Etiket: ekonomi

  • Merkez Bankası faiz duruşunu değiştirmedi

    Merkez Bankası faiz duruşunu değiştirmedi

    Piyasalar üzerinde etkili olan faiz kararı  TCMB tarafından açıklandı. 2021’in Eylül-Aralık ayları arasında faizlerde 500 baz puan indirim yaparak 6 aydır faizleri yüzde 14’te sabit tutan Merkez Bankası bu ay da duruşunu korudu. Merkez Bankası faizi yüzde 14’te sabit bıraktı.

    SON YEDİ TOPLANTIDA KARAR AYNI

    TCMB, 2021 yılının eylül, ekim, kasım ve aralık aylarında gösterge faizde toplam 500 baz puan indirim kararı alarak, yüzde 14 seviyesine çekmişti.

    Banka, ocak, şubat, mart, nisan, mayıs, haziran ve temmuz aylarında beklentilere paralel olarak faizde herhangi bir değişikliğe gitmedi.

    Bankadan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

    “RESESYON İHTİMALİ ARTMAKTA”

    Etkisi artarak sürmekte olan jeopolitik riskler olumsuz yönde etkisini sürdürmeye devam etmiş, dünyada iktisadi faaliyetin daha da zayıflamasına sebep olmuştur. Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyon ihtimali artmaktadır. Küresel gıda güvenliğindeki ticaret yasakları ile artan belirsizlikler, emtia fiyatlarındaki yüksek ve oynak seyir ile temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının sürmesi uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artmasına yol açmaktadır.

    “ÜLKELER ARASINDA AYRIŞMA DEVAM ETMEKTE”

    Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğu ile işgücü piyasalarındaki katılıklara bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini vurgulamaktadırlar. Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin çeşitlenerek arttığı gözlenmektedir.

    BÜYÜMENİN OLUMLU ETKİLERİ

    Yılın başındaki güçlü büyüme dış talebin de olumlu etkisiyle ikinci çeyrekte de sürmüştür. İstihdam kazanımları benzer ekonomilere göre daha olumlu seyretmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı artarken, cari işlemler dengesinde turizm kaynaklı güçlü iyileşme devam etmektedir. Bunun yanında, enerji fiyatlarındaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme olasılığı cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz etmektedir. İvmesini kaybettiği gözlenmekle birlikte, kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip edilmektedir. Kurul, güçlendirdiği makroihtiyati politika setini kararlılıkla uygulayarak gerekmesi durumunda ilave tedbirleri uygulamaya alacaktır.

    DEZENFLASYONİST SÜREÇ ÖNGÖRÜLÜYOR

    Enflasyonda gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışları, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmektedir. Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir.

    LİRALAŞMAYA TEŞVİK VURGUSU

    Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adımları para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi için kullanılmaya devam edilecektir.

    ENFLASYONDA YÜZDE 5 HEDEF

    TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.

    Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir.

  • Tüketici güven endeksi açıklandı

    Tüketici güven endeksi açıklandı

    Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 7,4 oranında arttı; Haziran ayında 63,4 olan endeks, Temmuz ayında 68,0 oldu.

  • Ezber bozacak dolar tahmini

    Ezber bozacak dolar tahmini

    Dolar/TL kuru 19 Temmuz Salı günü de yükselişini sürdürüyor. Küresel pay piyasalarında, ABD’de hafta içinde açıklanan enflasyon verilerinin ABD Merkez Bankası’nı (Fed) daha da şahinleştireceği ve ülkenin resesyona gireceği endişesiyle oynaklık artarken, gözler yurt içi ve yurt dışında merkez bankalarının para politikası kararlarına çevrildi. ABD Merkez Bankası Fed başta olmak üzere bir çok majör Merkez Bankası yükselen enflasyon karşısında agresif sıkı para politikasına yönelmiş durumda. Fed Haziran toplantısında 50 baz puan faiz artımına gitmişti. Temmuz toplantısında ise özellikle ABD enflasyon rakamları sonrası 100 baz puanlık faiz artımı beklentisi arttı. Ancak Avrupa Merkez Bankası şuana kadar enflasyon ile mücadelede agresif sıkı para politikası araçlarına uygulama noktasında daha ağırdan alıyor.

