeterli teknolojik olanaklara sahip olmaması, aynı zamanda fırsat eşitsizliğinin de bir göstergesi. EBA altyapısının yetersizliği nedeniyle bağlanma sorunları da diğer bir eksiklik olarak karşımıza çıkıyor.
EBA TV DIŞINDAKİ SÜREÇTE YOKLAR
Eğitim-İş anketindeki diğer bir önemli unsur ise öğrencilerin ilgisi. Bursa’daki her 100 öğrenciden yüzde 75’i EBA TV izlemenin dışındaki eğitim süreçlerine düzenli olarak katılmıyor.
100 öğrenciden 19’unun evinde ya internet bağlantısı yok ya da yeterli data kullanım hakkına sahip değil.
Yine her 100 öğrenciden yalnızca yüzde 21’nin canlı derslere katıldığı araştırma sonuçlarına göre, ekonomik olanaksızlıklar öğrencilerin büyük çoğunluğunun uzaktan eğitim sürecinden uzak kalmalarına neden oldu. Eğitime ulaşmadaki fırsat eşitsizliği daha fazla derinleşti.
EBA sistemi üzerinden yapılan çalışmalardan öğretmene, okula, ilçeye ve ile puan verilmesinin de bürokratik bir yarış doğurduğuna işaret edilen araştırmada, okulun ilçenin ilin puanını yükseltme endişesinin eğitim kaygılarının önüne geçtiği savunuldu.