Etiket: ekmek

  • Gazze’de ekmek için kil fırın kullanılmaya başlandı

    Gazze’de ekmek için kil fırın kullanılmaya başlandı

    İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları devam ederken, Filisitinliler İsrail ordusu tarafından Refah Sınır Kapısı’ndan geçişine izin verilmeyen yakıt problemiyle karşı karşıya kaldı. Gazze’de tükenen yakıt hastanelerde ve beslenme konusunda büyük sıkıntıya sebep oldu. İsrail ordusunun kasıtlı olarak fırınları hedef alması nedeniyle gıda sıkıntısı çeken Filistinlilere Al-Hamidi ailesi eski kil fırınını kullanarak yardım ediyor.

    Gazze Şeridi’nde bulunan Maghazi kampında yaşayan Al-Hamid ailesi ve ailenin gönüllü gençleri, eski kil fırınını yakıt sıkıntısından dolayı kullanmaya başladı. Aile, fırını yemek pişirmek isteyen ve ekmeğe ihtiyacı olan herkesin kullanımına açtı. Ekmek almaya gelen vatandaşlardan Ahmed Salem, Al-Hamidi ailesinden bir grup gencin, ekmek krizi nedeniyle gönüllü olarak Filistinlilere hizmet ettiğini söyledi. Salem, fırın ve yakıtın bulunmadığını, kamptaki tek fırının da bombalandığını sözlerine ekledi. Durumun zor olduğunu, elektrik ve suyun bulunmadığını, durumun giderek kötüleştiğini ifade eden Salem, bugün unun olduğunu ancak yarın ne olacağını bilmediğini söyledi.

    Filistin Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı son açıklamalara göre İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 2 bin 913’ü çocuk olmak üzere toplam 7 bin 28 kişi hayatını kaybederken, yaklaşık 18 bin kişi yaralandı.
    İsrail savaş uçakları 25 Ekim’de Gazze Şeridi’nin merkezindeki Maghazi Mülteci Kampı’nda bulunan fırını vurmuştu. Saldırı sonucu 10 Filistinli hayatını kaybetmişti. Ayrıca çevredeki çok sayıda dükkan ve ev de tamamen yıkılmış, büyük yıkım meydana gelmişti.

  • Karakaya Barajı balıkçıların ekmek teknesi

    Karakaya Barajı balıkçıların ekmek teknesi

    Kahramanmaraş merkezli depremlerde etkilenen kentlerden biri olan Malatya’da, enkazlar kalkıp yerini inşaatlar aldıkça umutlar güçleniyor. Balıkçılık yaparak geçimlerini sağlayan vatandaşlar depremle birlikte bir süre ara verdikleri ekmek kavgasına kaldıkları yerden devam ediyor.
    Kale ilçesinde yaşayan ve Karakaya barajında avlanarak geçimlerini sağlayan balıkçılardan Bayram Yıldız baba mesleği olan balıkçılığı sürdürdüğünü belirterek, “Balıkçılık baba mesleği, çocukluğundan buyana bu işi yapıyorum. Karakaya Baraj gölünde avlanıyor geçimimizi buradan sağlıyoruz.

    Toplanan balıklar Diyarbakır üzerinden İran ve Irak gibi ülkelere gönderiliyor” dedi. Aylık ortalama asgari ücret dolayında kazançları olduğunu belirten Yıldız, “En fazla kara balık ve aynalı sazan, alalık balık ağlarımıza takılıyor. Bizle beraber 11 balıkçı arkadaşımız iki köprü arasında çalışıyor. Çok şükür ekmeğimiz çıkıyor” diye konuştu

    Diğer bir balıkçı esnafı Turan Yalçınkaya ise balıkçılığın zor bir meslek olduğunu ifade ederek yaklaşık 15 yıldır balıkçılıkla geçimlerini sağladıklarını söyledi.