    AVRUPA MERKEZ BANKASI’NIN FAİZ KARARI

    Bugün ise Euro Bölgesi enflasyon rakamları odak notasında olacak. Veri Perşembe günü gerçekleşecek Avrupa Merkez Bankası (ECB) toplantısı öncesine denk gelmesi açısında önemli. Euro Bölgesinde tüketici enflasyonunun haziran ayında yıllık bazda yüzde 8,6 artış kaydetmesi bekleniyor. Mayıs ayında yıllık enflasyon yüzde 8,1 artış göstermişti. Perşembe günü gerçekleşecek toplantısında 11 yıl sonra ECB’nin ilk faiz artımını gerçekleştirmesi bekleniyor. Medyan beklenti 25 baz puan artım yapılacağı yönünde. Ancak bugün açıklanacak enflasyon rakamlarının beklenti üstünde gelmesi halinde toplantıya iki gün kala ECB üstünde ekstra baskı yaratabilir.

    MERKEZ BANKASI FAİZ KARARI NE OLACAK?

    Yurt içinde ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) da faiz kararını 21 Temmuz Perşembe günü ECB’nin hemen öncesinde, saat 14.00’te açıklayacak. Para Politikası Kurulu’nun (PPK) bu ayki toplantısına ilişkin beklenti, haftalık repo faizinin yüzde 14,00 seviyesinde sabit tutulacağı yönünde oluştu.

    FAİZLER YÜZDE 14’TE SABİT

    TCMB, 2021 yılı Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarında gösterge faizde toplam 500 baz puan indirim kararı alarak, yüzde 14 seviyesine çekmişti. Banka, Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran aylarında beklentilere paralel olarak faizde herhangi bir değişikliğe gitmemişti.

    Bu gelişmelerle geçen hafta 20 yılın ardından ilk kez euro/dolar paritesinin 1 doların altına gerilemesiyle kur piyasalarında tarihi anlar yaşandı. Dolar endeksi 108 puanı geçti. Küresel tarafta son 20 yılın zirvesine ulaşmış olan dolar endeksi gelişen ülke para birimleri için zayıf bir zemin ortaya koyarken, 910 baz puana yakınında hareket eden Türkiye 5 yıllık CDS priminin de kura yönelik yukarı yönlü risklere vurgu yaptığı izleniyor. Dolar endeksi gerilerken yurt içinde dolar/TL kurundaki yükseliş devam ediyor. Yıl başından bu yana en yüksek seviyelerde hareket eden kur bu sabah 17,47 liradan değerleniyor. Aynı dakikalarda euro/TL de 17,75’ten işlem görüyor.

    SOCGEN’DEN DOLAR TAHMİNİ

    Fransız Société Générale (SocGen), ABD’de resesyon ihtimalinin önümüzdeki birkaç ay daha piyasayı domine etmesini beklediklerini belirtirken aralarında TL’nin de bulunduğu birçok gelişen ülke para birimine karşı dolar tavsiyesinde bulundu. Banka yıl sonunda Dolar/TL kurunun 22’ye çıkacağı tahmininde bulundu.

    Phoenix Kalen liderliğindeki banka stratejistleri tarafından hazırlanan bilgi notunda, “Kısa vadede gelişen ülke para birimlerini daha fazla sorun bekliyor” ifadelerine yer verilirken düşen ABD büyüme beklentileri ve zayıflayan Çin ekonomik verilerinin yakında gelişen ülkelerin büyüme beklentilerine olumsuz yansıyacağı vurgulandı.
    Banka Çin ekonomisinin toparlanmada zorluk yaşamasıyla birlikte emtia fiyatlarında düşüş yaşanabileceğini ve emtia ithalatçısı ülkelerin, ihracatçı ülkelerden daha iyi bir performans sergileyebileceğini kaydetti.

    SocGen ekonomistleri, Latin Amerika ülkeleri para birimlerinin baskı altında kalmaya devam edeceğini belirtirken Çin’de para birimine yapılan müdahalenin son dönemde yaşanan kayıpların bir kısmını tersine çevirdiğini fakat düşüş eğilimini tersine çeviremeyeceği öngördü.

