Etiket: elmalı davası

  • Elmalı davasında 3 sanığa beraat kararı

    Elmalı davasında 3 sanığa beraat kararı

    Kamuoyunda Elmalı davası olarak bilinen çocuğa cinsel istismar davasında anne, üvey baba ve dayı beraat etti.

    Antalya’da iki çocuğa istismarda bulunulduğuna ilişkin Elmalı davasında 3 sanık için beraat kararı verildi.

    Geçen yıl 6 ve 9 yaşındaki iki kardeşin, anne ve üvey babaları tarafından cinsel istismara uğradığı iddia edildi. Haklarında “çocuğa karşı nitelikli cinsel istismar ve eziyet” suçlamalarından dava açıldı.

    Dosyada üvey dayı da “suça sürüklenen çocuk” sıfatıyla sanık olarak yer aldı.

    Soruşturma sürecinde koruma altına alınan iki çocuk istismarı anlatmış, bunu da deftere yaptıkları çizimlerle aktarmaya çalışmıştı.

    Davanın bugün görülen karar duruşmasında, tutuksuz sanıklar anne Merve A., üvey baba Rahmi A. ile çocukların dayısı beraat etti.

  • ‘Elmalı Davası’nda 7. duruşma başladı

    ‘Elmalı Davası’nda 7. duruşma başladı

    Antalya’nın Finike ilçesinde, kız çocuğu G.E.G. (7) ile ağabeyi İ.E.G.’ye (10) cinsel istismarda bulundukları iddiasıyla yargılanan anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A., Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi’nde 7’nci kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada tutuksuz sanıklar Merve A. ile Rahmi A. ve suça sürüklenen S.C.G. (15), babaanne G.S. ve taraf avukatları ile Türkiye’nin birçok ilinden avukat hazır bulundu.

    Balıkesir’de geçen yıl Haziran ayında savcılığa giden babaanne G.S., o dönem 6 ve 9 yaşında olan 2 torununun cinsel istismara uğradığı iddiasıyla eski gelini Merve A., onun eşi Rahmi A. ve kadının erkek arkadaşlarından şikayetçi oldu. Savcılık, babaannelerinin yanındaki istismara uğradığı öne sürülen ana sınıfı öğrencisi G.E.G. ile ağabeyi İ.E.G.’nin, Çocuk İzlem Merkezi’nde ifadesine başvurdu. G.E.G., ifadesinde anne ve babasının ayrıldığını, annesi Merve A.’nın Rahmi A. ile evlendiğini ancak F., A., M. ve M. adlı erkeklerle de ilişkisi olduğunu söyledi. G.E.G., geçen yıl, üvey babası Rahmi A. ile isimleri F., A. ve M. olan kişilerin kendisine cinsel istismarda bulunduğunu anlattı. Yaşadıklarıyla ilgili annesi Merve A., üvey babası Rahmi A. ve dayısı S.C.G.’den şikayetçi olan G.E.G., ağabeyiyle kendisine çok acı çektirdiklerini anlatırken, anneannesi F.G. ile dayısı S.C.G.’nin de kendisini çok dövdüğünü sözlerine ekledi.

    İSTİSMARI RESİMLE ANLATTILAR

    Savcıya ifade veren ağabey İ.E.G. ise anneannesinin Finike’deki evinde kaldığı 7-8 aylık süreçte oklava ve şarj kablolarıyla dövüldüğünü söyledi. İ.E.G., üvey baba Rahmi A., M. ve dayısı S.’nin kendisinin özel bölgelerine dokunduğunu söyledi. G.E.G. ile ağabeyi İ.E.G., yaşadıklarını, deftere yaptıkları çizimlerle de anlatmaya çalıştı. Çocukların yaptıkları resimler, soruşturma dosyasına girdi. Soruşturma kapsamında yakalanıp, gözaltına alınan anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Sanıklar Merve A. ve Rahmi A., 3’üncü duruşmada yurt dışına çıkış yasağı şartıyla adli kontrolle serbest bırakıldı. Çocuklar ise devlet korumasına alındı.

    ANNE- BABA İÇİN 70’ER YIL HAPİS İSTEDİ

    Dava savcısı, esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcı Ahmet Karakaya’nın imzasını taşıyan mütalaada; anne Merve A., üvey baba Rahmi A. ve suça sürüklenen çocuk dayı S.C.G.’nin olay tarihinde 12 yaşından küçük olan 2 çocuğa karşı ‘cinsel istismar’ ve ‘sistematik şekilde eziyet’ suçunu işledikleri iddia edildi. Savcı, anne ve üvey babanın 70 yıldan, dayının da 30 yıldan az olmamak kaydıyla ayrı ayrı cezalandırılmalarını ve tutuklanmalarına karar verilmesini istedi.

    BİRÇOK İLDEN AVUKAT DURUŞMADA

    Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen 7’nci duruşmaya; tutuksuz sanıklar Merve A., Rahmi A., suça sürüklenen çocuk S.C.G. ile babaanne G.S. ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada, Türkiye’nin birçok ilinden avukat da hazır bulundu.