  • Ekmek fiyatlarına yine zam geldi

    Ekmek fiyatlarına yine zam geldi

    Uşak Fırıncılar ve Unlu Mamul İmalatçıları Esnaf Odası Başkanı Zafer Kurnaz, artan maliyetlerin dayanılacak gibi olmadığını belirterek ekmeğin kilosunu 30 TL’den 35 TL’ye çıkardıklarını açıkladı. Kurnaz, şu anda 7,5 TL’den satılan 100 gram simidin 10 TL olması için teklif sunduklarını ve onay beklediklerini de sözlerine ekledi.
    Uşak 2023 yılına girerken 5 TL’den satılan 230 gram ekmek, 14 Mayıs seçimlerinin hemen ardından yüzde 50 zamlanarak 250 gramı 7,5 TL den satılmaya başlamıştı.

    Uşak Fırıncılar ve Unlu Mamul İmalatçıları Esnaf Odası’nın talebiyle kilosu 30 TL olan ekmeğin kilosu 35 TL oldu. Fırın ve bakkallarda 7,5 TL’den satılan 250 gram ekmek de 230 grama çekilerek 8 TL’den satılmaya başlandı.
    Zamlar hakkında bilgi veren Uşak Fırıncılar ve Unlu Mamul İmalatçıları Esnaf Odası Başkanı Zafer Kurnaz, “Ne yazık ki ülkemizde her şeye korkunç zamlar geliyor. En çok da fırıncı ve unlu mamul üreten esnafımızın kullandığı maddelere gelen zamlar artık dayanılmayacak derecede arttı.
    Normal ekmeklik unun 50 kiloluk çuvalı 550 TL’den 640 TL’ye yükseldi. Sarı unun çuvalı da 680 TL oldu. Benzin 35.96 TL/LT mazot 40.51 TL/LT’den satılıyor. Bizde artan maliyetleri göz önüne alarak ekmeğin kilosuna 5 TL zam yaptık” dedi.

    Simide de zam yolda

    Kurnaz, “İlimizde 7,5 TL’den satılan 100 gram simit içinde 10 TL teklifimizi komisyona sunduk. Tabi poğaça, açma gibi diğer unlu mamullerde de fiyat artışı talebinde bulunduk. Valilik Komisyonunun kararını bekliyoruz” ifadesini kullandı.

  • Afyonkarahisar’da ekmek hala 5 TL

    Afyonkarahisar’da ekmek hala 5 TL

    Afyon’da halk ekmeğe zam yapılmadı. Başkan Zeybek halk ekmeğin 5 TL’den satışta olmaya devam edeceğini duyurdu. Başkan Zeybek’in talimatlarıyla hijyen koşullarına uygun olarak üretilen 250 gram ağırlığındaki ekmekler, YÜNTAŞ Halk Ekmek Büfelerinde 5 TL’ye satışa sunuluyor.

    Alınan kararla ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Zeybek, sağlıklı ve ekonomik olan halk ekmeği herkesin tüketmesini amaçladıklarını söyledi. Başkan Zeybek, “Resmi açılışını yapmasak dahi hizmete almış olduğumuz Halk Ekmek Fabrikasında üretmiş olduğumuz 250 gramlık ekmeğimiz 5 TL’den satışa devam edecektir. Vatandaşlarımız, satış noktalarımız olan Devrane, Anıtpark, No 03, Yeşilyol, İmaret ve Halk Ekmek Fabrikamızın önünde yer alan büfelerden ekmeklerini 5 TL’ye temin edebilirler. Zam yapmayı da şu anda düşünmüyoruz” dedi.

  • İmece usulü ekmek geleneği

    İmece usulü ekmek geleneği

    Kahramanmaraş Kanuni Mahallesi’nde depremzede kadınlar komşuları ve akrabalarıyla bir araya gelerek kışlık ekmeklerini yapıyor. Sabahın erken saatlerinde başladıkları mesailerine, yaklaşık 50 kiloluk unu hamur haline getirerek başlıyorlar.

    Halk arasında ‘ince ekmek, açık ekmek’ olarak bilinen yufka tarzı ekmekleri odun ateşinde pişiriyorlar. Komşular ve akrabalar birbirine yardım edip evlerinin ihtiyacı olan ekmeği üretiyor.