  • Bütçe haziranda açık verdi

    Bütçe haziranda açık verdi

    Merkezi yönetim bütçesi 2021 yılı Haziran ayında 25 milyar 31 milyon lira açık vermişken 2022 yılı Haziran ayında 31 milyar 59 milyon lira açık verdi. 2021 yılı Haziran ayında 15 milyar 618 milyon lira faiz dışı açık verilmiş iken 2022 yılı Haziran ayında 18 milyar 290 milyon lira faiz dışı açık verildi.

    Bütçe giderleri

    Merkezi yönetim bütçe giderleri Haziran ayı itibarıyla 212 milyar 78 milyon lira olarak gerçekleşti. Faiz harcamaları 12 milyar 768 milyon lira, faiz hariç harcamalar ise 199 milyar 310 milyon lira olarak gerçekleşti.

    2022 yılında merkezi yönetim bütçe giderleri için öngörülen 2 trilyon 831 milyar 472 milyon lira ödenekten Haziran ayında 212 milyar 78 milyon lira gider gerçekleştirildi. Geçen yılın aynı ayında ise 113 milyar 377 milyon lira harcama yapıldı.

    ayı bütçe giderleri geçen yılın aynı ayına göre yüzde 87,1 oranında arttı. Giderlerin bütçe ödeneklerine göre gerçekleşme oranı ise 2021 yılında yüzde 8,4 iken 2022 yılında yüzde 7,5 oldu.

    Faiz hariç bütçe giderleri geçen yılın aynı ayına göre yüzde 91,7 oranında artarak 199 milyar 310 milyon lira olarak gerçekleşti. Faiz hariç giderlerin bütçe ödeneklerine göre gerçekleşme oranı ise 2021 yılında yüzde 8,9 iken 2022 yılında yüzde 8 oldu.

    Bütçe gelirleri

    Merkezi yönetim bütçe gelirleri Haziran ayı itibarıyla 181 milyar 19 milyon lira olarak gerçekleşti. Vergi gelirleri 152 milyar 635 milyon lira, genel bütçe vergi dışı gelirleri ise 21 milyar 747 milyon lira oldu.

    2021 yılı Haziran ayında bütçe gelirleri 88 milyar 346 milyon lira iken 2022 yılının aynı ayında yüzde 104,9 oranında artarak 181 milyar 19 milyon lira olarak gerçekleşti. Bütçe tahminine göre bütçe gelirlerinin Haziran ayı gerçekleşme oranı 2021 yılında yüzde 8 iken 2022 yılında yüzde 7,1 oldu.

    2022 yılı Haziran ayı vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 108,4 oranında artarak 152 milyar 635 milyon lira oldu. Vergi gelirlerinin bütçe tahminine göre gerçekleşme oranı ise 2021 yılında yüzde 7,9 iken 2022 yılında yüzde 7 oldu.

    2022 Yılı Ocak-Haziran dönemi merkezi yönetim bütçe gerçekleşmeleri

    2022 yılı Ocak-Haziran döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 1 trilyon 171,9 milyar lira, bütçe gelirleri 1 trilyon 265,4 milyar lira ve bütçe fazlası 93,6 milyar lira olarak gerçekleşti. Ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 1 trilyon 37,2 milyar lira ve faiz dışı fazla ise 228,2 milyar lira olarak gerçekleşti.
    Bütçe dengesi Merkezi yönetim bütçesi 2021 yılı Ocak-Haziran döneminde 32 milyar 540 milyon lira açık vermiş iken 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde 93 milyar 560 milyon lira fazla verdi. 2021 yılı Ocak-Haziran döneminde 58 milyar 331 milyon lira faiz dışı fazla verilmiş iken 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde 228 milyar 213 milyon lira faiz dışı fazla verildi.

    Bütçe giderleri

    Merkezi yönetim bütçe giderleri Ocak-Haziran dönemi itibarıyla 1 trilyon 171 milyar 851 milyon lira olarak gerçekleşti. Faiz harcamaları 134 milyar 654 milyon lira, faiz hariç harcamalar ise 1 trilyon 37 milyar 197 milyon lira olarak gerçekleşti.

    2022 yılı Ocak-Haziran döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 76,7 oranında artarak 1 trilyon 171 milyar 851 milyon lira olarak gerçekleşti. Faiz hariç bütçe giderleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 81,2 oranında artarak 1 trilyon 37 milyar 197 milyon lira olarak gerçekleşti.