  • Elmalı davasında istenen cezalar belli oldu

    Elmalı davasında istenen cezalar belli oldu

    Antalya’nın Finike ilçesinde kız çocuğu G.E.G. (7) ile ağabeyi İ.E.G.’ye (10) cinsel istismarda bulundukları iddiasıyla tutuksuz yargılanan anne Merve A. (27), üvey baba Rahmi A. (25) ile suça sürüklenen çocuk dayı S.C.G. (15) hakkında istenen cezalar belli oldu.

    Balıkesir’de geçen yıl Haziran ayında savcılığa giden babaanne G.S., o dönem 6 ve 9 yaşında olan 2 torununun cinsel istismara uğradığı iddiasıyla eski gelini Merve A., onun eşi Rahmi A. ve kadının erkek arkadaşlarından şikayetçi oldu.

    Savcılık, babaannelerinin yanındaki istismara uğradığı öne sürülen ana sınıfı öğrencisi G.E.G. ile ağabeyi İ.E.G.’nin, Çocuk İzlem Merkezi’nde ifadesine başvurdu.

    ÇOCUKLARIN İFADELERİ

    G.E.G., ifadesinde anne ve babasının ayrıldığını, annesi Merve A.’nın Rahmi A. ile evlendiğini, ancak F., A., M. ve M. adlı erkeklerle de ilişkisi olduğunu söyledi. G.E.G., geçen yıl, üvey babası Rahmi A. ile isimleri F., A. ve M. olan kişilerin kendisine cinsel istismarda bulunduğunu anlattı.

    Yaşadıklarıyla ilgili annesi Merve A., üvey babası Rahmi A. ve dayısı S.C.G.’den şikayetçi olan G.E.G., ağabeyiyle kendisine çok acı çektirdiklerini anlatırken, anneannesi F.G. ile dayısı S.C.G.’nin de kendisini çok dövdüğünü sözlerine ekledi.

    Savcıya ifade veren ağabey İ.E.G. ise anneannesinin Finike’deki evinde kaldığı 7-8 aylık süreçte oklava ve şarj kablolarıyla dövüldüğünü söyledi. İ.E.G., üvey baba Rahmi A., M. ve dayısı S.C.G.’nin kendisinin özel bölgelerine dokunduğunu söyledi. G.E.G. ile ağabeyi İ.E.G., yaşadıklarını, deftere yaptıkları çizimlerle de anlatmaya çalıştı. Çocukların yaptıkları resimler, soruşturma dosyasına girdi.

    ADLİ KONTROLLE SERBEST BIRAKILMIŞLARDI

    Soruşturma kapsamında yakalanıp gözaltına alınan anne Merve A. ile Rahmi A., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Sanıklar Merve A. ve Rahmi A., üçüncü duruşmada yurt dışına çıkış yasağı şartıyla adli kontrolle serbest bırakıldı. Çocuklar ise devlet korumasına alındı.

    İSTENEN CEZALAR BELLİ OLDU

    Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada savcı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcı Ahmet Karakaya’nın imzasını taşıyan mütalaada, anne Merve A., üvey baba Rahmi A. ve suça sürüklenen çocuk dayı S.C.G.’nin olay tarihinde 12 yaşından küçük olan iki çocuğa karşı cinsel istismar ve sistematik bir şekilde eziyet suçunu işledikleri iddia edildi.

    Savcı, anne ve üvey babanın 70 yıldan, dayının da 30 yıldan az olmamak kaydıyla ayrı ayrı cezalandırılmalarını ve tutuklanmalarına karar verilmesini istedi.

    Davanın yeni duruşması, 15 Kasım Pazartesi günü Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

  • Türkiye’yi sarsan Elmalı davasında yeni gelişme! O çift ilk kez konuştu

    Türkiye’yi sarsan Elmalı davasında yeni gelişme! O çift ilk kez konuştu

    Türkiye’nin gündemine ‘Elmalı Davası’ olarak giren cinsel istismar suçlamalarının yer aldığı olayda anne Merve Akman ile üvey baba Rahmi Akman, ilk kez konuştu. Özellikle iki gündür yaşananlara isyan ettiğini söyleyen Merve Akman, “Psikolog raporlarında her şey ortada. Çocuklarımı babaanneleri uydurma yalanlarla kandırmaya çalışıyor” dedi. Rahmi Akman ise “Biz çocukları istismar etmedik. Ben o çocuklara babasının yapmadığı babalığı yaptım, babasının vermediği sevgiyi verdim” diye konuştu. Eski gelini ile kocasının eleştirdiği babaanne Günay S. ise çocukların büyük bir travma yaşadığını ve psikolog desteği sağlandığını belirterek, “Bayağı bir yol kat ettik ama hala sayıklamaları mevcut. Korkuları mevcut. Orada gördükleri işkence, tehdit, istismar çocuklar da büyük travma uyandırmış. Hala kendilerini korkuda hissediyorlar.” ifadelerini kullandı.

    Antalya’da kız çocuğu G.E.G. (7) ile ağabeyi İ.E.G.’nin (10), cinsel istismara uğramasına ilişkin yürütülen davada tutuklu anne Merve Akman ile üvey baba Rahmi Akman’ın 6 ay önce tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasının yankıları sürüyor. ‘Elmalı Davası’ olarak dün tekrar gündeme gelen olayla ilgili Türkiye’nin konuştuğu çift Merve- Rahmi Akman, ilk kez Demirören Haber Ajansı’na (DHA) açıklama yaptı. Akman çifti, suçsuz olduklarını, mahkemenin kendilerini doktor, psikolog raporlarına göre tahliye ettiğini, çocuklarının, babaanneleri tarafından yönlendirildiğini, bunun da psikolog raporları ile kanıtlandığını söyledi.