    Ekmek yapımı için arkadaşına yardıma geldiğini söyleyen Ülker Kaba, “Onuncu ay geldiğinde bir araya gelip, birbirimize yardımcı oluruz. Ekmeğimizi yaparız. Kış için yılda bir kez yaparız. Yaklaşık 50 kilogram unu yaparız. Ne kadar durumun varsa o kadar yapılır. Ben amcamın kızı, komşum mesela ben ona geliyorum, o bana derken yardımlaşa yapıyoruz.

    Dolmada, içli köftede çok güzel olur. Biraz emek istiyor ama güzel iş. Sağlığın yerinde olur, arkadaşların da tam olursa sıkıntı olmuyor” ifadelerini kullandı.

  • Atılan ekmeklerle yüzlerce okul yapılabilir

    Atılan ekmeklerle yüzlerce okul yapılabilir

    Dünyada milyonlarca insan, gıda kriziyle mücadele ediyor. Özellikle birçok Afrika ülkesinde, içme suyu ve gıdaya ulaşılmakta zorlanılıyor. Birleşmiş Milletler (BM) raporlarına göre, Türkiye’nin de aralarında olduğu bazı ülkelerde son 10 yılda yaklaşık 10 milyar ton gıdanın çöpe gitmesi israfın boyutunu gösteriyor.

    Türkiye üst sırada: Kişi başı 93 kilogram, toplam 7 milyon 700 bin ton gıda çöpe gidiyor

    Birleşmiş Milletler’in (BM) hazırladığı 2021 Gıda İsraf Endeksi Raporu’na göre, dünyada her yıl 931 milyon ton gıda israf ediliyor. Kişi başına en fazla gıda israfının yapıldığı ülkeler arasında Türkiye üst sıralarda yer alıyor. Ülkemizde her yıl kişi başına 93 kilogram, toplamda ise 7 milyon 700 bin ton gıda çöpe atılıyor. Buna, gıdaların hazırlanma aşamasında harcanan su, enerji ve iş gücü de dahil olunca israfın boyutu giderek katlanıyor. Türkiye’de sadece 1 yılda israf edilen ekmeğin mali değeriyle 500 adet okul yapılabilecek olması israfın boyutuna dikkat çekiyor.

    Gıda israfının önlenmesi adına; Yaşar Üniversitesi, Konak Kaymakamlığı, Konak İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ve Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu, “Gıda Dostu Mutfağım” projesini hayata geçirdi. Bu çerçevede; otel, restoran ve kafe sahipleri ile sektör çalışanlarına, gıda israfının önlenmesi için eğitimler veriliyor ve çeşitli etkinlikler düzenleniyor.

    “Gıda Dostu Mutfağım” projesi ile sektördeki işletme sahipleri, istihdam edilen mühendis, tekniker, şef, aşçı, depo sorumlusu vb. çalışanlar ile tüketici bazında ev hanımlarına yönelik eğitimlere başlandı. Toplam 60 ders saati süren eğitimler ile gıda israfının önüne geçilmesi ve bu bilincin kitlelere yayılması hedeflenirken, 11 modülden oluşan eğitim, bugüne kadar 150 sektör çalışanına çevrim içi olarak verildi. “Gıda Güvenilirliği ve Gıda Hijyeni”, “Gıdaların Muhafazası”, “Stok Yönetimi”, “İzlenebilirlik”, “Etiket Okur-Yazarlığı”, “Gıdada Sürdürülebilirlik ve Döngüsel Üretim” “Atık Yönetimi”, “Gıda İsrafı”, “Sağlıklı Beslenme”, “İletişim” ve “Markalaşma” konularında aldıkları eğitim sonucunda girdikleri sınavları başarıyla tamamlayan 110 kişi sertifika almaya hak kazandı. Öte yandan, katıldıkları eğitimlerin öncesinde 150 sektör çalışanı ve 203 tüketici ile anket çalışması yapıldı. Eğitimlerin ardından sektör çalışanlarına ikinci kez yapılan aynı anketin cevaplarında bilinç düzeyinin arttığı gözlemlendi.