    Bütçe gelirleri

    Merkezi yönetim bütçe gelirleri Ocak-Haziran dönemi itibarıyla 1 trilyon 265 milyar 410 milyon lira olarak gerçekleşti. Vergi gelirleri 1 trilyon 33 milyar 791 milyon lira, genel bütçe vergi dışı gelirleri ise 201 milyar 576 milyon lira oldu.

    2021 yılı Ocak-Haziran döneminde bütçe gelirleri 630 milyar 821 milyon lira iken 2022 yılının aynı döneminde yüzde 100,6 oranında artarak 1 trilyon 265 milyar 410 milyon lira olarak gerçekleşti. 2022 yılı Ocak-Haziran dönemi vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 108 oranında artarak 1 trilyon 33 milyar 791 milyon lira oldu.

  • DSİ, Bursa’nın ekonomisine katkı sağlıyor

    DSİ, Bursa’nın ekonomisine katkı sağlıyor

    DSİ Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamada, kurumun yatırımlarının kaynağını teşkil eden suyun, yaşamsal öneminin yanında tüm üretim süreçlerinin ana girdilerinden birini oluşturduğu belirtildi.

    Ulaştığı her alanda adeta zincirleme reaksiyon sağlayan suyun hem sektörel hem de sektörler arası hareketliliği tetiklediği vurgulanan açıklamada, suyun tarım ve sanayide oluşturduğu güçlü etkinin geniş iş sahalarının doğmasına da vesile olduğuna işaret edildi.

    Açıklamada görüşlerine yer verilen DSİ Genel Müdürü Prof. Dr. Lütfi Akca, şu ifadeleri kullandı:

    “DSİ ülkemizin kalkınmasının kilometre taşlarından olup bir markadır. DSİ’nin hizmetlerinden faydalanmayan tek bir vatandaşımız yoktur. Su hayatın merkezinde olduğu gibi kalkınmanın da merkezindedir. Susuz bir kalkınmanın mümkün olmadığı aşikardır. Bu kapsamda sulama projelerimiz başta olmak üzere yatırımlarımızı en kısa zamanda tamamlayarak faydaya dönüştürmek, verimli topraklarımızın bereketine bereket katmak için çalışmaktayız. DSİ olarak modern sulama projelerini geliştirerek uygulamaya koymaktayız. Modern sulama ile tarımda sağlanan verim artışları, üretim deseninin çeşitlenmesi, çiftçi gelirlerinde doğrudan ve dolaylı artışa neden oluyor. Bu durum bir yandan kırsal kalkınmanın hedeflerinden olan yoksulluğun azaltılması amacına hizmet ediyor, bir taraftan da yaşam standardını yükseltiyor.”

    Akca, bu kapsamda Bursa ilinde 15 Mayıs’ta başlayan sulama sezonunda 642 bin 840 dekar tarım arazisinin sulanmaya devam ettiğini, bu sayede 2022 yılı birim fiyatlarıyla ülke ekonomisine 2 milyar 559 milyon 780 bin lira katkı sağlanmasının hedeflendiğini duyurdu.

    Çiftçilere bol ve bereketli bir sulama sezonu dileyen Akca, “Bizler DSİ olarak ülke tarımı ve ülke insanı için özveri ile çalışmaya devam etmekteyiz. Tarım arazilerinin suya kavuşmasını, modern sulama sistemlerinin yaygınlaşmasını ve özellikle de su tasarrufu sağlanmasını önemsiyoruz. Çalışmalarımızı da bu yönde kararlılıkla sürdürüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

  • Petrol fiyatlarında sert düşüş

    Petrol fiyatlarında sert düşüş

    Ham petrol için gösterge fiyat işlevi gören brent tipi ham petrol yüzde 10’un üzerinde kayıp yaşadı ve 101 doları gördü. Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili de yüzde 9’un üzerinde düşüşle 97 dolara kadar geriledi. Batı Teksas türü ham petrolün varili 11 Mayıs’tan bu yana ilk kez 100 doların altına geriledi.