    ‘EVLENMEDEN ÖNCE BİR OLAYA KARIŞTIM, TUTUKLANDIM’

    Anne Merve Akman, iki gündür yaşananlara isyan ettiğini söyledi. Rahmi Akman’la 8 Kasım 2018 tarihinde evlendiğini anlatan Merve Akman, “Evlenmeden önce bir olaya karıştım. Bu nedenle tutuklandım. 3 yıl 8 ay ceza aldım. Afyon Açık Cezaevi’nde bir yıl tutuklu kaldım. Sonra çıkan af yasası ile tahliye edildim. 2019 yılının kasım ayında çocuklarımın babaannesi Günay Soytok, Afyon Açık Cezaevi’nde ziyaretime geldi. Çocukları 1 aylığına Edremit’e tatile götüreceğini, kendisinin babaanne olduğunu, onlarla bir süre birlikte olmak isteğini söyledi. Ben de izin verdim. Kızım G.E.G. ve oğlum İ.E.G.’yi alarak götürdü” dedi.

    ‘ÇOCUKLARIMI BABAANNELERİ UYDURMA YALANLARLA KANDIRMAYA ÇALIŞIYOR’

    Açık cezaevinde olduğu için çocuklarını bu sürede her gün aradığını aktaran Merve Akman, “Bir süre sonra çocuklarım ‘Anne biz burada kalmak istemiyoruz. Gel bizi al, ne zaman geleceksin’ demeye başladı. Ben de çocuklarıma cezaevinde olduğumu söylememiştim. Bir otelde çalıştığımı, üç ayda bir hafta iznim olduğunu söylemiştim. Çünkü açık cezaevinde üç ayda bir hafta evci iznimiz vardı. Bu sürede çocuklarımı ve eşimi görmeye geliyordum. Önce eşimle bir iki gün otelde kalıp, annemin yanındaki çocuklarıma öyle gidiyordum. Bir süre sonra çocuklarımı babaannesi, ‘Çocuklar seninle görüşmek istemiyor’ diyerek görüştürmemeye başladı. ‘Çocuklarınla görüşmek istiyorsan yeni kocandan boşan, oğluma dön’ dedi. Ben de bunu reddettim. Kendisine, ‘Benim mutlu bir evliğim var. Kocam çocuklarıma iyi bakıyor. Senin oğlun bana sürekli işkence yaptı. İşkence gördüm. Şimdi mutlu bir evliliğim var. Senin oğluna asla dönmem. Bana çile çektirdi’ dedim. ‘Bundan sonra olacaklardan kork. Sen ve eşin çocuklara işkence yapmışsın, cinsel istismar yapmışsın’ diye beni tehdit etti. 2020 yılının Ramazan Bayramı’nın arife gününde yaşadığımız yere gelen jandarma ekipleri, ani bir operasyonla bizi gözaltına aldı. Telefonlarımız elimizden alındı. Ancak Cumhuriyet Savcılığı emriyle serbest bırakıldık. Telefonlarımız incelendi. Ancak 2020 yılının kasım ayında tekrar gözaltına alındık. 14 Kasım 2020 tarihinde 14 saat süren bir duruşma sonunda tutuklandık. 5 Ocak 2021 tarihinde delil yetersizliğinden serbest bırakıldık. Dün de bu olay ortaya çıktı. Psikolog raporlarında her şey ortada. Çocuklarımı babaanneleri uydurma yalanlarla kandırmaya çalışıyor” diye konuştu.

    ‘ANNE BENİ BİR DAHA BABAMA GÖNDERME’

    Kızının velayetinin hala kendisinde olduğunu kaydeden Merve Akman, şöyle devam etti:

    “Eski eşim benden sonra 4 kez evlendi. Bana ‘oğlumu eşim istemiyor’ diyerek kendisi gönderdi. Babama oğlumun noterde velayetini vererek teslim etti. Gelince kucağıma atladı, ağladı. ‘Anne beni bir daha babama gönderme’ dedi. Ben oğlumu Finike’de okula yazdırdım. ‘Ben otelde çalışıyorum bir süre gelmeyeceğim’ diyerek, çocuklarıma yalan söyledim. Sırf onların psikolojisi bozulmasın istedim. Bu süreçte kızım bir sağlık sorunu yaşadı. Hastanede yattı. Kızımın başında eşim kaldı. Babam kaza geçirdi. Oğlumu bu süreçte Finike’de bir paketleme tesisinde çalışan kız kardeşlerim fabrikada baktı. Oğlum fabrikada teyzesinin telefonuna kendisi bir video çekiyor. Herkesi arıyor. ‘Annem beni okula göndermiyor’ diyor. Benim tek suçum kötü ve yanlış bir adamla evlilik yapmak.”