    “Döngüsel ekonomi yaklaşımı ile kaynakları etkili bir şekilde kullanarak gıda israfı azaltılabilir”

    Gıda israfının küresel ölçekte ciddi bir sorun olduğunu belirten Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Ruhan Aşkın Uzel, “Sorunu çözmek için bilinçli tüketim ve sürdürülebilirlik ilkelerine odaklanmamız gerekiyor. Döngüsel ekonomi yaklaşımı ile kaynakları etkili bir şekilde kullanarak gıda israfı azaltılabilir. Bu süreçte kaliteli yaşamın temel taşı, gıda güvenliği ve güvencesidir. Gıda israfının azaltılması, kaynakların korunması, toplumsal farkındalığın artması, bilinçli tüketim alışkanlıkları ve sürdürülebilir gıda sistemlerini desteklenmesiyle gelecek nesiller için sağlıklı bir dünya bırakmak mümkün. ‘Gıda Dostu Mutfağım’ projesi, üreticiden tüketiciye kadar uzanan bir süreçte disiplinler arası bir yaklaşımla tarladan sofraya bütüncül eğitim anlayışını benimseyen bir başarı öyküsü. Proje, paydaşları bir araya getirerek verimli bir iş birliği ortamı oluşturmuş ve rol model olarak sektörde önemli bir örnek teşkil etti ve sektördeki standartları yükseltti” diye konuştu.

  • Ekmek ve pide çok daha ucuz

    Ekmek ve pide çok daha ucuz

    Kurulduğu günden bu yana yaklaşık 8 milyon adet ürünü vatandaşlarla buluşturan Halk Büfeler, milyonlarca liranın ceplerde kalmasını sağladı. Gemlik Belediyesi’nin kendi seralarında ürettiği sebzeleri de piyasanın yarı fiyatına sattığı büfelerden vatandaşların memnuniyeti her geçen gün artıyor.

    Ekmek ve pide çok daha ucuz

    Gemlik Belediyesi Halk Büfelerde vatandaşların ana besin kaynağı olan ekmeğin satışını yüzde otuz daha ucuza satışı gerçekleştiriyor. Bu sayede vatandaşlar bir yandan ekonomilerine katkı sağlarken, diğer yandan da evine bir ürün daha ekstradan alabiliyor. Günde 10 bin ekmek satış rakamını aşmayan büfelerde ucuz ve kaliteli ekmek her gün vatandaşlarla taze olarak buluşturuluyor.

    Hem çiftçiye destek hem de vatandaşa uyguna ürün

    Halk Büfelerde vatandaşlarla buluşturulan bir diğer ürün grubu ise süt ürünleri ve yumurta oldu. Kooperatifler tarafından üretilen tereyağı, tost peyniri, lor, süt gibi ürünleri de vatandaşlara uygun fiyatla sunan büfeler hem vatandaşa kaliteli ve uygun fiyatlara ürünlerini ulaştırırken, hem de çiftçilere destek vermiş oluyor.

    Serada üretilip, halk büfelerde satılıyor

    Gemlik Belediyesi’nin çiftçi belediye misyonuyla inşa ettiği seralar, halk büfelerden alışveriş yapan vatandaşlara destek olmaya devam ediyor. Yaz aylarında; domates, biber, patlıcan ve salatalık gibi ürünleri üreten seralarda, kış aylarında ise, Marul, roka, ıspanak üretiliyor ve büfelerden alışveriş yapan vatandaşlara piyasanın yarı fiyatına satışı gerçekleşiyor. Bu zamana kadar yaklaşık 150 bin kilogram sebze, büfeler aracılığıyla vatandaşlara ulaştırıldı.

    Başkan Sertaslan, “Vatandaşımızın nerede sıkıntısı varsa, biz çözüm için oradayız”

    Türkiye’de yaşanan fiyat istikrarsızlığının vatandaşları ekonomik olarak darboğaza soktuğunu ifade eden Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, Gemlik’in beş farklı noktasına kurdukları büfelerle bu sıkıntılara bir nebze olsun çözüm olduklarını ifade ederken, “Gemlik Belediyesi olarak sosyal belediyecilik anlayışıyla hizmetlerimizi gerçekleştiriyoruz. Büfelerimiz, yaşanan ekonomik sıkıntıların altında ezilen vatandaşlarımızın nefes almasını sağlıyor. Süpermarketlerden çok daha ucuza ürünleri vatandaşlarla buluşturan büfelerimiz, ortaya koyduğu kalite anlayışıyla vatandaşlarımızı memnun etmeye devam ediyor. Biz Gemlik Belediyesi olarak vatandaşlarımızın nerede sıkıntısı varsa orada olmaya ve sıkıntılarını çözmeye devam edeceğiz” dedi.