    Petrol fiyatlarındaki düşüşte, başta ABD olmak üzere dünya genelinde güçlenmeye devam eden resesyon endişeleri ve enflasyona ilişkin belirsizlikler etkili olmayı sürdürdü. Merkez bankalarının yükselen enflasyonu kontrol altına almak için para politikalarında sıkılaşmaya gitmesi, ekonomilerde resesyon beklentilerini artırdı. Resesyon beklentilerinin güçlenmesi, talebin azalacağına yönelik endişeleri de beraberinde getirdi.

    Petrol fiyatlarının Norveç’te enerji sektörü çalışanlarının greve gideceklerini duyurmasının ardından artan arz yönlü endişelere rağmen düşüş göstermesi dikkati çekti.

    Norveç Petrol ve Gaz Birliği, ülkede enerji çalışanlarının büyük kısmını temsil eden sendikaların ücret konusunda anlaşmaya varılamadığı için greve gittiğini duyurmuştu. Grev bugün üç açık deniz sahasında başlarken, sendika çözüm bulunamaması durumunda 6 Temmuz’da üç sahada daha çalışmaların durdurulacağını açıklamıştı.

    PETROL FİYATLARI YÜKSELECEK Mİ? TARİH VERİLDİ

    Yılbaşından bu yana 7 ayda benzine yüzde 225, motorine yüzde 264 zam gelirken Enerji Uzmanı Ali Arif Aktürk fiyatların ne zaman düşeceğine ilişkin önemli bilgiler paylaştı.

    Türkiye’de benzin ve motorin fiyatlarında düşüş yaşanabilecek tarihe ilişkin de konuşan enerji uzmanı Aktürk, “Eğer Temmuz ayında merkez bankalarının faiz artırımı olursa piyasaları etkileyecek ve brent petrol aşağı doğru gelecek. Benzin ve motorin fiyatında da nispeten mevsimsel etkisini bir kenara bırakırsak eylülden sonra uluslararası piyasalarda gevşeme başlar. Ama doların değerini bir kenara bırakıyorum. Çünkü fiyatları dolar da yüzde 100 etkiliyor. Dolayısıyla benim tahminim eylül-ekimde uluslararası piyasalarda farklı bir çatışma ortamı olmazsa uluslararası piyasalarda düşüş olacak. Dolar/TL kuru da eğer değişmez bu seviyelerde kalırsa eylül sonu ekim başında benzin ve motorin litre fiyatlarının 22-23 TL’lere ineceğini tahmin ediyorum” yorumunda bulundu.

  • UİB’in Haziran ayı ihracatı 2,9 milyar dolar oldu

    UİB’in Haziran ayı ihracatı 2,9 milyar dolar oldu

    UİB’in Haziran 2022 ihracat rakamları açıklandı. Haziran ayındaki ihracatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 15,8 artışla 2 milyar 892 milyon dolar olan UİB’in, geriye dönük 12 aylık dönemdeki ihracat tutarı ise 31 milyar 566 milyon dolar olarak gerçekleşti.

    UİB yetkilileri, yılın ilk yarısını özellikle otomotiv ve tekstil sektörleri açısından iyi kapattıklarını belirterek, “Otomotiv endüstrisi başta çip krizi olmak üzere birçok sorunla mücadele ediyor. Öte yandan tekstil ve hazır giyim sektörlerimizden rekor ihracat rakamlarına ulaşmak yüzümüzü güldürüyor. Gerek otomotiv gerekse de tekstilde endüstriyel dönüşümün yakın takipçisiyiz. Yapacağımız yatırımlarla ihracatımızı artırmak hedefindeyiz. Öte yandan tarım alanında bazı sıkıntılar söz konusu. Gıda krizinin kapıda olduğu yönündeki haberler, bu konuda önlemler almamız gerektiğini ortaya koyuyor. Ancak her şeye rağmen ihracatçılarımız üretmeye devam ediyor. Sürdürülebilir bir ekonomi ve daha büyük başarılar için ihracat odaklı üretim stratejisinden ve yüksek katma değerli üretimden asla vazgeçmemeliyiz” dedi.

    OİB’in ihracatı Haziran’da 2,3 milyar dolar

    Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 16,9 artışla 2 milyar 331 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiren Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB), geriye dönük 12 aylık performansı ise 25 milyar 790 milyon dolar olarak açıklandı.