    ‘ÇOCUKLARI İSTİSMAR ETMEDİK KESİNLİKLE’

    Rahmi Akman ise “Biz iki gündür eşimle Türkiye’nin baskısı altındayız. Sosyal medyadan bize ağır küfürler geliyor. Annemi, babamı, kardeşimi, eşimi, dostumu, arkadaşlarımı ağır şekilde tehdit ediyorlar. Bizim can güvenliğimiz yok. Biz çocukları istismar etmedik kesinlikle. Doktor raporlarımız, adli tıp raporlarımız vardır. Kesinlikle adli tıp raporlarında istismara dayanak hiçbir şey yoktur. Ben o çocuklara babasının yapmadığı babalığı yaptım, babasının vermediği sevgiyi verdim, babasının yapmadığı güzellikleri yaptım. Ben o çocuklara annesiyle beraber sahip çıktım. Benim sahip çıkmam suçsa siz yargıda karar verin” dedi.

    ‘OĞLUM, GELİNİMİN ÇOCUKLARINA BABALIK YAPTI’

    Rahmi Akman’ın annesi Hatice Akman da oğlu ve gelininin arkasında olduğunu söyleyerek, “Ben bir anneyim, oğluma helal süt emdirmiş bir anneyim. Oğlum, gelinimin çocuklarına babalık yaptı, kendi çocukları gibi. Benim oğlumu, gelinimi linç etmeyin” diye konuştu.

    ‘İFADELER ÇOCUKLARA EZBERLETİLDİ’

    Merve Akman ayrıca, sosyal medya hesabından da açıklama yaptı. Psikolog raporuna göre ifadelerin çocuklara ezberletildiğini, özellikle resimler çizdirildiğini belirterek, şöyle dedi:

    “Çocuklarım davanın başından beri Balıkesir Ayvalık Sosyal Hizmet Merkezi’nde psikologla görüşmektedir. Balıkesir Valiliği tarafından dosyaya gönderilen 30 Nisan 2021 tarihli evrakta, her ne kadar 23 Ekim 2020 tarihinde mahkemeye görüş bildirilse de yapılan mesleki çalışma sonucu ‘Çocuklar hakkındaki kanaatlerinin değiştiği’ bildirilmiş, bu yazının ekinde de çocuklarımla görüşen uzman psikoloğun 6 sayfalık raporu gönderilmiştir. Rapordan takip edebileceğiniz üzere psikologda şüphe uyanmasına neden olan somut olaylara tek tek yer verilerek, ‘Babaanne Günay Soytok’un istismar davası, velayet davası ve çocukların sağlık kontrolleri hakkında tutarsız ve yalan beyanlarda bulunduğunun gözlemlendiği’ belirtilmiştir. Raporun sonuç kısmında çocukların babaanne yanından alınarak, onunla görüşmesinin engellenmesinin, çocukların maruz kaldıkları manipülasyon ve duygusal şiddetten uzaklaştırılarak olayları net biçimde anlatabilmeleri için babaanne ile görüşmelerinin engellenmesinin uygun olacağı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.”

    ‘BABAANNE KIZAR DİYE KIZIM MEKTUP YAZMAKTAN VAZGEÇMİŞ’

    Raporda kızının psikologla görüşürken kendisine mektup yazmak istediğini söylediği, fakat babaannesi kızar diye psikologdan bu raporu saklamasını istediğinin yazdığını aktaran Merve Akman, “Şimdi sizlere soruyorum, ben öz kızımı istismar etsem sözde babaannenin alıkoyduğu kızım bana mektup yazmak ister mi? Psikoloğa beni özlediğini söyler mi? Kızım neden ‘Bu mektubu babaannem görürse bana kızar’ demektedir? İyice baskı altına alındığından olabilir mi? Raporda internette dolaşan resimlerin nasıl çizildiğini okudunuz mu? Resim çizme pratiği olmayan oğlumun psikologla görüşmeye geldiğinde doğrudan kendi isteği ile resim çizmek istediğini ve şaşırtıcı şekilde kızımın da de kendi isteği ile resim çizmek istediğini söylediklerini okudunuz mu? Psikoloğun da bu durumdan şüphe ederek rapora ‘Her iki çocuğun da ne söylemeleri, ne çizmeleri gerektiği konusunda yönlendirildikleri şüphesi uyanmıştır’ şeklinde yazdığını da okudunuz mu?” dedi.

    ‘İSTİSMAR BULGUSUNDAN KESİN BAHSEDİLEMEZ’

    Kızının 7 Mayıs 2020 tarihli adli tıp kurumu raporunda ‘Vaginal muayenesinde yırtık bulunmadığı’ yani, vajinal muayenede istismar bulgusu olmadığının yazdığını kaydeden Merve Akman, “Anal muayenede ise ‘fissür mevcut olduğu’ bu bulgunun livata (ters ilişki) eylemi ile olabileceği ancak kabızlık, parazit gibi hastalık nedeniyle de oluşabileceği, dolayısıyla bu bulgunun istismar bulgusu olduğundan kesin olarak bahsedilemeyeceği yazıldı. Gelelim bu rapordan 1 ay sonra alınan yine kızım hakkındaki ikinci adli tıp kurumu raporuna. 10 Haziran 2020’de adli tıp kızımdaki bulgu ile fiili livata arasında illiyet bağı kurulamayacağını söylüyor. Bu şekilde de kızımda hiçbir bulgu olmadığı anlaşılmış oluyor. Oğlumun raporları da benzer şekildedir” diye konuştu.