  • Ekmek yaparak patronluğa ulaştı

    Ekmek yaparak patronluğa ulaştı

    Erzincan merkez Aslanlı Mahallesinde bulunan tandır ekmeği fırınında kadınlar ekmeklerini tandırdan kazanıyorlar. Deniz Kurutaş’ın eşiyle birlikte yaklaşık 5 yıl önce kurdukları fırında üretilen tandır ekmeklerine bolca talep var.

    Fırında hem patron hem işçi olan Deniz Kurutaş, “Ben Erzincan’ın Caferli köyünde dağ köyüydü orada büyüdüm. O zamanki imkânlar el vermediği için, okul kapatıldı, göç oldu o yüzden okuyamadım. İlkokul 1. sınıf terkim. Evlendikten sonra ortaöğretimi dışarıdan tamamladım. Ustalığımı geliştirdim. Böylece bu fırını açtık. Şuan işveren durumuna geldik yanımda 10 kadın çalışıyor. Demek istediğim her şeyi de okumamaya bağlamamak lazım. İstersek, azmedersek yapabiliriz. Düşe kalka geldik, kolay olmadı. Yeri geldi çuval çuval un alarak bu işyerini yürüttüm. Çok şükür çalıştık, başardık. Eşimle birlikte başladık. Sonrasında lavaşlarımız beğenildi. Bu şekilde büyüdük. Talepler artınca çalışan kadın işçi sayımızı da artırdık. Lokantalardan, marketlerden, il dışından talep geliyor.” dedi.

    Fırında çalışarak ev ekonomisine katkıda bulunup çocuklarını okutan Senem Korkmaz ise, “Bizim patronumuz iyi, hem patron hem bizimle birlikte işçi. Böyle görev dağılımı yapmışız. Birimiz yufka açıyor, diğeri kütle yapıyor, biri tandıra vuruyor. Tandırları yakıyoruz, merdaneci açıyor. Ateş önünde sıcak oluyor. Bize iş imkanı, çalışıyoruz. Çocuklarımızı kazandığımızla okutuyoruz” diye konuştu.

    Geçmişten günümüze uzanan bir gelenek olan ve Erzincan’da dağ köylerinde halen kullanılan tandırlar birbirinden güzel lezzetlerin pişirilmesinde kullanılıyor. Anadolu’da yüzyıllardır kullanıldığı bilinen tandırlarda, kadınlar tarafından geceden mayalanıp sabahın erken saatlerinde hazırlanan hamurlarla Türk kültüründe geniş yer tutan lavaş pişiriliyor.
    Her ailenin tüketimine göre üretilen lavaşlar, “çırpım” adı verilen desteler haline getirilip stoklanarak 10 gün boyunca tüketiliyor. Kadınlar lavaş üreterek hem UNESCO’nun somut olmayan kültür mirası listesine alınan lavaşı yaşatıyor hem de ekmek ihtiyacını karşılıyor.

     

  • Öğrenciden halka

    Öğrenciden halka

    Milli Eğitim Bakanlığı, 2022 yılında ’81 İlde 81 Ekmek Fırını’ projesini hayata geçirdi. Farklı şehirlerde uygulanmaya başlayan projenin İnegöl’de de Hacı Sevim Yıldız-4 Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde uygulamaya başlandı. Öğretmenler nezaretinde öğrencilerin hem eğitim alıp hem üretim yapacağı fırın, törenle ilçe protokolünün de katılımıyla açıldı. İlk ekmekler fırından çıkarak misafirlere ikram edildi.