    UTİB ihracatı haziranda 127 milyon dolar

    Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği de (UTİB) Haziran ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6,3 artışla 127 milyon 312 bin dolar ihracata imza attı. UTİB’in geriye dönük 12 aylık dönemdeki ihracatı ise yüzde 18 artışla 1 milyar 437 milyon dolar seviyelerinde gerçekleşti.

    UHKİB’ten Haziran’da 113 milyon dolar ihracat

    Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 27 artışla 113 milyon 575 bin dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin (UHKİB), geriye dönük 12 aylık ihracatı ise yüzde 24 artışla 1 milyar 102 milyon 333 bin dolar olarak açıklandı.

    UMSMİB’in ihracatı Haziran ayında 18 milyon dolar

    Haziran ayında 18 milyon 250 bin dolar ihracat yapan Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB), geriye dönük 12 aylık dönemde ise yüzde 17 artışla 253 milyon 837 bin dolar ihracat gerçekleştirmiş oldu.

    UYMSİB’ten haziranda 19 milyon dolar ihracat

    Haziran ayında 19 milyon 362 bin dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin (UYMSİB) geriye dönük 12 aylık ihracatı ise 149 milyon 871 bin dolar olarak açıklandı.

    Öte yandan, UİB üzerinden ihracat kaydı yapılan ve ‘diğer’ başlığı altında listelenen sektörlerin Haziran ayı ihracatı ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 16,6 artışla 282 milyon 434 bin dolar olarak açıklandı.

  • Yeni asgari ücret belli oldu

    Yeni asgari ücret belli oldu

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde asgari ücrete yapılan ara zamla ilgili açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yüzde 30 oranında zam yapılan asgari ücretin 5 bin 500 lira olarak belirlendiğini açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bilindiği gibi Türkiye bir süredir maruz kaldığı ekonomik tuzaklara karşı kendi geliştirdiği yeni bir programı uygulamaktadır. Bu programı başarıyla yürütürken, önce virüs, sonra Rusya-Ukrayna savaşının bozduğu ekonomik dengeler sebebiyle yeni durumla karşı karşıya geldik. Kurdaki ve enflasyondaki yükseliş olarak yaşadık, enflasyon sadece ülkemizin değil gelişmiş devletler başta olmak üzere bütün dünyanın en öncelikli sorunudur. Bizim kendi gerçeklerimiz ve alışkanlıklarımız sebebiyle ülkemizde enflasyon rakamları farklı tezahür etmektedir. Fiyat artışlarının oranı değişik olsa da ekonomik işleyişe ve hayata etkisi vardır. Dünyadaki her gelişmeyi takip ederken asıl dikkati ve önceliğimiz kendi vatandaşlarımızın sorununun çözümüne verdik. 4 yıldır uyguladığımız ekonomik programını önceliğimiz insanlarımızı işlerinin, aşlarının, huzurlarının korunması ve geliştirilmesi olmuştur. Bunu da bir yandan ülkemizi terör örgütlerinden kalıcı bir şekilde kurtararak diğer yandan yatırım, istihdam, üretim ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme esasına dayalı Türkiye ekonomi programıyla yapıyoruz. Terörle mücadelede çok iyi bir seviyeye geldik. Ekonomi programımızı kararlılıkla uygulayarak küresel fırtınadan ülkemizi en az kayıpla çıkarmak için uğraşıyoruz. Salgın döneminde bu yaklaşımın faydalarını dünyadan pozitif olarak ayrıştırarak gördük. Türkiye kendi ihracatını karşılayan hem de ihracatla elindekileri paylaşan ülke olarak önce çıkmıştır. Karadeniz kuzeyinde savaşın tüm taraflarıyla barışa katkı verme politikasıyla ülkemizi yine pozitif olarak ayrıştırmayı başardık. Vatandaşlarımızın günlük hayatlarında enflasyon sebebiyle yaşadığı sıkıntıları asla görmezden gelmedik. Çalışanlarımız başta olmak üzere her vatandaşımızın refahını çözmek için tedbirler aldık, almaya devam ediyoruz. Her alanda üretimi destekledik. İstihdamın 30.5 milyona yaklaşması, ihracatın 250 milyar dolar eşiğine gelmesi bu çabaların ürünüdür. Sosyal destek programlarımızın kapsamını geliştirmek miktarını artırmak suretiyle hiç kimseyi yalnız bırakmadık. Engelliden yaşlıya, kimsesizden ihtiyaç sahibine kadar bütün kesimlerin üzerine titriyor, hepsine gözümüz gibi bakıyoruz” dedi.