    Merve Akman, sosyal medyada gezen ses kaydının kesinlikle kızına ait olmadığını da belirtti. Merve Akman, sosyal medya hesabında psikolog ve adli tıp kurumu raporlarını da paylaştı.

    BABAANNE: HALA KENDİLERİNİ KORKUDA HİSSEDİYORLAR

    ​Eski gelini ve kocasının çocukları yönlendirmekle suçladığı babaanne Günay S. ise iddiaların asılsız olduğunu torunlarının hala yaşadıkları travmadan kurtulamadığını söyledi. Bu konunun aileler üzerinde medyada yer almasını istemediğini,. torunlarının etkilendiğini ifade eden Günay S., sürecin avukatlar üzerinden sürdürülmesini istedi. Torunlarının psikolog desteği aldığını anlatan Günay S., yaşanan süreci ise şöyle özetledi:

    “Çocuklar, 2019 yılında bana geldiler. Şu anda psikolog desteği alıyoruz. Eğitimleri aynı zamanda devam ediyor. Bayağı bir yol kat ettik ama hala sayıklamaları mevcut. Korkuları mevcut. Çocukların sürece katılmasını istemiyorum. Çünkü çocuklar, korku içindeler. Orada gördükleri işkence, tehdit, istismar çocuklar da büyük travma uyandırmış. Bir kişi yan da baksa irkiliyorlar. Gece trafikten ses de gelse, irkiliyorlar. Hala daha kendilerini korkuda hissediyorlar. Torunlarım ve ben medyada olmak istemiyoruz. Gündemde olmak istemiyoruz görsel olarak. Çocuklarım bir geleceği var. Yaşadıklarını unutturmaya çalışıyoruz. Onun için de gündemde çocuklarım olmasın. Avukatlarımız ile irtibata geçilsin. Bunu istirham ediyoruz.”

    ÇOCUKLARI KAÇIRMA GİRİŞİMİNDE BULUNULDU

    Günay S.’nin avukatı Yusuf Önder ise süreci başından itibaren adli süreç ve yaşananlar hakkında bilgi verdi. Çocukların kontrol edildiği sağlık kuruluşundan aldıkları fiziksel şiddete maruz kaldıkları yönündeki rapor üzerine adli işlem başlattıklarını belirten Önder, 2020 yılında davanın açıldığını söyledi. Duruşma gününden 2 gün önce anne Merve Akman ve üvey baba Rahmi Akman tarafından çocukların kaçırılmaya çalışıldığını belirten Önder, “İlk celseden 2 gün önce Antalya’dan buraya geliyorlar ve velayeti kendisinde olmayan G.E.G.’yi kaçırma teşebbüsünde bulunuyorlar. Çocuk bu sırada bağırıyor, vatandaşlar devreye girerek, çocuğu üvey baba ve annenin elinden alıp, babaanneye teslim ediyor. Duruşmadan 2 gün önce bunların yapılması şüphe uyandırır” dedi.

    BABAYA İLK BAŞTA BİLGİ VERMEDİK

    Çocukların durumuyla ilgili ilk başta babaları Gürhan G.’ye bilgi verilmediğini söyleyen avukat Yusuf Önder, “Babanın bir hata yapmasından çekindik. Durum ayyuka çıktıktan sonra babayla konuştuk. Durumun vahim olduğunu anlattık. Babayı zapt etmekle uğraştık” dedi.

    İFŞA EDİLMELERİ HUKUK İHLALİ

    Avukat Yusuf Önder sözlerini şu şekilde sürdürdü:

    “Gelen haberler üzerine öğreniyoruz ki, çocukların annesi mahkemeye dair evrakları paylaşmış. Bu çocukların örselenmesidir. Çocukların haklarının zedelenmesidir. Çocukların adının açık bir şekilde görünür ve okunur bir şekilde yayınlanması, ifşa edilmesi tamamen bir hukuk ihlalidir. Bu ihlali kabul etmemiz mümkün değil. Bir takım haber kanallarından çocukların fotoğrafları paylaşılmaya ve erişilmeye çalışılıyor. Biz bunu kabul edemeyiz. Biz bu paylaşımlarla ilgili şikayetçi olacağız. Unutulma hakkı ve çocukların geleceği resmen şuanda çok büyük tehlikeye girmekte. Bu çocukları büyüyecekler. Bu çocuklar Türkiye’nin geleceği.”

     

  • Meral Akşener’de “Elmalı Davası” kararına tepki

    Meral Akşener’de “Elmalı Davası” kararına tepki

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Antalya’da kız çocuğu G.E.G. (7) ile ağabeyi İ.E.G.’nin (10) cinsel istismara uğramasına ilişkin yürütülen davada anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A.’nın tahliye edilmesini tepki göstererek, “Milletin adalet duygusu ve vicdanıyla sakın oynamayın. Empati yoksunu yargı kararlarıyla, milletimizi tahrik etmeyin” dedi.