    Yiyecek İçecek Hizmetleri Alanı bulunan okulda, İnegöl Belediyesi katkılarıyla ekmeklerin üretileceği fırın kuruldu. Bakanlık tarafından temin edilen makine ve ekipmanlarının verimli şekilde kullanılması için fırın alanının alt ve üst yapısı ile birlikte; makinalara elektrik hattı çekilmesi, kombinasyon panoların ve enerji panolarının hazırlanması, doğalgaz hattının projelendirilip çekilmesi, yangın kapıların takılması, pis ve temiz su hatlarının dışarıya aktarılması, baca sistemi yapılması ve inşaat işleri gibi konularda İnegöl Belediyesi tarafından 500 bin liralık yatırımla yapıldı.
    Taşımalı sistemle eğitimini sürdüren ve öğle yemeklerini okullarında yiyen öğrencilere ekmek üretecek. Söz konusu okul fırını, İnegöl Belediyesi’nin talebi üzerine vatandaşlara da daha ucuz ekmek sunulması adına somun ekmek üretimine de başladı. Aynı zamanda İnegöl’ün yeni ekmek üretim merkezi olacak tesiste günlük bin adet somun ekmek ve 3 bin 100 adet roll ekmek üretilecek. Yıl sonuna kadar ise hedef günlük 5 bin adet somun, 15 bin adet roll ekmek üretmek. İnegöl Belediyesi bu noktada vatandaşa ucuz ve sağlıklı ekmeğin ulaşması adına öğrencilerin çalıştıracağı fırına un desteği sağlamaya da devam edecek.

    Üretilen ekmekler İnegöl Yerel Esnaf Platformu (İYEP) iş birliğinde farklı marketler aracılığıyla vatandaşlara ulaştırılacak. Bu marketler; Süleymaniye Mahallesi İsra Market, Kemalpaşa Mahallesi Akan Market, Hamidiye Mahallesi Ekomar, Mahmudiye Mahallesi Suyolu Caddesi Yazıcı Market / Yafes Çiftçi, Mesudiye Mahallesi Tuba Market, Sinanbey Mahallesi Perşembe Pazarı Şen Gıda, Alanyurt Tuba Market ve Alanyurt Aytemur Market olarak belirlendi.

    İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, “İnegöl Belediyesi olarak bizler de okulumuza ve öğrencilerimize destek olabilmek adına eksiklerin giderilmesi için desteklerde bulunduk. Okulumuzda zaten çok değerli çalışmalar yapılıyordu. Yiyecek İçecek Hizmetleri Alanında okulumuz her gün bin 500 kişilik yemek üretimi gerçekleştirerek taşıma sistemle çalışan okullara dağıtıyordu. Ekmek üretiminde de 3 bin 100 adet roll ekmek üretiyorlar. Biz buna normal somun ekmek üretiminin de dahil edilmesini istemiştik. Bugün itibariyle ilk etapta bin adet ekmek üretimi başladı. Ekmeğin fiyatı 4 TL’den satışa sunulacak. Yıl sonuna kadar hedefimiz günlük 5 bin ekmek ve devamında 10 bin, 20 binleri bulmak mümkün. Ben emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

  • Aynı yerden alınan ekmeğin içinden yine ip çıktı

    Aynı yerden alınan ekmeğin içinden yine ip çıktı

    9 Eylül Cumartesi günü Kapaklı İnönü Mahallesi Gazi Osman Paşa Caddesi Yıldızkent bölgesinde bulunan bir büfeden ekmek alan Onur B.’nin aldığı ekmeğin içinden bir avuç çuval ipi çıkmıştı. 15 Eylül Cuma günü aynı büfeden ekmek alan Fatma Y.’nin de ekmeğinin içinden 10 santim uzunluğunda ip çıktı.

    “İnsan canı bu kadar ucuz”

    Yaşanan durum karşısında şaşkınlığını gizleyemeyen Fatma Y., “Sabah çocuğum ekmek aldı. Öğlen yemek için ekmeği kırdığımızda içerisinden ip çıktığını gördüm. İnsanların canını düşünen yok. İnsan canı işte bu kadar ucuz” diye konuştu.