    “Yeni asgari ücrete yüzde 30 zam yaparak 5 bin 500 lira olarak belirledik”
    Temmuz ayında asgari ücrete yapılan ara zammı açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir diğer tedbirimiz çalışanları enflasyona ezdirmemekle kalmayıp hayat pahalılığı karşısında daha güçlü bir şekilde desteklemektir. Bu amaçla yılbaşında hem asgari ücret hem memur maaşında çok ciddi artışlar yapmıştık. Asgari ücret tespit komisyonu takdire şayan çabalarıyla emekçilerimizin yüzde 50 gibi tarihi bir artış gerçekleştirdi. Asgari ücret yükseltirken yapılan artışın getirdiği yükün tamamını da işverene yıkmadık. Devlet olarak çok ciddi fedakârlıkta bulunarak tüm maaşların asgari ücret vergilerden vazgeçtik. Ancak geçtiğimiz Aralık, Ocak aylarının enflasyonda yol açtığı kamburun bu artışların bir süre sonra yetersiz olduğunu da tespit ettik. Bunun üzerine gereken hazırlıklarını yapmaya başlamalarını istedik. Kamu çalışanlarımızın ve tüm emeklilerimizin maaşlarına yüzde 40 üzerinde bir enflasyon farkı artışı zaten yapılacak. Asgari ücretlilerimizin kayıplarını telefi etmemiz gerektiğini gördük. Bakanlığımız talimatımızla hemen asgari ücret komisyonunu toplantıya çağırdı. Bakanlığımız tüm taraflarla görüşlerle yürüttüğü çalışma sonunda yeni bir asgari ücret rakamı belirledik. Şimdi sizlere yeni asgari ücreti açıklıyorum. Asgari ücret Temmuz ayından geçerli olmak üzere yüzde 30 oranında bir ara artış yapıyoruz. Buna göre yeni asgari ücret net 5 bin 500 lira olacaktır. İşçi başına devletimiz işverenlere de 100 lira destek verecektir. Yeni asgari ücret tüm çalışanlara geliri buna endeksli bütün kesimlere hayırlı olmasını diliyorum. Bu bir ara artıştır. Asıl asgari tespitinin inşallah yılbaşında yeniden gerçekleştireceğiz. Diğer yandan yılbaşında devreye aldığımız gelirin vergi dışı kalması sebebiyle kamu çalışanlarına ve emeklilere bu artış ortalama 300 lira olarak yansıyacaktır. Bu artışın herkese hayırlı olmasını temenni ediyorum. Türkiye büyüdükçe geliştikçe hedeflerine doğru ilerledikçe elindeki imkanları milletimizin her ferdiyle paylaşmayı sürdürecektir” diye konuştu.

  • Yeni asgari ücrette son düzlük

    Yeni asgari ücrette son düzlük

    Yaklaşık iki haftadır Türkiye gündemindeki en önemli konulardan biri olan asgari ücret zammında kritik güne gelindi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen hafta yaptığı açıklamada Cuma gününü işaret etmişti. Erdoğan’ın Madrid dönüşünde yeni asgari ücreti açıklaması bekleniyor. Yeni asgari ücret ne kadar olacak? İşte masadaki 3 farklı senaryo…

    YENİ ASGARİ ÜCRET İÇİN 3 SENARYO

    Sene sonu enflasyon beklentisinin yüzde 76 olduğunu düşünülürse birinci senaryoda artışın 1.105 lira olacağı ifade ediliyor. Buna göre eğer senaryo bir gerçekleşirse güncel asgari ücret 5 bin 353 TL olacak.

    İKİNCİ SENARYODA ARTIŞ YÜZDE 18!

    Asgari ücret zammı öncesinde ikinci senaryoya göre yüzde 18’lik bir artışla yeni maaşın 5 bin 18 lira olması düşünülüyor.

    ASGARİ ÜCRET İÇİN SON TAHMİN 5.954 TL!

    Üçüncü senaryoda ise 4.253 TL olan asgari ücretin yüzde 30 zamla 5.954 TL olması düşünülüyor.