    İYİ Parti Lideri Meral Akşener, TBMM’de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasında, Antalya’da kız çocuğu G.E.G. ile ağabeyi İ.E.G.’nin cinsel istismara uğramasına ilişkin yürütülen davada anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A.’nın tahliye edilmesini tepki gösterdi. Akşener, “Hukuka ve adalete olan güvenimizin, pamuk ipliğine bağlı hale getirildiği bir dönemde bu korkunç suçun faillerinin aramızda geziyor olması, kabul edilemez. Çocuklarımız çizerek anlatmışlar, anlaması gereken vicdansızlar anlayamamış. Buradan, başta Adalet Bakanı olmak üzere iktidarı uyarıyorum; milletin adalet duygusu ve vicdanıyla sakın oynamayın. Empati yoksunu yargı kararlarıyla, milletimizi tahrik etmeyin. Her bir çocuğumuz gibi, bu iki yavrumuz da bize Allah’ın emanetidir. Bunu aklınızdan çıkarmayın. Açılan HSK soruşturması, doğru yönde atılmış bir adımdır. Ancak, toplum vicdanını rahatlatmak ve adaletin tecelli etmesi için süratle devamı gerekir. Süreci yakından takip edeceğiz. Her ne pahasına olursa olsun, emanetlerimize sahip çıkacağız” dedi.

    ‘SORULAR NEDEN ZOR?’

    Akşener, öğrencilerin geçen hafta Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda ter döktüğünü belirterek, “Milli Eğitim Bakanı’na sormak istiyorum; Siz bu öğrencilere, neden böyle gıcık oluyorsunuz? 1,5 yıldır, kesintiler ve zorluklarla eğitimlerine devam etmeye çalışan, 2 milyon 600 bin gencimizin önüne getirilen sınavın bu kadar zor, soru formlarının da bu kadar farklı olmasının sebebi nedir? Bu çocuklar, size ne kötülük yaptı kardeşim?” diye konuştu.

    KANAL İSTANBUL PROJESİ

    Akşener, kamuoyu araştırmalarına göre, milletin büyük çoğunluğunun Kanal İstanbul Projesi’ne karşı olduğunu söyleyerek, “Ayrıca, Kanal İstanbul için ayrı bir referandum yapılmamış ve halkın onayı da alınmamış. Mevcut ekonomik değerlendirmeler Türkiye’nin, işsizlik, enflasyon ve kişi başına düşen milli gelir gibi parametrelerde, kendi sınıfındaki ülkeler arasında en kötü performansı gösterdiğini söylüyor. Peki Kanal İstanbul Projesi, halihazırda çalışan ve değer üreten firmaları ayakta tutmayı veya milletimizin refah seviyesini yükseltmeyi amaçlıyor mu? Hayır. Projenin, bölgede arsa kapatanlar ile malum müteahhitler dışında milletimizin refahına ve insani gelişmişlik düzeyine, yapacağı bir katkı var mı? Yok. Bu vesileyle buradan sizlerin aracılığıyla, Kanal İstanbul için avuç ovuşturan, projeye dahil olmak isteyen, yerli ve yabancı bütün finans kuruluşlarını ve müteahhitlik firmalarını bir kez daha uyarıyorum. Bütün bu veriler ışığında, bu ‘tiksindirici borcu’, milletimizden değil, bizzat Recep Tayyip Erdoğan’dan isteyeceksiniz” ifadesini kullandı.

    ‘BOLLUK’ VE ‘BEREKET’ ANLAMINA GELİYOR’

    Akşener, Türkiye’ye huzur getirmeye, yolsuzluğu, haksızlığı, bu topraklardan silmeye yemin ettiklerini söyledi. “Yolsuzluğu nasıl bitireceğimizi, hak ve adaleti nasıl sağlayacağımızı açıklıyoruz” diyerek partisi tarafından hazırlanan Artagan projesini tanıtan Akşener, şöyle konuştu:

    “Artagan, çok özel bir isim. Öz Türkçe’de, ‘bolluk ve bereket’ anlamına geliyor ve adı gibi memleketimizi, bolluk ve berekete kavuşturma yolunda, çok önemli bir kilometre taşını oluşturuyor. Sorunu nasıl tanımlarsak tanımlayalım, Artagan nihai çözümü ortaya koyuyor. Artagan’ın sağlayacağı kazançlar, emsalsiz bir bereketin kapılarını aralıyor. Şimdiye dek hiç yaşamadığımız bir para bolluğuna sahip olacağız. Mevduat açığı sebebiyle, yurt dışından borç bulmaya çalışan bankacılık sistemimiz, mevduat fazlası veren ve büyümenin fitilini ateşleyecek kurumlara dönüşecek. Kredi faizleri, yakın tarihimizin en düşük seviyelerine gerileyecek. Üretim artacak, tüketim geniş kitlelere yayılacak. Kaynak yetersizliği sebebiyle, gerçekleştiremediğimiz tüm atılımlar için ihtiyacımız olan finansmana sahip olacağız. Artagan, devletimizin bütçesine, 300 milyar liranın üzerinde bir kaynak sağlarken, finansal sistemimize de 500 milyar liranın üzerinde ek mevduat sağlayacak. Artagan kesinlikle bir mucize, reçete değil. Artagan, değeri 2 trilyon lirayı aşan bir büyük sorunu çözüyor.”