    Üç senaryo içerisinden hangisinin gerçekleşeceğini Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarıyla öğreneceğiz.

    TÜRK-İŞ NET 6.391 TL TALEP ETTİ!

    Tarafların asgari ücret talepleri neler? 7 milyon civarında insanın takip ettiği asgari ücret zammı için TÜRK-İŞ net olarak 6 bin 391 TL rakamını sundu. TİSK de aynı şekilde tüm koşulların göz önünde bulundurulacağı bir artış talep ediyor.

  • Asgari ücrette ilk toplantı bugün

    Asgari ücrette ilk toplantı bugün

    Milyonlarca çalışanı ilgilendiren asgari ücret artışıyla ilgili Ankara’da bir süredir devam eden görüşmeler sonunda değişik formüller üzerinde çalışma yapılmıştı.

    Burada üç formül üzerinde süren görüşmelerde birinci formül olan prim düzenlemesi öne çıktı.

    Sabah’ın haberine göre, hem işçi hem de işveren temsilcileri ile yapılan görüşmeler sonunda işverene aşırı yük getirmeyecek ve istihdamı koruyacak bir formülün uygulanması görüşü öne çıktı.

    Buna göre kamunun asgari ücret üzerinden aldığı vergilerden vazgeçmesi gibi prim kesintilerinden oluşan bir düzenleme ile net rakamın yukarı çekilmesi söz konusu olacak.

    NASIL UYGULANACAK?

    Asgari ücretin brüt rakamı 5004 TL olarak uygulanıyor. Bu rakamdan Ocak ayından bu yana gelir ve damga vergisi alınmıyor. Sadece işçi için SGK primi olarak yüzde 14 kesinti ve işsizlik sigortası fonuna da yüzde 1 oranında kesinti yapılıyor. Toplamda 750,60 liralık bir kesinti sonrasında net ücret 4.253 TL olarak ödeniyor.

    YENİ ASGARİ ÜCRET NE KADAR OLACAK?

    5004 liralık asgari ücret üzerinden ayrıca işveren SGK payı olarak yüzde 15.5 oranında kesinti yapılıyor. Ayrıca yüzde 2 oranında da işsizlik sigortası fonuna kesinti yapılıyor. Bu kesintilerin toplamı da 775 lira 62 kuruşu buluyor.

    Hem işçi hem de işverenden yapılan kesintiler toplandığında rakam 1.626,22 TL’lik bir miktara ulaşıyor.

    Bu miktarın işsizlik sigortası fonunda karşılanarak belli bir süre kamu tarafından alınmaması formülü ile birlikte asgari ücret için 5.879,62 TL tutarında bir miktara ulaşmak mümkün oluyor.

    Bu formül işletildiğinde işverene yük getirmeden asgari ücrete bir ara zam yapılmış olacak. Bu formülün dışında öne çıkan diğer formül ise yıllık enflasyona tamamlama şeklinde olacak. Orada da yüzde 50.5 oranındaki yıl başında yapılan artış oranının yıllık enflasyona tamamlanması sağlanacak.

    Bu durumda artış yüzde 26 civarında olacak ve net asgari ücret 5.363,53 liraya kadar ulaşacak. Burada da yine işsizlik sigorta fonundan destek yapılması söz konusu olabilecek.

    PRİM DESTEĞİ FORMÜLÜ HESABI

    • ASGARİ ÜCRET 5.004,00
    • SGK PRİMİ % 14 700,56
    • İŞSİZLİK SİGORTA PRİMİ % 1 50,04
    • KESİNTİLER TOPLAMI 750,60
    • NET ASGARİ ÜCRET 4.253,40

    İŞVERENE MALİYET

    • Brüt asgari ücret: 5004,00
    • SGK Primi % 15,5 (işveren payı): 775,62
    • İşsizlik sig. Pr. İşveren %2: 100,08
    • İşverene toplam maliyet: 5.879,70
    • KESİNTİLER TOPLAMI: 875,62

    ASGARİ ÜCRET YÜZDE 26.10 ARTARSA (TL/AY)

    • Brüt asgari ücret: 6.310,04
    • SGK primi % 14: 883,41
    • İşsizlik sig. primi % 1: 63,10
    • Kesintiler toplamı: 946,51
    • Net asgari ücret: 5.363,53