  • Destici: İnfial uyandıran suçlar için tutuksuz yargılamalar son bulmalı

    Destici: İnfial uyandıran suçlar için tutuksuz yargılamalar son bulmalı

    Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Toplumda infial uyandıran suçlar için kamu vicdanını son derece rahatsız eden ceza indirimleri ve tutuksuz yargılamalar artık son bulmalıdır” dedi.

    BBP lideri Destici, genel merkez binasında düzenlediği basın toplantısında, gündeme dair konuştu. Destici, salgınla mücadelede Koronavirüs Bilim Kurulu’nun tavsiye ettiği tedbirlere titizlikle uyulması gerektiğini söyledi. Sosyal medya üzerinden ‘aşı karşıtlığı’ kampanyasına şahit olduklarını belirten Destici, “Vatandaşlarımızdan kendilerinin, ailelerinin ve çevrelerinin sağlığı için tekrar aşıdan kaçınmamalarını rica ediyorum. Kayıplarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına, milletimize sabır ve başsağlığı, hastalarımıza şifa diliyorum. Fedakarlıkla görev yapan sağlık çalışanlarımıza, şahsım, camiam ve temsil ettiğim seçmenlerimiz adına tekrar teşekkür ediyorum” dedi.

    ‘TEKLİFİ HASSASİYETLE DEĞERLENDİRECEĞİZ’

    BBP lideri Destici, kadınlara ve çocuklara yönelik suçlarla ilgili tepkilerini, tekliflerini defalarca kamuoyuyla ve hükümetle paylaştıklarını anımsatarak, “Son olarak Antalya Elmalı’da gerçekleşen hadise ve mahkemenin verdiği tahliye kararıyla ilgili vatandaşlarımızdan yükselen haklı infiali ve çığlığı çok önemli buluyoruz. Toplumda infial uyandıran bu ve benzeri suçlar için kamu vicdanını son derece rahatsız eden ceza indirimleri ve tutuksuz yargılamalar artık son bulmalıdır. ‘4’üncü Yargı Paketi’ adıyla meclis gündemine gelecek yasa teklifini, öncelikle bu hassasiyetle değerlendireceğiz. Hiçbir şey milletimizden, milletimizin istikbali olan çocuklarımızdan, evlatlarımızdan daha değerli, daha önemli değil. Adaletin kılıcı görevini yerine getirmiyorsa, bunun bedeli milletimizin gözyaşları olacaktır. Evlatlarımızı korumak zorundayız ve bedeli ne olursa olsun koruyacağız” diye konuştu.

  • Bursasporlu futbolculardan Elmalı Davası’na tepki

    Bursasporlu futbolculardan Elmalı Davası’na tepki

    Bursasporlu futbolcular, bu akşam yapılan antrenmanda ‘Elmalı Davası’ yazan siyah tişört giyerek bu olaya tepki göstermeye devam etti.

    Antalya Elmalı’da iki kardeşin istismarına ilişkin davada sanıkların tahliye edilmesine spor camiasıdan tepkiler yükselmeye devam ediyor.

    Bu olaya kayıtsız kalmayan ve sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımla Türkiye’nin gündemine oturan olaya duyarsız kalmayan Bursaspor Kulübü, dikkat çeken bir hamleye daha imza attı.

    Yeşil-beyazlı takımın bu akşam saatlerinde yapılan idmanında futbolcular, ‘Elmalı Davası’ yazılı siyah tişörtlerle sahaya çıktı. Bursaspor’un bu hareketi her kesimden destek gördü.

  • Elmalı davasıyla ilgili savcılıktan açıklama

    Elmalı davasıyla ilgili savcılıktan açıklama

    Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığı, iki kardeşin istismarına ilişkin gündeme gelen iddialarla ilgili açıklama yaptı.

    Başsavcılıktan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

    Bazı sosyal medya platformlarında Antalya ili Elmalı ilçesinde 2019 yılında gerçekleştiği iddia edilen iki çocuğun istismar edilmesi olayı ile ilgili yürütülen yargılamaya ilişkin bir kısım iddialar karşısında kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacı ile basın açıklaması yapılması gereği hasıl olmuştur.

    5 Mayıs 2020 tarihinde mağdur çocukların babaanneleri tarafından, 2019 yılında Finike ilçesinde anne, üvey baba ve dayıları tarafından çocukların cinsel istismara uğradıkları iddiaları ile Balıkesir / Edremit Cumhuriyet Başsavcılığına ihbar ve şikayette bulunulmuştur. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından derhal soruşturmaya başlanılmış ve çocuklara psiko sosyal destek verilerek çocuk izlem merkezinde beyanları alınmıştır.

    Yürütülen soruşturma neticesinde elde edilen bulgular ve çocuklara karşı nitelikli cinsel istismar eylemlerinin gerçekleştirildiği yönünde yeterli şüphe oluştuğu kanaatiyle 24 Temmuz 2020 tarihinde düzenlenen iddianame ile sanıkların cezalandırılması istemiyle Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde kamu davası açılmıştır.

    Delillerin tam olarak toplanmamış olması, delillerin karartılma ihtimalinin bulunması gerekçeleri ile 16 Ekim 2020 tarihinde Mahkemesince sanıkların tutuklanmasına karar verilmiştir. Yargılama sürecinde delillerin toplanmış olması ve alınan beyanlardaki çelişkiler dikkate alınarak sanıkların 5 Ocak 2021 tarihinde tutuksuz yargılanmalarına karar verilmiş ve Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından bu karara itiraz edilmiştir. Antalya 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından itiraz reddedilmiştir.

    5 ay önce tutuksuz yargılanmalarına karar verilen sanıklar hakkındaki yargılama süreci devam etmekte olup, son duruşma 21 Mayıs 2021 tarihinde yapılarak, duruşması 17 Eylül 2021 tarihine bırakılmıştır.

    Yargılama sürecinde alınan mağdur beyanları ve toplanan tüm deliller mahkemesince birlikte değerlendirilecek olup, nihai karar bağımsız ve tarafsız yargıya aittir.

    Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından yargılama süreci titizlikle takip edilmektedir.

    Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

  • Bakanlıktan ‘Elmalı Davası’ açıklaması

    Bakanlıktan ‘Elmalı Davası’ açıklaması

    Antalya’da iki çocuğa cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan annenin ve çocukların üvey babasının adli kontrolle serbest bırakılmasına tepki yağıyor. #ElmalıDavası etiketiyle yapılan paylaşımlar Twitter gündeminde ilk sırada yer alıyor. Konuya ilişkin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı açıklamada bulundu. Her iki çocuğun da psiklojik destek aldığı belirtilerek “Faillerin mümkün olan en ağır cezayı alması için devam eden hukuki süreçte çocuklarımızın üstün yararı gözetilerek Bakanlığımızca yakın takibimizi sürdüreceğiz” denildi.

    Antalya’da cinsel istismara uğrayan iki kardeş için sosyal medyada #ElmalıDavası etiketiyle binlerce paylaşım yapılarak sanık anne ve üvey babanın serbest bırakılmasına tepki gösteriliyor.

    6 Ocak 2021’de gerçekleşen üçüncü duruşmada kız çocuğu G.E.G. (7) ile ağabeyi İ.E.G.’nin (10), cinsel istismara uğramasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A., yargılandıkları Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi’nce tahliye edilmişlerdi.

    OLAY

    Olay geçen yıl haziran ayında savcılığa giden babaannenin ihbarıyla ortaya çıktı. 6 ve 9 yaşında olan iki torununun cinsel istismara uğradığını iddia etti. Eski gelini Merve A. ve eşi Rahmi A. ile gelininin erkek arkadaşlarından şikayetçi oldu.

    Koruma altına alınan iki çocuk üvey babası Rahmi A. ile iki kişinin kendilerine istismarda bulunduğunu anlattı. Çocukların cinsel istismara uğradığı adli tıp raporuyla kanıtlandı.

    Küçük kız ve ağabeyi istismarı deftere yaptıkları çizimlerle de anlatmaya çalışmış, bu resimler de soruşturma dosyasına girmişti. Soruşturma kapsamında anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A. tutuklandı, diğer 2 şüpheli serbest bıraklıldı.

    Davanın üçüncü duruşmasında sanıklar suçlamaları kabul etmedi. Merve A. ve Rahmi A. adli kontrolle serbest bırakıldı.

    AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI’NDAN AÇIKLAMA

    Antalya’da iki çocuğa cinsel istismarda bulunulmasına ilişkin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı açıklamada bulundu.

    Bakanlıın açıklamasında her iki çocuğun da psiklojik destek aldığı belirtilerek “Faillerin mümkün olan en ağır cezayı alması için devam eden hukuki süreçte çocuklarımızın üstün yararı gözetilerek Bakanlığımızca yakın takibimizi sürdüreceğiz” denildi.

    Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

    “Antalya Elmalı’da gerçekleşen iki kardeşin istismar edilmesi olayı ile ilgili aşağıdaki açıklamanın yapılması gereği duyulmuştur:

    06.05.2020 tarihinde iki kardeşin istismara uğradığı şüphesi oluşması üzerine konu kolluk güçlerine intikal ettirilmiştir. İlk görüşmenin Çocuk İzlem Merkezimizde yapılmasının ardından çocuklarımıza psikososyal destek verilmeye başlanmıştır.

    Yargılama sürecinin başlaması ile birlikte Bakanlığımız davaya müdahil olmuştur. 16.10.2020 tarihinde gerçekleştirilen ilk duruşmada anne ve üvey baba tutuklanmıştır.

    05.01.2021 tarihinde gerçekleştirilen üçüncü duruşmada sanıkların tahliyesine karar verilmiş, Bakanlığımız avukatları karara itiraz etmiştir.

    05.03.2021 tarihinde gerçekleştirilen duruşmada Bakanlığımız avukatları sanıkların tutuklanması talebinde bulunmuştur.

    21.05.2021 tarihindeki duruşmada ise Bakanlığımız avukatları sanıkların tutuklanması talebini yinelemiştir.

    Bu travmatik süreçte çocuklarımızı ihtiyaç duydukları sosyal hizmet modellerimiz ile desteklemeye devam ediyoruz.

    Faillerin mümkün olan en ağır cezayı alması için devam eden hukuki süreçte çocuklarımızın üstün yararı gözetilerek Bakanlığımızca yakın takibimizi sürdüreceğiz”